Etiket: hatay

  • Enkaz kentte zorlu hasat

    Enkaz kentte zorlu hasat

    Asrın felaketinin yerle bir ettiği Hatay’da depremin yaraları sarılıyor. Çeşitli meyve ve sebzelerin yetiştiği bereketli Amik Ovası’nda sarı havucun söküm aşamasına gelmesiyle birlikte hasat başladı. Kırıkhan ilçesinde soğuk havaya rağmen çalışan tarım işçileri de zorlu mesailerini sürdürüyor. Hatay’dan Türkiye’nin 81 iline satılan sarı havuç, tarladan 5 TL’ye iç piyasaya satılıyor.

    “Zincir marketlerde bu fiyatlar; 11-12- 15 TL’ye kadar çıkıyor”

    Yaklaşık 10 bin dönüm arazide tarım yaptıklarını ifade eden Ahmet Donat, 5 TL’ye satılan havucun zincir marketlerde 15 TL’ye kadar çıktığını belirterek, “Sarı havuç hasadına başlamış bulunmaktayız. Yaklaşık 10 bin dönüm arazi işliyoruz. Bunun büyük kısmı sarı ve siyah havuç olmak üzere.

    Sarı havucu iç piyasa dediğimiz; Ankara, İstanbul, Mersin, Diyarbakır başta olmak üzere 81 ile elimizden geldiğince ulaştırmaya çalışıyoruz. Hasatlarımız, verimimiz iyi durumda. Deprem bölgesindeyiz kalkınmaya çalışıyoruz, şu an sarı havucumuzu 5 TL’ye satıyoruz. Zincir marketlerde bu fiyatlar; 11-12- 15 TL’ye kadar çıkıyor. Bu bizim en büyük sorunumuz, bizden çıkıp son tüketiciye ulaştığı zaman 15 TL’den tüketim sağlanıyor” dedi.

    Tarım işçisi Mahmut Ekinci, zorlu şartlarda ekmek parası kazanmak için mücadelelerini sürdürdüklerini belirterek, “Kırıkhan ilçesindeyiz, havuç paketlemesi yapıyoruz. İşimiz zor, hava soğuk. Kışın suyun içerisindeyiz. Tarla daha zor, burası oraya göre biraz daha rahat” şeklinde konuştu.

  • Yolcu otobüsü alev alev yandı, 14 yolcu ölümden döndü

    Yolcu otobüsü alev alev yandı, 14 yolcu ölümden döndü

    Antakya – İskenderun yolu Anayazı Mahallesi mevkiinde seyir halindeki Metro Turizme ait yolcu otobüsü alev alev yanmaya başladı.

    Olay yerine kısa sürede itfaiye ekipleri sevk edildi. Yanan otobüs Hatay itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle söndürüldü. Otobüste 14 yolcunun olduğu ve ölümden döndükleri ortaya çıktı. Otobüste bulunan Kadir Soylu, otobüs hareket halindeyken muavinin birden bağırmasıyla aşağıya indiklerini belirterek, “Daha sonra otobüsten dumanlar çıkmaya başladı. Bir süre sonrada otobüs alev topuna döndü. Otobüsün elektrik aksamındaki sorundan dolayı yandığını söylediler” dedi. Çıkan yangında otobüsteki 14 yolcu zamanında tahliye edildiği için yaralanan olmadı. Polis yangınla ilgili inceleme başlattı.

  • Hasar alan köprünün enkazı kaldırıldı

    Hasar alan köprünün enkazı kaldırıldı

    Kahramanmaraş merkezli depremlerde en büyük yıkım Hatay’da yaşanmıştı. Hatay’da bulunan birçok tarihi yapı da zarar görmüştü. Antakya ilçesi Büyükdalyan Mahallesi Asi Nehri üzerinde bulunan Uydukent Köprüsü de yıkılmıştı. Yaklaşık 50 yıllık köprünün enkazında çalışmalar tamamlandı.

    “50 yıllık bir köprü vardı”

    Vatandaş Yusuf Aydın, 50 yıllık tarihi bir köprü olduğunu belirterek, “Deprem bu köprüyü sağlam vurdu. Normalde köprümüz çok sağlamdı. Deprem sırasında altındaki zemin oynadı ve köprü yıkıldı. Enkazını kaldırdılar. Yaralar yavaş yavaş sarılacak” ifadelerini kullandı.

    “Yıkılan köprünün enkazını kaldırdılar”

    Vatandaş Mustafa Köroğlu ise, “Deprem köprüyü yıktı. Burada bölgeye giden eski geniş bir köprü vardı. Eski olduğu için yıkıldı. Yıkılan köprünün enkazını kaldırdılar” dedi.

  • 10 katlı bina, kağıt gibi yerle bir oldu

    10 katlı bina, kağıt gibi yerle bir oldu

    Kahramanmaraş merkezli depremlerin yerle bir ettiği Hatay’da yıkım ve enkaz kaldırma çalışmalarında sona gelindi. Antakya ilçesi Esentepe Mahallesi’nde, geçtiğimiz günlerde ilk bloğu dinamitle patlatılarak yıkılan Venüs sitesinin 2. bloğu olan 10 katlı binada dinamitle sorunsuz olarak yıkıldı.

    Kontrollü olarak gerçekleştirilen yıkımda binanın kağıt gibi yerle bir olduğu anlar kameraya yansırken yıkımda herhangi bir olumsuzluk yaşanmadı.

  • 5 yıldır kocasıyla çöp evde yaşıyor

    5 yıldır kocasıyla çöp evde yaşıyor

    Antakya ilçesi Sofula Mahallesi’nde oturan Perihan Aşkaroğlu, kocası Muti Aşkaroğlu ile yaklaşık 5 yıldır çöp evde hayata tutunmaya çalışıyor. 4 çocuğu olan Aşkaroğlu, çocuklarını zorluklar içinde büyütmesine rağmen kendilerini arayıp sormadığını söyledi. Astım hastası olan Aşkaroğlu’nun yaşadığı ev, yıllar geçtikçe çöp eve dönüştü.

    Yeğen Mehmet Aşkaroğlu, “Bazen yengemin astım krizleri tutuyor. Yengemin kimliğini çocuklarında olduğu için hastanelerde işlem yapılamıyor. Bu yüzden yengem çok zor durumda kalıyor. İki oğlu ve iki kızı var. Amcam Muti Aşkaroğlu, eskiden kebapçıydı ama uzun zamandır işsiz. 5 yıldır evde, bu durumla yaşıyorlar” dedi.

    “Çocuklarım böyle olduktan sonra ne söyleyeceğim”

    Çocuklarının arayıp sormadığı anlatan Perihan Aşkaroğlu, “Derdimi görüyorsunuz. Çocuklarım bazen bakıyorlar bazen bakmıyorlar. Çocuklarıma bir şey söylemeyeceğim. Astım beni yoruyor yoksa iyiyim. Kocamın iş yok. Allah büyük” ifadelerini kullandı.

  • “Hatay’da şebeke suları içilebilir”

    “Hatay’da şebeke suları içilebilir”

    Savaş, Antakya ilçesine bağlı Derince, Ekinci, Şeyh Ali, Orhanlı, Barbaros, Kantara, Şirince Mahallelerini ziyaret ederek muhtar ve mahalle sakinleri ile halk toplantısında bir araya gelerek mahalle sakinlerinin sorunlarını ve taleplerini dinledi.
    Mahalle sakinlerinin yol, kanalizasyon, içme suyu, çöp ve atıkların toplanması, konteyner gibi talepleri üzerine Savaş, depremin üzerinden geçen 10 aylık süreçte boş durmadıklarını, işlerini yaptıklarını ve yapmaya da devam edeceklerini, bu süreçte bir an olsun siyaset düşünmediklerini, bir an olsun rant düşünmediklerini, vatandaşların talep ve ihtiyaçları doğrultusunda hizmet ürettiklerine dikkat çekti.
    Savaş, ağır hasarlı, ya da yıkılmış olsa da evinin bulunduğu alanda konteyner ya da çadırda yaşamlarını sürdüren vatandaşların talepleri doğrultusunda onları mağdur etmemek için su aboneliklerini iptal etmediklerini söyledi.

    Şebeke sularından örnekler alınarak periyodik olarak hem büyükşehir, hem de Sağlık Bakanlığı tarafından tahlillerin yapıldığını belirten Savaş, sularda herhangi bir kimyasal ya da biyolojik kirlilik olmadığını, vatandaşların şebeke sularını gönül rahatlığıyla içip kullanabileceğini dile getirdi.
    Savaş, Şubat 2022 de çıkan yasayla birlikte afet bölgelerinde yetkinin AFAD Kızılay ve 8 bakanlığa verildiğini, büyükşehrin yetkisinin olmadığını belirterek, “Ama, biz de depremden bu yana bizim yetkimiz yok diye durmadık, hiç durmadan çalışmaya devam ettik. Yetki hükümette, AFAD da, Kızılay’da, biz muhalefetiz diyerek sorumluluğu üzerimizden atıp izlemedik” diye konuştu.

    Savaş, “Mühim olan Hatay’ın sağlıklı bir şekilde ayağa kalkması, biz gelecek nesillere daha sağlıklı, sağlam bir şehir bırakmak için planlamalarımızı yapıyor ve çalışıyoruz. Vatandaşlarımızın daha az maliyetle ev sahibi olabilmesi ve Hatay’ın yeniden inşası adına planlamasını yaptığımız toplu konut projemizi Ocak ayı içerisinde duyuracağız” dedi.

  • Kız kardeşinin cansız bedenini arıyor

    Kız kardeşinin cansız bedenini arıyor

    Kahramanmaraş merkezli depremlerde Hatay’da binlerce insan hayatını kaybetti. Felaketin ardından birçok insanda depremin üzerinden aylar geçmesine rağmen yakınlarından gelecek haberi umutla bekliyor. Depreme Antakya ilçesi Akevler Mahallesi’nde bulunan Melis Apartmanında yakalanan Ayten Tüncer’in, annesi Yüksel Tüncer, babası Nizamettin Tüncer ve kız kardeşi Nesrin Tüncer enkazda kalarak hayatını kaybetti. Tüncer, enkazdan babası ve annesinin cesetleri çıkarıldığını ancak 40 yaşındaki kız kardeşinin cansız bedenini bulamadığını söyledi.

    Kız kardeşini bir türlü bulamayan Tüncer, artık onun cansız bedenine bile razı halde. DNA eşleşmesi çıkmayan Nesrin’in ablası Tüncer, 10 ay boyunca 21 şehir gezerek kız kardeşinin cansız bedenini bulmaya çalışıyor. Kız kardeşinin cansız bedenini bulma ümidini kaybetmeyen Tüncer’in, tek isteği kız kardeşinin bir mezarının olması.

    “Kız kardeşimin cansız bedeninden herhangi bir haber yok”

    Enkazdan annesi ve babasının cansız bedenleri çıkarken kız kardeşinin cansız bedeninin çıkmadığına dikkat çeken Tüncer, “Kız kardeşimden herhangi bir haber yok. Her türlü üzerimize düşen yasal işlemleri yaptık. DNA testleri ve fethi kabir yaptık. Hastaneleri, huzurevleri ve bakımevleri gezdim ama kız kardeşimin cansız bedeninden bir haber alamadım” dedi.

    “Gece saatlerinde kız kardeşimle konuştum”

    Deprem gecesi kız kardeşi ile sabah kahvaltı yapmak için konuştuklarını söyleyen Tüncer, “Gece saatlerinde kız kardeşimle konuştum. Kız kardeşim ‘Abla sabah kalktığında annemlere gel. Hep birlikte kahvaltı yapalım’ sözlerini söyledi. Kız kardeşimle son konuşmamızdı” ifadelerini kullandı.

  • Depremzede kadınlar balıkçılık yapıyor

    Depremzede kadınlar balıkçılık yapıyor

    Depremlerde evlerini kaybeden Seher Aşker ve Çiğdem Okur, Tekebaşı Mahallesinde balıkçı ağları örerek hem depremi unutmaya çalışıyorlar hem de aile ekonomisine katkı sağlıyor.

    3 çocuk annesi 47 yaşındaki Seher Aşker, “9 yaşından beri ailem ile beraber denizde balıkçılık yapıyorum. İsterim ki ağ işini öğrendikten sonra herkese öğreteyim. Bu mesleği devam ettirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Erkeklerin ve kadınların yaptığı iş eşittir, nasıl abim ağ çekiyorsa ben de çekiyorum. Ben bu işi yapmam, ben bu işi yapıyorum diye bir şey yok. Anca beraber kanca beraber. Bu işten kazancımız eve ekmek getirebilecek kadar” dedi.

    Aşker, “Depremden sonra büyük acılar çektik ve bir şekilde tutunmaya çalıştık ama yılmadık tekrardan ağ örmeye başladık ve sadece ağ örmüyorum balığa çıkıyorum tuttuğum balıkları da tezgaha koyup satıyorum ve bu şekilde aileye katkı sağlıyorum” diye konuştu.

    2 çocuk annesi 35 yaşındaki Çiğdem Okur ise,  “Depremden sonra büyük acılar çektik ve bir şekilde tutunmaya çalıştık ama yılmadık tekrardan ağ örmeye başladık ve sadece ağ örmüyorum balığa çıkıyorum tuttuğum balıkları da tezgaha koyup satıyorum ve bu şekilde aileye katkı sağlıyorum” diye konuştu.

    2 çocuk annesi 35 yaşındaki Çiğdem Okur ise, “15 yaşından beri balıkçılık yapıyorum. Bende bu işi babamdan öğrendim. Ağ örüyorum deprem den önce yoğun çalışıyordum deprem de evimi eşyalarımı kaybettim ama yine de yılmadım bu işi yapmaya devam ettim. Günlük olarak bu işi yaparak aileye katkı sağlamaya devam ediyorum”dedi.

  • Şimşeklerden görsel şölen

    Şimşeklerden görsel şölen

    Samandağ ilçesinde gece saatlerinde peş peşe çakan şimşekler, geceyi gündüze çevirdi. Kentin üzerinde birbiri ardına çakan şimşekler geceyi aydınlatırken görsel şölen oluşturdu. Şimşeklerle beraber gelen yıldırım düşmeleri de yaşandı.

     

  • Hataylı mandalina üreticisine Nilüfer desteği

    Hataylı mandalina üreticisine Nilüfer desteği

    Depremin hemen ardından çalışmak zorunda kalan üreticiler, acılarını içlerine gömerek mandalina bahçelerinde, ağaçlara gübre verdi, bakımlarını yaptı. Su ve sulama şebekelerindeki arızalar nedeniyle kendi imkanlarıyla tankerlerle bahçelerini sulamaya çalıştılar. Üreticinin emekleri sonuç verdi, mandalina ağaçları ürünle doldu taştı ama şimdi başka bir sorunları var. Depremin de etkisiyle önceki yıllarda var olan ticaret ağı şimdi yok ve emek vererek yetiştirdikleri mandalinalar ellerinde kaldı. Kara kara düşünen üreteciler yıl boyunca gübre ve bakım için yaptıkları masrafı bile karşılayamama kaygısı içinde. Gelecek yıl ağaca zarar vermemesi için ağaç diplerine düşen ürünlerin toplanmasının bile büyük maliyet olduğunu söyleyen Hataylı çiftçiler, “Ürünlerimizi tüketiciye ulaştırmakta sıkıntı yaşıyoruz. Depremle her şey altüst oldu, kendi imkanlarımızla ayakta durmaya çalışıyoruz. Yöneticiler gelsin tarlada, yerinde halimizi görsün istiyoruz” diyerek çağrıda bulundu.

    “MANDALİNALAR AĞAÇTA KALDI”

    “Artan maliyetler belimizi büktü” diyen üreticiler, ağaçlarda dolup taşan mandalinaları toplayacak işçi bulamadıklarını, işçi bulsalar da günlük ücretin, bir günde toplayacağı mandalinanın kazandıracağı paraya neredeyse eş değer olduğunu söylediler. Tek sorunun işçi maliyeti olmadığını da belirten üreticiler, “Ürün toplansa bile tüketiciye ulaştıracak ticaret ağı yok denecek kadar az. Kısaca biz Hataylı üreticiler bahçelerimizde on binlerce ton mandalina ile çaresiz bekleyişteyiz. Mandalinalarımız ağaçta çürüyor. Çürüyenleri de toplamak zorundayız çünkü kalırsa ağaca zarar verecek. Bu bile bizim için büyük maliyet” diyerek dert yandılar. Ürünlerini satabilmek için yardım çağrısında bulunan üreticiler, daha önce birinci sınıf kalite olarak ihracata giden Hatay’ın meşhur mandalinaları ellerinde kaldığı için çaresizler…

    NİLÜFER BELEDİYESİ’NDEN YARDIM ELİ

    Deprem sonrası Hatay’ın Samandağ ilçesine pek çok destekte bulunan Bursa’nın Nilüfer Belediyesi bu sefer mandalina üreticilerine umut oldu. Nilüfer Belediyesi, Samandağ Belediyesi’nin iştiraki olan S.S. Samandağ İlçe Merkezi ve Mahalleleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi üreticilerinden ilk etapta yaklaşık 10 ton mandalina satın aldı. Ürünlerinin satılacağını öğrenen üreticiler de büyük heyecanla mandalinaları topladı. Üreticinin bahçeden toplayıp kamyona yüklediği mandalinalar doğrudan vatandaşa ulaşması için Bursa’ya getirildi.

    Göreve geldiklerinden bu yana her zaman tarıma destek olmak, toprağa küsen çiftçiyi yeniden toprakla barıştırmak için çalıştıklarını vurgulayan Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem, Nilüfer’de olduğu gibi Hataylı üreticinin de yanında olduklarını söyledi:

    “6 Şubat’tan bu yana her zaman depremzedelerin yanında olmak için çabaladık. Konteyner kent kurduk, aşevi kurduk, anaokulu açtık. Şimdi de Hataylı mandalina üreticisinin feryadına bir nebze de olsak cevap verebiliyorsak ne mutlu bize. Biz her zaman tarımsal üretimden yanayız. Üretimin öneminin farkında olan bir belediye olarak bu konuda çiftçiye elimizden gelen desteği sağlamaya çalışacağız. Ayrıca üreticiden aldığımız mandalinaları doğrudan halka sunarak aslında Bursalılara da Hatay’ın meşhur mandalinasına aracısız ulaşma imkanı sağladık. Gelen tepkilerden görüyoruz ki Bursalılar da bu desteğimizden memnun kaldı. Biz mandalina ağaçta olduğu sürece alıp desteğimizi sürdürmek istiyoruz. Bu konuda Bursa’daki akademik odalar, sivil toplum örgütleri, sendikalar ve sanayiciler de bize destek oldu. Aldığımız mandalinaların büyük kısmını bu kuruluşlar alarak çalışanlarına ve çocuklara dağıttı. İş birliğinin en güzelini Nilüfer’de yaşadık, dilerim devamı gelir.”

    “TONLARCA MANDALİNA BİR GÜNDE SATILDI”

    Hatay’dan Nilüfer’e ulaşan mandalinalar Bursa’da büyük ilgi gördü. Nilüfer Belediyesi’nin girişimiyle Bursa’ya getirilen mandalinalar, üreticiden alıp doğrudan halka sağlıklı gıdalar ulaştıran NİLKOOP bünyesindeki Nilüfer Bostan Satış Noktalarında satışa sunuldu. Konuya duyarlı olan akademik odalar, iş insanları, sivil toplum örgütleri ve sendikalar Samandağlı mandalina üreticilerine destek amacıyla toplu alım yaptılar. Büyük ilgi gören mandalinalar bir günde tükenirken, yeni kamyonların yola çıkması için çalışmalar başladı. Doğrudan üreticiden gelen mandalinaya ulaşan Bursalılar, dolaylı da olsa depremzedelere yardım ettikleri için memnun.

    “BELEDİYELERDEN DESTEK BEKLİYORUZ”

    Nilüfer Belediyesi’nin verdiği desteğin kendilerine umut olduğunu söyleyen üreticilerin beklentisi, bu desteğin başta büyükşehir belediyeleri olmak üzere diğer belediyelere de örnek olması… Hatay’da daha tonlarca mandalinanın tüketiciye ulaşmayı beklediğini söyleyen Samandağ Belediye Başkan Yardımcısı Öner Bakımcı, “Nilüfer Belediyesi’nin bu desteği çok önemli. Diğer belediyeler de böyle bir destek sağlarsa bir ticaret ağı oluşur ve Hataylı mandalina üreticisi zarar etmekten kurtulur. Belediyelere sesleniyoruz, elinizi uzatın, kooperatiflerle ilişki kurmamıza yardımcı olun. Hiç bu kadar zor duruma düşmemiştik. Bu durum öyle bir durum ki sınanıyoruz, aslında bütün insanların vicdanı sınanıyor. Binalarımız yıkıldı ama umutlarımız var. Bize elini uzatanları asla unutmayacağız” dedi.