Etiket: hayat

  • Trenin çarptığı çocuk hayatını kaybetti

    Trenin çarptığı çocuk hayatını kaybetti

    Olay, dün gece merkeze bağlı Sürsürü Mahallesi Şehit Polis Lami Karaağaç Sokak’ta meydana geldi. Tren yolundan karşıya geçmeye çalışan 4 yaşındaki Ömer Eymen Kaya ile F.G.’ye (36) Malatya’dan Elazığ istikametinde seyir halinde olan tren çarptı.

    Çarpmanın etkisi ile çocuk trenin altında kalırken kadın ise kenara savruldu. Çarptığının farkında olmayan makinist ilerlerken, kazayı görenlerin haber vermesi üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Yaralı çocuk çevredekiler tarafından araçla, kadın ise ambulansla hastaneye kaldırılarak tedavi altına alındı. Polis ekipleri güvenlik şeridi çekerek inceleme yaptı.

    4 yaşındaki Ömer Eymen Kaya, hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti.

  • Yozgat’ta sel hayatı olumsuz etkiledi

    Yozgat’ta sel hayatı olumsuz etkiledi

    Yozgat’ta öğle saatlerinde sağanak yağış etkili oldu. Divanlı Mahallesinde etkisini artıran sağanak, bir süre sonra sele dönüştü. Selde ekili dikili alanlar zarar görürken derelerde de taşkınlar meydana geldi. Bazı ev ve iş yerlerinde ise hasara yol açtı.

    Mahalle sakinlerinden Necati Şahin şiddetli yağışın yaklaşık bir saat sürdüğünü söyleyerek derelerden taşan suyun evlere girdiğini ifade etti. Şahin, “Ekili olan alanlarımız zarar gördü. Küçükbaş hayvancılıkla uğraşıyorum. Hayvanları zor kurtardık. Şimdi eve, avluya dolan suları temizlemeye çalışıyoruz, mağdur olduk” dedi.

    İş yerinin su bastığını hızar makinesi ve cihazlarının zarar gördüğünü belirten Salih Yılmazer de mağdur olduklarını söyledi.

  • Sağanak yağış Tokat’ta etkili oldu

    Sağanak yağış Tokat’ta etkili oldu

    Meteoroloji Genel Müdürlüğünün sarı kod ile uyarısının ardından Tokat Merkez de sağanak yağış etkili oldu. Etkili olan sağanak yağış hayatı olumsuz etkilerden trafikte aksamalara neden oldu. Bazı cadde ve sokaklar göle döndü, sürücüler zor anlar yaşadı. Yaklaşık 40 dakika süren sağanak yağış da metreküp başına 60 kilogram yağış düştü. Yağışın etkisini göstermesinin ardından Esentepe sanayi bölgesinde bazı ev ve iş yerlerini su bastı. Vatandaşlar su baskının ardından belediye ekiplerine ihbarda bulundu. İhbarı alan ekipler su baskını olan ev ve iş yerlerine müdahale de bulundu. Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, su baskınlarından etkilenen vatandaşları ziyaret etti, isteklerini dinledi.


    “27 iş yeri ve evden bize gelen şikayetler oldu. Bütün ekiplerimiz şikâyetlere giderek suları tahliye ettiler”

    Tokat Belediye Başkanı Eyüp Eroğlu, “12.45 de başlayıp, 13.20 saatlerine kadar süren aşırı sağanak yağışla karşılaştık. Cumartesi gününden itibaren sarı alarm verilmişti. 38 dakikaya yakın bir yağış aldık. Metreküp başına 60 kilogram yağışı buldu. Belki de 2 günde yağacak yağmuru tokat 30 dakika almış oldu. Sadece merkezimizde değil ilçelerimiz de de bu durum var. Bazı bölgelerimizde sağanak yağışın yanında dolu da etkili oldu. Ben bütün Tokat’ımıza geçmiş olsun diyorum. Bununla beraber belirli noktalarımızda sıkıntılar oldu. Sanayi bölgemiz, borsa ilköğretim okulunun bulunduğu bölgede sıkıntılarımız oldu. Bununla birlikte Esentepe mahallemiz de bazı sıkıntılar oldu. Meydan bölgesinde bulunan dükkânlar da sıkıntı oldu.

    27 iş yeri ve evden bize gelen şikayetler oldu. Bütün ekiplerimiz şikayetlere giderek suları tahliye ettiler. Şunu söylemem gerekirse Biz bunu 5 yıl önce gördük yani 2017-18 yılıyla beraber özellikle mevsim şartlarının değişmesi çok hızlı yağan yağmurlar iklimin değişmesiyle beraber bunu ön gördüğümüz için alt yapıya önem veriyoruz. Sadece 4 yılda yaptığımız alt yapı çalışması 55 kilometreyi geçti. Toplam 40’a yakın noktada çalışma yapılması gerekiyordu ki bunların şu ana kadar da 30 tanesini yaptık 55 kilometre yağmur suyu hattı yaptık. Bununla beraber kalan bazı noktalarımız var. İnşallah bunları da hemen hızlı bir şekilde yapacağız. Biz Yağmur suyu alt yapımızı güçlendiriyoruz. İnşallah da bundan sonra da yine yeni gördüğümüz bazı eksik noktaları etüt ettikten sonra buralarda da çalışmalarımızı devam ettireceğiz” dedi.

  • Depremzede öğrencilerin takdir başarısı

    Depremzede öğrencilerin takdir başarısı

    Deprem sonrası aileleriyle birlikte Bursa’ya gelen 6.’ıncı sınıf öğrencisi Muhammet Berat Öztürk ve 8.’inci sınıf öğrencisi Hayrunisa Keleş, Bursa’nın Yıldırım ilçesinde bulunan Şerif-Rabia Kutlucan Ortaokulu’nda eğitimine devam etti.

    İki öğrenci, çalışmalarını takdir belgesi ile süsledi. Okul Müdürü Fethullah Çelik’ten karnelerini alan çocuklar, takdir belgesini görünce mutluluk yaşadı.

    Karnesini takdir belgesiyle taçlandırmanın mutluluğunu yaşayan Muhammet Berat Öztürk, “Ben ve ailem Şanlıurfa’nın Karaköprü ilçesinden Bursa’ya geldik. Burada eğitimime devam ettim. Bugün takdir belgesi aldığım için çok mutluyum. Tabii Şanlıurfa’dan Bursa’ya geliş süreci biraz zorlayıcı geçti.

    Ama burada kendimi geliştirmeye devam ettim. Takdir belgesi alarak bu gelişimimi aileme de göstermiş oldum. Okulumuzun öğretmenleri ve müdür bey bana çok yardımcı oldu. İlk geldiğimde biraz utanıyordum. Ancak sonradan arkadaşlarıma ve öğretmenlerime alıştım” ifadelerini kullandı.

    Öte yandan Bursa’da bin 946 okulda 660 bin 48 öğrenci ve 41 bin 638 öğretmen karnelerin dağıtılmasıyla yaz tatiline girmiş oldu. Okulların son gününde Kestel ilçesi Cumhuriyet İlkokulu’nda düzenlenen törende öğrencilerin karne heyecanına Bursa Valisi Yakup Canbolat, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Kestel Kaymakamı Recep Öztürk, Kestel Belediye Başkanı Önder Tanır ve İl Milli Eğitim Müdürü Cengiz Uç da ortak oldu.

  • Sel hayatı durma noktasına getirdi

    Sel hayatı durma noktasına getirdi

    Başkent’te 1 aydır etkisini sürdüren sağanak nedeniyle Gölbaşı ilçesi Selametli Mahallesi’nde dereler taştı. Taşan suların yolları basması sebebiyle bölgede trafik durma noktasına geldi. Göle dönen yollarda sürücüler mahsur kalırken, sel birçok evde de hasara neden oldu.

    “Yoldan gelen sular burada birikiyor”

    Ayhan Temizsoy adlı vatandaş, “Dere yatağı yeterli gelmediği için iki gündür her tarafı su bastı. Hala da su dolmaya devam ediyor. İki gündür su boşaltıyorum. Çatılar uçtu, garajımızı, ahırımızı, tandırımızı su bastı. Her taraf su dolu, makineler hep ıslandı. Buraya dere açmaları gerekiyor ama daha açmadılar. Yoldan gelen sular burada birikiyor. Bir an önce derenin açılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Oltu’da fırtına hayatı felç etti

    Oltu’da fırtına hayatı felç etti

    Erzurum’un Oltu ilçesinde bugün saat 14.00 sıralarında aniden çıkan şiddetli fırtına hayır çarşısı için kurulan çadırı uçurdu bazı işyerlerinin camı kırıldı.

    Yaklaşık 15 dakika süren şiddetli rüzgarın ardından sağanak yağmur etkili oldu. Fırtına sonrası ilçede bir saat enerji kesitlisi yaşanırken park bahçelerde cam masalar kırıldı.

  • Doğubayazıtlı kadınlar toprağa hayat verdi

    Doğubayazıtlı kadınlar toprağa hayat verdi

    Kadın Aile Müdürlüğü ve Doğubayazıt Belediyesinin kurduğu kooperatif ile ekilmez ve biçilmez denen topraklarda ayçiçeği, yeşil mercimek, domates, mısır ve arpa filizlenmeye başladı.


    Belediye başkanı Yıldız Acar’ın da kendi elleri ile nesilden nesile tohumlama yöntemi ile ektiği ekinler, hasat zamanı paketlenip ihtiyaç sahibi ailelerin sofrasında yerini alacak.

  • “Hayata bir kez geliyoruz”

    “Hayata bir kez geliyoruz”

    Adana’da havaların ısınmasıyla birlikte özellikle çocuklar yavaş yavaş, sulama kanalı, Seyhan Nehri, Seyhan Baraj Gölü ve Akdeniz’e girmeye başladı. Özellikle şehrin birçok noktasından geçmekte olan sulama kanalları her yıl olduğu gibi bu yılda çocukların serinlemek için en fazla tercih ettiği yerler oluyor.

    11 YILDA 318 KİŞİ ÖLDÜ

    Son 11 yılda Adana’da 318 kişi özellikle sulama kanalında serinlemek isterken boğularak can verdi. Sadece geçen yıl 30 kişi, çoğu çocuk hayatını kaybetti, birçok ailenin ocağına ateş düştü.

    Bu yıl da aynı felaketlerin yaşanmaması için aileler özellikle sulama kanallarında önlem alınmasını talep ediyor. Yaklaşık 2.5 hafta sonra okulların tatil olması ve havaların iyice ısınmasıyla birlikte çocukların sulama kanallarına akın etmesinden korkuluyor.

    “HAYATA BİR KEZ GELİYORSUN”

    Çocuklar okulların da kapanmasını beklemeden havaların ısınmasıyla birlikte sulama kanalına girmeye başladı.

    Havanın çok sıcak olduğunu söyleyen bir çocuk, muhabirin “11 yılda 318 kişi öldü, sadece geçen yıl 30 kişi öldü, kanala girmeye korkmuyor musun” diye sorması üzerine, “Sıcak yanıyoruz. Allah rahmet eylesin, ben yüzmekten korkmuyorum. Hayata bir kez geliyorsun her şeyi deneyeceksin” diye yanıt verdi.

  • Hatay’da buğday hasadı başladı

    Hatay’da buğday hasadı başladı

    Türkiye’nin en önemli tarım merkezlerinden Hatay’ın Amik Ovası’nda buğday hasadına başlandı. Başakların olgunlaşmasıyla altın sarısı bir görünüme bürünen ovada, bugünlerde hasat telaşı yaşanıyor. Türkiye’nin farklı illerinden gelen onlarca biçerdöver üreticinin buğdayının hasadını gerçekleştiriyor. Biçerdöver tarafından hasat edilen buğdaylar, traktör römorklarına alındıktan sonra depoya nakli gerçekleştiriliyor. Hatay’da yaklaşık 450 bin dekar alandan 250 bin tona yakın buğday bekleniyor. Biçerdöverlerin ve üreticilerin hummalı çalışması dron ile de görüntülendi.

    Dönümde 600 ile 800 kilogram arası verim

    Buğday üreticisi Mustafa Ay, kasım ayının ortalarında ektikleri buğdayın mayısın ortasından itibaren olgunlaştığını ve hasada geldiğini söyledi.
    Bu yıl rekoltenin yüksek olduğunu dile getiren Ay, “Amik Ovası bilindiği gibi Türkiye çapında bir üretim merkezidir. Şu an her yer sapsarı durumda.

    Devletimizden rekor bir buğday alım fiyatı bekliyoruz. Bin dönüm civarı arazimde buğday hasadı yapıyoruz. Çok şükür rekoltemiz çok yüksek. Dönüm başına 600 ile 800 kilogram arasında buğday alıyoruz. Kötü bir deprem yaşadık ama çiftçilerimiz çalışmak durumunda. Hükümetimiz de çiftçinin arkasında. 8 ile 12 arasında belirlenecek bir taban fiyat bizi mutlu eder” dedi.

  • Yapay zeka hayat kurtardı

    Yapay zeka hayat kurtardı

    Spesifik olmayan baş ağrısı şikayetiyle Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahi Polikliniği’ne başvuran kadın hastadan doktoru manyetik rezonans görüntüleme (MRG) tetkiki istedi.

    Hastanın MR cihazında olduğu sırada gerçek zamanlı hasta verilerini analiz eden bir yapay zeka algoritması tarafından tespit edilen bir tümörün tespiti üzerine acil ameliyata alınan hastanın hayatı erken müdahaleyle kurtarıldı.

    Bu durum, MR çekimi sırasında bir hastanın devam eden görüntülemesi sırasında yapay zeka algoritması tarafından teşhis edilen, ilgili hekimlerin anında uyarılması ile hastaya en uygun tedavinin hızlı şekilde uygulandığı ilk klinik vaka olarak “Journal of Neurosurgery: Case Lessons” dergisinde yayımlanarak tıp literatürüne girdi.

    Algoritmanın eğitilmesi 6 ay sürdü

    Çalışmanın detaylarını, Beyin ve Sinir Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Emrah Çeltikçi ile Türk Beyin Projesi Gazi Üniversitesi Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu anlattı.

    Beyin tümörü, hipofiz ve kafa tabanı cerrahisi uzmanı Doç. Dr. Çeltikçi, Şubat 2021’de başlayan Türk Beyin Projesi kapsamında algoritmanın, beyin cerrahisine ilişkin “inme”, “kanama” ve “tümör” gibi bilgilerle eğitilmesinin 6 ay sürdüğünü söyledi.

    Çeltikçi, daha sonra gerçek veriler üzerinde çalışmalar yürüttüklerini ve algoritmanın ikinci versiyonunu tamamladıklarını, algoritmayı Gazi Üniversitesi Hastanesindeki MR cihazlarında 24 saat çalıştırmaya başladıklarını anlattı.

    Bu sırada, MR görüntülerinin kaydedildiği hastane otomasyon sistemine entegre edilen yeni geliştirilen yapay zeka modellerini buna dahil ettiklerini aktaran Çeltikçi, böylece yapay zeka algoritmasının hasta daha MR cihazındayken 5-10 saniye arasında değişen sürelerde çekilen beyin MR’ında anormal bir durum içerip içermediğini değerlendirmeyi başardığını kaydetti.

    Yapay zeka sisteminin, Dijital Dönüşüm Ofisi’nin de desteğiyle bir GSM operatörünün görüntülü mesaj servisine entegre edildiğini bildiren Doç. Dr. Emrah Çeltikçi, “Böylece algoritmanın, MR’da bir anormallik tespit ettiğinde doktorların cep telefonuna geliştirilen özel servis üzerinden mesaj atması ve anormallik içeren anonimleştirilmiş görüntünün de doktorlara gönderimi sağlandı. Yapay zeka sistemi, hastaya ait anormallik içeren MR kesitlerindeki anormal bölgeleri (segment) renklendiriyor” dedi.

    Yapay zeka algoritmasının kurulduğu günden bu yana doktorların cep telefonlarına alarm yolladığını belirten Çeltikçi, tıp tarihine geçen hastayla ilgili şöyle konuştu:

    “Akşam saatleriydi. Polikliniğe baş ağrısı şikayetiyle gelen hastamızdan MR istenmiş. Yapay zeka sistemi, hastamız daha MR cihazındayken bir anormallik tespit etti. Telefona baktığımızda yapay zekanın hastamızın beyninin ciddi bir kısmında beyin ödemi ve tümör tespiti yaptığına dair mesaj gördük. Doktorlarımız hemen harekete geçti ve gerekli önlemleri aldı. Hastamız, yaptığımız biyopsiye göre de beyin tümörü tanısı aldı ve tedavilerine başlandı.”

    Türkiye’de MR görüntüleme sayısının çok yüksek olduğunu, bu görüntüleri radyologların değerlendirmesi için hastaneden hastaneye değişebilen süreler gerektiğini belirten Çeltikçi, “Yapay zeka, acil müdahale gerektiren anormalliği çok kısa sürede gösterebildi. Yapay zeka ile amaçlanan zaten erken alarm sistemi gibi çalışması” dedi.

    Çeltikçi, yapay zeka çalışmalarında, sadece erken alarm değil, tümörün adının ve genetik özelliğinin de tespit edilebilmesini hedeflediklerini bildirdi.

    “Dünya literatüründeki ilk vaka bizim hastamız oldu”

    Emrah Çeltikçi, Avrupa ülkeleri ve ABD’de yapay zeka çalışmaları yürütüldüğüne işaret ederek, şu değerlendirmeyi yaptı:

    “Literatürde gerçek zamanlı çalışan bir algoritmayla tespit edilmiş gerçek bir hastanın girişimini görmedik. İşin aslı bu durum bizi şaşırttı. Sonradan geriye dönüp baktık ki örneğin ABD’de geliştirilen erken uyarı sistemlerinin henüz FDA onayları alınmamış. Dolayısıyla yapay zeka ile böyle bir durumu gerçek zamanlı test etme kapasiteleri yok. Oradaki bürokratik engeller de buna izin vermiyor. Ayrıca ABD’de sağlık sisteminin özel olması nedeniyle veriye ulaşmada sıkıntılar var. ABD’deki bu durum, bizim için tabii güzel oldu. Hastamız aslında literatürdeki ilk yapay zeka tarafından tespit edilip MR’ının çekildiği günün ertesi günü müdahalesi yapılan ilk insan oldu dünya tarihinde. Hatta biz bunun yayınını da yaptık. Dünya literatüründeki ilk vaka bizim hastamız oldu. Deneysel amaçlı değil gerçek bir hasta bir MR cihazına girdi, yapay zeka beynindeki tümörü tespit etti ve doktorlara haber verdi ve hastaya müdahale edildi. O açıdan da çok mutlu ve gururluyuz. Sonuçta bir şeyleri ilk kez yapıyor olmak güzel.”

    Yapay zekayla beyin tümörünün erken teşhisinin sağlandığını ve böylece radyologların MR tetkik sonucunu raporlaştırması beklenmeden hastaya acil müdahale edilebildiğini anlatan Çeltikçi, hastanelerinin acil servisinde özellikle “inme” riskinin erken tespit edilmesine yönelik olarak geliştirilen yapay zeka sisteminin kullanılabileceğini bildirdi.

    “Ülkemiz için örnek bir proje oldu”

    Gazi Üniversitesi Yapay Zeka ve Büyük Veri Analitiği ve Güvenliği Merkez Müdürü ve Türk Beyin Projesi yürütücüsü Prof. Dr. Şeref Sağıroğlu da projenin, Türkiye’de açık veri felsefesine dayalı olarak hayata geçirilen ve gerçek ortamlarda da kullanılabilen ilk proje olduğunu söyledi.

    Gazi Üniversitesi öğretim üyeleri ve araştırmacıları ile Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ekibi olmak üzere 30’a varan araştırmacının farklı zamanlarda projede çalıştığını ve destek verdiğini anlatan Sağıroğlu, şöyle devam etti:

    “Elde ettiğimiz verileri, Kişisel Verileri Koruma Kanunu’na uygun olarak anonimleştirip işledik. MRG verilerini bir araştırma projesinde kullanmak çok zor olsa da biz bunu başardık. Ürettiğimiz veri setini araştırmamızda ve yapay zeka modellerini eğitmede kullanarak, doktorlarımızın kullanabileceği bir ürün geliştirdik. MRG verilerini anonimleştirip araştırmacıların kullanıma açtık. Bu ülkemiz için bir örnektir. Gerçek zamanlı olarak MRG’lerden yapay zeka modelleri ile tümör tespiti yapılması sonucunda hastaya erken müdahale edilebilmesiyle ilgili çalışmalarımızdan birinin dünyaca saygın bir dergide yayımlanması ve erken müdahalenin literatüre girmesi ise bizleri ziyadesiyle mutlu etmiştir. Daha yeni çözümler üretmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz.”

    Prof. Dr. Sağıroğlu, yapay zekanın sonuçlarının doktorların cep telefonlarına acil uyarı şeklinde ulaştırılması için de bir GSM operatörüyle işbirliğine gittiklerini aktardı.

    Tüm kamu hastanelerine ücretsiz kurulma taahhüdü

    Sağıroğlu, proje kapsamında geliştirilen yapay zeka sisteminin tüm kamu hastanelerine ücretsiz olarak kurulma taahhüdü verildiğini bildirdi.

    Projenin, pek çok yeniliği barındırdığını belirten Sarıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:

    “Açıklanabilir Yapay Zeka yaklaşımı, ‘burada anormal bir durum var’ diyerek gerekçesini de bir modelle açıklıyor. Bu sistem, doktorlarımızın güvenini artırdı. Doktorlar, sisteme güvendiği için bu sistemle yakın çalışıyorlar. Sistem, 1000’in üzerinde anormal durumu doktorlarımıza bildirdi. Gazi Üniversitesi Hastanesi’ne gelen her hasta, beyinle ilgili MR çektiriyorsa sonuçları anında doktorlara ulaşıyor. 3 MR cihazımızdaki görüntüler anında yapay zeka analizine giriyor. Bu da hastalarımıza güven veriyor, doktorlarımızın da hızlı planlama yapmasını sağlıyor. Projeye gönüllü olarak girmemiz ve kamuda ücretsiz olarak kurulmasını istememizin temel nedeni ise hayat kurtarılmasına katkı sağlamak. Projeye gönülden inanıyoruz.”