Etiket: Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati

  • Nebati’den EYT ve Asgari ücret açıklaması

    Nebati’den EYT ve Asgari ücret açıklaması

    TBMM Genel Kurulundaki 2023 bütçe görüşmeleri, Hazine ve Maliye ile Dışişleri Bakanlıklarının bütçeleri ile devam etti.

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, yaptığı konuşmada Türkiye ekonomisinin salgına, jeopolitik risklere ve savaşa rağmen sergilediği güçlü büyüme ile ne denli sağlam temeller üzerinde yükseldiğini tüm dünyaya bir kez daha gösterdiğini söyleyerek, “Satın alma gücü paritesine göre 2002’de 730 milyar dolar olan GSYH, 2021’de 2,95 trilyon dolara çıkmıştır. Türkiye bu dönemde 7 basamak yükselerek dünyanın en büyük 11. ekonomisi olmuştur. Kişi başına gelirde gelişmiş ülkelerle aramızdaki makas kapanmakta olup, kişi başına gelirimiz AB ortalamasının yüzde 72’sine ulaşmıştır. Üretim ve istihdam kapasitesini artıran Türkiye, 2021 yılında yüzde 11,4 ile G-20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ülke olmuştur. Ülkemiz bu güçlü performansını 2022 yılında da sürdürmüş, ilk üç çeyrekte yüzde 6,2 ile dünya ortalamasının oldukça üzerinde büyümüştür” ifadelerini kullandı.

    İhracatın kasım itibarıyla yıllık 253 milyar doları aşarak Cumhuriyet tarihinin en yüksek seviyesine ulaştığını kaydeden Nebati, “Turizmde de ayrı bir başarı hikayesi yazıyoruz. Türkiye, en çok ziyaretçi çeken 4. ülke konumundadır. 2022 yılında 51 milyonun üzerinde ziyaretçi ve 46 milyar dolar turizm geliri bekliyoruz. İthalat ise yüksek enerji fiyatları sonucunda yıllık 360 milyar dolara ulaşmıştır. Cari açık, ihracat ve turizmin önemli katkısına rağmen enerji ve altın ithalatına bağlı olarak artmıştır. Ekim itibarıyla cari açık yıllık 43,5 milyar dolar gerçeklemiştir. Ancak enerji ve altın hariç cari işlemler 49 milyar dolar fazlaya ulaşmıştır” şeklinde konuştu.
    Nebati, vatandaşları enerji fiyatlarına karşı korumaya yönelik dünyada eşine az rastlanacak adımlar attıklarını kaydederek, “Mesken aboneleri için elektrikte yüzde 50, doğalgazda ise yüzde 75 sübvansiyon sağlıyoruz. Yani vatandaşımız maliyeti 300 lira olan bir elektrik faturasının 150 lirasını, 500 lira olan bir doğalgaz faturasının ise sadece 125 lirasını ödüyor. Kalan maliyeti Hazine üstleniyor” ifadelerini kullandı.

    Nebati şöyle konuştu:

    “2022 yılında zorlu küresel finansal koşullara rağmen Kur Korumalı Mevduat ve Katılma Hesapları, ülkemizde finansal istikrarın korunmasında son derece etkin bir rol oynamıştır. KKM ile döviz kurlarında oynaklığı azaltmayı, TL’ye olan güveni artırmayı, finansal istikrarı güçlendirerek sürdürmeyi ve vatandaşlarımızın tasarruflarını kur dalgalanmalarına karşı korumayı hedefledik ve bunu da başardık. Şu an 2,2 milyon mudiimiz yaklaşık 1,5 trilyon liralık tasarrufunu bu hesaplarda değerlendirmektedir. Bu büyüklük toplam TL mevduatların yaklaşık üçte birine, toplam vadeli mevduatların ise dörtte birine ulaşmış durumdadır. TL mevduatın ortalama vadesi ise yaklaşık iki katına yükselerek sektörün en önemli risklerinden olan vade uyumsuzluğunda önemli iyileşmeler sağlanmıştır. İlaveten döviz tevdiat hesaplarının toplam mevduat içindeki payı yüzde 70,9’dan yüzde 50’ye gerilemiştir. Bakın bu somut veriler, yapılan tüm eleştirilere rağmen KKM’nin finansal sisteme ve ekonomimize ne denli büyük faydalar sağladığını da açıkça ortaya koymaktadır. Altını çizmek isterim ki bir uygulamayı değerlendirirken, onun sadece maliyetine odaklanırken, katkılarını göz ardı etmek kesinlikle objektif bir değerlendirme değildir. Ayrıca bütün yıl boyunca dilinize pelesenk ettiğiniz KKM’nin maliyeti giderek azalıyor. Ocak-ekim döneminde KKM’ye bütçeden 91,6 milyar TL harcama yapılırken, kurdaki istikrar ile kasım ve aralıkta şu ana kadar bütçeden herhangi bir aktarım yapılmamıştır.”

    Kamu borcuna değinen Bakan Nebati, “2023 yılı Hazine Finansman Programı’nda borçlanmanın ağırlıklı olarak TL cinsinden yapılması ve yurt içi döviz cinsi borç stokunun azaltılması hedeflenmektedir. Ayrıca güçlü nakit rezervi tutulması politikasına da devam edilecektir. Kamu borcuna ilişkin sizlerle paylaştığım veriler, borç yükümüzün azaldığını açıkça gösteriyor. Diğer yandan Türkiye brüt dış borç stoku da 444 milyar dolar seviyesinde yatay seyrederken GSYH’ye oranı azalmaktadır. Şimdi bir kamu borcu dedim, bir dış borç dedim, verilerin daha net anlaşılabilmesi için size Türkiye ekonomisinin tüm paydaşlarının toplam borcu nasıl seyrediyor onu da izah edeyim. Türkiye’nin toplam borçluluğu, kamu, özel, hane halkı ve finansal kesim olmak üzere ekonomimizin tüm aktörlerinde düşüş eğilimindedir. 2021 sonunda yüzde 163 olan toplam borç yükümüz üçüncü çeyrekte yüzde 140’a gerilemiştir. Peki, gelişmekte olan ülkelerin ortalaması kaç? Yüzde 254. Peki küresel ortalama ne durumda. O da yüzde 343” diye konuştu.

    Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ile ilgili çalışmayı da tüm paydaşların görüşlerini dikkate alarak titizlikle yürüttüklerini belirten Nebati, “Çalışmanın detayları Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından zamanı gelince kamuoyuna açıklanacaktır” dedi.

    Bakan Nebati’den asgari ücret açıklaması

    Öte yandan bir dergiye verdiği ropörtajda 2023 yılı asgari ücretine dair de konuşan Bakan Nebati, “Asgari ücret artışı temmuz ayı ile birlikte yüzde 95’i buldu. Bu yılı yüzde 65 enflasyonla geride bırakacağız. Dolayısıyla asgari ücret artışı enflasyona 30 puan fark atmış olacak” ifadelerini kullandı.

    Bakan Nebati’nin açıklamalarının devamında kullandığı “Asgari ücretin enflasyonu fazla tetiklemesine yol açacak bir adım da atılmasa iyi olur. Asgari ücretliye de, memura da, emekliye de ne verilse haklarıdır. Dar gelirliye, fakir fukaraya vermek bereket getirir” ifadeleri dikkat çekti.

  • Vergi denetiminde tarihi rekor

    Vergi denetiminde tarihi rekor

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati yaptığı açıklamada, kayıt dışı ekonomi ile mücadele, vergi kaçakçılığını önlemek ve ekonomik büyümeyi desteklemek amacıyla yoğunlaştırdıkları vergi incelemesi ve denetimlerle cumhuriyet tarihinin bir yıldaki en yüksek sayıda denetimini gerçekleştirdiklerini söyledi.

    Nebati, “Geçen yıl tamamlamış olduğumuz vergi inceleme ve denetim sayısının üç katını da aşarak göreve geldiğimizde belirlediğimiz 1 milyon mükellef nezdinde denetim hedefine bugün itibarıyla ulaştık. Yaptığımız vergi incelemeleri ve denetimlerde ceza kesmeyi değil rehberlik ederek vergiye gönüllü uyumu artırmayı, vergi kayıp ve kaçağını engelleyerek daha adil bir vergi sistemi inşa etmeyi ve mükellef haklarını da gözeterek her bir vatandaşımızın hakkını korumayı amaç edindik. Kayıt dışı ekonomi, piyasa bozucu faaliyetler ve vergi kaçakçılığıyla mücadele için vergi incelemeleri ve denetimlerle her zaman olduğu gibi bundan sonra da sahada olmaya devam edecek, çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.

  • Bakan Nebati’den ‘enflasyon’ mesajı

    Bakan Nebati’den ‘enflasyon’ mesajı

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ve yurt içi üretici fiyat endeksini (Yİ-ÜFE) değerlendirdi.

    Nebati, kasım ayında enflasyonun hız keserek yüzde 84,39’a, yurt içi üretici fiyat endeksinin ise yıllık bazda yüzde 175,69’dan yüzde 136,02’ye gerilediğini hatırlatarak, “Daha önce de çeşitli mecralarda ifade ettiğimiz üzere, beklenmedik bir küresel gelişme olmadıkça enflasyonda zirveyi geride bırakarak düşüş trendine girmiş bulunuyoruz” dedi.

    Nebati, söz konusu gelişmelerde uluslararası emtia fiyatlarının sakin seyri ile küresel koşullardaki iyileşmelerin etkili olmasının yanı sıra Kur Korumalı Mevduat ve devreye aldıkları önlemlerin Türk lirasında sağladığı istikrarlı duruşun etkili olduğunu söyledi.

    Nebati, açıklamasına şöyle devam etti:

    “Önümüzdeki aydan itibaren etkisini gösterecek olan baz etkisiyle de enflasyondaki düşüş eğilimini, bu ay Yİ-ÜFE’de olduğu gibi, daha keskin hissetmeye başlayacağız. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, Türkiye Yüzyılı vizyonumuz çerçevesinde uyguladığımız politikalarla, enflasyonla mücadeleyi kararlılıkla sürdürürken, vatandaşlarımızın alım güçlerini de korumaya devam edeceğiz.”

  • “İthal ekonomi komiserlerine asla bel bağlamayız”

    “İthal ekonomi komiserlerine asla bel bağlamayız”

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, sosyal medya hesabından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef aldığı bir dizi paylaşım yaptı. Nebati, açıklamasında şunları kaydetti:

    “Bizler, ilim neredeyse alırız ancak ithal ekonomi komiserlerine asla bel bağlamayız. İthal ekonomi komiserlerine bel bağlayanlar, makyajlı sunumların perde arkasında yüksek faiz politikaları vaat ediyor. Milletimizin defalarca yaşadığı bu senaryoya artık karnı tok. Son 20 yılda mega altyapı yatırımlarını büyük oranda tamamlayan ülkemiz, yüksek faizle sıcak para peşinde koşarak değil, üreterek, istihdam oluşturarak ve ihracat yaparak zenginleşecektir.”

    “Daha fazla yatırım, daha fazla istihdam ve daha fazla üretime yönelen tüm epistemolojik (bilgi kuramı ile ilgili) kopuşlar bizimdir” diyen Nebati, “Öte yandan sizin de mevcut epistemolojinizden bir kopuş yaşayarak milli menfaatlerimizle bir an evvel barışmanız gerektiği gün gibi ortadadır” ifadelerini kullandı.

    Kılıçdaroğlu’nun vizyon adı altında ithal masallarla insanları uyuttuğunu belirten Nebati, “12 çeyrekten bu yana makine ve teçhizat yatırımlarındaki kesintisiz artış sürüyor. İstihdam 31 milyon kişiyle tarihi yüksek seviyesine ulaştı. Sanayinin milli gelir içerisindeki payı artıyor. İhracat ülke tarihimizde ilk kez 250 milyar doların üzerine çıktı” dedi.

  • “2023 yılı bütçesi, milletimizin bize emanetidir”

    “2023 yılı bütçesi, milletimizin bize emanetidir”

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerinde kapanış konuşması yaptı. Bakan Nebati burada yaptığı konuşmada, Türkiye Ekonomi Modeli’nin hedefleri doğrultusunda yatırım, istihdam, üretim ve ihracatı öncelendirdiklerini belirterek, “Bu sayede, 2022 yılında da ekonomik büyüme dengeli görünümünü korumuş, istihdam tarihi yüksek seviyelere ulaşmıştır. Önümüzdeki dönemde de, yüksek katma değer üreten, küresel ölçekte daha üst seviyelere hızla yükselen müreffeh bir Türkiye için olanca gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi. Nebati, “Gelen veriler şunu gösteriyor: Enflasyonda en yüksek değerler görüldü. Bundan sonra da sayısal olarak aşağı yönlü bir enflasyonu ve oranları hep birlikte yaşayacağız” diye konuştu.

    “Kaynağını milletimizin alın terinden alan 2023 yılı bütçesi, milletimizin bize emanetidir”

    Bakan Nebati, 2021 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı ile 2023 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’ne ilişkin Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmelerini ele alarak, şunları söyledi:

    “Bugüne kadar yapılan tüm özverili çalışmalar için Plan ve Bütçe Komisyonumuzun değerli Başkan ve üyelerine, kıymetli katkılarını esirgemeyen herkese, Cumhurbaşkanımız ve Hükümetimiz adına şükranlarımı sunuyorum. Kaynağını milletimizin alın terinden alan bugüne kadarki bütçeleri nasıl milletimizin bizlere emaneti olarak gördüysek, 2023 yılı Bütçesini de aynı şekilde görüyoruz.”

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin konuşması ile TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu görüşmeleri sona erdi. Bu kapsamda, 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi ile 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.

  • Nebati’den Karadeniz gazı hakkında açıklama

    Nebati’den Karadeniz gazı hakkında açıklama

    8’inci Dünya Helal Zirvesi ve 9’uncu İslam İşbirliği Teşkilatı Helal Fuarı Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı himayesinde başladı. Zirvenin açılış konuşmasını Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati yaptı. Bakan Nebati, Karadeniz’de keşfedilen gazın ve nükleer santralin önümüzdeki yıl devreye sokulacağının müjdesini verdi. Bunun yanı sıra İslamı finansın küresel düzeyde aktif büyüklüğüne dikkat çeken Nebati, İslami finansın küresel düzeyde aktif büyüklüğü 2021 yılı itibarıyla 3,1 trilyon dolar seviyelerindedir. İçinde bulunduğumuz yılın sonunda ise bu büyüklük 3.4 trilyon dolara ulaşması öngörülüyor” dedi.

    “2023’te Karadeniz’de bulunan gazımızın vanasını açıyoruz”

    2023 ile ilgili müjde veren Bakan Nebati, “Bundan 20 sene evvel, yerlilik oranı yüzde 20’lerde olan savunma sanayisini, yüzde 80 yerlilik oranına çıkartabilmiş bir Türkiye var. Attığımız adımlar sayesinde İHA’larımız ve SİHA’larımızın kaydettiği üstün başarı tüm dünya tarafından biliniyor. Son teknoloji yerli otomobilimizi yakın zamanda banttan indirdik. İnşallah kısa bir süre sonra onu da yollarda göreceğiz. Geçtiğimiz günlerde Sayın Cumhurbaşkanımız Artvin’de tamamen yerli sermayeyle inşa ettiğimiz ve dünyanın en yüksek beşinci barajı olan Yusufeli Barajı’nı devreye aldı. Karadeniz’de keşfettiğimiz doğalgazımızın da vanasını önümüzdeki yıl inşallah açıyoruz. Nükleer Santralimizi yine önümüzdeki yıl devreye alıyoruz. Böylece, ülkemizin enerjide dışa bağımlılığını giderek azaltmak konusunda da kararlıyız” dedi.

    “İslami finansın küresel düzeyde büyüklüğü yıl sonunda 3,4 trilyon dolar olması bekleniyor”

    İslami finansın küresel düzeyde büyüklüğüne dikkat çeken Nebati, “İslami finansın küresel düzeyde aktif büyüklüğü 2021 yılı itibarıyla 3,1 trilyon dolar seviyelerindedir. Özellikle İslam ülkelerinin faizsiz finans ekosistemine entegrasyon düzeylerinin artmasıyla birlikte içinde bulunduğumuz yılın sonunda, bu büyüklüğün 3,4 trilyon dolara ulaşması öngörülüyor. Sistemik riskleri azaltıcı etkilerinin de katkısıyla 2008 yılı Küresel Finans Krizi sonrası dönemde dünya genelinde faizsiz finans ekosistemine yönelik giderek artan bir ilginin olduğu açıktır. Artan bu ilgiyle birlikte daha fazla ülke ve kurum küresel İslami finans sistemine entegre olmaya, İslami finansal piyasalarda faaliyet göstermeye başladı. Bugün dünyada 2021 yılı itibarıyla, İslami finans hariç helal ekonominin büyüklüğü 2,1 trilyon dolara ulaşmıştır. İslami finans hariç helal ekonominin sektörler itibarıyla dağılımında, helal gıda 1,3 trilyon dolarla ilk sırada yer alırken, bu sektörü 295 milyar dolar hacmiyle hazır giyim ve moda, 231 milyar dolarla medya ve 102 milyar dolarla turizm sektörü izliyor. Önümüzdeki dönemde, helal ürün ticaretindeki teknik engellerin aşılması da büyük önem arz ediyor” şeklinde konuştu.

    “Katılım finans kurumlarımızın Türk Bankacılık Sistemindeki payı son beş yılda yüzde 5’ten yüzde 8,5 seviyesine yükseldi”

    Son bir yıllık süreçte katılım finans kurumlarının toplam aktifleri iki katına çıktığını belirten Nebati, “Eylül 2022 itibarıyla 1,1 trilyon liraya ulaştı. Katılım finans kurumlarımızın Türk Bankacılık Sistemindeki payı son beş yılda yüzde 5’ten yüzde 8,5 seviyesine kadar yükseldi. Böylece, katılım finans kurumları için hedeflenen yüzde 15’lik payı yakalama noktasında önemli ilerlemeler kaydedildi” dedi.

    “Helal Parklar oluşturuyoruz”

    Türkiye’de Helal Park A.Ş kurmayı hedeflediklerini belirten Nebati, “Helal değer zincirinde, bir ürün veya hizmetin üretiminden son kullanıcıya ulaşmasına kadar tüm süreçlerin helal kapsamında olması esastır. Başta üreticiler olmak üzere helal değer zincirinin paydaş kurum ve kuruluşlarının belirli coğrafi alanlarda kümelenmesiyle “Helal Parklar” oluşturuluyor. Helal park yapısının, katılım finans ve helal değer zincirinin bütünleşmesi ve birlikte gelişmesi açısından önem arz ettiğini düşünüyoruz. Nitekim, 2022-25 dönemini kapsayan Katılım Finans Strateji Belgemiz’le ilan ettiğimiz üzere Türkiye’de bir Helal Park A.Ş. kurmayı hedefliyoruz. Ayrıca, girişim sermayesi yatırım fonlarının (GSYF) veya girişim sermayesi yatırım ortaklıklarının (GSYO) helal parklara yatırım yapabilmesine yönelik çalışmalar yürütüyor, gerekli düzenlemeleri yapıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Sözlerine devam eden Nebati, “Helal belgeli ürün hassasiyeti dünya nüfusunun yaklaşık dörtte birini oluşturan Müslümanların tüketim alışkanlıkları arasında gün geçtikçe önem kazanıyor. Bu kapsamda, İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerin katkılarıyla hazırlanan standartların (SMIIC Standartları) etkinleşmesi ve harmonize bir akreditasyon sisteminin hayata geçirilmesiyle helal belgeli ticaret hacminin artacağını öngörüyoruz. Ülkemizi helal ürün ve hizmet ticaretinde öncü bir ülke haline getirmek amacıyla Helal Akreditasyon Kurumu’nu (HAK) hayata geçirdik.”

    “Türkiye bulunduğu konum itibariyle büyük avantaja sahip”

    Helal turizme değinen Nebati, “Helal Turizm” kapsamında faaliyet gösteren turizm tesislerimizin sayısı 2000’li yıllarla birlikte ülkemizde artış göstermeye başladı. Ülkemizi ziyaret eden Müslüman turistlerin tüm ihtiyaç ve beklentilerini en iyi şekilde karşılayabilecekleri helal turizm hizmetlerini yaygın bir şekilde sağlıyoruz. Türkiye, bulunduğu coğrafi konum itibarıyla bu alanda önemli bir avantaja sahiptir. Ülkemize, sadece birkaç saatlik uçuş mesafesinde yaşayan 400 milyondan fazla Müslüman nüfus vardır. Öte yandan ülkemiz, helal turizm endeksinde de her yıl istikrarlı şekilde yüksek puanlar almaya devam ediyor. İslam ülkeleri içinde en gelişmiş turizm ülkesi olması sebebiyle ülkemiz, 2030 yılında 2,2 milyar kişiye ulaşması beklen Müslüman nüfusun helal turizm talebi bakımından en elverişli destinasyonlardan biri konumundadır” dedi.

    “Küresel ekonomide resesyon alarmları çalarken biz, bu yılın ilk altı ayında yüzde 7,5’lik bir büyüme kaydettik”

    Artan enflasyon karşısında ülkelerin merkez bankalarının sıkı para politikasına geçiş yaptığını belirten Nebati, “Bu yılın başlarında ortaya çıkan Rusya-Ukrayna savaşı yepyeni sorunları beraberinde getirdi. Savaş atmosferinin de etkisiyle enerji başta olmak üzere hızla artan emtia fiyatları, kırılan tedarik zincirleri, gıda ve enerji arz güvenlik sorunları tüm dünyada yüksek enflasyonun giderek ana gündem maddesine dönüşmesine sebep oldu. Artan enflasyon karşısında birçok ülke merkez bankası sıkı para politikasına geçiş yaptı. Ancak bu durum da yeni bir küresel risk olarak resesyon beklentilerinin giderek güçlenmesine sebep oldu. Bugün birçok uluslararası kuruluş bir yandan küresel resesyon risklerinin arttığına dikkat çekerken bir yandan da ülkelerin büyüme beklentilerini aşağı yönde revize etmeye devam ediyor. Küresel ekonomide resesyon alarmları çalarken biz, bu yılın ilk altı ayında yüzde 7,5’lik bir büyüme kaydettik. Hedefimiz, ülkemizi güçlü bir üretim ekonomisi haline getirmektir. Bu hedefe ulaşmak için gerekli tüm altyapıya ve kararlılığa sahibiz. Son 20 yıllık dönemde, ülkemizin her köşesinde altyapı yatırımlarını büyük oranda tamamladık” diyerek sözlerine son verdi.

  • “Hayat pahalılığı ve vatandaşın sıkıntılarının farkındayız”

    “Hayat pahalılığı ve vatandaşın sıkıntılarının farkındayız”

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, bakanlığın, bağlı ve ilgili kuruluşların 2021 Yılı Kesin Hesap Kanun Teklifi, 2023 Yılı Bütçe Kanun Teklifi ve Sayıştay raporlarının görüşüldüğü Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonunda bir sunum yaptı. AK Parti Bingöl Milletvekili Cevdet Yılmaz’ın başkanlığını yaptığı komisyonda konuşan Bakan Nebati, finansal koşulların sıkılaştığı, üretici ve tüketici enflasyonunun tarihi rekor seviyelere geldiği söz konusu küresel ekonomik konjonktürde para ve maliye politikaları arasındaki uyum ve dengenin her zamankinden daha önemli hale geldiğini belirtti.

    “Hızla artan elektrik ve doğal gaz fiyatları enflasyonu daha da yükseltirken, hanehalkı satın alma gücünü de azaltıyor”

    Bu yılın önemli jeopolitik gerginliklere de sahne olduğunu belirten Bakan Nebati, “Rusya-Ukrayna savaşı, gıdada ve enerjide kritik tedarik yollarının tıkanmasına ve dolayısıyla emtia fiyatlarında ilave artışlara yol açmıştır. Batılı ülkelerin Rusya’ya uyguladığı yaptırımlar ve Rusya’nın karşı yanıtlarıyla bugün Avrupa ciddi bir enerji kriziyle karşı karşıyadır. Hızla artan elektrik ve doğalgaz fiyatları enflasyonu daha da yükseltirken, hanehalkı satınalma gücünü de azaltıyor. Öyle ki Avrupa’da enerji destekleri 2021 yılı Eylül ayından bugüne kadar toplam 674 milyar avroya ulaşmıştır. Avrupa’da birçok şirket yüksek enerji maliyetleri nedeniyle üretimini azaltmakta ya da durdurmaktadır” diye konuştu.

    “Petrol fiyatları Rusya-Ukrayna savaşıyla 130 dolar seviyelerine kadar yükselmiştir”

    Petrol fiyatlarının artışından bahseden Bakan Nebati, “2021 yılına 50 dolar, 2022 yılına ise 80 dolardan başlayan petrol fiyatları Rusya-Ukrayna savaşıyla 130 dolar seviyelerine kadar yükselmiştir. Benzer şekilde 2021 yılı başında bin metreküpü 200 dolar olan Avrupa spot doğal gaz fiyatları neredeyse 18 kat artarak 26 Ağustos’ta 3 bin 500 doların üstüne çıkmış ve tarihi zirveleri görmüştür. Bugün enerji fiyatları bir miktar gerilemiş olsa da hala geçmiş yılların üzerinde seyretmektedir” ifadelerini kullandı.

    “Türkiye, 2021 yılında yüzde 11,4 oranındaki GSYH büyümesi ile G20 içinde en hızlı büyüyen ülke olmuş ve son 50 yılın en yüksek büyüme oranını kaydetmiştir”

    Türkiye’nin ekonomik büyümesini hızla devam ettirdiğini ifade eden Nebati, “Gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülke için resesyon riskinin arttığı dönemde, Türkiye Ekonomi Modelimiz sayesinde Türkiye ekonomisi güçlü biçimde büyümeye devam ederken, büyümenin kompozisyonu da dengeli bir görünüm sergilemektedir. Türkiye, 2021 yılında yüzde 11,4 oranındaki GSYH büyümesi ile G20 içinde en hızlı büyüyen ülke olmuş ve son 50 yılın en yüksek büyüme oranını kaydetmiştir. Bu büyümenin 6,6 puanı yurt içi talepten, 4,8 puanı ise net dış talepten gelmektedir. Belirtmek isterim ki, net dış talebin büyümeye olan bu katkısı, 2001’den sonra ulaşılan en yüksek rakam olmuştur” dedi.

    “Yıl geneli için de 2023 yılında da dengeli görünümünü koruması beklenen ekonomik büyümenin yüzde 5 olması hedeflenmektedir”

    Ekonomik olarak yıl sonunda ortalama yüzde 5 büyüme beklentileri olduğunun altını çizen Bakan Nebati, “2022 yılının ikinci çeyreği itibarıyla kesintisiz ve güçlü büyüme sürecini on birinci çeyreğe taşıyan makine ve teçhizat yatırımları ekonomimizin sağlam bir temel üzerinde ilerlediğine işaret etmektedir. 2022 yılının ikinci yarısına ilişkin öncü göstergeler küresel yavaşlamanın da etkisiyle ılımlı büyümeye işaret etmekte olup, yıl geneli için yüzde 5 oranında bir büyümenin gerçekleşmesini öngörüyoruz. 2023 yılında da dengeli görünümünü koruması beklenen ekonomik büyümenin yüzde 5 olması hedeflenmektedir” diye konuştu.

    “Toplam istihdam seviyesi eylül itibarıyla 31,4 milyon kişiyle tüm zamanların zirvesine ulaşmıştır”

    İşsizlik oranına dair bilgilendirmede bulunan Nebati, “Geride bıraktığımız son 20 yıllık dönemde Türkiye ekonomisi bir yandan üretirken bunun karşılığında istihdam sağlayabilen bir yapıya bürünmüştür. Güçlü büyümenin bir yansıması olarak, salgın öncesi döneme kıyasla toplam istihdam yaklaşık 2,6 milyon kişi artmış ve böylece 2022 yılı ikinci çeyrek itibarıyla Türkiye, yeni iş imkânları oluşturmada OECD ülkeleri arasında açık ara ilk sırada yer almayı başarmıştır. Toplam istihdam seviyesi eylül itibarıyla 31,4 milyon kişiyle tüm zamanların zirvesine ulaşmıştır” ifadelerine yer verdi.

    “İşsizlik oranı tek haneye düşmüştür”

    İşsizlik oranında daha fazla düşüş beklediklerini belirten Bakan Nebati, “Güçlü istihdam büyümesinin işgücü artışının üzerinde seyretmesi sonucunda işsizlik oranı tek haneye düşmüştür. Ağustos ayı itibarıyla işsizlik oranı son 8 yılın en düşük seviyelerine gerileyerek yüzde 9,9 olmuştur. Orta Vadeli Program çerçevesinde güçlü istihdam artışının devamı ve işsizlik oranının düşüş eğilimini sürdürmesi öngörülmektedir” dedi.

    “Enerji ve altın hariç değerlendirildiğinde cari işlemler dengesi, ağustos ayında yıllıklandırılmış olarak 41,2 milyar dolar fazla veriyor olacaktı”

    “Cari işlemler dengesi enerji ithalatı kaynaklı açık verirken, enerji hariç cari denge fazla verme eğilimini sürdürmektedir. Ayrıca vurgulamak isterim ki, enerji faturası geçen yılın aynı seviyesinde kalsaydı şu an cari işlemler açığını konuşmuyor olacaktık” diyen Bakan Nebati şöyle devam etti:

    “Şöyle ki ihracattaki güçlü görünüm ve turizm gelirlerindeki toparlanmaya rağmen, başta enerji olmak üzere yüksek emtia fiyatlarının etkisiyle cari işlemler açığı Ağustos itibarıyla yıllıklandırılmış olarak 40,9 milyar dolar olmuştur. Enerji ve altın hariç değerlendirildiğinde cari işlemler dengesi, ağustos ayında yıllıklandırılmış olarak 41,2 milyar dolar fazla veriyor olacaktı. Bu yılın ilk yarısındaki yüzde 7,5’lik güçlü büyümeye rağmen altın ve enerji hariç cari işlemler dengesinde 2019 yılından sonraki en iyi yıllık seviyeye ulaşılmıştır. Ekonomik büyümede güçlü performansın görüldüğü bir dönemde sağlanan bu iyileşme, Türkiye Ekonomi Modelinin önemli bir başarısıdır.”

    “Yıllık tüketici enflasyonu ekim ayı itibarıyla yüzde 85,5’e yükselmiştir”

    Enflasyonun tüm dünyada bir sorun haline geldiğini söyleyen Nebati, “Bu gelişmede birçok faktör belirleyici olurken, yakın coğrafyamızda yaşanan Rusya- Ukrayna savaşı da küresel koşulların daha da zorlayıcı hale gelmesine neden olmuştur. Kolay kolay tahayyül edilemeyecek birçok riskin aynı anda gerçekleşmesi, ülkemizde de enflasyon görünümünü bozmuştur. Uluslararası piyasa gelişmelerine duyarlılığı yüksek olan enerji, ulaştırma, gıda ve dayanıklı tüketim malları gibi kalemlerde yüksek fiyat artışları kaydedilmiştir. Buna bağlı olarak yıllık tüketici enflasyonu ekim ayı itibarıyla yüzde 85,5’e yükselmiştir” diye konuştu.

    “Artan hayat pahalılığı nedeniyle vatandaşlarımızın karşılaştığı sıkıntıların elbette farkındayız”

    Alım gücünün yükseltmek için çalıştıklarını ifade eden Nebati, “Türkiye Ekonomi Modelimiz kapsamında enflasyonla mücadeleyi birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkenin yaptığı gibi tüketim, üretim ve yatırım daralmasına neden olacak faiz artışları yoluyla değil, ekonomimizin üretim kapasitesini artıracak arz yönlü politikaları geliştirerek sürdürüyoruz. Hedefimiz, ülkemizi güçlü bir üretim ekonomisi haline getirmektir. Böylece durgunluk, yüksek işsizlik ve istikrarsızlık sorunlarını yaşamak yerine insan odaklı bir yaklaşımla kalıcı fiyat istikrarını sağlamayı hedefliyoruz. Bununla birlikte tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de artan hayat pahalılığı nedeniyle vatandaşlarımızın karşılaştığı sıkıntıların elbette farkındayız. Alım güçlerinde gerçekleşen kaybın önüne geçmek için hükümet olarak üzerimize düşen hiçbir sorumluluktan kaçmıyoruz” dedi.

    “9 Kasım itibarıyla 2,3 milyon mudinin yaklaşık 1,5 trilyon lira tasarrufu bu hesaplarda değerlenmektedir”

    KKM’de bulunan miktar hakkında bilgi veren Bakan Nebati, “2021 yılı aralık ayında döviz kuru oynaklıklarının önüne geçerek finansal istikrarımızı tahkim etmek amacıyla kur korumalı lira Mevduat ve Katılma Hesapları (KKM) uygulamasını devreye aldık. Vatandaşlarımızın KKM’ye destek ve teveccühleri sayesinde milli para birimimizde istikrar güçlendirilmiş ve liraya olan güven artmıştır. 9 Kasım itibarıyla 2,3 milyon mudinin yaklaşık 1,5 trilyon lira tasarrufu bu hesaplarda değerlenmektedir” ifadelerini kullandı.

    Dünya üzerinde birçok para biriminin değer kaybettiğini belirten Bakan Nebati şu ifadeleri kaydetti:

    “Küresel finansal piyasalarda öngörülebilirliğin azaldığı, dolar karşısında avronun dahi sene başına göre yüzde 12; Japon yeninin ise yüzde 27 değer kaybettiği böyle bir ortamda lira stabilite sağlanmıştır. Reel kur ise sene başına göre yüzde 16,7 değer kazanmıştır. Bu uygulamanın döviz kuru dalgalanması ve diğer makroekonomik göstergeler üzerindeki olumlu etkileri dikkate alındığında maliyeti sınırlı kalmıştır.”

    “İhracatçılara ve turizm sektörüne uygun faizli, uzun vadeli toplam 150 milyar lira kredi imkanı sunduk”

    Bakan Nebati sağladıkları kredi desteklerine ilişkin, “2022 yılında yaklaşık 7 bin ticari işletmemize 54 bin kredi işlemi ile 71 milyar lira kredi ve 61 milyar lira kefalet kullandırdık. İlave olarak, ülkemizin üretim kapasitesini ve ihracat potansiyelini artırmak için ihracatçılara ve turizm sektörüne uygun faizli, uzun vadeli toplam 150 milyar lira kredi imkanı sunduk” ifadelerini kullandı.

    “Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla 2022 yılında 923 bin üreticiye yaklaşık 116 milyar lira Hazine faiz destekli kredi kullandırdık”

    Çiftçi ve esnafa yönelik finansman imkanlarını genişleterek üretime olan desteği sürdürdüklerini belirten Nebati, “Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla 2022 yılında 923 bin üreticiye yaklaşık 116 milyar lira Hazine faiz destekli kredi kullandırdık. Bu kredilerden doğan faizin, ortalama yüzde 70’ini biz karşıladık. Böylece üreticilere bütçeden 6,4 milyar lira faiz desteği sağladık. Bu tutarın yılsonunda 10,5 milyar lira ulaşmasını bekliyoruz. Halk Bankası aracılığıyla 2022’de 1 milyon esnaf ve sanatkâra yaklaşık 46 milyar liralık Hazine faiz destekli kredi kullandırdık. Bu kredilerden doğan faizin de yaklaşık yüzde 50’sini karşılıyoruz. Esnafımızın 2021’den önce kullandığı Hazine destekli kredilerin faizlerinin ortalama yüzde 75’ini karşılamaya devam ediyoruz. Uygulamanın başından bu yana esnafımıza düşen ilave 2,5 milyar liralık faiz yükünü karşıladık. Esnafımıza verilen faiz desteğinin yılsonuna kadar 9,8 milyar liraya ulaşmasını öngörüyoruz” dedi.

    “Ekonomiye sağladığımız teşvik ve desteklere rağmen bütçe disiplininden taviz vermedik, vermeyeceğiz”

    AK Parti hükümetleri döneminde attıkları adımlarla kamu maliyesinin sağlam olduğunu söylediği temeller üzerine inşa ettiklerini belirten Nebati, “Bütçe disiplinini kalıcı hale getirirken, elde ettiğimiz kazanımları vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Küresel ekonomik krizlerin, jeopolitik gerginliklerin ve salgın koşullarının yaşandığı olağanüstü durumlarda vatandaşlarımıza ve ekonomiye sağladığımız teşvik ve desteklere rağmen bütçe disiplininden taviz vermedik, vermeyeceğiz” dedi.

    “Vazgeçtiğimiz vergi gelirlerine rağmen merkezi yönetim bütçe açığının GSYH’ye oranının yüzde 3,4 olarak gerçekleşmesini bekliyoruz”

    2022 yılında ekonomik aktivitenin yanı sıra ağırlıklı olarak gelir ve kazançlardan alınan dolaysız vergilerin katkısıyla bütçe gelirlerinin güçlü olduğunu söylediği bir artış gösterdiğini belirten Bakan Nebati, “Bu yıl da doğal gaz ve elektrik tüketimine yönelik sübvansiyonlara, sosyal kesimlere sağladığımız ilave desteklere, çalışanlar ve emeklilerimize yaptığımız ücret ve maaş artışlarına ve vazgeçtiğimiz vergi gelirlerine rağmen, merkezi yönetim bütçe açığının GSYH’ye oranının yüzde 3,4 olarak gerçekleşmesini bekliyoruz” diye konuştu.

    Bütçe politikalarının bir parçası olan gelir politika ve uygulamalarının Türkiye Ekonomi Modeli’nin önemli bir diğer ayağını oluşturduğunu söyleyen Bakan Nebati, vatandaşları, esnafı, çiftçiyi ve ihtiyaç duyulan tüm alanları desteklediklerini, gelir ve vergi politikalarını etkin ve verimli şekilde kullandıklarını söyledi. Nebati, bu çerçevede attıkları adımları şu şekilde sıraladı:

    “2022 yılı başından itibaren asgari ücrete kadar olan tutarları tüm çalışanlar için vergi dışı bıraktık ve sadece 2022 yılında bu uygulamayla 90,6 milyar lira vergi gelirinden vazgeçtik. İşçilere verilen günlük yemek bedeli ve günlük yol bedeli istisna tutarlarını artırdık. Çalışanlara yemek bedeli olarak yapılan nakit ödemeleri de doğrudan gelir vergisi istisnası kapsamına aldık. İşverenlerin elektrik, doğal gaz ve ısınma giderleri için çalışanlarına yapacakları bin liraya kadar ödemelerini gelir vergisinden istisna ettik, bu ödemelerin sigorta prim kesintisine tabi tutulmamasını sağladık. Basit usulde vergilendirilen yaklaşık 850 bin esnafımızın kazançlarını gelir vergisinden istisna tuttuk. Tarımsal destekleme ödemelerinde gelir vergisini kaldırdık. Geçmiş 5 yılda yapılmış kesintiler kapsamında, 1,5 milyon çiftçimize bugüne kadar 2,7 milyar lira tutarında vergiyi iade ettik. Evlerinde imal ettikleri malları internet üzerinden satanlar ile çatı ve cephelerindeki tesislerden elde ettikleri elektriği sisteme satan vatandaşlarımızın kazançlarını esnaf muafiyetinin kapsamına dâhil ettik. Sertifikalı tüm tohumluk, fide ve fidanların KDV oranını yüzde 1’e düşürdük. Yüzde 8 oranına tabi tarım makinelerinin kapsamını genişlettik. Tıbbi cihazlarda KDV oranını yüzde 18’den yüzde 8’e indirdik.”

    Nebati, bu yıl boyunca enflasyonla mücadele çerçevesinde 276 milyar 800 milyon liralık vergiden vazgeçtikleri bilgisini paylaşarak, Türk halkının alım gücünü gözeterek enflasyonla mücadeleye vergi politikaları yoluyla önemli bir destek sağladıklarını dile getirdi. Nebati, “Bizler, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da topladığımız verginin her lirasının vatandaşlarımıza tekrar hizmet olarak dönmesini sağlamak ve alın terinin karşılığını verebilmek için gecemizi gündüzümüze katarak çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

    Bakan Nebati, 2023 yılı bütçe teklifinde bakanlığın ana hizmetlerine ilişkin olarak Finansal Sistemin Geliştirilmesi ve Sigortacılık Programı, Hazine Varlıklarının ve Yükümlülüklerinin Yönetimi Programı, Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Programı ile Stratejik Yönetim ve Kaynak Tahsisi Programı’nın yer aldığını belirterek, bakanlığın 2023 yılı toplam bütçe teklifinin 2,2 trilyon lira olduğunu söyledi. Faiz hariç tutulduğunda bütçe teklifinin 1,6 trilyon lira olduğunu ifade eden Bakan Nebati, söz konusu bu teklifin yaklaşık yüzde 1’ine tekabül eden 15,5 milyar liranın bakanlığın hizmetleri için kullanılacağını ve bu çerçevede personel ve sosyal güvenlik giderleri için 7,1 milyar lira, mal ve hizmet giderleri için 7,4 milyar lira, cari transferler için 146 milyon lira, sermaye giderleri için 894,5 milyon lira teklif edildiğini aktardı.

    Komisyon, milletvekillerinin bütçeye ilişkin görüş bildirmesi ile devam ediyor.

  • Bakan Nebati’den kredi açıklaması

    Bakan Nebati’den kredi açıklaması

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu.

    Nebati yaptığı paylaşımda, Türkiye Ekonomi Modeli çerçevesinde büyümeyi sürdürülebilir kılmak ve istihdam artışını desteklemek hedefiyle üretimi artırmaya yönelik anti-enflasyonist kredi politikalarını uygulamaya devam edeceklerinin altını çizerek, “Bu çerçevede, işletmelerimizin enflasyonun oldukça altında, düşük maliyetle ticari kredilere ulaşmalarını sağlıyoruz. Nitekim, Temmuz sonunda ticari kredi faizleri yüzde 30 civarındayken, şimdi yüzde 18’lere gerilemiştir” ifadelerine yer verdi.

    “Ekonomik canlılığımızı sürdürülebilir kılmak için ihtiyatlı teşvik politikalarını uygulamaya devam edeceğiz”

    Uygulanan politikalar sonucunda sağlanan güçlü kredi büyümesinde, ticari kredilerin ağırlığının yüksek olduğunu belirten Nebati, sözlerine şöyle devam etti:
    “Bankacılık sektörünün kredi hacmi Ekim sonu itibarıyla yıllık yüzde 68,2 artarken, aynı dönemde ticari kredi büyümesiyse yüzde 74,9 seviyesinde gerçekleşmiştir. Ekonomimizin bel kemiği olan ve milyonlarca insanımıza istihdam sağlamaya devam eden KOBİ’lerimizin de kredilere kolay erişimini önemsiyor ve önceliklendiriyoruz. Bu yaklaşımımızın bir sonucu olarak KOBİ kredileri, tarihsel ortalamasının 3 katından daha fazla büyümüştür. Küresel resesyon beklentilerine rağmen ekonomik canlılığımızı sürdürülebilir kılmak için ihtiyatlı teşvik politikalarını uygulamaya devam edeceğiz.”

  • Nebati: ”Enflasyondan kalıcı olarak kurtulacağız”

    Nebati: ”Enflasyondan kalıcı olarak kurtulacağız”

    Ticaret Fuarı MÜSİAD EXPO, İstanbul TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde ziyaretçilere kapılarını açtı. Fuarın açılışına Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Ticaret Bakanı Mehmet Muş ve İstanbul Valisi Ali Yerlikaya katıldı.

    Bakan Nebati, “Tahıl koridoru küresel gıda fiyatları üzerindeki tam baskıları hafifletmişken geçtiğimiz günlerde yaşanan gelişmeler üzerine anlaşmanın askıya alınması yeni fiyat artışı risklerini de beraberinde getiriyor. Bunu da aşacağız inşallah” dedi.

    ”Son 22 ayda aylık ihracat rekorları kırdık”

    Türkiye Ekonomi Modeli’yle yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı büyüme politikasını başarıyla uygulamaya devam ettiklerini dile getiren Bakan Nebati, “2022 yılı Ağustos ayı itibarıyla toplam istihdamımızı Cumhuriyet tarihimizdeki en yüksek seviyesi olan 31 milyon kişiye yükselttik. Ticaret ortaklarımızdan gelen güçlü talep ve küresel tedarik zincirindeki aksaklıklara rağmen bunu avantaja çevirebilmemiz sayesinde ülkemiz, son 22 ayda aylık ihracat rekorları kırmıştır. 2022 yılı Eylül ayında yıllık ihracatımız 252,6 milyar dolarla tarihi yüksek seviyelere ulaşmıştır. Turizme yönelik tahminlerimizi de yukarı yönlü revize ediyoruz. 2022 yılında yaklaşık 50 milyon ziyaretçiyi ülkemizde 44 milyar dolar turizm geliri elde etmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

    ”Türkiye Ekonomi Modeli ile amaçladığımız hedeflere gün be gün ulaşıyoruz”

    2022 Ağustos ayı itibariyle yıllık cari açığın 40,9 milyar dolar olduğunu belirten Bakan Nebati, “Tersinden baktığımızda enerji ve altın hariç değerlendirildiğinde ise cari işlemler dengesi yıllık 41,2 milyar dolar fazla vermektedir. Enerjinin bizi ne kadar etkilediğini çok iyi görebiliyoruz. Bu yıl 100 milyar doların üzerine giden bir enerji ithalatı var. Dış ticaret açığımız büyüyor. Cari açık dengemiz büyüdü. Normalleştiğini düşündüğünüzde cari işlemler açığı sadece ve sadece geçen yıl ki fiyatlarla olmuş olsa dahi sıfırlanıyor. Türkiye Ekonomi Modeli ile amaçladığımız hedeflere gün be gün ulaşıyoruz. Dünya normalleştiğinde etkilerinin hızlı ve hissedilir olacağını göreceğiz. İlerleyen dönemde, ihracat ve turizm gelirlerimizdeki artışın sürmesiyle birlikte Karadeniz Doğalgazı’nın da devreye alınması, elimizi önemli oranda güçlendirecektir” ifadelerini kullandı.

    ”Enflasyondan kalıcı olarak kurtulacağız”

    Bakan Nebati, “Olumsuz küresel gelişmelere ek olarak döviz kurunda yaşanan gelişmeler ve enflasyon beklentilerinin kötüleşmesi, ülkemizde enflasyonun yüksek seviyelere çıkmasında etkili olmuştur. Yüksek enflasyonun sebep olduğu sorunların tümünün farkındayız. Enflasyonla mücadelemizi tek haneli rakamlara düşürene kadar mücadelemiz devam edecek, bunda kesin kararlıyız. İlgili tüm kurumlarla yoğun koordinasyonumuzu sürdürüyor, enflasyonda kalıcı düşüşü sağlamak için adımlar atmaya devam ediyoruz. Bu çerçevede, finansal istikrarı güçlendirmeye yönelik attığımız adımlar başta olmak üzere aldığımız kapsayıcı tedbirler sayesinde, küresel fiyatlarla yaşanacak normalleşme ve beklentilerdeki iyileşmenin de olumlu katkısıyla ülkemizdeki enflasyon belasından kalıcı olarak kurtulacağız” diye konuştu.

    “İş dünyasının finansmana erişimini desteklemek, yatırım ve ihracat olanaklarını geliştirmek amacıyla son dönemde selektif kredi politikamızla Hazine Destekli KGF paketlerini uygulamaya aldık” diyen Bakan Nebati, “Reel sektörümüzün finansman ihtiyacını karşılayan bankacılık sektörümüzün toplam kredi hacmi yılbaşına göre yüzde 41 artarak 6,9 trilyon liraya ulaşmıştır” dedi.

    “Olmazcılar” yerli otomobili yapamazsın dediler, yaptık”

    Yerli otomobil TOGG hakkında da açıklamalarda bulunan Bakan Nebati, “Hayallerimizi 61 yıl boyunca erteleyenler hep aynı insanlar olmuşlardır. İş gerçekleşmeye başladığı andan sonra da ilk kullanıcıları da emin olun hep onlardır. Bu ‘olmazcılar’ Marmaray’a da karşıydılar. Ülkenin yararına ne varsa, lütfen arşivlere baksınlar. Tamamına karşılar. Şimdi yine aynı şeyi yapıyorlar, temel atıldığında fabrika nerde dediler, fabrika ortaya çıkmaya başladı, üretim bandı nerede dediler, seri üretim nerede dediler, araç nerede dediler, araç burada dediğinizde yerlilik oranı ne kadar dediler. Önce sen yerli olmayı öğren, aracın içindeki yerliliği görürsün. Yerli otomobil yapamazsınız diyenlere sesleniyorum yerli otomobilimiz de olacak, uçağımızda, trenimizde füzemizde, bombamızda olacak. Her şey yerli olacak. Bundan sonra güzellikleri paylaşacağımız dönem geliyor” diye konuştu.

    “Mazot ve gübre destekleri bu yıl ödenecek”

    Çiftçilere müjde veren Bakan Nebati, “Bugün de çiftçilerimizin girdi maliyetlerini düşünmeden üretim yapabilmeleri için hububatta mazot ve gübre desteklerini 2023 yerine bu yıl ödeyeceğimizi Resmi Gazete vasıtasıyla duyurmuş olduk. Bu destek çiftçilerimizin Ziraat Bankası banka kartlarına yüklenecek, mazot ve gübre alımında kullanılabilecek. Finansman yükü Bakanlığımızca karşılanacak olan bu uygulamanın çiftçilerimize ve ülkemize hayırlı olmasını temenni ederim” dedi.

    “Esnaf ve sanatkarlarımıza desteklerimiz devam ediyor”

    Esnaf ve sanatkarlara da değinen Bakan Nebati, “Yakın dönemde Cumhurbaşkanımızın müjdesini verdiği üzere bir kredi destek paketiyle esnaf ve sanatkarlarımızın yanında olmaya devam ediyoruz. Toplam 100 milyar lira tutarındaki bu kredi imkanını 60 ay vade ve yüzde 7,5 gibi düşük bir maliyetle esnaf ve sanatkarlarımızın hizmetine sunuyoruz. Benzer şekilde çiftçilerimizin de her zaman yanında yer alıyoruz. Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri aracılığıyla tarımsal üreticilerimizin daha uygun koşullarda finansman imkanına kavuşması için Hazine faiz destekli kredi kullandırıyoruz. Tarımsal kredilerin yaklaşık yüzde 86’sı bu kredilerden oluşuyor ve faiz yükünün yaklaşık yüzde 70’ini karşılıyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Nureddin Nebati: “Enflasyonun artış hızı düştü”

    Nureddin Nebati: “Enflasyonun artış hızı düştü”

    Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Nureddin Nebati, TRT Haber’de gazeteci Fatih Çimen’in gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

    “Cumhurbaşkanımız talimat verdi. Togg’a rahat ulaşımın sağlanabilmesi için bankaların çalışma yapması için”

    Bakan Nebati burada yaptığı konuşmasında, Togg’un ülkede daha rahat kullanımını sağlamak için ÖTV’de değişimlere gittiklerini hatırlatarak,

    “Şimdi Cumhurbaşkanımız talimat verdi. Bu otomobile rahat ulaşımın sağlanabilmesi için bankaların çalışma yapması noktasında. Gelmeden kamu bankalarımızla tekrar bir görüşme gerçekleştirdik. Katılım bankalarımız da bu konuda gerekli teşvikleri verecek şekilde gerekirse kazanmamak üzerine çok daha düşük maliyetlerle kar etmeyecek şekilde bu araçlara ulaşım noktasında gerekli destekleri verecekler. Ayrıca biz bu yapının hangi alanında bir sorun varsa onlarla çok yüksek bir iletişim halindeyiz” diye konuştu.

    “KGF’de Türkiye’de ilk defa farklı bir yöntem uygulayacağız: Önümüzdeki süreçte KGF kullanacakların tamamı faturalı bir şekilde işlem yapacak”

    Çiftçilere, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerinin aracılığıyla eylül ayı sonu itibarıyla 190 milyar lirayı aşkın kredi kullandırdıklarını belirten Nebati, “Bunun yüzde 86’sı da yine bakanlığımız tarafından destekleniyor. Faizlerin yüzde 70’ini de biz karşılıyoruz. Bunun da maliyeti 10 milyar liraya kadar gelmiş durumda. Çiftçimizi düşünüyoruz. Tarımla uğraşanlara gerekli destekleri veriyoruz. Esnafımıza veriyoruz. Bir paket daha Kredi Garanti Fonu (KGF) paketimiz var. KGF paketinin üzerinde arkadaşlarımız çalışmalarını devam ettiriyorlar. Burada bugün bir daha önce yapmış olduğumuz hazırlıkların bir çalışmasını ilan etti arkadaşlarımız. Özellikle de konut yapımı noktasında kredilere KGF üzerinden kullanım imkanı sağladık ama önümüzdeki süreçte, hazırlıkları bitmek üzere olan KGF’de Türkiye’de ilk defa farklı bir yöntem uygulayacağız. Bu yöntem şu, fatura karşılığı işlem yapıyoruz artık. Bu artık tamamen yüzde yüz olacak. Son KGF’de bunun tecrübesini edindik. Hem kredi kullanıcıları hem bankalara hem de bizler açısından alt yapısının test edildiği bir süreç oldu. Önümüzdeki süreçte KGF kullanacakların tamamı faturalı bir şekilde işlem yapacak. Yüzde yüz verim için. Bu paranın dövize, altına veya ihtiyacı olmayan kesimlere gitmesini engelleyecek ilk adım bu” dedi.

    “Ucuz krediyi mümkün olduğunca farklı yol ve yöntemlerle farklı alanlara kullanma amacı ile hareket edenlerin serzenişlerini görüyoruz”

    Nebati, “Ucuz krediyi mümkün olduğunca farklı yol ve yöntemlerle farklı alanlara kullanma amacı ile hareket edenlerin serzenişlerini görüyoruz. Halbuki yatırım yapmak isteyen, işletme sermayesini güçlendirmek isteyenlere biz gerekli her türlü desteği veriyoruz kamu bankaları üzerinden” ifadelerini kullandı.

    “Enflasyonun artış hızı düştü, artık Aralık ayından itibaren düşüşünü görmüş olacağız”

    Dünyada yaşanan tüm sorunların yanı sıra Türkiye’de gerçekleşen kur artışının enflasyonun çok daha hızlı ve şiddetli yaşanmasına sebep olduğunu anımsatan Bakan Nebati, konuşmasına şöyle devam etti:

    “Enflasyon şöyle bir şey: Karar verdiğiniz anda sabahleyin hissedeceğiniz bir şey değildir. Bir otomobili kullanırsanız direksiyonu çevirdiğiniz anda araç döner ama bir gemi kullanıyorsanız çevirdiğiniz anda dümen dönmez. Hedefinizi korumanız lazım. Belirli bir süre geçmesi lazım. O süre içerisinde geminizin nasıl yol alacağını hesaplamanız lazım. Ama yetmiyor rüzgarı hesap etmeniz lazım. Yetmiyor dalga boyunu hesap etmeniz lazım. Bu ne demektir? Birçok dışsal etkenin yol çizildiği bir yapıdır enflasyon. Önce enflasyonla mücadelenize bir hedef koyacaksınız. O hedef çerçevesi içerisinde yapısal adımlar atacaksanız. Vergilerin indirimlerinden desteklere kadar. Öte yandan da finansal olarak birtakım tedbirler alarak bunun üzerine gideceksiniz. Biz gerek finansal olarak gerekse makro ekonomik tedbirleri aldık. Bunun etkilerini aralık ayından itibaren, önce baz etkisiyle sonra beklentilerin kırılmasıyla özellikle de kur atağı ile karşı karşıya kaldığımız oynaklığın giderilmesiyle ve dünyada da emtia fiyatlarının sakinleşmesi hatta yönünü aşağı yöne çevirmesiyle enflasyon baskısından gerek dışarıdan gerekse içeriden kurtularak biz önümüzdeki yılın enflasyonun düştüğü ve bunun hissedilir bir şekilde toplum tarafından yaşandığı bir döneme girmiş olacağız.”

    “Dövizle ilgili oynaklık en az seviyede dolayısıyla öngörülebilirliğinin en yüksek olduğu bir süreçteyiz”

    İlerleyen dönemde perakendecilerden, toptancılardan ve üreticilerden talepte bulunmak istediğini dile getiren Nebati, “Dövizle ilgili oynaklık en az seviyede ve enflasyonla bağlı bir şekilde giden bir yapıda. Dolayısıyla öngörülebilirliğinin en yüksek olduğu bir süreçteyiz. Türkiye’de cari açık ile ilgili herhangi bir problemimiz yok. Bizim bir ihtiyacımız yok. Turizm gelirlerimiz çok çok iyi. Önümüzdeki dönemde ödemeler dengesinde herhangi bir sıkıntımız yok. Dolayısıyla bizim dövizle ilgili öngörülebilir bir şekilde yürüdüğümüzü, aldığımız tedbirlerin enflasyonla mücadelede sonuçlarını yavaş yavaş görmeye başladığımız ki enflasyondaki en önemli şey artış hızının azalmasıdır. Artış hızı azaldı. Bundan sonra da aralık ayından itibaren düşüşünü görmüş olacağız. Buna ilişkin olarak herkesin hesap kitabını yapması ve beklentilerini buna göre oluşturması enflasyon ile mücadele en önemli araçlarımızdan bir tanesidir” değerlendirmesini yaptı.

    “Avrupa’da daralma gözüküyor ama Türkiye büyümeye devam ediyor”

    Bakan Nebati, Washington’da katıldığı toplantılara atıf yaparak şunları söyledi:

    “İlk bahar toplantılarında Dünya Bankası, IMF, OECD ülkelerinin olduğu toplantıda savaş yeni başlamış, herkes şiddetli ambargo tedbirleri alınması lazım diye konuşuyor. Orada kayıtlara girsin diye şunu söyledim: Biz yolumuzu büyümeden yöne çizdik. Enflasyonu bir miktar hissedeceğiz ama insanlar işlerini kaybetmeyecek. Biz insan odaklı bakıyoruz bu işe. Dükkanlar, kepenk kapatmayacak ama siz bir şeye karar vermelisiniz. Enflasyon ile mücadele ederseniz resesyona gireceksiniz. Resesyonla karşı karşıya kaldığınız zaman işsizliği nasıl yöneteceksiniz? Yok, büyümeden yana karar alırsanız enflasyon ile mücadeleyi nasıl gerçekleştireceksiniz? Çünkü siz alışılmış, faizleri artıralım mottosuyla devam eden ve toplumun etkilerine bakmadan yürüyorsunuz. Kağıt üzerinde hesap ediyorsunuz. Biz insan odaklıyız. Bizim farkımız var. İnsan odaklı baktığımız için enflasyon bir miktar yükselmiş olsa bile aldığımız tedbirler gerek dar gelirlilere gerek çalışanlara gerek ihtiyacı olanlara gerek emeklilere bu yıl verdik. Geçen yıl 250 milyar bu yılla beraber 400 milyar lirayı aşan bir sübvansiyonda bulunduk. Doğal gazı hissettirmiyoruz. Vatandaşımız yüzde 83 daha ucuza kullanıyor doğal gazı. Elektriği daha az hissettirdik. Bunlara dikkat ederek yol yürüdük ve bol bol da elimizdeki imkanları insanlarımızın rahatlaması yönünde kullandık. Dünyada ilk dönemde şöyle bir baktılar: Biz sert tedbirler alalım. Sonra G-20 toplantılarına katıldık. Bali’de toplantılarda ‘Ne olacak bu dünyanın hali’ diye sorular soruluyordu. Vaşington’daki son toplantılarda kimsenin ağzını bıçak açmıyor. Çünkü enflasyon çift hanelere doğru gelmiş, faiz artırımları çare olmamış, durgunluk baş göstermiş, bazı ülkeler teknik olarak resesyona girmiş. Böylesine bir durumda kimse ambargoları daha sertleştirelim, daha sert tedbirler alalım demiyor. Çünkü Avrupa ne yapacağını gerçekten bilmiyor. Almış olduğu tedbirlerle iş yürümüyor. Avrupa’da daralma gözüküyor ama Türkiye büyümeye devam ediyor.”

    “Aralık ayının ilk 10 gününde Arabistan heyeti iş dünyası ile geliyor”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ve Prens Salman’ın ortaya koyduklarını söylediği iradenin iki ülkenin çıkarına olduğunu savunan Nebati, “Bunu iki ülke de görüyor. Bu görüşmelerde de ‘Türkiye’de neler yapabiliriz?’, ‘Türkiye’de hangi tür yatırımlarla iş birlikleri yapabiliriz’ diye konuşuluyor. Türk yatırımcıları özellikle de 16 trilyon riyallik yani 3 trilyon dolarlık 10 yıllık yatırım planlıyorlar Suudi Arabistan’da. Burada da ‘Türk yatırımcılar nasıl bir rol alabilir’ diye tartıştık. Çok çok iyi verimli görüşmelerimiz oldu. Aralık ayının ilk 10 gününde Arabistan heyeti geliyor. Türkiye’de olacaklar. İş dünyası ile gelecekler. Yatırımcıları ile gelecekler. Yatırım bakanlığı ile gelecekler. Ocak ayının sonrasına doğru da biz yatırımcılarımızı ve iş dünyamızı alıp oraya götüreceğiz. Yalnız orada 6-7 bin civarında katılımcı vardı. Bunlar dünyanın üst düzey yatırımcılarıydı. Birçok ülkenin yatırımcıları ile görüşme imkanımız oldu. Türkiye’ye özel ilgi gösteriyorlar. Özellikle Türkiye Ekonomi Modeli’ni ilk dile getirdiğimizde çok sorguluyorlardı. Şimdi ‘Türkiye Ekonomi Modeli galiba kötü’ demekten vazgeçtiler. ‘Evet, Türkiye Ekonomi Modeli başarılı sonuçlar üretiyor’ diyorlar. Bunu dinlemeye geldiler. Yabancıların Türkiye’ye olan ilgilerinin arttığını görmeleri açısından da çok önemli” diye konuştu.

    “Kripto para düzenlemesini yaptığımızda bunu yapan nadir ülkelerden biri olacağız”

    Kripto para yasası üzerine konuşan Bakan Nebati, şunları kaydetti:

    “Kripto paradaki amacımız kriptodan vergi toplamadan ziyade kripto varlıkların dünyada konuşulduğu ve uygulandığı bir tarihte bunlarla ilgili soru işaretlerinin kaldırıldığı bir genel düzenlemenin yapıldığı ve bunun içerisinde tanımlamalar yaparak herkesin aynı kavramdan aynı ifadelerin anlam çıkardığı bir üst yapı oluyor. Bu üst yapı ile ilgili geçen yıldan beri çalışmalar yapılıyordu ama sürekli güncelleniyor. Bizim açımızdan bu iş bitti. Şimdi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın başkanlığında kripto para yasası ile ilgili çok daha kapsamlı son derlemeler yapılıyor. Bu derlemelerden sonra da meclisimiz bunu alıp değerlendirme imkanına kavuşacak. Buradaki amacımız çağı hızlı bir şekilde yakalamak ve öncelik tanımak. Kripto ile ilgili birkaç ülke düzenleme yapıyor. Dolayısıyla da bu düzenlemeyi gerçekleştirdiğimizde bunu yapan nadir ülkelerden biri olacağız.”