Etiket: hekim

  • Bursa’da hekimler ve sağlık çalışanları grevde

    Bursa’da hekimler ve sağlık çalışanları grevde

    Türk Tabipler Birliği’nin (TTB) başlattığı ve sağlık meslek örgütlerinin desteklediği eylemler çerçevesinde, sağlık çalışanları bugün tüm Türkiye’de bir günlük grev gerçekleştiriyor. Hekimler ve sağlık çalışanları Bursa’da 7 hastanede gün boyu iş bıraktı. Haklarını alana kadar greve devam edeceklerini belirten Bursa Tabip Odası Başkanı Alpaslan Türkkan, “Hekimler ve sağlık çalışanları olarak nitelikli sağlık hizmeti sunmak ve iyi hekimlik yapmak istiyoruz. Sağlıkta yaşanan bu çöküşün sorumlusu biz değiliz” dedi.

    Türk Tabipleri Birliği’nin ülke genelinde başlattığı 1 günlük grev başladı. Daha önce 15 Aralık tarihinde iş bırakan hekim ve sağlık çalışanları, 4 Şubat’a kadar taleplerini yerine getirilmemesi üzerine ülke genelinde olduğu gibi Bursa’da da 7 hastanede iş bıraktı.

    Çekirge Devlet Hastanesi, Ali Osman Sönmez Onkoloji Hastanesi, Bursa Şehir Hastanesi, Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Dörtçelik Çocuk Hastanesi ve Gemlik Devlet Hastanesi’nde gerçekleştirilen eylemlerde hekimler ve sağlık çalışanları gün boyu iş bıraktı.

    Çekirge Devlet Hastanesi’nde iş bırakan hekim ve sağlık çalışanlarıyla birlikte basın açıklamasında bulunan Bursa Tabip Odası Başkanı Alpaslan Türkkan, “Sağlığı alınıp satılan meta, hastaneleri işletme, hastaları müşteri ve sağlık çalışanlarını köle olarak gören anlayışın yürürlüğe koyduğu sağlıkta dönüşüm programı ile, sağlık emekçilerinin emeği değersizleştirilmiş, çalışma koşulları kötüleşmiş halkın sağlık hakkı elinden alınmış ve gelinen aşamada sağlık sistemi işlemez hale geldi” dedi.

    Sağlık hizmeti sunumunda sevk zincirinin uygulanmadığı ve bu sistemin toplumun nitelikli hizmet alma hakkının elinden alındığını söyleyen Türkkan sağlığa erişimin giderek zorlaştığını belirtti.

    Bursa Tabip Odası Başkanı Alpaslan Türkkan’ın açıklamasından öne çıkan başlıklar:

    “Sağlıkta Dönüşüm Programı ile aylarca randevu almak, ameliyat olmak için sanal kuyruk bekleniyor. Bu da sağlık hizmetine erişimi geciktiriyor. Bu işletilmeyen, sağlık değil sağlıksızlık üreten sistemin tüm yükünü ise sağlık emekçileri çekiyor. Emeklerinin karşılığını alamadan her geçen gün umutsuzluğa sürükleniyor.

    “Sağlık emekçileri yıldı”

    Bu yoğun emeğin karşılığında ise insanca yaşanabilecek temel ücrete erişmek yerine oyalama tasarılar, ek ödeme yaklaşımları ile geçiştiriliyor. Performans ile sağlık çalışanları birbirine düşman ediliyor, nitelik değil nicelik önemseniyor. Yoğun emek gerektiren bu çalışma düzeni ve ekonomik sorunların yanı sıra liyakatsiz atamalar, yönetici mobbingleri, KHK’ler ve soruşturmalar gibi antidemokratik uygulamalarla sağlık emekçileri yıldırıldı.

    “5 dakikada muayene olmaz”

    Hekimlere dayatılan 5 dakika muayene sürecinde hastanın şikayetlerini dinlemek bile olanaksız. Hastalarımızı yeterince dinleyememekten, muayene edememekten şikayetçiyiz. Pandemiyle beraber daha da derinleşen yanlış sağlık politikaları, şiddet dili her geçen gün daha da can yakıyor. Bizleri artık sağlık hizmeti veremez hale getirilen bu çalışma yaşamı sürdürülemez halde.

    “Daha uzun süreli greve hazırız”

    14 Mart sağlık haftasına doğru büyük sağlıkçı buluşmaları gerçekleştireceğiz. Taleplerimiz karşılanmazsa daha uzun süreli greve hazırız. Taleplerimiz; halkımızın sağlık hakkı, nitelikli sağlık hizmeti ve insanca yaşamın sağlanmasıdır. Hekimler ve sağlık çalışanları olarak dün olduğu gibi bugün de nitelikli sağlık hizmeti sunmak ve iyi hekimlik yapmak istiyoruz. Sağlıkta yaşanan bu çöküşün sorumlusu hekimler ve sağlık çalışanları değil. Hekimler ve sağlık çalışanları köle, hastalar müşteri değil. Hakkımızı arama konusundaki kararlılığımızın ve taleplerimiz karşılanana kadar eylemlerimiz sürecek.

  • Bursa’da 10 ayda 91 hekim istifa etti

    Bursa’da 10 ayda 91 hekim istifa etti

    Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl ,Başkanı İsmet Karaca, yılbaşından buyana yoğunlaşan hekim istifalarına dikkat çekerek, hükümeti sağlık personelinin sorunlarını ciddiye alarak çözmeye davet etti. Bursa’da yılbaşından bugüne kadar 91 hekimin istifa ettiğini söyleyen Karca AK Parti’nin 2000’li yılların başında “İstediğiniz hastanede, istediğiniz doktordan hizmet alacaksınız” diyerek iktidara geldiğini hatırlatarak “Gelinen noktada görüyoruz ki, bırakın istediğiniz doktora muayene olmayı, kamu hastanelerinde muayene için randevu dahi alınamıyor. Kamuda görev yapan doktor sayısı hızla azalıyor. Doktorlar adeta kamu hastanelerinden kaçmak zorunda bırakılıyor. AK Parti hükümeti sağlık personelinin haklı taleplerine kulak vermelidir” dedi.

    BURSA’DA YILBAŞINDAN BUYANA 91 HEKİM İSTİFA ETTİ

    CHP Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, Bursa İl Sağlık Müdürlüğü verilerine göre Bursa’da 2021 yılı başından buyana 48’i uzman hekim ve 43’ü pratisyen toplam 91 tabibin kamudaki görevinden istifa ettiğinin altını çizerek şunları söyledi:

    “İktidara geldiği ilk dönemden buyana bazı meslek gruplarını adeta hedef alan AK Parti zihniyetinin yaptıkları hafızalarımızda. Monşer diye aşağılayıp Dışişleri’nin uzman kadrolarını dağıtıp yerlerine yabancı dil bile bilmeyen yandaşları yerleştiren AK Parti’nin bugün dış politikada sergilediği vizyonsuzluğa şaşırmıyoruz. Öğretmenleri velilerin, sağlık çalışanlarını da magandalığı kendine hak gören hasta yakınlarının önüne atan AK Parti’nin seçim bildirgelerinde sağlık çalışanları, öğretmenler için söz verdikleri özlük hakları ile ilgili iyileştirmeler de 20 yıldır masaldan öteye gitmedi. Öğretmenler vizyon belgelerine girmiş meslek kanununu halâ beklerken, hemşireler ve polislerle birlikte 3600 ek gösterge konusunda da mağdur edildiler. Hekimlerin istediği 7200 ek gösterge konusunda da AK Parti hükümetinin hiçbir olumlu yaklaşım sözkonusu değil. Bugün kamu hastanelerinde randevu bulunamıyor. Performans ödemesi alamadıkları ve yöneticilerin baskı ve keyfi tutumundan dolayı hekim istifaları hızlanmış ve hizmet aksaklıkları had safhaya ulaşmış durumda. Bursa’da yılbaşından buyana pratisyen ve uzman hekim olarak toplamda 91 tabip kamudan istifa etti. AK Parti hükümetinin ve Sağlık Bakanlığı’nın bunda hiç mi rolü yok?”

    “PANDEMİ KOŞULLARINDA, KAHRAMANCA HİZMET VERENLERİ UNUTMAYIN”

    “Sağlık personelinin özlük haklarıyla ilgili çeşitli talepleri sürekli dile getirildi. Pandemiyle mücadelede neredeyse 2’nci yıla doğru gidiyoruz. Tabip Odaları, Covid-19 için meslek hastalığı yasası çıkarılmasını talep etti. Tüm sağlık çalışanlarına, Türkiye’de ilk vakanın ilan edildiği 11 Mart 2020’den itibaren, pandeminin sonlandığı zamana kadar her yıla 120 gün yıpranma payı, fiili hizmet süresi zammı istedi. Neredeyse 20 aydır salgın hastalıkla en ön safta mücadele eden, hastalanan, hatta yaşamını yitiren sağlık personeline gözünüzü kapatamazsınız. Beceremediniz, vatandaşa maske dağıtamadınız anladık ama Covid-19’la bire bir mücadele eden sağlık çalışanlarını da maske bile vermeden çalıştırdığınızı henüz unutmadık. Birçok ülkede Covid-19 meslek hastalığı sayılırken, ülkemizde hala yasal düzenleme yapılmaması çalışana zulümden başka bir şey değildir.”

    “36 SAAT NÖBET, 5 DAKİKALIK DİLİMLERDE 100 HASTAYA MUAYENE?”

    “Bu arada devlet hastanelerinde hasta muayene süresi 5 dakikaya düşürüldü. Bu süre muayene için çok yetersiz olduğundan hekimler en az 20 dakika süre olması gerektiğini vurguluyor. AK Parti hükümeti, asistan hekimleri ucuz işgücü olarak görmekten vazgeçmelidir. Asistan hekimlerin çalışma şartları net şekilde düzenlenmelidir. Standart bir kamu çalışanı ayda ortalama 168 saat mesai yaparken bir asistan hekimin mesai süresi 360 saati bulabiliyor. Asistan hekimler birçok branşta 36 saate varan sürelerde çalışmak zorunda kalıyor. Üstelik yorgun geçen gecenin ardından polikliniklerde 100’e yakın hasta muayene ediyor. Bir asistan hekim şunu sordu: ’30 saattir çalışan asistan hekimin 80’nci hastası ya da ameliyat ettiği kişi olmak ister misiniz?’AK Parti hükümeti artık sağlık personeline, öğretmenlere, polislere hakkını teslim etmelidir. Bir yandan polise, öğretmene, hemşireye 3600 ek gösterge, bir yandan öğretmene meslek kanunu sözünü tutmalı, diğer yandan ‘giderayak’ hekimlerin 7200 ek gösterge talebini de acilen gündemine almalıdır.”

  • Türk hekimleri yurt dışında da şifa dağıtıyor

    Türk hekimleri yurt dışında da şifa dağıtıyor

    Türkiye son yıllarda yaptığı yatırımlarla sağlık turizminde aranan ülke haline gelirken, Türk hekimleri yurt içindeki görevlerinin yanı sıra yurt dışında gerçekleştirdikleri operasyonlarla şifa dağıtıyor.

    Dünyanın dört bir yanından gelen hastaları tedavi eden hekimler, ayrıca farklı ülkelerden gelen doktorlarla bilgi paylaşımında bulunarak onlara eğitim veriyor.

    Fedakarca görev yapan hekimler, önceden anlaşma sağladıkları birçok ülkeye giderek hastaları yerinde tedavi ediyor.

    Türkiye Sağlık Turizmini Geliştirme Konseyi Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ömer Faruk Bilgen,  Türkiye’nin sağlıkta dönüşüm projelerinin uygulanmasıyla bu alanda çok önemli mesafe katettiğini söyledi.

    Bilgen, Türk hekimlerinin iyi eğitimli olduğu ve Türkiye’nin sağlıkta aranan ülke haline geldiğini vurguladı.

    Tüm dünyanın yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla uğraştığı bir dönemden geçildiğini hatırlatan Bilgen, “Çok ileri teknolojiye sahip devletlerin bile uğraşamadıklarını görünce biz burada gerçekten vatandaşımızın sağlığını koruyarak yolumuza devam ettik. Sağlık çalışanları çok büyük fedakarlık yaptılar, yoruldular ama bunun karşılığını vatandaşlarımızı koruyarak alıyoruz.” dedi.

    Bilgen, Türkiye’ye her yıl yurt dışından çok sayıda hastanın geldiğini anlattı.

    Salgın nedeniyle kesintiye uğrasa da sağlık turizmi bakımından ülkedeki hastanelerin hareketlendiğini gözlemlediklerine değinen Bilgen, “Bu da sağlık turizmi adına gerçekten sevindirici. Sağlık turizminin birçok bileşeni var. Hastanemize yurt dışından eğitim amaçlı gelen doktorlar var. Sadece bizim hastanemiz kurulduğundan bu yana 350’nin üzerinde yurt dışından doktor geldi.” bilgisini paylaştı.

    “Ülkelerine gidince Türkiye’ye hasta gönderiyorlar”

    Prof. Dr. Bilgen, yurt dışından doktorlara eğitim vermenin de sağlık turizminin parçası olduğunu dile getirdi.

    Eğitim alan uzmanların, kendilerinin güzel işler yaptığını görüp ülkelerine gittikten sonra Türkiye’ye hasta gönderdiğini dile getiren Bilgen, “Büyük hastanelerimiz, özel ya da devlet hastanelerimizde görevli hekim arkadaşlarımızın yurt dışından doktorların eğitimi konusunda yardımcı olmaları çok önemli. Bu, işin temeline yaklaşım. Hastaların gelmesini sağlayan aracı kuruluşlar var ama bir bütün olarak eğitim meselesini de eklersek sağlık turizminde geldiğimiz yolu daha emin adımlarla katedeceğimize inanıyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

    Bilgen, Türk hekimlerin son dönemde yurt dışındaki hastaların ayağına da gittiğini belirtti.

    Hastane olarak yaptıkları iş birliklerine ilişkin bilgi veren Bilgen, şunları kaydetti:

    “Irak hükümetiyle anlaşma yaptık. Özellikle ortopedi alanında Türkiye’de seçilen 3 hastaneden biriyiz. Önümüzdeki günlerde artroplasti, omurga, çocuk ortopedi cerrahisi vakalarının tedavilerini yapacağız. Bize filmleri gönderiyorlar, değerlendiriyoruz. Planımızı yaptık, ameliyatlarımızı orada gerçekleştireceğiz. Bunun yanı sıra Libya, Azerbaycan gibi ülkelere gittik. Gittiğimiz ülkelerde sadece hasta tedavi etmiyoruz, buradaki yenilikleri oradaki sağlıkçılara anlatıyoruz. Hedefimiz sadece ameliyat yapmak değil, oradaki insanlara bilgilerimizi de aktarmak.”

    Bilgen, sağlık turizminde Türkiye’nin öneminin giderek arttığına dikkati çekti.

    Kovid-19 salgını sona erdiğinde sağlık turizminde daha çok mesafe alınacağına inandığını ifade eden Bilgen, “Biz bu işe yeni başladık ama çok önceden başlamış ülkelerin önüne geçiyoruz. Bu çok iyi bir şey. Sağlık işiyle uğraşan personellerimizin hepsi bu konuda yeterli bilgi düzeyine sahip. Bunları herkesin sağlığı için aktarmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.

  • Şehir hastanesindeki hekimlerden ‘ek ödeme’ protestosu

    Şehir hastanesindeki hekimlerden ‘ek ödeme’ protestosu

    Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ndeki hekimler, ek ödemelerini alamadıkları için protestolara başladı. Yaklaşık 100 hekim ek ödemelerinin verilmesi ve çalışma koşullarının düzeltilmesi talebiyle hastane içinde yürüyüş gerçekleştirdi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz mayıs ayında açılışını yaptığı Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ndeki hekimler, haziran ve temmuz aylarında hiç ek ödeme yapılmadığını ve hastane yönetiminin geçmiş aylarda yapılmayan ek ödemelerle ilgili de garanti vermediğini belirterek hastane içinde protesto yürüyüşü gerçekleştirdi.

    “HAZİRAN VE TEMMUZ’DA HİÇ EK ÖDEME YAPILMADI”

    İstanbul Tabip Odası tarafından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi;

    Bugün saat 12.30’da B Blok önünde bir araya gelen yaklaşık 100 hekim hastane içinde bir yürüyüş yaptı. Yürüyüş A Blok’taki Başhekimlik binası önünde sonlandırıldı.

    Burada yapılan açıklamada; Haziran ve Temmuz aylarında hiç ek ödeme yapılmadığı, Ağustos-Eylül-Ekim aylarında verilen performans ücretlerinin yetersiz olduğu, Kasım sonrasına dair de bir güvence verilmediği dile getirildi.

    Hastane yönetiminin geçmiş aylarda yapılmayan ek ödemelerle ilgili garanti veremediği, Kasım ayından sonra da bir belirsizliğe mahkum edilmeye çalışıldıklarını belirten hekimler, haklarının sonuna kadar takipçisi olacaklarını vurguladılar.

    “BASKI VE ENGELLEMELERLE KARŞILAŞTILAR”

    Hekimlerin hastanede çalışma güvenliği konusunda da sıkıntılar yaşadıklarını belirten Tabip Odası, “Haklı taleplerle gerçekleştirdikleri bu yürüyüşte bile baskı ve engelleme girişimiyle karşılaştıklarını belirttiler” ifadelerini kullandı.

    “EN TEMEL HAKLARINDNA MAHRUM BIRAKILIYORLAR”

    Saadet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkanı Abdulkadir Karaduman da hastanedeki protesto yürüyüşüne ait görüntüleri sosyal medya hesabından paylaşarak, “Maliyeti 1.2 milyar dolar olan Başakşehir Şehir Hastanesi’nde döner sermaye alamadıkları için geçim sıkıntısı yaşayan sağlıkçılarımız toplu greve gidiyor. Bu zorlu süreçte gecesini gündüzüne katan sağlık çalışanlarımız en temel haklarından mahrum bırakılıyor. Yazık” açıklamasında bulundu.

  • Bursa’da 3 ayda 29 hekim istifa etti

    Bursa’da 3 ayda 29 hekim istifa etti

    Bursa Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Alpaslan Türkkan, koronavirüs ile mücadele sürecini değerlendirdi. Hekimler ve sağlık çalışanlarının, kötü çalışma şartları nedeniyle tükenme noktasına geldiğini belirten Türkkan, “Sadece Bursa’da son 3 ayda 29 hekim kamudan istifa etti” dedi.

    Sözcü’den Halil Ataş’a konuşan Bursa Tabip Odası Başkanı Doç. Dr. Alpaslan Türkkan, hekimlerin ve sağlık çalışanlarının tükenme noktasına geldiğini söyledi.

    “BAZI HASTANELERDE YATACAK YER KALMADI”

    “Biz pandeminin başından bu yana kamuoyuna herhangi bir sayı, veri açıklamadık” diyen Türkkan, bunun nedenini ise şöyle açıkladı:

    “Biz bu sayıları açıklamadık, çünkü elimizde somut bir kanıt yok. Meslektaşlarımızdan duyduklarımız var ki onlar da vaka sayılarının söylenenden çok daha fazla olduğu yönünde. Bazı hastanelerde yatacak yer kalmadı, pozitif çıkan hasta sayısının ise çok daha yüksek olduğunu biliyoruz. İl Pandemi Kurulu’nda yer almak istediğimizi, Bursa İl Sağlık Müdürlüğü’ne ilettik, cevap bile vermediler.”

    “KIRGINIZ”

    “Hekimler ve sağlık çalışanları olarak kırgınız. Salgınla mücadelede yük halka ve sağlık çalışanlarına yüklendi. Süreci yönetmesi gereken kamudur. Kuralları ve önlemleri uygulaması gerekenler, bunları yapmayıp her şeyi halktan ve sağlık çalışanlarından bekleyemez. Sağlık çalışanlarını koruyamayanlar, halkı hiç koruyamaz. Öncelikle sağlık çalışanlarının, hekimlerin çalışma koşulları iyileştirilmelidir. Bursa’da son 3 ayda 29 hekim kamudan istifa etti. Kayıtlarımıza göre, bu arkadaşlarımızdan 21’i özel sektöre geçerken, 4’ü muayenehane açtı, 4 meslektaşımız ise emekliliği seçti.”

    15 AĞUSTOS’TAN BERİ 12 SAĞLIK ÇALIŞANI HAYATINI KAYBETTİ

    15 Ağustos’tan itibaren 12 sağlık çalışanı koronavirüs sebebiyle hayata veda etti.

    • Dr. Mehdi Tasouji
    • Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Mehmet Hozikligil
    • Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Nevruz Erez
    • Dr. Muhannad Musavah
    • Hemşire Seyhan Şahin
    • Temizlik görevlisi Kerim Koçoğlu
    • 112 Acil Sağlık Hizmetleri’nde görevli Hasan Aslan
    • İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Turgut Erkutlu
    • Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Refik Çaylan
    • Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ahmet Aydın Şener
    • Aile Hekimi Dr. Engin Ünaldı
    • Dr. Abdurrahman Demir
  • Hekimlerde ‘korona’ sendromu: Toplu istifalar başladı

    Hekimlerde ‘korona’ sendromu: Toplu istifalar başladı

    Türk Toraks Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Oya İtil, pandemiyle ilgili mücadele tamamen bireylere bırakıldığını belirterek hastanelerde pandemi planlaması olmadığını, birçok doktorun ya istifa ettiğini, ya da emeklilik ve tayin istediğini söyledi.

    RS FM’de Atilla Güner’le Akşam Postası canlı yayınına konuk olan Prof. Dr. Oya İtil şunları söyledi:

    “Birinci dalganın ikinci zirvesine hızla gidiyoruz”

    ‘’Temmuz ve Ağustos ayları itibariyle normalleşmeye hızlı bir şekilde geçildikten sonra Türkiye genelinde Covid – 19 tanısı alan, hastaneye yatan, yoğun bakım tedavisi gerektiren hasta sayısında ciddi bir artış olduğunu gözlemliyoruz. 1. Dalganın 2. zirvesine doğru hızla yaklaşıldığını düşünüyoruz. Özellikle küçük şehirler, Güney Doğu Anadolu, Çukurova gibi bölgelerde çok daha hızlı bir şekilde yoğun yaşandığını biliyoruz.

    “Bireylerin risk algısında düşme görüyoruz”

    Düğün, sınav, toplu taşımalar, toplu ibadetler, turistlik seyahatler gibi fiziksel mesafeyi ortadan kaldıran etkinlikler kaygılarımızı çok daha fazla arttırdı. Bireylerin risk algısında düşme görüyoruz. Maske ve mesafeye dikkat etmediklerini görebiliyoruz, bu ciddiyeti kavrayamıyor vatandaşlarımız. 1. dalga henüz sönmedi. Örneğin vaka sayısı 100- 150 gibi sayılara düşünce ancak o zaman 1. dalganın sönmesinden bahsedebiliriz. Pandemiyle ilgili mücadele tamamen bireylere bırakılmış durumda.

    “Yoğun bakım yatağı bulamadığını söyleyen arkadaşlarımız var; artık birçok ilacı bulmakta sıkıntı yaşıyorlar”
    Hastane ve yatak kapasiteleri son zamanlarda artan hasta sayısını karşılayamıyor. Yoğun bakım yatağı bulamadığını söyleyen arkadaşlarımız var. Artan hastalık yükü konusunda çok dertliler. İlk dönemlerde ilaçlar kolaylıkla bulunuyordu fakat son zamanlarda bazı illerimizde birçok ilacı bulmakta sıkıntı yaşandığı da söyleniyor.

    “Hekimlerimizde ‘tükenmişlik’ başladı”

    Hekimlerimizde tükenmişlik başladı. COVİD – 19 Çoklu organ hastalığıdır. Birçok hastanede sadece göğüs hastalığı uzmanları tek sorumlu hekim olarak çalışmakta. İyi bir Pandemi planlaması yok birçok hastanede. Diğer branşlardaki uzmanların da el birliğiyle bu planlamanın içinde yer alması lazım. İlgili hekimlerin insanüstü iş yüküne maruz kalmalarına neden oldu.

    “Alanya, Batman, Manisa başta olmak üzere pek çok ilde istifalar gelmeye başladı”

    Dolayısıyla istifalar oldu özellikle Alanya, Batman, Manisa başta olmak üzere Düzce, Kocaeli ve Denizli gibi birçok merkezden emekliliğini isteyenler hem de istifa edenler, özel sektöre geçenler ve tayinlerini isteyenler oldu. Türkiye genelinde 53 sağlık çalışanı, 27 hekim kaybedildi bu süreçte. Ailelerini bırakıyorlar geride. Bu ailelerin geçinmeleri gerekiyor. COVİD – 19 Sağlık çalışanları için bunun meslek hastalığı kabul edilmesini talep ettik. Hastalık ve ölüm durumlarına özgü hak arttırıcı düzenlemelerin yapılmasını talep ettik.

    “Vaka sayısı 3 kat artar”

    Bakanlık kesin vakaları bildirmek istiyor ama bizlerin ve hekimlerimiz takip ettiği hastalarda covid -19 olup viral pnömoni olarak bildiriyoruz yani viral pnömoniler aslında COVİD -19. Bunlar da bildirilse vaka sayısının 3 katı rakamlar elde edilecek. Okulların 21 Eylül’de açılması bana şüpheli gibi geliyor. Bu rakamlar 21 Eylül’de acaba nasıl olacak? O rakamları da dikkate alarak aşamalı olarak belki okulların açılması çok daha uygun olacaktır ama belki yine ertelenebilir. Sınıfların seyreltilmesi ve bütün önlemlerin tüm okullarda alınması gerekir’’.