Etiket: hrant dink

  • Ogün Samast hakim karşısına çıkacak

    Ogün Samast hakim karşısına çıkacak

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in 19 Ocak 2007’de öldürülmesine ilişkin hakkında ’silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ suçundan açılan davanın, Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki örgüt davasıyla birleştirilen Ogün Samast yarın hakim karşısına çıkacak. İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülecek duruşmaya tutuksuz sanık Ogün Samast’ın Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlanması bekleniyor.

    Olayın geçmişi

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in 19 Ocak 2007’de öldürülmesine ilişkin İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nce bir kısım kamu görevlilerinin cinayetin işleneceğinden önceden haberdar oldukları ve cinayeti önlemek adına görevlerini yerine getirmedikleri gerekçesiyle dava açılmıştı. Yapılan yargılamalar sonucu İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi bir kısım şüpheliler hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yeni hazırlanan iddianamede İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 12 Nisan 2021’de suç duyurusunda bulunduğu belirtilirken, iddianamede Dink ailesi ’müşteki’ sıfatıyla, Ogün Samast ise ’suça sürüklenen çocuk’ sıfatıyla yer almıştı. Hazırlanan iddianamede, suça sürüklenen çocuk sıfatıyla yer alan Ogün Samast’ın ’silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek’ suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti. Daha sonra İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava dosyası, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki örgüt davasıyla birleştirilmişti.

    Öte yandan, Samast’ın dosyasının birleştirildiği örgüt davasına ilişkin hazırlanan iddianamede ise şüpheliler Yahya Öztürk ve Adem Sağlam’ın ‘anayasayı ihlal’, ‘belli bir yükümlülüğün ihmaliyle kasten öldürmeye neden olmak’ ve ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ suçlarından ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet ile 22 yıl 6’şar aydan 35’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edilmişti.

    İddianamede şüpheliler Ramazan Akyürek, Faruk Sarı ve Ali Fuat Yılmazer’in ‘anayasayı ihlal’ suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapisleri talep edilirken, diğer şüpheliler Yasin Hayal, Zeynel Abidin Yavuz, Tuncay Uzundal, Erhan Tuncel, Ersin Yolcu, Ahmet İskender’in ‘terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme’ suçundan 5’er yıldan 10’ar yıla kadar hapis cezaları talep edilmişti.

  • Ogün Samast tahliye edildi

    Ogün Samast tahliye edildi

    Agos Gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink, 19 Ocak 2007’de gazete binası önünde o dönem 17 yaşında olan Ogün Samast tarafından düzenlenen suikast sonucu yaşamını yitirdi. Cinayetin faili olduğu belirlenen Ogün Samast, 20 Ocak 2007’de Samsun otogarında yakalandı. 24 Ocak 2007’de tutuklanan Ogün Samast, geçen şubat ayında cezasını çektiği Kandıra F Tipi cezaevinden Bolu F Tipi cezaevine nakledildi. 16 yıl 10 aydır cezaevinde bulunan Samast’ın 1 yıl önce iyi halinden dolayı koşullu salıverme kapsamında cezasının dolduğu ve cezaevi yönetimi tarafından bu süreçte deneme aşamasında olduğu öğrenildi. Kişisel gelişimi için yapılan gözlemlerde iyi hali olduğu gözlenen Samast, koşullu salıverme şartlarını taşıdığına kanaat getirilerek tahliyesine karar verildi.

    Samast, şubat ayından bu yana cezasını çektiği Bolu F Tipi cezaevinden saat 19.50’de tahliye edildi. Samast’ın cezaevi çıkışında ailesi tarafından karşılandığı öğrenildi.

  • Hrant Dink cinayeti davasında yeni gelişme

    Hrant Dink cinayeti davasında yeni gelişme

    AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davadan dosyası ayrılan firari sanıklara ilişkin davada, firari sanıklar Zekeriya Öz ile Ekrem Dumanlı’nın kaçak sayılma şartları oluştuğu gerekçesiyle mal varlıklarına el konulmasına karar verildi.

    İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada bazı sanık avukatları hazır bulundu. Mahkeme Başkanı, firari sanıklar Zekeriya Öz ile Ekrem Dumanlı’nın kaçak sayılma şartları oluştuğunu ve bu nedenle celse arasında mal varlıklarına el konulduğunu kaydetti. Duruşmaya katılmayarak mazeret dilekçesi sunan avukatların, mazeretini kabul eden mahkeme heyeti, duruşmayı erteledi. Aynı dava kapsamında, firari sanıklar Fetullah Gülen, Adem Yavuz Arslan, Coşgun Çakar, Halil İbrahim Koca, Mehmet Akif Yılmaz, Faruk Mercan, Metin Canbay, Ömer Faruk Kartun, Serkan Şahan, Yılmaz Angın ve Yunus Yazar’ın kaçak sayılmalarına ve kaçak sayılan sanıkların menkul ve gayri menkullerine el konulmasına karar verilmişti.

  • Dink cinayeti davasında gerekçeli karar açıklandı

    Dink cinayeti davasında gerekçeli karar açıklandı

    AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu 78 sanığın yargılanarak 26’sının ceza aldığı davanın gerekçeli kararı belli oldu. Gerekçeli kararda, “En başından itibaren örgütsel işbirliği içerisinde yürütülen sözde soruşturmaların FETÖ/PDY Silahlı Terör örgütü tarafından mensupları eliyle 2007 yılında işlenen sözkonusu cinayet öncesinden tasarlanıp adım adım yürürlüğe konulmak suretiyle gerçekleştirildiği” kaydedildi.

    İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Mart 2021’de karara bağladığı 78 sanıklı davada, iki ağırlaştırılmış müebbet, iki müebbet hapis ve çeşitli oranlarda hapis cezası olmak üzere toplam 26 sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmişti. FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in arasında bulunduğu 13 firari sanığın dosyası ise ayrılmıştı. Mahkeme, 4 bin 532 sayfalık gerekçeli kararın yazımını tamamladı.

    CİNAYET ÖNCESİNDEN TASARLANIP ADIM ADIM YÜRÜRLÜĞE KONDU

    Gerekçede, “En başından itibaren örgütsel işbirliği içerisinde yürütülen sözde soruşturmaların FETÖ/PDY Silahlı Terör örgütü tarafından mensupları eliyle 2007 yılında işlenen sözkonusu cinayet öncesinden tasarlanıp adım adım yürürlüğe konulmak suretiyle gerçekleştirildiği” vurgusu yapıldı. Kararda, “Cinayetin örgütsel hedefe ulaşmak adına faillerinin azmettirilip teşvik edilmesi, cinayetin önlenmesini sağlayacak delillerin, haber mekanizmalarının ve raporların gizlenmesi, cinayet anına değin faillerin takip edilip işlenmesinin sağlandığı, cinayet sonrası delillerin karartılarak örgütün izlerinin temizlendiği, örgüt yayın araçları üzerinden belli bir amaca yönelik yapılan yayınlarla amaca yönelik dejenere edilmiş bilgilerle devlet kurumlarının cinayetle irtibatlandırıldığı” ifadeleri kullanıldı.

    BİLGİ, KAYIT VE BELGELERİN YOK EDİLMESİNİ SAĞLADILAR

    Örgüt mensubu sanıklardan Ramazan Akyürek, Ali Fuat Yılmaer ve Faruk Sarı’nın örgütün çıkarlarını gözeterek birlikte hareket ettikleri, konumları itibariyle gereken tedbirleri alıp müdahale etmek yerine cinayetin gerçekleşmesini, bunun öncesi ve sonrasında bilgi, kayıt ve belgelerin yok edilmesini sağladıkları kaydedildi. Planlı İstihbarat Operasyonları (PİO) uygulaması ve İstihbarat Dairesi Başkanlığında bulunan İstihbarat Değerlendirme Projesi (İDP) kayıtları ile tüm istihbarat ağının bulunduğu bilgi havuzuna ilgili verilerin kaydedilmesi işlemlerini yapmadıkları, yapılan kaydı da cinayetin hemen sonrasında sildikleri de belirtildi.

    DİNK’İN EV VE İŞYERLERİNDE KEŞİF YAPTIRILDI

    Kendilerinden olmayan sıralı amirlerine bu önemli istihbari bilgileri vermeyip gizledikleri, emri altındakilere tanzim ettirdikleri gerçeğe aykırı tutanaklarla en önemli bilgi kaynağı yardımcı istihbarat elemanının istihbarat görevinin dışına çıkarılmasını sağladıkları da anlatıldı. İşleneceği bilinen cinayetin hazırlık hareketleri ile azmettirici ve faillerinin iletişim araçlarını dinleyip fiziki takiplerini yaptırdıkları da anlatılan gerekçede, olay tarihlerinde İstanbul İl Jandarma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde Tim Komutanı Yüzbaşı olarak görevli olan 15 Temmuz 2016’daki darbe kalkışmasında Jandarma Genel Komutanlığı’nda yaralı vaziyette ele geçen ve hakkındaki yargılamada “darbeye teşebbüs” suçundan mahkumiyetine hükmedilen örgüt mensubu sanık Muharrem Demirkale’nin maktulün ev ve işyerlerinin cinayet öncesinde emri altındakilerce keşfinin yaptırıldığı da vurgulandı.

    CİNAYET GÜNÜ SAMAST TAKİP EDİLDİ

    Demirkale ile sanık Ali Fuat Yılmaer’in önceye dayalı tanışıklıklarının bulunduğu, failin cinayet günü takip edildiği, bu takibi yapan kişilerin sanık Ali Fuat ile irtibat halindeki sanık Muharrem’in emir ve komutasındaki unsur elemanları olduğu da ifade edildi. Cinayetten 10-15 dk sonra sanık Muharrem Demirkale ile sanık Ali Fuat’ın telefon görüşmesi yapması ile bilgi alışverişinde bulundukları, cinayet mahalliyle Levent bölgesi arasında cinayet öncesi ve sonrasında aynı gün içinde sanığın uzunca bir süre ve sürekli şekilde mekik dokumak şeklinde gidip geldiğini ortaya koyan baz bilgilerinin tespit olunmasıyla bu sanığın cinayeti, öncesini ve sonrasını diğer sanık Ali Fuat Yılmaer ile işbirliği içinde takip ettirdiğinin anlaşıldığı kaydedildi.

    CİNAYET FETÖ’NÜN YIKICI EMELLERİ DOĞRULTUSUNDA İŞLENDİ

    Bu sanıkların işbirliği içerisinde cinayetin azmettirici ve faillerini desteklemek ve eylemi tasarlayarak mensubu oldukları FETÖ/PDY silahlı terör örgütün yıkıcı emelleri doğrultusunda cinayetin işlenmesini sağladıklarının anlaşıldığı gerekçede belirtildi. Cinayet sonrası İstanbul İstihbarat Şubesinin örgüt tarafından ele geçirildiği ve uzun yıllar kamuoyunun gündemine oturacak olan kumpas soruşturma ve davalarının bu süreçten sonra adım adım hayata geçirildiği anlatılan kararda, tüm bu eylemler ile birlikte sözde operasyonlar devlet ve meşru hükümet aleyhine, doğrudan örgütün kurucusu ve yöneticisi Fetullah Gülen ve oluşturduğu örgüt yönetim piramidinin sevk ve idaresi, emir ve talimatlarıyla gerçekleştirildiği kaydedildi.

    DAVANIN GEÇMİŞİ

    İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, 26 Mart 2021’de karara bağladığı davada, tutuklu sanık dönemin İstihbarat C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, “Başkasını araç olarak kullanma suretiyle insan öldürme” ve “Resmi belgeyi yok etme” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Dönemin Emniyet İstihbarat Daire Başkanı tutuklu sanık Ramazan Akyürek de “Başkasını araç olarak kullanma suretiyle insan öldürme”, “Resmi belgede sahtecilik” ve “Resmi belgeyi yok etme” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve 13 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme sanığın pişmanlık göstermediğini ve mahkeme heyetine karşı tutumunu dikkate alarak cezada indirim uygulamadı. Dönemin İstanbul Jandarma İstihbarat Bölücü Faaliyetler İstihbarat Tim Komutanı sanık Muharrem Demirkale hakkında “Başkasını araç olarak kullanmak suretiyle kasten öldürmek” ve “Anayasayı ihlal” suçlarından iki ayrı müebbet hapis cezası verildi. Dönemin İstanbul Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli astsubay sanık Yavuz Karakaya hakkında “Anayasayı ihlal” suçundan müebbet hapis cezası ve “Kasten öldürmeye yardım” suçundan da 12 yıl 6 ay hapis cezası verildi. Toplam 26 sanık hakkında değişen oranlarda ceza verilirken, eski İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun ve dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay hakkında “Kamu görevlisinin görevi ihmal” ve “Kamu görevlisinin görevi kötüye kullanması” suçlarından zaman aşımının dolması nedeniyle davanın düşürülmesine hükmedildi. Sanık dönemin Trabzon İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç hakkında “İhmali davranışla kasten öldürmek” suçundan beraat, “Kamu görevlisinin görevi ihmal” ve “Kamu görevlisinin görevi kötüye kullanması” suçlarından ise zaman aşımı nedeniyle düşme kararı verildi.

  • Hrant Dink davasında flaş gelişme

    Hrant Dink davasında flaş gelişme

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin davadan dosyası ayrılan FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz ve gazetecilerin de aralarında bulunduğu 13 firari sanığın yargılandığı davada, 12 sanık hakkında 15 gün içerisinde mahkemeye gelmezlerse kaçak sayılmalarına ve mallarına el konmasına karar verildi.

  • Hrant Dink davasında karar çıktı

    Hrant Dink davasında karar çıktı

    AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin, Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu 76 sanığın yargılandığı davada karar çıktı. Ercan Gün’e silahlı terör örgütüne üye olmak suçundan 10 yıl hapis cezası verildi. Ecevit Emir için beraat kararı verildi. Emre Cingöz için beraat kararı verildi. Celalettin Cerrah ve Sabri Uzunoğlu için suçlamalar zamanaşımı nedeniyle düştü. Bekir Yokuş için ise kasten öldürmeye yardım suçundan 10 yıl hapis cezası verildi.

    Davada Gülen’in de aralarında bulunduğu 13 sanığın dosyası ayrıldı.

    İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma salonunda, tutuksuz yargılanan dönemin Trabzon Jandarma Komutanı Ali Öz, eski emniyet müdürleri Reşat Altay, Celalettin Cerrah’in aralarında bulunduğu çok sayıda sanık katıldı. Tutuklu sanıklar ise Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi ile duruşmaya katıldı.

    Mütalaada 11 sanığa beraat, 51 sanığa ceza istenmişti

    Duruşma savcısı 14 Aralık 2020 tarihinde verdiği 68 sayfalık mütalaasında, toplam 11 sanığın beraatini, bir sanığın dava dosyanın düşmesini talep etmişti. Mütalaada, aralarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, Ekrem Dumanlı, Adem Yavuz Arslan’ın da bulunduğu 13 firari sanığın dosyasının ayrılmasını ve 51 sanığın ise değişik oranlarda cezalandırılmasını talep edilmişti.

    Ceza istemleri

    Mütalaada, tutuklu sanık dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Sanık Ali Fuat Yılmazer’in FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’nün amaçları doğrultusunda önceden öldürüleceğini bildiği Hrant Dink’in hayatını korumak için görevini yerine getirmediği belirtilerek “Tasarlayarak kasten öldürmeye iştirak”, “FETÖ terör örgütü yöneticiliği”, “Görevi kötüye kullanmak” ve “Resmi belgede sahtecilik” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ve toplam 18 yıl 3 aydan 31 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

    Tutuklu sanık dönemin Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek’in “Tasarlayarak kasten öldürmeye iştirak”, “FETÖ terör örgütü yöneticiliği”, “Resmi belgede sahtecilik”, “Resmi belgenin yok edilmesi ve gizlenmesi” ve “Görevi kötüye kullanma” suçlarından ağırlaştırılmış müebbet ile 21 yıl 6 aydan 40 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edilmişti.

    Eski yüzbaşı tutuklu sanık Muharrem Demirkale ve MİT tırlarının durdurulması davasında hapis cezasına çarptırılan eski Adana Jandarma Bölge Komutanı sanık Hamza Celepoğlu hakkında ise “Anayasayı ihlal” suçundan ayrı ayrı ağırlaştırılmış müebbet , “Kasten öldürme” suçundan da ayrı ayrı müebbet ve “FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7,5 yıldan 15’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti.

    Dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz hakkında da “Anayasayı ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, “Kasten öldürme” suçundan müebbet, “Resmi belgede sahtecilik”, “Görevi kötüye kullanmak”, “Örgüte üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek yardım” suçlarından da 5 yıl 10 aydan 24 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti.

    Mütalaada, tutuklu sanık Ercan Gün hakkında “Anayasayı ihlal” suçundan ağırlaştırılmış müebbet ve “FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması istenmişti.

    Cinayetten önce dönemin Trabzon İstihbarat Daire Başkanı olan Eskişehir İl Emniyet Müdürü Engin Dinç, İstanbul eski İstihbarat Şube Müdürü Ahmet İlhan Güler ve dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah hakkında “Görevi kötüye kullanmak” suçundan 3 aydan 1 yıla kadar hapis istenmişti.

    Dönemin Trabzon Emniyet Müdürü sanık Reşat Altay’ın “Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi” suçundan 20 yıldan 25 yıla kadar hapsi, “Resmi belgeyi bozmak, yok etmek, gizlemek” suçundan 3 yıldan 7 yıl 6 aya kadar, “Görevi kötüye kullanma” suçundan da 6 aydan 2 yıla olmak üzere toplam 23 yıl aydan 35 yıl 6 aya kadar hapsi istenerek Altay’ın hükümle birlikte tutuklanması da talep edilmişti.

    Dönemin İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun’un “görevi kötüye kullanma” suçundan 3 aydan 1 yıla kadar hapsi istenmişti.

    Hrant’ın arkadaşları duruşma öncesine açıklama yaptı

    Hrant Dink cinayetinde dava öncesinde Hrant’ın Arkadaşları İnsiyatifi İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamayı yapan insiyatif üyelerinden Bülent Aydın, “Hukuk mücadeleleri sonucu kamuoyunun bu cinayetin aydınlanması yönündeki talebinin baskısıyla süreç içerisinde gelişti ve bugünlere gelindi. Evet önemli bir davadır. Türkiye tarihinde ilk defa bir siyasi cinayet davasında bu kadar resmi kişi yargılandı. En son mütalaada da bunların önemli bir kısmı hakkında önemli cezalar istendi. Belki bu cinayet tam olarak aydınlatılabilseydi bu ülkede daha öncede yaşanmış başka siyasi cinayetlerde de benzer süreçlerde işleyen mekanizma ortaya çıkmış olabilirdi. Bugün bu noktada değiliz dolayısıyla bir kez daha biz bitti demeden bu dava bitmez diyerek karar duruşmasına giriyoruz” şeklinde sonlandırdı.

  • Hrant Dink duruşması 26 Mart’a ertelendi

    Hrant Dink duruşması 26 Mart’a ertelendi

    AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 6’sı tutuklu 76 sanığın yargılandığı davada, üye hakimlerden birinin kalp ameliyatı nedeniyle raporlu olması nedeniyle karar çıkmadı. Duruşma karar için 26 Mart’a ertelendi.

    İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya, tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer, Ercan Gün, Ramazan Akyürek, Muharrem Demirkale, Okan Şimşek, Veysal Şahin Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Tutuksuz sanıklardan Ali Öz, Reşat Altay, Celalettin Cerrah’ın da aralarında olduğu bazı sanıklar ile Dink Ailesi avukatları da duruşmada hazır bulundu.

    DURUŞMA 26 MART’A ERTELENDİ

    Duruşmada, iki tanık dinlendi. Daha sonra Mahkeme Başkanı Akın Gürlek, mahkeme heyeti üyesi hakimlerinden Ferhat Şahin’in kalp ameliyatı geçirdiğini belirterek karar çıkmayacağını söyledi. Mahkeme heyeti ara kararında, “Duruşma günü son sözlerinin alınması ile karar verileceği belirtilmişse de mahkememizde Hrant Dink dosyası olarak bilinen dosyaya üye hakimlerden en baştan beri Hakim Ferhat Şahin ile Hakim Şenol Kartal’ın çıktığı, diğer üye hakimlerimizin mahkememizde yapılan iş bölümü uyarınca diğer dosyalara çıktıkları, üye hakimlerinden Hakim Ferhat Şahin’in kalp ameliyatı geçirdiği, bu duruşmaya aynı mahkemeden çıkan Hakim Mücteba Akkaya’nın arızi (gecici) olarak duruşmaya çıktığı, duruşmanın Ferhat Şahin’in sağlık raporu nedeniyle 26 Mart’a bırakılmasına, sanıkların son sözlerinin alınarak hükmün açıklanacağının taraflara bildirilmesine” hükmedildi. Duruşma, 26 Mart’a karar açıklanmak üzere ertelendi.

    DAVA ÖNCESİ BASIN AÇIKLAMASI

    Dava öncesinde Hrant’ın Arkadaşları İnsiyatifi, İstanbul Adalet Sarayı’nın karşısında bulunan meydanda basın açıklaması yaptı. “Hrant için adalet için” yazılı pankart açan grup adına açıklamayı insiyatif üyelerinden Bülent Aydın yaptı. Açıklamada, “Biz Hrant için adalet için demeye devam edeceğiz” ifadeleri kullanıldı.

  • Hrant Dink cinayeti davasında 1 tahliye

    Hrant Dink cinayeti davasında 1 tahliye

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in de aralarında bulunduğu 76 sanığın yargılanmasına devam edildi. Tutuksuz sanıklardan dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Ali Öz’ün ise ev hapsine karar veren mahkeme, geçtiğimiz günlerde tutuklanan sanıklardan Volkan Şahin’in tahliyesine karar verdi.

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin FETÖ elebaşı firari sanık Fetullah Gülen’in de aralarında bulunduğu 76 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar SEGBİS sistemi ile hazır edildi.

    Duruşmada savunma yapan dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı görevlisi Hamdi Egbatan FETÖ ile herhangi bir irtibatı olmadığını söyleyerek, “Devletine milletine bağlı bir insanım hakkımdaki suçlamalardan beraatıma karar verilmesini istiyorum” dedi.

    Dönemin Trabzon Emniyet İstihbarat Dairesi’nde komiser yardımcısı olarak görev yapan Özkan Mumcu ise suç tarihinde askerde olduğunu aktararak “O tarihte görev yapmıyordum. Cinayetten 20 gün sonra göreve başladım. 3 yılı aşkın süre tutuklu kaldım. Hakkımdaki suçlamaları kabul etmiyorum” şeklinde konuştu.

    Dönemin Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi Veysel Şahin ise “Cinayeti planlama faaliyetim yoktur. İstanbul jandarmasıyla irtibatım yok. Tahliye ve beraatımı talep ediyorum” şeklinde beyanda bulundu.

    Geçtiğimiz günlerde tutuklanan dönemin Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi sanık Volkan Şahin ise “Ben karakolda mesleğin birinci yılındaydım. Karakolda asayiş görevi yaptığıma dair belgeler de var, mahkemeye sunulmuştur. Ben istihbarat personeli değilim ve orada görevli herhangi bir personeli tanımıyorum, şubenin yerini dahi bilmiyorum” şeklinde savunma yaptı.

    Sanık Şahin, Dink cinayetine yönelik bir haber almadığını da savunarak, “Ben Trabzon İstihbarat Şube Görevlisi değil Asayiş Tim komutanıydım. Hrant Dink ismini meydana gelen ölüm olayına kadar duymadım. Bundan önce ne iş yaptığını, kim olduğunu bilmiyordum. FETÖ ile ilgili ne bende ne ailemde bir bağlantı vardır. Jandarma personeliyim. Tarafıma yapılan suçlamaları kabul etmiyorum. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum” dedi.

    Sanık savunmalarının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, 6 Ocak’ta cinayeti daha önceden bildiğine dair dosyada delillerin olması gerekçesiyle tutuklanmasına hükmedilen Volkan Şahin’in lehine değişen deliller nedeniyle tahliyesine karar verdi. Mahkeme ayrıca hakkında ağırlaştırılmış müebbet, müebbet ve 24 yıla kadar hapsi istenen dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı tutuksuz sanık Ali Öz’ün ise aleyhine değişen delil durumunu göz önüne alarak yaşından dolayı ‘konutu terk etmeme’ şeklinde adli tedbir uygulanmasına hükmetti.
    Duruşma sanık savunmalarıyla devam edilmek üzere ertelendi.

  • Hrant Dink cinayetinde flaş gelişme

    Hrant Dink cinayetinde flaş gelişme

    6 sanıklı davada ‘cinayeti daha önceden bildiklerine dair dosyada delillerin olması gerekçesiyle’ hakkında tutuklama kararı çıkartılan o dönem Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevli iki sanıktan Veysal Şahin, Adana’da yakalandı.

    Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin, FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 4’ü tutuklu, 76 sanığın yargılandığı davanın 117’nci duruşması, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada mahkeme heyeti, o dönem Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli olan sanıklar Veysal Şahin ve Volkan Şahin’in, ‘dosya kapsamında cinayetin daha önceden bilgisi olan ve kendisine Coşkun İğci vasıtasıyla haberdar edilen kişilerden olması, sanıkların cinayeti daha önceden bildiklerine dair dosya kapsamında delillerin olması, mütalaada istenen ceza durumu, kuvvetli suç şüphesinin olduğu, sanıkların tutuklulukta geçen sürelerin azlığını’ dikkate alarak tutuklanmalarına, tutuklanmalarına yönelik yakalama emirleri çıkarılmasına karar verdi.

    ADANA’DA YAKALANDI

    Kararın ardından Adana Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, Veysal Şahin’i kentte, saklandığı adreste yakaladı. Gözaltına alınan Veysal Şahin, Adana Adli Tıp Birimi’nde sağlık kontrolünden geçirildikten sonra İl Emniyet Müdürlüğü’ne götürüldü.

  • Hrant Dink cinayeti davasında duruşma ertelendi

    Hrant Dink cinayeti davasında duruşma ertelendi

    AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler, jandarma ve eski emniyet görevlilerinin de aralarında bulunduğu 4’ü tutuklu 76 sanığın yargılandığı dava, sanıkların ve avukatların esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma hazırlaması için süre verilerek ertelendi.

    İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada taraf avukatları celse arasında açıklanan esas hakkındaki mütalaaya karşı savunma yapabilmek için süre istedi. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklara ve taraf avukatlarına esas hakkındaki mütalaaya karşı beyanda bulunmaları için süre vererek duruşmayı erteledi.

    MÜTALAADAN

    Cumhuriyet savcısı esas hakkında açıkladığı 68 sayfalık mütalaasında, İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü sanık Ali Fuat Yılmazer’in FETÖ amaçları doğrultusunda önceden öldürüleceğini bildiği, Hrant Dink’in hayatını koruma yerine görevini yerine getirmediği anlatılıyor. Mütalaada sanık Yılmazer’in “Tasarlayarak adam öldürmek suçuna iştirak” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası, “Görevi kötüye kullanma”, “FETÖ yöneticiliği”, “Resmi belgelerin yok edilmesi veya gizlenmesi” suçlarundan 18 yıl 3 aydan 31 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor.

    Dönemin Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek’in “Tasarlayarak adam öldürmek suçuna iştirak” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapsi, “FETÖ yöneticiliği”, “Resmi belgenin yok edilmesi veya gizlenmesi”, “Görevi kötüye kullanma” ve “Resmi belgede sahtecilik” suçlarından 21 yıl 6 aydan 40 yıla kadar hapsi isteniyor.

    Mütalaada MİT Tırlarının durdurulması davasında hapis cezasına çarptırılan tutuklu sanık Hamza Celepoğlu’nun “Anayasayı ihlal”, “Kasten öldürme” suçundan ayrı ayrı müebbet hapis cezalarıyla cezalandırılması, “FETÖ üyeliği” suçundan ise 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Tutuklu sanık Muharrem Demirkale’nin ise “Anayasayı ihlal”, “Kasten öldürme” suçundan ayrı ayrı müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması istenirken, “FETÖ üyeliği” suçundan 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapsi isteniyor.

    Mütalaada FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, Zekeriya Öz, Ekrem Dumanlı, Adem Yavuz Arslan’ın da aralarında bulunduğu 13 firari sanığın dosyasının ayrılması talep ediliyor.