Etiket: İbrahim Yumaklı

  • “Tarım sayımını 2026’da bitirmeyi hedefliyoruz”

    “Tarım sayımını 2026’da bitirmeyi hedefliyoruz”

    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, “Tarım sayımı istatistik işletme bilgisi, hayvan sayısı, arazi bilgisi gibi bütün verilerin doğrulanması anlamına gelecek. Amacımız tarımsal politikalarımıza altlık teşkil edecek veri setlerini doğrulamak. 2026’da bitirmeyi hedefliyoruz” dedi.Bakan Yumaklı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Bakanlığının ve bağlı kuruluşların 2024 yılı bütçesine ilişkin yaptığı sunumun ardından milletvekillerince kendisine yöneltilen soruları cevapladı.
    Suyu merkeze alan 3 yıllık tarımsal üretimi planlayacaklarını söyleyen Yumaklı, 81 ilde kurdukları üretim planlama birliklerinde sektördeki paydaşların bulunmasına özen gösterdiklerini belirtti.

    Tarıma sağlanan desteklerin Gayrisafi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 1’inden daha az olduğu yönündeki eleştirilere cevap veren Yumaklı, desteklemelerin 2003-2022 döneminde bu rakamdan daha fazla olduğunu aktardı.
    Yumaklı, Türkiye’nin tarımda kendine yeterlilik oranlarına ilişkin “Türkiye’nin 64 ürünün 45’inde kendine yeterlilik oranını yüzde 100’ün üzerinde. Bu rakam tahıllarda yüzde 80, sebzede yüzde 113,5 ve meyvede yüzde 156” ifadelerini kullandı.

    ÇKS’ye kayıtlı çiftçi sayısı 2 milyon 245 bin 526’ya yükseldi

    Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) ile ilgili bilgiler de veren Yumaklı, 2019’da 2 milyon 83 bin olan kayıtlı çiftçi sayısının bu yıl 2 milyon 245 bin 526’ya yükseldiğini bildirdi.
    Yumaklı, ekili alanların bu yıl 156 milyon 264 bin 730 olduğunu kaydederek, “Çiftçilerin toplam borcu 535 milyar lira. 2018’de çiftçi borçlarının hasılaya oranının yüzde 50 iken, 2022’de bu oran yüzde 37’dir. Çiftçilerin borçlarını geri ödeme oranı da 2022 yılında yüzde 99,6, eylül sonu itibariyle yüzde 99,8’dir” dedi.

    “Van Gölü Havzası Eylem Planı ile sürdürülebilir yönetimi hedefliyoruz”

    Su verimliliği konusunu yeniden gündeme getireceklerin hatırlatan Yumaklı, “Kuraklık izleme sistemlerini kurmada son günlerdeyiz. 2022 sonunda 183 milyar metreküpe ulaşan bir su depolama hacmimiz var. Kullanılmış suların arıtılarak tarımsal sulamada tekrar kullanılması dahil edilmesi konusu önemli. Devreye girecek Van Gölü Havzası Eylem Planı ile sürdürülebilir yönetimi hedefliyoruz” diye konuştu.
    Toplulaştırma çalışması yapılan alanlarla ilgili de konuşan Yumaklı, bu yıl itibarıyla 92 milyon dekara ulaşıldığını, 2028 hedeflerinin 117 milyon dekar olduğunu ifade ederek, toplam potansiyel alanın yüzde 82’sini tamamlamayı hedeflediklerini sözlerine ekledi.

    TMO 15 milyon ton için 660 bin randevu verdi

    Bakan Yumaklı, Toprak Mahsulleri Ofisi’nden (TMO) ilk zamanlar randevu alınamamasını haklı bir eleştiri kabul ederek, “TMO ofislerine ciddi bir yığılma oldu. Alım noktalarını 510’dan 614’e yükselterek, lisanslı depoların kapasitelerin tamamını TMO randevu sistemine dahil ederek, ilave depolar kiralayarak çiftçimizi mağdur etmedik. 2023 hasat döneminde 15 milyon ton için yaklaşık 660 bin randevu verildi” açıklamasını yaptı.
    Pancar üretiminin 22,5 milyon tonun üzerine çıktığını aktaran Yumaklı, şeker ihtiyacının yurt içinden karşılandığını, ‘450 bin ton şeker ithal edildi’ iddialarının doğru olmadığını söyledi.

    “Balıkçı barınağının yat limanına dönüştürülmesi söz konusu değildir”

    Yumaklı, bir milletvekili tarafından Antalya’da balıkçı barınağında yaşanan duruma ilişkin yöneltilen soruna şu cevabı verdi:
    “Balıkçılardan gelen şikayet üzerine bakanlık kontrolörlerince denetim yapıldı. Kooperatiflerce kayıt dışı ücret alındığı, getirilen düzenlemelere aykırı yönettiği, yükümlü olduğu bazı sorumlulukları yerine getirmediği üzerine sözleşme iptale dilerek savcılığa suç duyurusunda bulunuldu. Hukuki süreç devam etmektedir. Barınakta kooperatiflere üye 350 civarında balıkçı bulunmakta olup barınaktan faydalanmaya devam ediyor. Hiçbir balıkçı çıkarılmadı. Hukuki süreç sonunda barınak bölgedeki su ürünleri kooperatif ya da birliklerinden birine kiralanacak. Balıkçı barınağı balıkçılık için yapılmıştır. Yat limanına dönüştürülmesi söz konusu değildir.”

    Kahverengi kokarca ile toptan mücadele

    Kahverengi kokarca böceği sorununa ilişkin de açıklama yapan Yumaklı, “Kahverengi kokarca böceğiyle mücadele konusu son derece önemli. Tarım alanları ve yaşam alanlarına sirayet etti. Bu konuda toptan bir mücadele gerçekleştireceğiz” dedi.
    Dünyada bal üretim noktasında Çin’in birinci, Türkiye’nin ise ikinci sırada olduğunu hatırlatan Yumaklı, arıcılığın arttığını, sektöre son 20 yıl içerisinde 1,2 milyar lira destek sağlandığını ifade ederek, kayısıda ise herhangi bir ithalatın söz konusu olmadığını anlattı.

    “Tarım sayımını 2026’da bitirmeyi hedefliyoruz”

    Yumaklı, tarım sayımına ilişkin şunları dile getirdi:
    “Tarım sayımı istatistik işletme bilgisi, hayvan sayısı, arazi bilgisi gibi bütün verilerin doğrulanması anlamına gelecek. Amacımız tarımsal politikalarımıza altlık teşkil edecek veri setlerini doğrulamak. 2026’da bitirmeyi hedefliyoruz. Üretim planlamasının tam anlamıyla oturabilmesi için kayıtlılığı çok önemsiyoruz.”
    Komisyonda Tarım ve Orman Bakanlığının 2024 yılı bütçesinin yanı sıra Orman Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü ve Türkiye Su Enstitüsünün bütçe, kesin hesap ve Sayıştay raporu ile Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumunun Sayıştay Raporu kabul edildi.

  • Bakan Yumaklı, Kars Valiliğini ziyaret etti

    Bakan Yumaklı, Kars Valiliğini ziyaret etti

    Kars’a gelen Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, havaalanından Kars Valiliğine geçti. Yumaklı burada, valilik şeref defterini imzaladı, ardından Vali Ziya Polat’tan Kars ile ilgili brifing aldı. Bakan Yumaklı’ya 65. Hükümette Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan ve AK Parti Kars Milletvekili Adem Çalkın da eşlik etti.

    Yumaklı, Kars’ta Besi OSB fabrika açılışına katılacak, sektör temsilcileriyle istişare toplantısı yapacak. Son olarak AK Parti Kars İl Başkanlığı’nda partililerle bir araya gelecek.

  • İstiridye yetiştiriciliği için büyük adım

    İstiridye yetiştiriciliği için büyük adım

    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, yürüttükleri çalışmalar ile ülkede balık yetiştiriciliğinde olduğu gibi diğer su ürünleri yetiştiriciliğinde de ilerlemeler kaydedildiğini bildirdi.

    “İllerimizde yapılan midye yetiştiriciliğinde 50 bin tonluk kapasiteye ulaştık”

    Çift kabuklulardan olan ve deniz suyunu organik temizleyip yem ve tatlı su tüketmeyen midyenin Türkiye’de yetiştiriciliğinin 2015 yılında başlatıldığını, halihazırda yılda 5 bin 500 ton üretim gerçekleştirildiğini vurgulayan Yumaklı, şu bilgileri aktardı:
    “Su ürünleri yetiştiriciliği alanında ülkemizin sahip olduğu potansiyeli değerlendirmek amacıyla başlattığımız çalışmalar kapsamında, midye yetiştiriciliğinde önemli bir yol katettik. Teşvik kapsamına aldığımız midye yetiştiriciliği için destekleme ödemesi yapıyoruz. Bununla birlikte ülkemizde halen Sinop, Bursa, Yalova, Balıkesir, İzmir, Muğla ve Çanakkale illerimizde yapılan midye yetiştiriciliğinde 50 bin tonluk kapasiteye ulaştık. Bu kapasitemizi kullanmak ve üretim miktarımızı daha yukarılara taşımak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürüyoruz.”
    Bakan Yumaklı, dünyada su ürünleri pazarında önemli bir yere sahip diğer bir ürünün istiridye olduğunu belirterek tatlı su tüketmeyen bu ürünün de yem verilmeden yetiştiriciliğinin yapılabildiğine dikkati çekti.

    “Sektörden gelen talebi de değerlendirerek özellikle uygun alanlarda istiridye yetiştiriciliğini başlatmayı planlıyoruz”

    İstiridye yetiştiriciliğinde Fransa başta olmak üzere İspanya, Çin, Avustralya ve Yeni Zelanda’nın önemli bir pazar payına sahip olduğuna işaret eden Yumaklı, şu değerlendirmelerde bulundu:
    “Sektörden gelen talebi de değerlendirerek özellikle uygun alanlarda istiridye yetiştiriciliğini başlatmayı planlıyoruz. Bu sayede Marmara ve Karadeniz’de doğal olarak var olan ancak nesli tehlikeye girmiş istiridye tekrar kaynaklarımıza kazandırılacak. İhracatta önemli bir rakamı yakaladığımız balıkta olduğu gibi diğer su ürünlerinde de yetiştiriciliğimizi geliştirerek ülkemize gelir kazandırmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede Bakanlığımız Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğümüz ve FAO iş birliği ile Çift Kabuklu Yetiştiriciliğinin Geliştirilmesi Çalıştayı düzenlendi. Çalıştayın çıktılarını değerlendirip Bakanlık olarak yol haritamızı oluşturacağız ve en kısa zamanda ülkemizde de istiridye üretiminin başlaması için düğmeye basacağız.”

    Dünyada 9 milyar dolarlık pazara sahip

    Dünyada 6 milyon ton üretime sahip istiridye yetiştiriciliğinin yaklaşık 9 milyar dolarlık pazarı bulunuyor.
    Başlatılan çalışmalar doğrultusunda, Türkiye’de 5 yıl içinde 10’un üzerinde üretim çiftliği kurulması ve buralarda 5-10 bin tonluk üretim yapılması öngörülüyor. Türkiye’nin bu üretimden gelirinin ise 100 milyon dolara yaklaşabileceği değerlendiriliyor.

  • Bakanı Yumaklı, Türk Agro İş Forumu’na katıldı

    Bakanı Yumaklı, Türk Agro İş Forumu’na katıldı

    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Tarım Bakanları Toplantısı kapsamında Türk Agro İş Forumu’na katıldı. Forumda konuşan Yumaklı, Türk Devletleri Teşkilatı bünyesinde kardeşlik temelinde yürütülen ilişkileri ve iş birliğini her geçen gün geliştirmeye devam ettiklerini belirterek, “Hepinizin malumu olduğu üzere, dünyanın içinde bulunduğu süreç pandemi, çatışmalar, kuraklık, gıda arz krizleri tüm ülkeleri yeni stratejiler belirlemeye itmektedir. Günümüzde yaşamakta olduğumuz Ukrayna-Rusya savaşı, gıdaya erişimin ne kadar önemli olduğunu ve bu gibi krizlerin nasıl aşılması gerektiği konusunda yeni yol haritalarının ortaya konulmasının önemini bir kez daha bize hatırlatmaktadır. Yaşadığımız bu tecrübeler, küresel sorunlarla baş etmede iş birliklerinin önemini ortaya koymuştur” dedi.

    “Yeni projelerle güçlendirmek için buradayız”

    Ortak sorunlara ortak çareler üretmenin çok daha önemli hale geldiğini ifade eden Yumaklı, “Bu noktada, Türk Devletleri Teşkilatı’nın ticaret, enerji, ulaşım ve gıda güvencesi gibi pek çok alanda bölgesel iş birliğinin gelişmesi ve istikrarın sağlanması açısından önemli bir platform olduğunu vurgulamak isterim. Devlet Başkanlarımızın bu Teşkilatı kurarken, yapının temellerine koymuş olduğu harcı, tarım dahil her alanda yeni projelerle güçlendirmek için buradayız. Bu doğrultuda yoğun çalışmalar yürütüyoruz. Tertip edilen iş forumları, temaslarımızı sıklaştırmak ve yeni iş birliği kapılarını aralamak için de önemli bir platformdur. İşbirliğini artırmak için çalışmak tarımı daha sürdürülebilir kılacak ve çiftçilerimizin önündeki zorlukların üstesinden gelmesine yardımcı olacak, iş insanlarımıza yeni olanaklar sağlayacaktır” diye konuştu.

    “TDT ailemiz, yeni ülkelerin katılımı ile genişlemektedir”

    TDT ülkelerinin önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Bakan Yumaklı, “Ayrıca, TDT ailemiz, yeni üyelerin katılımı ile birlikte genişlemekte, güçlenmektedir. Macaristan ve Türkmenistan’dan sonra Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin de geçen sene gözlemci üye olması teşkilatımızı kuvvetlendirmiştir. Ülkelerimizin 2022 yılında toplam ihracatları 537 milyar doları aşmıştır. Aynı yıl, üye ülkelerin kendi aralarındaki ihracat ise yaklaşık 33 milyar dolar seviyesindedir. Tarımsal ihracat toplamı ise 3,8 milyar dolardır. Öyle ki, teşkilat içi ticaretimizin yeterli seviyede olmadığını söylemek mümkündür. Ülkelerimiz arasında özellikle tarım sektöründe açığa çıkarılmayı bekleyen ciddi bir potansiyel mevcuttur. Bilhassa tohumculuk, fidancılık, seracılık, su ürünleri, tarım makinaları alanında işbirliklerinin geliştirilebileceğini ve tarımsal ticaretin daha da artırılabileceğine inanıyorum” şeklinde konuştu.

    “Tarım sigortaları sistemini önemli bir araç olarak görüyoruz”

    Özel sektör temsilcilerini bir araya getiren bu tür etkinlikleri son derece kıymetli bulduğunu söyleyen Yumaklı, “Karşılıklı ticaretimizin artması için önemli bir araç olarak görüyoruz. Özellikle tarım ticaretimizin artmasına katkı sunacağına inandığım ‘Helal Belgelendirme’ konusunun, ticarette teknik engellerin azaltılmasında etkili ve kapsamlı bir mekanizma olduğu görüşündeyim. Ticaretimize yön veren ve kolaylaştıran başlıca konulardan biri olan ortak e-sertifika ve ortak katalog kullanımı, tarımsal mekanizasyon ve teknoloji kullanımlarında bilgi ve tecrübelerin karşılıklı paylaşımı, ortak mevzuatlar oluşturulması gibi konular her daim gündemde tutulmalıdır. Özellikle, üreticilerin doğal afetlerden ve diğer oluşabilecek risklerden korunması adına tarım sigortaları sistemini önemli bir araç olarak görüyoruz. Tarım sigortaları sisteminin Azerbaycan’da olduğu gibi Özbekistan’da kurulması için çalışmalara başladık. Bu işbirliğini, bütün üye ülkeler nezdinde geliştirebilir, ortak tarım sigortaları havuzu oluşturabiliriz. Böyle bir işbirliğinin hem gıda güvenliği hem de ekonomik ve ticari alanda önemli faydalar sağlayacağına inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Türk Agro İş Forumu’na Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanı sıra TDT Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev, Azerbaycan Tarım Bakanı Mecnun Memmedov, Kazakistan Tarım Bakanı Yerbol Karashukeev, Kırgızistan Tarım Bakanı Askarbek Dzhanybekov, Özbekistan Tarım Bakanı Aziz Voitov katıldı. Macaristan Tarım Bakanı Istvan Nagy, KKTC Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Hüseyin Çavuş ise gözlemci ülkeler olarak toplantıda yer aldı.
    Bakan Yumaklı, Bakü temasları kapsamında TDT Genel Sekreteri Ömüraliyev, Azerbaycan Tarım Bakanı Memmedov ve Kazakistan Tarım Bakanı Yerbol Karashukeev ikili görüşmeler gerçekleştirecek.

  • Bakan Yumaklı, orman yangını bölgesini havadan inceledi

    Bakan Yumaklı, orman yangını bölgesini havadan inceledi

    Alanya ilçesi Dimçayı Akköprü mevkiinde öğle saatlerinde başlayan yangın rüzgarında etkisiyle kısa sürede büyüdü. Kızılçam ormanlarıyla kaplı bölgeye çok sayıda itfaiye ekibi yönlendirildi. Yangına Alanya Orman İşletme Müdürlüğü ekiplerinin yanı sıra, 8 helikopter, 6 uçak, 42 arazöz, 6 su tankeri, 10 ilk müdahale aracı, 4 dozer ve çok sayıda yerel ekip ile müdahalede bulunuluyor.

    Araç sayısının yeni katılacak olanlarla daha da artacağı bildirildi. Bölgede çok sayıda vatandaşın ekiplere yardım ettiği görüldü. Kuru ve rüzgarlı bir havanın etkili olduğu bölgede ekipleri, yangını kontrol altına almak için yoğun bir çaba sarf ediyor.

  • “Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz var”

    “Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz var”

    ‘Şehir Buluşmaları’ programı çerçevesinde Kütahya Belediye Sosyal Tesisleri’nde basın mensuplarıyla bir araya gelen Yumaklı, son dönemdeki gıda milliyetçiliği konusuna değindi. Yumaklı, “Ülkelerin korumacı, gıdayı kendilerine evvel konu olarak elde edip gerekli gıda miktarını kendi ülkelerinde tutmakla ilgili çok ciddi bir gayretleri var” dedi.
    Bakan Yumaklı, “Cumhurbaşkanımızın katıldığı ve dünya gündemini uzunca bir süre domine eden G20 zirvesiydi. Bir diğeri benim de katıldığım Dünya Gıda Örgütü ile 9 ülkenin tarım bakanlarının iştirak ettiği küresel gıda kriziyle alakalıydı. Ayrıca bu süreç içerisinde yine Asya ülkelerinin kendi içlerinde buna benzer toplantıları oldu. Bu toplantıların ana konusu gıda arz güvenliği. Bu nedenle işte bu ‘yeni normal’ dediğimiz iklim değişikliğinden tutun da jeopolitik risklere kadar, doğal afetlere kadar bütün hususların, sadece bizim ülkemizi değil, dünyadaki bütün ülkeleri benzer şekilde etkilediğini görmemiz ve düşünmemiz mümkün. Dünyadaki bütün ülkeler işte bu yeni normallerden etkilendi. Etkilenecek ve etkilenmeye de devam ediyor” diye konuştu.

    “Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz var”

    “Güçlü Türkiye’nin yolunun güçlü tarımdan geçtiğini bilerek hareket ediyoruz” diyen Bakan Yumaklı, “Cumhurbaşkanımızın güçlü liderliğinin en önemli unsuru söylendiğinde onun mutlaka gerçekleşiyor olması. Elbette Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz var ve bu hedefler istikametinde biz de güçlü Türkiye’nin yolunun güçlü tarımdan geçtiğini bilerek bu düsturla hareket ediyoruz. Bu minvalde herkesin de bildiği ve artık kabul ettiği haliyle savunma sanayimiz kadar önemli tarımsal üretimi de önceliyoruz. Ana karargahımız da elbette illerimiz. İllerimizin tarım ve orman potansiyelini bizler ne kadar etkin kullanırsak, altyapısını ne kadar güçlendirirsek, güçlü Türkiye’nin önünü de o kadar hızlı açmış olacağız” şeklinde konuştu.

    “21 yılda 10 milyar liraya yakın tarım, orman ve su alanında destek verildi”

    Kütahya’daki kırsal kalkınma konusunda da bin 164 projenin desteklendiğini belirten Bakan Yumaklı, “Kütahya’nın tarım, orman ve su potansiyelini her zaman için verimli şekilde kullanması amacıyla hibe desteği ve yatırımları, bundan önce imza attık. Bundan sonra da artırarak devam ettireceğiz. Kütahya’ya Bakanlık olarak son 21 yılda 10 milyar liraya yakın tarım, orman ve su alanında destek verildi. 168 tesis hizmete alındı. 20 baraj, 7 gölet ve yer altı depolamasıyla yıllık yaklaşık 146 milyon metreküplük su depolama hacmine ve kapasitesine sahip oldu. 21 sulama tesisiyle 184 bin dekarlık arazinin sulanması mümkün. Sulamaya açılan arazilerin ekonomiye yaklaşık yıllık 1 milyar liralık bir katkısı söz konusu” diye konuştu.
    ‘Şehir Buluşmaları’ programına, AK Parti Kütahya İl Başkanı Mustafa Önsay, AK Parti Kütahya milletvekilleri Adil Biçer, İsmail Çağlar Bayırcı ve Mehmet Demir de katıldı.

  • Bakanı Yumak’lıdan taziye mesajı

    Bakanı Yumak’lıdan taziye mesajı

    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Kütahya’da meydana gelen 30 Ağustos’taki yangında yaralanan, tedavi gördüğü hastanede şehit olan orman işletme şefi kardeşimiz Murat Yıldırım’a Allah rahmet eylesin Kabri nur, mekânı cennet olsun. Şehidimizin acılı ailesine, orman teşkilatımıza ve milletimize sabır diliyorum” ifadelerine yer verdi.

  • Vira Bismillah, demeyi özledik

    Vira Bismillah, demeyi özledik

    Bakan Yumaklı, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “Özlem bitiyor, büyük gün geliyor. Doğanın dengesini, dalgaların sesini, ağların bereketle çekilmesini sabırla, saygıyla bekledik. ‘Vira Bismillah’ demeyi özledik. 1 Eylül’de balıkçı reislerimiz ağlarını çekecek, Mavi Vatan özlemi bitecek.” ifadelerini kullandı.

     

  • “Hızlı bir şekilde müdahale ediyoruz”

    “Hızlı bir şekilde müdahale ediyoruz”

    AGRICITIES 2. Küresel Tarım Forumu’nun açılışı Samsun’da Ömer Halisdemir Çok Amaçlı Salon’da gerçekleşti. Açılışta konuşan Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı küresel ısınmadan, Türkiye’nin farklı yerlerinde meydana gelen orman yangınlarıyla mücadele ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

    “Yangın çıkarabilecek her türlü eylemden kaçınalım”

    Orman yangınların davetiye çıkaran her türlü eylemden kaçınılması gerektiğini ifade eden Bakan İbrahim Yumaklı, “Yeni normallerin bize dayattığı, bizim de mutlaka uyum sağlayarak hatta mutlaka onunda önüne geçmemiz gerektiği bir dönemde bu gibi birlikteliklerin yeniden çok büyük olduğunu söylemem gerekiyor. Ormanlarımız bizim yeşil vatanlarımızımdır. Hakikaten bir ağacın 20’li yıllardan belli bir olgunluğa geldiğini de düşünürsek eğer saatler içerisinde bu yılların heba olmasına sebep olacak davranışlardan kaçınmak gerekir. Lütfen ormanlarla alakalı ya da -sadece orman olmasına gerek yok- tarım arazileriyle ilgili yangın çıkarabilecek her türlü eylemden kaçınalım. Bu izmaritin bir orman kenarına atılması olabilir. Bu herhangi bir materyalin orman ya da tarla kenarına atılması olabilir. Sonradan alev alacak olanlardan kaçınalım. Ülke olarak ağustos sonuna kadar bir alarm durumundayız. Çok şükür kabiliyetlerimiz, müdahale yetkinliğimiz gün geçtikçe iyileşti. Bugün itibarıyla biz aynı anda orta ve üst ölçekte belli sayıda yangına çok hızlı bir şekilde müdahale ediyoruz. Bu kabiliyetimiz var. Bu kabiliyetimiz var diye de olmamasına karşı mücadeleden geri durmamamız gerekiyor. Yeşil vatanı korumak sadece devletin değil bu vatanın evlatlarının birinci derece görevidir” diye konuştu.

    “Çiftçilerimize reel rakamla bugün ki rakamla söylersek 841 milyar liralık tarımsal destek ödemesi yapılmıştır”

    Bakan Yumuklu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
    “Sadece ülkemize malumunuz bu yıl 50 milyona yakın turist gelmiştir. Bugünü konuşacak olursak Türkiye olarak bizler 85 milyon nüfusumuzu 50 milyon turistimizi ülkemize herhangi bir sebeple gelip geçen ve uğrayanda dahil olmak üzere çok ciddi bir nüfusun gıda ihtiyacını karşılıyoruz. Bunun yanı sıra ilaveten 30 milyar dolarlık bir ihracat rakamına ulaşmış durumdayız. Hem gıda arz güvenliğini sağlamamızı hem de ülke olarak bizim tarım sektörüne bakışımız en azından belli konularda artık fark oluşturmaya başladı. Bizler bakanlık olarak tarım sektörünün geliştirilmesi için rekabet gücünün artması için etkin politikalar oluşturmanın gayreti içerisindeyiz. Biz değişkenlere yeni normal adını verdik. Yani sadece tek bir olayı herhangi bir sektörü etkiler olarak göremeyiz. Tarım sektörü için konuşacak olursak Covid-19’un yeni normalin önemli unsurlarından bir tanesi olduğunu söyleyebilirim. Nüfus artışının yeni normalin önemli unsurlarından birisi olduğunu söyleyebilirim. Ülkeler arası savaşların ya da farklı ülkelerdeki iç çatışmaların yeni normal olduğunu söyleyebilirim. Doğal afetlerin yeni normalin bir parçası olarak söyleyebilirim. Sadece orman yangınları ile uğraşmıyoruz. Aynı zamanda ülkemizin kuzey tarafında aynı anda aynı günde bir sel felaketi ile meşgul olurken güneyimizde de orman yangında vardık. Bunlar bütün dünya için yeni normal içerisine girdi. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin sadece bir jenerik cümle olmadığını hayat bize gelecekte gösterecektir. O yüzden bu yeni normallerin ülkelerin gıda arz güvenliğini önemli ölçüde tehdit ettiğini farkına varılması gerekir.

    Devletler tarım sektörünü milli savunma sanayisi kadar önemli görmektedir. Çünkü savunmanız ne kadar gelişirse gelişsin eğer insanların temel ihtiyaçlarını karşılayamazsanız o zaman diğer alanlarda güçlü olmanız çok da bir şey ifade etmeyebilir. Türkiye olarak son 21 yılda tarım alanında çok önemli başarılar elde ettik. Tarımla ilgili 15 kanun yürürlüğe girdi. Çünkü sektörünüzü yasal düzenlemeler ile birlikte güçlendirmeniz gerekmektedir. Çiftçilerimize reel rakamla bugünkü rakamla söylersek 841 milyar liralık tarımsal destek ödemesi yapılmıştır. Yaklaşık bin 200 baraj ve gölet inşa edilerek 22 milyon dekar alan ilaveten sulamaya açılmıştır. Kırsal kalkınma alanında da yaklaşık 100 bin projeye 90 milyona yakın bir destek sağlanarak kırsal kalkınmada güçlenmesine hükümet olarak destek vermiş olduk. Bu çalışmalarla birlikte 30 milyar dolarlık ilave ihracatla birlikte Avrupa’nın en büyük tarımsal gücü olurken dünyanın en büyük 10. tarım ekonomisi olmayı başardık. Yeni normalleri düşündüğümüzde artık sektörü mutlaka farklı yöntemlerle ele almamız gerekir. Elbette bizim bu sebeple geçen yıldan başlattığımız yasal mevzuatla güçlendirmemiz gereken bazı hususlar vardı ve 5 Nisan’daki Resmi Gazete’de yayınlandı. Artık önümüzdeki dönemde ülke olarak yeni normallere çok daha hazır hale gelmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yasal düzenlemedeki önemli başlıklar, ekilmeyen arazilerin üretime kazandırılması şeklinde başlamaktadır. Tarımsal üretim yapılan tüm alanların kayıt altına alınması, planlı üretime geçilmesi diğer bir önemli başlıklar arasındadır.”

    “Birçok meyve ve sebzede birinciyiz”

    Forumda konuşan Samsun Valisi Doç. Dr. Zülkif Dağlı, “Samsunumuz kuzeyin tam bir üretim üssüdür. Bu anlamda bereketli topraklar üzerinde bulunuyoruz. Tarım üretime baktığımızda 3 tane büyük ovamız vardır. Bafra, Vezirköprü ve Çarşamba Ovalarımızda ülkemizin üretimine damga vuran üretim tarzımız vardır. Pek çok sebze ve meyve türünde Türkiye’de birinciyiz. Çeltikte Türkiye’de ikinci, fındıkta ülkemizin üretiminin yüzde 17’sini karşılamak suretiyle ikinciyiz. Birkaç yıla kadar birinci sıraya geleceğimizi düşünüyoruz. Deniz balıkçılığında Türkiye’de birinciyiz. Yetiştirme balıkçılığında önemli bir noktadayız. Bunlara baktığımızda tarımda ne kadar önemli olduğumuz anlıyoruz. Tarımsal sanayiyi asıl sanayiye kazandırma noktasında da çalışmalarımız devam ediyor. Gıda organize sanayi bölgemiz tamamen dolu durumdadır. Vezirköprü’de besi organize sanayi bölgemiz ve Terme’de süs bitkileri organize sanayi bölgesi çalışmalarımız şu anda son noktadadır. Bafra’da tarıma dayalı sera organize sanayi bölgemizin alt yapı yatırımı eylül itibari ile bitecek” şeklinde konuştu.

    “Samsun, tarımsal anlamda çok önemli bir birikime, çok önemli bir sektörel gelişime çok hızlı bir şekilde yürüyor”

    Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, “Biz genelde üretim dediğimizde sanayi üretimi evet bunun çok kullanırız ama asıl üretimi topraktan olan üretimin olduğunu da unutmamak lazımdır. Bu üretim olmadan diğer hiçbir üretimin işe yaramadığı günlere dünya gelebilir. Samsun, Türkiye’nin ikinci büyük ve çok çeşitli bir üretim havzasıdır. Endüstri ürünleri üretim noktasında tarımsal alanda önemli bir üretim havzasıdır. Kanatlı hayvan üretimi noktasında önemli bir merkezdir.
    400 bine yaklaşan büyükbaş hayvancılıkla beraber Türkiye’nin önemli bir üretim havzasıdır. Manda üretimi 20 binin üzerindedir. Manda sayısında Türkiye’de açık ara birinci sıradadır. Su ürünlerinde çok önemli bir üretim merkezidir. Samsun tarımsal anlamda çok önemli bir birikime, çok önemli bir sektörel gelişime çok hızlı bir şekilde yürüyor” ifadelerini kullandı.

    “Kuraklığa dayanıklı yerli tohumlar yapmış olduğumuz üretimin hasadını gerçekleştirdik”

    Konuşma yapan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, “Tarım şu anda dünyanın en önemli gündemidir. Tahıl koridorunun açık tutulması şu anda sadece bölgede değil tüm dünyada takip edilen bir gerçektir. Özellikle Büyükşehir Yasası’ndan sonra belediyeler artık tarımın ayrılmaz bir parçası haline geldiler. Benim şehrim Konya 42 bin kilometrekare büyüklüğü ile hep ifade edildiği gibi Hollanda büyüklüğünde bir şehirdir. İnsanımızın büyük bir kısmı tarımdan gelirini elde etmektedir. Konya Büyükşehir Belediyesi olarak atıl arazilerin tarıma kazandırılması çerçevesinde suya, kuraklığa dayanıklı yerli tohumlar yapmış olduğumuz üretimin hasadını gerçekleştirdik. Özellikle kırsalda vatandaşlarımızın gelirinin arttırılması, çiftçi eğitimi, kooperatif ürünlerini daha nitelikli hale getirerek pazarlanması ile ilgili belediyelerimiz çok yoğun bir çaba sarf ediyorlar. Bu birlikte de hem tecrübelerimizi paylaşıyoruz hem üniversitelerimizde ciddi bir eğitim imkanı oluşuyor. Şehirlerimizde yaşayan vatandaşlarımızın refahının arttırılması, tarımın geliştirilmesi ile ilgili önemli bir fırsat oluşturacaktır. Türkiye’de iklim değişikliğinden en çok etkilenecek şehir Konya’dır. Konya kuraklıkla mücadele ederken, Karadeniz de yoğun yağışlarla mücadele ediyor. Ayrıca orman yangınları ile mücadele ediliyor. Dolayısıyla iklim değişikliği de hepimizin gündemindedir” açıklamasında bulundu.
    Foruma ayrıca Samsun AK Parti Milletvekilleri Mehmet Muş, Orhan Kırcalı, Ersan Aksu, Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Hilmi Güler, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem Yüce, il müdürleri, yurt dışından temsilciler ve ziraat odası başkanları katıldı.
    Forum konuşmaların ardından toplu fotoğraf çekimi ile son buldu.

  • “Takvim işlemeye başladı”

    “Takvim işlemeye başladı”

    Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, Bakan Yumaklı, bakanlıkta 81 ilin tarım ve orman müdürleri ile bir araya geldi.
    Bakan yardımcıları ve genel müdürlerin de katıldığı toplantıda konuşan Yumaklı, dünyada stratejik öneme sahip tarım sektörünün, Türkiye için büyük bir ekonomik potansiyel barındırdığını belirtti. Tarımın gıda üretimi, gıda arz güvenliği ve ekonomik büyüme açısından kritik bir sektör olduğuna işaret eden Yumaklı, “Dünyanın en önemli gündemi haline gelen tarım sektörünün hem planlanması hem de yönetimi için yeni bir yaklaşım gerekiyor. Bizler de hem sizlerle hem de ilgili paydaşlarımızla bunu sağlamayı hedefliyoruz” dedi.
    Bakan Yumaklı, iklim krizi, salgın hastalıklar, savaşlar ve nüfus artışının gıdaya olan talebi beraberinde getirdiğini vurgulayarak, olası risklere karşı Türkiye’nin tarımsal üretim altyapısının daha da güçlendirilmesinin önemine değindi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2023 yılının “Türkiye Yüzyılı” ilan edildiğini hatırlatan Yumaklı, Türkiye Yüzyılı’nda başta tarım ve orman sektörü olmak üzere birçok sektörde daha fazla söz sahibi olmayı hedeflediklerini belirtti.
    Son 21 yılda yapılan çalışmaların ileriye taşınması için yasal düzenlemelere ihtiyaç duyulduğunun altını çizen Bakan Yumaklı, “9 kanundaki 39 maddede düzenlemeyi içeren ve 5 Nisan’da yayımlanan 7442 sayılı Kanun değişikliği ile tarım ve orman alanında bir devrim gerçekleştirdik. Böylece ekilemeyen arazilerin üretime kazandırılması, tarımsal üretim yapılan tüm alanların kayıt altına alınması, suya göre tarım yapılması ve sözleşmeli üretimin yaygınlaştırılması gibi düzenlemeleri kapsayan planlı üretime geçmeyi hedefledik. Bakanlığımızın merkez biriminde tarımsal üretimin planlanması ile ilgili çalışmalar yapıldı. Yönetmelik taslağı sektör paydaşlarının görüşlerine sunuldu. Artık bir takvim işlemeye başladı” diye konuştu.

    Sektörün bütün paydaşlarının görüşleriyle nihai hale gelecek

    Bakan Yumaklı’nın açıkladığı takvim çerçevesinde bölgelerde bir dizi toplantı gerçekleştirilecek. İlgili kamu kurumları, özel sektör, tarım sektöründe faaliyette bulunan sivil toplum kuruluşları, birlikler, odalar, dernekler ve üniversitelerin de görüşlerinin alınacağı toplantıların ardından Tarımsal Üretim Planlanması Hakkında Yönetmeliğin hazır hale getirilmesi bekleniyor.