Etiket: iglo

  • Burası kutuplar değil Ovit Yaylası

    Burası kutuplar değil Ovit Yaylası

    İspir ilçesi Yedigöl Mahallesi’nde ikamet eden ve ‘Dağların Oğlu’ olarak tanınan Bülent Erkan, kendini yıllardan beridir doğal yaşama adayan bir isim.

    Geçtiğimiz ay yaptığı eskimoevi ile gündeme gelen Bülent Erkan, bu kez Ovit Yaylası’nda elleriyle bir iglo yaptı. Karla kaplı Ovit Yaylası’na yürüyerek çıkan Bülent Erkan, kendine has yöntemleriyle iglosunu yaptı.

    Önce yapacağı iglo için yer belirleyen ve işaretleme yapan Erkan, daha sonra inşasına başladı. Kardan kütleler yapan ve bunları belirli bir düzenle üst üste koyan Bülent Erkan, zahmetli bir çalışmadan sonra iglosunu tamamladı.

    Yaban hayatı çok sevdiğini ve bu yüzden kendisine ‘Dağların Oğlu’ denildiğini belirten Erkan, yaptığı şeylerden her zaman heyecan ve zevk duyduğunu ifade etti.

  • İglo kahvehaneye büyük ilgi

    İglo kahvehaneye büyük ilgi

    Kardan yapılan kahvehane içerisinde müşterilerine çay, kahve ve sıcak süt hizmeti sunan Alak, kar yağışının etkisiyle dikkat çekici bir aktiviteye imza attı. İlk olarak yoğun kar yağışını fırsata çeviren Alak, kürek yardımıyla kar yığınlarını üst üste topladı. Daha sonra çeşitli araç ve gereçlerle kar yığınını şekillendirerek içerisini oyarak bir kulübeye dönüştürdü. İşletmesinden taşıdığı masa ve sandalyeleri kardan kulübenin içine yerleştiren Alak, böylelikle çevredeki vatandaşların ilgisini çekti.
    “Muş Otantik” tabelasını kardan yapılan kulübenin üzerine monte eden Alak, kenarına ise “Muş iglo ev – çay, kahve ve süt” yazılı bir tabela yerleştirdi. Bu özgün girişimle müşterilerine farklı bir deneyim sunan Yılmaz Alak, kar yağışının keyfini işletmesindeki misafirleriyle birlikte çıkarıyor.

    Doğu Anadolu Bölgesi’nin yoğun yağış aldığını söyleyen Yılmaz Alak, kar yağışını eğlenceye çeviren yöntemler bulduğunu belirterek, “Şehrimize çok fazla kar yağdığı için bunu eğlenceye çevirdim. Kar yığınlarını kürek yardımıyla bir araya getirdim. Kardan iglo ev dediğimize benzer bir çay ocağı şeklinde yer yaptım. Hayatımıza keyif ve eğlence katarak, insanların dikkatini çekmek için bu iglo evi yaptım. Müşterilerimiz ve misafirlerimiz, bu kardan kahvehanede çay içmek istiyorlar. Bunun içerisinde çay içmenin tadının ve keyfinin farklı olduğunu söylüyorlar. Müşterilerimiz kardan kahvehanemizde fotoğraf çekiyor, muhabbet ediyor ve eğleniyor. Zaman zaman kendimizde burada çay içiyoruz. Kardan kahvehanede çay içiyoruz, muhabbet ve sohbet ediyoruz. İnsanlarımız bunun içerisinde çay, kahve ve süt içiyor” dedi.

    İglo kahvehanede arkadaşları ile çay içen Fotoğraf Sanatçısı Kenan Demir ise “Kahvehane işletmecisi ağabeyimiz kardan bir kahvehane yapmış. Hayatın ve insanların bizleri fazlasıyla yorduğu bu zaman diliminde üzerimizdeki ağırlıkları atmak adına, çok farklı ve bir o kadar otantik olan kardan kahvehaneye gelerek çayımızı, kahvemizi yudumlayarak üzerimizdeki negatif ağırlıklarımızı attık” diye konuştu.

  • ‘Dağların Oğlu’ kışı igloda geçiriyor

    ‘Dağların Oğlu’ kışı igloda geçiriyor

    İspir ilçesi Yedigöl Mahallesi’nde ikamet eden ve ‘Dağların Oğlu’ olarak tanınan Bülent Erkan, yaptığı Eskimo evi olan igloda yaşamaya başladı. Doğa ile iç içe yaşamaktan keyif aldığını söyleyen Bülent Erkan, Erzurum’a 144 kilometre uzaklıkta ve bin 180 metre yükseklikte bulunan Yedigöl Mahallesi’nde anne ve babasıyla yaşıyor. Aynı zamanda dağcılık eğitimi alan Bülent Erkan, igloda yaşamaya başladı. Kar kalınlığının 2 metreyi bulduğu, hava sıcaklığının ise zaman zaman sıfırın altında 20 dereceye kadar düştüğü gecelerde, mahalleye 3 kilometre mesafede elleriyle yaptığı igloda kalan Bülent Erkan, doğal yaşamı sevdiğini dile getirdi.

    “Doğada yaşam benim vazgeçilmezim”

    İçme ve çay için kar suyunu eriten, yemeğini soba olarak yaptığı kütüğün içerisini yakarak hazırlayan Bülent Erkan, “Yazın çadırda, kışın da kestiğim kar kütleleri ile yaptığım iglo evde kalıyorum. Doğayı çok sevdiğim için şartlar ne olursa olsun buralardan kopamıyorum. Hayatım hep doğada geçti. Doğada vakit geçirirken büyük bir heyecan yaşadım. Doğadaki canlıları görmek, onları görüntülemek benim en büyük hobim. Yaban hayatı çok seviyorum.

    Bu yüzden bana ‘Dağların Oğlu’ diyorlar. Yiyeceğe para vermiyorum. Yazın doğada yenilebilir 70’e yakın bitki türü var. Çayımı bile topladığım papatya, kekik ve altın otundan yapıyorum. Çiriş, evelik, ısırgan, kuşburnu, dağ soğanı, dağ sarımsağı ve buna benzer bitkileri de kurutup kışın tüketiyorum. Yaz, kış yaptığım kavut çorbası ise muhteşem. Doğada balık dışında hiçbir canlıyı öldürüp yemem. Hep doğal besleniyorum. Bugüne kadar doktora gittiğim yoktur. Günlerce yürürüm. Vücudumda zerre yağ yok” diye konuştu.