Etiket: iğne

  • Amasya’nın ‘tescilli sarı altını’ çiçek bamyası altından daha kolay satılıyor

    Amasya’nın ‘tescilli sarı altını’ çiçek bamyası altından daha kolay satılıyor

    Bugünlerde kurusunun kilosu 1000 TL’den alıcı bulan bamya, çiçeğinin sarı rengi ve parasal değerini hiç yitirmediği için ‘sarı altın’ olarak adlandırılıyor. Günün her saati alıcı bulan bamya, altından daha kolay satılıyor. Alıcılar geç saatlerde bile üreticinin kapısına kadar gelebiliyor. İlde bu yıl 2 bin 450 tondan fazla bamya üretimi bekleniyor.

    “Satışı için ‘alo’ denmesi yetiyor. Kuyumcuyu gece açtıramazsın. Ama bamyacı eve kadar gelir”

    Bamyanın kurusunun 1000 TL’den alıcı bulduğunu belirten Belevi köyünden Ahmet Taşova, “Bamya bizim için sarı altın. Çünkü peşin paraya satılıyor. Altın gibi hemen paraya çevrilebiliyor. Bir ‘alo’ denmesi yetiyor. Gece-gündüz satılabiliyor. Kuyumcuyu gece açtıramazsın. Ama bamyacı gece de olsa eve kadar gelip satın alır” dedi.
    Erken saatlerden itibaren tarlalarda bamya topladıklarına değinen Saadet Yılmaz, sağlık açısından faydalı olan bu ürünün doya doya tüketilmesini istedi.

    Ekonomiye yaklaşık 350 milyon TL katkısı var

    Belevi köyünde düzenlenen bamya hasadına katılan ilde 5 bin 500 dekar alanda ekilişi yapılan çiçek bamyasından 2 bin 450 tondan fazla üretim beklendiğini açıklayan Amasya Valisi Yılmaz Doruk, bu ürünün şehrin ekonomisine yaklaşık 350 milyon TL katkısının olduğunu açıkladı.

    Minik bamyalar iğne yardımıyla tek tek ipe diziliyor

    Yaz boyunca sabah erken saatlerde üreticiler tarafından çiçeğiyle birlikte toplanan minik bamyalar daha sonra iğne yardımıyla tek tek ipe dizilerek kurumaya bırakılıyor. Bamyaların dizilme işlemleri geç saatlere kadar sürüyor. Tören, düğün ve mevlit gibi programlarda baş yemek olarak nitelendirilip özellikle Konya ve Kayseri’de önemli miktarda tüketilen bamyanın hasadının çok meşakkatli olduğunu anlatan AK Parti Amasya Milletvekili Haluk İpek, “Üreticiler tek tek toplayıp ipe diziyorlar. Çok büyük bir emek var. ‘Bamya niye pahalı?’ diye soruyorlar. Toplaması, ipe dizmesi, kurutması çok meşakkatli olduğu için” şeklinde konuştu.

    “Uganda’dan gelen bamya ile büyük fark var”

    Son yıllarda artan maliyetlerin etkisiyle üreticilerin Afrika’da yetiştirerek Amasya’ya getirdiklerini anlattığı bamyaların satışına tepki gösteren Çaydibi köyünden bamya üreticisi Cemalettin Bak ise “Şu an piyasada gördüğünüz her bamya Amasya çiçek bamyası değil. Uganda’dan gelen bamya ile bizim burada yetişen bamya arasında çok büyük fark var. Yan yana koyduğunuz zaman belli oluyor. Bizim buranın bamyası güneş ortamında toplanıp gölgede kurutuluyor. Sarı renk alıyor. Oradan gelen ise güneşte toplanıp kuruduğu için daha esmer, daha küçük ve is kokuludur” ifadelerini kullandı.
    Belevi köyünde düzenlenen hasat programına AK Parti İl Başkanı Ekrem Toto ile İl Tarım ve Orman Müdürü Gürol Çetin de katıldı.

  • Bursa’da ağrı kesici iğne öldürdü iddiası

    Bursa’da ağrı kesici iğne öldürdü iddiası

    Olay, İnegöl’ün Cuma Mahallesi’ndeki bir sağlık kabininde meydana geldi. Gülseren Önal (77), ailesi tarafından sağlık kabinine götürülerek iddiaya göre ağrı kesici iğne oldu.

    İğnenin ardından birden fenalaşan kadının kalbi durdu. Olay yerine 112 ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri ambulansa aldıkları kadına, hastaneye gidene kadar kalp masajı yaptılar. Acil servise alınan kadına dakikalarca müdahale edildi. Yoğun bakıma alınan kadın, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

    Kadının cenazesi savcılık incelemesinin ardından kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için Adli Tıp Kurumu’na gönderildi.

  • Rahatsızlanan kedinin midesinden dikiş iğnesi çıktı

    Rahatsızlanan kedinin midesinden dikiş iğnesi çıktı

    Bolu’da kedisinin rahatsızlandığını fark eden bir kişi veteriner hekime başvurdu. Edinilen bilgiye göre, özel bir veteriner kliniğinde muayene edilen kedinin röntgeni çekildi. Kedinin midesinde dikiş iğnesi olduğu görüldü. Endoskopiyle dikiş iğnesi kedinin midesinden çıkartıldı. Bir süre veteriner kliniğinde müşahede altında tutulan kedi taburcu edildi.

    Kedinin dikiş iğnesin yuttuğu öne sürüldü.

  • Doğduğundan beri ağlayan bebek

    Doğduğundan beri ağlayan bebek

    Iğdır’da 2 ay önce doğum yapan Özlem Gökdere, oğlunun sürekli ağlamasının sebebini oğlunun altını değiştirirken fark etti, Adem bebeğin sürekli ağlamasının altında vücudundaki enjektör iğnesi çıktı.
    Iğdır’da 2 ay önce 3. çocuğuna doğum yapan Özlem Gökdere, doğum sonrası Adem ismini verdiği oğlunun bütün kontrollerini yaparak hastaneden taburcu oldu. Çocuğun sürekli ağlamasına “gazı var, bebektir” diyen anne durumu pek umursamadı.

    Günler geçtikçe çocuğun huzursuzluğunun arttığını gören anne Özlem ve baba Ümit Gökdere çocuklarını her ne kadar hastaneye götürselerdi herhangi bir olumsuzluk çıkmadı. Adem bebeğin annesi bir gün oğluna banyo yaptırırken bebeğin arka bacak kısmında bir kızarıklık fark etti. Anne kızarıklığı böcek ısırığı sansa da daha sonraki gün çocuğun altını değiştirirken kızarıklığın olduğu yerde bir demir parçası fark etti.

    Ucu çıkmış demiri inceleyen anne demiri çekerek bebeğin bacağına saplanmış halde bulunan yaklaşık 4 santimlik iğne parçasıyla karşılaştı. Yaşadıkları durum karşısında şok olan aile hemen çocuklarını hastaneye götürdüler. Hastanede yapılan tahlillerde vücutta başka bir şey çıkmayınca Adem bebeğin 2 ay boyunca enjektör iğnesi ile yaşadığı ve sürekli ağlamasının da sebebinin bu olduğu ortaya çıktı. Hastanede kendilerine iğnenin dışarıdan çocuğun vücuduna girdiğini söylendiğini belirten yetkililere kızan aile hukuk mücadelesi başlattı.

    Çocuğun iki ay boyunca sürekli ağladığını belirten anne Özlem Gökdere, “2 ay önce Iğdır Devlet Hastanesi’nde doğum yaptım. Büyük ihtimal ile bu iğne unutulması doğumda oldu. Çünkü çocuk 2 aydır tamamıyla huzursuz hani sürekli kucakta hani sürekli emzirerek durduruyoruz. Biz bebektir diye umursamıyorduk, gazı vardır, sancısı vardır ne bileyim uykusuzdur, şudur budur diyerek bilemiyorduk. Çünkü çocuğun vücudunda hiçbir şey yoktu.

    Çocuğa banyo yaptığımda bacağının arkasında kızarıklık gördüm. Sinek ısırmış ya da böcek yemiştir dedik, o gün umursamadık. Ertesi gün otururken altını değiştirdiğimizde orayı açtığımda pantolonu kanlar içinde gördüm. Vücudundan iğnenin ucu çıkmıştı. Bir demir parçası zannettim, elimizde çektik çıkarttık ki enjektör iğnesi çıktı. Zaten o anda şok geçirdik ne yapacağımızı bilemedik. Apar topar çocuğu hastaneye götürdük.

    Acilde gerekli kan almalar, ultrason, röntgen falan çekildi. Çok şükür Allah’ın mucizesi diyoruz biz buna çıkmayabilirdi de. İçinde de kalabilirdi. Herhangi bir yara bere iz, yoktu. Bundan sonra ödem oluşmuş bacağında, dokuda küçük bir hasar oluşmuş. Küçük bir şeyle atlattık, çok büyük şeyler de olabilirdi. Gerekli başvurumuzu yaptık davamızı açtık ilgilenmesini istiyorum. Daha büyük şeyler başımıza gelebilirdi. Acile gittiğimizde doktorlar işte yok siz yapmışsınız yok yakınlarınız batırmıştır parka götürmüşsünüzdür falan filan saçma sapan şeyler söylediler.

    Hani olmuş ama üstünü örtüyorlar. Diyebilirlerdi hata olmuş, elinden kaçmıştır. Anlayışla karşılardık ama öyle yapmadılar. Aksine kendilerini savunmaya çalıştılar. Bakalım hayırlısıyla davanın sonuçlanmasını istiyoruz. İnşallah başka çocukların başına gelmez. Benim çocuğum olağanüstü bir şekilde kurtuldu, başka çocukların, annelerin başına gelmemesini istiyoruz. İğne tamamı ile çıktı. Gerekli tahlilleri yaptık. Pazartesi günü Erzurum’a gideceğiz gerekli kontrolleri yaptıracağım. İnşallah sonuçlar da güzel çıkar.”

    Sürekli ağlıyordu
    İğne vücudundayken hiç durmuyordu, diyorum ya sürekli ağlıyordu. Ya kucakta gezdiriyorduk ya da emziriyorduk, yatırıyorduk. Yattıktan 5 dakika sonra yine kalkıyordu. Yani gece gündüz hiç huzuru yoktu. 2 ay sonra uyuduğunun farkına vardık, çocuk rahatladı biz de rahatladık” dedi.
    Baba Ümit Gökdere, yetkililerin durum ile ilgilenmesini istediği söyleyerek, “Bu 3. çocuğumuz oldu. Diğer iki çocuğumuz da hiç böyle bir şey yaşamadık yani çocuk sürekli ağlıyor, sürekli rahatsızdı. Biz bebektir diye üstüne çok düşmedik ama gördüğümüz o iğneden sonra tamamıyla bir şok yaşadık. Olayla ilgili gerekli davamızı açtık, bununla yetkililerin ilgilenmesini istiyoruz” dedi.

  • Çocuklar için çok önemli! Aşılama takvimi değişti!

    Çocuklar için çok önemli! Aşılama takvimi değişti!

    Sağlık Bakanlığı tarafından 81 il sağlık müdürlüğüne gönderilen yazıyla, aşılama takviminde değişiklikler yapıldı. Yeni uygulama 1 Temmuz 2020 itibarıyla başlayacak.

    İlköğretim 1. ve 8.sınıf okul çağı aşılamalarının, Bağışıklama Danışma Kurulu tavsiyesi doğrultusunda 3 Haziran 2020 tarihinde değiştirilerek Aile Hekimliği Birimlerinde uygulanmasına karar verildi.

    İlköğretim 1. sınıfta KKK (Kızamık, Kızamıkçık, Kabakulak) aşısının 2. dozu ve DaBT-İPA (Difteri, Boğmaca, Tetanoz, Çocuk Felci) aşısının pekiştirme dozu, 8. Sınıfta da Td (Tetanoz, Difteri) aşısının pekiştirme dozu uygulanıyor.

    Yapılan değişiklikle ilköğretim 1.sınıfta okullarda uygulanan KKK ve DaBT-İPA aşıları, 1 Temmuz 2016 tarihinde doğanlardan başlamak üzere 48.ayına girmiş olan tüm çocuklara Aile Hekimliği Birimlerinde uygulanacak.

    İlköğretim 8.sınıfta okullarda uygulanan Td aşısı 1 Temmuz 2007 tarihinde doğanlardan başlamak üzere 13 yaşına (156.ay) girmiş olan tüm çocuklara Aile Hekimliği Birimlerinde uygulanacak.

    Yeni uygulama 1 Temmuz 2020 itibarıyla başlayacak.

    1 Temmuz 2016 tarihinden önce doğmuş ve halen ilköğretime başlamamış olan çocukların KKK ikinci dozu ve DaBT-İPA aşısı 2020-2021, 2021-2022 ve 2022-2023 eğitim ve öğretim dönemlerinde yine okullarda uygulanacak.

    Ebeveynlerin, çocuklarının aşılanma bilgilerini aile hekimlerine başvurarak kayıtlardan ve aşı kartlarından takip etmeleri, çocukların aşılanma zamanı geldiğinde gecikmeksizin aile hekimliği birimlerine başvurmaları gerekiyor.