Etiket: insani

  • Türk bilim insanı gençlere ilham olacak

    Türk bilim insanı gençlere ilham olacak

    İlaç geliştirme ve biyofizik alanlarında yapmış olduğu çalışmalarıyla tanınan Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Durdağı Amerikan Biyofizik Derneği’nin 2024-2026 dönem Türkiye Elçisi oldu.
    Biyofizik alanındaki bilgilerin geliştirilmesi ve yayılmasına öncülük etmek için 1958 yılında kurulan Amerikan Biyofizik Derneği’nin, Ambassador Programı’na bu yıl Türkiye’den elçi olarak BAU Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Durdağı seçildi. Biyofizik alanını tanıtmak ve çalışmaları teşvik etmek, bu alanda kariyer yapmak isteyenlere verdikleri eğitimle tüm dünyadaki biyofizik ağını büyütmeyi hedefleyen derneğin, Amerika dışında çok az sayıda ülkede temsilcisi bulunuyor. Üç yıl boyunca görevini sürdürecek olan Prof. Dr. Serdar Durdağı, “Biyofizik elçisi olarak görevim bu alana ilgisi olan gençlerin motivasyonunu artırıp, iyi bir bilim insanı olmaları için teşvik etmek. En büyük hedefim gençlerin özellikle bu alanlara kanalize olması ve bu alanlarda yeni çalışmalar üretmeyi başarmasıdır” dedi.

    Biyofizik’i gençlere tanıtacak”
    Prof. Dr. Serdar Durdağı, biyofizik alanını uluslararası düzeyde geliştirmeyi ve tanıtmayı hedefleyen Ambassador Programı’na Türkiye elçisi olarak seçilmekten memnun olduğunu belirterek şunları söyledi: “Amerikan Biyofizik Derneği hem Amerika’da hem de yurtdışından 7500’den fazla üyesi bulunan çok saygın bir kuruluştur. Her yıl bu dernek tarafından yapılan yıllık bilimsel toplantılara dünyanın tüm bölgelerinden biyofizik alanında çalışma yapan bilim insanları katılarak çalışmalarını sunar. Ben, 2010 yılında bu derneğe üye oldum. Dernek özellikle son birkaç yılda Ambassador Programı ile Amerika dışındaki ülkelerden temsilciler seçmeye başladı. ‘Biyofizik Elçisi’ adı verilen bu bilim insanları üç yıl süreyle biyofizik alanını tanıtmak, özellikle lise ve üniversite düzeyindeki öğrencilerle etkinlikler düzenlemek, biyofizik alanında tematik toplantılar ve sunumlar yapmakla görevli. Ayrıca Biyofizik haftasında bu alandaki çalışmaları öne çıkarmak ve biyofizikle ilgili bilgilerin medyada yer almasını sağlamak da görevlerinin arasında yer alıyor. Her dönem Amerika dışında seçilen birkaç ülkeden bilim insanına Biyofizik Elçisi unvanı veriliyor. 2024-2026 döneminde Türkiye de bu ülkeler arasında yer aldı.”

    “Moleküler düzeydeki hesapsal çalışmalar oldukça önemli”
    Derneğin elçi seçim sürecinde araştırmalar, yayınlar, üç yıl boyunca gerçekleştirmeyi planladığınız projeler ve çalışma faaliyetleri gibi zorlu kriterler bulunduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Durdağı, “Ben de biyofizik alanında çalışmalar yürütüyorum. Özellikle yapay zekâ tabanlı ve bilgisayar destekli moleküler simülasyonlar ile farklı hastalıklara karşı tedavi seçeneklerini ortaya çıkarmayı ve moleküler simülasyonlar ile farklı genel ve nadir hastalıkların atom düzeyinde moleküler mekanizmalarını aydınlatmayı hedefliyorum. Biyofizik çalışmalarında moleküler düzeydeki hesapsal çalışmalar oldukça önemlidir. Örneğin vücuda alınan ilaçların yapmış olduğu etkileşimlerin moleküler düzeyde incelenmesi gibi konuları artık yapay zeka destekli yöntemlerle çok daha etkin bir şekilde inceleyebiliyoruz. Kariyerini yaşam bilimleri üzerine özellikle fizik ve biyoloji üzerine kurmayı düşünen ve bu alanda çalışma yapmak isteyen öğrencilere de ilham olmaya çalışacağız” dedi.

    “Anti-kanser moleküllerin keşif çalışmaları sürüyor”
    Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) ve Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın (TÜSEB) özellikle sağlık ve yaşam bilimleri alanlarındaki yenilikçi birçok projeyi desteklediğini belirten Prof. Durdağı gelecekte yapacağı projelerle ilgili şunları söyledi: “İki kurum da yeni sanal molekül tarama yöntemlerinin geliştirilmesine yönelik yapmış olduğumuz proje başvurularımızı kabul etti. Makine öğrenmesi temelli yaklaşımlar kullanarak yeni aktif anti kanser moleküllerin geliştirmesine yönelik projeler gerçekleştiriyoruz. Bu projelerle milyonlarca molekülden oluşan geniş molekül kütüphanelerini çok kısa sürede doğruluk oranı çok yüksek olarak tarayabiliyoruz ve taramalar sonucunda da belirlediğimiz moleküllerin biyolojik aktivite testlerini Bahçeşehir Üniversitesinde kurulan Hesaplamalı İlaç Tasarım Merkezi (HİTMER) de bulunan laboratuvarlarımızda çalışma fırsatımız olacak. Kanser günümüzde çok büyük bir sağlık problemi. Bu nedenle bu projelerin desteklenmesi çok önemli. Bu yapılan temel bilim çalışmaları özellikle klinik denemelere geçecek yeni aday moleküllerin belirlenmesinde son derece önemli sonuçların değerlendirilmesini sağlıyor. Bu ve benzeri projelerde özellikle bu konularda yüksek motivasyonu olan genç Türk bilim insanlarının yer almasını çok arzu ediyorum ve bu yönde de özellikle gençlerimizi motive etmeye çalışıyorum. Ambassador Programı vesilesiyle buna katkı sağlayacağım için mutluluk duyuyorum” dedi.

  • Türk Bi̇li̇m İnsanı Tıraşın Hedefi̇ Uluslararası Ar-Ge Merkezi̇ Kurmak

    Türk Bi̇li̇m İnsanı Tıraşın Hedefi̇ Uluslararası Ar-Ge Merkezi̇ Kurmak

    Erciyes Üniversitesi tarafından ’Tanıtım Günleri’ etkinlikleri kapsamında düzenlenen ’Aday Öğrenciler Akademisyenler ile Buluşuyor’ söyleşi programlarının konuğu olan Fermilab ve CERN Laboratuvar Ekibindeki Türk Bilim İnsanı Dr. Öğr. Üyesi Emrah Tıraş; “Dünyada ABD’de kurulması planlanan dünyanın en büyük nötrino deneyi projesi var, 100 bin ton ağırlığında olacak ve bütçesi yaklaşık 10 milyar dolar. Biz bu deney gibi uluslararası projenin Ar-Ge merkezi olmayı hedefliyoruz” dedi.

    Erciyes Kültür Merkezi’nde düzenlenen söyleşi programına Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Recai Kılıç ve Prof. Dr. Mehmet Sıtkı İlkay, Genel Sekreter Murat Yenisu, Genel Sekreter Yardımcısı Venhar Çokkeçeci ile aday öğrenciler ve aileleri katıldı. Fermilab ve CERN Laboratuvar çalışmaları hakkında bilgiler veren Dr. Öğr. Üyesi Emrah Tıraş, “Erciyes Üniversitesi ülkemizdeki 11 araştırma Üniversite’nden birisi. Çok genç ve dinamik hocalarımız var. Hem yurt dışından hem de ülkemizden birçok hocamızı da kadroya katmak için yönetimimizde çalışıyor” dedi. Aday öğrencilere ERÜ’de yürütülen akademik çalışmalar hakkında da bilgiler veren Dr. Öğr. Üyesi Emrah Tıraş, “ilk sınıftan itibaren araştırma yapamaya başlayın. Şunu da unutmayın ilk yıllar kariyerinizin araştırmasını yapmayacaksınız. Her yıl başka bir hoca ile farklı anabilim dallarında çalışmalar yürütün. Bu size ilerleyen yıllarda hangi anabilim dalında akademik çalışma yapmak istiyorsanız bunun temelini atmış olacaksınız. Yani lisans eğitiminizi bitirdiğiniz zaman, yüksek lisansa başlayacağınızda hiçbir anabilim dalını bilmiyorum olmayacak. Hem deneyim kazanacaksınız hem de anabilim dallarını öğrenmiş olacaksınız. Bu çok önemli. Bize düşen görevde üniversitedeki lisans öğrencilerini araştırma ekosistemine dâhil edip, guruplarımızda yer vermek” diye konuştu.

    “Projemiz; Mersin Nükleer Santrali’ne yakın 30 tonluk nötrino dedektörü kurmak”

    Projeleri hakkında da bilgiler veren Tıraş; “Biliyorsunuz Mersin’de Nükleer Enerji Santrali kuruluyor. Rusyalı bir şirkete verilmişti, şuan inşaatı yapılıyor. Santralin içerisindeki nükleer tepkimelerden ortaya çıkan nötrino parçacıkları var, her saniyede milyonlarca küresel şekilde etrafa nötrino parçacıkları yayılıyor. Bizim projemiz; nükleer enerji santraline 1-2 kilometre uzaklıkta 25-30 tonluk bir nötrino detektörü kurmak ve araştırma merkezi kurmak aslında. Dünyadaki diğer deneylerle farkımız şu olacak; nötrino araştırma merkezini sadece nükleer enerji santralinden çıkan nötrinoları ölçmek ve de nükleer enerji santralini olarak anlık veri sunmak için yapmıyoruz. Nükleer Enerji Santrali’nin içerisinde ne zaman uranyum eklendi, ne zaman potasyuma dönüşüyor, o nükleer tepkimelerden anlık ne kadar nötrino dışarıya çıktı bunu ölçebiliyoruz. Hedefimiz o zaten. Biz aynı zamanda uluslararası bir Ar-Ge merkezi kurmayı hedefliyoruz. Nötrino dedektörünü dizaynlıyoruz. Dünyada ABD’de kurulması planlanan dünyanın en büyük nötrino deneyi projesi var, 100 bin ton ağırlığında olacak ve bütçesi yaklaşık 10 milyar dolar. Bu proje ekibinde dünyada 30 kişi var, ben de bu ekipteyim. Geleceğin nötrino deneyini, detektörlerini kurmayı hedefliyor. Hem güneşten, hem atmosferden gelen hem de uzaydaki patlamalarda ortaya çıkan nötrinolardan ciddi bir veri almayı hedefliyor ABD’deki deney. Biz aynı zamanda bu deney gibi uluslararası projenin Ar-Ge merkezi olmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

    Söyleşi programının sonunda ise Dr. Öğr. Üyesi Emrah Tıraş aday öğrenciler ile tek tek sohbet ederek fotoğraf çektirdi.