Etiket: israil

  • Erdoğan : “İsrail terör örgütü gibi saldırıyor”

    Erdoğan : “İsrail terör örgütü gibi saldırıyor”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler 79. Genel Kurulu’na katılmak üzere ABD’ye gidişi öncesi Atatürk Havalimanı’nda basın açıklaması yaptı. Birleşmiş Milletler 79. Genel Kurulu Genel Görüşmelerinde temas edeceği konulara ilişkin konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Birleşmiş Milletler üyesi tüm ülkelerin temsil edildiği Genel Kurul Genel Görüşmelerine bu yıl 130’dan fazla ülkenin devlet ve hükümet başkanı düzeyinde iştirak etmesi bekleniyor. Amerika Birleşik Devletleri’nde yoğun bir toplantı ve görüşme trafiğimiz olacak. Bu yıl Genel Kurulun en dikkat çekici etkinliği, Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin ev sahipliğinde tertiplenecek Geleceğin Zirvesidir. 23 Eylül günü gerçekleştirilecek zirvede çok taraflı sisteme yönelik meydan okumalar karşısında ortak çözümler üretilmesi hedefleniyor. Zirve hitabımda, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ve Uluslararası Finans Mimarisi başta olmak üzere küresel yönetişim mekanizmasının reform ihtiyacına yine dikkat çekeceğim. Daha kapsayıcı, adil ve etkili bir yapılanmaya duyulan gerekliliğin altını çizeceğiz. Türkiye’nin bu yöndeki çabalara dair katkı ve desteğini beyan edeceğim” ifadelerini kullandı.

    “Gazze’deki soykırıma ve İsrail’in saldırgan politikalarına karşı atılabilecek ortak adımlara temas edeceğiz”

    Bu yılki Genel Kurul görüşmelerinin ise ‘Hiç kimseyi geride bırakmamak’ teması altında yapıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Görüşmelerin ilk gününde 24 Eylül Salı günü Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna hitap edeceğim. İnşallah burada bölgemizin ve insanlığın gündeminde yer alan hususlarla ilgili kanaatlerimizi paylaşacağız. Özellikle Gazze’deki soykırıma ve İsrail’in saldırgan politikalarına karşı atılabilecek ortak adımlara temas edeceğiz. Yaklaşan kış mevsimi Gazzeli kardeşlerimizin yaşadığı zorlukları daha da ağırlaştıracaktır. Açlık, susuzluk, temel gıda ve tıbbi malzeme eksikliği sahadaki durumu giderek kötüleştiriyor. İsrail hükümeti bir nevi Nazi imha kamplarına çevirdiği Gazze’deki 2 milyonu aşkın insanı ya bombalarla ya da açlık ve susuzlukla katlediyor” diye konuştu.

    “Netanyahu ve şebekesi radikal Siyonist ideolojilerini hayata geçirmek için her türlü provokasyona, her türlü tahrike başvurmaktadır”

    İsrail’in savaşı bölgeye yaymaya çalıştığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savaşın sona ermesi, kalıcı ateşkesin tesisi ve insani yardımların engelsiz akışı için hepimize, tüm dünyaya, özellikle Birleşmiş Milletlere önemli görevler düşüyor. Ziyaretimizde bunları bir kez daha muhataplarımıza hatırlatacağız. Biliyorsunuz, ilk günden beri İsrail’in hedefinin sadece Gazze olmadığını söylemiştim. Lübnan’a yönelik son günlerde yapılan saldırılar, İsrail yönetiminin savaşı bölgeye yayma planlarına dair endişelerimizi haklı çıkardı. Netanyahu ve şebekesi radikal Siyonist ideolojilerini hayata geçirmek için her türlü provokasyona, her türlü tahrike başvurmaktadır. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’ya yönelik artan saldırılar ve tacizde aynı kirli senaryonun birer parçasıdır. Türkiye olarak bu konudaki hassasiyetimizin hangi seviyede olduğunu daha önce defalarca ifade ettik. Bugün de aynı yerdeyiz. Bölgemizin büyük bir felakete sürüklenmemesi için İsrail üzerindeki baskıların daha da artırılması gerekiyor” dedi.

    “Hükümet temsilcileriyle görüşmelerimi sürdüreceğim”

    Yaptığı açıklamada Türkevi’nde görüşmelerin olacağını da belirten Erdoğan, “Genel Kurul marjında Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin yanı sıra çok sayıda ülkeden mevkidaşlarımla Türk Evi’nde görüşmelerim olacak ve bütün bunlarla beraber bu ikili görüşmeler yanında yine bizlerden randevu talebinde bulunan devlet başkanlarıyla, hükümet temsilcileriyle görüşmelerimi sürdüreceğim. Ziyaretimizde Amerika’da yaşayan vatandaşlarımızla da bir araya geleceğiz. Düşünce kuruluşu temsilcileri ve Amerikan iş dünyasının seçkin üyeleriyle de temaslarımız olacak. Ziyaretimizin ve bu çerçevede yapacağımız görüşmelerin ülkemiz milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu.

    “Uluslararası toplum İsrail’in bu canice eylemlerini seyretmeyi bırakmalı ve caydırıcı adımları atmalıdır”

    Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail’in Lübnan’a saldırısı sonrası Türkiye’deki siber güvenlikle ilgili bir soru üzerine “İsrail bir kez daha maalesef devlet gibi değil, bir terör örgütü gibi saldırılar düzenliyor. Özellikle bu dijital saldırıları şu anda devreye almış olması bunun çok açık net ifadesidir. İsrail bu saldırıyla sivil hassasiyetlerinin bulunmadığını, kendi bu nefret edici emellerine ulaşmak için de her yolu deneyebileceğini açık ve net ortaya koymuştur. Bu saldırının başka bir anlamı da bizim tüm ikazlarımıza rağmen bazı Batılı ülkelerin de desteklerini yanına alarak İsrail’in çatışmaları Lübnan ve bölge geneline maalesef yayılmaktadır. Özellikle değerli dostum Mikati’yle yaptığım görüşmede kendisinden de şu anda çok çok ciddi sıkıntılar içerisinde olduklarını ifade etti ve bu konuda da bizler neler yapabileceğimizi veya neler yapabiliriz bunları kendisiyle konuştum. Gerçekten şu anda bölge açıklanamayacak derecede büyük bir krizle karşı karşıya. Tabii birçok şeyler söyleniyor. İşte şu an itibarıyla Lübnan özellikle bu İsrail’e karşı ne yapabilir? Tabii Mikati’nin şeyi bize ne gibi destekleriniz olabilir? Ne gibi yardımlarınız olabilir? Biz sizlerden bunu bekliyoruz ve Birleşmiş Milletlere gelme noktasında da bu sene herhalde gelemeyeceğim ifadesini kullandı. Tabii Batılı ülkeler başta olmak üzere uluslararası toplum İsrail’in bu canice eylemlerini seyretmeyi bırakmalı ve caydırıcı adımları atmalıdır. Dünya barışını koruma misyonuna sahip bütün ülkelerin İsrail’i durduracak çözümleri ortaya koymasının vakti geldi ve geçiyor. İnsanlığın kaybedecek bir günü dahi kalmamıştır. Diğer taraftan Lübnan’da düzenlenen saldırı milli teknolojilerin sadece Savunma Sanayi alanında değil, çok daha geniş bir çerçevede ne kadar önemli olduğunu ortaya koymuştur ve biz de tabii bu gelişmeler karşısında çok daha farklı tedbirler almak suretiyle şu anda bütün imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız” dedi.

    “Beşar Esad ile görüşme irademizi de ortaya koyduk, biz şimdi karşı taraftan cevap bekliyoruz”

    Suriye ile ilgili temas konusundaki bir soru üzerine ise, “Özellikle Türkevi inşallah çok farklı görüşmelere çok farklı ilişkilere vesile olacaktır. Bunun için Türkevi’nde değişik ülkelerin liderleriyle yapacağım görüşmeler İnşallah bunların adımlarını attığımız bir merkez haline dönüşecek. Suriye’deki gerilimin artık sona ermesi gerektiğini, oradaki istikrarsızlığın başta terör örgütleri olmak üzere tabii İsrail’in bir devlet terörü estirdiğini çok açık, net ortaya koyacağız. Bu artık sıradan bir basit terör değil, devlet terörü. Bunu bugüne kadar çok kez tekrar ettik, söyledik. Ama bazıları hala özellikle Batılı ülkeler bunu anlamamakta ısrar ediyor. Biz de söylemekte ısrar edeceğiz ve bunu özellikle de İnşallah Birleşmiş Milletlerdeki konuşmamda ifade edeceğim. Bu gerginliğin sona ermesi, Suriye topraklarının tamamında huzur ve istikrarın sağlanması için Türkiye ve Suriye’nin birlikte atabileceği adımlar Şam yönetimini, muhaliflerin bir süredir Suriye’de çatışmasızlığın sağladığını görüyoruz. Bu durum kalıcı çözüm için etkin bir kapı aralamak adına elverişli bir ortam sağlıyor. Suriye dışında milyonlarca insan vatanlarına dönmek için bekliyor. Biz bu konuda çağrımızı yaptık ve Türkiye ile Suriye arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi için Beşar Esad ile görüşme irademizi de ortaya koyduk. Biz şimdi karşı taraftan cevap bekliyoruz. Biz buna hazırız. Halkı Müslüman iki ülke olarak artık bu birlikteliği, bu beraberliği bir an önce gerçekleştirelim istiyoruz. İki ülke ilişkilerinde yeni bir dönemde böylesi bir görüşme neticesinde inşallah başlar diye inanıyorum” diye konuştu.

    “Biden ile henüz planladığımız bir ikili görüşmemiz yok”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD Başkanı Biden’la ikili bir görüşme gerçekleştirilip gerçekleştirilmeyeceğine dair bir soru üzerine ise, “Tabii Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna katılmak için ajandamız dolu dolu gidiyoruz. Orada sadece Biden değil, birçok dünya lideri olacak. Tabii şu an itibarıyla Biden’la bir görüşme var mı yok mu henüz bu kesinleşmiş değil. Ana gündemimiz Birleşmiş Milletlerin Genel Kurulu ve oradaki temaslar. Fakat tabii Biden veya daha başka sürpriz görüşmeler nerede nasıl olur? Bunların hepsini oradaki gelişmelerle ele alacağız. Gerek Türkevi’nde gerek Birleşmiş Milletler binasında yoğun bir görüşme trafiğimiz olacak. Katılacağımız toplantılar planlanmış durumda. Bu trafik içerisinde Sayın Biden ile henüz planladığımız bir ikili görüşmemiz yok. Ancak çeşitli vesilelerle bir araya gelebiliriz, geleceğiz. Biz Birleşmiş Milletlerde görüşeceğimiz tüm liderlerle başta Gazze olmak üzere Filistin topraklarında akan kanı durdurmayı ele alacağız. Filistin ile birlikte tüm çatışma bölgelerinde yaşananları ve ne yapılması gerektiğini değerlendireceğiz. Çünkü insanlar, çocuk, kadın, yaşlı ölüyor. Artık rakam 45 binin üzerine çıktı. Bu yenilir yutulur bir gelişme değil. İnşallah Türkiye olarak bugüne kadar bu mücadeleyi nasıl vermişsek, özellikle dünya siyonizminin şu anda Ortadoğu’da estirdiği bu ne yazık ki ölüm fırtınasına karşı Türkiye olarak biz yine neler yapabiliriz, bunun gayreti içerisinde olacağız. Bunun çalışmalarını şahsım, arkadaşlarım, tüm bakanlarımızla birlikte ele alacağız ve elimizden ne geliyorsa bunu yapacağız” ifadelerini kullandı.

  • İsrail Beyrut’u vurdu

    İsrail Beyrut’u vurdu

    İsrail’in Lübnan’da Hizbullah’ın kullandığı çağrı cihazları ve telsizleri patlatarak düzenlediği saldırıların ardından çatışmalar şiddetlendi.

    Hizbullah, İsrail’i Katyuşa füzeleri ile hedef alırken İsrail ise başkent Beyrut’un güneyine hava saldırısı düzenledi.

    Lübnan Sağlık Bakanlığı, üçü çocuk, 31 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu.

    İsrail Ordu Radyosu, Beyrut’a yönelik saldırının hedefinin Hizbullah’ın operasyonlar komutanı İbrahim Akil olduğunu açıkladı.

    Güvenlik kaynakları Reuters’a yaptığı açıklamada, saldırıda Akil’in öldürüldüğünü bildirdi. Hizbullah, Rıdvan biriminin üst düzey isimlerinden Ahmet Vehbi’nin de saldırıda öldüğünü açıkladı.

    ABD’nin Akil’in başına 7 milyon dolar ödül koyduğu biliniyordu.

    HİZBULLAH KARŞILIK VERDİ

    Hizbullah, aynı saldırıda üst düzey komutanlardan Ahmet Vehbi’nin de öldürüldüğünü duyurdu.

    Vehbi’nin, Hizbullah’ın özel operasyon gücü olarak bilinen Rıdvan biriminin üst düzey isimlerinden olduğu belirtiliyor.

    Lübnan Başbakanı Necip Mikati, yaptığı açıklamada, saldırının “İsrail’in hiçbir insani, hukuki ve ahlaki düşünceye önem vermediğini gösterdiğini” söyledi.

    Beyrut saldırısının ardından Lübnan Hizbullahı, İsrail’in suikastlardan sorumlu kuzey bölgesindeki ana istihbarat karargahına Katyuşa füzeleriyle iki kez saldırı düzenlediğini açıkladı.

    BEYAZ SARAY’DAN AÇIKLAMA

    Öte yandan Beyaz Saray sözcüsü John Kirby, İsrail’in Beyrut’a yönelik saldırısına ilişkin ön bildirimden haberdar olmadıklarını dile getirdi.

    Saldırılardan önce ABD’ye bildirimde bulunarak Amerikalıların Lübnan’a seyahat etmemelerini ya da zaten oradalarsa ayrılmalarını “şiddetle” tavsiye etti.

    Gazetecilere konuşan Kirby, son saldırılar hakkında yorum yapamayacağını söyledi ancak Biden yönetiminin bölgede bir tırmanmadan kaçınmaya çalıştığını yineledi.

    HİZBULLAH KATYUŞA FÜZELERİ FIRLATTI

    Hizbullah, İsrail’in Beyrut saldırısından önce de İsrail’i füzelerle hedef aldı.

    Örgüt, İsrail’in yedi ayrı saldırıda Katyuşa roketleri ile vurulduğunu duyurdu.

    Saldırının ardından açıklama yapan İsrail Ambulans Servisi, ilk tespite göre ölü ve yaralı olmadığını bildirdi.

    İsrail kamu yayın kuruluşu KAN, sınırın Lübnan tarafından 150 civarında füze fırlatıldığını aktardı.

    İKİ BÖLGE DAHA HEDEF ALINDI

    İsrail ordusu, Lübnan’ın güneyindeki bazı bölgelere bugün erken saatlerde de yeni hava saldırıları düzenledi.

    Lübnan basınında yer alan haberlerde, İsrail’in hava saldırılarında ülkenin güneyindeki Meys el-Cebel ve Kefr Kila bölgelerinin hedef alındığı belirtildi.

    Saldırılarda can kaybı olup olmadığına ilişkin bilgi verilmedi.

    BİR HİZBULLAH ÜYESİ ÖLDÜ

    Öte yandan Hizbullah, İsrail ordusu ile Lübnan’ın güneyinde dün başlayan çatışmalarda bir mensubunun daha öldüğünü açıkladı.

    Çatışmalarda ölen Hizbullah üyesinin Lübnan’ın güneyindeki Beyt Lif beldesinden olduğu kaydedildi.

    İsrail ordusu ile Lübnan’ın güneyinde 8 Ekim 2023’ten bu yana süren çatışmalarda ölen Hizbullah mensuplarının sayısı 480’e yükseldi.

    İSRAİL FÜZE RAMPALARINI BOMBALADI

    İsrail ordusu, dün akşam Lübnan’da Hizbullah hedeflerini havadan vurduğunu açıkladı.

    Örgüte ait füze bataryaları ve altyapılar hedef alınırken, saldırının 7 Ekim’den bu yana gerçekleşen en yoğun bombardımanlar arasında olduğu belirtildi.

    İsrail, 50’den fazla hava saldırısında,30 füze platformu ile 150 füze rampasını hedef aldığını açıkladı.

    Saldırılarda, 100 noktada İsrail’e fırlatmaya hazır bin roket başlığının vurularak imha edildiği aktarıldı.

    YENİ GÜVENLİK TALİMATLARI

    İsrail ordusu, dün sınırda iki askerinin öldüğü Hizbullah saldırılarının ardından İsrail kontrolündeki Golan Tepelerinde yeni bir topçu mevzisi kurdu.

    Ordu, ülkenin kuzeyinde yer alan Yukarı Celile’deki sınıra yakın İsrail yerleşim yerlerinde de yeni güvenlik talimatları açıkladı.

    Açıklamada, bölge sakinlerinden, yerleşim yerlerindeki hareketliliği azaltmaları ve toplu halde bulunmaktan kaçınmaları, yerleşim yerlerinin kapılarını kontrol altında tutmaları ve korunan bölgelerin yakınında kalmaları istendi.

    Ancak bu önlemler daha sonra kaldırıldı.

    KARŞILIKLI RESTLEŞME

    İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, cihaz patlamaları sonrası yaptığı açıklamada, İsrail’in savaşta yeni bir aşamaya geçtiğini ve odağının kuzeye kaydığını duyurmuştu.

    Gallant, Hizbullah’ın “giderek artan bir bedel ödeyeceğini” belirtti.

    Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ise “ağır darbe” olarak nitelendirdiği bombalı saldırılar sonrası yaptığı ilk açıklamada misilleme sözü verdi.

    Nasrallah canlı yayın konuşmasında, İsrail’in tüm kırmızı çizgileri aştığını ve cihaz saldırılarının bir “savaş ilanı” olduğunu söyledi.

    LÜBNAN’DA CİHAZLAR PATLAMIŞTI

    Öte yandan cihaz patlamalarında hayatını kaybedenler için Lübnan’da cenaze törenleri düzenlendi.

    Saldırılarda ikisi çocuk 37 kişi hayatını kaybetmiş, en az 3 bin 700 kişi yaralanmıştı.

  • Hizbullah’tan İsrail’in kuzeyine roketli saldırı

    Hizbullah’tan İsrail’in kuzeyine roketli saldırı

    İsrail ile Lübnan’daki Hizbullah Hareketi arasında tansiyon giderek artıyor. İsrail ordusunun Lübnan’ın güneyine yönelik yoğun saldırılarına Hizbullah’tan misilleme geldi.

    İsrail Savunma Kuvvetleri’nden (IDF) yapılan açıklamada, Lübnan’dan İsrail’in kuzeyine 60 roket atıldığı belirtildi. Ülkenin kuzeyindeki Safed şehri ve Celile bölgesi ile çok sayıda yerleşim yerinden siren sesleri yükselirken, roketlerden bazılarının imha edildiği aktarıldı. Daha sonra 70 roket daha ateşlendiği, bazılarının düşürüldüğü ifade edildi. Son olarak İsrail’in kuzeyindeki Meron Dağı bölgesine 20 roket daha fırlatıldığı kaydedildi. Hizbullah’ın şu ana kadar 150 roket ateşlediği vurgulandı.

    Beklenen saldırı öncesi İsrail’deki sivillerden sığınaklara yakın noktalarda bulunmaları istenmişti. Safed kenti, Celile’deki birçok kasaba ve Golan Tepeleri’nin kuzeyindeki Ortal’da Lübnan’dan roket ateşleneceği yönünde uyarı sirenleri çalmaya başlamıştı.

    İsrail, Lübnan’a yönelik savaş planını onaylamıştı

    Öte yandan dün İsrail’de Lübnan sınırına ilişkin savaş planının onaylanmasının ardından savaş uçakları Lübnan’a doğru havalanmış, Hizbullah’a ait 30 füze platformu, altyapı hedefleri ile İsrail’e ani bir saldırı için hazırlanmış 150 füze rampasının, bazı binaların ve bir silah deposunun vurulduğu açıklanmıştı.

  • İsrail askerleri, Filistinlilerin bedenlerini attı

    İsrail askerleri, Filistinlilerin bedenlerini attı

    İsrail güçleri, işgal altındaki Batı Şeria’nın Cenin Valiliğine bağlı Kabatiya kasabasına dün akşam saatlerinde baskın düzenledi. İsrail’in yaklaşık 10 saat süren geniş çaplı saldırılarında 7 Filistinli hayatını kaybetti, 11 Filistinli ise yaralandı.

    Yerel kaynaklar tarafından yapılan açıklamada İsrail askerlerinin kuşatılan bir evin çatısında öldürdüğü 3 Filistinlinin cansız bedenini bir evin çatısından attığı ve cenazelerin daha sonra İsrail’e ait buldozerlerle olay yerinden alındığı ifade edildi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, en az 3 İsrail askerinin bir Filistinlinin cansız bedenini tekmeleyerek çatıdan aşağı attığı görüldü.

  • İsrail’den Lübnan’a hava saldırısı

    İsrail’den Lübnan’a hava saldırısı

    İsrail’in Lübnan sınırına ilişkin savaş planını onaylamasının ardından savaş uçakları Lübnan’a doğru havalandı. İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından yapılan açıklamada, bu akşam İsrail jetlerinin Lübnan’ın güneyinde Hizbullah’a ait 30 füze platformu ile diğer altyapıyı vurduğu belirtildi. Açıklamada ayrıca, İsrail’e ani bir saldırı için hazırlanmış 150 kadar füze rampasının hedef alındığı aktarıldı. IDF ayrıca, Lübnan’ın güneyinde Hizbullah’a ait birkaç binanın ve bir silah deposunun vurulduğunu bildirdi.

    Öte yandan İsrail’in Lübnan’da düzenlenen saldırılarda ABD yapımı F-35 savaş uçaklarını kullandığı iddia edildi.

  • İsrail’den Lübnan’a hava saldırısı

    İsrail’den Lübnan’a hava saldırısı

    İsrail’in Lübnan sınırına ilişkin savaş planını onaylamasının ardından savaş uçakları Lübnan’a doğru havalandı. İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından yapılan açıklamada, bu akşam İsrail jetlerinin Lübnan’ın güneyinde Hizbullah’a ait 30 füze platformu ile diğer altyapıyı vurduğu belirtildi.

    Açıklamada ayrıca, İsrail’e ani bir saldırı için hazırlanmış 150 kadar füze rampasının hedef alındığı aktarıldı. IDF ayrıca, Lübnan’ın güneyinde Hizbullah’a ait birkaç binanın ve bir silah deposunun vurulduğunu bildirdi.

    Öte yandan İsrail’in Lübnan’da düzenlenen saldırılarda ABD yapımı F-35 savaş uçaklarını kullandığı iddia edildi.

  • Halevi’den Lübnan sınırına yönelik savaş planına onay

    Halevi’den Lübnan sınırına yönelik savaş planına onay

    Lübnan’da Hizbullah mensuplarına ait çağrı cihazları ve telsizlerin art arda patlatılmasının ardından gözler İsrail-Lübnan sınırına çevrildi. İsrail Savunma Kuvvetlerinden (IDF) yapılan açıklamada, İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’nin ülkenin kuzey bölgesine (Lübnan sınırı) ilişkin savaş planını onayladığı belirtildi. Kısa süre sonra yapılan yeni açıklamada ise, “İsrail Savunma Kuvvetleri şu anda Hizbullah’ın kabiliyetini ve altyapısını zayıflatmak için Lübnan’daki Hizbullah hedeflerini vuruyor. Hizbullah onlarca yıldır sivillerin evlerini silahlandırdı, evlerinin altlarına tüneller kazdı ve sivilleri canlı kalkan olarak kullanarak Güney Lübnan’ı savaş bölgesine dönüştürdü. İsrail Savunma Kuvvetleri, bölge sakinlerinin evlerine dönmesini ve savaş hedeflerine ulaşılmasını sağlamak amacıyla İsrail’in kuzeyinde güvenliği sağlamak için çalışıyor” ifadeleri kullanıldı.

  • “Herhangi bir şekilde gerilimin tırmandığını görmek istemiyoruz”

    “Herhangi bir şekilde gerilimin tırmandığını görmek istemiyoruz”

    ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Stratejik İletişim Koordinatörü John Kirby, Beyaz Saray’da düzenlenen günlük basın toplantısında konuştu. Kirby, Lübnan’da iki gündür devam eden ve İsrail’in sorumlu tutulduğu patlamaların ardından çatışmanın tüm taraflarını bölgesel gerilimin artmasına karşı uyardı. Kirby, “Herhangi bir şekilde gerilimin tırmandığını görmek istemiyoruz. Çözümün ek askeri operasyonlar olduğuna inanmıyoruz” dedi.

    Kirby, ayrıca ABD’nin çağrı cihazı ve telsiz patlamalarıyla bir ilgisi olmadığını belirterek, “Dünkü olaylarda veya bugünkü olaylarda hiçbir şekilde yer almadık” şeklinde konuştu.
    Hizbullah’ı hedef alan patlamaların İsrail ile Hamas arasında devam eden ateşkes görüşmelerine zarar verip vermeyeceği sorulan Kirby, bunu söylemek için henüz erken olduğunu belirtti. Kirby, “Bir hafta öncesine göre (bir anlaşmaya) daha yakın değiliz” dedi. Orta Doğu’da topyekun bir çatışmanın kaçınılmaz olup olmadığı sorulan Kirby, “O bölge söz konusu olduğunda hiçbir şey kaçınılmaz değildir” ifadelerini kullandı.

  • “İsrail’in saldırıları uluslararası toplum nezdinde nefret ve öfkeye neden oluyor”

    “İsrail’in saldırıları uluslararası toplum nezdinde nefret ve öfkeye neden oluyor”

    İran Hükümet Sözcüsü Fatıma Muhacerani, Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı cihazlarının patlatılmasının ardından bugün de telsizlerin infilak ettirilmesine tepki gösterdi. Muhacerani sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Lübnan’da gerçekleştirilen patlamaların sorumlusu olarak İsrail’in kınanması gerektiğini belirtti. Muhacerani, “İsrail’in saldırıları uluslararası toplum nezdinde nefret ve öfkeye neden oluyor. İsrail’in yüzlerce sivilin yaralanmasına ve hayatını kaybetmesine neden olan düzenlediği dünkü saldırısını ve bugün tekrar Hizbullah’ın telsizlerini hedef alan saldırısını şiddetle kınıyorum.

    İran olarak yaralıların tedavisi için her türlü yardımı yapmaya hazırız” ifadelerini kullandı.

    Öte yandan Lübnan’da saat 15.30 sıralarında Hizbullah mensuplarının haberleşme amacıyla kullandığı çağrı cihazlarının eş zamanlı patlatılması sonucu 12 kişi hayatını kaybetmiş, en az 2 bin 750 kişi yaralanmıştı.

    Çağrı cihazlarının patlatılmasının ardından bugün telsizler infilak ettirildi. Lübnan Sağlık Bakanlığı, telsizlerin patlatılması sonucu en az 9 kişinin hayatını kaybettiğini, 300’den fazla kişinin de yaralandığını açıkladı.

  • Blinken: “ABD’nin bu olaydan ne haberi vardı ne de bu olaylara dahil oldu”

    Blinken: “ABD’nin bu olaydan ne haberi vardı ne de bu olaylara dahil oldu”

    ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Mısır temaslarına başladı. Başkent Kahire’de Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi ile görüşen Bakan Blinken, ardından Mısır Dışişleri, Göç ve Yurtdışı Mısırlılar Bakanı Badr Abdellaty ile ikili ve heyetlerarası görüşme gerçekleştirdi. İki bakan daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi. Blinken, Hizbullah’ın kullandığı çağrı cihazları patlatılarak gerçekleştirilen saldırıdan ABD’nin önceden haberdar olduğuna ilişkin iddiaları reddederek, “ABD’nin bu olaydan ne haberi vardı ne de bu olaylara dahil oldu. Hala bilgi topluyor, gerçekleri öğrenmeye çalışıyoruz. Genel anlamda tüm tarafların Gazze’de çözmeye çalıştığı çatışmayı tırmandıracak adımlardan kaçınmasının önemi noktasında çok net olduk ve net olmaya da devam ediyoruz” dedi.

    “Anlaşmanın 18 maddesinden 15’inde mutabık kalındı”

    ABD Dışişleri Bakanı Blinken, İsrail-Hamas savaşını sona erdirecek Gazze’de ateşkes ve esirlerin serbest bırakılması anlaşmasının Orta Doğu genelinde şiddeti kontrol altına almak için en iyi yol olduğunu ifade ederek, son bir 1.5 ay içinde müzakerelerde bazı ilerlemeler kaydedildiğini söyledi. Blinken, “Ateşkesin Gazze’deki insani krizi sona erdirmek için ve bölgesel istikrara yönelik riskleri ele almak için en iyi şans olduğunu biliyoruz. Anlaşmanın 18 maddesinden 15’inde mutabık kalındı, geri kalan konuların ise çözülmesi gerekiyor” dedi.

    “Lübnan ila dayanışma içindeyiz”

    Mısırlı Bakan Abdellaty ise, Philadelphi Koridoru ve Refah Sınır Kapısı’nın Filistin tarafından işletilmesi de dâhil olmak üzere Gazze sınırındaki güvenlikle ilgili 7 Ekim öncesi kurallarda herhangi bir değişiklik yapılmasını kabul etmeyeceklerini söyledi. Aynı zamanda Mısır’ın dün gerçekleştirilen siber saldırı ile sarsılan Lübnan ile dayanışma içinde olduğunu kaydeden Abdellaty, bu olayı Lübnan’ın egemenliğine karşı bir “saldırı” olarak gördüğünü belirtti. Mısırlı Bakan, ayrıca İsrail’in Gazze saldırganlığının ateşkes yoluyla sona erdirilmesinin bölgedeki tansiyonun düşürülmesi için çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.