Etiket: israil

  • Açlıktan ölenlerin sayısı artıyor

    Açlıktan ölenlerin sayısı artıyor

    İsrail ordusu, 153 gündür Gazze Şeridi’ne saldırıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail’in abluka altına aldığı ve yardım girişine büyük ölçüde izin vermediği Gazze Şeridi’nde 2 kişinin daha açlık ve susuzluk nedeniyle hayatını kaybettiği belirtildi.

    Gazze şehrindeki Şifa Hastanesi’nde 15 yaşında bir çocuğun, Beyt Lahya şehrindeki Kamal Adwan Hastanesi’nde ise 72 yaşında bir kişinin yetersiz beslenme ve dehidrasyon nedeniyle yaşamını yitirdiği aktarıldı.

    Son olarak Gazze Şeridi’nde açlık ve susuzluktan ölenlerin sayısının 20’ye yükseldiği kaydedildi. Açıklamada, “Yetersiz beslenme ve dehidrasyon nedeniyle açıklanan ölü sayısı yalnızca hastanelerdeki ölüm sayısını yansıtıyor.

    Onlarca kişinin hastanelere ulaşamadan açlıktan sessizce öldüğüne inanıyoruz” ifadeleri kullanıldı.

  • Gazze’de can kaybı artıyor

    Gazze’de can kaybı artıyor

    İsrail ordusu 152 gündür Gazze Şeridi’ne saldırıyor. Filistin Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, İsrail’in Gazze Şeridi’ne son 24 saatte düzenlediği 9 saldırıda 86 kişinin hayatını kaybettiği, 113 kişinin de yaralandığı bildirildi. Gazze Şeridi’nde 7 Ekim’den bu yana hayatını kaybedenlerin sayısının 30 bin 717’ye, yaralananların sayısının ise 72 bin 156’ya yükseldiği aktarıldı. Ayrıca Gazze şehrindeki Şifa Hastanesi’nde 15 yaşında bir kız çocuğunun yetersiz beslenme dehidrasyon nedeniyle hayatını kaybettiği, açlık ve susuzluktan ölenlerin sayısının 18’e yükseldiği vurgulandı. Gazze’nin kuzeyindeki gıda kıtlığının özellikle çocuklar, hamile kadınlar ve kronik hastalar için ölümcül boyutlara ulaştığı belirtilen açıklamada, “Saldırı durdurulmazsa, insani ve tıbbi yardıma bir an önce müdahale edilmezse kıtlık derinleşecek. Uluslararası topluma, İsrail saldırganlığının derhal durdurulması için her türlü baskı aracını kullanmaya çağırıyoruz. Birleşmiş Milletler’i, özellikle Gazze’nin kuzeyinde yaşanan insani ve sağlık felaketinin önlenmesi için acil önlem almaya çağırıyoruz” denildi.

    “Gazze’nin kuzeyine gıda yardımı, İsrail ordusu tarafından engellendi”

    Birlemiş Milletler Dünya Gıda Programı’ndan (WFP) yapılan yazılı açıklamada, “WFP’nin acilen ihtiyaç duyulan gıda malzemelerini Gazze’nin kuzeyine ulaştırma çabaları yeniden (salı günü) başladı, ancak büyük ölçüde başarısız oldu. WFP’nin 20 Şubat’ta kuzeye yapılan teslimatları duraklatmasından bu yana ilk kez düzenlediği yardım operasyonunda 14 kamyonluk gıda konvoyu, Gazze Vadisi kontrol noktasında 3 saat bekletilmesinin ardından İsrail Savunma Kuvvetleri (ID) tarafından geri çevrildi. Kamyonlar geri çevrildikten sonra başka bir rotaya yönlendirildi ve daha sonra çaresiz insanlardan oluşan büyük bir kalabalık tarafından durduruldu. Kamyonlardan yaklaşık 200 ton yiyecek alındı. Gazze’nin kuzeyindeki kıtlığın önlenmesi için ihtiyaç duyulan büyük miktarlardaki gıdanın taşınması için tek seçenek karayolu erişimi” ifadeleri kullanıldı.

    Ürdün’ün yardımıyla havadan 6 ton gıda bırakıldı

    WFP’nin ayrıca Gazze’nin kuzeyine Ürdün Kraliyet Hava Kuvvetleri’nin yardımıyla havadan 6 ton gıda malzemesi bıraktığı vurgulanan açıklamada, “Çocukların açlığa bağlı hastalıklardan öldüğü ve ciddi düzeyde yetersiz beslenmeye maruz kaldığı Gazze’nin kuzeyinde açlık felaket boyutlara ulaştı. Büyük bir yardım operasyonu, kuzeyden de dahil olmak üzere Gazze’ye daha fazla giriş noktasının ve Aşdod limanının kullanılmasını gerektiriyor. Bu büyüklükte bir operasyonun gerçekleştirilebilmesi için Gazze’de acilen ateşkes sağlanması gerekiyor. İnsani yardım personelinin gıda ve diğer malzemeleri Gazze Şeridi boyunca düzenli olarak götürebilmesi için daha fazla güvenlik sağlanması durumunda WFP ve ortakları kıtlığı önleyebilir” ifadelerine yer verildi.

    “Havadan yardım, kıtlığı önlemez”

    WFP İcra Direktör Yardımcısı Carl Skau, “Konvoy, açlıktan ölmek üzere olan insanlara yiyecek sağlamak için kuzeye gitmemiş olsa da WFP bunun için mümkün olan her yolu araştırmaya devam ediyor. Havadan yardım son çaredir ve kıtlığı önlemeyecektir. Gazze’nin kuzeyine çaresiz durumdaki yarım milyon insana yetecek kadar gıda ulaştırmamıza imkan sağlayacak giriş noktalarına erişime ihtiyacımız var” dedi.
    Öte yandan WFP, geçtiğimiz ay gıda yardımı dağıtımı için güvenlik sağlanana kadar Gazze’nin kuzeyine operasyonlarını durdurduğunu açıklamıştı.

  • “Ateşkes için müzakerelere devam edeceğiz”

    “Ateşkes için müzakerelere devam edeceğiz”

    ABD, Katar ve Mısır arabuluculuğunda İsrail ile Hamas arasında esir takası ve ateşkes anlaşması sağlanmasına yönelik diplomatik çabalar devam ediyor. Hamas’tan ateşkes görüşmelerine yönelik yapılan yazılı açıklamada, “Halkımıza yönelik saldırının kapsamlı bir şekilde durdurulması için gerekli esnekliği gösteriyoruz, ancak işgal (İsrail) hala bu anlaşmanın öngördüğü şartlardan kaçıyor” ifadeleri kullanıldı.
    Hamas’ın arabulucular üzerinden müzakerelere devam edeceği belirtildi.

    Kahire’de görüşmeler sürüyor

    Katar ve Mısır, İsrail ile Hamas arasında dolaylı olarak yürütülen görüşmelerde Ramazan ayı öncesinde 40 günlük ateşkes sağlamaya çalışıyor. Son olarak 3 Mart’ta Mısır’ın başkenti Kahire’de Mısır, Katar, ABD ve Hamas’ın katılımıyla müzakerelere başlanmıştı. Dün sona erdiği belirtilen müzakerelerin uzatıldığı duyurulmuştu. Hamas Siyasi Büro üyesi Usame Hamdan dün akşam yaptığı açıklamada, Mısırlı ve Katarlı arabulucuların kendilerine sundukları ateşkes anlaşmasına dair teklife cevap verdiklerini belirterek, “Gazze Şeridi’nde ateşkes anlaşmasına varılmasını engelleyen İsrail’dir” demişti.

  • “Filistin halkına yönelik apaçık bir soykırım uygulamaktadır”

    “Filistin halkına yönelik apaçık bir soykırım uygulamaktadır”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi. İkili görüşmenin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan Mahmud Abbas ile ortak basın toplantısı gerçekleştirdi. Türkiye ve Türk milletinin Filistin davasına her zaman destek verdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Filistin’in gönlümüzde müstesna bir yeri olmuştur. Değerli kardeşim en son geçtiğimiz Temmuz ayında ülkemiz ziyaret etmişti. Bugün yaptığımız istişarelerde Filistin’deki son durumu etraflıca ele aldık. Filistinli kardeşlerimiz tarihlerinin en zor dönemlerinden birini yaşıyor. 7 Ekim’den bu yana Gazze ve Ramallah’ta masum insanlara karşı İsrail’in düzenlediği saldırılar sonucunda 32 bine yakın Filistinli şehit oldu. 72 binden fazla kişi yaralandı” dedi.

    “Filistin halkına yönelik apaçık bir soykırım uygulamaktadır”

    2 milyona yakın Filistinlinin evini terk etmek zorunda kaldığını, 2,3 milyon Filistinlinin günlük temel ihtiyaçlarına ulaşamadığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İsrail Gazze halkını sadece açlık ve susuzlukla değil aynı zamanda masum insanların tepelerine bomba yağdırarak da vahşice katlediyor. Tam 151 gündür son asrın en büyük barbarlıklarından birine şahit oluyoruz. Batılı güçlerin de sınırsız desteğiyle Netanyahu ve gözü dönmüş yönetimi Filistin halkına yönelik apaçık bir soykırım uygulamaktadır” diye konuştu.

    “Türkiye olarak bunun için çalışmaya, tüm kapıları zorlamaya devam ediyoruz, devam edeceğiz”

    Türkiye’nin, İsrail saldırılarının sona ermesi için çabalarının devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti:
    “Bu vesileyle Mahmut Abbas kardeşimin şahsında Filistin halkına ülkem ve milletim adına taziyelerimi ifade ediyorum. Rabbim şehitlerimize rahmet eylesin. Onları cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin. Yaralılara Mevla’dan acil şifalar niyaz ediyorum. Bildiğiniz gibi bine yakın yaralı ülkemizin değişik hastanelerinde tedavi görmeye devam ediyor. Netanyahu ve cinayet ortakları, döktükleri her damla kanın hesabını hukuk ve mahşeri vicdan önünde mutlaka verecektir. Türkiye olarak bunun için çalışmaya, tüm kapıları zorlamaya devam ediyoruz, devam edeceğiz. 26 Şubat’ta Uluslararası Adalet Divanı’nda sözlü sunumda bulunarak meselenin çeşitli yönlerine ilişkin tutumumuzu beyan ettik. İsrail soykırım sözleşmesindeki yükümlülüklerini ihlalden uluslararası adalet divanı önünde yargılanmaktadır. Ancak alınan ihtiyati tedbir kararına rağmen İsrail yönetimi kadın, çocuk demeden kardeşlerimizi öldürmeyi, gıda sırası beklerken sivilleri katletmeyi sürdürmektedir.”

    “Ajansın kurumsal kapasitesinin güçlendirilmesi amacıyla yoğun bir çabanın içindeyiz”

    “İsrail’in bu şımarıklığının ve hukuk tanımaz tavrının en büyük sebebi batılı güçlerin Holokost’taki günahlarından dolayı İsrail’e verdikleri destektir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elbette bunda İslam dünyasının vahdet olamamasının büyük payı vardır. Türkiye’nin Filistin meselesinde duruşu, hassasiyeti ve Filistin halkına güçlü desteği bellidir. 7 Ekim’den beri bu yönde olağanüstü çaba harcadık. Yaptığımız her görüşmede, her yurt dışı ziyaretimizde işgal edilmiş Filistin topraklarındaki İsrail saldırıları gündemimizin ilk sırasında yer almıştır. İnsani yardım noktasında bugüne kadar toplam 37 bin tonu aşkın malzemeyi gemiler ve uçaklarla bölgeye sevk ettik. Ayrıca 900’den fazla hasta ve refakatçiyi tedavi için Türkiye’ye getirdik. Gazze’deki bir sahra hastanesi kurulması için çalışmalarımız devam ediyor. Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistin mültecilerine Yardım ve Bayındırlık Ajansı’na yaptığımız mali ve ayni yardımları artırdık. Ajansın kurumsal kapasitesinin güçlendirilmesi amacıyla yoğun bir çabanın içindeyiz” değerlendirmesinde bulundu.

    “Uygulamalarının amacı esasen sahada emrivakiler oluşturmak suretiyle iki devletli çözüm vizyonunu baltalamaktır”

    İsrail’in yalan ve iftira ile ajansı itibarsız hale getirmeye yönelik propagandalarına prim verilmemesi gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ajansın mevcudiyetine halel getirilmemelidir. Son olaylarla ilgili olarak İsrail Filistin meselesine adil bir çözüm bulunmadığı takdirde Orta Doğu’da barışın hakim olamayacağı artık iyice anlaşılmıştır. Kalıcı barışın tek yolu ise 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz Filistin Devleti’nin tesisidir. Uluslararası toplumun, bunun yerine süregelen işgalin sonuçlarını yönetmeye çalışması beyhudedir, anlamsız ve faydasız bir yaklaşımdır. Bu itibarla sorunun taraflarına da yardımcı olacak şekilde tüm ilgili devletlerin elini taşın altına koyması gerekiyor. Her geçen gün artan işgal uygulamalarının amacı esasen sahada emrivakiler oluşturmak suretiyle iki devletli çözüm vizyonunu baltalamaktır” dedi.

    “Müslümanların, Haremi Şerife girişinin kısıtlanması yönündeki talepleri tam anlamıyla bir hezeyandır”

    Sözde yerleşimciler adı verilen, aslında Filistinlilere ait topraklara çöken, çalan gaspçıların eylemlerinin çözümün önündeki en büyük engellerden biri olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Uluslararası hukuku hiçe sayan bu aleni hırsızlıklar sonucunda Filistin’in coğrafi bütünlüğünden bahsetmek neredeyse imkansız hale gelmiştir. Artık sadece lafta kalan barış çabaları yerine teminatlara sahip, adil bir barışa ihtiyaç duyulduğu apaçık ortadadır. Türkiye olarak bu bağlamda garantörlük mekanizması çerçevesinde sorumluluk üstlenmeye hazır olduğumuzu açıkladık. Önümüzdeki dönemde bununla ilgili çabalarımızı artırarak sürdüreceğiz. Yaklaşmakta olan Ramazan ayı bağlamında provokasyonların önlenmesi gereğine ilişkin mesajlarımızı ilgili yerlere iletiyoruz. Radikal İsrailli siyasetçilerin, Müslümanların, Haremi Şerife girişinin kısıtlanması yönündeki talepleri tam anlamıyla bir hezeyandır” açıklamasını yaptı.

    Böyle bir adım atılmasının sonuçlarının şüphesiz çok ağır olacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Filistinli kardeşlerimiz arasında birlik ve mutabakat sağlama gayretlerini de yakından takip ediyoruz. Gelinen aşamada İsrail’in zulmüne verilecek en güzel cevaplardan biri Filistinliler arası birliğin ve beraberliğin sağlanmasıdır. Bu alanda da üzerimize düşeni yapmaya her zaman hazırız. Sözlerime son verirken Filistin davasını elimizden gelen en güçlü şekilde savunmaya, Filistin Halkın güvenliğini ve refahını artırmaya yönelik her türlü gayreti desteklemeye devam edeceğimizi vurgulamak istiyorum. Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Ramazan-ı Şerif’in şimdiden İslam dünyası ve tüm için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tüm Filistinli kardeşlerimize en kalbi selam ve muhabbetlerimi gönderiyorum” ifadelerini kullandı.

    “Biz Türkiye’nin rolünü önemsiyoruz”

    Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ise, “İsrail her türlü vahşeti yürütmektedir. Bizler Ramazan ayına girmek üzereyiz. Filistin’in BM daimi üyeliğe sahip olması bizim arzuladığımız bir şeydir. Bu bağlamda AB ülkeleri Filistin’i tanımalıdır. Biz Türkiye’nin rolünü önemsiyoruz. Gazze, Filistin devleti topraklarının ayrılmaz parçasıdır. Bölünmesi mümkün değildir. Barış ve güvenlik sadece İsrail işgalinin son bulmasıyla mümkündür. Bizler Filistin toplumunun bileşenlerini bir araya getirmek için elimizden gelen çabayı göstereceğiz. Filistinlileri bir araya getireceğiz. Sizlere ve Türkiye halkına teşekkürlerimi iletmek istiyorum. Filistin’e desteğinizden dolayı müteşekkiriz. Filistin halkına gönderdiği yardımlardan dolayı da minnettarız. 120 binden fazla Filistinli yaralı ve ölü var. Batı Şeria’da da zulüm devam ediyor” açıklamasını yaptı

  • Biden’den İsrail ve Hamas’a çağrı

    Biden’den İsrail ve Hamas’a çağrı

    İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları 151 gündür sürerken, ABD, Katar ve Mısır arabuluculuğunda İsrail ve Hamas arasında yeni bir esir takasını da içeren ateşkes anlaşmasına yönelik çabalar devam ediyor. Biden, anlaşma konusunda İsrail’in işbirliği yaptığı belirterek, “Ateşkese ihtiyacımız var” dedi.
    Masadaki anlaşmayı “rasyonel bir teklif” olarak nitelendiren Biden, İsraillilerin bunu kabul ettiğini belirterek, “Hamas’ın ne yapacağını görmek zorundayız” dedi.
    “Ramazan ayına kadar bir anlaşma olmazsa özellikle Kudüs’te durumun ‘çok, çok tehlikeli’ olacağını” aktaran Biden, İsrail’in Gazze Şeridi’ne daha fazla insani yardımın girmesine izin vermemesi için “hiçbir mazeret” olmadığını da vurguladı.

  • Gantz,Washington temaslarına başladı

    Gantz,Washington temaslarına başladı

    İsrail Savaş Kabinesi Üyesi Benny Gantz, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile arasında gerginliğe neden olan Washington ziyareti çerçevesinde ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris ile bir araya geldi. Beyaz Saray’dan yapılan yazılı açıklamada, ABD’nin İsrail’e desteğini yineleyen Harris’in Gazze’deki insani durum ve yakın zamanda Gazze’nin kuzeyinde bir yardım konvoyunda yaşanan korkunç trajediden duyduğu derin endişeyi dile getirdiği kaydedildi. Acilen rehine takası anlaşmasına varılmasının gerekliliğini belirten Harris’in, İsrail’in görüşmelere yönelik yapıcı yaklaşımını memnuniyetle karşıladığı aktarıldı.

    Refah’a harekat planı görüşüldü

    Harris’in Hamas’a 6 haftalık bir ateşkes yapılmasını öngören ve Gazze’ye insani yardımın artmasına imkan sağlayacak “masadaki şartları” kabul etme çağrısında bulunduğu ifade edilen açıklamada, “Harris ve Gantz Refah’taki durumu ve burada büyük bir askeri operasyon düşünülmeden önce sivillere yönelik riskler göz önünde bulundurularak inandırıcı ve uygulanabilir bir insani yardım planı yapılmasının gerekliliğini ele aldı” denildi. Ayrıca Harris’in İsrail’i Gazze’ye insani yardımı artırmaya ve bu yardımların ihtiyaç sahiplerine güvenli bir şekilde ulaştırılmasını sağlamak üzere ABD ve uluslararası ortaklarla iş birliği içerisinde ek tedbirler almaya çağırdığı vurgulandı.

    Gantz’ın ABD ziyareti İsrail’de krize yol açmıştı

    Gantz’ın İsrail Başbakanı Netanyahu’nun onayı dışında ABD ziyareti planladığı ortaya çıkmış, ziyaret İsrail’de krize yol açmıştı. Netanyahu’nun ziyaretten rahatsız olduğu kamuoyuna yansırken, İsrail hükümetinin ülkenin Washington Büyükelçiliği’ne ziyareti sırasında Gantz’a yardımcı olmama talimatı verdiği iddia edilmişti. ABD basınında ise Washington yönetiminin Netanyahu sonrası döneme hazırlandığı yorumları yapılmıştı.

  • İsrail gıda yardımı bekleyen Gazzelileri vurdu: 112 ölü

    İsrail gıda yardımı bekleyen Gazzelileri vurdu: 112 ölü

    İsrail, Gazze Şeridi’ne ayrım gözetmeksizin gerçekleştirdiği saldırıları 146. günde sürdürüyor. İsrail ordusunun Gazze şehrinin Reşid Caddesi’ndeki Nabulsi kavşağında gıda yardımı için toplanan Filistinli sivillere yönelik saldırısında bilanço arttı. Filistin Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, yardım bekleyen kalabalığa ateş açılması sonucu hayatını kaybedenlerin sayısının 104’e, yaralı sayısının 760’a yükseldiği bildirildi.

    “Yardım bekleyenler soğukkanlılıkla öldürüldü”

    Filistin Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, saldırının “sivillere yönelik soğukkanlı bir katliam” ve İsrail’in devam eden “soykırım savaşının” bir parçası olduğu ifade edildi. Uluslararası topluma sivilleri korumanın tek yolu olarak ateşkes sağlanması için “acilen müdahale” çağrısında bulunuldu.

    Uluslararası topluma tepki

    Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi tarafından yapılan açıklamada ise, İsrail’in saldırıyı önceden planladığı belirtildi. Açıklamada uluslararası toplum, özellikle de Biden yönetimi Filistinli sivillerin katledilmesine izin vermekle suçlanarak, “ABD yönetimini, uluslararası toplumu ve uluslararası örgütleri, İsrail işgalinde sivillerin öldürülmesinden sorumlu tutuyoruz. Tüm dünya ülkelerine, tüm Arap ve İslam ülkelerine, Arap Birliği’ne ve İslam İşbirliği Teşkilatı’na soykırımı durdurması için İsrail’e baskı yapmak üzere acilen müdahale çağrısında bulunuyoruz” ifadeleri kullanıldı.

    Can kaybı arttı

    Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun yardım bekleyen sivillere açtığı ateşte hayatını kaybedenlerin sayısının 112’ye yükseldiğini belirterek, bölgede hala ulaşılamayan cesetlerin olduğunu aktardı. Saldırıda 760 kişi de yaralanmıştı.

  • İsrail’in yeni yerleşim planı 6 Mart’ta konseyde görüşülecek

    İsrail’in yeni yerleşim planı 6 Mart’ta konseyde görüşülecek

    İsrail, işgal altındaki Batı Şeria topraklarında yerleşimlerini genişletmek için harekete geçti. Gelecek hafta Çarşamba günü toplanacak Sivil İdare Yüksek Planlama Konseyi, tüm tepkilere rağmen İsrail’in yeni yerleşim planını görüşecek. Konseyde yapılacak oylamada 3 bin 344 konutun inşasının onaylanması bekleniyor.

    İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich geçtiğimiz hafta yaptığı açıklamada, Batı Şeria’nın Beytüllahim kenti yakınındaki Maale Adumim Yahudi yerleşim birimine 2 bin 350, Kedar’da 300, Efrat’ta ise 694 konut inşasını onaylamayı planladıklarını belirtmişti.

    ABD’den tepki

    ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken Cumartesi günü yaptığı açıklamada İsrail’in yeni yerleşim planına tepki göstermişti. Blinken, “Yerleşimlerle ilgili raporları gördük ve duyurudan dolayı hayal kırıklığına uğradık. Hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat ABD yönetimleri, uzun süredir yeni yerleşimlerin kalıcı bir barışa ulaşma konusunda ters etkiye yol açtığı görüşünde. Ayrıca uluslararası hukuka da aykırıdır. Yönetimimiz yerleşimlerin genişletilmesine net bir şekilde karşı çıkıyor. Bizim fikrimize göre bu, İsrail’in güvenliğini güçlendirmez, yalnızca zayıflatır” ifadesini kullanmıştı.

  • Erken seçim olacak mı?

    Erken seçim olacak mı?

    Netanyahu, düzenlediği basın toplantısında, artan uluslararası baskıya karşı İsrail  ordusuna hareket özgürlüğü sağladıklarını ifade etti.

    İsrail’in Hamas’a karşı zafer elde etmesi için 1,4 milyon Filistinlinin sığındığı Refah kentine saldıracaklarını söyleyen Netanyahu, bunu uluslararası hukuka uygun biçimde yapacaklarını ileri sürdü.

    Netanyahu, Hamas ile İsrail arasındaki esir takası müzakerelerine ilişkin ise “Hamas’tan bir sonraki turda serbest bırakılacak İsrailli esirlerin listesini talep ettiklerini ancak henüz bunun ellerine ulaşmadığını” belirtti.

    İsrailli esirlerin serbest kalması için bir uzlaşı sağlanabileceğini aksi takdirde kendilerinin zafer için savaşmaya devam edeceğini söyleyen Netanyahu, “Hamas’ın gerçek dışı taleplerini kabul etmeyeceklerini” dile getirdi.

    Mescid-i Aksa açıklaması 

    Netanyahu, ramazan ayında işgal altındaki Doğu Kudüs’te bulunan Mescid-i Aksa’da Filistinlilerin ibadetinin kısıtlanmasına ilişkin ise “gelecek hafta yapılacak görüşmelerde güvenlik durumuna göre karar alacaklarını” belirtti.

    İsrail Başbakanı, Filistinlilerin Mescid-i Aksa’da ibadetinin yasaklanması çağrısı yapan aşırı sağcı Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir’in görüşmelerden dışlanmadığını söyledi.

    Netanyahu erken seçime kapıları kapattı

    İsrail’de muhalefet ve protesto hareketlerinin çağrısını yaptığı erken seçim talebine değinen Netanyahu, “Şimdi erken seçim ülkenin felç olması ve savaşın durması anlamına geliyor. Savaşçılarımız bölünecek. Seçimlerde duygular, başkaldırı devreye girecek. Seçim, zafere bu kadar yakınken ulusal birliğimize bir darbe olacak.” dedi.

    “herkesin ortak fikirde olması mümkün değil”

    Netanyahu, erken seçimlerin “Hizbullah Genel Sekreteri Hasan Nasrallah, Hamas’ın Gazze’deki lideri Yahya Sinvar ve İran’ın hayali olduğunu” söyleyerek, dünya  liderlerine hitaben “Bizim hakkımızda yanılmayın. Kesin zafere ulaşana kadar savaşmakta kararlıyız.” ifadesini kullandı.

    İsrail Başbakanı ayrıca Ultra Ortodoks (Haredi) Yahudilerin askerlik hizmetine katılması için yeni hedefler belirlendiğine işaret etti ve yeni askerlik yasasında “herkesin ortak fikirde olmasının mümkün olmadığını” kaydetti.

  • Biden’dan Gazze’de ateşkes açıklaması

    Biden’dan Gazze’de ateşkes açıklaması

    İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde gıda yardımı bekleyen Filistinlilerin üzerine ateş açmasının ardında ABD Başkanı Joe Biden, açıklamalarda bulundu. Biden, saldırı ile ilgili bilgileri kontrol ettiklerini ifade ederek, “Şu anda bunu kontrol ediyoruz. Ne olduğuna dair birbiriyle çelişen iki versiyon var. Henüz bir cevabım yok” dedi.

    Bir gazetecinin İsrail ve Hamas arasındaki ateşkes görüşmelerine ilişkin sorusuna cevap veren Biden, saldırının ateşkes görüşmelerini “zorlaştıracağını” belirtti. Pazartesi gününe kadar geçici bir ateşkesin muhtemelen gerçekleşmeyeceğini söyleyen Biden, “Bölgedeki insanlarla telefonda görüştüm. Muhtemelen pazartesiye kadar olmaz ama umutluyum” dedi.

    Can kaybı 112’ye yükseldi

    Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Eşref el-Kudra, İsrail ordusunun Gazze şehrinin güneybatısında yardım bekleyen sivillere açtığı ateşte hayatını kaybedenlerin sayısının 112’ye yükseldiğini açıklamış, bölgede hala ulaşılamayan cesetlerin olduğunu aktarmıştı.

    Biden saldırı öncesi ateşkes için pazartesiyi işaret etmişti

    Biden, geçtiğimiz günlerde Gazze’de ateşkes için yürütülen görüşmelerin ne zaman sonuçlanabileceği yönündeki soruya, “Umarım hafta sonuna kadar. Ulusal güvenlik danışmanım (Jake Sullivan) bana yaklaştığımızı söyledi. Henüz işimiz bitmedi. Önümüzdeki pazartesiye kadar (4 Mart) ateşkese varmamızı umuyorum” ifadelerini kullanmıştı.