Etiket: israil

  • ABD’den İsrail’e bir destek daha

    ABD’den İsrail’e bir destek daha

    Pentagon, İsrail ordusuna danışmanlık yapmak üzere bölgeye ABD’li komutanların gönderildiğini açıkladı.

    Pentagon bu komutanların operasyon yönetmeyeceğini duyurdu. Komutanların meskun mahal muharebeleri ile ilgili deneyimlerini paylaşmak üzere orada olduklarını açıkladı.

    Günlük basın toplantısında, Anadolu Ajansı’nın sorusunu yanıtlayan Pentagon Basın Sözcüsü General Patrick Ryder, İsrail’de bulunan Amerikalı komutanlar için, “Hiçbir şekilde aktif olarak operasyonlara katılmıyorlar. Orada danışmanlık için bulunuyorlar.” ifadelerini kullandı.

    “İsrail’e yaptığınız silah yardımlarının ardından bir de danışman göndermeniz, muhtemel bir Gazze operasyonunda sivil kayıplar konusundaki sorumluluğunuzu arttırmıyor mu?” sorusuna Ryder, “Irak gibi yoğun yerleşimin olduğu meskun mahal operasyonları konusundaki deneyimimiz düşünüldüğünde, sivil kayıpları azaltmak adına elimizden gelen her şeyi yapmak için, çıkarttığımız dersleri paylaşmanın önemine de inanıyoruz.” şeklinde yanıt verdi.

    UZMAN EKİBİN BAŞINDA ABD’Lİ BİR KORGENERAL

    İsrail’de görev yapan Amerikalı komutanların başında daha önce Irak savaşında Felluce’de görev yapmış Korgeneral James Glynn bulunuyor. Hepsinin ortak yanı DAEŞ ile mücadele geçmişlerinin olması. Glynn’ın bir önceki görevi, ABD Özel Kuvvetlerinin uluslararası terörle mücadele birimi olan Ortak Özel Harekat Komutanlığı komutan yardımcılığıydı.

    Glynn, İsrail ordusuna danışmanlık veren, ismi resmen duyurulan tek muvazzaf subay. Ekibindeki diğer subayların kaçının emekli, kaçının muvazzaf olduğu konusunda Pentagon kesin bilgi vermekten kaçınıyor.

    FELLUCE’NİN ÖNEMİ VE DAEŞ’İN YÜKSELİŞİ

    Felluce, ABD’nin Irak işgali döneminde en büyük direnişle karşılaştığı yerdi. ABD ordusu kente iki kere operasyon düzenlemek zorunda kalmıştı. Düzenlenen geniş kapsamlı operasyonlar ABD askerlerinin yerel direnişçilerle bir kent savaşına girmesine neden olmuştu.

    Ayrıca Felluce’deki Iraklı milislerin ABD ordusuyla giriştiği çatışmalar Ebu Musab ez-Zerkavi adının dünya sahnesine çıkmasına neden olmuş. Zerkavi daha sonra İslam Devleti adını verdiği terörist bir organizasyon olan DAEŞ’i kurdu.

  • Obama’dan İsrail’e Gazze uyarısı

    Obama’dan İsrail’e Gazze uyarısı

    Obama, Medium platformu üzerinden yaptığı açıklamada, İsrail’in “meşru müdafaa hakkı” olduğunu belirterek “Ancak tüm dünya bölgedeki gelişmeleri yakından izliyor. İnsani kayıpları göz ardı eden bir İsrail askeri stratejisi önünde sonunda geri tepebilir.” ifadelerini kullandı.

    Obama, Gazze’ye yönelik bombardımanlarda binlerce Filistinlinin yaşamını yitirdiğine işaret ederek “Bunlardan çoğu çocuktu. Yüz binlerce kişi evlerinden kaçmak zorunda kaldı.” görüşünü paylaştı.

    İsrail hükümetinin Gazze politikasını da eleştiren Obama, şunları kaydetti:

    “İsrail hükümetinin abluka altındaki sivil nüfusun gıdası, elektriği ve suyunu kesme kararı, sadece kötüye giden insani krizi büyütmekle kalmıyor, aynı zamanda bu karar Filistinlilerin tutumlarını gelecek nesillerde daha da sertleştirebilir, İsrail’e yönelik küresel desteği zedeleyebilir, İsrail düşmanlarının ekmeğine yağ sürebilir ve bölgede barış ve istikrarı sağlamak için uzun süredir devam eden çabaları baltalayabilir.”
  • Kılıçdaroğlu’nun Gazze tepkisi

    Kılıçdaroğlu’nun Gazze tepkisi

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında konuştu.

    Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:

    “Bu ülkeye gerçek anlamda adalet gelene kadar mücadele edeceğiz. Geçen hafta bir Cumhuriyet başsavcısının yazdığı dilekçeyi gündeme getirmiştim. Bugüne kadar kimse ‘Yargı içinde çeteler oluştu.’ dememiştir. Devletin temelinin sarsıldığını kabul etmeyiz. Habere erişim engeli getirdiler.

    Yürekli bir savcının bunu değerlendirmesi bizim için çok değerlidir. Yeni oluşan çetelerin FETÖ çetelerine rahmet okutacak düzeyde olduğunu de belirtti. Erişim engeli getirilen konuşma metni TBMM Genel Kurulu’nda okunacak ve Meclis’in tutanaklarına geçirilecek. Erişim engeli getirilince Kılıçdaroğlu konuşmayacak sanıyorlar. Sizin feriştahınız gelse bizi susturamaz.

    HASTANE SALDIRISINA TEPKİ

    Filistin’de çocuklar ve yaşlılar öldürülüyor. Kendilerini uygar dünyanın temsilcisi olarak gören ülkelerin yöneticileri ne yapıyor? 2 bini aşkın çocuk katledildi. Hastane bombalanır mı? Bir insanın gözü dönmüşse ve artık bir şey görmüyorsa, Netanyahu için söylüyorum hastaneyi de bombalarlar. Bunun bütün dünyanın gözü önünde yapılması 21. yüzyılı için en büyük ayıplardan biridir. Hastane bombalanacak ve kimsenin sesi çıkmayacak.

    “ORTADOĞU’DA DIŞLANIYORUZ”

    Türkiye eskiden dış politikada ağırlığı olan bir ülkeydi. Şimdi arabuluculuk teklifini kimse görmüyor. Türkiye geçmişte sorunları çözmeye talip olmazdı, sorunları çözmesi için davet edilirdi. Sözü dinlenen bir Türkiye’den Ortadoğu’da dışlanan bir ülke haline geldik. Arabuluculuk rolünü şimdi Katar’a verdiler.

    ABD bölgeye uçak gemisi gönderdi. Erdoğan ‘Ne işi var orada?’ diyor. Ben de sormaz mıyım, ‘Senin damadının ne işi var uçak gemisinde?’ diye.

    Rüşvet aldığı herkes tarafından bilinen bir adamı büyükelçi olarak atarsanız Türkiye’ye kimse güvenmez. Papazı tıpış tıpış teslim ettin, sana bir daha kim güvenecek. İstanbul’da bir cinayet işlenecek, kalkacaksınız davayı cinayeti işleyene teslim edeceksiniz. Mavi Marmara’yı göndereceksiniz, sonra bana mı sordunuz giderken diyeceksiniz.”

  • İsrail, Gazze’de hastanelerin çevresini vurdu

    İsrail, Gazze’de hastanelerin çevresini vurdu

    İsrail’in Gazze’deki hava saldırıları 18 gündür devam ediyor. İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin en büyük tıbbi tesisi ve merkezi hastanesi olan Şifa Hastanesi yakını ile Al Wafa Hastanesi çevresine saldırı gerçekleştirdi. Yüzlerce yaralı ve hastanın tedavi gördüğü hastanelerde panik yaşanırken, bölge saldırı nedeniyle yoğun duman bulutuyla kaplandı.

    Gazze’de sağlık sistemi çöküyor

    İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik ablukası nedeniyle yakıt bittiği için hastanelerdeki cihazlar güneş enerjisi ile çalıştırılıyor. Bazı hastanelerde ise doktorlar yaralıları cep telefonu ışığıyla tedavi ediyor.
    Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beit Lahia kentinde Endonezya Hastanesi’nde dün gece yakıtın bitmesi sonucu elektrik kesildi. Hastanedeki doktorlar, çok sayıda hastanın solunum cihazına bağlı olması nedeniyle can kayıpları yaşanmasından endişe ediyor.

  • “İsrail kimyasal silah ile soykırım yapıyor”

    “İsrail kimyasal silah ile soykırım yapıyor”

    Başkan Güler, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarının trajik sonuçlar vermeye başladığını, hatta savaş suçu olmaktan çıkıp soykırım haline dönüştüğüne dikkat çekti. Başkan Güler, İsrail’in kimyasal silah kullandığına da dikkat çekerek, “İsrail’in Gazze’ye acımasız saldırısı trajik bir sonuç verdi. Şaşırtıcı bir şekilde 4 bin 953 masumun canı haksız yere alındı, aralarında 13 yaş altı 1.342 çocuk, gelecekleri İsrail saldırılarıyla kısa kesildi. Can verenlerin ve yaralıların incelemesi, İsrail’in kimyasal silah kullanımını rahatsız edici bir şekilde ortaya çıkardı. Dünyanın bu ciddi meseleye kulak vermesi çok önemli, çünkü İsrail artık savaş suçları listesine bir karanlık bölüm daha ekledi, kimyasal silahların kullanılması yoluyla masumlara karşı soykırımdan başka bir şey yapmadı” diye konuştu.

  • Kremlin kalp krizi iddiasını yalanladı

    Kremlin kalp krizi iddiasını yalanladı

    Rusya’da Telegram üzerinden yayın yapan “General SVR” adlı muhalif kanal, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in kalp krizi geçirdiğini, doktorların müdahalesiyle hayata döndüğünü iddia etti. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise söz konusu iddiayı yalanladı.
    Rus muhalif “General SVR” adlı muhalif kanal yayımladığı haberde, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in pazar akşamı resmi konutunda kalp krizi geçirdiğini iddia etti. Haberde Putin’in doktorların müdahalesiyle kalbinin çalıştırılarak hayata döndürüldüğü, daha sonra yoğun bakıma alındığı ileri sürüldü. Haberde, “Moskova saatiyle 21.05 civarında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in güvenlik görevlileri, olay yerinde görevdeydi. Başkan’ın yatak odasından gürültü ve düşme sesleri geldiğini duyan iki güvenlik görevlisi, hemen Başkan’ın yatak odasına girdi ve Putin’in yatağın yanında yerde yattığını ve içinde yiyecek ve içeceklerin bulunduğu ters dönmüş bir masayı gördü. Muhtemelen Başkan düştüğünde masaya ve tabaklara çarpıp yere düşürdü, bu da gürültüye neden oldu. Hemen yan odalardan birinde bulunan doktorlar çağrıldı” ifadeleri kullanıldı. Putin’in konutunda özel donanımlı bir odaya taşındığı, durumunun normale döndüğü ve “sürekli tıbbi gözetim altında” olduğunu iddia edildi.

    “Son dönemde tüm resmi toplantılara ve etkinliklere Başkan’ın dublörü katılıyor”
    Haberde ayrıca onkoloji hastası olduğu, sağlık durumunun kötüleştiği ve sonbaharın sonuna kadar yaşama ihtimalinin düşük olduğu iddia edilen Putin’in kalp krizi geçirmesinin yakın çevresini ciddi şekilde alarma geçirdiği öne sürüldü. Haberde, “Son dönemde tüm resmi toplantılar ve etkinliklere Başkan’ın dublörü katılıyor. Akşamki olayla ilgili haberin ardından Putin’e yakın birkaç kişi, birbirleriyle temasa geçti ve Başkan’ın önümüzdeki günlerde ölmesi durumunda atılacak muhtemel adımlar konusunda Pazartesi günü istişarelerde bulunma konusunda anlaştı” ifadeleri kullanıldı.

    Kremlin iddiaları reddetti
    Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov ise söz konusu haberin ardından yaptığı açıklamada, Putin’in sağlık durumunun kötü olduğu yönündeki iddiaları yalanladı. Peskov, Putin’in iyi ve sağlıklı olduğunu belirtirken, dublör kullandığı yönündeki iddiayı ise “saçma” olarak nitelendirdi.

  • İsrail hava saldırılarında 120 Filistinli öldü

    İsrail hava saldırılarında 120 Filistinli öldü

    Hamas’ın dün 2 rehineyi daha serbest bırakmasının ardından İsrail savaş kabinesi toplandı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant ve İsrail Genelkurmay Başkanı Herzi Halevi’n katıldığı toplantıda, kabine “Hamas’ı ortadan kaldırma” sözü verdi. Netanyahu toplantı sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada Hamas’a karşı birlik olmaya devam edeceklerini belirtirken, Gallant ise kapsamlı hazırlık sürecindeki askerlerle bir araya geldiğini ifade etti.
    ABD Başkanı Joe Biden, Netanyahu ile yaptığı telefon görüşmesinde rehinelerin serbest bırakılmasından memnuniyet duyduğunu belirterek, tüm rehinelerin serbest bırakılması ve Gazze’deki ABD vatandaşları ile sivillerin güvenli geçişini sağlamak için çalışmalarını sürdüreceğini kaydetti. Gazze’ye insani yardım akışının sürdürülmesi gerektiğini ifade eden Biden, Netanyahu’ya ABD’nin İsrail’e olan desteği ile ilgili bilgi verdi.

    IDF saldırılarını sürdürüyor

    İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), dün Gazze Şeridi’ndeki 400 noktaya hava saldırısı düzenlendiğini duyurdu. IDF tarafından yapılan açıklamada, saldırılarda tüneller dahil çok sayıda yapının vurulduğu ve Hamas komutanlarının öldürüldüğü belirtildi.
    Filistinli yerel kaynaklar tarafından yapılan açıklamada ise İsrail’in dün gece saatlerinden sabah saatlerine kadar süren yerleşim bölgelerine yönelik hava saldırılarında 120 Filistinlinin hayatını kaybettiği belirtildi.

  • İsrail’in Gazze’ye yoğun hava saldırıları devam ediyor

    İsrail’in Gazze’ye yoğun hava saldırıları devam ediyor

    İsrail ve Filistin’de çatışmaların 17’inci gününde Gazze Şeridi’ne yönelik hava saldırıları artarak devam ediyor. Gazze Şeridi’nde bulunan birçok bölge sabah saatlerinden itibaren İsrail tarafından yoğun ateş altına alındı.

    Yaşanan hava bombardımanın ardından bölgeden yükselen dumanlar gökyüzünü kapladı.
    İsrail’in Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılar nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 2 bin 55’i çocuk olmak üzere 5 bin 87’ye, yaralananların sayısı ise 15 bin 273’e yükseldi.

  • BTÜ’de İsrail-Filistin savaşı ele alındı

    BTÜ’de İsrail-Filistin savaşı ele alındı

    BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Barış Tamer Tonguç’un da katıldığı konferansta konuşan Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İsmail Akdoğan, olayları hukuki, siyasi ve Türkiye açısından değerlendirdi. İsrail’in Filistin topraklarında, savaş ve soykırım suçu işlediğine dair ciddi delillerin olduğunu kaydeden Akdoğan, yargılamanın söz konusu olabileceğini ancak Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) buna cesaret edip edemeyeceğinin soru işareti olduğunu kaydetti. Akdoğan, “UCM Başsavcısı Kerim Han’ın ‘Her iki taraf da Filistin topraklarında savaş suçu işliyor’ açıklamasını İsrail’e bir gönderme olarak algılayabiliriz. Yani yargılanacaksa her iki taraf da yargılanacak. Bölgede deliller toplanıyor. Ancak İsrail ve ABD’nin soruşturma açılmasına engel olacağını düşünüyorum.

    Çünkü uluslararası hukuk, güçlü devletlerin çıkarları söz konusu olduğunda geçerlidir. Zayıf devletler ise uymakla mükelleftir. Ancak uluslararası hukuk nezdinde tüm devletlerin, ‘İsrail’in bir terör devleti gibi hareket ettiğini’ söyleyerek kamuoyu oluşturması şart, aksi takdirde İsrail bu uygulamalarına devam edecek” dedi.
    Siyasi ve jeopolitik yönden de bölgedeki savaşı ele alan İsmail Akdoğan, “Hamas’ın İsrail’e yönelik yaptığı ani saldırıyı ve ardından gelen savaşı, Çin ve ABD arasındaki küresel güç mücadelesinin ve iki devlet arasındaki jeopolitik rekabetin bir izdüşümü olarak görüyorum. Çin’in Kuşak-Yol Projesi’nin iki koridoru Ortadoğu’dan geçiyor. Çin’in bu projeyi hayata geçirebilmesi için Ortadoğu’nun göreceli istikrar ortamına ulaşması gerekir. Çin’in böyle bir çekim merkezi oluşturmasıyla, ABD eksenindeki Ortadoğu Devletleri’nde kopuş riski görünüyor. Bu da ABD tarafından ciddi bir tehlike olarak algılanıyor. ABD’nin buna karşı aldığı tedbir ise Hindistan-Orta Doğu-Avrupa koridoru projesi. ABD menşeli bu proje, Orta Doğu’da İran’ı siyasi ve iktisadi olarak daha da yalnızlaştıran, Suudi Arabistan’ın Çin’le stratejik yakınlaşmasının önüne geçen ve İsrail’in Arap ülkeleriyle ilişkilerini normalleştirmesini sağlayan son derece stratejik bir aklın ürünüdür” ifadelerini kullandı.

    ABD’nin bu projesini hayata geçmesini engelleyecek en stratejik ara koridorun Suudi Arabistan-İsrail kara hattı olduğunu kaydeden Akdoğan, “Suudi Arabistan-İsrail normalleşmesinin önüne geçilmesi halinde ABD merkezli koridorun hayata geçirilmesi tehlikeye girecektir. Bu iki ülke ilişkilerinin normalleşmesinin önüne geçilmesinin en kolay yolu ise İsrail-Filistin çatışmasını yeniden alevlendirmektir. İran’ın mali ve askeri desteğini arkasına alan Hamas’ın İsrail’e yönelik büyük bir askeri harekât başlatması tam da bu nedenledir. Sonuç olarak söz konusu saldırılar, ABD ile Çin arasında yaşanan küresel güç mücadelesinin Orta Doğu sahasına ilişkin ilk somut dışa vurumu olarak görülebilir. Dolayısıyla saldırılar, durumdan vazife çıkaran İran’ın Çin lehine işgüzarlık yaparak Hamas’ı bölgede bir araç olarak kullandığı bir girişim şeklinde değerlendirilebilir” diye konuştu.
    İsrail’in, Hamas tarafından kendisine yapılan saldırıyı iç siyasette ve dış politikada bir fırsat olarak gördüğünü kaydeden İsmail Akdoğan, İsrail’in Siyonist emelleri hayata geçirme fırsatını da ele geçirdiğini kaydetti.

    İsrail’in, hastane saldırısına kadar elinin ilk kez bu kadar güçlü olduğunu da ifade eden Akdoğan, Türkiye’nin tutumuna da değindi. Akdoğan, Türkiye’ye dair görüşlerini şu sözlerle paylaştı:
    “Türkiye, son dönemlerde İsrail ile ilişkilerinde normalleşme aşamasına gelmişti ve bu yakınlaşmayla Türkiye, Doğu Akdeniz’de var olma mücadelesi veriyordu. Bu düşüncede değerlendirecek olursak; Türkiye ilk olarak Hamas’ın saldırısından rahatsız oldu ve genel olarak açıklamalarını arabulucu, tarafsız bir anlayışla gerçekleştirdi. Ancak saldırıdan 3 gün sonra İsrail kara harekâtını başlatıp, ibadethanelere saldırmaya başlamasıyla, Türkiye’nin tonu değişmeye başladı, kınama sesleri yükseldi. Ve son olarak hastane saldırısı ile birlikte Türkiye, İsrail’i açıkça hedef alan açıklamalar yapmaya başladı. Burada bir soykırım suçu olduğunu, böyle bir katliam varken uluslararası çıkarların arkada bırakıldığını ifade eden daha sert bir politikaya döndü.”

  • İsrail-Filistin çatışmalarında 17. gün

    İsrail-Filistin çatışmalarında 17. gün

    İsrail-Filistin çatışmasında 17’inci güne girildi. 7 Ekim’deki Aksa Tufanı Operasyonu’nun ardından İsrail, gerçekleştirdiği Demir Kılıçlar Operasyonu kapsamında hedef gözetmeksizin Gazze Şeridi’ne saldırıyor. İnsani krizin yaşandığı Gazze Şeridi’nde İsrail bombardımanından kaçan Filistinlilerin sığındığı cami, kilise, okul ve yerleşim yerleri İsrail ordusu tarafından yerle bir ediliyor. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından son 24 saatte Gazze Şeridi’nde 320 noktaya düzenlenen yoğun hava saldırılarında çoğunluğu kadın ve çocuk 400 kişi hayatını kaybetti. İsrail uçakları, gece boyunca Gazze’deki yerleşim yerlerine en az 25 hava saldırısı düzenlendi.

    İsrail, Gazze Şeridi’nin kuzeyini vurdu: 30 ölü

    İsrail savaş uçakları, gece boyunca Gazze Şeridi’nde birçok noktayı vurdu. İsrail’in bölgenin kuzeyine düzenlediği saldırılarda bir yerleşim yerini hedef alması sonucu çoğu çocuk ve kadın en az 30 kişi hayatını kaybetti. İsrail tarafından Cibaliye Mülteci Kampı’na gerçekleştirilen saldırıda al-Lidawi ailesine ait olduğu öğrenilen bina yerle bir olurken çevredeki onlarca bina da yıkıldı.

    İsrail, Refah ve Han Yunus’ta da saldırı gerçekleştirdi

    İsrail Ordusu’nun son 24 saatte Gazze Şeridi’ndeki yerleşim alanlarını yoğun bombardımana tuttu. “Kuzeydeki Filistinlilere güneye gidin” uyarısı yapan İsrail, Gazze Şeridi’nin güneyindeki Refah ve Han Yunus şehirlerini vurdu. İsrail’in saldırılarında çocukların da aralarında bulunduğu en az 28 kişi hayatını kaybetti. İsrail savaş uçakları tarafından vurulan yerler yerle bir olurken, bölgeye gelen ekipler ve vatandaşlar enkaz altında kalanları kurtarma çalışmalarını sürdürdü. Hayatını kaybedenlerin sayısının artabileceği belirtildi.

    İsrail savaş uçakları, Gazze Şeridi’nde bir hastanenin yakınını vurdu

    İsrail gece boyunca birçok noktaya saldırılarını sürdürdü. İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Beyt Lahiya şehrinde bulunan Endonezya Hastanesi yakınını vurdu. Hastane yetkilisi saldırının ardından yaptığı açıklamada, hastanede ciddi hasarların oluştuğunu ve yaralıların olduğunu ifade etti. Saldırıda yaralananlar arasında, saldırı öncesinde hastanede tedavi gören hastaların da olup olmadığına ilişkin açıklama yapılmadı. Hastane doktorları ise, yakıtın tükenmek üzere olduğunu belirterek, durumun böyle devam etmesi halinde ameliyatları durdurmak zorunda kalacaklarını ifade etti.

    İsrail’den, Kudüs Hastanesi’nin yakınına saldırı

    Filistin Kızılayı tarafından “İşgalci yetkililerden Kudüs Hastanesi’ni bombalama tehdidi aldık” açıklamasının ardından İsrail ordusu, Kudüs Hastanesi yakınına hava saldırısı düzenledi. Birçok yaralının tedavi gördüğü ve İsrail bombardımanından kaçan sivillerin sığındığı hastanenin camları patlamanın etkisiyle kırılırken, çok sayıda sivil yaralandı.