Etiket: israil

  • 6 parti ortak bildiri yayımladı

    6 parti ortak bildiri yayımladı

    TBMM’de grubu bulunan bütün siyasi partilerin imzasıyla İsrail’in Gazze’deki hastaneleri hedef almasına ilişkin ortak bir bildiri yayımlandı.

    TBMM olarak bütün parti gruplarının imzasıyla yayımlanan bildiri doğrultusunda, Filistin ve İsrail’deki gelişmelerin yakından takip edildiğinin vurgulandığı bildiride, şu ifadelere yer verildi:

    “Gazze de Al Ahli ve Al Mamedani Hastanelerinin hedef alınması sonucunda yüzlerce Filistinlinin hayatını kaybetmesinden ve bir o kadarının da yaralanmasından derin üzüntü duyuyoruz. İnsanlık suçu olan bu saldırıları en şiddetli biçimde kınıyoruz.

    İsrail’in Gazze halkına karşı, uluslararası hukuka ve uluslararası insancıl hukuka aykırı saldırılarını arttırarak sürdürmesini esefle karşılıyoruz. Saldırılarda hayatlarını kaybeden Filistinli kardeşlerimize rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin bütün parti grupları ve milletvekilleri olarak, bu vahşetin durdurulması için dünya parlamentolarını, uluslararası toplum ve kuruluşlarını tutum ve inisiyatif almaya davet ediyoruz.”

    KILIÇDAROĞLU: BUNUN ADI KATLİAMDIR

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

    “Lafı eğip bükmeye hiç gerek yok. İsrail, insanlığa karşı suç işlemiştir. Bunun adı cinayettir, katliamdır. Lanetliyorum.”

    AKŞENER’DEN İSRAİL’İN GAZZE’DEKİ HASTANE SALDIRISINA TEPKİ

    İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail’in terörle mücadele edeceği beyanıyla başlattığı savaşın artık bir savaş olmaktan çıktığını ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun terörü haline geldiğini belirtti.

    Bir devletin savaş stratejisinde hastane bombalamanın olmadığını vurgulayan Akşener, “Bu ancak ve ancak bir terör stratejisidir. Başta Birleşmiş Milletler olmak üzere tüm dünya kamuoyunu bir an önce en temel insan haklarına sahip çıkmaya ve Netanyahu terörünü durdurmaya davet ediyorum.” değerlendirmesinde bulundu.

  • En az 500 kişi hayatını kaybetti

    En az 500 kişi hayatını kaybetti

    İsrail, Gazze Şeridi’ne düzenlediği hava saldırılarında hastaneyi hedef aldı. Gazze’deki Baptist Hastanesi’nin (Al Ahli Arab Hastanesi) İsrail savaş uçakları tarafından bombalandığı belirtilerek, çok sayıda kişinin öldüğü ve yaralandığı aktarıldı.

    İsrail'in Gazze'deki hastaneye saldırısından son fotoğraflar - 6

    “ONLARCA ÖLÜ VE YARALI GETİRİLDİ”

    Filistin hükümetinin Gazze’deki Medya Ofisi Başkanı Salam Marouf yaptığı açıklamada, saldırılarda evleri yıkılan Filistinlilerin hastaneye sığındıklarını belirterek, binlerce yerinden edilmiş Filistinlinin bulunduğu sırada İsrail savaş uçaklarının hastaneyi vurduğunu ifade etti. Marouf, İsrail’in savaş suçu işlediğini belirterek, “Saldırı nedeniyle Şifa Tıp Kompleksi’ne onlarca ölü ve yaralı getirildi” dedi.

    İsrail'in Gazze'deki hastaneye saldırısından son fotoğraflar - 4

    Yetkililer, enkaz altında çok sayıda kişinin olduğunu açıkladı.

    İsrail'in Gazze'deki hastaneye saldırısından son fotoğraflar - 12

    CAN KAYBININ ARTMASINDAN ENDİŞE EDİLİYOR

    Filistin Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Ashraf Al-Qudra yaptığı açıklamada, İsrail tarafından Baptist Hastanesi’ne düzenlenen hava saldırısında en az 500 kişinin hayatını kaybettiğini duyurdu. Enkaz altında çok sayıda kişinin olduğu ve can kaybının artmasından endişe edildiği ifade edildi.

    İsrail'in Gazze'deki hastaneye saldırısından son fotoğraflar - 13

    İSRAİL’DEN AÇIKLAMA

    İsrail Ordusu’ndan yapılan açıklamada, ‘Gazze’de hastane bombalanmasına dair elimizde detaylı bilgi yok’ ifadeleri yer aldı.

  • “Hastaneyi vurmak kabul edilemez”

    “Hastaneyi vurmak kabul edilemez”

    İsrail’in Gazze Şeridi’ndeki Baptist Hastanesi’ne (Al Ahli Arab Hastanesi) düzenlendiği ve en az 500 kişinin hayatını kaybettiği hava saldırısı Kanada tarafından kınandı. Kanada Başbakanı Justin Trudeau yaptığı açıklamada, Al Ahli Arab Hastanesi’ne yönelik saldırının “korkunç ve kesinlikle kabul edilemez” olduğunu vurgulayarak, “Gazze’den gelen haberler korkunç ve kesinlikle kabul edilemez. Bu konuda ve her durumda uluslararası hukuka saygı duyulması gerekiyor. Savaşlarla ilgili kurallar vardır ve hastaneyi vurmak kabul edilemez” dedi.

  • “Ateşkes yok, savaşmaya devam ediyoruz”

    “Ateşkes yok, savaşmaya devam ediyoruz”

    İsrail Savunma Kuvvetleri Sözcüsü Daniel Hagari, bugün yaptığı basın toplantısında, İsrail-Hamas çatışmasının son durumuna değindi. Hamas’ın Gazze’de tuttuğu 21 yaşındaki İsrailli Mia Schem adlı rehinenin görüntülerini yayınlayarak “psikolojik terör” uyguladığını söyledi. İsrailli sözcü, “Bu görüntüler Hamas’ın, İsrail vatandaşlarına yönelik psikolojik terörüdür. Bunun gibi daha fazla video yayınlayacağını anlıyoruz. Bu videoda Hamas kendisini insani bir örgüt olarak tanıtmaya çalışıyor, ancak aslında katil bir terör grubudur” ifadelerini kullandı.
    Hamas’a yönelik saldırıların devam ettiğini kaydeden Hagari, “Ordu, Gazze’de Hamas’a yönelik saldırılarına devam ediyor. Bir ateşkes yok, savaşmaya devam ediyoruz. Savaşın bir sonraki aşamasına hazırlanıyoruz” dedi.

  • 3 Türk vatandaşı hayatını kaybetti

    3 Türk vatandaşı hayatını kaybetti

    Hamas Gazze Şeridi’nden başlattığı ani operasyonla İsrail topraklarındaki birçok sivilin ölümüne neden olmuştu.

    Öyle ki Gazze sınırına çok yakın noktadaki festivali basan Hamas militanları aralarında çok sayıda yabancı ülke vatandaşının da bulunduğu katılımcıları öldürmüş bir kısmını da kaçırmıştı.

    İsrail Hamas’ın öldürdüğü ya da rehin aldığı kişilerin arasında 40 ülkenin vatandaşının olduğunu ifade etti.

    İsrail hükümetinden yapılan açıklamaya göre öldürülen Türk vatandaşı sayısı ise üç. İsrail’in açıkladığı verilere köre kayıp Türk vatandaşı bulunmuyor.

    SON DAKİKA HABERİ... İsrail: Hamas'ın saldırılarında 3 Türk vatandaşı öldü - 1

     

    İsrail’in açıkladığı verilere göre 40 ülkeden 196 kişi öldürülürken, 91 kişi de kayıp olarak aranıyor.

    İsrail’e göre en fazla vatandaşını kaybeden ülkeler ise şöyle;

    ABD: 27 ölü, 12 kayıp

    Fransa: 20 ölü, 4 kayıp

    Rusya 17 ölü, 7 kayıp

    Ukrayna: 17 ölü, 6 kayıp

    Tayland: 15 ölü, 5 kayıp

    Arjantin: 13 ölü, 10 kayıp

    Almanya: 12 ölü, 7 kayıp

    İngiltere: 10 ölü, 5 kayıp

  • İsrail askerlerinin toplanma merkezi

    İsrail askerlerinin toplanma merkezi

    İsrail ordusu, Hamas’a karşı başlattığı Demir Kılıçlar Operasyonu sonrasında seferberlik ilan ederek ülke dışındaki ve ülkedeki yedek askerleri göreve çağırmıştı. Orduya katılan askerler otobüslerle sınır hattına getirildi.

    Gazze sınırına getirilen yüzlerce İsrail askerinin bekleyişini sürdürdüğü sınır hattındaki toplanma merkezi görüntülendi. Toplanma merkezinde bir araya gelen askerler için motivasyon yemeği de düzenlendi.

    İsrailli sivil gönüllüler, sınır hattındaki toplanma merkezine gelerek ordudaki rütbeli askerler ve yedek askerler için yemekler hazırladı.

    Sınır hattının bir tarafında bombardıman dumanı bir tarafında ise barbekü dumanı

    Abluka altındaki Gazze’de sivil ölümlerin yaşandığı bombardıman devam ederken, yükselen dumanların, sınırın diğer tarafındaki barbekü dumanıyla aynı gökyüzünde buluşması, savaşın acı tarafını bir kez daha gözler önüne seriyor.

    Cephe hattına gidecek askerlerin son hazırlıkları tamamlanıyor

    İsrail, savaş kararı sonrasında yedek kuvvetlerin yaklaşık dörtte üçünün orduya katılması için çağrı yapmıştı. Orduya katılan yedek askerler otobüslerle İsrail’in güneyindeki sınır hattına geldi.

    Daimi ordu ve yedek askerler bir araya gelerek son hazırlıkları toplanma merkezinde yapıyor.

    Askerlere teçhizatları verilirken, bazı askerlerin de cephe hattına gönderilmeden önce saç tıraşlarının yapıldığı dikkat çekti. Sağlık kontrollerinden geçen askerler İsrail-Gazze sınırındaki bölgeye konuşlanacak.

    Hamas, 7 Ekim’de İsrail’e karşı “Aksa Tufanı Operasyonu” başlatmıştı.

  • Siren sesleri yükselince sığınağa indiler

    Siren sesleri yükselince sığınağa indiler

    İsrail’in başkenti Tel Aviv’de bir araya gelen İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Hamas’ın Gazze Şeridi’nden attığı roketler üzerine yükselen siren sesleri sonrası görüşmeyi yarıda bırakarak sığınağa indi.
    ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Matt Miller yaptığı açıklamada, Blinken ve Netanyahu’nun 5 dakika boyunca sığınakta kaldığını belirterek, siren seslerinin sona ermesinin ardından Blinken ve Netanyahu’nun görüşmeyi bitirmek üzere başka bir yere geçtiklerini aktardı.
    Blinken, İsrail ile başladığı Orta Doğu turu kapsamında Ürdün, Katar, Bahreyn, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır’ı ziyaret etmiş ardından yeniden İsrail’e gelmişti.

  • Türkiye’den garantörlük formülü önerisi

    Türkiye’den garantörlük formülü önerisi

    Dışişleri Bakanı Fidan, Dışişleri Bakanlığı’nda gazetelerin Ankara temsilcileri ile bir araya geldi.

    Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e saldırısıyla yaşananların başta İsrail olmak üzere herkes için sürpriz olduğuna işaret eden Fidan, Gazze’den diğer tarafa kolayca geçilebilmiş olmasının ve bunun operasyonel sonuçlarının herkesi şaşırttığını dile getirdi.

    Fidan, özellikle İsrail ile Gazze arasındaki duvarın belli bölümü yıkıldıktan sonra içeriye, sadece Hamas mensuplarının değil diğer grupların ve sivil unsurların da girebilmesinin ve herhangi bir direniş ile karşılaşmamalarının herkes için şaşırtıcı olduğunu vurguladı.

    “7 EKİM’E HANGİ ŞARTLAR YOL AÇTI?”

    Bakan Fidan bu durumun, İsrail güvenlik sistemindeki zafiyeti ortaya çıkaran, uzun yıllar tartışılacak bir konu olduğuna dikkati çekerek, “7 Ekim’e hangi şartlar yol açtı? Bunu da belki ayrıca konuşmak gerekiyor. Bu zaten meselenin bütününü oluşturuyor. Biz 7 Ekim’de ve müteakip süreçte, sivilleri hedef alan hiçbir eylemi tabii ki tasvip etmiyoruz. Tam tersine sivillerin hedef alınmasını kınıyoruz. Gerek Cumhurbaşkanımız, gerek biz bunu her platformda söyledik. Bunu ilgili muhataplarla yaptığımız görüşmelerde de sürekli gündemde tutuyoruz.” diye konuştu.

    HAMAS’IN SALDIRISI

    Fidan, Hamas’ın saldırısına ilişkin, “Biz herhangi bir sınıflandırmaya gitmeden, sivillerin hedef alınmaması gerektiğini vurguluyoruz. Batılılar Hamas’ı terör örgütü olarak tanımladığı için Hamas’ın her türlü faaliyetini terör çerçevesinde değerlendiriyorlar. Biz ise hiçbir kesimin sivilleri hedef almaması gerektiğini söylüyoruz. Bunu doğru bulmuyoruz. İsrail geçmişte de yaptığı üzere, misilleme yaparken yine hiçbir ayrım gözetmedi.” dedi.

    İsrail operasyonlara başladığında Türkiye’nin ABD’lilere, İsraillilere ve diğer taraflara, sivillere yönelik tavırdan ciddi endişe duyduğunu belirttiğini aktaran Fidan, akabinde yoğun bir görüşme ve seyahat trafiği başladığını ifade etti.

    Fidan, ABD’lilerin talebi üzerine defalarca muhataplarıyla ve diğer ülkelerin yetkilileriyle görüştüklerini anımsatarak, “Biliyorsunuz, Mısır’a gittik. Yarın Lübnan’a gidiyoruz. Lübnan’dan sonra Cidde’de İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Dışişleri Bakanları düzeyinde Olağanüstü Acil Toplantısı var, oraya geçeceğiz. Cumhurbaşkanımızın yoğun temas trafiği var. Bakanlık olarak bizim ve istihbarat birimlerinin temasları var.” ifadelerini kullandı.

    Çalışmalarını esas itibariyle 2 ana kulvarda sürdürdüklerini anlatan Fidan, ilk olarak 7 Ekim’den sonra İsrail’in misillemesiyle başlayan çatışmalarda, tarafları sivillerin daha fazla zarar görmesini önleyecek tavırlar almaya davet ettiklerini söyledi.

    “İSRAİL’İN GAZZE’Yİ EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ ŞEKİLDE BOMBALAMASI KABUL EDİLEMEZ”

    Fidan, İsrail’in Gazze’ye saldırısına ve bölgedeki sivillerin durumuna ilişkin, şunları kaydetti:

    “İsrail’in Gazze’yi şu ana kadar benzeri görülmemiş şekilde bombalıyor olması, yoğun sivil ölümlerine yol açması, elektriği, suyu, yakıtı kesip orayı adeta bir yokluğa, açlığa mahkum etmesi kabul edilemez. Ayrıca sivil nüfusu korkutarak bulundukları yerlerden, özellikle Gazze’nin kuzeyinden güneyine doğru hareket ettirmesi de kabul etmediğimiz bir şeydir. Dolayısıyla sivillere yönelik saldırıların durması, Gazze’ye insani yardımın girmesi ve sivillerin mümkün olduğunca az etkilenmesine yönelik muhataplarımızla neler yapabiliriz, onun çalışmaları var.”

    Fidan, Türkiye’nin krizi barış için fırsata dönüştürme arayışında olduğunu belirterek, bu fikrin muhataplara da aktarıldığını ifade etti.

    Sistem içinde bazı görüşlerin de tedavüle girdiğini kaydeden Fidan, “Özellikle hep şunu söylüyoruz; İsrail bugüne kadar iki devletli çözüm sürecini askıya aldı. Filistinlilerle değil, diğer Arap ülkeleriyle barış yapmayı kendisine esas meşguliyet edindi. Çünkü onların perspektifinde sivil Filistin devleti yok.” ifadelerini kullandı.

    Fidan, daha önce İsrail’in, Araplar ve bölgedeki diğer ülkeler tarafından kabul edilmesiyle ilgili sorunlar yaşadığını anımsatarak, “Varlığı kabul edilince, bu sefer diğerini kabul etmemek daha kolay hale geldi.” dedi.

    “ABD DE İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜME SICAK BAKIYOR”

    Bu fikri ABD’lilerle yaptığı görüşmede de gündeme getirdiğinin altını çizen Fidan, Amerika’nın da iki devletli çözüme sıcak baktığını kaydetti.

    Fidan, “Biliyorsunuz, İsrail, eleştirilere aldırmadan kendi politikalarını ilerletmeye alışkın bir ülke. Sonuçta hiçbir yaptırım yok. Sadece tartışmaların olduğu bir zemin var.” şeklinde konuştu.

    Uluslararası toplumun, İsrail’i iki devletli çözüme zorlayan bir tavır içinde olması gerektiğini söyleyen Fidan, Türkiye’nin bu konudaki görüşlerini taraflarla paylaştığını ifade etti.

    Fidan, özellikle Filistin tarafına garantör olacak ülkelerin bölgeden olmasının telkin edildiğini vurgulayarak, “Buna Türkiye de dahil. İsrail için de başka ülkeler garantör olsunlar. Her iki tarafın da mutabık kalacağı bir antlaşmaya varıldıktan sonra, bunun gereklerinin yerine getirilmesi hususunda garantör ülkeler sorumluluk üstlensin.” diyerek, ancak bu şekilde kalıcı barışın ortaya çıkacağına dikkati çekti

    “BARIŞ GARANTİYE ALINMADIKÇA İSRAİL VE HALKI EMNİYETTE HİSSEDEMEZ”

    Fidan, Amerika ve Batı’nın askeri ve siyasi desteğiyle belirli bir miktar caydırıcılık olabileceğini kaydederek, “Barış garantiye alınmadıkça, hiçbir zaman için bölgedeki İsrail devleti ve halkı kendisini emniyette hissedemez. Kendisini sürekli emniyete alma adına sürekli başkalarına zulüm etme, şiddet uygulama ihtiyacı hissedecek. Bu sarmal kendiliğinden sürekli dönecek.” şeklinde konuştu.

    Türkiye’den bölgeye bir barış gücü gönderilip gönderilmeyeceğine ilişkin sorulan soruya, Fidan, “Garantörlük keyfiyetini açıkçası tartışmaya açmadık, ama ana fikir olarak şu anda ortaya koyuyoruz konuştuğumuz taraflara.” dedi.

    Fidan, söz konusu durumu, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) toplantısında da dile getireceğini ifade ederek, “Yani bu bir tekliftir, daha iyi teklifleri olan varsa, onları da biz tabi ki değerlendiririz. Ama önemli olan bu krizi vesile bilerek, iki devletli çözümü hayata geçirme yolunda adım atmaktır. Bölgeye kalıcı barışı getirmektir.” diye konuştu.

    Bölgedeki ülkelerin sorumluluk alması gerektiğine işaret eden Fidan, “Eğer Filistinliler içerisinde bu anlaşmanın hilafına davranacak olanlar varsa, bu ülkeler tavır koymalı.” dedi.

    “GARANTÖR OLARAK BİZ ANA FİKRİ ORTAYA KOYUYORUZ”

    Bazı ülkelerin Filistin adına, bazı ülkelerin de İsrail adına garantörlük statüsü kazanmasına ilişkin soruları yanıtlayan Fidan, “Garantörlük olarak biz ana fikri ortaya koyuyoruz, asıl sistematiğini, ayrıca sistematiğin ayrıca tartışılması gerektiğini söylüyoruz.” şeklinde konuştu.

    Fidan, Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi ile yaptığı telefon görüşmesine de değinerek, bu süreçte yapılan telefon görüşmelerinin yüzde 95’inin diğer ülkelerin talepleri üzerine yapıldığını belirtti.

    Bunun aslında Türkiye’nin önemine ve görüşüne ihtiyaç duyulan bir ülke olduğunu gösterdiğini kaydeden Fidan, “Çinliler ve Ruslar, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyesi oldukları için onların ortak bir tutumda anlaşıp bir şey çıkarması önemli. Çin’in geçmişe kıyasla bölge meselelerine daha aktif ilgi duyması da dikkati çeken bir durum. Filistin meselesinde görüşlerimiz büyük bir ölçüde örtüşmekte. Bizim görüşlerimiz zaten evrensel doğruları yansıtıyor. Aslında temel problem, uluslararası sistemin somut bir pozisyon geliştirememesi.” dedi.

    Fidan, bu problemin aşılması için çalışıldığını vurgulayarak, “ABD merkezli sistem, kendi hilaflarına bir pozisyon olduğu zaman savaş öncesinde hemen yaptırım vesaireyi gündeme getiriyorlar. Ama işin içinde İsrail varsa, yıllardır kınamadan öteye geçilemiyor.” diye konuştu.

    “Gazze’de, Batı Şeria’da ve diğer yerlerde Filistinlilerin topraklarını gasp etmeleri, iki devletli çözüme izin vermemeleri, Kudüs’ün pozisyonunu değiştirme çabaları karşısında hiçbir şey yapılmıyor.” ifadesini kullanan Fidan, sorunun tespit edildiğini, sorunun etrafında büyük bir konsensüs oluşturulduğunu, fakat bunun bir türlü tavra dönüştürülemediğini aktardı.

    Fidan sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Dönüştürülemediği için de diğer tarafın kendi politikasını değiştirmesi için bir sebep de yok. Biz muhataplarımızla görüşmelerimizde, bu gerçeğin altını sürekli çiziyoruz.”

  • Joe Biden, İsrail’e gidiyor

    Joe Biden, İsrail’e gidiyor

    İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalar 11. gününde devam ederken, ABD Başkanı Joe Biden’ın çarşamba günü İsrail’i ziyaret edeceği açıklandı.

    Açıklama ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’dan, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve savaş kabinesi ile yapılan yedi buçuk saatlik toplantının ardından Tel Aviv’de düzenlenen bir basın toplantısında geldi.

    Biden’ın “İsrail, bölge ve dünya için kritik bir zamanda” bu ülkeye gideceğini dile getiren Blinken, ABD’nin Hamas’ın saldırıları karşısında İsrail ile dayanışma mesajı vereceğini söyledi.

    Blinken, Biden’ın, mevcut krizden istifade ederek İsrail’e saldırmak isteyebilecek üçüncü aktörlere bunu yapmamaları yönündeki mesajını yineleyeceğini kaydetti.

    Biden’ın ayrıca Hamas tarafından alıkonulan rehinelerin serbest bırakılması için İsrail ile yakın koordinasyon içinde olacağını ifade eden Blinken, ABD Başkanı’nın ziyareti kapsamında ayrıca İsrail’in savaş hedefleri ve stratejisi hakkında kapsamlı bir brifing alacağını aktardı.

    GAZZE’YE İNSANİ YARDIMLAR

    Blinken, Biden’ın İsrail’den, operasyonlarını sivil kayıplarını nasıl en aza indirerek yürüteceği ve Gazze’deki sivillere insani yardım akışını nasıl sağlayacağı konusunda bilgi alacağını ifade etti.

    Bu kapsamda Blinken, ABD ile İsrail’in, “sivilleri tehlikeden uzak tutmaya yardımcı olacak bölgeler” oluşturma olasılığı da dahil, bağışçı ülkeler ve uluslararası kuruluşlardan gelen insani yardımların Gazze’deki sivillere ulaşması bağlamında bir planın geliştirmesi hususunda anlaştığını duyurdu.

    Blinken, “Yardımların bir an önce Gazze’ye akmaya başlaması kritik önem taşıyor.” diye konuştu.

    Hamas’ın insani yardımların sivillere ulaşmasını engellemesi veya kendisinin el koyması halinde Blinken, bunu ilk kınayanın kendileri olacağını ve tekrar böyle bir şey olmaması için çalışacaklarını söyledi.

    BIDEN, ORTADAOĞU ÜLKELERİNİN LİDERLERİYLE DE GÖRÜŞECEK

    Daha sonra da Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Sözcüsü John Kirby, Biden’ın İsrail temaslarından sonra Ürdün Kralı 2. Abdullah, Mısır Lideri Abdülfettah Sisi ve Filistin Lideri Mahmud Abbas’la görüşeceğini belirtti.

  • Vatandaşlar deniz yoluyla tahliye ediyor

    Vatandaşlar deniz yoluyla tahliye ediyor

    ABD, İsrial-Hamas çatışmalarının yoğunlaşmasının ardından İsrail’de bulunan vatandaşları için harekete geçti. Geçtiğimiz günlerde ABD vatandaşlarını İsrail’den deniz yolu ile tahliye edeceğini açıklayan ABD, İsrail’in kuzeyindeki Hayfa Limanı’na cruise gemisi gönderdi.

    Bugün başlayan tahliyeler için çok sayıdaki ABD vatandaşı sabahın erken saatlerinde limana geldi. Adını yazdıran ABD vatandaşları ve yakınları uzun kuyruklar oluşturdu.

    Kimlik kontrollerinin ardından alana alınan ABD vatandaşları daha sonra gemiye alındı. ABD vatandaşlarını taşıyan gemi, İsrail’den önce deniz yoluyla Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne ardından havayoluyla ABD’ye götürülecek.