Etiket: istanbul teknik üniversitesi

  • ICESCO’dan GUHEM’e tam not

    ICESCO’dan GUHEM’e tam not

    Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın destekleri, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO), Bursa Büyükşehir Belediyesi ve TÜBİTAK işbirliğinde hayata geçirilen GUHEM, uluslararası ziyaretçileri ağırlamayı sürdürüyor. Uzay ve havacılık alanında Avrupa’nın önde gelen merkezleri arasında yer alan GUHEM, İslam ülkeleri arasında eğitim, bilim ve kültür alanında işbirliğini düzenleyen ve Türkiye’nin de üyeleri arasında yer aldığı ICESCO heyetini konuk etti. Amerika Uzay Vakfı COO’su Shelli Brunswick, Uluslararası Uzay Çalışmaları Akademisi Savunma Direktörü José Vagner Vital, ABD Milo Uzay Bilimleri Enstitüsü Direktörü David E. Thomas, İTÜ Uzay ve Uçak Mühendisliği Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Rüstem Aslan ve ICESCO Bilim ve Teknoloji Danışmanı Dr. Muhammed Sharif gibi önemli bilim insanları ile öğrencilerin yer aldığı heyeti BTSO Genel Sekreteri Ömer Şendoğan ve GUHEM Genel Müdürü Halit Mirahmetoğlu ağırladı. Merkezdeki sergi ve düzenekleri inceleyen heyet GUHEM’e hayran kaldı.


    “Uzman isimleri bir araya getiriyoruz”

    GUHEM Genel Müdürü Halit Mirahmetoğlu, GUHEM’de yürütülen proje ve çalışmalar ile merkezin hedeflerini anlattı. Mirahmetoğlu, “Burada uzay havacılık alanında uzman isimleri bir araya getiren programlar planlıyoruz. Uzay farkındalığı oluşturmak için çalışmalar yapıyoruz. İslam Dünyası Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü heyetini Merkezimizde ağırlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Kendilerinin koordinasyonuyla üye ülkelerden pek çok kişiyi merkezimizde ağırlamaya devam edeceğiz” dedi.


    “GUHEM ile aynı tutkuya sahibiz”

    Amerika Uzay Vakfı COO’su Shelli Brunswick, “Bugün ve gelecek için uzay farkındalığı oluşturmak amacına sahibiz. Ekibim ve uluslararası öğrencilerden oluşan bir heyetle GUHEM’e geldik. Vakıf olarak GUHEM ile ortak bir tutku yaşatabiliriz. Uzay alanında farkındalık oluşturmak ve gelecek için bu alanda insan kaynağı yetiştirmeyi hedefliyoruz. GUHEM ile işbirliği yapabileceğimizi düşünüyoruz. Yakın zamandabirlikteakademikeğitimlervekonferanslardüzenlemeyiistiyoruz.” dedi.


    “Burada potansiyel bir iş ortaklığı var”

    GUHEM’in gençlere çalışma alanı sağlamasını takdir ettiklerini ifade eden ICESCO Bilim ve Teknoloji Danışmanı Dr. Muhammed Sharif ise şunları aktardı: “GUHEM’e minnettarız. Bizleri ve onlarca ülkeden misafirleri ağırlıyor. GUHEM, gerek tasarım gerekse içerik olarak harika bir merkez. Burada öğrenciler ve yetişkinler için eğitim programları sunuluyor. Bu eğitimler, uzay alanındaki çalışmaların öncü adımlarıdır. ICESCO olarak GUHEM ile işbirliği içinde ortak çalışmalar yapmayı düşünüyoruz. Çünkü burada potansiyel bir iş ortaklığı var. Farklı ülkelerden öğrencileri GUHEM’e getirebiliriz. GUHEM Genel Müdürü Halit Mirahmetoğlu’na çok teşekkür ediyorum. Bizim için çok önemli bir tecrübe oldu.”


    “GUHEM gibi bilim merkezlerinin görevi çok büyük”

    Uluslararası Uzay Çalışmaları Akademisi Savunma Direktörü José Vagner Vital, GUHEM’in çok etkileyici bir yer olduğunun altını çizdi. Vital, “ICESCO ile işbirliği içindeyiz. GUHEM çok etkileyici bir merkez. Özellikle yeni nesiller için uzay farkındalığının oluşturulması noktasında çok iyi bir eğitim merkezi. GUHEM gibi merkezlerin görevi çok büyük. Bu tür merkezlerle işbirliği içinde olmak çok önemli. Kurum olarak biz de GUHEM ile işbirlikleri yapmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

  • Dünyanın en iyi kuluçka merkezi seçildi

    Dünyanın en iyi kuluçka merkezi seçildi

    Türkiye’nin girişimcilik ve inovasyon üssü İTÜ ARI Teknokent bünyesindeki İTÜ Çekirdek, dünyadaki kuluçka merkezlerini karşılaştırıp sıralayan ve bu konuda dünyanın en saygın kurumlarından biri olan İsveç merkezli UBI Global Endeksi’ne göre Üniversitelere Bağlı Kuluçkalar kategorisinde Dünyanın En İyi Kuluçka Merkezi ünvanını kazandı. 94 ülkedeki bin 895’ten fazla kuluçka ve hızlandırma merkezi verilerinden oluşan endeks ile otorite kabul edilen UBI Global’in açıkladığı değerlendirmede; merkezlerin aldığı başvuru sayıları, mentor, destekçi ve eğitmen havuzları, girişimcilere sağlanan hizmetler, başarılı girişimci sayıları, yaratılan istihdam, yatırım ve ciro gibi kriterler ele alındı.

    Belçika’da düzenlenen, Belçika Başbakanı Alexander De Croo’nun ve Gent Belediye Başkan Yardımcısı Sofie Bracke’nin açılışını yaptığı törende dünyanın en iyi kuluçka merkezi olarak açıklanan ve bunu Türkiye’de başaran ilk kuluçka merkezi olan İTÜ Çekirdek, söz konusu endekste hem ‘hizmetlerinin kapsamı ve etkisi’ hem de ‘çıktılarının başarısı’ ile değerlendirildi.

    TÜM KRİTERLER İNCELENDİ

    Diğer bir deyişle İTÜ Çekirdek bu başarıya; teknoloji girişimlerine sunduğu eğitim, danışmanlık, mentorluk, network, laboratuvar, patent ve endüstriyel tasarım hizmeti, kurumsal iş ortakları, PR desteği ve tohum sermaye gibi hizmetlerin yanı sıra İTÜ Çekirdek’ten destek alan girişimlerin büyüme, yatırım alma, istihdam yaratma gibi başarı kriteri de incelenerek ulaştı.

    PROF. DR. ATİLLA DİKBAŞ: YARATTIĞIMIZ YEREL VE BÖLGESEL DEĞER KÜRESELDEKİ GÜCÜMÜZÜN TEMİNATI OLUYOR

    Cumhuriyet’in 100. Yılı ve İTÜ’nün 250’nci yaşında elde edilen başarıya dair görüşlerini paylaşan İTÜ ARI Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Attila Dikbaş, etkinlikteki konuşmasında İTÜ Çekirdek’in sayısal bilgilerini vererek küresel ölçekteki yerini açıkladı. Dikbaş, şunları kaydetti:

    “Dünyanın en köklü ve en iyi üniversitelerinin kuluçka merkezleri değerlendirilmesini de yapan UBI Global, bir önceki Üniversite Kuluçka Merkezlerinin sıralamasında yerimizi ilk beş arasında açıklamış ve o zaman hedefimizi birincilik olarak belirlemiştik. Nitekim bu amacımızı kısa sürede gerçekleştirip ülkemiz için çok değerli olan bu anlamlı yılda büyük bir başarıya imza attık. İTÜ ARI Teknokent olarak kurulduğumuz günden bu yana teknoloji firmalarına ve girişimcilere teknoloji geliştirmeleri ve bunu ticarileştirmeleri için uygun ortam ve olanakları sunuyoruz. İTÜ ARI Teknokent’in 20. kuruluş yılında, İTÜ Çekirdek olarak, yarattığımız yerel ve bölgesel değer, yaptığımız tüm iş birlikleri ve çalışmalar sayesinde Türkiye’nin ve İstanbul’un küresel bir “hub” olmasında, girişimcileri ile teknolojiye dayalı milli kalkınma seferberliğinde güçlü ve önemli rol oynuyoruz. Bu bağlamda 360 derece destekle girişimlerini büyütmek, ürün ve hizmetlerinin küresel pazar kanallarını açmak ve hızlı bir şekilde gelişmeleri için gerekli çalışmaları gerçekleştiren İTÜ Çekirdek’in elde ettiği bu başarının arkasında yer alıp emeğini sunan tüm girişimcilerimize, mentorlarımıza, yatırımcı ve kurumsal paydaşlarımıza ve tabii ki kıymetli ve güçlü ekibimize teşekkürlerimi sunuyorum.”

    ARZU ERYILMAZ: İTÜ ÇEKİRDEK İLE GELECEĞE YÖN VERECEK TEKNOLOJİLER İLK ADIMLARINI BUGÜNDEN ATIYOR

    İTÜ Çekirdek’in kurucusu İTÜ ARI Teknokent Girişimcilik Programları Direktörü Arzu Eryılmaz da elde ettikleri dünya birinciliğinden dolayı gurur duyduğunu belirterek, girişimcilere çağrıda bulundu. Eryılmaz, şöyle dedi:

    “İTÜ Çekirdek’in Ön Kuluçka ve Kuluçka programlarının yanı sıra yerel ve global hızlandırma programlarımızla da girişimlerimizi destekliyoruz. İTÜ Çekirdek’i, eğitimden mentorluğa, kamu fonlarından VC yatırımlarına, laboratuvar imkanlarından patent desteklerine, PR desteğinden satış ve iş birliği olanaklarına kadar bir teknoloji girişiminin ihtiyacı olan her şeyi sağlayan bir kuluçka merkezi olarak konumlandırma hedefiyle hız kesmeden çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

    YUNİS İSMAYİL: SON 4 AYDIR HER HAFTA 1 YA DA 2 GİRİŞİMİMİZ YATIRIM ALIYOR”

    İTÜ Çekirdek Kuluçka Merkezi Müdürü Yunis İsmayil ise UBI Global tarafından düzenlenen etkinlik bünyesindeki ‘Derin Teknoloji Girişimleri’nin gelişimini konu alan panele katılarak, İTÜ Çekridek’in bu alanda sunduğu hizmetlere değindi. Değişen teknolojik koşullara ayak uyduran, girişimlerin ihtiyaçlarını doğru analiz eden ve bu ihtiyaçlara yönelik kapsamlı programlar hayata geçirebilen kuluçka merkezlerinin başarılı olabileceğine vurgu yapan İsmayil İTÜ Çekirdek’in sayısal verilerini de katılımcılarla paylaştı. İsmayil, “12 yılda 4 bin 200 girişime destek olduk; artık her yıl İTÜ Çekirdek’e 500 startup kabul ediyoruz. Desteklediğimiz girişimler bugün dünyanın dört bir yanındalar. 4 bin 200 girişimden bin 200’ü şirketini kurdu ve faaliyetlerine başarıyla devam ediyorlar. 250 tanesi 145 milyon dolardan fazla yatırım aldı ve 9 bin kişi istihdam ediyorlar. Son 4 aydır her hafta 1 ya da 2 girişimimiz yatırım alıyor” dedi.

  • İTÜ, İzmir deprem raporunu açıkladı

    İTÜ, İzmir deprem raporunu açıkladı

    İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), 30 Ekim 2020 günü saat 14.51’de gerçekleşen ve merkez üssü Ege Denizi’ndeki Sisam Adası’nın 8 km kuzeyi olan depremin ardından, saha çalışmalarına yönelik değerlendirme raporu hazırladı. Raporda, “Büyük can kayıpları yaşamamak için, ülkemizde ve özellikle megakent İstanbul’da mevcut binaların deprem güvenliklerinin hızlı değerlendirme yöntemleriyle süratle belirlenmesi, ucuz ve kolay uygulanabilir güçlendirme yöntemleri kullanılarak zaman kaybetmeden güçlendirilmesi hayati önem taşımaktadır.” denildi.

    İzmir’de yaşanan depremin ardından, İTÜ Rektörlüğü’nün görevlendirdiği Prof. Dr. Ali Deniz, Prof. Dr. Ercan Yüksel, Prof. Dr. Oğuz Cem Çelik ve Prof. Dr. Ziyadin Çakır, 31.10.2020 ve 01.11.2020 tarihlerinde İzmir’de öninceleme yaparak yapısal hasarların ve göçmelerin nedenlerini yerinde değerlendirdiler. İnceleme sonrasında, İTÜ öğretim üyelerinden Prof. Dr. Cenk Yaltırak, Prof. Dr. Elif Serter, Doç. Dr. Hasan Yıldırım ile Dr. Ahmet Güllü’nün katkılarıyla “30 Ekim 2020, İzmir Depremi Değerlendirme Raporu”nu hazırladılar.

    Raporda; bölgede yaşanan depremi derinlemesine ele alan teknik bulguların yanı sıra, binalarda oluşan göçme ve hasarların nedenlerine ilişkin gözlemler, tespitler ve öneriler de yer alıyor.

    RAPORDA ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR

    * Sürekli güncellenen deprem yönetmeliklerimiz her dönemde yeterli olmuştur. Yaşanan sorunların kaynağında çok defa sahadaki üretimin kontrolsüz ve yetersiz olması yatmaktadır. Müteahhitlik ve yapı denetim sistemlerinin süratle gözden geçirilerek iyileştirilmesi; en ucuz olanın değil, güvenli ve kaliteli hizmetin talep edilmesi gerekmektedir. Konut ve işyeri binalarının inşasında yetkin kuruluşların tercih edilmesi; bina kiralamada ve satın alımında sigorta şirketleri ve müşavirlik firmaları devreye sokularak, bina güvenliğinin sorgulanması sağlanmalıdır.

    * Tasarım, şantiye ve yapı denetim mühendislerinin meslek içi eğitimlerle sürekli güncel tutulması, usta ve kalfalar için uygulamalı eğitim programları düzenlenmesi çok önemlidir.

    * Sisam Adası’nın kuzeyinde denizde kırılan fay, Bayraklı başta olmak üzere İzmir’de önemli hasarlar oluştururken, şehrin altından veya daha yakınından geçen fayların kırılması çok daha büyük kayıplara neden olabilecektir.

    * Bu deprem bize bir kez daha göstermiştir ki, bina stokumuzun önemli bölümünün deprem güvenliği yetersizdir. Özellikle büyük şehirlerde yoğun nüfusun yaşadığı beş-altı katlı “gecekondu apartmanlar” yüksek risk taşımaktadır. Büyük can kayıpları yaşamamak için, ülkemizde ve özellikle megakent İstanbul’da mevcut binaların deprem güvenliklerinin hızlı değerlendirme yöntemleriyle süratle belirlenmesi, ucuz ve kolay uygulanabilir güçlendirme yöntemleri kullanılarak zaman kaybetmeden güçlendirilmesi hayati önem taşımaktadır.

    * Yaşanan bu depremin olası İstanbul depremiyle doğrudan ilişkisi olmasa da, bu büyüklükteki depremlerle her an karşılaşabileceğimizi unutmamamız ve deprem zararlarının azaltılması çalışmalarını hızlandırmamız gerekmektedir.

    * Deprem Aktivitesi 30.10.2020 tarihinde, saat 14:51:24’te Sisam Adası’nın 8 km kuzeyinde, denizde, Sisam Adası ile Kuşadası Körfezi arasında yer alan yaklaşık uzunluğu 40 km olan normal fay zonunda, 16 km derinde, Mw 6.9 büyüklüğünde bir deprem gerçekleşmiştir.

    * Bölgenin tektonik yapısı ve fayların uzunlukları dikkate alındığında, depremin gerçekleştiği fayın üzerinde daha büyük bir deprem olma ihtimali yoktur. Ege Denizi içinde bulunan aktif faylar hakkında bilgiler teknik olarak çok az olup, bu fayların üzerinde oluşabilecek depremler hakkında Türk karasuları dışında kalan uluslararası sularda yeterli bilimsel araştırma bulunmamaktadır.

    * Sadece mikro depremlere dayanarak Mw 7.0’den büyük bir deprem olacağına dair bir aktivite görülememektedir. Bu deprem serisi Sisam Adası’nın kuzeyinde yer alan fayların üzerinde gittikçe sönen artçı sarsıntılarla nihayete erecektir. Bu fay dışında kalan alanlardaki fayları etkileyip etkilemeyeceği konusundaki fikir beyanları spekülasyondan ibarettir.

    * Deprem öncesi ve sonrasında çekilen Avrupa Uzay Kurumu’na ait Sentinel radar uydusu görüntüleri InSAR yöntemi kullanılarak incelenmiştir, Yapılan gözlemler ve modelleme çalışmaları depremin İzmir’in yaklaşık 70-80 km güneyinde bulunan Sisam adası açıklarında meydana geldiğini teyit etmektedir.

    * Deniz tabanında doğu-batı yönünde uzanan ve yaklaşık 40 km uzunlukta olan bir fay parçasının kırıldığını göstermektedir.

    * Depremin, Sisam Adası’nın Seferihisar’a bakan kuzey bölümlerinde yaklaşık 10 cm’nin üzerinde yükselmeye neden olduğu gözlenmektedir.

    * 60 cm’ye kadar ulaştığı tahmin edilen çökme neredeyse tümüyle denizde meydana gelmiştir.

    * Adanın doğusuna bakan Ege kıyılarımız boyunca birkaç cm’ye ulaşan kısmi çöküntüler gözlenmiştir.

    * Deprem, özellikle Kuşadası civarında bulunan mevcut faylar üzerindeki stresi önemli miktarda arttırmıştır.