Etiket: istanbul

  • Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki Pegasus kazasının bilirkişi raporu tamamlandı

    Sabiha Gökçen Havalimanı’ndaki Pegasus kazasının bilirkişi raporu tamamlandı

    İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı’nda meydana gelen uçak kazasına ilişkin kusur durumunun tespit edilmesi amacıyla bilirkişilerden istenen rapor tamamlandı.

    Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca, 5 Şubat’ta 177 yolcu ve 6 mürettebatın bulunduğu İzmir-İstanbul seferini yapan Pegasus Havayollarına ait yolcu uçağının pistten çıkması sonucu 3 kişinin hayatını kaybettiği kazaya ilişkin yürütülen soruşturma devam ediyor.

    Soruşturma kapsamında, sanıkların kusur durumunun belirlenmesi için bilirkişilerden istenen rapor tamamlandı. İnşaat Yüksek Mühendisi, Uçak Yüksek Mühendisi, Meteoroloji Yüksek Mühendisi, Kaptan Pilot, A Sınıfı il Güvenliği Uzmanı ve bir hukukçu bilirkişiden oluşan 6 kişilik heyet tarafından oy çokluğu ile hazırlanan rapor, soruşturma dosyasına sunuldu.

    Raporda, Sabiha Gökçen Havalimanı 06 pistinin yüzey sürtünme özelliklerinin kaza sırasında kabul edilebilir seviyede olduğu, dolayısıyla kazanın meydana gelmesi bağlamında yüzey kaplamasında sorun bulunmadığı, fakat RESA (pist sonu emniyet alanı) bulunmamasının kazanın vahametini artırdığı anlatıldı.

    Rüzgarın kuvvetli ve hamleli olmasının sürüklenmeye sebebiyet vermiş olabileceği belirtilen raporda, özellikle hamleli rüzgarların görüldüğü anlarda anlık rüzgar verileri göz önüne alınarak daha dikkatli bir biçimde pist seçiminin yapılması, bu durumlarda kullanılan uçağın savrulma potansiyelinin de pilot tarafından göz önünde bulundurulması gerektiği vurgulandı.

    Raporda alçak rüzgar kayması, rüzgar yönü ve şiddetindeki değişimin pilot tarafından anlık olarak yakalanamaması, kaza öncesi raporlanan gök gürültülü sağanak yağış sebebiyle zeminin kayganlaşmış olması ile fren mesafesinin artması sebeplerinin birleşimi sonucu kazanın meydana gelmiş olabileceği görüşü aktarıldı.

    Kusur durumları

    Şüpheli kaptan pilot M.A’nın olay günü rüzgarın istikameti ve şiddeti, pist zemininin ıslak oluşu, limit üstü şiddetli kuyruk rüzgarı nedeniyle durma mesafesinin olumsuz etkilenebileceği ve pist dışına çıkma olasılığının olduğu ihtimallerini göz önüne alması gerektiği aktarılan raporda, ancak Yalova dolaylarında uçağa yıldırım isabet etmesinin verdiği stres ile mevcut meteorolojik koşulların kötü olması ve yolcuların bu hava koşullarından olumsuz etkilenmesinin önüne geçmek amacıyla bir an önce uçağı güvenli bir şekilde indirmeye odaklanması nedeniyle bunu yapamadığının tespit edildiği vurgulandı.

    Raporda, şunlar kaydedildi:

    “Kaptan pilot M.A. stabil yaklaşma kriterlerinden hıza uymayarak yaklaşmaya devam ettiği, uçağı indirdikten belli bir süre sonra 57 kt hızında pist içinde durabilecek seviyede yavaşladığını düşünerek hız freni (speed brake) ve otomotik freni (auto brake) kapatmıştır. Uçak 6 saniye boyunca pist üzerinde yavaşlamadan ilerlemiş ve pilotlar tarafından yavaşlamak amacıyla manuel olarak maksimum frenleme yapılmış, fakat pist üzerinde birikmiş olan su nedeniyle hydroplaning meydana gelmiş, sürati düşmeye başlamış olan uçak yerde kuvvetli kuyruk rüzgarı etkisiyle yavaşlayamamış ve söz konusu kaza meydana gelmiştir.”

    Bilirkişi raporunda, bu nedenlerle kaptan pilot M.A’nın meydana gelen kazada asli kusurlu olduğu belirtildi.

     Yardımcı pilot az tecrübeli

    Şüpheli yardımcı pilot F.P’nin de, meterolojik koşullar hakkında kaptan pilotu bilgilendirme görevi olduğu aktarılan raporda, yol boyu telsiz teması sağlayıp uçuşun güvenle sürmesini temin etme, alınan meteorolojik bilgiler dahilinde performans hesaplaması yaparak uçağın bu veriler ışığında ilgili piste inip inemeyeceği konusunda kaptana yardımcı olma yükümlülükleri bulunduğu kaydedildi.

    Yardımcı pilotun Pegasus Havayollarında 1 yıldan kısa süredir görev aldığı bildirilen raporda, yaklaşık 400 saatlik az bir tecrübesi bulunduğundan kendisinden daha tecrübeli kaptan pilotun gerçekleştirdiği yaklaşma ve iniş aşamalarında belli noktalarda, yüksek sürat ve glide slope farkları olduğu zaman yerinde sesli uyarıları yapmadığının görüldüğü aktarıldı.

    Yardımcı pilotun ayrıca bu uyarıları yaptıktan sonra kaptan pilot tarafından herhangi bir düzeltme yapılmıyorsa önce “pas geç” sesli ikazı, hala tepki gelmiyorsa da kontrolleri alıp uçağı pas geçirmesi gerektiği kaydedilen raporda, yardımcı pilotun hem şirketteki hem de uçak içindeki düşük tecrübesinin etkisiyle bu görevleri tam olarak yerine getiremediği, bu nedenlerle tali kusurlu olduğu kanaatine varıldığı bildirildi.

    Kule görevlilerinin kusur durumu

    Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) C Ekip Şefi, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda hava trafik kontrolörü olan S.K’nın da uçağın inmesinin riskli olabileceği konusunda kendisinde kanaat oluştuğunu ifade etmesine rağmen, bu konuda ilgili trafiğe yaklaşmaya devam ve iniş için izin verdiği, pas geçmesi ile ilgili uyarı ve tavsiyede bulunmadığı, hatta yaklaşmakta olan trafiğin bu meteorolojik koşullarda nasıl olsa pas geçeceği düşüncesiyle trafiğin güvenliğini sağlamak için gereken önlemleri almadığı kaydedildi.

    Raporda bu nedenle kule şefi olan S.K’nın meydana gelen kazada asli kusurlu bulunduğu açıklandı.

    Yeşilköy Havalimanı Yaklaşma Hava Trafik Kontrolörü C Ekip Şefi N.B.nin de, kaza günü ilgili tarfikten önceki iki uçağın pas geçmesine ve meteorolojik şartların pistin iki yönünde de anlık değişim göstermesi nedeniyle tehlikeli durumlar oluşabileceğinin farkında olmasına ve hatta yaklaşan trafiğin bu koşullarda nasıl olsa pas geçeceği düşüncesine rağmen ilgili trafiği “course” den çıkartmaması nedeniyle asli kusurlu bulunduğu ifade edildi.

    Raporda, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda hava trafik kontrolörü olan E.A’nın ise meydana gelen kazada kusurunun bulunmadığı belirtildi.

    HEAŞ’ın kusur tespiti

    Bilirkişi raporunda Havaalanı İşletme ve Havacılık Endüstrileri AŞ’nin (HEAŞ) kusur durumunun anlatıldığı bölümde, Sabiha Gökçen Havalimanı 06 pistinin sonunun 20 metre kot farkı olan yaklaşık 100 metre uzunluğunda, içinden iki adet yol, tali yol ve yeni yapılan pist için yakın zamanda inşa edilmiş bir istinat duvarı bulunan bölge olduğu kaydedildi.

    DHMİ’nin raporlarının tamamında bu bölgeye havalimanı dışından acil durum müdahale yollarının uygun olmadığının belirtildiği aktarılan raporda, bu durumun gerçekleşen kazadan 24 dakika sonra acil müdahale araçlarının uçak başına ulaşabilmesine neden olduğu vurgulandı.

    Raporda, kaza günü pistin 06 pist tarafından bulunan J-K arasında lastik izi temizleme çalışmasının yapıldığının raporlandığı, ancak HEAŞ tarafından 6 Mart’ta yazılan yazıda yer alan Apron Yönetim Şefliği görev formu incelendiğinde bu pistin sonu olan K-E arasında herhangi bir lastik izi temizleme çalışmasının yapıldığının raporlanmadığı bilgisi verildi.

    Bahsi geçen bu bölgede uçağın pistin üzerinde maksimum fren yapmasına rağmen yeterli seviyede yavaşlayamalarak pist sonunda dışarı çıktığı ve kazanın meydana geldiği anlatılan raporda, bu nedenlerle HEAŞ’ın meydana gelen kazada asli kusurlu bulunduğu anlatıldı.

    Bir bilirkişiden kusur durumuna ilişkin “kişisel görüş”

    Bilirkişi heyeti içinde yer alan hukukçu Necmi Demir, bilirkişi raporunun katılmadığı bölümlerine ilişkin kişisel görüş raporu hazırladı.

    Kişisel görüş raporunda, uçak kazasının meydana gelmesine neden olan kişilerin kusur durumu ile ilgili nihai değerlendirme yapabilmek için uçak kazası ile ilgili Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ulaşım Emniyeti İnceleme Merkezi Başkanlığı tarafından hazırlanacak nihai raporun beklenmesinin uygun olacağı savunuldu.

    Söz konusu nihai raporun hazırlanmadan, bilirkişi heyet raporunun düzenlenmesinin uygun olmayacağı aktarılan kişisel görüş raporunda, eldeki verilerle kaptan pilot M.A. ile yardımcı pilot F.P’nin uçuş ekibi olarak birlikte değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle her ikisinin de asli kusurlu oldukları sonucuna varmanın daha doğru olacağı anlatıldı.

    Kişisel görüş raporunda, diğer bilirkişi heyeti tarafından gerekçe olarak DHMİ’nin 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait denetim raporlarının tamamında bu bölgeye havalimanı dışından acil durum müdahale yollarının uygun olmadığı ve benzeri bulguların raporlanmış olmasına rağmen, HEAŞ tarafından herhangi bir düzeltici işlem yapılmamış olmasının gösterildiği ifade edildi.

    Eğer söz konusu kazanın meydana gelmesinde HEAŞ’ın da asli kusurlu olduğu kabul edilecekse, öncelikle DHMİ’nin de kusurlu olduğunun kabulünün zorunlu olduğu savunulan kişisel görüş raporunda, “Zira DHMİ’nin yalnızca bir bulguyu yazması yetmez, bulgunun gereğinin derhal yapılmasını sağlayacak önlemleri de süratle alması gerekir.” ifadelerine yer verildi.

    Kişisel görüş raporunda, eldeki verilerle Yeşilköy Havalimanı Hava Trafik Kontrolörü olan N.B.’nin kusurunun olmadığı, Sabiha Gökçen Havalimanı Kontrolörleri S.K. ile E.A’nın da tali derecede kusurlu olduğu görüşü bildirildi.

    Raporda, kaptan pilot M.A. ve yardımcı pilot F.P’nin pilot yeterliliğinin bulunup bulunmadığı konusunda Pegasus Hava Yolları’nın sorumluluğunun da değerlendirilmesinin yerinde olacağı belirtildi.

  • İstanbul’da taksi, minibüs ve dolmuş ücretlerine zam

    İstanbul’da taksi, minibüs ve dolmuş ücretlerine zam

    İstanbul’da taksi, minibüs ve dolmuş ücretlerine yüzde 11 zam yapıldı.

    İBB Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) toplantısı, Yenikapı’daki Avrasya Gösteri Merkezi’nde düzenlendi.

    2020 yılının son UKOME toplantısının en önemli gündem maddeleri minibüs, taksi ve taksi dolmuş ücret tarifesi ile dolmuş ve minibüsten taksiye dönüşmek isteyen 1000 taksi plakası teklifi oldu. Minibüs, taksi, dolmuş ücretlerine yüzde 11 zam önerildi.

    En kısa mesafenin 2.50’den 2,75 TL’ye, en uzun mesafenin 3.70 TL’den 4 TL’ye çıkması teklif edildi.

    Taksi, minibüs ve dolmuş ücretlerine yüzde 11 zam yapılması oy çokluğu ile kabul edildi. Minibüs ücretlerinde en kısa mesafe 2,50’den 2,75 TL’ye çıktı.

  • Polis merkezindeki hırsızlığın şüphelisi karakol amiri çıktı

    Polis merkezindeki hırsızlığın şüphelisi karakol amiri çıktı

    İstanbul’da bulunan bir polis merkezinin adli emanetinde bulunan para ve uyuşturucu maddelerin karakol amiri tarafından çalındığı iddia edildi. Gözaltına alınan ve tutuklanarak cezaevine gönderilen şüphelinin ifadesinde, “Ben de kleptomani (çalma hastalığı) var” dediği öğrenildi.

    İstanbul’da bulunan bir polis merkezinde 1 Aralık’ta meydana gelen ve polisleri bile şok eden olay iddialara göre şöyle gelişti. Adli emanette muhafaza altında bulunan para ve uyuşturucu maddelerin eksik olduğunu tespit eden polis memurları, durumu karakol amirine bildirdi. Karakol amiri komiser S.P’nin polis memurlarına, “Eksik olan para ve uyuşturucu maddeyi ben tamamlayacağım konuyu siz kapatın’ demesi üzerine, bu durumdan şüphelenen memurlar karakolun güvenlik kameralarını incelemeye aldı.

    Güvenlik kamera görüntülerini izleyen polis memurları, adli emanette bulunan para ve uyuşturucu maddeleri alan kişinin karakol amirleri komiser S. P., olduğunu, dolaplardaki kıyafetlerde bulunan cüzdanlarından da paralarını aldığını gördüler. Durumun ilçe emniyet müdürüne bildirilmesinin ardından karakol amiri S. P., gözaltına alındı.

    “KLEPTOMANİ HASTASIYIM”

    İlçe Emniyet Müdürü tarafından gözaltına alınan ve Asayiş Şube Müdürlüğü Gasp Büro Amirliği’ne teslim edilen komiser S. P.’nin ifadesinde “Bende kleptomani (çalma hastalığı) var” dediği öğrenildi. S. P., çıkarıldığı mahkemede tutuklandı. S.P’nin, daha önce görev yaptığı yerlerde çalışanların da, onun benzer hırsızlıklar yaptığı konusunda çeşitli ifadeler verdikleri öğrenildi.

  • Emirates Dubai-İstanbul seferlerine 21 Aralık’ta yeniden başlıyor

    Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) Emirates Hava Yolları, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle verilen 9 aylık aranın ardından İstanbul seferlerine gelecek hafta yeniden başlayacağını duyurdu.

    Emirates Hava Yollarından yapılan açıklamada, Dubai-İstanbul seferlerinin 21 Aralık’tan itibaren yeniden başlayacağı belirtildi.

    Açıklamada, İstanbul’la birlikte Avrupa’da sefer yapılan şehir sayısının 31’e yükseleceği kaydedildi.

    Emirates, Kovid-19 tedbirleri kapsamında İstanbul seferlerini 17 Mart 2020’de durdurmuştu.

    Dün de Flydubai, Dubai-İstanbul seferlerinin 17 Aralık’tan itibaren başlayacağını açıklamıştı.

  • Dilenen kişiye git çalış dedi; bıçaklanarak öldürüldü

    Dilenen kişiye git çalış dedi; bıçaklanarak öldürüldü

    İstanbul’da dilenen kişiyi, “Ben gurbetteyim, çalışıyorum. Sen dilenmeye utanmıyor musun, git çalış” diyen Özbekistan uyruklu Burhanjan Olchinov bıçaklanarak öldürüldü. Cinayet anı güvenlik kamerasına saniye saniye yansıdı.

    Olay, Maltepe, Feyzullah Mahallesi Mimar Sinan Caddesi’nde dün meydana geldi. İddiaya göre, mahalle esnafından dilencilik yaparak geçinen Bedir G. alkol almak için tekel bayisine geldi. Aynı tekelde kuryelik yapan Olchinov (31), Bedir G.(27)’ye “Ben memleketimden geldim. Gurbetteyim, çalışıyorum. Sen gelmiş para istiyorsun, hiç utanmıyor musun?’ Git çalış” dedi.

    Bunun üzerine çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Kavgada Bedir G., Olchinov’a bıçakla göğsünden yaraladı. Hastaneye kaldırılan Burhanjan Olchinov tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Polis ekipleri arkadaşının evinde kaldığını tespit ettiği Bedir G.’yi saatler sonra Maltepe’de yakaladı. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheli adliyeye sevk edildi.

    OLAY ANI KAMERADA

    Öte yandan şüphelinin bıçağı savurma anları ve tekelde bulunan kişilerin saldırganı durdurmak için çöp fırlattıkları anlar güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.

  • İstanbul’da Rus gazeteciler gözaltına alındı

    İstanbul’da Rus gazeteciler gözaltına alındı

    Rusya’daki bir haber kanalında çalışan Rus muhabir ve kameraman, İstanbul’da insansız hava aracı üretim tesislerinin çevresinde izinsiz çekim yaparken gözaltına alındı.

    Yanlarındaki bir Azerbaycan uyruklu Türk vatandaşı ile birlikte gözaltına alınan Rus muhabir ve kameraman emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi

    İstanbul’da bulunan İnsansız Hava Aracı(İHA) AR-GE Merkezi’nin bulunduğu alanı izinsiz bir şekilde görüntüledikleri belirlenen Rus haber kanalında çalışan muhabir A.P., kameraman I.M. ve onlara yardım ettiği belirtilen Azerbaycan uyruklu Türk vatandaşı A.Ç.K. isimli kadının perşembe günü gözaltına alındı.

    Gözaltına alınan 3 kişi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde 4 gün süren sorgusunun ardından Çağlayan Adliyesi’ne sevk edildi.

  • İstanbul turistlere kaldı

    İstanbul turistlere kaldı

    Koronavirüs tedbirleri kapsamında, hafta sonu uygulanan kısıtlama nedeniyle İstanbul turistlere kaldı. Bazı turistler Galata Kulesi, Dolmabahçe Sarayı ve turistik yerleri gezerken bazıları da havanın güzel olması nedeniyle sahilleri tercih etti.

    Koronavirüs salgınının önlenmesi tedbirleri kapsamında dün akşam 21.00’den itibaren 56 saatlik sokağa çıkma yasağı ilen edildi. Kısıtlamadan muaf olan turistler İstanbul’un tadını çıkardı. Bazı turistler Galata Kulesi ve Dolmabahçe Sarayı’nı tercih ederken bazıları da sahile giderek güzel havanın tadını çıkardı. Güneşli hava nedeniyle bazı turistler de spor yapmayı tercih etti.

     

  • Zabıtadan şoke eden görüntü… Herkes tepki gösterdi

    Zabıtadan şoke eden görüntü… Herkes tepki gösterdi

    İstanbul Esenyurt’ta zabıta ekipleri, yumurta satan kadının yumurtalarını yere atıp kırınca çevredekiler tepki gösterdi.

    Olay, dün öğle saatlerinde Esenyurt’ta yaşandı. Zabıta ekipleri, Cumhuriyet Mahallesi metrobüs durağının üstgeçidinde seyyar yumurta satan kadınların ürünlerine el koymak istedi. Ürünlerini vermek istemeyen kadın satıcılarla, zabıta ekipleri arasında tartışma çıktı. Görevlilerden biri, kadınlardan birinin elinden yumurtaları alarak yere attı.

    https://www.dailymotion.com/video/x7xvsfq

    O ANLARI GÖRÜNTÜLEDİ

    Bu sırada oradan geçen başka bir kadın yaşananları cep telefonları kamerasıyla görüntüledi. Görüntülerde yumurta sepetini yere fırlatan zabıta görevlisi kendisini görüntüleyen kadına, “Çektin mi?” diye soru sorduğu görülüyor.

    “YUMURTALARIMI YERE ATTI”

    Zabıta tarafından ürünleri yere fırlatılan N.G., “Bir baktım zabıta geldi sütlerimi aldı, kaçırdı. Sonra yumurtama saldırdı. Yumurtayı ben çekince hırslandı bu sefer de yere çaldı. Hepsi yere döküldü kırıldı. Sonra hırsla sepeti yere vurdu. Vuracaktı vuramadı. Bir daha gelmeyin buraya diyerek diğer ürünlere saldırdı. Biz de yalvardık arkadaşla birlikte. Onun ürünlerini aldılar, benim ürünleri de yere döktüler” diye konuştu.

    “ESKİDEN PAZAR YERİMİZ VARDI”

    Ürünleri alınan S.O. ise, “Esenyurt Belediyesi’ne ait bir pazarda tezgahımız vardı. Pazar yeri iptal olunca biz de ister istemez buraya geldik. Benim başka çalışanım yok, çocuklarım küçük olduğu için bu durağa geliyorum. Bazı zabıtalar bizi idare ederken, kimisi çok vicdansız. Ne varsa toplayıp götürdüler bunu birkaç defa daha yaptılar.” dedi.

  • Maske uyarısı yapan doktora ‘Elimde kalırsın’ diye saldırdı

    Maske uyarısı yapan doktora ‘Elimde kalırsın’ diye saldırdı

    İstanbul Avcılar’da maske takmadan aile sağlığı merkezine giden hasta, kendisini uyaran doktora ”Elimde kalırsın” diyerek saldıran kadın ardından olay yerinden kaçtı.

    https://www.dailymotion.com/video/x7xvqlg

    İstanbul’un Avcılar ilçesi Gümüşpala Mahallesi’ndeki aile sağlığı merkezine maskesiz giden kadın, doktor Yağmur Turan tarafından maske takması için uyarıldı.

    Birden sinirlenen kadın Dr. Turhan ile tartışmaya başlayarak hakaret etmeye başladı. Dr. Yağmur Turan, bunun üzerine polisi arayarak, cep telefonu ile kadını görüntülemeye başladı. Sinirlenen kadın, kendisini uyaran doktora hakaretlerini sürdürürken, tırnaklarıyla kollarından yaraladı. Kadın daha sonra sağlık merkezini terk etti.

    Dr. Yağmur Turan, Koronavirüs salgınına karşı alınan önlemleri herkesin bildiğini, buna rağmen, hamile, çocuk ve hastaların geldiği aile sağlık merkezine bir kişinin maskesiz gelmesine izin veremeyeceğini söyledi. Dr. Turan, kimliği henüz belirlenemediği için kadın hakkında dava açamadığını sevk edildiği hastanede kendisine 3 gün iş göremez raporu verildiğini söyledi.

    Polis, kadının kimliğini belirlemek amacıyla araştırmaya başladı.

  • İstiklal Caddesi’nde yeni dönem başladı

    İstiklal Caddesi’nde yeni dönem başladı

    Koronavirüs tedbirleri nedeniyle İstiklal Caddesi’nde 7 bin kişinin bulunabilme kuralı başladı. Saat 10.00’da başlayan kural nedeniyle İstiklal Caddesi girişine bariyerler konuldu. Girişler ise sağ taraftan yapılıyor.

    Beyoğlu Kaymakamlığı İlçe Umumi Hıfzısıhha Meclisi’nin aldığı karar doğrultusunda saat 10.00’dan itibaren İstiklal Caddesi’ne 7 bin kişi bulunabiliyor.

    Zabıta ekipleri caddeye gelenleri sağ tarafa doğru yönlendiriyor. Yere yapıştırılan yönlendirme kağıtları ile de caddeye gelenler yönlendiriliyor. Ekipler, İstiklal Caddesi’ni havadan yapılan drone kontrolü ile gözetliyor.

    Alınan önlemlerin detayını Taksim Meydan’da Beyoğlu Kaymakamı Mustafa Demirelli ve Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız açıkladı.

    Koronavirüsle mücadelede en önemli hususun maske ve temizlik olduğuna dikkat çeken Beyoğlu Kaymakamı Mustafa Demirelli, “Burası Türkiye’mizin en işlek, en kalabalık caddelerinden biri. Burada mesafe noktasında sıkıntı yaşanmaması için Beyoğlu İlçe Hıfzıssıhha Kurulu olarak aynı anda 7 bin kişinin bulunabileceğine yönelik bir karar aldık” açıklamasında bulundu.

    “GİRİŞ VE ÇIKIŞLAR FARKLI GÜZERGAHLARDAN OLACAK”

    caddeye normal zamanlarda 1 metrekareye 1 insanın düştüğünü ifade eden Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız ise, “Bunu üçte bire düşürdüğümüzde yaklaşık 7 bin vatandaşımızın aynı anda kullanabileceği bir kapasiteye sahip oldu. 3 metrekareye bir kişi düşecek şekilde bir yoğunluğun oluşmasına izin verebiliyoruz.

    Caddeye giriş ve çıkışları farklı güzergahlardan vererek insanların karşılaşmasını ve nefeslerini birbirine vurmasını önleyecek bir sistemi geliştirmiş olduk”

    “63 GİRİŞ NOKTASI VAR”

    “Bunun yanında HES uygulamasını iş yerlerimize yaklaşık 3 aydır başlatmış durumdayız. Beyoğlu İlçe Hıfzıssıhha Kurulu kararı gereğince buradaki büyük alışveriş merkezlerine HES uygulamasını zorunlu hale getirmiş bulunmaktayız. Ara sokaklar diye ifade ettiğimiz büyük küçük 63 tane istiklal caddesine giriş noktası var. Bunlarında kontrolü yapılması konusunda emniyet güçlerimiz zabıtamız bu kontrolü sağlamaya çalışıyoruz. Cadde üzerinde yoğunluk olduğu zaman bunu emniyet müdürlüğümüzün dronları tespit ediyor. Dolayısıyla kalabalığın minimize edildiği yoğunlaşmanın hiç olmaması için olabilecek bütün tedbirleri almış bulunmaktayız” dedi.

    KAREKOD UYGULAMASINA GEÇİLDİ

    Cadde üzerinde bulunan vatandaşların sayısının 9-10 bini bulması durumunda zabıta ve polis ekiplerinin müdahalede bulunacağını belirten Başkan Yıldız, “Ziyaretlerini tamamlayan, alışverişini tamamlayan hemşerilerimizin dışarı çıkmaları konusunda sık sık uyarımız olacak. Telefondan İstiklal Caddesi’nden, Tünel’den veya Taksim Meydan’dan giriş yaptığınızda bu ekran okutulduğunda aynı zamanda bir kişi olarak sisteme dahil olmuş olacaksınız. Çıkış yaptığında da okutulduğunda 7 bin sayısı muhafaza edilecek” ifadelerini kullandı.