Etiket: istanbul

  • Huzursuz bacak sendromu: Uyku kalitenizi tehdit eden gizli düşman

    Huzursuz bacak sendromu: Uyku kalitenizi tehdit eden gizli düşman

    Huzursuz bacak sendromu (HBS), uyku ile ilişkili hareket bozuklukları arasında yer alan bir rahatsızlıktır. Bu sendrom, uykuya dalmayı zorlaştıran, bacaklarda rahatsız edici bir his ve karşı konulamaz hareket ettirme isteği ile karakterizedir. Özellikle akşam saatlerinde ve geceleri daha belirgin hale geldiğinin altını çizen Nöroloji Uzmanı Doktor Ayşegül Daldal bu hissin, kişinin uykuya dalmasını ve uyku süresini olumsuz etkilediği belirtti.
    Toplumda yapılan araştırmalardan bahseden BHT CLINIC İstanbul Tema Hastanesi’nden Nöroloji Uzmanı Doktor Ayşegül Daldal, “HBS’nin görülme sıklığının %10-15 oranında olduğunu göstermektedir. Ancak, belirtilerini net bir şekilde ifade edemeyen hastalar yıllarca farklı branşlarda birçok tedavi denemek zorunda kalabilmektedir” dedi.

    Huzursuz bacak sendromu geceleri artıyor
    HBS tanısı, klinik gözlemlerle rahatlıkla konulabilir. Ancak hastalığın teşhis edilebilmesi için şu özelliklerin birlikte bulunması gerektiğini sıralayan Dr. Daldal:
    Özellikle bacaklarda, karşı konulamayan hareket ettirme isteği ile ortaya çıkan rahatsız edici duyumlar, hareket etmekle rahatlama veya belirtilerin tamamen ortadan kalkması, bulguların dinlenme durumunda artış göstermesi, akşam saatlerinde ya da geceleri belirtilerin daha belirgin hale gelmesi bu kriterlerin varlığı, HBS tanısını kesinleştirmede önemli rol oynadığını vurguladı.

    Yaşadıkları rahatsizliği tanimlamakta zorlanabilirler
    Dr. Daldal, hastalığın başlangıcında bulgular tek taraflı olabilir, ancak zamanla her iki bacağı da etkileyebilir. Hastaların yaklaşık yarısında kollarda da benzer belirtiler ortaya çıkabilir. HBS’yi yaşayan kişiler, yaşadıkları rahatsızlığı tanımlamakta zorlanabilirler ve hislerini,”Kramp girecekmiş gibi, bacaklarım kıpraşıyor, bacaklarım geriliyor, karıncalanma hissi,zonklama ya da yanma hissi, bacaklarda elektriklenme, diş ağrısına benzer bir rahatsızlık.HBS, hastalar için haftalar ya da aylar süren rahatlama ve alevlenme dönemleriyle seyreden, yaşam boyu süren bir durumdur” dedi.

    HBS tedavisinde temel adim: Altta yatan hastaliklarini belirlemek
    Dr. Daldal, HBS tedavisinde ilk adım olarak, altta yatan muhtemel bir hastalığın tedavi edilmesidir. Özellikle demir eksikliği gibi nedenler göz önünde bulundurulmalıdır. Dopamin agonistleri, hem idiyopatik hem de semptomatik HBS’de etkili tedavi seçenekleri arasında yer almaktadır. HBS, hayat kalitesini düşüren ve uyku düzenini bozan bir rahatsızlık olup, hastaların tanı ve tedavi için nöroloji uzmanlarına yönlendirilmesi önemlidir. Erken tanı ve doğru tedavi ile hastaların şikayetleri büyük ölçüde kontrol altına alınabilir, diyerek konuşmasını sonlandı.

  • İstanbul’da polise çekiçle saldırı: 3 yaralı

    İstanbul’da polise çekiçle saldırı: 3 yaralı

    Üsküdar Söğütlü Çayır Caddesi’nde sabah saatlerinde meydana gelen olayda iddiaya göre, araçla polis otosunun yanına gelen şüpheliler emekli astsubay K.O.(50) ve avukat oğlu Y.T.O.(25), otomobilden indi.

    Y.T.O. isimli şahıs polis memuru A.R.R.’ye ‘sen Volkansın, karıma tecavüz ettiniz’ diyerek çekiçle vurmaya başladı.

    Polis memurunun kendisine ‘ben Volkan değilim’ demesini dinlemeyen şahıs vurmaya devam etti. Diğer şüpheli baba K.O. da polislere silah çekti. Bunun üzerine polis memuru A.R.R., şüpheli şahıslara ateş açtı. Yaralanan baba ve oğlu ile çekiçle yaralanan polis memuru hastaneye kaldırıldı.

    Kamera görüntüleri ortaya çıktı

    Öte yandan, olay anına ait güvenlik kamera görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, şüphelilerin siyah araçla polis otosunun yanına geldiği, araçtan inen şüphelilerin polis otosunda bulunan polise saldırdıkları ve kaçtıkları sırada vurularak yere düştükleri yer alıyor.

     

  • Büyükçekmece’de çatı katında korkutan yangın

    Büyükçekmece’de çatı katında korkutan yangın

    Yangın, saat 10.30 sıralarında Büyükçekmece Mahallesi Ulus Mahallesi’nde 3 katlı bir binanın çatı katında çıktı. Henüz bilinmeyen bir nedenle çıkan yangın kısa sürede büyüdü. Tüm çatıyı kaplayan alevler metrelerce yükseğe çıkarken, çevrede panik dolu anlar yaşandı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin uzun süren çalışmalarının ardından yangın söndürülürken, soğutma çalışmalarının devam ettiği öğrenildi. Yangın yaralanan olmazken, çatı katı kullanılamaz hale geldi. Öte yandan, çatı katının alev alev yandığı o anlar ise çevredeki vatandaşların cep telefonu kamerasına yansıdı.

    “Evim kül oldu”
    Evi alev alev yanan Mustafa Satılmış, “Yangın ben uyurken başladı. Çocuklarım ‘Baba ev yanıyor’ diyerek beni uyandırdı. Nereden başladığına dair bir fikrim yok. Prizde farklı bir şey takılı değildi, buzdolabı, bulaşık makinesi gibi şeyler prizi takılıydı sadece. İtfaiye ekipleri de geç geldiler. Evim kül oldu, kullanılamaz halde” diyerek yaşanan olayı anlattı.

  • Üsküdar’da polise çekiçle saldırdılar: 3 yaralı

    Üsküdar’da polise çekiçle saldırdılar: 3 yaralı

    Olay, Üsküdar Söğütlü Çayır Caddesi’nde sabah saatlerinde meydana geldi. İddiaya göre, arabasıyla seyir halinde olan ve emekli subay olduğu öğrenilen Y.T.O., denetim yapan polis tarafından durduruldu. Bu nedenle aralarında çıkan tartışma sonrasında emekli subay Y.T.O., avukat oğlu K.O.’yu arayarak olay yerine gelmesini istedi. Olay yerine gelen avukat, babasını durduran polisle tartışmaya başladı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesiyle emekli subay Y.T.O, çekiçle polisin kafasına vurdu. Oğlu K.O. ise silahla ateş etti. Bunun üzerine görevli diğer polis memurunun da ateş açması sonucu Y.T.O. ve K.O. isimli şüpheli şahıslar yaralandı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Yaralanan 1’i polis 3 kişi hastaneye kaldırılırken, polis olaya ilişkin çalışma başlattı.

  • Tüketici güven endeksi 80,6 oldu

    Tüketici güven endeksi 80,6 oldu

    Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) işbirliği ile yürütülen tüketici eğilim anketi sonuçlarından hesaplanan tüketici güven endeksi, Eylül ayında 78,2 iken Ekim ayında yüzde 3 oranında artarak 80,6 oldu.

  • ‘‘SAHA EXPO’da 4,5 milyar dolarlık anlaşma imzalanmasını bekliyoruz’’

    ‘‘SAHA EXPO’da 4,5 milyar dolarlık anlaşma imzalanmasını bekliyoruz’’

    Uluslararası Savunma, Havacılık ve Uzay Sanayi Fuarı SAHA EXPO’da yeni nesil yerli savunma sanayi ürünleri sergileniyor. 1478 firmanın yer aldığı fuarda, 53 ürünün de lansmanı yapıldı. Fuarda yurt dışından 25 bakan ve 400’e yakın resmi heyeti ağırlandı. Yurt dışından alım heyetlerinin de yoğun ilgi gösterdiği fuarda SAHA İstanbul Genel Sekreteri Levent Kerim Uça açıklamalarda bulundu. Fuarın işbirliklerine ve ihracata ciddi katkısının olacağını dile getiren Uça, 4,5 milyar dolarlık iş hacmi oluşmasının beklendiğini söyledi.

    ‘‘Fuarda 4,5 milyar dolarlık anlaşma imzalanmasını bekliyoruz’’
    Fuarın Türkiye’nin ihracatına önemli katkılar sağladığını ifade eden Uça, ‘‘Fuarda rekorlar kırılacağını öngörüyorduk, buna tanık olmaya başladık. Yerli ve yabancı 1478 firma fuarda yer alıyor. İşbirlikleri ve Türkiye’nin ihracatı anlamında da önemli katkı sağlayan bir fuar olacak. Fuarda 4,5 milyar dolarlık anlaşma imzalanmasını bekliyoruz. Bu rakam Türkiye’nin bir yıllık savunma sanayi ihracatının yüzde 60’ı oluyor’’ şeklinde konuştu.

    Fuarda 53 ürün lansmanı olacağını ifade eden Uça, ‘‘Kamuyu, katılımcıları firmalarla bir araya getirdiğimiz etkinlikler olacak. Fuarda ihracatın daha iyi seviyelere gelmesi için neler yapılabileceğini masaya yatıracağız. Dünyanın önemli uzay ajanslarından temsilciler fuarda olacak. Türkiye’nin uzay alanında yaptığı çalışmalar ve geliştirdiği teknolojiler konusunda halkımız bilgilendirilecek’’ diye konuştu.

    ‘‘185 ülke Türkiye’nin savunma sanayi ürünlerini tercih ediyor’’
    Türkiye savunma sanayide son 20 yılda önemli bir mesafe kat ettiğine dikkat çeken Uça, ‘‘Millileştirme ile başlayan süreçte kendi özgün ürünlerimizi üretme aşamasına geldik. Şimdi dünyada oyunu değiştiren teknolojiler geliştiren bir ülke haline geldi. Dünyada 185 ülke Türkiye’nin savunma sanayi ürünlerini tercih ediyor. Bu şekilde devam ederse gelecek yıllarda bu büyüme katlanarak devam edecek’’ ifadelerini kullandı.

    SAHA EXPO fuarının dünyada alanında en iyi fuar olduğunu aktaran Uça, ‘‘Dünyada savunma, havacılık ve uzay sektöründe fuarlar var. Genelde bu fuarlar farklı fuarlar oluyor, ayrı ayrı fuarlar oluyor. SAHA EXPO bu 3 alanı birleştiren bir fuar. SAHA EXPO’da savunma, havacılık ve uzay alanında gelişmeleri takip edip firmalara ulaşabiliyorsunuz. Bu özelliği ile SAHA EXPO dünyada tek fuar diyebiliriz. Bu fuarda KOBİ’lere de odaklanıyoruz. KOBİ’lerin savunma sanayi için üretim yapmasını ve ihracat yapmasını kolaylaştırmak istiyoruz. Yabancı heyetlerle KOBİ’leri buluşturup onların dünyaya erişmesini kolaylaştırmak istiyoruz’’ dedi.

  • İstanbul Valisi Gül’ün katıldığı toplantıda yatırımlar ve afetlere karşı çalışmalar masaya yatırıldı

    İstanbul Valisi Gül’ün katıldığı toplantıda yatırımlar ve afetlere karşı çalışmalar masaya yatırıldı

    İstanbul Valiliği İl Koordinasyon Kurulu 2024 Yılı 3. Dönem Toplantısı Fatih’te bulunan Neslişah Sultan Kültür Merkezi Toplantı Salonu’nda gerçekleşti. Programa İstanbul Valisi Davut Gül, vali yardımcıları, il müdürleri, kaymakamlar katıldı.

    “Tasarruf tedbirlerine uyacağız”
    Programda bir konuşma yapan İstanbul Valisi Davut Gül, tasarruf tedbirlerine uyacaklarını belirterek, “Bize ayrılan ödeneği tamamını yatırımlara kullanmış olacağız. Denetimle ilgili yarından itibaren kurumumuz program yapıyor, yılın sonuna kadar hem kurumlarımızda hem de kurumlarımızı ilgilendiren özel sektördeki kuruluşların son 5 yıllık iş ve işlemlerini denetlememiz gerekiyor. Bazı kurumların yapılacak işlemleri sisteme işlemedikleri görülüyor. Arkadaşlar, afet geldikten sonra deprem olduktan sonra yaptığımız işlemlerin hiçbir hükmü yok. Bizim koruyucu, önleyici tedbirler alabilmemiz için bu eylemlerin sisteme işlenmesi gerekiyor. Onun üzerinde de AFAD’ın koordinasyonunda da eksikliklerimizi görmemiz gerekiyor ki tamamlayalım” şeklinde konuştu.

    “Meralara, tarım arazilerine asla yapı yaptırmıyoruz”
    Çok sayıda okul yaptıklarını belirten Gül, “Bu ne demek, şu demek. Her ay 5 -6 -7 okulumuz tamamlanıyor. Okullarımız tamamlandıktan sonra bunların alt yapı eksikliklerini beklemek, eğitim – öğretim sürecini olumsuz etkiliyor. Dolayısıyla da yolu, suyu, elektriği, kanalizasyonu, interneti şimdiden planlayarak bizim programımızda olan işlerimizi kurumların eş zamanlı olarak planlaması gerekiyor ki, okulu teslim aldıktan sonra 6 ayda yol ve elektrik için beklemeyelim. Meralara, tarım arazilerine asla yapı yaptırmıyoruz. Bunların adına ne dersek diyelim baraka olur, çadır olur. Mera meradır, tarım arazisi tarım arazisidir. İmarlı arsalarda yapı yapmasının önünü açmak istiyorsak bu süreci hızlandırmak istiyorsak imarsız alanlarda yapılaşmaya da engel olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    “Saat 22.00’dan sonra alkol satışı büfelerde yasak”
    Alkol satışı yasağına dikkat çeken Vali Gül, “Yasal olarak İstanbul’da havai fişek atılacak saatler akşam 20.00 ile 22.00 dolayısıyla da 22.00’den sonra havai fişek atılıyorsa bunu işletme atıyorsa işletme ya da kişiler atıyorsa kişilere en üst düzeyde cezai yaptırım uygulamamız lazım. Saat 22.00’dan sonra alkol satışı büfelerde yasak. Bunu kontrol edebilmemiz için büfelere kamera takılma zorunluluğu getirdik. İki amacımız var. Saat 10’dan sonra alkol satışının olmaması, ikincisi de 18 yaş altı çocuklarımızı alkol satışının herhangi bir saatte olmaması. Neslimizi korumamız lazım, evlatlarımızı korumamız lazım. Kuralları işletmemiz lazım. Kuralsızlığın kural olarak kabul edilmesini ortadan kaldırmamız lazım. Gecenin bir yarısında ya da herhangi bir zamanda İstanbul trafiği zaten sıkıntılı. İnsanların konvoy yapıp hem trafiği tehlikeye düşürmeleri hem başkalarını gürültü yaparak huzursuz etmeleri hem trafiği tıkamaları asla kabul edilemez. İstanbul’da konvoy yapan, trafiği tehlikeye sokanlar ile ilgili yazılı olarak kaymakamlarımıza, emniyetimize bildirdik. Lütfen cezai işlem yapın” ifadelerini kullandı.

  • Sarıyer’de 1 ton kaçak midye ele geçirildi

    Sarıyer’de 1 ton kaçak midye ele geçirildi

    Edinilen bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü Deniz Liman Şube Müdürlüğü ekipleri, saat 02.00 sıralarında devriye görevi sırasında Emirgan sahil kıyısında bir araca deniz canlısı yüklendiğini tespit etti. Şüpheli araca yaklaşan polis, Y.K. ile beraberindeki T.B. isimli 2 kişinin yasadışı midye avcılığı yaptığını tespit etti. Araçta ve kıyıda yapılan incelemelerde 1 tonu bulan midye ele geçirildi. Gözaltına alınan kaçak midye avcılarına “1380 Sayılı” yasak yerde midye avcılığı yapmak suçundan toplam 52 bin 484 lira para cezası kesildi. Ele geçirilen 1 ton civarındaki midyenin tekrar canlılığını sürdürebilmesi ve doğal yaşama kazandırılması için denize geri döküldüğü belirtildi. Kaçak olarak toplanan çuvallar dolusu deniz mahsüllerinin, başta İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyükşehirler olmak üzere Anadolu illerinde piyasaya sürülmek üzere avlanıldığı öğrenildi.

  • Bayrampaşa’da kaçak diş malzemeleri operasyonu: 50 milyon lira değerinde tıbbi cihaz ve ilaç ele geçirildi

    Bayrampaşa’da kaçak diş malzemeleri operasyonu: 50 milyon lira değerinde tıbbi cihaz ve ilaç ele geçirildi

    Operasyonda biri diş hekimi 3 şüpheli yakalanırken, piyasa değeri 50 milyon lira olan 153 bin 582 tıbbi cihaz ve ilaç ele geçirildi. Yakalanan şüpheliler, sevk edildikleri adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    İstanbul Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, yasadışı yollarla ülkeye ilaç sokan ve ilaçları vatandaşların sağlığını gözetmeksizin piyasaya süren şüphelilerin yakalanması için çalışma başlattı. Yapılan çalışmalarda, Bayrampaşa’da bulunan bir diş kliniği ekiplerin dikkatini çekti. Fiziki ve teknik takibin ardından ekipler, yasadışı yollardan kliniğe ilaç temin edildiğini tespit etti. Harekete geçen ekipler, operasyon için düğmeye bastı. Operasyonda, 1’i diş hekimi olmak üzere toplam 3 şüpheli gözaltına alındı.
    Klinikte yapılan aramalarda ise, piyasa değeri 50 milyon lira olan 153 bin 582 adet diş tedavisinde kullanılan tıbbi cihaz ve ilaç ele geçirildi. Ortak olduğu belirlenen 3 şüphelinin aldıkları kaçak ilaçları, giriş kapısını kitaplık olarak kapattıkları ve manyetik kart okutarak girdikleri depoda sakladıkları tespit edildi. Şüpheliler emniyetteki tamamlanan işlemlerin ardından sevk edildikleri adli makamlarca tutuklanarak cezaevine gönderildi. 3 katlı diş kliniğinin ise belediye ekiplerince mühürlendiği öğrenildi.

    Öte yandan, operasyonda ele geçirilen kaçak ilaç ve tıbbi cihazlar, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün Fatih’teki Vatan Yerleşkesi’nde sergilendi.

  • Girdiği ameliyatta haberi olmadan midesi alındı, ölümden döndü

    Girdiği ameliyatta haberi olmadan midesi alındı, ölümden döndü

    Geçtiğimiz yıl Nisan ayında İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde Özel Etiler Hastanesi’ne diyabet hastalığı tedavisi için giden Murat Polat, ölümün eşiğinden döndü. İddiaya göre, ameliyat olması gerektiği ve ameliyat sonrasında hastalıktan büyük ölçüde kurtarılacağı söylenen Polat, operasyonu kabul etti. Kısa sürede hayatında olumsuz anlamda değişim yaşayan ve 6 ay içerisinde 17 kilo veren Polat, kontrol amacıyla gittiği hastanede “Her şey yolunda” telkinleri alması üzerine şüphelenerek başka bir doktora başvurdu. Tetkiklerin ardından midesinin bir bölümünün habersiz şekilde alındığını ve kendisi gibi bir hastaya böyle bir operasyonun yapılmasının ölümcül sonuçlar doğurabileceğini öğrendi. Yeni gittiği doktor ile tedavisinin 5 yıl süreceği ve 5 yılın sonunda eski sağlığına kavuşacağını öğrenen Polat, avukatı vasıtasıyla ameliyatı gerçekleştiren doktor Alper Çelik ve hastaneden şikayetçi oldu. Bu süreçte operasyonu gerçekleştiren Alper Çelik’in daha önce de birçok hastanın sağlığı ile oynadığını, bazılarının ise ölümüne neden olduğunu iddia eden Polat, doktorun meslekten men edilmesini istedi. Kendisine kayıt dışı olarak işlem yapıldığını, vergi vermemek için yasal evrak verilmediğini de belirten Polat, hastanenin de vergi kaçırdığını iddia etti.

    Yaşadığı süreci anlatan Murat Polat, “Geçtiğimiz yıl Nisan ayında diyabet için ameliyat yapıldı. Sonrasında sürekli olarak sağlığım kötü gitmeye başladı. Ameliyatı yapan doktor 7-8 kilo vermem gerektiğini söylerken ben 17 kilo verdim. Daha sonraki süreçte doktorla yaptığım görüşmede durumumum iyi olduğu, ve mideme dokunulmadığı ısrarla söylendi. Farklı bir doktora göründüğümde ise midemin yarısının alındığını öğrendim. Eski sağlığıma dönemim 5 yıl süreceğini öğrendiğimde ise hastane ve doktordan şikayetçi oldum. 81 kilo ile başladığım ameliyat sürecinde 6 ay içerisinde 64 kiloya kadar düştüm. Bu sürecin ardından yasal haklarımızı arayacağımızı söylediğimizde hastane bize tedavi masraflarını karşılamayı ve para vermeyi teklif etti ama kabul etmedik. Bunun dışında da ameliyat ücretini bir odada hiçbir resmi evrak vermeden elden aldılar. Sadece bir boş kağıda yazılmış olarak bilgileri veriyorlar. Benim amacım sağlık bakanlığının bu tarz insan sağlığını bozan işletmelere ve böyle şarlatan doktorlara izin vermemesi” dedi.