Etiket: istanbul

  • Uygulamada sahte kimlik kartları ve 50 bin Euroyla yakalanmıştı: 3 kişi daha gözaltına alındı

    Uygulamada sahte kimlik kartları ve 50 bin Euroyla yakalanmıştı: 3 kişi daha gözaltına alındı

    Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı Devriye Ekipleri Amirliğine polisler 15 Temmuz Şehitler Köprüsünde uygulama noktasında şüphelendikleri MO MH 460 Almanya plakalı aracı durdurmuş, aracın sürücüsü Ü.D. (19), sahte polis kimliğini ve silahını göstermişti. Polis ekipleri, araçta arama yapmış, yapılan aramanın ardından aracın içinde 50 bin Euro, 1 adet tabanca, 3 adet şarjör, 48 adet fişek, 1 adet silah ruhsatı, 1 adet sahte polis kimliği, 1 adet sahte Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı personel kartı, 1 adet sahte İstanbul Emniyet Müdürlüğü personel giriş kartı,1 adet sahte Türkiye Cumhurbaşkanlığı Milli istihbarat Teşkilatı kartı, 1 adet sahte Kempo Savunma Sporları Federasyonu kartı, 1 adet biber gazı, 1 adet tablet, 1 adet teçhizat kemeri ele geçirilmişti. Gözaltına alınan şüpheli emniyete götürülmüştü.

    3 kişi daha gözaltına alındı

    Sahte kurumsal kimlikler ile yakalanan Ü.D.’nin 8 Haziran 2024’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Fatih Camii’ndeki programına katılmaya çalışırken, yine üzerinde farklı kurumlara ait sahte kimlik kartları ile yakalandığı belirlendi. Şüphelinin adli soruşturma geçirdiği de tespit edildi. Şüphelinin araçta ele geçirilen paranın yanında çalıştığını iddia ettiği patronuna ait olduğunu ifade ettiği öğrenildi. Çalışmalarının genişleten polis ekipleri paranın sahibi de dahil 3 kişiyi daha gözaltına aldı. Gözaltına alınanların sorgusunun devam ettiği öğrenildi.

  • Acil organ nakli bekleyen hasta için Hava Kuvvetleri’nin ambulans uçağı devreye girdi

    Acil organ nakli bekleyen hasta için Hava Kuvvetleri’nin ambulans uçağı devreye girdi

    Hava Kuvvetleri Komutanlığı’na ait ambulans uçak acil organ nakli bekleyen bir hasta için devreye girdi. Konuya ilişkin Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, “Hava Kuvvetleri Komutanlığımıza ait ambulans uçağımız ile acil organ nakli bekleyen bir vatandaşımız için Samsun’un Çarşamba ilçesinden İstanbul’a kalp grefti başarıyla ulaştırıldı” ifadelerine yer verildi.

  • Kediyi 5. kattan atan gözetmene 3 yıla kadar hapis istemi

    Kediyi 5. kattan atan gözetmene 3 yıla kadar hapis istemi

    Beşiktaş’ta 23 Mart 2024’te sınıf gözetmeni olarak görev yaptığı okulda, okulca sahiplenilen kediyi 5. katta bulunan sınıfın penceresinden aşağı iterek yaralanmasına neden olduğu iddia edilen sınıf gözetmeni Ferhat A.’nın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 60. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuksuz sanık Ferhat A. ve taraf avukatları hazır bulundu.

    ‘’Kedinin düşme ve bağırma sesini duyduk”

    Olay sırasında sınıfta bulunduğunu söyleyen M.Ç. tanık olarak dinlendi. Tanık ifadesinde, ‘’Olay günü beş numaralı sınıfta İELTS sınavı için bulunuyordum. Sınavımız İngilizce dinleme sınavıydı. Ayağı kalkmamız sınav süresince yasaktı. Ancak sınıfta bulunan gözetmen kalkıp kağıtlarımızı kontrol edebiliyordu. Sınav sırasında cam ve kapılar açıktı. Sınıfta kedinin cama doğru yürüdüğünü gördüm. Kedinin nereden girdiğini tam olarak görmedim. Kedi sınıfa girer girmez sanık kediyi alıp cama iter gibi bıraktı. Daha sonra biz kedinin düşme ve bağırma sesini duyduk. Bu sırada sanık bize ‘ben kediye bir şey olmadı, ben yürürken gördüm’ dedi. Ben sanığın kediyi cam kenarına bırakırken ittiğini gördüm. Bizim sınava girdiğimiz sınıfın pencere dış kısmında kolonlar bulunduğundan kedinin yürümesi mümkün değildi. Dışarıda kedinin durabileceği bir alan vardı ancak yürüyebileceği bir alan yoktu” dedi.

    Mütalaa açıklandı

    Duruşmada esasa ilişkin mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, olay günü sanık Ferhat A.’nın sınıf gözetmeni olarak görev yaptığı okulda, okulca sahiplenilen ve olay sırasında sınıf penceresinin önünde bulunan kediyi camdan aşağı ittiğini, yüksekten düşen kedinin ise yaralandığını anlattı.

    Kedinin camdan aşağı düşebileceğini ön gördüğü belirtildi

    Açıklanan mütalaada, kedinin vücudunda iç kanama ve kemik kırığı meydana geldiği, her ne kadar sanık kediyi camdan bıraktığını ve düşebileceği bir durumun olmadığını söylese de camın önüne kediyi koyması durumunda kedinin camdan aşağı düşebileceğini ön gördüğü aktarıldı.

    3 yıla kadar hapis talebi

    Mütalaada, sanık Ferhat A.’nın ‘bir ev hayvanına veya evcil hayvana işkence etme’ suçundan 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

    ‘’Ben kesinlikle kediyi itmedim, camın kenarına bıraktım”

    Açıklanan mütalaaya karşı savunma yapan sanık Ferhat A., ‘’Bana edilmedik küfür, hakaret kalmadı. Asla işlemediğim bir suçtan hapiste yattım. Yaklaşık yedi aydır psikolojik baskı ve tehditlere maruz kalıyorum. Değil bir kediyi, bu zamana kadar hiçbir canlıya zarar vermedim. Tüm aileme küfür edildi. Her yerden tehdit ediliyorum. Ne dışarı çıkabiliyorum, ne nefes alabiliyorum. Sosyal hayatım tamamen bitti. Aleyhte hususları kabul etmiyorum. Sınav esnasında kapı kilitliydi. Kedi, camdan içeri girdi. Benim kediyi tekrar bıraktığım yer kedinin yürüyüp, manevra yapabileceği, alandı. Ben kesinlikle kediyi itmedim, camın kenarına bıraktım. Olay sırasında tanığın sırtı cama dönüktü olay anını görmesinin imkanı yoktur” ifadelerini kullandı. Duruşmada taraf avukatları, açıklanan mütalaaya karşı savunma yapabilmek için mahkemeden süre talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme, taraflara mütalaaya karşı savunma ve beyanda bulunabilmeleri için süre verilmesine hükmederek duruşmayı erteledi.

  • FETÖ’cü profesörün yargılandığı davada dikkat çeken iddia

    FETÖ’cü profesörün yargılandığı davada dikkat çeken iddia

    İstanbul’da bir psikiyatri kliniğinde hayvanlarda kullanılan ilaçları çocuklara vererek ailelere ‘cinsel istismar’ tuzağı kurmakla suçlanan doktor Süleyman Salih Zoroğlu ve yardım ettiği öne sürülen 5 diğer sanığın yargılanmasına devam edildi. Bakırköy 21. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada tutuklu sanık Süleyman Salih Zoroğlu ve eşi tutuksuz sanık Özgül Zoroğlu hazır bulundu. Duruşmaya bir kısım tutuksuz diğer sanıklar ile taraf avukatları ve müştekiler de katıldı.

    “Cehennemi yaşadık”

    Duruşmada beyanda bulunan Naşid Y. “Ben Z.Ö.’nün babasıyım. Eşimle bazı sorunlar yaşadım 2021 yılında. Kızımın psikolojisi bu durumdan etkilendi. Eşim bu nedenle bir doktor bulduğunu ve kızımızı götürmek istediğini söyledi. Salih Zoroğlu, benim kızıma cinsel istismarda bulunduğumu söylemiş. Kızım Salih Zoroğlu’nda tedavi görmeye başladıktan sonra uyuşturucu bağımlısı gibi gezmeye başladı. Sonra biz başka bir doktor bulduk. Bulduğumuz doktor ‘Süleyman Salih Zoroğlu’nun hastaları hep bize geliyor. Kendisinin FETÖ’cü olduğunu da duydum’ dedi. Ben olayları anlayınca gidip şikayetçi oldum. Bir avukat beni aradı ‘Kızınızın ses kaydını aldık, savcılığa vereceğiz şu kadar parayı vermeniz lazım’ dedi. Cehennemi yaşadık. Şikayetçiyim” şeklinde konuştu.

    Bir diğer müşteki Türkan H. ise “Ben D.A.’nın annesiyim. Ben Azerbaycan’da yaşıyorum. Sırf buraya sağlık konusunda güvenerek geldik. Ben çok zor zamanlar yaşadım. Maddi ve manevi anlamda tükendim. Eşimle sorunlarım vardı. Bu nedenle kızımı doktora götürdüm. Kızım bu olaylar esnasında 7-8 yaşındaydı. Salih Zoroğlu bana üçüncü seansta ‘baba tacizi muhtemelen, senin ondan şüphen var mı?’ dedi. Ben de ona buna inanmadığımı söyledim. Sadece taciz konusunun üzerinde durdu. Ketamin kullandığından hiç haberim yoktu. Kızım bana ‘Salih Hoca beni Fethullah Gülen’in yanına götürecekmiş” dedi. Hatta kızım bana ‘Gülen kim anne’ diye sordu” şeklinde beyanda bulundu. Duruşma diğer müştekilerin beyanlarının alınması ile sürüyor.

    İddianameden

    Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 20 müşteki aile ve 21 mağdur çocuğun beyanlarının alındığı belirtilmişti. İddianamede, yaşları 7 ile 18 arasında değişen 21 mağdur çocuğun ve ebeveynlerinin alınan beyanlarına, mağdur çocuklarla ilişkili seans kayıtlarına, ailelere gönderilen mesaj içeriklerine de yer verilmişti. İddianamede Süleyman Salih Zoroğlu’nun mağdurlara teşhis koyarak seanslar sırasında Ketamin maddesi verdiği, cinsel içerikli sorular yönelttiği, bedensel ve ruhsal yönden sağlıklarının bozulmasına neden olduğu, ailenin çeşitli üyelerini istismarla suçlayarak maddi talepler içeren tehditvari girişimlerde bulunduğu, çocukları kendi tutacağı bir eve yerleştirmeye ve yurt dışına göndermeye çalıştığı yönündeki beyanlarla şikayetçi olunduğu anlatılmıştı. Sanık Zoroğlu’nun klinik ve ev adreslerinde ele geçirilen maddeler üzerinde Adli Tıp Kurumu Kimya İhtisas Dairesi tarafından yapılan inceleme ve analizler neticesinde Ketamin ve Ketamin bulaşıklı madde ve materyaller tespit edildiği de iddianamede açıklanmıştı. İddianamede sanık Zoroğlu’nun mağdur çocuklara yönelttiği kapalı uçlu soruları, hasta mahremiyetini ihlal edici uygulamaları, ebeveynlere yönelik düşmanca ifadeleri, intihar girişimlerine ilişkin pozitif pekiştirgeçlerinin temel mesleki ve etik ilkelere aykırı olduğu, eylemlerinin çocuğun duygusal istismarı kapsamında değerlendirilebileceği ifade edilmişti. İddianamede mağdur çocukların hiçbirinin kliniğe cinsel istismar iddiası/şüphesi/ihtimaline bağlı bir travma sebebiyle gitmediği de belirtilmişti. Sanık Süleyman Salih Zoroğlu’nun tüm vakalara, öykülerinde bir cinsel istismar olmamasına karşın hızlıca Çoklu Kişilik Bozukluğu (ÇKB) / Disosiyatif Kimlik Bozukluğu (DKB) teşhisi koyduğu da belirtildi. Başlangıçta bizzat çocukların direnç göstererek istismara uğramadıklarını, müracaat sebeplerinin bu olmadığını doktora anlatmaya çalıştığı ancak Zoroğlu’nun ensesti “Allah’ın verdiği özel yeteneklerle, bir önsezi sayesinde, manevi bir gözle bakarak hemen anladığını” iddia ettiği iddianamede kaydedilmişti. Zoroğlu’nun dosya mağduru çocukların pek çoğunu okullarını bırakmaya, ailelerinden ayrılarak oluşturacağı evlerde kalmaya, pasaport çıkarıp yurt dışına gitmeye ikna etmeye çalıştığının tespitine de iddianamede yer verildi. Sanık Zoroğlu’nun bu noktada mağdurların ailelerinden şantaj yoluyla temin edeceği paraları kullanmayı planladığı, yurtdışındaki temel bağlantı noktasının da firari durumdaki FETÖ şüphelisi ablasının olduğunu ikrar ettiği iddianamede kaydedilmişti. Zoroğlu’nun mağdur çocukların bir bölümüne çeşitli zehirleyici maddeler kullanarak ebeveynlerini öldürme tavsiyesinde bulunulduğu, çocuğun bu maddeleri kullanması halinde otopside tespit yapılamayacağını söyleyerek suç işleme kararlılıklarını arttırmaya çalıştığı da belirlenmişti. İddianamede Süleyman Salih Zoroğlu’nun 21 kez “Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma veya Sağlama”, 21 kez “Eziyet”, 4 kez “İftira”, 2 kez “Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma”, 2 kez “Şantaj”, 2 kez “Uyuşturucu Madde Kullanımını Özendirme”, 1 kez “Kişisel Verileri Hukuka Aykırı Olarak Ele Geçirme” 1 kez “Özel Hayatın Gizliliğini İhlal Etme” suçlarından toplam 96 yıldan 972 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Öte yandan Zoroğlu’na yardım ettiği öne sürülen diğer 5 sanık hakkında ise değişen oranlarda hapis cezası istenmişti.

  • Ümraniye’de asansör faciası: Kadın işçi hayatını kaybetti

    Ümraniye’de asansör faciası: Kadın işçi hayatını kaybetti

    Olay, Ümraniye Parseller Mahallesi’nde bulunan bir tatlı işletmesinde sabah saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, işletmede çalışan yabancı uyruklu personel Fatma D.’nin (25) kullandığı asansör halatların kopması sonucunda düştü. Durumu fark eden işletme çalışanlarının ihbarı üzerine adrese polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Sağlık ekipleri Fatma D.’nin olay yerinde hayatını kaybettiğini belirlerken polis ekipleri ise sokak üzerinde şerit çekerek güvenlik önlemi aldı. Olay yeri inceleme ekiplerinin çalışması sonrası genç kadının cenazesi Adli Tıp Morgu’na kaldırıldı. İşletme sahibi ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü.

  • Şehit polis memuru Şeyda Yılmaz’a hakaret eden şahıs hakkında 7 yıl 7 ay hapis talebi

    Şehit polis memuru Şeyda Yılmaz’a hakaret eden şahıs hakkında 7 yıl 7 ay hapis talebi

    Ümraniye’de 23 Eylül tarihinde görevi başındayken silahlı saldırı sonucu şehit olan polis memuru Şeyda Yılmaz’ın fotoğrafının bulunduğu paylaşımın üzerine iki ayrı uygulama üzerinden ayrı ayrı olarak “Dünyadan bir pislik daha temizlendi” ve “Dünya bir mikroptan daha temizlenmiş şükür” yazarak paylaşım yaparak katil zanlısı Yunus Emre Geçti’yi ve suçu övdüğü tespit edilen Uğur B. (31) hakkında Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Müşteki Semih Yılmaz, eşi şehit Şeyda Yılmaz hakkında hakaret içerikli paylaşım yapıldığını belirterek, eşinin fotoğrafının altına “Dünyadan bir pislik daha temizlendi” şeklinde paylaşımda bulunan, olay sebebi ile ismini öğrendiği Uğur B. isimli şahıstan şikayetçi olduğunu ifade etti.

    Suçlamayı kabul etmedi

    Tutuklanan şüpheli Uğur B. ifadesinde, Whatsapp uygulamasında şehit polis memuru Şeyda Yılmaz’ın fotoğrafını paylaştığını ve paylaşıma “Dünyadan bir pislik daha temizlendi” şeklinde not yazdığını, Instagram hesabında da aynı şekilde “Dünyadan bir pislik daha temizlenmiş. Şükür” yazdığını, söz konusu paylaşımı şehit polis memuru Şeyda Yılmaz’a yönelik yazmadığını söyleyerek, suçlamayı kabul etmediğini beyan etti.
    Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, şüpheli Uğur B.’nin telefon rehberinde kayıtlı olan herkesin görebileceği şekilde şehit olan polis memuru Şeyda Yılmaz’ın fotoğrafını paylaşarak, fotoğrafın üstüne “Dünyadan bir pislik daha temizlendi” şeklinde paylaşımı ile kendisine ait olduğu tespit edilen Instagram hesabından yine şehit polis memuru Şeyda Yılmaz’ın fotoğrafını paylaşarak “Dünya bir mikroptan daha temizlenmiş. Şükür” şeklinde paylaşımlarda bulunarak birden fazla şekilde aleni olarak yapmış olduğu söz konusu suça konu paylaşımları ile şehit polis memuru Şeyda Yılmaz’ın silahlı saldırı sonucu şehit olduğu saldırı olayını gerçekleştiren şahsı ve işlemiş olduğu suçu övdüğünün anlaşıldığı kaydedildi. İddianamede, şüpheli Uğur B. hakkında ‘suç ve suçluyu övme’ ve ‘kişinin hatırasına zincirleme hakaret’ suçlarından 7 yıl 7 ay hapis cezası talep edildi.

  • Sultangazi’de ilginç hırsızlık kamerada: İş yerine giren 2 kişi delil bırakmamak için kamera sistemini çaldı

    Sultangazi’de ilginç hırsızlık kamerada: İş yerine giren 2 kişi delil bırakmamak için kamera sistemini çaldı

    Olay, 3 Ekim Perşembe günü Merkez Habibler Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, bölgede daha önceden keşif yapan kapüşonlu 2 hırsız, depo ve ofis olarak kullanılan iş yerinin bahçe duvarından atlayarak içeriye girdi. Yaklaşık 1 buçuk saat boyunca iş yerini didik didik eden 2 hırsız, çok sayıda elektronik eşya ve inşaat malzemesini çaldı. Yaklaşık 400 bin lira değerinde hırsızlık yapan şüpheliler, arkalarında delil bırakmamak için güvenlik kamerası sistemini de çalarak olay yerinden uzaklaştı. İhbar üzerine polis ekipleri çalışma başlattı. Ekipler, çevredeki iş yerlerinin güvenlik kameralarını incelemeye aldı. Yapılan çalışmalarda şüphelilerin yaptıkları hırsızlığın ardından mezarlıktan atlayarak gittikleri belirlendi. Şüphelilerin iş yerinin yakınlarında park halindeki bir kamyoneti de çalmaya çalıştıkları tespit edilirken, mazotu olmayan kamyoneti hareket ettiremedikleri anlaşıldı. Polis ekiplerinin şüphelileri yakalamak için çalışmaları sürerken, çevredeki iş yerlerinin güvenlik kamerası görüntülerinde hırsızların çaldıkları ürünlerle olay yerinden uzaklaştıkları görülüyor.

    “Hem biz hem de şantiyelerimiz mağdur“
    Çok sayıda malzemelerinin hırsızlar tarafından çalındığını, bu nedenle şantiyelerin çalışamadığını belirten iş yeri sahibi Ahmet Türkmen, “Buraya iki kişi geldi. Daha önce tespit yapıyorlar. Bu duvardan içeri giriyorlar. İçeride soygunu yapıyorlar. Camları kırıp, demirleri söküp alacaklarını alıyorlar. Delil bırakmamak için kamera cihazlarını dahi söküyorlar. Ve duvardan tekrar atlayıp çantaları omuzlarında buradan devam ediyorlar. Mezarlıktan gidiyorlar. Daha sonra bizim kayıtları götürdükleri için esnafın kamerasıyla tespit edildi. Polisimiz sağ olsun tespit etti. Mezarlıktan atlamışlar gitmişler. Polislerimiz geldi, tutanağı tutup kayıtları yaptılar ama biz mağdur kaldık. Bütün takımlarımız gitti, şantiyelerimiz durdu. Hem biz mağduruz, hem elemanlarımız mağdur hem de şantiyelerimiz mağdur. Yani buraya girdiklerinde adamlar o kadar rahat ki 1 saat 15 dakika burada oyalanmışlar korkusuzca. Arkalarına bakmadan yani buradan gülerek çekip gidiyorlar. Az ileride başkasına ait bir kamyoneti çalmaya çalışmışlar, geri bırakmışlar. Mazot yokmuş galiba. Ama nasıl götürdüler bilmiyorum. Mezarlıktan yaya olarak geçmişler” dedi.

  • Eyüpsultan’da yolda para bulan 3 kız öğrenciden örnek davranış

    Eyüpsultan’da yolda para bulan 3 kız öğrenciden örnek davranış

    3 kız öğrenci, parayı o sırada kapalı olan internet kafenin kapısının altından içeri itti. Genç kızlar, kısa süre sonra parasını kaybettiğini fark ederek etrafta arayan çocuğa, 500 lirayı dükkana bıraktıklarını söyledi. O anlar kameraya yansırken, parasını düşüren çocuğun babası Abbas Kendir, “Bu zamanda böyle çocuk yetiştirmek her ailenin harcı değildir. Bu çocukların anne babalarına, öğretmenlerine teşekkür ederim” dedi.
    Olay dün sabah saatlerinde Eyüpsultan Yeşilpınar Mahallesinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, okula gitmek için evinden çıkan 13 yaşındaki Muhammed Emir Kendir, cebinden 500 lirasını düşürdü. Kısa süre sonra yoldan geçen 3 kız öğrenci de parayı buldu.

    Yolda düşen parayı buldular, sahibine ulaşması için not yazdılar

    Kız öğrenciler, paranın sahibine ulaşması için sokakta bulunan internet kafenin kapısına gelerek 500 lirayı dükkanın kapısından içeri itti. Parasını düşüren Kendir, kısa süre sonra oraya dönerek aramaya başladı. Kendir, yolda karşılaştığı kızlara parasını kaybettiğini söyledi. Kızlar da parayı bulduklarını ve internet kafenin kapısının altından içeri ittiklerini ifade etti. O anlar ise güvenlik kamerasına yansırken, genç kızlar bu sefer dükkan sahibine paranın sahibine ulaştıklarını akşam alacağına dair bir de not yazdı.

    Dükkan sahibi olayın farkına varıyor

    Daha sonra dükkanını açmaya gelen Nezih Ünsal ise içeride para olduğunu fark etti. Bunun üzerine güvenlik kamerası görüntülerini inceleyen Nezih Ünsal, 3 kızın parayı bulup, içeriye bıraktığını gördü. Notu da okuyan dükkan sahibi Nezih Ünsal, durumu çocuğun babası Abbas Kendir’e ileterek oğlunun parasını bulduğunu söyledi.
    Parasını düşüren Muhammed Emir Kendir, “Ben paramı düşürdüm. Yukarıda teyzeler vardı, kızların parayı internet kafenin kapısının altından içeriye attıklarını söyledi. Daha sonra kızları gördüm. 500 liranın benim olduğunu söyledim” dedi.

    “3 kızımızın o kadar parayı bulup da buraya bırakmasına duygulandım”

    Dükkan sahibi Nezih Ünsal, “Bu olayın bugün hangi saatte olduğuna baktım. Karşı binada çıkan bir çocuğun üstünden paranın düştüğünü ve 15 saniye sonra 3 hanım kızımızın onu bulduğunu gördüm. Bizim dükkanımızın önüne gelip, paraları dükkanın altından attığını gördüm. Böyle bir zamanda 3 kızımızın o kadar parayı bulup da buraya bırakmasına duygulandım” şeklinde konuştu.

    “Bu zamanda böyle bir çocuk yetiştirmek her ailenin harcı değildir”

    Parasını düşüren çocuğun babası Abbas Kendir, “Bu zamanda böyle çocuk yetiştirmek her ailenin harcı değildir. Gittiği okuldaki öğretmenlerine çok teşekkür ederim. Bu çocukların anne ve babalarını tebrik ederim. Yazı yazıp bırakmışlar” ifadelerini kullandı.

    “Biz doğru olanı yaptık”

    Parayı bulan kızlardan Seher Tuana Açıkgöz, “Biz arkadaşlarımızla kapının önünde 500 lira bulmuştuk. 500 lirayı da internet kafenin kapısının altından attık. Ben not yazdım. Biz doğru olanı yaptık” dedi.

  • Geleneksel Oyun ve Oyuncaklar festivali renkli görüntüler oluşturdu

    Geleneksel Oyun ve Oyuncaklar festivali renkli görüntüler oluşturdu

    Arnavutköy’de 3’üncüsü düzenlenen ‘Geleneksel Oyunlar ve Oyuncaklar’ festivalinde çocukların ekran bağımlılığını azaltmaya yönelik çalışmalar yürütülüyor. Festival alanına kurulan çadırlarda çocuklar geçmişte oynanan oyunların hem nasıl oynandığını öğreniyor hem de arkadaşlarıyla deneyimleme fırsatı buluyor. Oyunların yanı sıra el yapımı esi oyuncakları da deneyimleyebilen çocuklar düzenlenen festivalle 3 gün doyasıya eğlenme fırsatı buluyor. Bugün Arnavutköy Şehir Parkı’nda düzenlenen organizasyonla açılışı yapılan festivale Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu’nun yanı sıra ilçedeki çok sayıda öğrenci katılım sağladı. Başkan Candaroğlu, çocuklarla geleneksel oyunları da oynadı.

    “Çocuklarımız hem eğleniyor hem de öğreniyorlar”

    Festivale katılan Arnavutköy Belediye Başkanı Mustafa Candaroğlu, “Geleneksel olarak düzenlediğimiz bu festivale olan yoğun katılım bizleri çok mutlu etti. Arnavutköy’de oyun kültürü geçmişten alınan ilhamla gelecek nesillere aktardığımız çok güzel bir festival oluyor. Çocuklarımız hem eğleniyor hem de öğreniyorlar. Festival alanımızı dolduran yavrularımıza sonsuz teşekkür ediyorum bahtları açık olsun. Arnavutköy Çocuk Akademisi Atölyelerinde bu oyunlar yıl boyunca deneyimleniyor ve öğretiliyor. Kısa süre içerisinde Çocuk Akademimizin sayılarını da çokça arttıracağız. Çağımızın en büyük rahatsızlıklarından biri olan sosyal medya ve ekran bağımlılığını da önlemek ve çözebilmek adına yönlendirmeler yapmak birinci vazifemiz. Bu anlamda düzenlediğimiz akademilerimizde, kreşlerimizde ve evlatlarımızı ilgilendiren tüm birimlerimiz yoğun çalışma içerisinde. Velilerimiz her zaman destek alabilirler” şeklinde konuştu.

    “Bilgisayara bakmak gözlere zarar veriyor”

    Festivale katılan çocuklardan Beyza Karadaş, “Ben mangala önceden de oynuyordum ilk başlarda tam bilmiyordum sonradan alışmaya başladım. Arkadaşlarımla oynamak çok zevkli. Bilgisayara bakmak gözlere zarar veriyor, arkadaşlarımla oyun oynamak daha güzel” dedi.
    Festivalin 3 gün boyunca süreceği öğrenildi.

  • Arnavutköy’de sokak ortasında darp edilen kadını bekçiler kurtardı

    Arnavutköy’de sokak ortasında darp edilen kadını bekçiler kurtardı

    Olay, dün gece saatlerinde Arnavutköy Merkez Mahallesi Eski Edirne Asfaltı Caddesi üzerinde gerçekleşti. İddiaya göre otomobil ile yolculuk yapan 3 kişiden 2’si tartıştı. Tartışma sonrası araçtan inen genç kızla erkek cadde ortasında tartışmaya devam etti. Tartışma sonucunda erkek şahıs kadına yumruklarla saldırdı. Şans eseri olay yerinden geçen gece bekçilerinin müdahalesiyle kadın kurtarıldı. Şahıslar polis merkezine götürüldü. Kadın, kendisini darp eden şahıstan şikayetçi olmadı. Şahıslar gece saatlerinde serbest bırakıldı. Yaşanan saldırı anları cep telefonu kamerasıyla böyle görüntülendi.