Etiket: izmir

  • 5 çocuk babası boş arazide ölü bulundu

    5 çocuk babası boş arazide ölü bulundu

    İzmir’in Balçova ilçesindeki boş arazide, hafif ticari aracın yanında, evli ve 5 çocuk sahibi Ufuk Hasdikici’nin (44) cansız bedeni bulundu.

    Balçova’nın İnciraltı Mahallesi’ndeki boş arazi yakınından bu sabah geçenler, 35 DKE 50 plakalı hafif ticari aracın yanında hareketsiz yatan kişiyi gördü. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yapılan incelemede, yerde hareketsiz yatan kişinin yaşamını yitirdiği belirlendi. Cansız bedenin, evli ve 5 çocuk babası Ufuk Hasdikici’ye ait olduğu tespit edildi. Savcının incelemesinin ardından Hasdikici’nin cesedi, İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Manisa’da yaşadığı öğrenilen Ufuk Hasdikici’nin vücudunda kesici ve delici alet izi bulunmadığı öğrenildi. Soruşturma başlatıldı.

  • Ceren’i gömmeden önce boğazını peçeteyle tıkamışlar

    Ceren’i gömmeden önce boğazını peçeteyle tıkamışlar

    İzmir’in Bornova ilçesinde, cesedi moloz döküm alanında bulunan ve dün toprağa verilen Ceren Duman’ın (16) Adli Tıp Kurumu’nda yapılan otopsisinde, boğazında peçete bulundu. Şüpheliler, gömmeye götürdükleri sırada Duman’ın ağzından kötü koku gelmesi üzerine, boğazına peçete tıkayıp, kokuyu engellemeye çalıştıklarını söyledi.

    Bornova ilçesinde, iddiaya göre, geçen perşembe akşamı L.A. adlı kadın, Bornova İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne giderek, oğlu T.Y. (16) ve arkadaşı S.Ö.’nün (16) genç bir kızı moloz döküm alanına gömdüğü ihbar etti. Harekete geçen polis ekipleri, S.Ö. ve T.Y.’yi gözaltına aldı. Şüphelilerin ifadeleri doğrultusunda, Naldöken Mahallesi’ndeki moloz döküm alanında, Ceren Duman’ın cansız bedeni bulundu. Ceren’in cenazesi savcının incelemesinin ardından İzmir Adli Tıp Kurumu morguna kaldırılırken, yapılan ön incelemede vücudunda kesici ve delici alet, kurşun, saçma yarası ya da darp izine rastlanmadı. Yakınları tarafından teslim alınan Duman’ın cenazesi, Yeni Buca Mezarlığı’nda toprağa verildi. Ceren’in ölümünün ardından gözaltına alınan S.Ö. ifadesinde, 21 Ağustos günü günlük kiraladıkları eve gittiklerini söyleyerek, “Burada uyuşturucu kullandık. Ceren fenalaştı ve ağzından köpükler gelmeye başladı. Daha sonra nefes almadığını fark edince, öldüğünü anladım. Önce korkup, kimseye bir şey söyleyemedim. Ceset evde bir gün boyunca kaldı. Bu arada ne yapacağımı düşündüm. Arkadaşım T.Y.’yi aradım. Birlikte Naldöken Mahallesi’ndeki moloz döküm alanını gidip, gündüz vakti çukur kazdık. Gece de battaniyeye sarıp, götürüp gömdük. Vicdanım el vermedi, kendimi rahat hissedemedim, teslim oldum” dedi. S.Ö.’nün, Ceren Duman ile birlikte çektirdiği ve sosyal medyada paylaştığı fotoğraflar ile diğer paylaşımlarını sildiği belirlendi. T.Y. de aynı ifadeyi verdi. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 2 şüpheli, savcının ek ifade alınmasını istemesi üzerine emniyete geri getirildi.

    İTİRAF ETTİLER

    Cesedi moloz döküm alanında bulunan Ceren Duman’ın ölümüyle ilgili yeni bir detay daha ortaya çıktı. Adli Tıp Kurumu’nda yapılan incelemede, Duman’ın boğazında peçeteye rastlandı. Bunun üzerine şüphelilere, bu detay da soruldu. Peçeteyi Ceren’in boğazına tıktıklarını kabul eden şüphelilerin, kötü kokuyu engellemek için yaptıklarını söylediği belirtildi. İki şüphelinin verdiği ifadede, Ceren’i gömmeye giderken ağzından kötü koku geldiğini, peçeteyi boğazına iterek kokuyu gidermeye çalıştıklarını söyledikleri öğrenildi. Şüphelilerin polisteki işlemleri sürüyor.

  • Ceren Duman’ın ölümüyle ilgili detaylar ortaya çıktı

    Ceren Duman’ın ölümüyle ilgili detaylar ortaya çıktı

    İzmir’in Bornova ilçesinde, 16 yaşındaki Ceren Duman’ın cansız bedeni moloz döküm alanında gömülü bulunmasıyla ilgili detaylar ortaya çıkmaya başladı.

    Olayın ardından Bornova İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne teslim olan 2 şüpheliden Duman’ın erkek arkadaşı S.Ö. (16), ifadesinde, geçen 21 Ağustos’ta Bornova’da günlük olarak kiraladıkları bir eve gittiklerini belirtip, “Burada uyuşturucu kullandık. Ceren ile ilişkiye girdim. Ceren fenalaştı ve ağzından köpükler gelmeye başladı. Daha sonra nefes almadığını fark edince, öldüğünü anladım. Önce korkup, kimseye bir şey söyleyemedim. Ceset evde bir gün boyunca kaldı. Bu arada ne yapacağımı düşündüm. Arkadaşım T.Y.’yi aradım. Birlikte Naldöken Mahallesi’ndeki moloz döküm alanını gidip, gündüz vakti çukur kazdık. Gece de battaniyeye sarıp götürüp, gömdük. Vicdanım el vermedi, kendimi rahat hissedemedim ve buraya gelip, teslim oldum” dedi. Diğer şüpheli T.Y.’nin de aynı ifadeyi verdiği öğrenildi.

    ‘VÜCUDUNDA KESİK, KURŞUN VE DARP İZİ YOK’

    Öte yandan Duman’ın ön otopsisinde, cesedinde kesici ve delici alet, kurşun, saçma yarası ya da darp izine rastlanmadığı, ölümünün uyuşturucu kullanımına bağlı olarak meydana geldiği üzerinde durulduğu bildirildi. Duman’ın kesin ölüm nedeninin tespiti için İzmir Adli Tıp Kurumu’ndaki otopsi raporunun beklendiği belirtildi.

    FOTOĞRAFLARINI SİLMİŞ

    Olayın ardından anne ve babasının telkinleriyle teslim olduğu öğrenilen S.Ö.’nün, polise gitmeden önce Ceren Duman ile birlikte çektirdiği ve sosyal medyada paylaştıkları fotoğraflarını ve diğer paylaşımlarını sildiği de öğrenildi.

  • Sarp’tan 23 gün sonra acı haber geldi

    Sarp’tan 23 gün sonra acı haber geldi

    İzmir’in Foça ilçesinde, Kurban Bayramı’nın 3’üncü günü, 4 kişinin öldüğü tekne faciasında kaybolan Sarp Göksoy’un (9), 23 gün sonra cesedi bulundu. Tekne batığının bulunduğu Atatürk Adası’nın doğusunda, Foça sahiline yakın bir bölgede Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ait yandan taramalı sonar cihazı ile 35 metre derinlikte tespit edilen ceset, sudan çıkartılıp, Foça Balıkçı Barınağı’na getirildi.

    Eskifoça’nın Kumburnu mevkisinden 2 Ağustos’ta denize açılan ve içinde 10 kişi bulunan ‘Egem’ isimli tekne, Atatürk Adası yakınlarında rüzgarın da etkisiyle alabora olup, battı. Teknedekilerin yardımına Sahil Güvenlik ekipleri yetişti. Ekipler, Kaan Niyazi Özerman (19), Kardelen Coşkun (17), Sude Naz Solak (14), Mustafa Güzel (29) ve teknenin sahibi de olan kaptan Adem D.’yi kurtardı. Şennur Avcı (41) ile Sermin Özerman (38), kızı Elif Naz Özerman (15) ve oğlu Çınar Ege Göksoy’un (8) ise cesetlerine ulaşıldı. Sarp Göksoy ise suda kayboldu. Tekne faciasında ölenler, toprağa verildi. Kayıp Sarp Göksoy için ise arama- kurtarma çalışmaları başlatıldı. Sahil Güvenlik Komutanlığı ekipleri, bölgede arama- kurtarma çalışmalarını 24 saat aralıksız sürdürürken, İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı deniz polisi dalgıçları ve İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı Arama- Kurtarma ve Afet İşleri Şube Müdürlüğü Su Altı ve Su Üstü Arama Kurtarma ekipleri ise gündüz saatlerinde su altında arama yaparak, çalışmalara destek verdi. Teknenin alabora olarak battığı Orak Adası, Atatürk Adası ve Metelik Adası bölgesini kapsayan 4 kilometrekarelik deniz sahasındaki aramalarda su altı görüntüleme sistemleri de kullanıldı. Dalgıçlar, 35 metre derinliğe kadar inerek, kayıp çocuğu aradı.

    SONAR CİHAZ İLE TESPİT EDİLDİ

    Yapılan yoğun çalışmalara rağmen batan tekne ve kaybolan Sarp Göksoy’a olayın üzerinden 14 gün geçmesine rağmen ulaşılamayınca 15 Ağustos gecesi aramalara ara verildi. 2 günlük aranın ardından arama- kurtarma çalışmalarına 18 Ağustos’ta tekrar başlandı. Geçen 23 Ağustos’ta dalgıçlar, 35 metreye kadar derinliklerde su altı çalışması yaptı. Belirli aralıklarla zodyak botlarla da sahil taraması yaptı. Aynı gün Sahil Güvenlik ekiplerinin sonar cihazı ile yaptığı aramalarda batan tekne Atatürk Adası’nın doğusunda, Foça sahiline yakın yerde bulunup, karaya çıkartıldı. Ancak, çocuğun cesedini teknede bulamadı.

    Bunun üzerine aramalar bu bölgede yoğunlaştırıldı. Bugün saat 16.00 sıralarında Sarp Göksoy’un cesedi tekneni batığının bulunduğu yerinin yakınında ulaşıldı. Yeri, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ait yandan taramalı sonar cihazı ile 35 metre derinlikte tespit edilen cansız beden, dalgıçlar tarafından sudan çıkartıldı. Göksoy’un Sahil Güvenlik botuna alınan cesedi Foça Balıkçı Barınağı’na getirildi.

  • Yeni ücretler belli oldu!

    Yeni ücretler belli oldu!

    Son dakika haberine göre Ankara’da 2020-2021 eğitim öğretim yılı okul servis ücretlerine, geçen yıla göre yüzde 11 ile 13 arasında zam yapıldı. İzmir’de de söz konusu ücretlere yüzde 11 ile 11,5 zam yapılması kararlaştırıldı.

    Ankara ve İzmir’de 2020-2021 eğitim öğretim yılı için okul servisi ücretleri belirlendi.

    Ankara Servis Aracı İşletmecileri Odası Başkanı Tuncay Elmadağlı, AA muhabirine, başkentte söz konusu ücretlerin oda tarafından belirlendiğini ve Ankara Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğince (ANKESOB) onaylanarak yürürlüğe girdiğini söyledi.

    Başkentte 2020-2021 eğitim öğretim yılı için okul servis ücretlerinde ortalama yüzde 11 ile 13 arasında değişen oranlarda artış olduğunu belirten Elmadağlı, geçen yıl 2 bin 30 lira olan 0-3 kilometrelerdeki servis ücretinin 2 bin 275 liraya, 2 bin 250 lira olan 3-6 kilometrelerdeki ücretin 2 bin 520 liraya, 2 bin 613 lira olan 6-10 kilometrelerdeki ücretin 2 bin 925 liraya, 3 bin 36 lira olan 10-15 kilometrelerdeki ücretin 3 bin 400 liraya yükseldiğini bildirdi.

    Servislerde rehber hizmeti için istenecek ücrette üst limitin 85 lira olacağı bilgisini veren Elmadağlı, 15 kilometreyi aşan her kilometre için alınacak ücretin 67,50 lira olacağını kaydetti.

    İZMİR’DE YÜZDE 11-11,5 ARTIŞ

    İzmir Büyükşehir Belediyesi sınırları içinde 2020-2021 eğitim öğretim yılı servis ücretlerine yüzde 11 ile 11,5 arasında zam yapılması, İzmir Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) tarafından onaylandı.

    Buna göre, 0-3 kilometre ücreti 226 liradan 250 liraya, 0-6 kilometre ücreti 277 liradan 306 liraya, 0-10 kilometre ücreti 294 liradan 325 liraya, 0-15 kilometre ücreti 348 liradan 385 liraya, 0-20 kilometre ücreti 418 liradan 462 liraya, 0-25 kilometre ücreti 469 liradan 518 liraya, 0-30 kilometre ücreti 514 liradan 568 liraya, 0-35 kilometre ücreti 537 liradan 593 liraya, 0-40 kilometre ücreti de 571 liradan 631 liraya yükseltildi.

    İstanbul’da ise Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezinin (UKOME) eylül ayında yapılacak toplantısında öğrenci servis ücretlerine ilişkin yeni fiyat tarifesinin belirlenmesi bekleniyor.

  • Usta oyuncu Meral Niron hayatını kaybetti

    Usta oyuncu Meral Niron hayatını kaybetti

    Meral Niron’un vefat ettiğini Oyuncular Sendikası, Twitter hesabından duyurdu. Sendikadan yapılan açıklamada, “Meslektaşımız Meral Niron hayatını kaybetti. Çok üzgünüz. Tüm sevenlerine sabır dileriz. Başımız sağolsun” denildi.

    MERAL NİRON KİMDİR?

    1937’de İzmir’de doğan Niron, İzmir radyo tiyatrosunda sanat kariyerine başladı.

    Dostlar Tiyatrosu, Ankara Sanat Tiyatrosu gibi topluluklarda rol alan sanatçı, sinema filmi ve dizilerde de oynadı. Özellikle TRT’de yayınlanan Bizim Evin Halleri tv dizisinde oynadığı Sakız karakteriyle tanındı.

    Niron, 2012’de İkinci Sadri Alışık Anadolu Tiyatro Oyuncu Ödülleri’nde Onur Ödülü’ne layık görülmüştü.

  • İzmir’de 90 dakika ücretsiz aktarma kaldırılıyor

    İzmir’de 90 dakika ücretsiz aktarma kaldırılıyor

    İzmir’de toplu taşıma araçlarında 90 dakika boyunca ücretsiz aktarma uygulamasında değişikliğe gidilmesi gündeme geldi.

    Büyükşehir Belediye Meclisi’nde gündeme gelen ve Plan, Bütçe ve Tüketici Komisyonu’na gönderilen önergenin kabul edilmesi durumunda Eylül ayında bu uygulama sonlandırılacak ve ilk iki aktarmadan 50’şer kuruş alınacak. İlk biniş ücreti ise 3,56’dan 3,46’ya düşürülecek.

    Planın duyulmasıyla birlikte, 2008’den bu yana uygulanan ücretsiz aktarmanın sonlanmaması için Twitter’da kampanya başlatıldı.

    #90DakikamaDokunma etiketi Twitter Türkiye Gündemi’nde ilk sıraya yükseldi.

    https://twitter.com/estizm/status/1293856553662140416

    https://twitter.com/magdalalimer/status/1293856866955665409

    https://twitter.com/eceraslan35/status/1293856778032230400

  • Yaşlı diye dershaneye alınmadı birincilikle mezun oldu

    Yaşlı diye dershaneye alınmadı birincilikle mezun oldu

    İzmir’de yaşayan Ebru Kaynar (50), yaşı gerekçe gösterilerek dershaneye kabul edilmese de vazgeçmedi ve hayalini kurduğu üniversitenin “gastronomi ve mutfak sanatları” bölümünden birincilikle mezun oldu.

    İstanbul’da dünyaya gelen Ebru Kaynar, 1990 yılında iş hayatına THY’de kabin memuru olarak başladı ve bir süre de “first class hostesliği” yaptı.

    Evlenip İzmir’e yerleşen ve bir süre de yer hizmetlerinde görev yapan Kaynar, ilk bebeğini dünyaya getirmek için işinden ayrıldı.

    Kaynar, ikinci çocuğunu da büyütüp 40 yaşına gelince hayallerini gerçekleştirmek ve gastronomi-mutfak sanatları bölümünde lisans eğitimi almak için dershaneye yazılmak istedi.

    Dershane müdürünün “Yaşınız diğer çocukların psikolojisini bozar” sözleriyle geri çevrilen Kaynar, 4 yıl sonra yeniden dershaneye gitmeyi ve sınavlara girmeyi denedi.

    Ebru Kaynar, İzmir Ekonomi Üniversitesinin (İEÜ) Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü’ne girmeyi ve ilk yıl gösterdiği üstün başarıyla tam burslu eğitim hakkı almayı başardı.

    Kaynar, 50 yaşında da “yüksek şeref listesinde” yer alarak okul birincisi unvanıyla kep fırlatmanın gururunu yaşadı.

    Abla diyen de oldu anne diyen de…

    Ebru Kaynar, küçük yaşlardan beri mutfak merakının bulunduğunu, çocuklarını büyütmek için evde kaldığı süre içinde yakın çevresine dünya mutfaklarından örneklerin sunulduğu catering hizmeti verdiğini söyledi.

    Çevresinin önerisi ve desteğiyle gastronomi konusunda profesyonel eğitim almak için girişimde bulunduğunu ifade eden Kaynar, şunları anlattı:

    “Çok uzun süre eğitime ara vermiştim. Eski bilgilerimle üniversite sınavına girmek istemedim. Artık hiçbir başarısızlığa tahammülüm yoktu. Üniversiteye gitmeyi o kadar uzun süre beklemiştim ki… Türkiye’nin o dönem önde gelen dershanelerinden birine gittim. Müdür, yaşımdan dolayı öğrencilerin olumsuz etkileneceğini söyledi ve beni kabul etmedi. O travmayı atlatmam benim 3-4 yılımı aldı. ‘Dershanede böyle bir tepkiyle karşılaşırsam üniversite hayatım ne olacak?’ diye düşündüm ama yılmadım. Bir başka dershaneye gittim ve istediğim bölüme girmeyi başardım.”

    Kaynar, üniversite hayatının korktuğu gibi zor geçmediğini, aksine tüm öğrencilerin kendisine kucak açtığını ve “abla” ya da “anne” diye seslendiğini aktardı.

    Yaşından korkanlara mesajı var

    Derslerine hep çok çalıştığını, bu nedenle de tam burslu eğitim almaya hak kazandığını ifade eden Kaynar, “Okuldan çıktıktan sonra bir ev hayatım da vardı. Çalışmaya devam etmek zorundaydım. Toplumda genelde yetişkinlerde algının, gençlere göre daha kapalı olduğu yönünde düşünce var. Ben buna katılmıyorum. Profesörlük yapan hocalarımızın okuduğu onca kitabı özümseyebildiğini düşünürsek bu yargının çok da anlamsız olduğunu görürsünüz. Ben çok güzel bir başarı yakaladım.” diye konuştu.

    Kaynar, eğitim sürecinde eşi ve kızlarının büyük desteğini gördüğünü, bu desteğin de başarısını arttırdığını vurguladı.

    “Yaş konusunda yetişkinlere bir mesajım var.” diyen Kaynar, evine kapanan ve hayal kurmayı bırakanlara şu çağrıda bulundu:

    “Yetişkinler hiçbir şekilde yaşı kendilerine dezavantaj olarak görmesinler. Algı açısından gençlerle yarışabiliriz. Sadece gençlerden daha farklı bir süreç sizi bekliyor. Çünkü daha fazla sorumluluk sahibiyiz. Asla vazgeçmesinler, ben ‘bu yaştan sonra…’ diye başlayan cümleler duymak istemiyorum. Son nefesinize kadar hayat devam ediyor. Aklınız, elleriniz, ayaklarınız çalıştığı sürece her şeyi başarabilirsiniz.”

    Ebru Kaynar, diplomasını aldıktan sonra akademisyenliğe ya da özel işletmeciliğe yönelebileceğini, her iki koşulda da gençlerle çalışmayı sürdüreceğini sözlerine ekledi.

    İzmir Ekonomi Üniversitesi Uygulamalı Yönetim Bilimleri Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Betül Öztürk ise Ebru Kaynar’ın mücadelesinden ve azminden çok etkilendiklerini söyledi.

  • 30 kuruşluk kavanoz kapağı için birbirlerini ezdiler

    30 kuruşluk kavanoz kapağı için birbirlerini ezdiler

    İzmir’in Bornova ilçesinde bir süpermarketler zincirinde çekilen görüntü, şaşkına çevirdi. 30 kuruşa satıldığı iddia edilen kavanoz kapağını kapışan vatandaşlar, koronavirüsü dinlemeyerek sosyal mesafe kuralını hiçe saydı.

    Olay, sabah saatlerinde Bornova’daki zincir marketin şubesinde meydana geldi.

    https://youtu.be/2izRRv_ETKQ

    İndirime giren kavanoz kapaklarından almak amacıyla erken saatlerde market önünde sıraya girenler, kapıların açılmasıyla içeri koştu. Müşteriler, ucuz kapaklardan alabilmek için birbirleriyle yarıştı.

    Markette izdiham oluşurken, koronavirüs tedbirlerinin hiçe sayıldığı görüldü. Bu anlar, müşteri tarafından cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

  • İzmir’de tekne faciasında kaybolan Sarp’tan hala iz yok

    İzmir’de tekne faciasında kaybolan Sarp’tan hala iz yok

    İzmir’in Foça ilçesinde, annesi ve 2 kardeşi ile bir yakınının öldüğü tekne faciasında kaybolan 9 yaşındaki Sarp Göksoy’u arama çalışmaları sürüyor.

    Kurban Bayramı’nın 3’üncü günü, Eskifoça’nın Kumburnu mevkisinden denize açılan ve içinde 10 kişi bulunan ‘Egem’ isimli tekne, Atatürk Adası yakınlarında rüzgarın da etkisiyle alabora olup, battı. Teknedekilerin yardımına Sahil Güvenlik ekipleri yetişti. Ekipler, Kaan Niyazi Özerman (19) ile Kardelen Coşkun (17), Sude Naz Solak (14) ve Mustafa Güzel’i (29) yaralı, tekne sahibi de olan kaptan Adem D.’yi ise sağlıklı bir şekilde kurtardı.

    Şennur Avcı (41) ile Şermin Özerman (38), kızı Elif Naz Özerman (15) ve oğlu Çınar Ege Göksoy’un (8) ise cesetlerine ulaşıldı. 9 yaşındaki Sarp Göksoy ise bulunamadı.

    Faciada ölenler, toprağa verilirken, kaybolan Sarp Göksoy için başlatılan arama-kurtarma çalışmaları ise sürüyor. Sahil Güvenlik Komutanlığı’na ait 2 bot çalışmalarına 24 saat aralıksız devam ediyor.

    İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı deniz polisi dalgıçları, Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı Arama Kurtarma ve Afet İşleri Şube Müdürlüğü Su Altı ve Su Üstü Arama Kurtarma ekipleri de çalışmalara destek veriyor. Teknenin battığı Orak Adası, Atatürk Adası ve Metelik Adası bölgesini kapsayan 4 kilometrekarelik deniz sahası taranıyor.

    Dalgıçlar 35 metreye kadar inerken, su altı görüntüleme sistemleri ile daha derin noktalar kontrol ediliyor. Çevredeki plajlar ve sahiller ise kıyıdan jandarma ve polis ekiplerince aranıyor.