Etiket: kadıköy

  • İstanbul’un ilk apartmanı tarihe direniyor

    İstanbul’un ilk apartmanı tarihe direniyor

    1909 yılında, Levi Kehribarcı tarafından Kadıköy Yeldeğirmeni’nde konut olarak yapılan 7 katlı, 14 daireli Valpreda Apartmanı, 113 yıllık tarihiyle zamana adeta meydan okuyor.

    Günümüzde İtalyan Apartmanı olarak da bilinen ‘Valpreda Apartmanı’ Haydarpaşa Garı’nın yapımında çalışan Alman mühendisler tarafından İtalyan taş işçilerinin kalması için yapıldı.

    Dönemin hakim tarzı olan art nouveau etkisi ile inşa edilen apartman, muazzam süslemeleri ve yüksek tavanı, taş işlemesi gören herkesi cezbediyor.

    Kadıköy’ün sokakları arasına sıkışıp kalan eşsiz güzelliği ve tarihiyle ‘Valpreda Apartmanı’ apartman sakinlerine hala ev sahipliği yapmasıyla da dikkat çekiyor.

    “Apartman oldukça eski“

    Konuya ilişkin konuşan mahalle sakinlerinden İtalyan kökenli Alberto Genci, “Ben İtalya’dan geldim ve bu mahallede yaşıyorum. Valpreda Apartmanı yani İtalyan Apartmanı oldukça eski. Buradan geçenler fotoğraf çekilmeden ayrılmıyorlar. Ayrıca binanın içerisinde hala oturanlar var. Bana kalırsa tarihi bir önemi var. Aslında burası korunma altına alınmalı. Kimsenin oturmasına izin verilmemeli. Hatta bir müzeye bile çevrilebilir” diye konuştu.

  • Müsilaj geri mi dönüyor?

    Müsilaj geri mi dönüyor?

    Tuzla ve Kadıköy sahillerinde bu sabah drone kamerasına müsilaj benzeri kirlilik yansıdı. İzmit ve Yalova’da dün görüntülenen müsilajın İstanbul’da görülmeye başlandığı yorumları yapıldı.

    Deniz Salyası olarak da bilinen müsilaj geçtiğimiz yıl Mart ayında Marmara ve Ege Denizi’nde ortaya çıkmıştı. Uzmanlar deniz sıcaklığının artmasıyla bu yıl da müsilajın görülebileceğini ifade etmişti.

     

  • Kilisede tepki çeken görüntülere gözaltı

    Kilisede tepki çeken görüntülere gözaltı

    İstanbulKadıköy’de bulunan Surp Takavor Ermeni Kilisesi’nin kapısının üzerine çıkan 2 kişi çalan müzik eşliğinde karşılıklı oynadı. Sosyal medyada hızla yayılan görüntüler tepki topladı. Olayla ilgili 3 kişinin gözaltına alındığı belirtildi.

    Surp Takavor Ermeni Kilisesi’nin önündeki meydanda toplanan grup çalan müzikle eğlendi. Gruptaki 3 kişi kilisenin kapı duvarının üstüne çıktı. Bir kişi kapının üstünde otururken diğer iki kişi ise burada oynamaya devam etti. Sosyal medyada paylaşılan görüntüler tepki çekti.

    AK PARTİ’DEN AÇIKLAMA

    AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, İstanbul Kadıköy’de bulunan Surp Takavor Ermeni Kilisesi’nin kapısının üzerine çıkan 2 kişinin çalan müzik eşliğinde karşılıklı oynamasını kınayarak, “Mabetlere yapılan saygısızlık herkese karşı saygısızlıktır” dedi.

    AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Kadıköy Surp Takavor Kilisesi’nin duvarının üstüne çıkan 2 kişinin, bu dini mekana gösterilmesi gereken saygıya yakışmayan davranışlarda bulunduğunu belirtti. Çelik, “Surp Takavor Kilisesi’ne yönelik bu saygısızlığı kınıyoruz. Mabetlere yapılan saygısızlık herkese karşı saygısızlıktır. Camileri, kiliseleri, havraları hedef alan, dini mekanların saygınlığına yaraşmayan her türlü eylemi provokasyon olarak değerlendiriyoruz ve insanlık adına mahkum ediyoruz” dedi.

    3 KİŞİ GÖZALTINDA

    Öte yandan İstanbul Valiliği tepki çeken olayla ilgili 3 kişinin gözaltına alındığını duyurdu.

    SAVCILIK SORUŞTURMA BAŞLATTI

    Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Kadıköy’de bulunan Surp Takavor Ermeni Kilisesi’nin kapısının üzerine çıkarak uygunsuz davranışlar sergiledikleri tespit edilen 3 kişi hakkında soruşturma başlattı.

    Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı olayla ilgili soruşturma başlattı. Başsavcılığın talimatı üzerine şüpheliler Y.E.U ve Ö. F.A ile aracın sahibi O.Y. bugün adreslerinde yakalanarak gözaltına alındı. Şüphelilerin emniyetteki işlemlerinin devam ettiği öğrenildi.

  • Şort giyen kadına ‘edepsiz’ diye hakaret etti

    Şort giyen kadına ‘edepsiz’ diye hakaret etti

    İstanbul Kadıköy’de bir kadın, şort giydiği gerekçesiyle kendisine hareket ettiğini öne sürdüğü kişinin görüntüsünü sosyal medyada paylaştı. Çok sayıda kişi kadına destek mesajı atarak duruma tepki gösterdi.

    Kadıköy Fikirtepe Mahallesi’nde dün öğle saatlerinde kaldırımda yürüyen şortlu bir kadına, iddialara göre bir erkek tarafından giyimi konusunda sözlü müdahalede bulunuldu. Bunun üzerine tepki gösteren kadın, cep telefonu ile görüntü çekerken bir taraftan da kendisine laf atan kişiyle tartışmasını sürdürdü. Görüntüler ise sosyal medyada kısa sürede yayılarak tepkilere neden oldu. Çok sayıda kişi kadına destek mesajı attı.

    Görüntülerde kadına, “Edepsiz” diyen kişi uzaklaştırılmaya çalışılırken, adamın görüntüsünü çeken kadın, “Sen kaç yaşındasın. İster şort giyerim. Utanmıyorum. Benim babam karışmıyor, sana ne benim ne giydiğimden” şeklinde tepki gösterdi. Bu sırada kadına hakaret eden kişi, tartışmalarını sürdürdü. Vatandaşlar tartışmayı sonlandırmak için zaman zaman araya girdi. Bu sırada kadın, “Ahlaksız mı oldum şort giyiyorum diye? Sanane.” şeklinde tepkisini sürdürürken, kadının üzerine doğru gelen kişi, “O şort mu?” şeklinde cevap verdi. Yaşanan olayla ilgili emniyete herhangi bir şikayet başvurusu gelmediği öğrenildi.

  • Şule İdil Dere’nin annesinden mahkeme kararına tepki

    Şule İdil Dere’nin annesinden mahkeme kararına tepki

    Kadıköy’de Yoğurtçu Parkı’nda hafriyat kamyonu altında kalarak yaşamını yitiren Şule İdil Dere’nin annesi Nesrin Aslan, mahkemenin iyi hal indirimi uygulayarak sanık Mümin Kılıç’ı 3 yıl 10 ay 20 gün hapis cezasına mahkum ettiği kararı temyize taşıyacaklarını söyledi. Aslan, “Uzaya gitmem gerekiyorsa gideceğim demiştim. Bunu yapacağım. Ben ne yaparsam yapayım İdil geri gelmeyecek ama, yaşama hakkı elinden alınan yavrum için ne yapmam gerekiyorsa onu yapmaya devam edeceğim” dedi.

    Kadıköy’de Yoğurtçu Parkı’nda 12 Mayıs 2016’da hafriyat kamyonun altında kalarak yaşamını yitiren 23 yaşındaki Şule İdil Dere’nin annesi Nesrin Aslan, mahkemenin yararına tepki gösterdi.

    Kızını 23 yaşında hayattan koparan kazanın “tarlada çalışır gibi iş yapılmasından” kaynaklandığını söyleyen acılı anne, buna rağmen mahkemenin iyi hal indirimi uygulamasına isyan etti. Kararı temyize götüreceğini ifade eden Aslan, “Uzaya gitmem gerekiyorsa gideceğim demiştim. Bunu yapacağım. Ben ne yaparsam yapayım İdil geri gelmeyecek ama, yaşama hakkı elinden alınan yavrum için ne yapmam gerekiyorsa onu yapmaya devam edeceğim” dedi.

    “TARLADA ÇALIŞIR GİBİ İŞ GÖRMEYE KALKMIŞLAR”

    Olayın üzerinden 4 yıldan uzun zaman geçtiğini ama o güne her duruşmada yeniden döndüğünü söyleyen Nesrin Aslan, olay gününü şöyle anlattı: “Hemen şurada oturuyorduk. Arkadaşlarıyla Moda’da oturup çay içeceğini, yürüyüp geleceğini söyledi. Hatta arkadaşlarıyla yemek için oradaki fırından taze simit de almış. O adamcağız beni her gördüğünde son simidini benden almıştı diye bana hatırlatır. Yürüyerek gelmek istemiş eve. Yani şuradaki sokağa gireceği yerde oldu. İdil’in pusette bebek iken bile gezdiği yerler buralar. Buraya geldiğimizde kendimizi evde sayardık. Fakat işte tarlaymış gibi iş görmeye kalkmışlar. Ne uyarı var, ne bir engel var, ne bir bariyer var. Kızım buradan geçerken kamyon geri geri geliyor. Zaten arkasını göremiyormuş, öyle büyük arabaların çalışması sırasında gel-git diyen biri olması gerekiyormuş, o da yok. Bir gün önce benzer bir şey yaşanmış, ramak kalmış hatta benzer bir olay olmasına. Hatta ‘böyle bir tehlike var’ diye mail atmış sanıklardan biri ama, o yöneticiler üzerinde durmamış olayın”

    “TAKSİRLE ÖLDÜR TAKSİTLE ÖDE”

    Kamuoyu vicdanının bu mahkeme kararını kabul etmeyeceğini ifade eden Nesrin Aslan “Buna taksirle öldür taksitle öde denecek. Kadın, erkek, nerde olursa olsun taksirle öldürdün mü taksitle ödüyorsun” dedi. Şule İdil’siz geçen 4 yılı aşkın zamanın çok zor geçtiğini anlatan Aslan, “Biriciğimdi benim. Bazen o Kanada’ya mastır yapmaya gitti dediğim zamanlar oldu. Ama kendini inandıramıyorsun ki. Onun sevdiği kupalar, onun sevdiği eşyalar evde her yerde. Çok zor. Eskiden insanlara ‘acını paylaşıyorum’ deyince, bir şey yaptım zannediyordum. Bir şey yapmıyorsun, yapamıyorsun aslında. Bana öyle diyenlerin çaresizliğini de gördüm” diye konuştu.

    NE YAPSAK İDİL GERİ GELMEYECEK, BARİ USULÜNE UYGUN ÖZER DİLESİNLER

    Ne yapılırsa yapılsın Şule İdil’in geri gelmeyeceğini gözyaşları içinde dile getiren Nesrin Aslan, “Ben ne yapsam geri getiremeyeceğim. Bırakın beni bu kadar güçlü devlet elinden geleni yapsa geri getiremeyecek. Bari usulüne uygun doğru dürüst bitirsinler olayı. Bari usulüne uygun pardon özür dileriz desinler. Biz tarlada gibi iş görmeye çalıştık beceremedik desinler. Bir gerekçe olsun benim için. O kamyon şoförünü doğru düzgün eğitmenden işe göndereni de affetmiyorum” dedi.

    “AKLIN VİCDANIN RESMİ TATİLE GÖNDERİLDİĞİ BİR DURUM”

    Avrupa’nın en büyük metropolünde, işlek bir yerde böyle bir olayın yaşanmasının hiç beklemeyeceğini söyleyen Anne Aslan “Ben güven içindeyim sanıyorum, bütün suç bende, güvenmişim yani. Aklın vicdanın hatta belki şerefin resmi tatile gönderildiği böyle bir durum olamaz. Belki çok ağır söylüyorum ama, böyle görüyorum. Ne akıl ne vicdan var saçma bir şey” diye konuştu.

    MAHKEME ŞOFÖRÜN “GELECEĞİNİ” GÖZETTİ CEZAYI İNDİRDİ

    Şule İdil Dere’nin ölümüyle ilgili Anadolu 57. Asliye Ceza Mahkemesi’nde bugün görülen duruşmada kamyon şoförü Mümin Kılıç’a “bilinçli” taksirle ölüme neden olmak suçundan 4 yıl 8 ay hapis cezası verdi. Ancak “sanığın yargılama sürecindeki davranışları, cezanın geleceği üzerindeki etkilerini” dikkate alan mahkeme cezayı 3 yıl 10 ay 20 gün hapis cezasına indirdi. Kararda 4 sanık beraat ederken, 2 sanık da adli para cezasına çarptırıldı.

  • Şule İdil Dere’nin ölümü davasında karar çıktı

    Şule İdil Dere’nin ölümü davasında karar çıktı

    Kadıköy Yoğurtçu Parkı’nda 13 Mayıs 2016’da hafriyat kamyonun altında kalarak yaşamını yitiren Şule İdil Dere’nin ölümüne ilişkin görülen davada karar çıktı. Mahkeme kamyon şoförü Mümin Kılıç’a “Taksirle ölümüne neden olma” suçundan 3 yıl 10 ay 20 gün hapis cezası verdi. Kararda 4 sanık beraat ederken, 2 sanık da adli para cezasına çarptırıldı.

    İstanbul Anadolu 57. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya sanıklar Ergun Ata, Kamil Celal Yıldırım, Saffet Altındağ ve taraf avukatlarıyla müşteki Nesrin Aslan katıldı.

    SAVCI BİLİNÇLİ TAKSİRDEN CEZALANDIRMA İSTEDİ

    Esas hakkındaki mütalaasını açıklayan cumhuriyet savcısı, Yoğurtçu Parkı’nda İSTAÇ A.Ş. tarafından üstlenilen dere ıslah çalışması esnasında İstanbul Çevre Yönetimi Ticaret (İSTAÇ) A.Ş.’de şoför olarak çalışan Mümin Kılıç’ın idaresinde bulunan hafriyat kamyonunun herhangi bir işaretçi ve gözlemci bulundurmaksızın geri manevra yaptığını belirtti. Manevra esnasında yaya yolunda yürümekte olan Şule İdil Dere’ye çarparak hayatını kaybetmesine sebebiyet verdiğini ifade eden savcı, Yargıtay içtihatlarını da nazara alarak bu eylemin bilinçli taksir olarak değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti.

    Savcı mütalaasında araç şoförü sanık Mümin Kılıç’ın ve İSTAÇ A.Ş. vekili İbrahim Ruhi Kelleci’nin asli kusurlu olduğunu vurgularken, İSTAÇ A.Ş.’de iş güvenliği uzmanı olarak görev yapan Zafer Karasaçlı’nın tali kusurlu bulunduğunu belirtti.

    İSTAÇ Asya Yakası Kıyı Temizleme Şefi Teyfur Bingöl, İBB Deniz Yüzeyi Kıyı Temizleme Şefi Saffet Altındağ, İBB kontrol elemanları Kamil Celal Yıldırım ve Ergun Ata’nın kusursuz oldukları tespit edildiğini savcı mütalaasında tekrar etti.

    9 YILA KADAR HAPİS CEZASIYLA CEZALANDIRILMA İSTENDİ

    Savcı mütalaada sanık Mümin Kılıç’ın “Bilinçli taksirle öldürme” suçundan 2 yıl 8 aydan 9 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını istedi. Savcı sanıklar İbrahim Ruhi Kelleci ve Zafer Karasaçlı’nın ayrı ayrı 2’şer yıldan 6’şar yıla kadar cezalandırılmasını talep etti.

    CEZADA ÖNCE ARTIRIM SONRA İNDİRİM UYGULANDI

    Kararını açıklayan mahkeme sanık Mümin Kılıç’a asli kusurlu olması nedeniyle kusurunun ağırlığı, güttüğü amaç ve saik dikkate alınarak takdiren alt sınırdan uzaklaşılarak önce “Taksirle ölümüne neden olma” suçundan önce 3 yıl 6 ay hapis cezası verdi.

    Mahkeme, sanığın çalışma yapılan alanda yanında gözcü bulunmadan arka tarafı yeterince kontrol etmeden, geri gelmek suretiyle kamyonla seyir halinde olduğu ve sanığın aracın arka tarafından yayaların geçtiğini gördüğü ve buna rağmen aracını sürmeye devam ettiği şeklindeki beyanları olduğunu kararında vurguladı. Mahkeme sanığın kaza meydana gelebileceğini öngördüğünü ancak neticeyi isteyerek eylemde bulunduğuna ilişkin delil bulunmaması, eylemin bilinçli taksir niteliğinde olduğu anlaşıldığına kanaat getirerek cezayı 4 yıl 8 ay hapis cezasına çıkardı.

    Sanığın yargılama sürecindeki davranışlarını ve cezanın geleceği üzerindeki etkilerini dikkate alan mahkeme, takdiri indirim uygulayarak sanığın cezasını 3 yıl 10 ay 20 gün hapis cezasına indirdi. Ayrıca mahkeme sanık Kılıç’ın sürücü belgesinin 2 yıl süre ile geri alınmasına hükmetti.

    2 SANIĞA PARA CEZASI VERİLDİ

    İSTAÇ A.Ş.’nin Deniz Hizmetleri Müdürü olarak görev yapan ve iş veren vekili sıfatı bulunan İbrahim Ruhi Kelleci hakkında ise mahkeme “Taksirle ölüme neden olma” suçundan 2 yıl 11 ay hapis cezasına çarptırarak günlüğü 40 lira karşılığında bu cezasını 42 bin 400 lira değerinde adli para cezasına çevirdi.

    Mahkeme tali kusurlu bulunan iş güvenliği uzmanı Zafer Karasaçlı’nın da 2 yıl 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmederken bu cezayı da günlüğü 35 lira karşılığında 26 bin 425 lira değerinde adli para cezasına çevirdi.

    4 SANIK BERAAT ETTİ

    Sanıklar Teyfur Bingöl, Saffet Altındağ, Ergün Ata ve Kamil Celal Yıldırım hakkında ise somut olay ile ilgili olarak denetim ve gözetim sorumluluğunun sanıklara yüklenemeyeceğine kanaat getirilerek sanıkların ayrı ayrı beraatlerine hükmedildi.

    İDDİANAMEDEN

    İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 13 Mayıs 2016 tarihinde gece vakti Kadıköy Yoğurtçu Parkı ile Kurbağalıdere arasında kalan yaya ve bisiklet yolunda yürüyen Şule İdil Dere’nin, Kurbağalıdere ıslah çalışması nedeniyle orada bulunan hafriyat kamyonunun altında kaldığı belirtiliyordu.

    Dere’nin, Mümin Kılıç yönetimindeki hafriyat kamyonunun manevra yapması ile altında kalarak hayatını kaybettiği belirtilen iddianamede, İSTAÇ (İstanbul Çevre Yönetimi Ticaret A.Ş.) yetkilileri Ruhi Kelleci ve Teyfur Bingöl, Zafer Karasaçlı, İBB Çevre Koruma Kontrol Daire Başkanlığı Deniz Hizmetleri Müdürlüğü Kıyı Temizleme Şefi Saffet Altındağ, kontrol elemanı Ergun Ata, Kamil Cemal Yıldırım ve şoför Mümin Kılıç’ın, “Taksirle adam öldürme” suçundan 2’şer yıldan 6’şar yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları isteniyordu.

  • Gaspçılar, polisi ve güvenlik görevlisini bıçakladı

    Gaspçılar, polisi ve güvenlik görevlisini bıçakladı

    İstanbul Kadıköy’de motosikletli kuryeyi gasp etmeye çalışan 2 kişi, olayı görüp müdahale etmek isteyen bir polis ve özel güvenlik görevlisini bıçakla yaralayarak kaçtı.

    Olay saat 03.30 sıralarında Merdivenköy Mahallesi Seyhan Sokak’ta meydana geldi. İddiaya göre sokaktan geçen bir motorlu kuryeyi gasp etmeye çalışan 2 kişi, olayı evinden görerek müdahale etmeye çalışan 1 polis memuru ile sitenin özel güvenlik görevlisini bıçakla yaraladıktan sonra olay yerinden kaçtı.

    Haber verilmesi üzerine olay yerine çok sayıda polis ekibi ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri karnından yaralanan polis memuru ile kolundan yaralanan özel güvenlik görevlisi C. G.’yi olay yerinden yaptıkları ilk müdahalenin ardından Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırarak tedavi altına aldı.

    ZANLILARDAN BİRİ YAKALANDI

    Polis ekipleri olayın yaşandığı yerde geniş güvenlik önlemi aldı. Olayın yaşandığı sokaktaki güvenlik kamerası görüntülerini inceleyerek zanlıların eşgalini belirleyen polis kısa sürede 1 kişiyi yakalayarak gözaltına aldı. Kaçan diğer zanlının yakalanması için çalışmalar devam ediyor. Yakalanan zanlı ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü.

    Olayı gören komşulardan biri olan Esmer Akbakan yaşananları, “Önce bayağı bir bağrışma sesi duydum ondan sonra merak edip çıktım. Bir tane polis arkadaşımızı karnından bıçakladılar. Güvenlikçi arkadaşımızı kolundan bıçakladılar. Gasp yapmaya çalıştılar burada. Güvenlikçi arkadaşlar da araya girince gaspçılar bıçaklayıp kaçtılar. Gaspçılar 2 kişiydi” diye anlattı.

    Bir polis memuru ile özel güvenlik görevlisinin bıçakla yaralandığı olayın hemen akabinde yaşananlar bir vatandaş tarafından cep telefonu kamerası ile kaydedildi. Görüntülerde bıçaklama olayından hemen sonra yerde yatan yaralılar görülüyor. Ardından olay yerine polis ekiplerinin ve ambulansın geldiği görülüyor.

    Olayla ilgili geniş çaplı soruşturma devam ediyor.

  • Barış Atay saldırıya uğradı

    Barış Atay saldırıya uğradı

    Türkiye İşçi Partisi Milletvekili Barış Atay, kimliği belirsiz bir grup tarafından saldırıya uğradı.

    Muhalif görüşleriyle bilinen, son olarak İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yaşadığı tartışmayla gündeme gelen oyuncu ve Türkiye İşçi Partisi Hatay Milletvekili Barış Atay, İstanbul Kadıköy’de bir grubun saldırısına uğradı.

    İstanbul Kadıköy’de, beş kişilik bir grup, arkadaşıyla birlikte gittiği bir mekândan çıkan Barış Atay’a ‘vatan haini’ diyerek saldırdı. Grubun yere düşürdükten sonra tekmelemeye başladığı Atay, Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne götürüldü. Atay’ın travma ve kaburgalarında kırık şüphesiyle tedaviye alındığı öğrenildi.

    Atay’ın tedavi gördüğü hastanede polislere ifade vereceği ve şikâyetçi olacağı belirtildi.

    Saldırgan grubun olayın ardından kaçtığı, gözaltına alınan bir şüpheli bulunmadığı öğrenildi.

    İstanbul Bağımsız Milletvekili Ahmet Şık da Atay’ın sağlık durumuna ilişkin bilgi almak için tedavi için götürüldüğü Haydarpaşa Numune Hastanesi’ne gitti. Şık, T24’e yaptığı açıklamada, “Tesadüfi bir şey olduğunu düşünmüyoruz, Soylu’nun ‘dikkat yakalanma’ sözünden sonra olan bir olay. Çıktığı mekândan sonra bir ara sokağa girer girmez saldırıya uğruyor, takip edildiğini düşünüyoruz” dedi.

    TİP’ten açıklama

    Atay’ın saldırıya uğramasının ardından Türkiye İşçi Partisi’nden yapılan açıklamada, “Gün içinde Süleyman Soylu tarafından hedef gösterilen Genel Başkan Yardımcımız Barış Atay, bu gece ‘kimliği belirsiz’ bir grubun saldırısına uğramıştır. Barış yoldaşımızın sağlık durumu iyidir. Dayanışma dilekleri için teşekkür ederiz” denildi.

    Soylu’dan Atay’a: PKK ve DHKP-C artığı, senden tam tecavüzcü olur!

    Saldırıdan önceki saatlerde TİP Hatay Milletvekili Barış Atay, Siirt’te intihar girişiminde bulunduktan sonra kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden 18 yaşındaki İpek Er’e “nitelikli cinsel saldırı’ suçlaması ile tutuklanan ve sonrasında tahliye edilen Musa Orhan’a ait olduğu iddia edilen telefon mesajları ile ilgili bir paylaşımda bulundu. Atay, paylaşıma İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yu etiketleyerek, “Sen bir seri tecavüzcüyü korudun, kolladın. Hayatın boyunca her fırsatta yüzüne vurulması, asla unutmaman için uğraşacağız” diye yazdı.

    Soylu ise, Atay’ın söz konusu paylaşımını alıntılayarak, “Tecavüzcü PKK yöneticilerinin talimatıyla HDP’den milletvekili olan PKK ve DHKP-C artığı; benden ‘tecavüzcü kollayıcı’ olmaz da senden tam tecavüzcü olur… Tuma’nın kollayıcısı, dikkat yakalanma…” diye yanıt verdi.

  • Kargo şirketinden Rana Batı açıklaması

    Kargo şirketinden Rana Batı açıklaması

    İstanbul Kadıköy’de, maske takmadığı gerekçesiyle polislerin müdahale ettiği kadının adresini kargo sisteminden bulup linç çağrısında bulunan kargo şirketi personeli ile ilgili, şirket yetkililerinden basın açıklaması geldi.

    Yurtiçi Kargo yetkilileri, sosyal medya üzerinden 22.08.2020 tarihinde Rana Batı isimli şahsı, adres bilgilerini ifşa etmekle tehdit eden personeli ile ilgili basın açıklamasında bulundu. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

    “Sistemlerimiz üzerinden cumartesi günü “Rana Batı” ismini sorgulayan şahıs tespit edilmiş ve ilgili kişinin iş akdi feshedilmiştir. Şahsın, ilgili sorgulama ekranında Rana Batı’ya ait hiçbir dataya ulaşamadığı, Rana Batı isminde sahte bir profil oluşturduğu tespit edilmiştir. İlgili personel, bu yöntemle dataya ulaşmış gibi bir algı yarattığını da beyan etmiştir.

    İş akdinin feshedilmesi dışında, kişi hakkında suç duyurusunda bulunulacak olup gelişmeler şirketimiz tarafından yakından takip edilecektir/edilmektedir.

    Yurtiçi Kargo’da tüm bilgileriniz güvendedir ve bu tarz ihlallere hiçbir zaman göz yumulmamış ve bundan sonra da asla göz yumulmayacaktır. Yurtiçi Kargo TS EN ISO 22301, TS EN ISO 27001 ve TS EN ISO 20000 belgeleri ile bilgi güvenliğini ve iş sürekliliğini garanti altına alan bu üç sertifikaya sahip ilk ve tek kargo şirketidir.

    Kamuoyuna saygı ile duyurulur.”

  • O polisler görevden uzaklaştırıldı

    O polisler görevden uzaklaştırıldı

    İstanbul’un Kadıköy ilçesinde maskesi burnunu kapatmadığı iddiasıyla durdurulup ceza kesilmek istenen, daha sonra polisler tarafından orantısız güç kullanılarak yaka paça gözaltına alınan kadınla ilgili İstanbul Valiliği açıklama yaptı.

    Büyük tepki çeken görüntülerle ilgili valiliğin açıklaması şöyle:

    Kadıköy ilçemiz Osmanağa Mahallesi Söğütlü Çeşme Caddesinde 19.08.2020 tarihinde güvenlik görevlilerimiz tarafından yapılan “Sağlık İçin Hepimiz İçin COVİD-19 denetlemeleri” sırasında R.B isimli kadının, maskesini usulüne uygun şekilde takmadığı görülerek uyarıda bulunulmuştur.

    BİZİ ÇOK ÜZMÜŞTÜR

    Polis memurlarının uyarısına R.B. hakaret içeren söz ve davranışlarla karşılık vermiş, yapılan ikazlara rağmen bu tutumuna devam etmesi üzerine, gözaltına alınmak istenmiştir. Gözaltına alınma esnasında kesinlikle görmek istemediğimiz görüntülerin yaşanması bizi çok üzmüştür.

    Konuyla ilgili olarak Valiliğimizce başlatılan soruşturma kapsamında ilgili polis memurları görevden uzaklaştırılmıştır. Olayla ilgili adli ve idari soruşturma devam etmektedir.