Etiket: Kadın

  • Kadınlar Günü’nde eşine kurşun yağdırdı

    Kadınlar Günü’nde eşine kurşun yağdırdı

    Edinilen bilgiye göre olay, Çamlıtepe Mahallesi’nde meydana geldi. 38 yaşındaki Murat Atılgan, eline aldığı silah ile boşanma aşamasında olduğu eşinin peşine düştü. Bir süredir babasının evinde kalan eşi Tuba Atılgan’ı (33) takip eden zanlı, eşini minibüs durağında bekledi.

    Kuaför olduğu belirtilen kadın minibüs durağında beklerken eşi tarafından kurşun yağmuruna tutuldu. Genç kadın olay yerinde hayatını kaybetti. Olay yerinde minibüs bekleyen 17 yaşındaki bir kız öğrenci de seken kurşunla yaralandı. Eşini öldüren zanlı daha sonra Belde Mahallesi’nde bulunan evini ateşe verdi. Kadının cenazesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi morguna kaldırılırken, olay yerinde seken kurşunla yaralanan kız öğrenci ise hastanede tedavi altına alındı.

    Polis, katil zanlısını gözaltına alırken olay ile ilgili inceleme başlatıldı.

  • Ordu’da kadın cinayeti

    Ordu’da kadın cinayeti

    Olay, Altınordu ilçesi Kayabaşı Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, boşanma aşamasında olan Yeliz Gültaş (32) ile eşi Muhammer Gültaş (47) arasında tartışma çıktı. Bu esnada Muhammer Gültaş, Yeliz Gültaş’a konuşmak istediğini söyleyip odaya götürdü, kapıyı kilitledikten sonra ise 10 yerinden bıçakladı. Evde bulunan başka bir kadının çığlık atması üzerine Muhammer Gültaş, motosikletine binerek olay yerinden kaçtı.

    Dünya Kadınlar Günü’nden bir gün önce öldürüldü

    8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nden bir gün önce gerçekleşen olayda ihbar üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekipleri, yaralı kadına olay yerinde ilk müdahaleyi yaparak, özel bir hastaneye kaldırdı. Kadın, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.

    Komşuları, çığlık sesi duyduklarını, sonrasında Muhammer Gültaş’ın motosikletine binerek olay yerinden kaçtığını, sonrasında ise yaralı kadını fark ettiklerini ve sağlık ekiplerine bilgi verdiklerini aktardı.
    Öte yandan çiftin aralarında anlaşmazlıklar olduğu, boşanma aşamalarında olduğu, her iki tarafından başkaları ile dost hayatı yaşadığı iddia edildi.
    Güvenlik ekipleri Muhammet Gültaş’ı yakalamak için çalışma başlattı.

  • Ordu’da kadın cinayeti

    Ordu’da kadın cinayeti

    Altınordu ilçesi Kayabaşı Mahallesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, boşanma aşamasında olan Yeliz Gültaş (32) ile eşi Muhammer Gültaş (47) arasında tartışma çıktı. Bu esnada Muhammer Gültaş, Yeliz Gültaş’a konuşmak istediğini söyleyip odaya götürdü, kapıyı kilitledikten sonra ise 10 yerinden bıçakladı. Evde bulunan başka bir kadının çığlık atması üzerine Muhammer Gültaş, motosikletine binerek olay yerinden kaçtı.

    Dünya Kadınlar Günü’nden bir gün önce öldürüldü

    8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nden bir gün önce gerçekleşen olayda ihbar üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekipleri, yaralı kadına olay yerinde ilk müdahaleyi yaparak, özel bir hastaneye kaldırdı. Kadın, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.

    Komşuları, çığlık sesi duyduklarını, sonrasında Muhammer Gültaş’ın motosikletine binerek olay yerinden kaçtığını, sonrasında ise yaralı kadını fark ettiklerini ve sağlık ekiplerine bilgi verdiklerini aktardı.

    Öte yandan çiftin aralarında anlaşmazlıklar olduğu, boşanma aşamalarında olduğu, her iki tarafından başkaları ile dost hayatı yaşadığı iddia edildi.
    Güvenlik ekipleri Muhammet Gültaş’ı yakalamak için çalışma başlattı.

  • Çiçekler ‘Kadınlar Günü’ için hazırlandı

    Çiçekler ‘Kadınlar Günü’ için hazırlandı

    8 Mart Dünya Kadınlar Günü öncesinden birçok kişi, hediye arayışına girdi. Kadınların mutluluğunu düşünenler, genellikle özel günlerde en çok tercih edilen çiçeklere yöneldi. Kadınlar Günü’ne bir gün kala hem üreticiler hem de çiçek satıcıları hazırlıklarını tamamladı. Kadınlar Günü için en çok talep gösterilen çiçekler arasında karanfil ve çuha yer aldı. Hummalı çalışmalarını sürdüren çiçekçiler, özel günlerin yanı sıra ilkbaharla birlikte çiçeklere olan ilginin geçen yıla oranla arttığına da işaret etti. Çiçeklerin sağlıklı bir şekilde yetiştirilmesinde düzenli bakımın önemli olduğunu ifade eden satıcılar, vatandaşların her bir bitki hakkında bilgilendirilmesi gerektiğini de dikkat çekti.


    “Müşterilerimizde yüzde 100 artış oldu”

    Kadınlar Günü öncesi ve ilkbahar mevsimine girilmesinden dolayı satışlarda hareketlilik yaşandığını belirten Şükrü Turhan, “Şu anda ilkbaharla birlikte yeni sezon başladı. Bulunması gereken güzel ve kaliteli çiçekler farklı bölgelerden getirdik. Her bütçeye de uygun çiçekler bulunuyor. Şimdilik en çok karanfil ile çuha çiçeği tercih ediliyor. Bunların bakımı da çok narin ve kolaydır. Hakikaten insanlarımıza birçok güzellik anlamında hitap ediyor. İnsanlarımız çiçekleri daha çok su vermekten ya da az su vermekten dolayı kurutuyor. Çiçeklerin gübresini ve ortamını ayarladıktan sonra herhangi bir sorun oluşmaz. Şuan için müşterilerimizde yüzde 100 artış olduğunu söyleyebilirim. Bu zamanlar tam çiçek yetiştirme dönemi ve hızlı bir hareketlilik de yaşanıyor. Bence her eve güzel bir çiçek de lazım” dedi.


    “Çiçeklerin ilaçlama ve gübreleme dönemlerine de dikkat etmek gerekiyor”

    Çiçek bakımına daha fazla özen gösterilmesi gerektiğini ve çiçek almak, bakmak isteyenlere de konu hakkında önemli uyarılarda bulunan Şennur Dinçer, “Çiçekleri dikip daha sonrasında saksıya alıyoruz. Bazı çiçekler saksıdan çok kumda yetişiyor. Çiçeğin toprağı iri kum olması lazım. Gözleri kesilirken dikkat edilmesi gerekiyor. Çiçeklerin ilaçlama ve gübreleme dönemlerine de dikkat etmek gerekiyor. En çok dikkat edilmesi gereken konuların başında sulama işlemi geliyor. Yetersiz ya da gereğinden fazla suya maruz kalan çiçekler kısa sürede yaşamını yitiriyor. Toprak nemli ya da hafif ıslak ise sulama işlemi doğru miktarda yapıldığı söylenebilir. Dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta saksısının dibinde suyun gitmesi için delikler açmaktır. Bu sayede çiçeğin köklerinin çürümesinin önüne geçilebilmektedir” diye konuştu.

  • “Haklarını bilmeyen kadın kalmamalı”

    “Haklarını bilmeyen kadın kalmamalı”

    Üniversitelerinin 100. Yıla Armağan Kitapları Serisi’nden yayınlanan “50 Soruda Aile Hukuku ve Kadının Yasal Hakları” kitabıyla bilinmesi gereken en önemli hakları, en basit haliyle anlattıklarını dile getiren Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şükran Şıpka, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yayınlanan kitapta yer alan en önemli maddeler hakkında bilgi verdi.

    “Hiç kimse zorla evlendirilemez, evliliğin iptali davası açılabilir”

    Prof. Dr. Şükran Şıpka, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre hiç kimsenin zorla evlendirilemeyeceğini belirtti. “Günümüzde hala küçük yaşta çocukların aile onayıyla evlendirilmesi kanayan yaramız” diyen Prof. Dr. Şıpka, “Oysa erkek veya kadın, 17 yaşını doldurmadıkça hiçbir Türk vatandaşı evlenemez. 17 yaşını doldurmuşsa, evlenmek için öncelikle kendi isteği ve rızası olmalıdır” ifadelerini kullandı. Şıpka, evlenmek istemeyen kişinin, evliliğe zorlandığı durumda savcılığa suç duyurusunda bulunabileceğini hatırlattı.
    Şıpka, ayrıca kişinin Türk Medeni Kanunu’nun 149, 150 veya 151. maddelerine dayanarak evliliğin iptali davası açabileceğine de dikkat çekti.

    “Korku ile yaptırılan evliliğin iptali için 5 yıl içinde iptal davası açılabilir”

    Şükran Şıpka, az bilinen ama en önemli haklardan birinin de 152. Madde ile düzenlendiğine değindi. Kanunun, kadına yanıldığını veya aldatıldığını öğrendikten veya korkutulmanın etkisinin geçmesinden itibaren 6 ay ve evlenme tarihinden itibaren en geç 5 yıl içinde dava açma hakkı verdiğinin altını çizdi.

    Evlilik birliği içerisindeki hak ve görevler

    Şükran Şıpka, her şeyden önce evlilik birliği içerisinde kadının eşiyle eşit haklara sahip olduğunu vurgulayarak, kadın çalışmıyor bile olsa, ev içindeki emeğinin, aile geçimine katkı olarak değerlendirildiğini anlattı. “TMK m. 196/2 uyarınca eşin ev işlerini görmesi, çocuklara bakması, diğer eşin işinde karşılıksız çalışması, diğer eşin eve yapacağı katkı miktarının belirlenmesinde dikkate alınır” bilgisini verdi.

    “Eşler oturacakları konutu birlikte seçerler”

    TMK m. 186’ya göre, eşlerin ailenin oturacağı konutu tek başına seçme hakkına sahip olmadığını kaydeden Şıpka, kural olarak eşlerin bu konutta üçüncü kişilerden bağımsız oturma hakkına sahip olduklarına değinerek, “Şayet eşiniz sizi kayınvalide, kayınpeder gibi akrabalarıyla oturmaya zorlar ve bu durum evliliğinize ve kişilik haklarınıza zarar verirse, eşinizle ayrı bir bağımsız konutta oturma hakkına sahipsiniz. Bu konuda eşinizle anlaşamadığınız takdirde TMK m. 195 vd. maddelerine dayanarak aile hakiminin müdahalesini talep edebilirsiniz” diye konuştu.

    “Tapuda aile konutu şerhi koydurmanız isabetli olur”

    Şıpka, TMK m. 194/3 çerçevesinde, aile konutunun eşler tarafından satılmaması ya da üzerinde sınırlı ayni haklar kuramaması için tapuda aile konutu şerhi koydurulabileceğinin altını çizdi. Merkezi nüfus idaresi sisteminden veya nüfus müdürlüğünden alınan “yerleşim yeri belgesi ile medeni hâli gösterir nüfus kayıt örneği” ile birlikte, aile konutun kayıtlı olduğu ilgili tapu müdürlüğüne bir dilekçe ile başvurulması bu şerhin konulması için yeterli olacağını belirtti. Şıpka, sözlerine şöyle devam etti:
    “Böyle bir aile konutu şerhi verdirmemiş olsanız bile, örneğin; eşiniz aile konutunuzu bir başkasına devretmek veya bir bankaya ipotek ettirmek istiyorsa, tapuda sizin onayınızın ve imzanızın alınması ya da bankanın imzalı onayınızı alması gerekiyor. Onayınız olmadan işlem yapılması halinde tapuda yapılan devir ve ipoteğe ilişkin kayıtlar geçersiz olacağından, mahkemeden tapu kaydının düzeltilmesini talep edebilirsiniz. Bu durumda, mahkemece sizin rızanız alınmadan yapılan işlem geçersiz sayılacak ve tapu kaydı yine eşinizin adına kaydedilir. Daha önceden tapuda aile konutu şerhi koydurmamış olsanız dahi bu davayı açma hakkınız vardır.”

    Aile içinde görülen kötü muamele veya şiddete karşı ne yapabilir

    Aile içinde kötü muameleye ve şiddete uğrayan kadınların mutlaka bilmesi gereken haklara da değinen Şükran Şıpka, “6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun’a göre; şiddete maruz kalan veya kalma tehlikesi bulunan kişi, en yakın polis merkezine, jandarma karakoluna, cumhuriyet savcılığına, aile mahkemesi hakimliğine, kaymakamlığa veya valiliğe başvurabilir” şeklinde konuştu.

    “Şiddete uğrayan kadın, psikolojik destek, geçici korunma veya sosyal yardım alabilir”

    Şıpka, kadınların ilgili makamlardan neler talep edebileceklerine de açıklık getirdi. İlgili makamların, kadın ve çocukları için uygun barınma yeri, maddi yardımlar, psikolojik, mesleki, hukuki destek, sosyal bakım, rehberlik ve danışmanlık hizmetleri vererek, geçici koruma altına alınmalarını sağlayabileceklerini ve hatta çocuklara kreş imkânı da sunabileceklerini kaydetti.

    “Gerekli durumlarda aile hakimi, kimlik bilgilerini değiştirebilir”

    Bazı tedbirlerin ise sadece aile hakimince alınabileceğini vurgulayan Şıpka, “İş yerinizin değiştirilmesi, evli iseniz ortak yerleşim yerinizden ayrı bir yerleşim yeri belirlenmesi, hayati tehlike varsa ve diğer tedbirler yeterli olmayacaksa rızanız olduğu takdirde kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerin değiştirilmesi de mümkündür. Ayrıca hakim, şiddete uygulayan kişiyi uzaklaştırma kararı alabileceği gibi, o kişide bulunan silah varsa onların alınmasını, tedavi görmesini sağlayabilir” ifadelerini kullandı.

    Boşanma hakkı

    Şıpka son olarak, kadının eşinden şiddet gördüğü veya kişilik haklarının zedelendiği durumlarda ve eşinin, evin, çocukların geçimine katkıda bulunmaması hallerinde boşanma davası açabileceğini vurguladı. Dava açmadan önce de bazı hakların olduğuna değinen Şıpka, konuya şu şekilde açıklık getirdi:
    “TMK m. 195 vd. maddeleri gereğince aile mahkemesinin müdahalesi istenebilir. Bu tedbirler şiddet uygulayan eşin konuttan uzaklaştırılması, evin geçimini sağlayacak nafaka ödemeye zorlanması, gerekirse eşin üçüncü kişilerden olan parasal alacaklarının size ödenmesi gibi tedbirlerdir. Örneğin hakim, eşinizin maaşının belirli bir kısmı ya da kira getiren bir malvarlığı varsa onun kira gelirlerinin size ödenmesinin saptanması (TMK m. 198), çocukların geçici velayetinin size bırakılması gibi kararlar verebilir.”

  • Kadını darbedip havaya ateş açtı

    Kadını darbedip havaya ateş açtı

    Olay, geçtiğimiz Perşembe günü saat 00.30 sıralarında Kağıthane Çeliktepe Mahallesi’ndeki bir rezidansın otoparkında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre Emrah E., otoparkta kız arkadaşı S.B.’nin yanına giderek ona tekmeyle saldırdı. Ardından da şahıs, silahını çıkartarak S.B.’yi tehdit etti.

    Kadını darbedip ateş açtı

    Otoparkta aracını almaya giden Gökhan M., Emrah E.’nin S.B.’yi darbettiği anları görünce müdahale etmek istedi. Bunun üzerine Emrah E., Gökhan M.’nin yanına giderek onu da darbetti. Bir süre sonra oturdukları daireye çıkmak için asansöre binmek isteyen Emrah E. ile S.B. tartışmaya başladı. Tartışma sırasında Emrah E., elinde bulunan silah ile koridora doğru bir el ateş etti. Tüm bu yaşananlar ise kameralara yansıdı.

    Kağıthane polisinin yakaladığı şahıs tutuklandı

    Olayın ardından ihbar üzerine Kağıthane İlçe Emniyet Müdürlüğü Devriye Ekipler Amirliği polisleri, kısa sürede rezidansa geldi. Polisleri gören Emrah E. kaçmaya başlayınca kısa süreli kovalamaca yaşandı. Emrah E., yanında bulunan silahla yakalandı. Gözaltına alınan Emrah E.’nin çeşitli suçlardan emniyette 11 kaydının olduğu tespit edildi. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Emrah E., tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Tahliye kararı verilince, çatıya çıktı

    Tahliye kararı verilince, çatıya çıktı

    Olay Turgutalp mahallesi Şehit Er Aldülkerim Erdoğan sokakta bulunan 3 katlı apartmanda meydana geldi. İddiaya göre bir süredir kira ödemeyen Yurduşen B.(40)’nin evden çıkarılması için mahkeme kararını verdi. Avukatlar nezaretinde çıkarıldığı sırada, kadın apartmanın çatısına çıktı. Olay yerine çok sayıda polis ve itfaiye ekibi sevk edildi.

    Olay yerine gelen Emniyet Müdürü Erdoğan Baydemir, uzun uğraşlar sonucu kadını ikna etti. Çatıdan indirilen kadın, olay yerine sevk edilen ambulansla İnegöl Devlet Hastanesine kaldırıldı.
    Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Enkazın ‘kurtarıcı kadınları’

    Enkazın ‘kurtarıcı kadınları’

    Merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerin ardından bölgeye gelen ANDA Arama Kurtarma Derneği Kayseri Şubesi’nin kadın gönüllüleri, arama çalışmalarında hayat kurtarmak için ellerinde matkaplar ve demir makasları ile enkazlarda çalışıyor.

    Enkazda arama kurtarma çalışmalarına katılan Kayseri ANDA gönüllüsü 26 yaşındaki Gülsüm Güvenç, “Bir kadın olarak bütün kadınlar adına burada olduğumu söylemeliyim ve bununla gerçekten gurur duyuyorum yapabildiklerimiz doğrultusunda. Gördük ki sadece cinsiyet değil, tamamen gönülle burada olmak ve gönülle mücadele etmek önemliymiş. Kullanabildiğimiz makineler, yapabildiğimiz şeyler, hepsi bir erkek ne kadar emek verebildiyse kadın olarak biz de aynı emeği verebildik. Bunu görebilen herkese kanıtlamış olduk. Bu konuda gerçekten büyük gurur duyuyorum. Bu nasip olduğu için de çok mutluyum. Hiç görmediğimiz makineleri gördük, tanımadığımız şeyleri tanıdık ve hepsini kullanabilirliğimizi gördük.

    Buradaki çalışmalarda da, Allah yardım ediyor derlerdi, gerçekten ediyormuş. Hiçbir şey hissetmeden, o acı çukuruna düşmeden gözümüzün içine çaresizce bakan ve bizden medet uman insanlar doğrultusunda hiçbir şey hissetmeden emek veriyorsunuz. O insanların çaresizliğini giderebilmek adına kendi öz duygularımızı bir kenara bırakarak mücadele verdik. Tabi ki ağır şeyler gördük ama his anlamında hepsiyle baş etmeyi başardık sonunda. Diğer türlü o acı çukuruna düşersek biz bu mücadeleyi veremezdik” dedi.

    Bir diğer gönüllü Elif Uçar da, “Bir kadın olarak sahada olmak gerçekten gurur verici. Burada olduğum için çok mutluyum. Tüm kadınlar adına da burada olduğumu düşünüyorum. Kadınların gücünü aslında göstermiş olduk. Sahada erkeklerin yaptığı işleri bizlerin de yaptığını gösterdik. Bütün malzemeleri kullanmayı aslında biliyoruz. Yapabiliriz. Kadın isterse yapabilir, bunu sahada göstermiş olduk” ifadelerini kullandı.

    Sahada çalışan gönüllü kadınlardan Arzu Ünlükaya ise, “Acımız tabi ki çok büyük ama hislerimizi ve duygularımızı bir kenara bırakıp insanlara yardımcı olmaya çalışıyoruz elimizden geldiğince. Kadın olarak da bir işe yaradığımızı düşünüyorum. Sadece erkekler değil bizler de bir şeyler yapabiliyoruz. Bir taş kaldırmak bile gurur verici. Biz eğitimini aldık. Herkes alabilir ve herkes yapabilir. Bütün kadınlar elinden geldiğince eğitimini alsın ve sahada görev yapmaya gelsin. Çünkü insanlara yardım etmek güzel bir şey” diye konuştu.

  • Kazada hayatını kaybeden kadın gözyaşları arasında defnedildi

    Kazada hayatını kaybeden kadın gözyaşları arasında defnedildi

    Kaza, dün saat 09.30 sıralarında Kestel’in Barakfakih mevkiinde meydana geldi. İnegöl’den Bursa’ya seyir halinde olan sürücü Seda Kaya’nın kontrolünden çıkan otomobil, önünde seyreden Erhan Özak yönetimindeki tıra arkadan çarptı. Savrulan otomobil, bariyerlere ve sinyalizasyon direğine çarparak durabildi. Kazada, araçta sıkışan Seda Kaya yaşamını yitirdi.


    Kaya’nın cenazesi savcılık incelemesinin ardından ailesine teslim edildi. Kadının cenazesi, İnegöl İshakpaşa Camii’nde öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından Orhaniye Mahallesi mezarlığında toprağa verildi.

    Bir mobilya fabrikasının müdürü olan Seda Kaya’nın, Bursa’da özel bir hastaneye doktor kontrolüne gitmek için yola çıktığı öğrenildi.

  • Türkiye’de kadınlar daha mutlu

    Türkiye’de kadınlar daha mutlu

    Kadınlar daha mutlu

    Mutlu olduğunu beyan eden erkeklerin oranı, 2021 yılında yüzde 43,9 iken 2022 yılında yüzde 46,5 oldu. Kadınlarda ise bu oran, 2021 yılında yüzde 54,6 iken 2022 yılında yüzde 52,7 oldu.

    Evliler evli olmayanlardan daha mutlu

    Evli bireylerin, evli olmayan bireylere göre daha mutlu olduğu görüldü. Mutlu olduğunu belirten evli bireylerin oranı, 2022 yılında yüzde 54,5 iken evli olmayanlarda bu oran, yüzde 40,4 olarak gerçekleşti. Evli olanların mutluluk düzeyi cinsiyete göre incelendiğinde; evli erkeklerin yüzde 51,0’inin, evli kadınların ise yüzde 57,9’unun mutlu olduğu gözlendi.

    En mutlu olanlar 65 ve üzeri yaş grubunda

    Yaş gruplarına göre mutluluk düzeyi incelendiğinde; 65 ve üzeri yaş grubu, 2021 yılında yüzde 56,2, 2022 yılında ise yüzde 57,7 ile en yüksek mutluluk oranının görüldüğü yaş grubu oldu. En düşük mutluluk oranı ise 2021 yılında yüzde 44,5 ile 18-24 yaş grubunda görülürken 2022 yılında yüzde 46,8 ile 25-34 yaş grubunda gözlendi.

    İlkokul mezunu bireyler daha mutlu

    Eğitim durumuna göre mutluluk düzeyi incelendiğinde; 2022 yılında en yüksek mutluluk oranı, yüzde 52,7 ile ilkokul mezunu grubunda görüldü. Bunu sırasıyla; yüzde 51,7 ile bir okul bitirmeyenler, yüzde 48,3 ile lise ve dengi okul mezunu, yüzde 48,2 ile yükseköğretim mezunu ve yüzde 46,3 ile ilköğretim veya ortaokul mezunu bireyler takip etti.

    Bireylerin mutluluk kaynağı aileleri

    Bireylerin mutluluk kaynağı olan kişiler incelendiğinde; kendilerini en çok ailelerinin mutlu ettiğini belirtenlerin oranı, 2022 yılında yüzde 67,6 olurken bunu sırasıyla; yüzde 16,3 ile çocuklar, yüzde 4,8 ile kendisi, yüzde 3,9 ile eş, yüzde 3,8 ile anne/baba ve yüzde 1,9 ile torunlar takip etti.

    Bireyleri en çok sağlıklı olmak mutlu etti

    Bireylerin mutluluk kaynağı olan değerler incelendiğinde; kendilerini en çok sağlıklı olmanın mutlu ettiğini ifade edenlerin oranı, 2022 yılında yüzde 68,2 olurken bunu sırasıyla; yüzde 13,2 ile sevgi, yüzde 9,5 ile başarı, yüzde 6,2 ile para ve yüzde 2,6 ile iş takip etti.

    En yüksek memnuniyet oranı yüzde 75,9 ile asayiş hizmetlerinde

    Kamu hizmetlerinden memnuniyet düzeyleri incelendiğinde; 2022 yılında asayiş hizmetlerinden memnun olduğunu beyan edenlerin oranı yüzde 75,9 olurken bunu sırasıyla yüzde 69,7 ile ulaştırma, yüzde 65,6 ile sağlık, yüzde 63,8 ile Sosyal Güvenlik Kurumu, yüzde 59,5 ile adli ve yüzde 59,3 ile eğitim hizmetlerinden memnuniyet takip etti.

    Her 100 kişiden 65’i geleceğinden umutlu

    Kendi geleceklerinden umutlu olduğunu beyan eden bireylerin oranı, 2022 yılında yüzde 64,9 oldu. Kendi geleceklerinden umutlu olan erkeklerin oranı yüzde 64,8 iken kadınlarda bu oran yüzde 64,9 oldu.