Etiket: Kamış

  • Depremzede ailenin geçim kaynağı oldu

    Depremzede ailenin geçim kaynağı oldu

    Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra Hatay’da birçok bina ve iş yeri yıkıldı. Bu durum Hatay’da birçok insanı işsiz bırakırken, bazı insanlar babadan kalma meslekleri sayesinde hayata yeniden tutundular. Defne ilçesinde yaşayan Hikmet Gürge ve ailesi de depremin ardından baba mesleğini devam ettiriyor. Gürge ailesi, nehir ve dere kenarlarından topladıkları kamışlarla farklı modellerde sepet yaparak geçimlerini sağlıyor.

    “Depremden sonra eskisi gibi satılmıyor”

    Babadan kalan sepetçilik mesleğini devam ettirdiğini ifade eden Hikmet Gürge, “Eskiden çok güzel satılıyordu. Şimdi eskisi gibi satılmıyor. Babadan kalan bir meslek. Küçükken babamdan öğrendim. Bazen arkadaşlara ücretsiz veriyorum. Bazı zamanda bir şeyler karşılığında veriyorum” dedi.

    “El sanatını gelecek nesillere aktarmak istiyoruz”

    2003 yılından beri her sabah sepet işlemesi yaptıklarını ifade eden Nurcan Gürge ise, “El sanatına sadece geçim kaynağı olarak bakmıyoruz. El sanatını öldürmemek için gece gündüz çabalıyoruz. Gençler, büyüklerin sanatlarını ilerletsinler, çalışsınlar ve emek harcasınlar. Büyüklerimiz bize öğretiyor. İnşallah biz de çocuklarımıza bu mirası bırakırız” ifadelerini kullandı.
    Sepet yapımında kullandıkları kamışları Aralık ve Şubat aylarında topladıklarını ifade eden Necla Uzun da, “Dere ve nehir kenarlarında topluyoruz. Kamışlar yıl boyunca bize sepet yapımında yetecek kadar toplanır. Genellikle; dere ve tarla kenarlarından toplayarak seçeriz. Kamışları küçük veya büyük sepet olarak işlemesini yapıyoruz. Fiyatları şekillerine v

  • Ney’in mistik sesi Manisa’dan dünyaya yayılıyor

    Ney’in mistik sesi Manisa’dan dünyaya yayılıyor

    Manisalı neyzen ve ney ustası olan Cenk Toplar 12 yaşında tanıştığı neyle olan birlikteliğini yaklaşık 30 yıldır aralıksız devam ettiriyor. Kargı kamışlarını büyük bir sabır ve zahmetle müzik aletine çeviren Toplar, bir yandan ürettiği neyleri Türkiye’nin farklı yerlerine gönderirken diğer yandan da yurtdışından gelen talepleri karşılıyor. Yaklaşık 3 yıllık bir sürecin ardından kargı kamışları usta elinde birer müzik aletine dönerken, neye olan ilgi ise her geçen gün artarak devam ediyor. Şehzadeler ilçesindeki tarihi Kurşunluhan’daki atölyesinde hem ney yapan hem de ney kursları veren Cenk Toplar 7’den 70’e her kesimden kursiyeri olduğunu ve neyin sabır isteyen bir müzik aleti olduğunu söyledi.

    Neyi ilk olarak halasında gördüğünü ve bunun üzerine ney kursuna başladığını belirten 11 yaşındaki Rümeysa Eryılmaz, “Neyi ilk olarak halamda gördüm ve sesin nasıl çıktığını merak ettim ve üflemeye başladım. Öyle devam etti. Bir aydır kursa geliyorum. Halamdan biraz öğrenerek buraya geldiğim için notaları daha da ilerlemeye başladım burada” dedi.

    Neyle dostluğu 30 yılı aştı

    Henüz 12 yaşında tanıştığı ney sevdası ile yaklaşık 30 seneyi geride bıraktığını kaydeden Neyzen Cenk Toplar, “12 yaşında neyle tanıştım. 12 yaşından bu yana neyle dostluğumuz devam ediyor. Halk eğitim ve belediye bünyesinde kurs veriyorum. Usta öğreticilik yapıyorum. Aynı zamanda da ney yapımcısıyım. Ney kargı kamışından oluyor. Kargı kamışlarını Akdeniz bölgesinden alıyorum, toptancılarımız var. Onlar aracılığıyla bize geliyor. Atölyede derslerden fırsat buldukça Manisa Ovasında da kendi yöremizin kargılarını buluyor ve ney haline getiriyoruz” dedi.

    Kamışlar 3 yıl bekletiliyor

    Ney yapımının uzun bir süreç olduğundan bahseden Toplar, “Ney kamışını kesip getirdikten sonra 3 yıl bekletiyoruz. 3 yılın ardından hazır hale geliyor. Önce yapraklarından temizliyoruz. Ondan sonra düzeltme aşaması ve hangi ney olacaksa ona göre boyutlandırma var. Daha sonra içini açıp deliklerini deliyoruz, akordunu yapıp baş paresini takıp ney haline getiriyoruz. Boş bir boruyu üfler gibi düşünün. Ney, dilli bir üflemeli çalgı değil. Açıyla ses elde ediliyor. Bunu da üfleyebilmek biraz zaman istiyor. 2-3 ay sadece üfleme süreci var. Bina restore edildikten sonra yaklaşık 3 yıldır tarihi Kurşunluhan’dayım. Şehzadeler Belediyesinin bize sağladığı bu odada Şehzadeler Halk Eğitim Merkezi bünyesinde ney kurslarımızı veriyoruz. 7’den 70’e her yaştan kursiyerimiz var. 10 yaşında çocuk da var 70 yaşında amcamız da var. Gelen herkesi gönüllemeye çalışıyoruz ve onların gelişimine katkı sağlamaya çalışıyoruz. Gelen herkese kapımız açık. Neyin öğrenme aşamaları kişiden kişiye değişiyor. Yeteneği varsa daha kısa sürede öğreniyor ama 3 ay üfletemediğimiz kursiyerlerimizde oluyor ama sabırla bu süreci aşıyoruz. Herkes buradan bir şeyler öğrenip gidiyor” diye konuştu.


    Yurtdışına da gönderiyor

    Türkiye’nin her tarafına İnternet aracılığıyla yaptığı neyleri gönderdiğini ve ihraç da ettiğini kaydeden Toplar, “Türkiye’nin her yerine neylerimizi gönderiyoruz. İnternet aracılığıyla. Yurtdışına da satışlarımız var. Özellikle Avrupa, Rusya, Arap ülkeleri, Kıbrıs, Azerbaycan yani neyi seven genelde Müslüman halkın yaşadığı ülkeler neyi bizden temin ediyor” dedi.

    “Tasavvuf müziğinin vazgeçilmezidir”

    Neyin aslında Türk Sanat Müziği enstrümanı olduğunu ancak en çok tasavvuf müziğine yakıştığını ifade eden Toplar, “Ney müzik aleti aslında Türk Sanat Müziği sazıdır ancak en çok yakıştığı yer Türk tasavvuf müziğidir. Tasavvuf müziğinin vazgeçilmez bir enstrümanıdır. Sesi de insanı diğer müzik aletlerine göre biraz daha ruhani atmosfere sokan bir enstrümandır. Dünyanın meşakkatinden, nefsani duygulardan uzaklaştıran bir enstrümandır” diye konuştu.

    Ney çeşitlerinin 350 TL’den başlayıp 2 bin TL’ye kadar fiyatları olduğunu anlatan Toplar, 14-15 çeşit ney olduğunu ve takım isteyenlere takım halinde yapıp gönderdiklerini söyledi.