Etiket: karın ağrısı

  • Karın ağrısı şikayeti ile gitti, rahminden 5,5 kilo kitle çıktı

    Karın ağrısı şikayeti ile gitti, rahminden 5,5 kilo kitle çıktı

    Trabzon’da Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Numune Kampüsü’ne karın ağrısı şikayeti ile giden 45 yaşındaki M.U’nun yapılan muayeneler sonucunda kitle haline geldiği saptanan ve yaklaşık 5 buçuk kilogram olduğu tespit edilen rahmi başarılı bir operasyonla alındı.

    Operasyonu gerçekleştiren Kanuni Eğitim ve Araştırma Hastanesi Kadın Doğum Bölümü Uzmanı Dr. Hasan Akyüz karın içinde yavaş büyüyen kitlelerin her zaman belirti vermediğini, sinsice büyüyebildiklerini belirterek bu nedenle özellikle kadınların şikayetleri olmasa bile belli aralıklarla kadın hastalıkları yönünden doktor muayenesine başvurmaları gerektiğini söyledi.
    Kendisine gelen hastanın ek bir şikayeti olmayan, dış merkezde tanısı konulmuş, yaklaşık 30 santime 20 santim boyutlarında bir pelvi kitlesi olan bir hasta olduğunu belirten Uzm. Dr. Hasan Akyüz, “Hazırlığımızı yapıp operasyonu gerçekleştirdikten sonra yaklaşık 5 buçuk kilogram ağırlığında büyümüş, tamamen miyom haline gelmiş bir uterus yani halk dilinde rahim ile karşılaştım. Gerekli müdahaleyi yapıp ameliyatı tamamladık. Hastamızın ilginç bir şekilde hiç bir şikayeti olmamış, sadece kilo aldığını zannetmiş ve bu durumu geciktirmiş. Fakat farklı sebeplerden ötürü doktora başvurunca bu tabloyla karşılaşmış. En sonunda bize ulaştıktan sonra da biz gerekli müdahaleyi gerçekleştirdik” dedi.

    “Kadınların belli aralıklarla kadın doğum uzmanı tarafından muayene edilmesi gerekir”

    Kitlelerin oluş sebebinin çok çeşitli olduğu olduğunu belirten Akyüz, “Bunun hormonal sebepleri de vardır, bazı düz kas hücrelerinin stimüle olması ve harekete geçmesi ile ilgili nedenler var, ırksal nedenleri vardır, kısaca bunun bir çok nedeni vardır. Bu durum bütün kadınlarda vardır, yaygındır. Kiminde çok küçüktür, çok küçük olanlar semptom vermediği için çok fazla bilinmezler açıkçası. Genelde yavaş büyürler fakat devasa büyüklüğe de bu şekilde ulaşabiliyorlar. Bütün kadınların belli aralıklarla, örneğin yılda bir kez olacak şekilde bir kadın doğum uzmanı tarafından muayene edilmesini öneriyoruz. Eğer böyle olursa bu tarz kitleler bu seviyelere çıkmadan erken yakalanabilir ve daha küçük müdahalelerle tedavi sağlanabilir. Bu tüm vatandaşlarımız için iyi olabilecek bir durum” diye konuştu.

    “Hasta şikayeti olmasaydı kitle kansere dönüşebilirdi”

    Hastanın şikayeti olmasaydı kitlenin kansere dönüşme ihtimalinin az da olsa olduğunu ifade eden Akyüz, “Eğer hastanın şikayeti olmasaydı bu miyomların kansere dönüşme ihtimali küçük de olsa var. Böyle bir durumla karşılaşabilirdik. Tabi bunun sonucu da iyi olmayan bir noktaya ulaşabiliyor. Ölümcül olma ihtimali az da olsa var. Fakat bu miyomları genelde hastalar fark etmiyor ama bu kadar büyük kitleler hastaların hayat kalitelerini düşürecek etkiler yaratıyor. Kendileri çok fark etmiyorlar ancak ameliyattan sonra ne kadar rahatladıklarını anlıyorlar” şeklinde konuştu.

    Kadınların, kadın doğum uzmanları tarafından şikayeti olsun ya da olmasın belli aralıklarla muayene edilmesi gerektiğin altını çizen Dr. Hasan Akyüz, gerekli muayenelerin yapılıp, en azından bir yıl ya da iki yıl içerisinde herhangi bir sorunları olup olmadıklarını öğreneceklerini söyledi.

  • Karın ağrısıyla geldi, böbreğinden 35 cm’lik kitle çıktı

    Karın ağrısıyla geldi, böbreğinden 35 cm’lik kitle çıktı

    Gaziantep’te ikamet eden 65 yaşındaki Saliha Tanrıverdi, karın ağrısı, şişkinlik şikayeti ile gittiği Gaziantep Şehir Hastanesi’nde böbreğinde kitle olduğu tespit edildi. Üroloji doktorları tarafından ameliyata alınan hastanın böbreğinden yaklaşık 35 cm boyutunda bir kitle çıkarıldı. Başarılı geçen ameliyat sonrası hasta sağlıklı bir şekilde taburcu edildi.

    “Başarılı bir şekilde ameliyatımızı gerçekleştirdik”

    Zorlu geçen bir ameliyatı başarılı bir şekilde tamamladıkları için mutlu olduklarını ifade eden Gaziantep Şehir Hastanesi Üroloji Uzmanı Dr. Hasan Güngör, “Hastamız, karında ağrı ve şişlik şikayetiyle kliniğimize başvurdu. Yaptığımız tetkikler neticesinde hastanın sağ böbreğinin etrafından başlayan sağ karnını tamamen dolduran büyük bir kitlesi olduğunu tespit ettik. Bu nedenle hastamıza ameliyat olması gerektiğini anlattık ve hazırlıklarını tamamladıktan sonra ameliyata aldık. Ameliyat sırasında kitlenin büyük damarların etrafını sardığını gözlemledik ve dikkatli bir şekilde damarlara ve çevre organlara zarar vermeden kitleyi çıkardık. Patolojiye gönderdik. Hastamız başından beri bize güvendi, neticesinde ekibimizle birlikte başarılı bir şekilde ameliyatımızı gerçekleştirdik. Ameliyat sonrası hastamız yürümeye ve beslenmeye tekrar başladı. Sağlık durumu gayet iyi. Şifa ile taburcu ediyoruz” dedi.

    Hastadan çıkarılan 35 cm büyüklüğündeki kitlenin şuan çıkarılmasaydı ilerleyen dönemlerde çıkarılamaz hale gelebileceğini ifade eden Üroloji Uzmanı Dr. Asaf Demirbağ “Hastada tespit ettiğimiz kitle hayati damarlara yapışıktı. Bu nedenle zorlu geçen bir ameliyattı ama şükür başarıyla geçti” şeklinde konuştu.

    Çok büyük bir kitlenin başarılı bir ameliyatla çıkarıldığına dikkat çeken Üroloji Uzmanı Dr. Sinan Atkın, “Hastanın böbreğinde gelişen 35 cm boyutunda tüm organları iten bir kitle mevcuttu. Böyle bir ameliyatın hastanemizde başarılı bir şekilde yapılması çok kıymetli, emeği geçen herkese teşekkür ederiz. Hastamızın şifaya kavuşması da hepimiz adına çok sevindirici” ifadelerini kullandı.

    “Karnımdan bu kadar büyük bir kitle çıkarıldığını duyunca çok şaşırdım”

    Karın ağrılarının geçtiği için rahatladığını kaydeden Saliha Tanrıverdi, “4 aydır karnımda ağrı ve şişlik vardı. Birçok ilaç tedavisi gördüm fakat fayda göremedim. Şikayetlerim artış gösterince Gaziantep Şehir Hastanesi’ne geldim. Genel cerrahiye başvurdum. Beni üroloji kliniğine yönlendirdiler. Dr. Hasan Bey böbreğimin etrafında bir tümör olduğunu ve ameliyat olmam gerektiğini söyledi, ameliyatımı oldum. Karnımdan bu kadar büyük bir kitle çıkarıldığını duyunca çok şaşırdım. Çok şükür şikayetlerim kalmadı. Sağlıklı bir şekilde taburcu oluyorum. Doktorlar ve sağlık çalışanları çok emek verdiler” diye konuştu.

  • Şiddetli karın ağrısına dikkat

    Şiddetli karın ağrısına dikkat

    Çanakkale’de yaşayan 43 yaşındaki Sami Yavaş, şiddetli karın ağrısı şikayeti ile hastaneye gitti. Hastanede aort diseksiyonu tanısı konulan Yavaş, ardından Bursa Şehir Hastanesi’ne sevk edildi.

    Güney Marmara Bölgesi’nde özellikli kalp ve damar cerrahisi vakalarının yapıldığı Bursa Şehir Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği’nde komplike bir aort diseksiyonu (yırtılma) geçirdiği belirlenen Yavaş, yapılan başarılı müdahaleyle hayata tutunmayı başardı.

    Operasyonu gerçekleştiren Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği Birim Sorumlusu Doç. Dr. Nail Kahraman, aort diseksiyonun çok nadir görüldüğünü, yüzde 40-50 oranlarında da ölüme varabilecek boyutta ciddi bir acil durum olduğuna dikkat çekti. Bu hastalığın nadiren bazı organların beslenmesini bozduğunu ve vücutta felç, bağırsak nekrozları, böbrek yetmezliği gibi komplikasyonlara yol açtığı bilgisini veren Doç. Dr. Kahraman, “Bu komplikasyonlar gelişirse ölüm oranı kat kat artarak yüzde 80-90’lara kadar çıkabilir. Bu nedenle ani başlangıçlı bıçak saplanır tarzda çok şiddetli sırt ve karın ağrısı şikâyeti olanların en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurmaları gerekmektedir” şeklinde konuştu.

    Aort diseksiyonu tanısıyla kliniklerine sevk edilen hastanın komplike olduğu, bağırsakları besleyen damarlarda tromboz (damar tıkanıklığı) oluştuğu ve kan akışı olmadığı bilgisini veren Doç. Dr. Kahraman, hastasının asıl geliş şikâyetinin ise karın ağrısı olduğunun altını çizdi.

    Yapılan başarılı operasyonu anlatan Doç. Dr. Kahraman, “Biz gerekli tetkikleri yaptıktan sonra aort damarında yırtılma tespit ettik. Yırtılan bölgeye acil “tevar” dediğimiz kapalı ameliyatla kaplı stent yerleştirdik. Ardından diseksiyona bağlı bağırsak damarındaki tıkanıklığı açmak için de bir stent yerleştirdik. Sonrasında Genel Cerrahi doktorlarımız Doç.Dr. Nidal İflazoğlu ve ekibi tarafından laparoskopiyle bağırsak canlılığı değerlendirildi. Herhangi bir nekroz (bağırsak kangreni) durumu yoktu. Hasta yoğun bakıma takip ve tedavi amacıyla tekrar getirildi. Şu anda hastamızın taburculuğunun 15’nci günü, gayet sağlıklı ve iyi durumda” dedi.

    Komplike vakaların nadir görülen fakat multidisipliner cerrahi müdahale gerektiren acil durumlar olduğunu söyleyen Dr. Kahraman, ‘Komplike vaka dediğimiz durum şöyle; aort diseksiyonları Tip A ve Tip B diye ikiye ayrılıyor. Tip A da acil cerrahi tedavi yapılır. Tip B dediğimizde ise genelde medikal tedavi yapılır. Amaç tansiyonun kontrol altına alınmasıdır. Fakat bazı hastalara cerrahi müdahale gerekebilir. Bunlar komplike olan tiplerdir. Hangileri mesela? Organ malperfüzyonu gelişenler yani organları besleyen damarların tıkandığı durumlar. Damar yırtılmasına bağlı karaciğer, dalak, bağırsaklar, bacaklarda herhangi bir organda beslenme bozukluğu olduğu zaman bu artık komplike olmuş bir aort diseksiyonu demek. Bunlarda da kapalı ya da açık cerrahi tedaviler yapılabilir.’ ifadelerini kullandı.

    Bıçak saplanır tarzı karın ağrısına dikkat!

    Aort diseksiyonuna davetiye çıkaran çeşitli nedenlerin olabileceğine değinen Dr. Kahraman, son olarak şunlara vurgu yaptı: “Bu aort diseksiyonunun en önemli sebeplerinden birisi aort anevrizması yani damardaki genişlemeler. Ayrıca sigara, tansiyon yüksekliği, genetik hastalıklar bunları arttırabilir. Aort anevrizması nedeniyle takip altındaysanız takibinizi mutlaka devam ettirin. Tansiyon kontrolünüzü iyi yaptırın. Bunlara rağmen ansızın bir bıçak saplanır tarzı göğüs ağrısı, bıçak saplanır tarzı sırt ağrısı, karın ağrısı olursa damarda yırtılma olabilir. şüphesiyle acil müdahale amacıyla acil servislere başvurun, ihmal etmeyin. Bu hastalıkta yakın takip ve erken tanı, deneyimli merkezlerde doğru bir müdahale ile hayat kurtarır.”

    “Daha önce yaşamadığım bir ağrıydı”

    Sağlığına kavuşan hasta Sami Yavaş ise daha önce böylesi bir ağrı yaşamadıklarını aktardı. Hayata tutunuş öyküsünü anlatan Yavaş, “Çanakkale’den çok şiddetli bir sırt ağrısıyla acil servise gitmemiz ile başlayan bir öykü. Çok ciddi bir sırt ağrısı oldu ve sonra mide ağrısına dönüştü bu ağrı. Hastaneye gelirken artık çok ciddi bir şekilde karın ağrım artmıştı. O anın şokuyla hastaneye geldim, daha önce yaşamadığım bir ağrı idi… Yani hayatınızda hiç adını ve etkisini duymadığınız bir ağrı yaşarsanız ‘bence bu bıçak saplanır gibi ya da bıçak saplanır gibi den de fazla değişik bir ağrı bu’ hemen bir şikâyet belirtisi olarak bir an önce ilgili sağlık birimine gitmekte fayda olduğunu düşünüyorum. Yaşama tutunmamda erken tanının çok önemli olduğunu hocamızdan öğrendim. Allah razı olsun bu konuda çok profesyonel bir ekibe denk geldik. Bu müdahalelerin çok ciddi bir şekilde uzman kadrolarca yapıldığını gördük. Bu vesileyle Bursa Şehir Hastanemizdeki Doç.Dr. Nail Kahraman ve KVC ekibine çok teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Apandisit karın ağrısıyla karıştırılmamalı

    Apandisit karın ağrısıyla karıştırılmamalı

    Acıbadem Kent Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tunç Özdemir, çocukluk çağında en sık acil ameliyat sebeplerinin başında gelen apandisit hakkında önemli bilgiler verdi. Erken tanı konulup tedavi edilmediği takdirde apandisitin ölümcül olabilecek bir hastalık olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Özdemir, şöyle konuştu:

    “Apandisit, kalın bağırsak ile ince bağırsağın birleşme bölgesinde, ince bir eldiven parmağı benzeri bir yapı olan apendiksin çeşitli nedenlerle tıkanıp iltihaplanması ile ortaya çıkan bir durumdur. Apandisit, ağrı şikayeti yüzünden aynı belirtileri gösteren gastroenterit, idrar yolu enfeksiyonu gibi hastalıklarla karıştırılabilir. Bu hastalıklar ilaçla tedavi edilirken, apandisitin tek tedavisi ameliyattır. O yüzden de apandisitin basit bir karın ağrısından ayrımı çok önemlidir. Apandisit ağrısı genellikle öncesinde bir iştahsızlık ile başlar, ağrısı gittikçe artar. Öncelikle göbek çevresinde büken bir ağrı varken bu ağrı karnın sağ alt kısmına doğru iner ve net bir hale gelir. Bununla birlikte bir süre sonra çocuk kusmaya başlar. Kusma özellikle apandisitin oldukça ilerlemiş olduğu anlamına gelir.”

    İltihabın hızla ilerlemesinin özellikle küçük yaştaki çocuklarda daha erken olmak üzere, apandisitin patlamasına yol açabileceğini kaydeden Doç. Dr. Özdemir, sözlerini şöyle tamamladı:

    “Apandisitin patlaması durumunda iltihap bütün karına yayılarak, tedavinin daha da uzayıp zorlaşmasına neden olur. Özellikle iştahsızlık ile birlikte karın ağrısı ve kusması olan çocuklar acil olarak bir çocuk cerrahisi uzmanı tarafından değerlendirilmelidir. Apandisitin tedavisi cerrahidir. Ameliyat açık veya kapalı (laparoskopik) olarak yapılabilir. Komplike olmamış apandisit nedeniyle ameliyat edilen çocuklar 2-3 gün içinde taburcu olabilirken, patlamış apandisiti olan hastaların hastanede kalış süresi 7-10 güne kadar uzayabilir.”

  • Karın ağrısı şikayetiyle gitti hamile olduğu ortaya çıktı

    Karın ağrısı şikayetiyle gitti hamile olduğu ortaya çıktı

    İzmir’in Ödemiş ilçesinde, karın ağrısı şikayetiyle hastaneye kaldırılan 16 yaşındaki K.T.’nin hamile olduğu anlaşıldı. K.T., erken doğum yaparken, ilişki yaşadığı 17 yaşındaki şüpheli, jandarma karakolunda ifade verdi.

    Ödemiş’in Derebebekler Mahallesi’nde yaşayan K.T. adlı kız çocuğu, karın ağrısı şikayetiyle dün akşam İlçe Devlet Hastanesi’ne götürüldü.

    Yapılan kontrolde hamile olduğu belirlenen K.T., erken doğum yaptı. İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, olayın bildirilmesi üzerine harekete geçti.

    K.T.’nin ilişki yaşadığı 17 yaşındaki şüpheli, gözaltına alınarak, karakola götürüldü. İfadesi sonrası şüpheli, serbest bırakıldı. Olayla ilgili başlatılan soruşturmanın sürdürüldüğü belirtildi.