Etiket: kavurucu

  • Kavurucu sıcakta tarlada ekmek mücadelesi

    Kavurucu sıcakta tarlada ekmek mücadelesi

    Bitlis’in Tatvan ilçesine bağlı Yelkenli köyünde çalışan mevsimlik tarım işçileri, bu yıl sıcak havayla mücadele ediyor. Uzmanların dışarıya çıkılmaması konusunda uyarı yaptığı öğle saatlerinde bile güneşin altında çalışan işçiler, sabah saat 07.30’dan akşam 20.00’ye kadar mesai yapıyor. Yevmiye usulü ile çalışan işçiler, güneşin etkili olduğu saatlerde tarlada yetişmiş olan sebzeleri toplamaya devam ediyor.

    Sıcak havada çalışmanın çok zor olduğuna dikkat çeken ve bu sene hava sıcaklıklarındaki artışın net bir şekilde hissedildiğini söyleyen işverenler ise tarımcılıkla uğraşmaya devam edeceklerini dile getirdi.

    Ekmek parası için mücadele ettiklerini dile getiren Enver Tarlan, “Ekmek paramızı kazanmak için tarlalarda çalışmaya devam ediyoruz. Evet, bu sene aşırı bir sıcaklık var ama ekmek parası, mecbur katlanacağız” dedi.

    Hava sıcaklığındaki artışı hissettiklerini dile getiren tarım işçisi Muhammed Ali Tarlan da, “Güneşte çalışmak çok zor ama yapacak bir şey yok, rızkımızı kazanmak için çalışmaya mecburuz. Bu seneki hava sıcaklıklarındaki artışı net bir şekilde hissedebiliyoruz” şeklinde konuştu.

  • Kavurucu sıcakta salça yapımı

    Kavurucu sıcakta salça yapımı

    Kilis’te domates ve biber hasadının başlamasıyla birlikte evlerde salça telaşı başladı. Kilisliler kendi ürettikleri salçaları yaz kış yemeklerde kullanıyor. Sıcak havaların bunalttığı Kilis’te kadınlar topladıkları domates ve biberleri bin bir emekle salça haline getirerek sofralara ulaştırıyor. Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin bereketli topraklarında sebze ve meyvelerin yoğun olarak yetiştiği yaz aylarında kadınları da salça telaşı sarıyor. Güneşin altında büyük emek harcayan kadınlar, salça sezonu geldiği için günün yarısını salça yapmakla geçiriyor.

    Kilis Merkeze bağlı (Tilhabeş) Yavuzlu köyünde yaşayan ve köylülerin ‘hanım ağa’ diye seslendiği Fidan Çekiç, her türlü tarla ve ev işini üstesinden gelebileceğini altının çizerek, “Ben bu evde her türlü işi yapıyorum. Ne ağa oldum ne de ağa gelini. Her zaman önüme bir iş geliyor şimdi de domates sezonu açıldı. İşimiz de çok aşımızda, biz bu evde her şeyi değerlendirmeye çalışıyoruz’’ dedi.

    “Gelin kaynana yok 42 derecede bana yardım ediyorlar”
    Gelinler ve kaynanaların arasında herhangi bir problem olmadan anne kız gibi geçindiklerini söyleyen Çekiç, “Gelinler ve çocuklar toplandık salça yapıyoruz hepimiz hep yerden boş durmadan çalışıyoruz. Köyün işi, özellikle bu sıcaklarda biraz daha da zorlaşıyor ama olsun işini hemen halletmen gerekiyor bizde işleri başka zamana bırakmadan hemen işimize koyulduk” dedi.

    “‘Okumayı öğrendiğim gibi köy hayatını da öğrenmeliyim”
    Köyü çok sevdiği için köyden şehre gitmek istemeyen 10 yaşındaki Sahra Çekiç, “Ben bu sene Dördüncü sınıfa geçtim. Parkta oynamak yerine köye gelip anneme nineme aileme ev işlerinde yardım ediyorum. Okumayı, yazmayı öğrendiğim gibi köy ve ev işlerini öğrenmek istiyorum” dedi.

    “Aradığın her şey köyde var”
    Şehirden çok sıkıldığını aktaran Ortaokul öğrencisi Mustafa Çekiç, “Ben köyü çok seviyorum şehirde hiç bir şey yok. Köy hayatı çok güzel her şeyi yapabiliyorum. Köyde kuzenlerim var arkadaşlarım var ninem, dedem, inekler tavuklar da var ben daha ne isteyeyim” diyerek sözlerini tamamladı.

  • Kavurucu sıcaklar o ilçeye uğramadı

    Kavurucu sıcaklar o ilçeye uğramadı

    Dünyayı etkisi altına alan kavurucu sıcaklar, Tokat’ın Artova ilçesine uğramadı. Türkiye’yi ve dünyayı etkisi altına alan kavurucu sıcaklar her geçen gün etkisini artırırken Tokat’tın Artova ilçesinde hava sıcaklığı akşam saatlerinde hissedilir derecede düştü.

    Meteoroloji Genel Müdürlüğü internet sitesinden alınan verilere göre hava sıcaklığının 5.8 derece ölçüldüğü Tokat’ın Artova ilçesi Türkiye’de en düşük hava sıcaklığına sahip yerleşim yeri oldu. Hava sıcaklığının geçtiğimiz akşam 18.00 ile bu sabah 06.00 sıralarında ölçüldüğü kaydedildi.

  • Sıcak altında domates hasadı

    Sıcak altında domates hasadı

    Kilis’te hasadı devam eden domates, verimi ve fiyatıyla çiftçinin yüzünü güldürüyor. Kavurucu sıcağın altında tarlada domates hasadı yapan tarım işçilerinin de zorlu mesaisi devam ediyor.
    Kilis’in bereketli topraklarında yetiştirilen domates hasadı devam ederken, çiftçinin de yüzünü güldürmeyi başardı.

    9 bin dekar alanda domates üretimi yapılan Kilis’te rekolte geçen senelere rağmen iyi. Toplanan domateslerin fiyatlarının da yüksek olduğu Kilis’te domates tarlada 5 ile 6 TL arasında alıcı buluyor. Toplamakla bitmeyen domates, 42 ile 45 derecede yapılan zorlu mesaide hem çiftçinin hem de tarım işçisinin yüzünü güldürmeyi başardı. Tarım işçileri sabahın ilk ışıklarıyla birlikte başladıkları mesaiye, güneşin altında öğle saatlerine kadar devam ediyor.

    “3-4 aylık zor ve meşakkatli hasadın tarladan sofralara yolculuğu başladı”
    Geçen senelere göre rekoltenin daha yüksek olduğunu söyleyen Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Güven Özdemir, “Bölgemizin önemli geçim kaynaklarından olan domatesin fidesini 16 Nisan’da toprakla buluşturduk ve şu anda hasadını yapmaktayız. 9 bin dekar alanda domates ürerimi yapılmaktadır. Bu sene rekolte her seneye rağmen yüksek, fiyatlarımız da yüksek. Tarlada 5 TL ile 6 TL arasında gitmekte olan domates Konya’ya gitmektedir. 3 ile 4 aylık zor meşakkatli yolculukta hasat yapmaktayız, tarladan soframıza yolculuğu başladı” dedi.

    “Şu an 42-45 derece altında hasat yapmaktayız”
    Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte tarlaya gelip hasada başlayan üreticiler ve tarım işçilerinin öğlene kadar çalışabildiğini aktaran Özdemir, “Sabaha doğru mesaiye başlayan üreticiler ve tarım işçileri aşırı sıcaklardan dolayı öğlene kadar çalışabilmekte. Geçen sene 8 ile 10 ton arasında aldığımız yerlerde şu an ise 13 ile 14 tona kadar çıkan yer bulunmaktadır. Bereketli olmasını diliyorum. Dediğimiz gibi hem fiyat rekolte, çiftçilerimizin yüzünü güldürdü” ifadelerini kullandı.

    “Hem kalitesi güzel, hem de hasadı”
    Hasat yaparken hissedilen sıcaklığın 42-45 derece bandında olduğunu söyleyen çiftçi Ali Osman Genç, “Allah’a şükürler olsun, fidesini 3 ay önce ektiğimiz domates fidelerinin kalitesi de güzel, verimi de güzel, hasadı da ayrı güzel Allah’ım daha da bereket versin. Hasat biraz zor oluyor çünkü erken geliyoruz, havanın sıcak olmasından dolayı öğlene kadar çalışabiliyoruz. Konya’dan tüccar geldi, ona pazarlıkla domatesimiz hemen sattık ve domatesler direkt Konya’ya gidecek” diye konuştu.

  • Kavurucu çöl sıcakları

    Kavurucu çöl sıcakları

    Geçen hafta başta İstanbul olmak üzere pek çok kentte hayatı olumsuz etkileyen sıcak hava dalgası geri döndü.

    Uzmanlar, Afrika’dan gelen yeni sıcak hava dalgasının etkili olacağı Marmara Bölgesi’nde hafta sonu kavurucu sıcakların yaşanacağını bildirdi.

    İstanbul’da çöl sıcağı etkili̇ oluyor. Sıcaklık öğle 35, gece dahi en düşük 26 derece olacak. Ankara kavurucu sıcak, 37 derece, İzmir 41, Bursa 38 dereceyi̇ buluyor, Antalya’da 45 derece ile sıcaklık rekora yaklaşıyor.

    Marmara’da sıcaklık gölgede 38-40 derecelerde. Güneşin altı 50 dereceye yaklaşıyor. Pazartesi̇ sertleşecek poyraz bir nebze serinletecek ama nem de artacak. İç Anadolu’da pazar haftanın en sıcak günü. Sıcaklık 36-37 derecelerde. Rüzgarlarda orta hızda ve fazla serinletmiyor.

    Ege’de de rüzgarlar hafif olduğundan sıcak çarpması tehli̇kesi̇ en yüksek seviyede. Gölgede Muğla ve Deni̇zli̇ 40, Mani̇sa 42, Aydın 43, Bodrum 39 derece. Güneşin altı 50 derecenin de üzeri̇nde

    Akdeni̇z’de Adana, Mersi̇n tarafında artan nem tekrar düşüşe geçti̇. Gölgede Adana 40, Kahramanmaraş 42 derece. Güneydoğu’da Gaziantep 40, Diyarbakır ve Şanlıurfa 43 derece. Karadeniz’de de artan sıcaklık, yüksek nem ile birleşince çok bunaltıcı bir havaya neden oluyor. Hissedilen sıcaklık 35 derecenin üzeri̇nde. Doğu Anadolu da açık ve çok sıcak,  Erzurum 30, Malatya 37 derece.

    Sıcak hava dalgası nedeniyle, kronoik rahatsılığı olanlara, yaşlılara ve çocuklara günün en sıcak saati olan 11.00 ile 16.00 saatleri arasında güneş çarpması uyarısında bulunuldu.

     

  • Kavurucu sıcakta mesai

    Kavurucu sıcakta mesai

    Edirne’de buğday hasadının ardından tarlalardaki sapların toplanmasıyla balya işçilerinin 45 derecede zorlu mesaisi başladı.
    Edirne’de tarım işçilerinin kavurucu sıcaklar altında zorlu mesaisi sürüyor. Buğday tarlaları biçildikten sonra hayvancılıkta yem olarak kullanılan samanlar ilk olarak makineyle bağlanarak balyalar haline getiriliyor. Yaklaşık 25 kilogram ağırlığındaki saman balyaları daha sonra işçiler tarafından traktörlere ve tırlara yükleniyor.

    Saman balyaları tarlalardan ahırlara götürülmek üzere bölgede “balyacılar” olarak adlandırılan sezonluk işçiler tarafından kavurucu sıcaklara rağmen tarlalardan tek tek alınıyor. İşçiler, yılda bu işe yaklaşık 15-20 gün ayırarak günlük bin ile bin 500 Türk lirası kazanç elde ediyor.
    Yakıcı güneşin altında çalışan balya işçileri, bir yandan sıcak hava direnirken, diğer yandan ise toz ve sapların neden olduğu kaşıntıdan korunmak için farklı yollar deniyor. Yüzlerini tülbentle kapatıp kendilerini tozdan koruyan işçiler, şapka ile de sıcak hava çarpmasının önüne geçmeye çalışıyor.

    “Saman balya işçiliği zor bir iş olduğu için kimse yapmak istemez
    Saman balyacılığı dışında hayvancılıkla uğraştığını ifade eden Ahmet Akar, sıcak havaların kendilerini çok zorladığını belirterek, “Balyaları toplayarak kış mevsimi için hazırlık yapacağız. Şu anda 43 ile 45 derece sıcaklıkta hayvanlarımız için çalışıyoruz. Geçen yıl balya bağlama fiyatı 12 lira iken bu yıl ise 15 liradan bağlanıyor. Saman balya işçiliği zor bir iş olduğu için kimse yapmak istemez. Sıcaklık normalde 42 derece ama biz çalıştığımızda ısındığımızdan dolayı 47 dereceyi hissediyoruz. Çalışmaya mecburuz” dedi.

    “Bu işle çoluk çocuğumuza bir parça ekmek götürmek için çalışıyoruz”
    Balya işçilerinden Hüseyin Dizlik, sıcak havada çalışmaya alıştıklarını vurgulayarak, “Bazen susuz kalıyoruz tarlalarda ama çalışmaya devam ediyoruz. Ağzımız burnumuz sıcaktan dolayı kurudu ama hayvanların yem ihtiyacını karşılamak için çalışıyoruz. Gözümüze saman sapları ve toz girmemesi için tülbent bağlıyoruz. Normalde gözlük bağlıyoruz ama gözlük bulanık gösteriyor. Bu işle çoluk çocuğumuza bir parça ekmek götürmek için çalışıyoruz. Balyaların tanesini 8 liradan yüklüyoruz. Şu an yüklediğimiz balyalar ise İzmir’e götürülecek. Günlük kazancımız ise bin lira ila bin 500 lira arası değişiyor. Senede ise 20 gün bu işi yapıyorum. Zamanında bizi çok yordukları için hamurumuz kuvvetli” diye konuştu.

    “Yanıyoruz sıcaklıktan”
    Bazen 50 derece sıcaklıklar altında çalıştıklarını söyleyen işçilerden Aycan Çelik, yaklaşık 10 yıldır bu işle uğraştığına değinerek, “Bu işi yapmak herkesin harcı değildir. Bazen 50 dereceyi bulan sıcaklığın altında çalışıyoruz. Yanıyoruz sıcaklıktan. İlk başta bu işi yapmak bize de zor geldi ama zamanla yaparak alıştık. Bütün vücudumuz saman içerisinde kaldığından dolayı kaşınıyoruz. O yüzden önlem alsak da yine de samanlar vücudumuza giriyor” ifadelerini kullandı.