Etiket: kemal kılıçdaroğlu

  • Kılıçdaroğlu, 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ni eleştirdi

    Kılıçdaroğlu, 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ni eleştirdi

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul’da katıldığı programda İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararlarını eleştirdi.

    CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın “Adım Adım İktidara” başlıklı toplantısı Yenikapı Avrasya Gösteri Merkezinde gerçekleştirildi. Toplantıya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve milletvekilleri katıldı. Programda konuşan Kılıçdaroğlu, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararlarını eleştirdi.

    CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği kararlarla ilgili, “O hakimlerin topluma verdiği mesajı 5 madde halinde sizinle paylaşmak istiyorum. İstanbul 14. Ağır Ceza mahkemesi topluma şu mesajı veriyor. Biz hukukun üstünlüğüne ve vicdani kanaatine göre karar veren bir mahkeme değiliz. Hukukun üstünlüğü ve vicdani karar bizde yok, diyor. Bizden böyle bir şey beklemeyin, diyor. Böyle olmadığımız için de anayasalar ve yasalar bizi bağlamaz, biz gücümüzü anayasadan değil biz gücümüzü saraydan alıyoruz. Doğru mu doğru. Anayasanın ilgili maddeleri çok açık. Anayasa Mahkemesi’nin kararları, yürütme, yasama yargı herkesi bağlar diyor. Açık. Bağlayabilir demiyor, bağlar. Gücümü nereden alıyorum saraydan. Nereden talimat alıyorum saraydan. Ben onun gereğini yapıyorum, diyor.” İfadelerini kullandı.

    NE DEMEK DOKUNULMAZLIK? BEN ZATEN ANAYASAYA UYMUYORUM

    Kılıçdaroğlu, “Milletvekilinin yeniden dokunulmazlık kazanması da bizi bağlamaz. Biz yasama organının üyesini, Anayasa Mahkemesinin kararına rağmen yargılayıp mahkum ederiz. Ne demek dokunulmazlık? Ben zaten anayasaya uymuyorum. Milletvekili yeniden dokunulmazlık kazanmış ben buna uymam diyor. Saraydan talimat aldım gereğini yapacağım. Türkiye Büyük Millet Meclisi ne derse desin milletvekilini yargılayacağım ve mahkum edeceğim diyor.” şeklinde konuştu.

    “BİZİ TBMM BAŞKANI DAHİ ELEŞTİREMEZ”

    Kemal Kılıçdaroğlu, “Örtülü şöyle bir mesajı daha var. Bizi TBMM Başkanı dahi eleştiremez. Yasama dokunulmazlığı olan milletvekilinin yasalara aykırı olarak yargılanmasına itiraz etmesi gereken ilk kişi meclis başkanıdır. Meclis başkanının sesi çıkıyor mu? Çıkmaz da zaten. Tıpkı 14. Ağır Ceza Mahkemesi gibi talimatı o da saraydan alır.” dedi.

    “HAKİMLER VE SAVCILAR KURULU DA TALİMATI SARAYDAN ALIR”

    Kılıçdaroğlu, “Bizim Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uymamamız Hakimler ve Savcılar kurulunca sorgulanamaz. Çünkü Hakimler ve Savcılar Kurulu da talimatı saraydan alır. Hakimler ve savcılar kurulundan bir tepki gördünüz mü. Hayır. Niçin? Onlar da talimatı saraydan alıyorlar. Bazı olaylarda hakimler ve savcılar kurulunun nasıl hızlı harekete geçtiğini biliyorsunuz herhalde. Bir saat içerisinde toplanıp karar aldığını da biliyorsunuz. Anayasanın askıya alındığı bir kararı görmezlikten gelen bir hakimler ve savcılar kurulu var.” diye konuştu.

    “BİZ HUKUK DEVLETİNİN DEĞİL ŞAHSIN DEVLETİNİN HAKİMLERİYİZ”

    Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz hukuk devletinin değil şahsın devletinin hakimleriyiz. Saraya yaptığımız hizmetler doğrultusunda üst makamlara atanmayı bekliyoruz. Anayasayı göz ardı ediyorsunuz, TBMM’yi göz ardı ediyorsunuz. Hepsini bir tarafa itiyorsunuz. Saraydan aldığınız talimatın gereğini yapıyorsunuz. Şimdi diyorsunuz ki ben artık üst makamlara atanmayı hak ediyorum. Böyle bir beklenti içerisinde karar veriyorsunuz. Adaletin olmadığı yerde devlet yoktur. Devletin dini adalettir.” dedi.

  • Kılıdaroğlu ve Davutoğlu ziyaretinde ne konuşuldu?

    Kılıdaroğlu ve Davutoğlu ziyaretinde ne konuşuldu?

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’na ‘hayırlı olsun’ ziyareti gerçekleştirdi.

    Ziyaret sonrası genel başkanlar kameralar karşısına geçerek açıklamalarda bulundu.

    İlk açıklamayı yapan Kılıçdaroğlu, CHP’deki Atatürk polemiği ile ilgili konuşarak “Dün bu konuda basın toplantısı yapan genel başkan yardımcımız gerekli açıklamayı yaptı. Benim merak ettiğim nokta; Türkiye’de milyonlarca insan çöp konteynırlarından geçinirken özellikle belli bir medya grubunun bu konuyu öne çıkarmasını anlamış değilim. Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan herkesin ortak değeridir,” dedi.

    Kılıçdaroğlu, ittifak konusunun görüşmede gündeme gelip gelmediğinin sorulması üzerine ise “Bu ziyaret tümüyle bir hayırlı olsun ziyaretiydi, ittifak konusu gündeme gelmedi,” sözleriyle yanıt verdi.

    Davutoğlu da ittifak sorusuna benzer bir yanıt vererek “İttifak meselesi bugün gündemimizde hiç olmadı,” dedi.

    Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:

    “Size ve arkadaşlarınıza yürekten teşekkür ediyoruz. Aydınlık bir genel merkeziniz var, hayırlı uğurlu olsun. Siyasette ilk adımları atan, gelenek oluşturmaya çalışan Gelecek Partisi yöneticilerini yürekten kutluyoruz. Türkiye’nin sorunlarını, ekonomiyi, demokrasi hakkında görüş alışverişinde bulunduk. Özellikle demokrasi konusunda karşılıklı görüş alışverişinde bulunmamız ve ortak söylem oluşturmamız çok önemliydi. Biz Türkiye’de herkesin düşüncesini ifade edebileceği bir Türkiye özlemini dile getirdik. Önümüzdeki süreç içerisinde belki önemli sorunlar olduğunda da görüşebileceğimizi ifade ettik.”

    DAVUTOĞLU: VERİMLİ BİR GÖRÜŞME OLDU

    Ardından konuşan Ahmet Davutoğlu ise konuşmasına Kılıçdaroğlu’na teşekkür ederek başladı.

    Davutoğlu, “Bölgemizde büyük değişimlerin yaşandığı bir dönemde hepimizin en çok ihtiyaç duyduğu husus siyasi liderler olarak sık sık bir araya gelmek, görüş alışverişinde bulunmaktır. Ancak maalesef son dönemde öyle bir siyasi atmosfer hakim ki sanki siyasilerin sohbet etmesi, müzakare etmesi bazen de medenice tartışması olağanüstü bir durummuş gibi kutuplaştırıcı bir dil hakim oluyor. Böyle dönemlerde zihinlerdeki dogmatik kalıpları kırmak gerekir. Biz partimizi kurarken de yaptığımız çağrı hepimizin en önemli sorumluluğunun bütün vatandaşlarımızı kucaklayacak bir siyasi iklimin oluşması idi. Sayın genel başkanın ziyareti güzel bir başlangıçtır. Biz kendisiyle başbakanlık dönemim boyunca da medenice siyasi rekabette de bulunduk bazen eleştirilerde bulunduk ama bunları hep siyasi nezaket içinde yapageldik. Bütün siyasi liderlerin ne kadar sık görüşürlerse o kadar mesafe alınacağı kanaatindeyiz. Çok zorlu süreçlerden geçiyoruz. Bizim şimdi yapmamız gereken sık ziyaretlerle demokratik bilince uygun bir şekilde bir siyasi çizgi takip etmektir,” dedi.

    Davutoğlu şöyle devam etti:

    “Sayın genel başkanla çok verimli bir görüşmemiz oldu. CHP en eski partidir, geleneği oturmuş bir partidir. Biz Gelecek Parti olarak da bütün toplumu kuşatıcı yeni bir siyasi çizgi oluşturmaya çalışıyoruz. Tekrar ziyaretleri dolayısıyla teşekkür ediyorum. Bundan sonra da ülkemizin şartlarının gerektirdiği her anda istişarelere devam etme kararlılığı içerisindeyiz. Bu istişareleri iktidar partileriyle de muhalefet partileri ile de yapmak konusunda açık bir çağrıda bulunduk. Tekrar çok teşekkür ediyorum.”

    “İttifak kavramı Türkiye’de cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçildikten sonra girdi. Ve kutuplaştırıcı bir siyasetin aracı olarak da kullanıldı kimi zaman. Cumhur İttifakı oluşurken de başka bir ittifak oluşmayacağı varsayımı üzerine bir siyaset inşa edilmişti. Türk siyaseti kendi doğası içinde kendi çizgisini oluşturur. Genel başkanın dediği gibi hemen bir ittifak çerçevesine oturtma çabasına karşılık hepimizin bu görüşmeleri normalleştirmemiz lazım. Siyasi liderlerin görüşmeleri normal olan şeydir, anormal olan ve ani kararlar beklentisi içinde olunması gereken şeyler değildir. Biz de iade-i ziyarette bulunacağız.”

    İSTİKŞAFİ YANITI

    Soru-cevap bölümünde AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın görüşme için “Yarım kalan istikşafi görüşmeler yeniden başlıyor” sözleri liderlere soruldu.

    Kılıçdaroğlu “Bülent Turan’ı muhatap almak istemem. Az önce düşüncelerimizi aktardık,” derken Ahmet Davutoğlu şöyle konuştu:

    “Ben de muhatap olarak almam doğru ama eğer burada bu açıklamayı sayın Cumhurbaşkanına danışarak yapmışsa cevap vermek gerekir. Yapmamışsa da sayın Cumhurbaşkanının kendisine sorması gerekir.

    Hayatta hiçbir şeyi gizli saklı yapmadım. O gün CHP ile yürüttüğümüz görüşmeler sayın Cumhurbaşkanının beni hükümet kurmasıyla görevlendirmesiyle olmuştur. Ve her aşamasında da cumhurbaşkanının bilgisi dahilindedir. O görüşmelerde AK Parti kanadının heyet başkanlığını sayın Ömer Çelik yapmıştır ve heyet içindeki 5-6 daimi üyenin 4’ü de şu an AK Parti milletvekilidir. Siyasi partiler için vahim tablo, kendi hafızasını kaybetmektir. Devletler hafızalarını kaybettiklerinde devlet olma niteliğini kaybederler. O gün yürütülen görüşmeler Türk siyaseti içinde olması gereken yapılması gereken nezaket içinde yürütülmüştür. Bu açıklamanın sayın Erdoğan’ın talimatıyla yapıldığı varsayımı üzerine ve doğruda sayın Erdoğan’a hitaben söylüyorum: Eğer sizin bilginiz dahilinde yapıldıysa grup başkanvekilinize söyleyin, o görüşmeler sizin verdiğiniz bir görevin yerine getirilmesi için yapıldı. O gün o görüşmeleri yürüten size her adımda bilgi vermesini söylediğim heyet başkanı da sizin sözcünüz. Dolayısıyla bu tür spekülasyonlar üzerinden bir şey mahkum etmeye çalışmak bunlar hafıza kaybı, AK Parti kendi hafızasını kaybetmenin sancılarını yaşıyor şu anda.”

    DOĞU AKDENİZ GERİLİMİ

    Görüşme sonrası iki genel başkana Doğu Akdeniz’deki gelişmeler ve dış politika konuları da soruldu. Liderlerin yanıtları şöyle:

    Kılıçdaroğlu: Dış politikada Türkiye yalnızlaştı. Türkiye bir dönem kendi bölgesinin istikrarını savunan ve bu bölgede istikrarın teme aktörü olarak görülen Türkiye artık böyle görülmüyor. Oruç Reis gemisi neden çekildi? Bakım varmış Bu ülkenin Dışişleri Bakanı 90 gün orada görev yapacak demedi mi? Dedi, Ama geri çekilmedi mi? Çekildi. Kimin emri üzerine çekildi? Bu ülkede kim Dışişleri Bakanı? Dışişleri Bakanlığı’nın Türkiye’nin dış politikasının belirlenmesinde tümüyle devre dışı bırakıldığını bilmiyor muyuz! Herkes konuşuyor tek konuşmayan Dışişleri Bakanlığı. Türkiye en haklı davasında yalnız kaldı.

    Yunanistan neden sevinçli, Oruç Reis onların isteği üzerine çekildi de onun için. İlk adımı attınız diyorlar, ondan sonra masaya oturacağız diyorlar. Hangi kahramanlık Allah aşkına? Türkiye kendi çıkarlarını, Kıbrıs’ın çıkarlarını, Doğu Akdeniz’in çıkarlarını savunmak zorundadır.

    Davutoğlu: Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki ve Libya’daki politikası doğrudur. Biz Gelecek Partisi olarak destek ilan ettik. Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de vazgeçilmez çıkarları vardır. Ama şunu söylemek gerekir, Türkiye’nin politikası ne kadar haklıysa yürütülen diplomasi de o kadar yanlıştır.

     

  • Kemal Kılıçdaroğlu’nun testi negatif çıktı

    Kemal Kılıçdaroğlu’nun testi negatif çıktı

    Cumhuriyet Halk Partisi’nce (CHP), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan koronavirüs testinin negatif çıktığı açıklandı.

    CHP’den yapılan yazılı açıklamada, “Parti Sözcümüz Faik Öztrak’ın Covid-19 test sonucunun pozitif çıkmasının ardından, filyasyon kapsamında Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na da test yapılmıştır. Test sonucu negatiftir” denildi.

  • Kılıçdaroğlu’nun avukatının “FETÖ’ye yardım” davası Ankara’ya gönderildi

    Kılıçdaroğlu’nun avukatının “FETÖ’ye yardım” davası Ankara’ya gönderildi

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun avukatı Celal Çelik’in, “Fetullahçı Terör Örgütü’ne (FETÖ) üye olmamakla birlikte yardım”, “zincirleme şekilde hakaret”, “kamu görevlisine alenen hakaret” ve “silahlı terör örgütü propagandası” suçlarından 11 yıl 5 aydan 40 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın dosyası yetkisizlikle Ankara’ya gönderildi.

    İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya tutuksuz sanık Celal Çelik katılmadı. Çelik’in avukatları Çağlar Çağlayan ve Ertuğrul Aydoğan’ın hazır bulunduğu duruşmada, müşteki Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı avukatı Abdulsamet Aydın temsil etti.

    Sanık avukatı Çağlayan, müvekkiline bronşit tanısı konulduğunu, hastalığının ayrıca yeni tip koronavirüs (Kovid-19) şüphesi barındırdığını belirtti. Müvekkilinin hem kendi hem de salondakilerin sağlığı için duruşmaya katılamadığını ifade eden Çağlayan, bu duruma ilişkin mahkemeye rapor sundu.

    Avukat Aydoğan, müvekkillinin üzerine atılı iddiaların Ankara’da gerçekleştiğini belirterek, “Müvekkil uzun yıllardır Ankara’da yaşamaktadır. Savunmasının talimatla alınmasını istiyoruz. Ayrıca yetkisizlik talebimiz vardır.” dedi.

    Müşteki Erdoğan’ın avukatı Aydın ise şikayetlerinin sürdüğünü ifade ederek, davaya katılan sıfatıyla kabul edilmelerini istedi.

    Mahkeme heyeti, iddianameye konu sosyal medya paylaşımlarının 2013 ve 2016 arasında yapılması, bu yıllar arasında sanığın Ankara’da ikamet etmesi, kapatılan Yargıçlar ve Savcılar Birliğine (YARSAV) bağışta bulunması ve Dijitürk aboneliğini sonlandırması eylemleri bir bütün olarak değerlendirildiğinde eylem yoğunluğunun Ankara’da gerçekleştiğine karar verdi.

    Suçun işlendiği yerin Ankara olmasını gerekçe gösteren ve sanığın savunmasının henüz alınmamış olmasını dikkate eden heyet, dava dosyasının yetkisizlik kararıyla Ankara ağır ceza mahkemesine gönderilmesine hükmetti.

    İddianameden

    İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından hazırlanan ve FETÖ’nün yapısının anlatıldığı iddianamede, sanık Celal Çelik’in kullandığı tespit edilen “@celalcelik2” adlı Twitter hesabından, 2 ve 16 Mart 2014’te, o dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik hakaret içeren, FETÖ üyelerinin kullandığı terimleri kullanarak paylaşımlar yapıldığı belirtiliyor.

    Çelik’in Digitürk üyeliğini iptal ettirdiği, 26 Temmuz 2017’de bir televizyon kanalındaki programda yapılan tartışmalar sırasında, 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili “kontrollü darbe” tabirini kullandığı belirtilen iddianamede, “Sanığın haklarında ‘FETÖ/PDY’ye üye olmak’ suçundan soruşturma ve kovuşturma yürütülen kişilerle, olağanın ötesinde yoğun ilgi ve irtibatının bulunduğu anlaşılmıştır.” deniliyor.

    İddianamede, Çelik’in, MİT tırları durdurulmadan, 19 Ekim 2013’te Twitter hesabından, FETÖ’nün amacı doğrultusunda ve “MİT’in terör örgütlerine silah gönderdiği” algısını oluşturacak şekilde paylaşımda bulunduğu, bunun FETÖ üyelerinin söylemleriyle ayniyet gösterdiği aktarılıyor.

    İddianamede, Celal Çelik’in, “silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüte yardım etme” suçundan 5 yıldan 10 yıla, zincirleme şekilde “hakaret” suçlarından 9 aydan 6 yıla, zincirleme şekilde “kamu görevlisine hakaret” suçundan 1 yıldan 3 yıla, zincirleme şekilde “kamu görevlisine alenen hakaret” suçundan 1 yıl 2 aydan 3 yıl 6 aya ve zincirleme şekilde “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan da 3 yıl 6 aydan 17 yıl 6 aya kadar olmak üzere toplam 11 yıl 5 aydan 40 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.

  • CHP’nin 97’nci yılı! Kılıçdaroğlu Anıtkabir’de

    CHP’nin 97’nci yılı! Kılıçdaroğlu Anıtkabir’de

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin 97’nci kuruluş yıl dönümü dolayısıyla partililerle birlikte Anıtkabir’i ziyaret etti.

    CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, beraberindeki heyet ve partililer ile Aslanlı Yol’dan yürüyerek, Atatürk’ün mozolesine çelenk bıraktı. Saygı duruşunda bulunulmasının ardından Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler, Anıtkabir merdivenlerinde hatıra fotoğrafı çektirdi. Daha sonra Misak-ı Milli Kulesi’ne geçen Kılıçdaroğlu, Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı. Kılıçdaroğlu, şunları yazdı:

    “Büyük Atatürk, Sayın Genel Başkanım; temellerini 4 Eylül 1919’da Sivas Kongresi’nde attığınız 9 Eylül 1923’te de kurduğunuz Cumhuriyet Halk Partisi’nin bugünkü mirasçıları olarak huzurunuzdayız. Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin emperyalizm karşısındaki kararlılığını Kuvay-i Milliyenin işgal orduları karşısındaki azmini 97’nci kuruluş yıl dönümümüzde de yüreğimizde taşıyoruz. Yegane amacımız sizin ve silah arkadaşlarınızın kurduğu güzel cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandırarak hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceği bir Türkiye’yi inşa etmektir. İlke ve devrimleriniz ile II. Yüzyıla Çağrı Beyannamemizin ışığında kuracağımız halkın iktidarında ülkemizi işaret ettiğiniz muasır medeniyetler seviyesinin de ötesine taşıyacağımıza söz veriyoruz. Mücadelemiz hakimiyet kayıtsız şartsız milletin olana dek sürecektir. Mazlum milletlere umut ışığı olan Anadolu Devrimi’nin mimarları olarak size ve silah arkadaşlarınıza hayatını kaybetmiş tüm Cumhuriyet Halk Partililere, demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirmiş yurttaşlarımıza şükranlarımızı sunuyor, aziz şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Ruhun şad olsun.”

    CHP lideri Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler, daha sonra Anıtkabir’deki İsmet İnönü’nün mezarını ziyaret etti.

  • CHP 97 yaşında

    CHP 97 yaşında

    Mustafa Kemal Atatürk tarafından 9 Eylül 1923’te kurulan ve bugüne kadar 7 genel başkanın görev yaptığı CHP, 97’nci kuruluş yıl dönümünü kutluyor.

    Türk halkı Kurtuluş Savaşı sonrası yeni bir yönetim şekliyle tanıştı. Ülkenin ilk siyasi partisi ise Milli Mücadele’nin önderi Mustafa Kemal Atatürk tarafından kuruldu.

    Atatürk tarafından “Halk Fırkası” adıyla kurulan partinin adının başına 1924’te “Cumhuriyet” sözcüğü eklendi. 1935’teki 4’üncü kurultayda ise bugünkü “Cumhuriyet Halk Partisi” adı benimsendi.

    Dünyanın en eski birkaç partisinden biri olan CHP, 1923’ten 1950’ye kadar aralıksız iktidarda kaldı.

    12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından, o dönem Bülent Ecevit’in genel başkanlık yaptığı Cumhuriyet Halk Partisi kapatıldı. Parti daha sonra 3821 Sayılı Yasa’ya dayanarak kuruluşunun 69’uncu yıl dönümü olan 9 Eylül 1992 günü tekrar açıldı.

    Vekaleten görev alanlar hariç CHP’de genel başkanlık koltuğuna Atatürk, İsmet İnönü, Bülent Ecevit, Hikmet Çetin, Altan Öymen, Deniz Baykal ve Kemal Kılıçdaroğlu oturdu.

    56 kurultay yapıldı

    İlk kurultayı Sivas Kongresi kabul edilen CHP’de bugüne kadar 37 olağan ve 19 olağanüstü kurultay gerçekleştirildi.

    Partinin 15 Ekim 1927’de yapılan ikinci kurultayı, Atatürk’ün “Büyük Nutuk”u okuduğu kurultay olarak tarihteki yerini aldı. Kurultay kapsamında, 15-20 Ekim arasında toplam 36 saat 33 dakika konuşma yapan Atatürk, 19 Mayıs 1919’da başlayan Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın tüm dönemlerini ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş koşullarını belgelere dayanarak anlattı.

    “Gençliğe Hitabe” bölümüyle sona eren kurultayda, “Cumhuriyetçilik, Halkçılık, Milliyetçilik ve Laiklik”, partinin dört temel ilkesi olarak belirlendi.

    Sonrasında, 10 Mayıs 1931’de yapılan üçüncü olağan kurultayda da CHP’nin ilkelerine “Devletçilik ve Devrimcilik” eklendi. Böylelikle, partinin amblemi olacak “altı ok”un felsefesini oluşturan altı ilkenin, parti programına ve tüzüğüne giriş süreci tamamlandı.

    CHP’nin 9 Mayıs 1935’teki dördüncü olağan kurultayı ise Atatürk’ün katıldığı son kurultay oldu.

    Parti, ilk olağanüstü kurultayını Atatürk’ün vefatı üzerine 26 Aralık 1938’de yaptı. Genel başkanlığa seçilen İsmet İnönü, yaklaşık 33 yıl bu görevi sürdürdü.

    İnönü’nün istifasının ardından partinin başına, 14 Mayıs 1972’de yapılan 6. Olağanüstü Kurultay’da Bülent Ecevit geçti. 24 Mayıs 1979’daki 24’üncü Olağan Kurultay ise CHP’nin “Ecevitli” son kurultayı oldu. 12 Eylül 1980 darbesinden sonra, 30 Ekim 1980 tarihli dilekçesiyle genel başkanlıktan ayrıldığını açıklayan Ecevit, bir daha CHP’ye dönmedi.

    Darbenin ardından kapatılan parti, 9 Eylül 1992’de yapılan kurultay sonrası genel başkanlığa seçilen Deniz Baykal ile tekrar siyaset sahnesinde yerini aldı.

    CHP’de Hikmet Çetin ve Altan Öymen de genel başkanlık koltuğuna oturan isimler arasında yer aldı.

    Deniz Baykal’ın istifası sonrası 2010’daki 33. Olağan Kurultaydan bu yana genel başkanlığını Kemal Kılıçdaroğlu’nun yürüttüğü CHP’de bugüne kadar 7 genel başkan görev yapmış oldu.

    10 yıldır CHP genel başkanlığı görevini yürüten Kılıçdaroğlu, son olarak 25-26 Temmuz’da Ankara’da yapılan 37. Olağan Kurultay’da tek aday gösterilerek, yeniden genel başkanlığa seçildi.

    “Mücadelenin en ön saflarında CHP bulunmaktadır”

    CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, CHP’nin 97. yaşını kutlamanın mutluluğunu yaşadıklarını söyledi.

    “Cumhuriyet Halk Partisi’nin temelinde, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde emperyalizme karşı duruş, Kuvayımilliye ruhu, Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti vardır.” diyen Öztrak, şunları kaydetti:

    “CHP’nin geçmişinde Dumlupınar vardır, Sakarya vardır, İzmir’in dağlarında açan çiçekler, Kıbrıs’ın Beşparmak Dağları’na şehitlerimizin al kanlarıyla yazılan özgürlük mücadelesi vardır. Atatürk ilke ve devrimleri üzerinde oturan Cumhuriyet’imizin aydınlanma hareketi vardır. Yine, Cumhuriyet’imizin çok partili demokrasiyle taçlandırılması, sosyal demokrasi ve sosyal devlet anlayışı vardır.

    CHP, bu onurlu mirasın sahibi olan milletimizin partisidir. Bugün de hak, hukuk ve adalet için mücadelenin en ön saflarında CHP bulunmaktadır.”

    Yarışmada dereceye girenleri ödülleri verilecek

    CHP’nin 97. kuruluş coşkusunu salgın nedeniyle açık havada yaşayacaklarını ifade eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Akkuş İlgezdi, “Kurtaran ve kuran partimiz 97 yaşında. Büyük bir coşku ve mutlulukla pandemi kuralları çerçevesinde bir kutlama programı hazırladık. Milli Egemenliğimizin 100. yılı şerefine düzenlemiş olduğumuz ve pandemi nedeniyle başvuru tarihini uzattığımız resim, şiir ve beste yarışmalarımızın ödülleri de 9 Eylül’de Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu tarafından sahiplerine verilecek.” dedi.

    Yarışmaya katılımın yoğun olduğunu belirten İlgezdi, jürinin değerlendirmesinde çok zorlandığını aktardı. Birbirinden değerli eserler arasında dereceye girenleri belirlemenin uzun saatlerini aldığını belirten İlgezdi, “Bu ödüller dışında jürimiz tarafından birçok güzel eser içinde ayrıca mansiyon ödülleri takdir edildi. Partimizin 97. kuruluş yıl dönümündeki törende, eserler de katılımcılarla ve halkımızla paylaşılacak.” diye konuştu.

    Kuruluş yıl dönümü etkinliklerinde sıkı pandemi önlemleri uygulanacak

    CHP’den yapılan yazılı açıklamada, CHP’nin 97. kuruluş yıl dönümünün son günlerde riski artan, ivmelenen pandemi koşulları ve halkın sağlığına dönük endişeler nedeniyle güçlü önlemlerle gerçekleştirileceği bildirildi.

    Bu kapsamda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığındaki heyetin, yarın sabah 09.30’da Anıtkabir’de CHP’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ve partinin ikinci genel başkanı İsmet İnönü’nün mezarına çelenk bırakacağı aktarıldı.

    Kılıçdaroğlu’nun, saat 11.30’da ise Milli Egemenliğin 100. yılı şerefine düzenlenen resim, şiir ve beste yarışmalarının ödül sahipleriyle internet ortamında bir araya geleceği vurgulandı. Kılıçdaroğlu’nun ödül sahipleriyle görüşmesinin sosyal medya ve televizyonlardan canlı yayınlanacağı da belirtildi.

    Açıklamada, “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin Yüce Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği yolda, gösterdiği hedefe doğru olan mücadelesinin 97. yıl dönümünün pandemi koşullarına uygun biçimde büyük bir coşkuyla kutlanacağı” kaydedildi.

  • CHP’li Özel Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen davetiyeyi yırttı!

    CHP’li Özel Cumhurbaşkanlığı’ndan gelen davetiyeyi yırttı!

    CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı’nda yapılan adli yıl açılışı töreni için davet edilen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan Covid-19 testi istenmesine tepki gösterdi ve gönderilen davetiyeyi yırttı.

    CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılan adli yıl açılış töreni için davet edilen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ndan corona virüsü test sonucu istenmesine sert tepki gösterdi.

    Özel şu ifadeleri kullandı:

    “Bu bir hadsizlik, bu bir terbiyesizlik. Buradan uyarıyoruz. AKP ve onu yöneten küstah akıl, bir daha CHP’ye davetiye yolladığınız herhangi bir yere böyle bir hadsizlik yapmayacaksınız. Ya davetiye yollamayın ya bu rezilliği yapmayın. Bu terbiyesizliği, yok hükmünde kabul ediyoruz ve çiğniyoruz. O sarayı yöneten küstah aklın, iğrenç yaklaşımlarından yaka silkiyoruz. Bunlarla siyaset yapmak zor.”

  • Kılıçdaroğlu: Kavgayı bir tarafa bırakmamız lazım

    Kılıçdaroğlu: Kavgayı bir tarafa bırakmamız lazım

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Tarihimizi yeniden okumamız lazım. Kavgayı bir tarafa bırakmamız lazım. Türkiye’yi yeniden bölgesinin lideri, Türkiye’yi yeniden dünyanın saygın ülkesi haline getirmek zorundayız” dedi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milli Mücadelenin kahramanlarından Albay Reşat Çiğiltepe’nin Ankara Devlet Mezarlığı’ndaki mezarını ziyaret edip, karanfil bıraktı ve dua etti. Kılıçdaroğlu, daha sonra aralarında eski başbakan Bülent Ecevit’in de bulunduğu diğer devlet büyüklerinin mezarlarını da ziyaret ederek dua etti ve karanfil bıraktı. Kılıçdaroğlu, mezarlıktan çıkışta basın mensuplarına açıklamada bulundu. Kılıçdaroğlu, bugün Albay Reşat Bey’i andıklarını belirterek şöyle konuştu:

    “Aslında Anadolu toprağının her karışı insan kanıyla sulanmış. Biz milli Kurtuluş Savaşı’nı çok zor koşullarda verdik. İnsanlar yaşamlarını bu ülke için çocukları için ülkenin geleceği için seve seve feda ettiler. Miralay Reşat, Çiğiltepe’yi almakla görevlendirilmişti, Gazi Mustafa Kemal’in talimatı vardı. ‘Çiğiltep’yi kuşattım, Mustafa Kemal aradığında yarım saatte Çiğiltepe’yi alacağız’ dedi. Yarım saat sonra Mustafa Kemal, tekrar aradığında Çiğiltepe alınmamıştı. Ve Miralay Reşat, yaşamına son verdi. 45 dakika sonra ise Çiğiltepe alınmış, düşmandan temizlenmişti. Bu gerçekleri acaba devleti yönetenler biliyorlar mı? Milli Kurtuluş Savaşı’nın hangi koşullarda verildiğini biliyorlar mı? Ayağında çarığıyla, kucağında çocuğuyla, omzunda topuyla cepheye silah taşıyan anneleri biliyorlar mı acaba? Cumhuriyet kolay kurulmadı. Her karışında acı var, gözyaşı var, Mehmetçiğin kanı var. Nasıl olur da bu gerçekler görülmez? O nedenle biz Miralay Reşat’ı, komutanımızı bugün sevgi ve saygıyla andık. Ruhu şad olsun.”

    ‘UMARIM GAZİ MUSTAFA KEMAL’İ YENİDEN OKURLAR’

    Kılıçdaroğlu, 30 Ağustos Zafer Bayramı törenlerine koronavirüs tedbirleri kapsamında kısıtlama getirildiği iddialarına ilişkin, “Bu konuda çok şey söylendi. 30 Ağustos, Lozan’a başı dik gitmenin en önemli adımıdır. Düşmanın Anadolu topraklarından kovulmasıdır. Ağır bedellerin ödenmesidir. Bu tarih için bırakın pandemiyi bu tarih için bugün milyonlarca insan hayatını vermeye hazırdır. Dolayısıyla Türkiye’yi bilmeyen, tarihini bilmeyen, Milli Kurtuluş Savaşı’nın hangi koşullarda verildiğini bilmeyen bir ekip ile tablo ile karşı karşıyayız. Bu hepimizi üzüyor. Beni de üzüyor. Umarım onlar Miralay Reşat’ı da, Gazi Mustafa Kemal’i de, Kazım Karabekir’i de, Rauf Orbay’ı da oturur yeniden okurlar” dedi.

    ‘KAVGAYI BİR TARAFA BIRAKMAMIZ LAZIM’

    İstanbul Büyükşehir Belediyesince bastırılan ‘Nutuk’ kitabının bütün bakanlara gönderilmesini istediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Çünkü Nutuk’ta sözü edilen kişilerin ayrıca kimler oldukları da kısa tarihleriyle anlatılmış. Dolayısıyla en azından onu okuyun. Bilin bakalım, bu savaş nasıl verildi, nasıl mücadele edildi. Osmanlı nasıl teslim alındı, İşgal altında bir İstanbul, Erzurum, Gaziantep, Kahramanmaraş; acaba bunlar Sütçü İmamı biliyorlar mı? Adını üniversiteye verdik; ama Sütçü İmam’ın hangi koşullarda mücadele ettiklerini biliyorlar mı? Onlar biliyorlar mı acaba Cumhuriyet kurulurken okuma-yazma oranının yüzde 8 olduğunu? Onlar biliyorlar mı acaba kendi deniz altımızı yapan bir Türkiye’yi ayağa kaldıran Mustafa Kemal’i ve arkadaşlarını? Kayseri’de 1925 yılında bir uçak fabrikasının kurulduğunu biliyorlar mı acaba? Geldiğimiz nokta ekonomik açıdan Türkiye’nin dışarıya bir anlamda teslim edildiği noktadır. İşimiz çok. Böyle yasaklarla falan olmaz bunlar. Hepimizin düşünmesi lazım. Tarihimizi yeniden okumamız lazım. Kavgayı bir tarafa bırakmamız lazım. Türkiye’yi yeniden bölgesinin lideri, Türkiye’yi yeniden dünyanın saygın ülkesi haline getirmek zorundayız. Bunun mücadelesini de zaten veriyoruz” diye konuştu.

  • AK Parti’li Ünal’dan, Kılıçdaroğlu’na tepki

    AK Parti’li Ünal’dan, Kılıçdaroğlu’na tepki

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, “Kemal Kılıçdaroğlu, Biden’ın açıklaması kendisine sorulduğunda alaycı bir üslup ve çirkin yakıştırmalarla Fahrettin Altun’a saldırarak konuyu geçiştiriyor.” ifadesini kullandı.

    Ünal, Twitter hesabından, “Kemal Kılıçdaroğlu, Biden’ın açıklaması kendisine sorulduğunda alaycı bir üslup ve çirkin yakıştırmalarla Fahrettin Altun’a saldırarak konuyu geçiştiriyor. Asıl soru şudur, Biden Ocak’ta ‘Erdoğan’ı sizinle devireceğini’ söylediğinde siz 7 ay boyunca neden sustunuz?” paylaşımında bulundu.

  • Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na tazminat davası

    Erdoğan’dan Kılıçdaroğlu’na tazminat davası

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı Ahmet Özel, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu hakkında 2 milyon liralık manevi tazminat davası açtıklarını bildirdi.