Etiket: Kıbrıs

  • KKTC’de cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, vizyonunu açıkladı

    KKTC’de cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, vizyonunu açıkladı

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı ve Ulusal Birlik Partisinin (UBP) cumhurbaşkanı adayı Ersin Tatar, 11 Ekim’de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi için vizyonunu kamuoyu ile paylaştı.

    UBP Basın Bürosundan yapılan yazılı açıklamaya göre, cumhurbaşkanı adayı Tatar, sosyal medyadan düzenlenen bir etkinlikte gelecek dönem vizyonunu açıkladı. Vizyon tanıtım etkinliğine, Tatar’ın yanı sıra UBP’nin Onursal Başkanı ve KKTC’nin 3’üncü Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, bakanlar, milletvekilleri ve belediye başkanları da katıldı.

    “Yeni bir geleceğe yürüyoruz” sloganıyla düzenlenen etkinlikte konuşan Tatar, “Artık ayağa kalkma ve yepyeni bir geleceğe yürüme zamanıdır. Kıbrıs konusunda masaya artık yeni alternatifler gelecek, Kapalı Maraş’ı insanlığa kazandıran yeni bir açılım gelecek, Mavi Vatan’la ülkemize zenginlik gelecek, Türkiye ile ilişkilerimizin daha da güçlendiği yeni bir dönem gelecek ve Kıbrıs Türk halkıyla iç içe, halka açık bir cumhurbaşkanlığı gelecek.” ifadelerini kullandı.

    Tatar, Kıbrıslı Türklerin 450 yıldır bu topraklarda olduğunu hatırlatarak yüzyıldan fazladır da kendi vatanlarında bir varoluş, özgürlük ve egemenlik mücadelesi verdiklerini kaydetti.

    Yok edilmek istenen bir topluluk noktasından, devlet sahibi bir halk noktasına birlikte mücadele ederek ulaştıklarına vurgu yapan Tatar, UBP’nin adayı olarak cumhurbaşkanlığı seçimine katılmaktan onur ve gurur duyduğunu kaydetti.

    Ersin Tatar, “Sorumluluğumun bilincindeyim. Beklentilerinizin ne olduğunu çok iyi biliyorum.” dedi.

    Seçildiği andan itibaren, her zaman olduğu gibi, halkla iç içe olmaya devam edeceğini söyleyen Tatar, hükümetle çatışan, her şeyden şikayet eden değil, Kıbrıs Türk halkının sorunlarına somut çözümler bulmak için durmaksızın çalışan bir cumhurbaşkanı olacağını ifade etti.

    Tatar, “Bu topraklarda yaşayan istisnasız her kesimden, her görüşten ve her düşünceden insanımızı kucaklayan bir cumhurbaşkanı olacağım.” dedi.

    KKTC olarak egemenlik, güvenlik ve refah için onurlu bir mücadele yürüttüklerini belirten Tatar, kendi ayakları üzerinde duran bir yapı ve gelecek inşa etme çabasında olduklarını söyledi.

    “Rum tarafıyla görüşmeye açık olacağım”

    Rum yönetimi ile siyasetçilerinin mevcut zihniyeti değişmeden, Kıbrıs’ta statükoyu değiştirecek, iki halkı barış içinde huzura taşıyacak bir anlaşmanın mümkün olmadığına işaret eden Tatar, Kıbrıs Türk halkının iki devletli, iki bölgeli, egemen eşitliğe dayalı ve her iki tarafın da üzerinde anlaştığı bir çözüme hazır olduğunun altını çizdi.

    Tatar, KKTC Cumhurbaşkanı’nın, Kıbrıs Türk halkının yararına olmayan, kendilerini 1974 öncesine götürecek yolu açacak hiçbir çözüme evet diyemeyeceğini belirterek Kıbrıs Türk halkının ana vatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünden, kendi iradesine sahip çıkmaktan ve devletinden asla vazgeçmeyeceğini kaydetti.

    “Rum tarafıyla görüşmeye açık olacağım. Seçimden hemen sonra Cumhurbaşkanlığında oluşturacağımız uzman danışma heyetiyle artık federasyon dışındaki alternatif çözüm önerilerini de masaya getireceğim.” diyen Başbakan Tatar, “Ancak amacı, hedefi, takvimi belli olmayan hiçbir sürecin içinde yer almaya niyetim yoktur. Halkıma bir beş yıl daha asla kaybettirmeyeceğim.” ifadelerini kullandı.

    Ersin Tatar, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın “Tek yol federasyon, Rum tarafıyla ancak ben anlaşırım, bu işi çözersem ben çözerim” dediğini ama çözümü gerçekleştiremediğini ifade etti.

    “Maraş’ın açılması Kıbrıs konusunda önemli dönüm noktalarından biri olacaktır”

    Kapalı Maraş açılım sürecine de değinen Tatar, hedeflerinin Maraş’ı 1974 öncesi sahipleri için açmak, özgürleştirmek olduğunu aktardı.

    Tatar şunları kaydetti:

    “Kapalı Maraş’ın dünyaya yeniden açılmasıyla ortaya çıkacak refah ve zenginlikten Kıbrıs Türk halkının, KKTC’nin de yararlanmasını sağlamak hedefimizdir. Maraş’ı uluslararası hukuka uygun biçimde, oradaki mülklerin eski sahiplerinin haklarını gözeterek, devletimizin idaresinde ve Gazimağusa Belediyesinin bir bölgesi olarak açmak hepimizin çıkarınadır.

    Maraş’ın yeniden Kıbrıs’a ve dünyaya açılması, iki halk arasında kalıcı bir barışın tesis edilebileceğinin de simgesi olacaktır. İnanıyorum ki Maraş’ın açılması, Kıbrıs konusunda önemli dönüm noktalarından biri olacaktır.”

    “Türkiye ile aramızdaki ilişki karşılıklı saygı, sevgi ve iş birliğine dayanmaktadır”

    Başbakan Tatar, dış politikadan, eğitime, spordan sanata, tarımdan ticarete, sağlıktan sanayiye kadar hayatın ve ekonominin her alanında KKTC’nin yanında dimdik duran bir Türkiye Cumhuriyeti olduğunun altını çizerek, Türkiye ile KKTC’yi daha da güçlendirecek, zenginleştirecek, kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayacak yeni proje ve iş birliklerinin artarak devam edeceğine vurgu yaptı.

    “Türkiye ile aramızdaki ilişki karşılıklı saygı, sevgi ve iş birliğine dayanmaktadır. Kardeşlik esasına, sevgiye, saygıya dayanmaktadır. Kıbrıs Türkü’nün kimliğiyle, devletiyle var olması bizim için olduğu kadar Türkiye için de önemlidir ve Türkiye bunun gereğini yerine getirmektedir.” diyen Tatar, iki ülke arasındaki iş birliğini kardeş devlet esasına dayalı olarak en ileri noktaya taşımaya gayret edeceğini dile getirdi.

    Cumhurbaşkanı Akıncı’nın son beş yıllık görev süresi içinde KKTC’nin en büyük destekçisi olan Türkiye ile doğru, sağlıklı ilişki kurmayı başaramadığını belirten Tatar, Akıncı’nın belirli bir kesimin oyları için Türkiye’yi en hassas konularda eleştirdiğini ifade etti.

    Yunanistan’ın ve onun kontrol alanındaki Güney Kıbrıs Rum yönetiminin Doğu Akdeniz’de uyguladığı politikaların esas itibarıyla Türkiye ve KKTC düşmanlığı üzerine kurulduğuna işaret eden Tatar, şu değerlendirmede bulundu:

    “Yunan devleti ve Rum yönetimi, Türkiye’yi bölgede yalnızlaştırmak, KKTC’ye ve Kıbrıs Türk halkına verdiği desteği engellemek, Akdeniz’i Türkiye’ye ve KKTC’ye kapatmak istemektedir. Ancak onlar ne isterse yapsınlar, bizler bugünümüz ve geleceğimiz için denizlerdeki, gökyüzündeki, karadaki haklarımıza Türkiye ile birlikte sahip çıkacağız. Bu bağlamda ‘Mavi Vatan’ bizler için büyük önem taşımaktadır. Mavi Vatan’a sahip çıkmak, Kıbrıs Türk halkının refahının, zenginliğinin, çocuklarımızın geleceğinin bir gereğidir.” dedi.

  • Kıbrıs’ta devlet kanalı programlara maskeli çıkma kararı aldı

    Kıbrıs’ta devlet kanalı programlara maskeli çıkma kararı aldı

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) devlet kanalı BRT yönetimi, koronavirüs vakalarında yaşanan artış nedeniyle programlara maskeli çıkılması kararı aldı.

    KKTC’de 1 Temmuz’da koronavirüs (Covid-19) önlemlerinin kaldırılmasının ardından ülkede vaka sayılarında artış yaşandı. Ülkede sıfırlanan vaka sayısı 300’e çıkarken, devlet kanalı BRT’nin yönetimi aldığı tedbirlere bir yenisini daha ekledi. Kanalda programlara çıkan konuklara ve tüm çalışanlara kurum içerisinde maske takma zorunluğu getirildi.

    “HALKA ÖRNEK OLMAK İÇİN BU TEDBİRİ ALDIK”

    DHA’ya açıklama yapan BRT Müdürü Meryem Özkurt, halka örnek olmak için böyle bir adım attıklarını söyledi. Özkurt, “Hem çalışanlarımızın hem de konuklarımızın sağlığını düşünmek zorundayız. Pandemi sürecinde BRT’nin sağlıklı bir şekilde yayınlara devam etmesi hayatidir” diye konuştu.

  • Bakan Akar: Kıbrıs’ı milli mesele kabul ediyoruz

    Bakan Akar: Kıbrıs’ı milli mesele kabul ediyoruz

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) komuta kademesi, Şehit Yüzbaşı Cengiz Topel Akdeniz Fırtınası-2020 Tatbikatı’nın “Seçkin Gözlemci Günü” faaliyetlerini takip etti. Hedeflerin deniz topçularının atışları, komandolar ve F-16 tarafından tam isabetle vurulduğu tatbikatın sonunda konuşan Akar, “Biz Kıbrıs’ı milli mesele kabul ediyoruz ve buradayız. Burada bize düşen görev neyse, 1974’te ne yaptıysak aynı ruh, aynı heyecan, aynı esaslar dahilinde KKTC’li kardeşlerimizin güvenliği, bekası için her türlü şeyi yaptık, yapmaya hazırız.” dedi.

    Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile Kaş’taki temaslarının ardından dün Lefkoşa’ya geldi.

    Ercan Havalimanı’nda Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk ve diğer yetkililer tarafından karşılanan Akar ve komutanlar, buradan helikopterlerle tatbikat alanına geçti.

    Tören mangasının selamlanması sonrası Akar ve komuta kademesinin alandaki yerlerini almalarıyla Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı arasında karşılıklı eğitim, iş birliği ve birlikte çalışabilirliği geliştirmek üzere birleşik, müşterek ve fiili olarak icra edilen Şehit Yüzbaşı Cengiz Topel Akdeniz Fırtınası-2020 Tatbikatı’nın “Seçkin Gözlemci Günü” faaliyetleri başladı.

    Hedefler tam isabetle vuruldu

    Faaliyetler kapsamında ilk olarak denizden sızma harekatı gerçekleştirildi. Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ait fırkateynden ayrılan Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığına bağlı özel kuvvet unsurları denizden sızma harekatı ile sahilde belirlenen hedefleri başarıyla imha etti.

    Deniz topçusu tarafından işaretli hedeflerin tam isabetle vurulması sonrasında ATAK helikopterlerinin eşliğinde hava hücum harekatı gerçekleştirildi. Harekat kapsamında komandolar helikopterlerle tatbikat alanına indirildi. Komandoların tespit ettiği hedeflerin savaş uçakları tarafından ateş altına alındığı tatbikatta İHA’lar da görev aldı.

    “Kıbrıs bizim milli meselemiz”

    Faaliyetlerin tamamlanmasının ardından personele hitap eden Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, sözlerine tatbikatta başarıyla görev alan personeli kutlayarak başladı.

    Bir askerin en önemli özelliğinin başarma, savaşma azim ve kararlılığı olduğunu vurgulayan Akar, “Bu azim ve kararlılık ne zamana kadar sürecek? Ölünceye, yani şehit oluncaya kadar.” diye konuştu.

    Türk Silahlı Kuvvetlerinin başta FETÖ, PKK/YPG, DEAŞ terör örgütleri olmak üzere tüm tehdit ve tehlikelere karşı yoğun bir mücadele verdiğini belirten Akar, “Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu asil milletin egemenliği, bağımsızlığı için güçlü, kuvvetli, bilgili ve disiplinli olması lazım. Ülkemizin, milletimizin egemenliği, bağımsızlığı, 83 milyonun güvenliği, 780 bin kilometrekarelik vatan toprağının, mavi vatanın ve semalarımızın kontrolü için, hatta gelişen çağda bir de siber vatan var, bunlara hakim olabilmek için ‘biz’ diyerek çalışıp görevimiz neyse elimizden geldiğince ‘ölürsem şehit kalırsam gazi’ anlayışı içinde bunu yerine getireceğiz” ifadelerini kullandı.

    Tatbikatların önemli olduğuna, personelin bundan azami şekilde yararlanmasının önemine değinen Akar, konuşmasında askeri alandaki, savunma ve güvenlik konularındaki gelişmelere de değindi.

    “Kıbrıs bizim milli meselemiz.” diyen Akar, “Hiçbir oldubittiye izin vermeyeceğimizden, hem kendi hem de KKTC’li kardeşlerimizin hak alaka ve menfaatlerini sonuna kadar koruyacağımızdan kimsenin şüphesi olmasın.” dedi.

    “Biz barıştan, diyalogdan, görüşmelerden yanayız”

    Türkiye’nin uluslararası anlaşmalar kapsamında Kıbrıs’ta garantör bir ülke olduğunu hatırlatan Akar, şunları söyledi:

    “Biz Kıbrıs’ı milli mesele kabul ediyoruz ve buradayız. Burada bize düşen görev neyse, 1974’te ne yaptıysak aynı ruh, aynı heyecan aynı esaslar dahilinde KKTC’li kardeşlerimizin güvenliği, bekası için her türlü şeyi yaptık, yapmaya hazırız, bundan da kimsenin şüphesi olmasın. Doğu Akdeniz’de hak, alaka ve menfaatlerimiz var. Bunlara karşı bir kısım ülkeler bazı karşı hareketler, eylemler yapıyor. Biz bunları büyük bir sabırla takip ediyoruz. Fakat hakkımızı, hukukumuzu korumak yönünde yapmamız gereken ne varsa, atmamız gereken ne adım varsa kararlılıkla tek vücut olarak bunları yaptık, yapmaya devam edeceğiz. Bizim buradaki haklarımızdan fedakarlık yapmamız, hakkımızı feda etmemiz asla söz konusu değil. Biz barıştan, diyalogdan, görüşmelerden, müzakerelerden yanayız ve bu olayın siyasi bir şekilde çözülmesinden yanayız. Diğer taraftan da hiçbir oldubittiye müsaade etmeyeceğimizi, kendi hakkımızı, KKTC’li kardeşlerimizin hakkını çiğnetmeyeceğimizi de herkes kafasına soksun.”

    Konuşma sonrasında bölgedeki birliklerde inceleme ve denetlemelerde bulunan Akar ve komutanlar, daha sonra KKTC’den ayrıldı.

  • Akar ve TSK komuta kademesinden “sürpriz” KKTC ziyareti

    Akar ve TSK komuta kademesinden “sürpriz” KKTC ziyareti

    Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve TSK komuta kademesi, “Şehit Yüzbaşı Cengiz Topel Akdeniz Fırtınası-2020 Tatbikatı”nın “Seçkin Gözlemci Günü” faaliyetlerini takip etmek üzere KKTC’ye geldi.

    Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Adnan Özbal ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile Antalya’nın Kaş ilçesindeki temaslarını tamamlamasının ardından Lefkoşa’ya geçti.

    Bakan Akar ve komutanlar, KKTC’de gerçekleştirilen “Şehit Yüzbaşı Cengiz Topel Akdeniz Fırtınası-2020 Tatbikatı”nın “Seçkin Gözlemci Günü” faaliyetlerini takip edecek.

    Tatbikat, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı arasında karşılıklı eğitim, iş birliği ve birlikte çalışabilirliği geliştirmek üzere birleşik, müşterek ve fiili olarak icra ediliyor.

  • Covid-19’dan ağırlaşan milletvekili Türkiye’ye getirildi

    Covid-19’dan ağırlaşan milletvekili Türkiye’ye getirildi

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) koronavirüs tespit edilen muhalefet Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Milletvekili Bertan Zaroğlu ağırlaşınca, ambulans uçakla Türkiye’ye getirildi.

    Karantina otelinde kalan Zaroğlu’nun, tomografi sonuçları ciğerlerinde ciddi tahribat olduğunu ortaya çıkardı. Zaroğlu, Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Hastane şartlarını eleştiren Zaroğlu, kendisine yönelik bilerek sıkıntı çıkarıldığını savundu.

    ‘IRKÇILIK YAPILIYOR’ İDDİASI

    YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı da yaptığı açıklamada, Zaroğlu’na karşı ırkçılık yapıldığını ileri sürdü. Girişimler sonucunda Zaroğlu ambulans uçakla Türkiye’ye getirildi.

  • KKTC’ye yönelik tüm uçuşlar durduruldu

    KKTC’ye yönelik tüm uçuşlar durduruldu

    Artan Koronavirüs vakaları nedeniyle, Türkiye ve diğer ülkelerden Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne (KKTC) yönelik uçuşlar durduruldu.

    KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’na bağlı Sivil Havacılık Dairesi KKTC’ye uçuşlarla ilgili notam yayımladı. Sivil Havacılık Dairersi Müdürü Mustafa Sofi’den alınan bilgiye göre; yayımlanan notam ile bu gece yarısından 13 Eylül Pazar akşamına kadar KKTC’ye geliş uçuşları durduruldu.

    Gidişler konusunda ise herhangi bir notam yayımlamadıklarını bildiren Sofi, uçakların boş gelmesi halinde gidiş uçuşlarının yapılabileceğini söyledi. Sofi, acil uçuşlar, askeri ve ambulans uçakların ise bu karardan muaf tutulduğunu belirtti.

  • Yunan fırkateynini kovalayan Kemalreis’e yeni görev!

    Yunan fırkateynini kovalayan Kemalreis’e yeni görev!

    Fransa ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasındaki ‘Savunma Alanı İşbirliği Anlaşması’na Türkiye’den sert tepki geldi. Oruç Reis’e taciz girişiminde bulunan Yunan fırkateyni Limnos’u kovalayan TCG Kemalreis fırkateyni de bu kez Kıbrıs’ın doğusunda Barbaros Hayrettin Paşa araştırma gemisine refakat etmeye başladı.

    Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Fransa ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) arasında 4 Nisan 2017’de imzalanan anlaşmanın 1 Ağustos’ta yürürlüğe girdiğinin duyurulması üzerine yaptığı açıklamada, Türkiye’nin daha önce defalarca dile getirdiği, “Kıbrıs’ın tamamını ve Kıbrıs Türklerini temsil etmeyen GKRY, böyle bir anlaşma yapmaya ehil ve yetkili değildir” görüşünü vurguladı. Aksoy, şu değerlendirmeyi yaptı: “Söz konusu anlaşma, 1960 Antlaşmalarına ve bu antlaşmalar tarafından kurulan dengeye aykırıdır. Doğu Akdeniz’de istikrar ve güvenliğin sağlanması yönündeki çabaları da sekteye uğratma riski barındırmaktadır. Fransa’nın mevcut dönemde gerilimi daha da arttıracak adımlar atması, bu bağlamda GKRY ile ortak tatbikatlar düzenleyerek, geçici de olsa, 1960 Antlaşmalarının hilafına burada askeri uçaklarını konuşlandırması kabul edilemez. BM Güvenlik Konseyi Daimi üyesi Fransa’yı, BM’nin gündeminde olan Kıbrıs’la ilgili meselelerde daha sorumlu davranmaya davet ediyoruz.”

    KEMALREİS KIBRIS’IN DOĞUSUNDA

    Fransa-GKRY anlaşması sonrası, Oruç Reis Sismik Araştırma Gemisi’nin korumasında görev alan TCG Kemalreis fırkateyninin Kıbrıs’ın doğusunda görevlendirilmesi dikkat çekti. Kemalreis önce KKTC sahil güvenlik gemileriyle deniz eğitimi yaptı, ardından Barbaros Hayrettin Paşa gemisine refakat etmeye başladı. Milli Savunma Bakanlığı dün resmi Twitter hesabından, “Akdeniz Kalkanı Harekâtı’na katılan TCG Kemalreis fırkateyni Akdeniz’de Kıbrıs Adası doğusunda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sahil güvenlik gemileriyle deniz eğitimlerini müteakip Barbaros Hayrettin Paşa araştırma gemimize refakat etmektedir” paylaşımında bulundu. Bu paylaşımda Kemalreis’in Barbaros Hayrettin Paşa’ya sağladığı güvenlik ve korumadan görsellere de yer verildi.

    Kıbrıs’ın güneybatısında Oruç Reis’in korumasını sağlayan ve taciz girişiminde bulunan Yunan fırkateynini kovalayan TCG Kemalreis’in adanın doğusunda Barbaros Hayrettin Paşa gemisini korumaya gönderilmesi, Fransa-Kıbrıs Rum Yönetimi işbirliğine Ankara’nın sahada verdiği “Biz buradayız” mesajı olarak değerlendirildi.

    TCG BANDIRMA DA DOĞU AKDENİZ’DE

    Türk Deniz Kuvvetleri’nin bir başka vurucu gücü olan TCG Bandırma korveti de Doğu Akdeniz’de görev yapıyor. Milli Savunma Bakanlığı Akdeniz Kalkanı Harekâtı’na iştirak eden TCG Kemalreis fırkateyni ile birlikte TCG Bandırma korvetinin de BM’nin Lübnan’daki geçici kuvvetine (UNFIL) katılarak Doğu Akdeniz’de görev yaptığını duyurdu.

    YAVUZ İÇİN DE NAVTEX

    Türkiye, Yavuz sondaj gemisinin çalışmalarını yürüteceği Doğu Akdeniz’de Kıbrıs’ın güneybatısındaki alana yönelik 18 Ağustos-15 Eylül tarihleri için yeni bir Navtex (Denizcilere Duyuru) ilan etti. Yavuz gemisi, Ertuğrul Bey, Osman Bey ve Orhan Bey gemileriyle birlikte çalışmalarını sürdürecek. Navtex duyurusunda, “Çalışma sahasına girilmemesi şiddetle tavsiye olunur” denildi.

    AB: DİYALOĞA ÇAĞIRIYORUZ

    Türkiye’nin yeni Navtex ilanının ardından Avrupa Birliği yeni bir açıklama yaptı. AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, “Türkiye’nin son hamlesi Doğu Akdeniz’de tansiyonu ve güvensizliği arttırıyor. Bu adım, diyalog ve müzakereleri sürdürme çabaları ile tansiyonu düşürme girişimlerini baltalıyor. Türk yetkilileri bu girişimi sonlandırmaya, AB ile iyi niyetli ve geniş kapsamlı diyaloğa çağırıyorum” dedi.

    ‘FRANSA MACERA ARAMASIN’

    Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Fransa’nın Kıbrıs’a askeri uçaklarını konuşlandırmasının hiçbir şart ve ahvalde kabul edilemez olduğunu vurguladı. Oktay açıklamasında şöyle dedi: “Fransa’nın Kıbrıs’la ilgili meselelerde macera aramaması, çok daha sorumlu davranması esastır. AB başta olmak üzere, uluslararası çevrelerin de Fransa’nın bölgedeki şımarık, saldırgan ve hukuk tanımaz tavırlarına karşı tutum almaları elzemdir. Doğu Akdeniz’de Türkiye ve KKTC’nin hilafına hiçbir girişimin yürütülme şansı olamaz. Türkiye, Kıbrıs Türkü’nün yanında olmaya, kayıtsız şartsız destek vermeye devam edecektir. Ve kendi yetki sahasındaki çalışmalarını da kararlı bir şekilde Yavuz’la sürdürecektir.”

  • Rum Lider Putin’den Kapalı Maraş için yardım istedi

    Rum Lider Putin’den Kapalı Maraş için yardım istedi

    Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de ilerleyişinin durdurulması ve Kapalı Maraş’ın açılmaması için Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den yardım istedi.

    Kıbrıs Rum Yönetimi Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis, Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştü. Görüşmede, Anastasiadis’in Putin’den Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki ilerleyişinin durdurulması ve Kapalı Maraş bölgesinin açılmaması için yardım istediği öğrenildi. Rum yönetimi lideri Anastasiadis, sismik araştırma gemisi Barbaros Hayrettin Paşa gemisinin çalışmalarının da engellenmesini istedi. Putin ile Anastasiadis’in bir telefon görüşmesi yaptığını açıklayan Rum Hükümeti Sözcüsü Kiriakos Kusios, Rusya’nın Türkiye konusunda devreye gireceğini söyledi. Putin’in Doğu Akdeniz’deki krizin yatıştırılması için Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la görüşeceğini söyleyen Kusios, “Putin bu konuda söz verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a düşüncelerimizi ileteceğini söyledi” dedi.

    KAPALI MARAŞ AÇILMASIN

    Putin’in de yaşananlardan endişe duyguğunu söylediğini belirten Rum Sözcü, “Putin, Rusya’nın daima anlaşmazlıkların, uluslararası hukuk ilkeleri temelindeki müzakereler aracılığıyla çözülmesinden yana olduğunu vurguladı” ifadelerini kullandı. Görüşmede, Anastasiadis’in Kapalı Maraş bölgesinin açılmaması gerektiği yönünde düşüncelerini de ortaya koyduğu belirtildi.

  • Rauf Denktaş’ın oğlu Cumhurbaşkanı adayı oldu

    Rauf Denktaş’ın oğlu Cumhurbaşkanı adayı oldu

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) Demokrat Parti (DP) Lefkoşa Milletvekili Serdar Denktaş, 11 Ekim’de yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimine bağımsız aday olarak gireceğini açıkladı.

    Denktaş, Lefkoşa’da düzenlediği basın toplantısında KKTC’de cumhurbaşkanlığı seçimlerinin genel seçimlerinden çok farklı sonuçlar doğurduğunu ifade etti.

    Yeni, heyecan verici, uygulandığı zaman oyun değiştirecek ve mevcut gidişatın yönünü değiştirebilecek nitelikte bir manifesto ile halkın karşısına çıkacağını aktaran Denktaş, “Tek taraflı adımların atılabileceği, parça parça çözümlerin uygulamaya konacağı, ülkemizdeki halklar arasındaki huzur ve güveni yeniden tesis etmek ve ülkemizi uluslararası topluluğa dahil edecek siyasal bir çözüme ulaşabilmek için, sadece BM’nin veya AB’nin dürtmeleriyle yürüyecek bir müzakere sürecine bel bağlamadan, ama onu da bir kenara itmeden, ‘ülkemizde barış dünyada barış’ ilkesine sarılarak Türkiye ile tam bir iş birliği içinde, siyasal eşitliğimizi koruyacak bir çözüm modeline ulaşmak için çaba sarf etmek gerekir.” diye konuştu.

    Denktaş, halkın çözüm isteğini hiçbir şartla sadece federal çözüm modeline esir etmeyeceğini kaydetti. Boş umut pompalamadan, umudun kaybolmasını engelleyecek girişimlerle Kıbrıs Türkü’nün Ada’daki ve bölgedeki çıkarlarının korunması ve uluslararası arenada hak ettiği yere ulaşması için çalışacağını söyleyen Denktaş, “Çözümü engelleyen tarafın Güney komşularımız olduğu gerçeği ortada dururken ben halkımıza ‘iki toplumlu iki kesimli federasyona ulaşma vaadinde bulunacak değilim.” dedi.

    Serdar Denktaş kimdir?

    Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’ın oğlu olan Serdar Denktaş, 1959’de Lefkoşa’da doğdu. İngiltere’de London College of Printing’de matbaacılık eğitimini alan Denktaş, daha sonra Cardiff Üniversitesi’nde ekonomi eğitimi aldı.

    Denktaş, 1990 Genel Seçimlerinde Ulusal Birlik Partisi’nden Lefkoşa Milletvekili seçilirken 1990-1992 arasında İçişleri, Köyişleri ve Çevre Bakanlığı yaptı.

    1992’de İçişleri Bakanlığından istifa eden ve Dokuzlar hareketine dönüşen parti içi muhalefetin başını çeken Denktaş, daha sonra arkadaşlarıyla partiden ihraç edildikten sonra DP’nin kurucuları arasında yer aldı.

    Denktaş, 1993 Erken Genel Seçimleri’nde DP’den milletvekili seçildi ve 1994-1995 arasında Gençlik ve Spor Bakanlığı yaptı. 1996’da partisinin Genel Başkanlığına seçilen Denktaş, 16 Ağustos 1996’de Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olarak görev aldı. Denktaş, 2000’de Parti Genel Başkanlığından istifa etti, 2001-2003 arasında Turizm ve Çevre Bakanlığı görevini yürüttü.

    Daha sonra da milletvekilliği, Başbakan Yardımcılığı ve farklı bakanlık görevlerinde bulunan Denktaş, son olarak 7 Ocak 2018’deki erken genel seçimlerinde DP Lefkoşa Milletvekili seçildi.

    Denktaş, Şubat 2018 tarihinde kurulan koalisyon hükümetinde Maliye Bakanı olarak görev aldı, Mayıs 2019’da bu görevinden istifa etti. Serdar Denktaş, Aralık 2002’de tekrar devraldığı DP Genel Başkanlığı görevinden Eylül 2019’da istifa etti.

    İngilizce ve Almanca bilen Denktaş, evli ve üç çocuk babası.

    KKTC’de cumhurbaşkanlığı seçimi

    KKTC’de daha önce 26 Nisan’da yapılacağını duyurulan cumhurbaşkanlığı seçimi, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında Cumhuriyet Meclisi tarafından 11 Ekim’e ertelenmişti.

    Seçim ertelenmeden önce, Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkan ve Başbakan Ersin Tatar’ı Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkan Tufan Erhürman’ı, Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkan Erhan Arıklı’yı aday göstermiş, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Genel Başkanı olduğu Halkın Partisinden (HP) istifa ederek bağımsız aday olmuştu.

    Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da bağımsız aday olduğunu ilan etmişti.