Etiket: kilo verme

  • Aralıklı oruç uyarısı

    Aralıklı oruç uyarısı

    Son zamanlarda popüler kültüründe oldukça dikkatine çeken aralıklı oruç hakkında bilgiler veren Uzman Diyetisyen Ayşen Kızıldağ, yapılan çalışmalarda aralıklı orucun kilo vermede geleneksel kalori kısıtlı diyetlerden üstün olmadığını söyledi.

    Sözlerine aralıklı orucunun tanımını anlatarak başlayan Diyetisyen Kızıldağ, “Son zamanlarda kilo verme diyet kavramları popülerin kültürün oldukça dikkatini çekiyor. Bu nedenle birden fazla popüler diyetler ortaya çıkıyor. Aralıklı oruç aslında zayıflama konusunda son yıllarda popüler olmuş bir diyet yaklaşımı. Aslında aralıklı orucun kökenine baktığımızda 1900 yılların başlarından beri var olduğunu biliyoruz. Aralıklı aslında bizim geleneksel diyetlerimizden ziyade, kalori alımına bakılmaksızın günün belli periyotlarda yeme ve açlık döngüsüne odaklanan bir beslenme yaklaşımı. Burada farklı birden fazla aralıklı oruç yöntemleri var. Örneğin günün 14 saati, 16 saati ve 24 saati aç kalma gibi birden fazla araklı oruç diyeti vardır” dedi.

    “Aralıklı orucun zayıflama konusunda bizim geleneksel kalori kısıt diyetimizden çok da üstün olmadığı görüşü var”

    Aralıklı orucun kilo vermede ne kadar etkili olduğunu açıklayan Diyetisyen Kızıldağ, “Yapmış olduğum bilimsel çalışmalar, okuduğum yayınlar aslında birtakım sorulara halen net bir şekilde cevap veremediğini gösteriyor. Yapılan çalışmalar aralıklı orucun zayıflama, insülin duyarlılığında artış, kan şekerini düzenleme, oksidatif stres belirteçlerini olumlu etkileme, yaşlanma, hücresel onarım ve kan basıncı gibi birçok alanda olumlu etkileri gösteriyor. Fakat yine yapılan çalışmalar aslında aralıklı orucun özellikle zayıflama konusunda bizim geleneksel kalori kısıtlı diyetlerimizden çok da üstün olmadığını gösteriyor. Bunun yanında yapılan çalışmalar, bazı kişilerde aralıklı orucun birtakım yan etkilere sebep olduğunu gösteriyor. Yan etkileri arasında baş dönmesi, bağ ağrısı, sinirlilik, halsizlik, yorgunluk, kabızlık ve sindirim problemleri yer alırken, özellikle kadınlarda ise uzun süre açlığa maruz kalınmasına bağlı olarak adet düzensizlikleri ve yağlanma gibi problemler neden olabileceği görüşü var. Tekrar hatırlatmak gerekirse zayıflama konusunda bizim geleneksel kalori kısıt diyetimizden çok da üstün olmadığı görüşü var” diyerek, olumlu yanları olsa da kişiler üzerinde olağanüstü etkileri olmadığını ifade etti.

    Uzman Diyetisyen Ayşen Kızıldağ aralıklı orucun herkes için uygun olmadığını dile getirerek, “Aralıklı orucun olumlu etkileri kişiden kişiye farklılık gösterebiliyor. Söylemiş olduğum gibi literatür verileri hala birtakım konularda net bir açıklamada bulunamıyor. Dolayısıyla toplum üzerinde bir genelleme yapmak aralıklı oruç herkes için uygundur veya herkes aralıklı oruç yapabilir demek bizim için doğru bir yaklaşım olmayacaktır. Bazı yan etkilerden bahsettik yine bu yan etkilerden bir beslenme uzmanı olarak en çok dikkat ettiğim ve şüpheci olduğum görüş, mevcut yeme süresinin kısıtlanmasıyla acaba aralıklı oruç birtakım beslenme yetersizliğine yol açabilir mi şüphemiz de var. Dolayısıyla aralıklı oruç konusunda toplum için genelleme yapmak şu an için mümkün değil. Eğer bir aralıklı oruç programı uygulanacaksa mutlaka bir diyetisyen tarafından uygulanmalı. Hep aynı noktaya geliyoruz kişiler için en doğru diyetin, kişiye en uygun, sürdürebilir, yeterli ve dengeli bir beslenme programı olduğu unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı.

  • “Karın germe ameliyatı kilo verdirmez”

    “Karın germe ameliyatı kilo verdirmez”

    Karın germenin aşırı kilo ile mücadele sonrası kilo kaybından dolayı yaşanan deri sarkmaları ya da hamilelik dönemlerinden sonra oluşan sarkmalara karşı uygulanan estetik operasyonlar olduğunu söyleyen  Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Bölümü uzmanlarından Prof. Dr. Necmettin Kutlu, “Bu operasyon hastanın orta ve alt karın bölgesinden fazla deri dokusu ile beraber yağ dokularının da alınarak karın duvarında bulunan kaslarının sıkı ve gergin yapısının sağlamak için uygulanmaktadır. Sarkma sorunları çoklu gebelik yöntemlerinde görülmesinin yanında bazı durumlarda normal kilolu kişilerde de genetik sorunlardan dolayı görülebilmektedir. Yapılacak operasyonlar ile karın bölgesinde oluşan bütün sarkmalara karşı bu ameliyat uygulanabilir” dedi.

    Sigaranın bırakılması önemli

    Operasyondan sonra gebe kalmayı düşünen anne adayları için gebelikten sonra karın germe estetiği yapılması tavsiye edildiğini ifade eden Prof. Dr. Kutlu, “Operasyonda bilinmesi gereken konuların başında sigara fonksiyonu işin içine girmektedir. Operasyondan sonra sağlıklı iyileşme ve istenilen sonucun alınabilmesi için kesinlikle sigaranın bırakılması gerekmektedir. Sigaranın en büyük zararları arasında damar daraltması olmasından dolayı iyileşme sürecini yavaş ve sıkıntılı bir hale dönüştürmektedir” diye konuştu.

    Kilo verdiren değil sarkmaları toparlayan cerrahi

    Öncelikle karın germenin kilo verme ameliyatı olmadığının bilinmesi gerektiğine değinen Prof. Dr. Kutlu, bu cerrahinin tamamen deri sarkmalarına karşı uygulandığını dile getirdi. Prof. Dr. Kutlu, cerrahiye uygun hasta grubunu ise şöyle sıraladı:

    “Karın germe her hastaya uygulanmaz. İlk olarak egzersiz ve spor aktivitelerine rağmen karın bölgesindeki yağlardan kurtulamamış kişiler bu operasyona uygundur. Çünkü bazı durumlarda basit spor aktiviteleri ile sarkık karın düzeltilebilmektedir. Ameliyat sonrası dönemde gebe kalmayı düşünmeyen kişiler için uygundur. Operasyondan sonra en az 12-14 ay gebe kalınmaması gerekmektedir. Kan sulandırıcı özelliği olan ilaçları olan hastaların 10-15 gün öncesinde başka sağlık sorunu oluşturmayacak şekilde bırakabilecek kişilerin bu operasyonu yaptırması gerekir. Ayrıca kişilerin ameliyattan sonra en az 10-12 hafta sigarayı bırakabilecek yapıda olması önem taşır. Bunun yanında operasyon sonrasında antibiyotik tedavisi verildiği için bu tür ilaçlara karşı duyarlılığı olmayanların karın germe operasyonuna uygun olduğu söyleyebilir” şeklinde konuştu.

    Cerrahın önerilerine uyulmalıdır

    Karın germenin de kendine göre riskleri bulunduğuna değinen Prof. Dr. Necmettin Kutlu, “Cerrahi bir operasyon olmasından dolayı her operasyon bulunan kanama, enfeksiyon, ve kan toplaması gibi sorunlar nadir olsa da görülebilmektedir. Bu tür sorunlar ile karşılaşmamak için doktorun vereceği reçete ilaçlarına ve fiziksel hareketlere titizlik gösterilmesi önemli konuların başında bulunmaktadır. Özellikle ilaçların alınma saatlerinin aksatılmadan yapılması gerekmektedir. Karın germe operasyonu sonrası hastalar 2-3 gün süre ile hastane de kalabilmektedir. Operasyon sonrası 18-20 gün içinde hasta normal yaşamına dönebildiği gibi operasyondan sonra 5-6 gün içinde de hafif aktiviteler yapacak duruma gelebilmektedir. Hastalar mide germe operasyonu tamamladıktan 45-60 gün sonra spor yapabilecek durumu da gelebilmektedir. Ayrıca hekimin belirttiği dönemlerde de mutlaka kontrole gidilmesi önem taşımaktadır” dedi.

  • Doğum sonrası sağlıklı kilo verme

    Doğum sonrası sağlıklı kilo verme

    Kontrollü kilo alımının doğum sonrası dönemde bu kilolardan daha kolay kurtulmayı sağladığını ifade eden Medicana Bursa Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hande Güngör, “Kontrolsüz kilo alımı ise gebelik sırasında ve sonrasında birçok sağlık problemine yol açar. Aşırı kilo almış anne ve bebek sağlığı açısından diyabet, yüksek tansiyon ve iri bebek gibi riskleri artıracağı gibi gebelik sonrasında kaybedilmeyen ve kalıcı olan kilolar, kalp damar sağlığını bozabilir. Gebelik boyunca, kişinin gebelik öncesi kilosuna göre değişmekle beraber, 7-18 kilo kazanımı normaldir. İdeal kilo kazanımı sağlayan anneler, doğum sırasında 5-7 kilogram, doğum sonrası 2-3 kilogram kaybederek ve emzirme döneminde artan enerji harcaması ile birlikte sağlıklı beslenme, su tüketimi ve aktiviteyi artırma ile ideal kilolarına ulaşabilirler” dedi.

    Süt, yoğurt, peynir, yumurta, balık, tavuk, et, kuru baklagiller, tam tahıllar, sebze, meyve, zeytinyağı, ceviz gibi besin gruplarını enerji ihtiyacınıza uygun miktar ve porsiyonlarda dengeli ve düzenli olarak tüketilmesinin önemli olduğunu belirten Güngör, “Tam tahıllı gıdalar, yulaf, kuru baklagiller, enginar, kereviz, bezelye, brokoli, ıspanak, patates gibi taze sebze ve muz, elma, ayva gibi taze meyveler, çiğ kuruyemişler ve kuru meyvelere günlük beslenme planınızda mutlaka yer verin. Günde 3 litre su tüketin. Güvenli bitki çayı, ayran, çorba, meyve suyu, komposto tüketerek sıvı alımınızı artırın. Basit şeker içeren yüksek kalorili tatlılar, çikolatalar tüketmeyin. Yerine az şekerli sütlü tatlı, basit şeker ilave edilmemiş komposto, kakao, bal, pekmez ile tatlandırılmış besinler tercih edin. Düşük kalorili diyetler bazal metabolizma hızını düşürür ve anne sütünün veriminin azalmasına sebep olur. Bu dönemde hızlı kilo kayıpları yerine, ideal kilo kayıpları hedefleyin. Gebelik sonrası, emziklilik döneminde ilk 6 ay anne sütü önemlidir. Annenin sağlıklı-dengeli ve çeşitli bir beslenme planı ile süt miktarını-kalitesini artırmak ve ideal kilo kaybı sağlamak mümkündür. Beslenme uzmanına danışmak, enerji ve besin öğeleri ihtiyacına uygun, kişiye özgü diyet planı uygulamak bu süreci sağlıkla sürdürmeyi sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

  • Yaza özel kilo verme yöntemleri

    Yaza özel kilo verme yöntemleri

    Uzman diyetisyen Dursun, yaza aylarını fit geçirmek için yapılması gerekenleri sıraladı. Dursun, sindirimi kolaylaştırmak, karın yağlarını hızlıca yok etmek için sabah aç karna 1 tatlı kaşığı zeytinyağı ile çeyrek çay kaşığı zerdeçalın karıştırılarak tüketilmesi gerektiğini söyledi.

    Dursun, ‘’Kahvaltı tabağınızdan 5 sap dereotu ve bol limon eksik olmasın. Ödem atmak isteyenler düzenli olarak tüketmeli. Lor peyniri ve pul biber ikilisini mutlaka deneyin. Kas kaybını önlemede lor peyniri birebir. Metabolizmayı hızlandırmak ve canlandırmak için sabah kahvaltısında siyah çay yerine beyaz çay tercih edin. Hatta demlerken ananas kabuklarını ekleyin. Öğle yemeklerinin yerine 200 gram az yağlı yoğurt tercih edin ve içine mutlaka 1 tatlı kaşığı keten tohumu ekleyin. Öğleden sonra aralarını mutlaka yapın, 20 adet çiğ badem ve az sütlü bir soğuk kahve ile günlük protein ihtiyacınızın bir kısmını karşılayabilir ve tokluk sürenizi uzatabilirsiniz. Akşam yemeklerinde mutlaka kaliteli bir protein alın. Balık ızgara ve yağsız hazırlanan bir salatayı sınırsız tüketebileceğinizi biliyor muydunuz? Aynı zamanda omega-3, selenyum, posa kaynağı olan bu akşam menüsü ile uzun süre tokluk sağlamak ve metabolizmayı hızlandırmak mümkün’’ dedi.

    ”Karpuz ve yoğurtlu menü ödem attırabilir”

    Bazı akşamlarda 300 gram karpuz ve 100 gram kaymaksız yoğurt ile bir menü hazırlamanın hem hafif hem de ödem atıcı olabildiğini vurgulayan Elif Melek Avcı Dursun,

    ”Hemen mini pratik bir tarif paylaşalım 300 gr karpuz, 100 gram çilek, 100 gram kaymaksız yoğurt, 1 tatlı kaşığı Chia tohumu, 5-10 yaprak reyhan veya semiz otu ile tüm hepsini blenderdan geçirerek yaza özel ferahlatıcı bir içecek tarifi hazırlayabilirsiniz. Yazın serinletici bir diğer içecek ise yeşil çay ve maden suyu. Demlenmiş ve soğumuş yeşil çayı, 1 şişe soğuk maden suyu ile karıştırın, üzerine birkaç damla limon ve taze nane ekleyin. Ferahlarken metabolizmanızı canlandırın. Buz küplerini zenginleştirerek de ferahlayabiliriz. Buz kalıbınıza, mini mini doğranmış limon kabukları, ananas, vişne, yaban mersini, çilek, frenk üzümü gibi meyve bileşenleri ile reyhan, dereotu, maydanoz gibi yeşillikleri harmanlayarak buz kalıbınıza doldurun, su ile dondurarak içeceklerinize ilave edin. Gün içinde su tüketimi yetersiz veya yeterli miktarda su içmekte zorlanan kişiler bu tarifi deneyebilirler. Şekersiz Dondurma tarifi dondurulmuş bir halde 100 gram şeftali, 150 gram çilek ve 200 gram karpuzu blenderdan geçirin.

    Sonrasında birleştirip bir kaşık yardımıyla top top kaselere koyun. Hem şeker ilavesiz hem de sağlıklı. Hepsi sadece 180 kalori. Haftada 3 gün kardiyo egzersizleri ile beslenmenizi desteklediğinizde kısa sürede hedefinize ulaşabilirsiniz” diye konuştu.

  • Yürüyerek kilo vermek için 10 basit ipucu

    Yürüyerek kilo vermek için 10 basit ipucu

    Yüz yıllardır yürümenin aktif bir şekilde kilo vermeye yardımcı olduğu biliniyor. Yani “Yürüyüş yapmak kilo verdirir mi?” sorusunun cevabı evet. Ancak yürüyüş yaparak kilo vermenin belli başlı şartları var. Eğer düşük tempoda yürüyüş yaparsanız, yürüyüş saatini iyi seçmezseniz yürüyüş yapmak kilo verdirmeyebilir. Öte yandan en basit, masrafsız, gezdirirken kilo verdiren egzersiz de yürüyüş. Yani elimizdeki cevheri kaçırmak istemeyiz. İşte yürüyerek kilo vermek için 10 basit ipucu!

    Doğru ayakkabıyı seçin

    Doğru ve uygun malzeme kullanımı, başka bir deyişle yürüyüş ayakkabası modelleri arasından en doğru seçimi yapmak önemli, zira bu sayede hem performansınız artıyor ve hem de sakatlanma riskiniz azalıyor. Yürüyüş ayakkabısı, ihtiyacınız olan en önemli malzemeler arasında ve sanılanın aksine, herhangi bir spor ayakkabı bu işi görmüyor. Yürüyüş ayakkabıları esnek, hafif ve ayak tabanına da destek vermek zorunda, tüm bunları sağlayabiliyorsa aktif olarak yürüdüğünüz mesafeyi dahi artırabiliyor. Yürüyüş ayakkabısının burun kısmı sert değil yumuşak olmalı, ayrıca ayak parmaklarınız ile ayakkabının ucu arasında da bir boşluk bulunması fayda sağlıyor. Sanılanın aksine sert veya sıkı bir ayakkabı kullanmak önerilmiyor, zira bu tip ayakkabılar tırnaklarınızın zarar görmesine, ayaklarınız üzerinde fazladan baskı oluşmasına ve yürüyüş sürenizin kısalmasına neden oluyor.

    Kendinize çalma listesi oluşturun

    Yürüyüş yaparken motivasyonumuzu en hızlı şekilde yükselten şey, elbette ki müzik. Duygusal ve yavaş tempolu müzikler seçmek modunuzu düşürecek, temponuzun yavaşlamasına neden olacaktır. Tempolu yürüyüş hızınızı düşürmek istemiyorsanız çalma listenize enerjik ve hızlı ritimli müzikler seçmeye özen gösterin. Eğer aklınıza bu tarz müzikler gelmiyorsa, Youtube ve Spotify’da bunun için onlarca çalma listesi mevcut.

    Rotanıza hakim olun

    Yürüyüş yaparken bildiğiniz güzergahları kullanın. Bilmediğiniz bir semtte, yabancısı olduğunuz bir rotada yürümek yolunuzu bulmaya çalışırken temponuzu düşürebilir. İç huzurunuzu sağlamak için, kendinizi güende hissetmediğiniz bölgelerden uzak durun. Sadece kaybolma riski değil ‘nereden yürüsem?’ düşüncesi bile ritminizi bozabilir. Yürüyüceğiniz yolun uzunluğunu önceden belirlemekte de yarar var.

    Yürüyüş arkadaşı bulun

    Bir yürüyüş arkadaşı, yürüyüş sonunda içilen bir kahve yola daha motive bir şekilde sağlayacaktır. Bu kişi tanıdığınız biri olabilir, semtinizin parkında tanıştığınız biri de olabilir. Ancak yalnız yürümekle, bir arkadaşla yürümek arasında dağlar kadar fark var.

    Hava durumuna hazırlıklı olun

    Kendinize her türlü hava durumuna hazırlı tutun. Hava çok sıcaksa güneş tepedeyken yürümeyin, eğer havalar soğuk seyrediyorsa güneşi iyi bir konumdayken yakalayın. Hava durumunun motivasyonunuzu düşürmesine izin vermeyin.

    Yürüyüş günlüğü tutun

    American College of Surgeons dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre yürüyüş verilerinin kaydedildiği bir günlük tutmak yürüyüşün etkisini yüzde 47 oranında artırıyor. Yürüyüş yaptığınız günü, saat aralığını, süreyi, rotayı ve yaktığınız kaloriyi kaydederek çok daha sistemli ilerleyebilirsiniz.

    Isınma ve esneme hareketleri yapın

    Tempolu yürüyüşe başlamadan önce mutlaka ısınma ve hafif esneme (germe) egzersizleri yapın. Bu, gelişebilecek kas ile eklem yaralanmalarını önleyebileceği gibi, kalp ve damar sisteminin egzersize uyumunu da kolaylaştırıyor.

    Sabah saatlerini tercih edin

    Yürüyüş, aslında günün her saatinde yapılabiliyor. Ancak sabah yapılan yürüyüşlerin vücut metabolizmasının hızlanmasında, dolayısıyla yağ yakımı üzerinde daha etkili olduğuna dair çalışmalar var.

    Yürüyüş öncesi yemek yemeyin

    Yemeğinizi yürüyüşten en az 2 saat önce bitirmiş olmalısınız. Aksi halde sindirim işlemi devam ettiği için vücut daha fazla zorlanıyor ve zarar görme riski artıyor. Sabah erken saatte yapılan yürüyüş öncesi şeker içeren meyve gibi hafif bir atıştırma almanızda da fayda var. Bu hem kan şekerinin düşmesini önlüyor, hem de metabolizmayı hızlandırıyor.

    Başınızı dik tutun karnınızı içe çekin

    Yürüyüş sırasında duruşunuz da önemli. Başınız öne eğik durumda yere bakarak veya tam tersi yukarı bakarak yürümeniz omurga sağlığınızı bozacaktır. Gözleriniz karşıya bakacak şekilde, başınız dik durumda, karnınızı içe çekerek yürümeye özen gösterin. Ayrıca yürüyüş sırasında ellerinizin boş olması, bir şey taşımamanız da sakatlanmaları engellemek açısından önemli. Yürürken bir şey taşımanız gerekiyorsa bel veya sırt çantası kullanın.