Etiket: kimlik

  • 5 ismin içinde kayboldu, kendini bulmak için tespit davası açtı

    5 ismin içinde kayboldu, kendini bulmak için tespit davası açtı

    Antalya’da doğumunda adı ve cinsiyetinin yanlış yazdırılmasıyla başlayan hatalar zinciri sebebiyle yaşamı boyunca okulda, askerlikte ve iş hayatında 5 farklı isimle anılmaya başlayan Ersin Akbaş, emekli olabilmek için ‘isim tespit davası’ açtı. Kayıtlarına bir türlü ulaşılamadığını ve mahkemenin davaya ret verdiğini belirten Akbaş, “5 ismin içinde kayboldum gittim. Kendimi bulmak için kendime tespit davası açtım. Mağdurum, sesimin duyulmasını istiyorum” dedi.

    Antalya’da yaşayan 59 yaşındaki Ersin Akbaş’ın ismiyle ilgili hatalar zinciri doğumu ile başladı. Doğduğunda Ergün ismiyle nüfusa kız olarak yazılan adamın kaydı çok geçmeden düzeltildi ancak yanlışlıklar okul hayatında da devam etti. İlkokul diplomasını Ersun ismiyle alan Akbaş, itiraz etti ancak ikinci kez aldığı diplomada ismi Ergin olarak yazıldı. Ersin Akbaş, iddiasına göre kendi adıyla 1986-1987 yılları arasında 18 aylık askerlik görevi yaptı, 1990 yılında Körfez kriziyle çıkan seferberlik sonrası ikinci kez askerliğe çağrıldı. Akbaş, ikinci askerliğini ise Ersün adıyla yaptı. Akbaş, bu yaşına kadar Ergün, Ersun, Ergin, Ersün ve son olarak kendini tabir ettiği Ersin Akbaş ismiyle yaşamını sürdürdü.

    İsim tespit için dava açtı
    Akbaş’ın ismi sebebiyle yaşadığı sıkıntılar, sosyal güvenlik primi ödemelerinde ve iş bulma süreçlerinde de devam etti. Son olarak emeklilik hayali kuran Akbaş ve avukatı, Antalya 9. İş Mahkemesi’ne isim tespit ve sigorta girişleri için tespit davası açtı. Zonguldak SGK’ye yazılan müzekkereye verilen cevapta, Ersin Akbaş’ın yanında çalıştım dediği annesi Şerife Akbaş’ın belirtilen tarihlerde vergi yükümlülüğüne ait bir kaydına rastlanılmadığı belirtilerek bilirkişinin sunmuş olduğu rapor doğrultusunda mahkeme istinaf yolu açık olmak üzere davanın reddine karar verdi.

    “Kendimi bulmak için kendime tespit davası açtım”
    “Kendimizi bulmak için kendimize tespit davası açtık” diyen Ersin Akbaş dava çıkışında gazetecilere açıklamada bulundu. Bu tespitin yapılmasının çok önemli olduğunu, bununla birlikte sigorta kayıtlarından tespit dilebileceğini ve emekli olabileceğini kaydeden Akbaş, “1984 yılında annem Şerife Akbaş’ın yanında Ersun ismiyle sigortalı olarak çalışıyordum. Annemin kaydı da yok ortada. O da bulunamıyor. Askere 1986 yılında Ersin Akbaş olarak gittim, askerden geldim ikinci kez askere bu sefer 1990 yılında Ersün Akbaş olarak tekrar alındım. Yaptığımı söylememe rağmen kayıtlar görünmediği için tekrar yapmak zorunda kaldım. Ben suçluysam idam edilmeye razıyım. Çaycuma Askerlik Şubesi ya da vergi dairesindeki evraklara bakılsa her şey çözülecek. 59 yaşındayım, emekli de olamıyorum” dedi.

    “Ersin’in sigortası var, Ersün’ün yok görünüyor”
    Çok mağdur olduğunu dile getiren Akbaş, sözlerini şöyle tamamladı.
    “5 ismin içinde kayboldum gittim. Ersün Akbaş’ın 1984 yılında sigortası var, 1991 yılında devlete vergi de verdim. Şu anki ismim Ersin Akbaş ile vergi mükellefi bendim, Bağ-Kur’luydum, borcumu ödemek için gidiyorum kabul etmiyorlar. Ersin ile Ersün’ü birleştirip emekli olmak istiyorum. Zaten Ersin ismimle 5 bin 330 günüm var benim ama Ersün’e yok. Bunu duyurmadığım insan kalmadı. Yetkililer de duysun lütfen sesimi. Ben ne yapacağım, çok mağdurum. Ersin 2006’da doğmuş. Diğer isimler yaşamış. 3 ismime 1 TC numaram var. Devletime, hükümetime saygım var. Onların bu işi çözeceğini düşünüyorum. Ben gerçekten çok yoruldum.”

    Avukatı: “İsimler tespit edilemediği için sigortası da tespit edilemiyor”
    Akbaş’ın avukatı Nuray Ertem de geçmişte yapılan hatalar nedeniyle isim ve sigorta karışıklığının önüne geçebilmek adına tespit davası açtıklarını ancak kayıtlara ulaşılamadığı için mahkemenin davayı reddettiğini söyledi. İstinaf yoluna başvuracaklarını aktaran Ertem, “Gerekirse devlet arşivlerinden kayıtları isteyeceğiz. İsimler tespit edilemediği için sigortası da tespit edilemiyor çünkü farklı kişi görünüyor ve farklı sigortalar çıkıyor. Belirli bir tarihlerde Ersun olarak başka tarihlerde de Ersin olarak sigorta girişleri çıkıyor ancak ikisi birleştirilemiyor” dedi.

  • Bursa’da yerde bulduğu kimlikle 2 yıl polisten kaçtı

    Bursa’da yerde bulduğu kimlikle 2 yıl polisten kaçtı

    İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü’ne bağlı Aranan Şahıslar Büro Amirliği ekipleri, il genelinde aranan kişileri yakalamak için çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Son olarak yapılan çalışmada, dolandırıcılık ve hırsızlık başta 37 farklı suçtan hakkında 31 yıl 8 ay kesinleşmiş hapis cezası ve 23 farklı dosyadan ifade sebebiyle aranan M.N.’yi yakalamak için geniş çaplı soruşturma başlattı. Kılıktan kılığa giren polis, şüpheliyi araştırdığında merkez Osmangazi ilçesi Hamitler Mahallesi’nde bulunan evine gitmediğini tespit etti.

    Yerde bulduğu kimlik ile polisten 2 yıldır kaçmış

    Aranan Şahıslar Büro Amirliği ekipleri, suç makinası M.N.’nin sahte bir kimlikle Bursa’da bir restoranda çalıştığı bilgisini edindi.

    Polis restorana müşteri gibi girdi

    Sivil ekip, restorana müşteri gibi girdi. Masaya oturan polisler, daha sonra en uygun zamanda M.N. olduğunu değerlendirdiği şüpheliyi restoran içerisinde yakaladı. Şüpheliyi dükkandan ekip otosuna götüren polis sorguya aldı. Zanlı daha fazla direnemeyerek gerçek kimliğinin M.N. olduğunu itiraf etti.

    Yakalandığı yer polisi bile şaşırttı

    Çalıştığı işyerinde gözaltına alınan M.N. Asayiş Şube Müdürlüğü’ne getirildi. Soruşturmayı da derinleştiren ekipler, suç makinasının 2 yıldır evine gelmediğini, yerde bulduğu M.Y. isimli kişinin kimliği ile polis ile jandarma uygulamalarından geçtiğini ve yakalanmaması için Yalova ve Bursa’da sigortasız çalıştığını tespit etti. Evine gitmeyen şahsın çalıştığı işyerine yakın yerde bir otelde kaldığı öğrenildi.

    Film sahnelerini aratmayan yakalanma anı güvenlik kamerasında

    Polisin elde ettiği restorana ait güvenlik kamerasında, şüphelinin müşterilere yemek servisi yaptığı ve o sırada sivil ekiplerin tedbirli şekilde şahsı yakaladıkları ve dükkandan çıkardıkları görüldü.

    Mahkemeye sevk edilen şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Ağaçlık alanda cesedi bulunan kadının kimliği belli oldu

    Ağaçlık alanda cesedi bulunan kadının kimliği belli oldu

    Olay, bugün öğle saatlerinde Esenyurt Süleymaniye Mahallesi’nde bulunan ağaçlık alanda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre ağaçlık alanda gezen bir kişi, kadın cesedi görmesi üzerine durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirdi. İhbar sonrası olay yerine gelen polis ekipleri alanda çalışma başlatırken, sağlık ekiplerinin yaptığı ilk incelemelerde kadının vücudunda darp izlerine rastlandı.

    Kimliği belli oldu

    Olay yeri ve savcılık incelemesinin ardından kadının cansız bedeni Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Ekiplerin yaptığı incelemede cenazenin Nurcan Tekdemir’e ait olduğu belirlendi. Kesin ölüm nedeni ise yapılacak otopsi sonrası tespit edilecek.

  • Seçmenler soluğu nüfus müdürlüklerinde aldı

    Seçmenler soluğu nüfus müdürlüklerinde aldı

    31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçiminde oy kullanmak isteyen ve kimlik kartını kaybeden seçmenler nüfus müdürlüğünün yolunu tuttu. Seçimden dolayı 30-31 Mart günü açık olan nüfus müdürlükleri seçmenlerin oy kullanma işlemleri için geçici kimlik kartı düzenledi. Nüfus müdürlüklerinde görev yapan nüfus personelleri seçmenlerin kimlik kartını düzenledikten sonra oy kullanmaları için geçici kimlik belgesi verdi. Vatandaşların ise nüfus müdürlüğünde yoğunluk oluşturduğu görüldü.

  • ‘Daktilocu sayesinde kimliğime kavuştum’

    ‘Daktilocu sayesinde kimliğime kavuştum’

    Türk vatandaşı olmak için 25 yıl bekleyen Besim Güven (85), ailesi ile birlikte çok küçük yaşlarda Bulgaristan’dan Yunanistan’a ve Yunanistan’dan da Türkiye’ye göç etmek zorunda kaldı. Burada yaşamaya başlayan ve hayatının geri kalanını Foça’nın Yeni Foça Mahallesinde geçirmek isteyen Besim Güven, “Bir dönem İzmir’de terzilik yaparak geçimimi sağladım. 13 yaşında başladığım terzilik mesleğini 58 yaşına kadar yaptım mesleğimin zirvesine çıktım daha sonra arıcılık işi ile uğraştım. Şimdilerde arıcılık mesleğini sadece hobi olarak yapıyorum herhangi bir ticari beklentim yok” dedi

    “25 sene vatansız olarak yaşadım bu memlekette”

    Türkiye’ye göçmeden 80 yıl önce ailece çok zor yıllar geçirdiklerini belirten Güven, “Bulgaristan’dan Yunanistan’ın Gümülcine bölgesine göçtüğümüz yılları hatırlıyorum, 3 yıl kadar Gümülcine’de yaşadık, Almanların ikinci dünya savaşını kaybettikten sonraki çekilme döneminde bizde ailece bir fırsatını bulup kayık kiralayıp Meriç nehrinden Türkiye’ye geçtik Edirne’ye geldik. Edirne’de bizi karşıladılar, dayımı Tire‘de bulduk. Yunanistan tebaalı olduğumuzdan bize kimlik verilmedi. Ben 25 sene vatansız olarak yaşadım bu memlekette. Geldiğim tarihten itibaren vatandaşlık vermediler. Devletler arası anlaşmalar varmış bu sebeple kimlik alamadım” dedi.

    “Daktilocu sayesinde kimliğime kavuştum”

    Yıllarca vatandaşlık alabilmek için mücadele verdiğini belirten Besim Güven, “O zamanlar hukuksal açıdan pek fazla bilgimiz yoktu, o zamanlar kimse pek bilgi sahibi değildi. Şu işlemleri yaparsan vatandaş olursun diyen de çıkmadı. En sonunda daktilocunun biri, daktilo yazdırırken ‘Ya sen evlensene’ dedi bana. Ben de ‘ya ben evliyim üç tane de çocuğum var’ dedim. Daktilocu da bana ya sen neden müracaat etmiyorsun ben evlendim diye dedi. Ben de hemen Ankara içişleri bakanlığına bir mektup gönderdim nüfuslarımız 15 gün sonra geldi” dedi.

    “Kimliğim çıktı, üç çocuğu ve hanımı bırakıp askere gittim”

    Kimliğine kavuştuktan sonra üç çocuğu ve eşini bırakıp askere giden Besim Güven, “25 yıl vatansız olarak yaşadıktan sonra kimliğime kavuştum, vatandaş olduktan sonra askere çağrıldım üç çocuğu ve hanımı bırakıp askere gittim” dedi

  • İkiz kardeşinin kimlik bilgilerini kullandı

    İkiz kardeşinin kimlik bilgilerini kullandı

    Derinkuyu İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri aranan şahısların yakalanmasına yönelik yapılan çalışma yaptı. Yapılan çalışmada ikiz kardeşinin kimlik bilgilerini kullanan ve FETÖ firarisi olarak aranan, hakkında 12 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan şahıs yakalandı.
    Emniyetteki işlemlerinin ardından adli makamlara sevk edilen M.U. tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • ‘Bina Kimlik Sistemi’ hayata geçirildi

    ‘Bina Kimlik Sistemi’ hayata geçirildi

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yapı İşleri Genel Müdürlüğü, yapıların kontrolünü sağlamak amacıyla ‘Bina Kimlik Sistemi’ni hayata geçirdi. ‘Bina Kimlik Sistemi’ ile kolon kesilmesi, kaçak kat çıkılması gibi durumların önüne geçilecek. Binaların girişlerine asılacak karekod uygulamalarının akıllı cihazlarla okutulmasıyla yapı hakkında detaylı bilgiye kolayca erişilecek.

    ‘Bina Kimlik Sistemi’ uygulaması 81 ilde eşzamanlı başladı

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda binaların da artık bir kimliğinin olacağını belirterek, “Yapı İşleri Genel Müdürlüğümüzce yapıların kontrolünü sağlamak amacıyla 81 ilde eş zamanlı olarak uygulamaya başladığımız ve belirli periyotlarla denetleyeceğimiz ‘Bina Kimlik Sistemi’ ile kolon kesme, kaçak kat çıkma gibi durumların önüne geçeceğiz. Vatandaşlarımız, telefonlarından QR kodları okutarak o bina hakkında genel bilgi sahibi olabilecekler. Bina sakinleri ise, e- Devlet üzerinden daha detaylı bilgiye ulaşabilecekler” ifadelerini kullandı.
    Bakan Özhaseki, 144 bin yapıda ‘Bina Kimlik Sistemi’ne geçildiğini bildirdi.

    Denetlenen binalara kimlik belgesi takılacak

    Bakan Mehmet Özhaseki’nin paylaştığı videoda, uygulama ile ilgili değerlendirmelerine yer verilen Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yapı Denetim Daire Başkanı Doğan Yorulmaz ise, ‘Bina Kimlik Sistemi’nin Ar-Ge çalışması sonucu ortaya çıkarıldığını söyledi. Kolon kesilmesi, kaçak kat çıkılması gibi bina içerisinde istenmeyen etkilerin yaşanmaması için belirli periyotlarla kontrollerin yapılacağını ifade eden Yorulmaz, “Denetim faaliyeti sona eren bir binada kimlik belgesi takılması aşamasında ekip arkadaşlarımız dijital kimlik belgesini oluşturuyor, binaya gidip monte ediyor” dedi.
    Yorulmaz, 2021’den önceki yapıların da benzer şekilde kimlik bilgileri oluşturulmak suretiyle onların da denetime katılmasının hedeflendiğini kaydetti.

  • 38 yıl kadın kimliğiyle yaşadı

    38 yıl kadın kimliğiyle yaşadı

    Giresun’un Bulancak ilçesi Hisarkaya köyü nüfusuna kayıtlı 52 yaşındaki Kumral Bodur, nüfus müdürünün hatası nedeniyle nüfusa pembe kimlik ile kadın olarak kaydedildi. Kadın kimliği nedeniyle askere gidemeyen, çocuklarını nüfusuna kaydedemeyen, çalışma hayatı boyunca sigorta yaptıramayan ve verdiği hukuk mücadelesinde 15 hakim, 19 savcı değişmesine rağmen kimliğini değiştiremeyen Kumral Bodur, bir hatanın bir ömre mal olduğunu söyledi.

    “Erkek kardeşlerimin kimliği mavi, benimki pembe çıktı”

    İsminden dolayı nüfus müdürünün hata yaptığını anlatan Kumral Bodur, “Eskiden nüfus müdürleri köylere gider kayıt yapar, nüfusa geçirirmiş. İlkokula başlayacağım zamanlarda köye gelen nüfus görevlisine babam çocukların ismini ve yaşlarını söyleyerek kaydettirmiş. Bir hafta sonra da babama gel çarşıdan kimlikleri al denilmiş. Babam bir hafta sonra Bulancak’tan kimlikleri gidip alıp geliyor. Kardeşlerimin kimliklerini dağıtırken 6 tane erkek kardeşimin kimliği mavi benimki pembe çıkıyor. Okula gittiğimde kimliğimi gören öğretmenim bana ‘Senin kimliğin kız olarak kayda geçmiş, babana söyle erkek kimliği ile değişsin’ dedi. Babam da öğretmene ‘Okul bitsin kendi değiştirir’ dedi. Ondan sonra da benim hukuk mücadelem başlamış oldu” dedi.

    15 hakim, 19 savcı değişti, kimlik değişmedi

    Hukuk mücadelesinde ise Kemal Sunal’ın “Davacı” filmi gibi bir süreç yaşadıklarını da anlatan Bodur, “Okul bitip Bulancak ilçesinde bir restoranda işe başlamıştım. Buraya hakim ve savcılar da geliyorlardı. Bir gün patronum benim durumu anlattığında orada bulunan savcı bir şikayet dilekçesi vermemi istedi. Ben de arzuhalciye dilekçe yazdırıp gittim. Ancak yapılan duruşmalardan bir sonuç çıkmadığı gibi bir yıl sonra, yaşım küçük olduğu için babamın dava açması gerektiği söylendi. Ben de babama söyledim, o dava açtı. Bu sefer köylülerden bilirkişi heyeti istendi. Köyde ne kadar aza, akraba, komşu varsa hepsi şahit yazıldı. Biz 3 ayda bir köyden araba tutup mahkemeye gelmeye başladık. O gün başka hiç duruşma olmuyor, sadece bizim duruşmaya bakılıyordu. Tam dava sonuçlanacak 2 yıl içinde karar verilmediği için dava düştü. Yeniden dava açıldı. Bu defa da hakim değişti ve bana yaşımın 18 olduğu için benim dava açmam istendi. Bu defa da ben dava açtım köylüler mahkemeye gelmekten kurtuldu. Ancak bu defa da bana doktordan heyet raporu istendi. Hangi hastane dedilerse gittim ama dava boyunca ya hakim, ya savcı değişti ama bizim kimlik değişmedi. Sonra bir avukat tutmamı istediler. Ben de tanıdık bir arkadaş vardı o avukata vekalet verdim. Bu defa her şey yeniden başladı. O hastane bu, hastane erkek olduğumu ispatlamaya çalıştım. Ama yine bir sonuç alamadım” diye konuştu.

    Nüfusta kadın göründüğü için çocuklarını nüfusuna kaydedemedi

    Nüfusta kadın göründüğü için yaşadığı bir çok sorundan birinin de evlilik olduğunu anlatan Bodur, “Bir tarafta hukuk mücadelemiz devam ederken, diğer tarafta yaşımızda gelip geçiyordu. Bu süre içerisinde 3 defa evlilik yaptım. Hiç birisini kadın göründüğüm için nüfusuma kaydedemedim. İmam nikahlı olarak evlendik. Bu evliliklerden de 4 çocuğum oldu. Ancak resmi nikah yapamadığım için çocuklarımızı da üzerimize kaydedemedik. Eşim de kadın, ben de kadın görünüyorum. Böyle olunca çareyi çocuklarımı kardeşimin üzerine yazdırmakta bulduk. Şimdi bu çocuklarımı üzerime almak istiyorum ama mahkemeye gitmekten korkuyorum. Çünkü çocuklar 18 yaşından küçük olduğu için çocukların benim olduğunu ispatlamak için bir sürü DNA testi gibi mevzuatlar, kanıtlarla uzayıp gidecek. Ama 18 yaşına geldiklerinde kendi beyanları esas alınarak benim nüfusuma geçmeleri kolay olacak” şeklinde konuştu.

    Kadın kimliğiyle erkek cezaevinde tutmadılar

    Kadın kimliğiyle düştüğü cezaevinde de erkek koğuşundan gece yarısı çıkartıldığını da anlatan Kumral Bodur, “Mahkeme beni erkek olduğuma dair rapor almak için heyet raporuna göndermişti. Defalarca gittiğim için artık psikolojim bozulmuştu. Ben de eşimi ve çocuklarımı alıp öyle gittim. Doktor bana soyunmam gerektiğini söyleyince bende eşim ve çocuklarım burada erkek olduğumu kanıtlamıyor mu diye sordum. O arada eşim de yanı başımda duruyordu ona geri çekilmesi için elimle ititğimde doktorlar bana eşime şiddetten davacı oldu. Bana ceza verip Keşap Açık Cezaevine gönderdiler. Ben de ‘Kimliğimi evraklarımı iyi kontrol edip beni öyle buraya atın’ dedim ama dinlemediler içeri attılar. Aradan bir gün geçmişti ki bir anonsla beni çağırlar. Müdür bey bana, ‘Sen kadın görünüyorsun, seni burada tutamayız’ dedi. Sonra bir gece yarısı cezaevi yemek aracıyla Giresun merkeze getirip bırakıp gittiler” dedi.

    38 yıl boyunca verdiği kimlik mücadelesinin 3 günde hallolduğunu ifade eden Bodur, “Kendi kimliğimle bir polis çevirmesine takılsam ben erkeğim, ama kimliğimde kadın yazdığı için hep sorun yaşıyordum. Bir türlü yapılan yanlışlığı anlatamıyordum. Bu nedenle çareyi kardeşimin kimlik fotokopisiyle gezmekte buldum. Kimliğim yüzünden kalıcı doğru bir işe giremediğim için inşaatlarda falan çalışıyordum. En son Bitlis’te inşaat işinde çalışırken şirket tarafından sigorta yapılacağı sırada benim kadın kimliğinde olduğum anlaşıldı. Ben ise kardeşimin kimliğinin fotokopisiyle gezdiğimi anlattım. Bu durumu inşaatla bir ilgisi olduğunu düşündüğüm AK Parti Bitlis Milletvekili Vahit Kiler’e ileteceklerini söylediler ve benden TC kimlik numaramı aldılar. 3 gün sonra beni aradılar. Nüfus müdürlüğüne gidip, kimliğini değiştirebilirsin denildi. 38 yıllık hasretim o gün sona erdi. Hemen nüfus müdürlüğüne gittim. Benden bir fotoğraf istediler ve 5 dakika içerisinde erkek kimliğimi bana verdiler. Kimliği elime alınca 38 yılın şaşkınlığı oldu. Bu kadar kolay ise ben 38 yıl niye bu kadar çile çektim. Şimdi polis bile istese kimliğime birşey olacak diye vermiyorum, daha çok ehliyetimi gösteriyorum” ifadelerini kullandı.

    “Erkek kimliğimi aldıktan sonra ilk iş askere gittim”

    Kimliğini alır almaz ilk işinin askere gitmek olduğunu söyleyen Bodur, “Kadın kimliğimden dolayı askere gidememiştim. Bu beni çok üzdüğü için askerlik lafını kimse benim yanımda konuşmasın diye çevremdekilere yasaklamıştım. Çünkü kadın kimlikli olduğum için askere gidemiyordum. Çocuğumun askerlik çağı geldi fakat ben askere gidemiyordum. Erkek kimliğimi aldıktan sonra asker kaçağıyım diyerek geçen yıl askerlik şubesine gidip ‘Ben askere gitmek istiyorum’ dedim. Askerlik şubesi beni Manisa Batıkışla’da askerlik yapmaya gönderdi. Oraya büyük bir heyecanla gittim. Askerliğe başladım fakat askerler hep bana bakıyordu, ‘Kim bu yaşlı adam’ diye konuşuyorlardı. Orada 26 gün sonra hava değişimine gönderdiler. Hava değişim süresi bitip tekrar gitmek istediğimde ise, heyete sevk ettiler ve tekrara askere almadılar. Aradan bir süre geçtikten sonra da ‘Asker kaçağı’ diye eve kağıt geldi. Ben de askerlik şubesine gidip teskeremi gösterdim. Belli ki benim erkek kimliğim resmi kurum ve kuruluşların kayıtlarına yeni yeni geçiyor” dedi.

  • Bursa’da dere yatağındaki cesedin kimliği tespit edildi

    Bursa’da dere yatağındaki cesedin kimliği tespit edildi

    Olay bugün saat 17.30 sıralarında Bursa-Ankara kara yolu İnegöl’ün Mezit Mahallesi mevkiindeki derede meydana geldi. Aracıyla Bursa’dan Konya’ya gitmek üzere yola çıkan Mehmet Ali Han, dinlenmek için aracını kara yolu kenarına park etti. Dereyi gören Han, balık merakı nedeniyle dere yatağına girdiğinde büyük şok yaşadı. Dere yatağına uzaktan baktığında cansız manken olduğunu düşünen adam, yaklaştığında cansız kadın cesedi olduğunu görünce 112’ye haber verdi. Olay yerine Jandarma, Polis, 112, İtfaiye, AFAD, ekipleri sevk edildi.

    Kadın cesedini gören Mehmet Ali Han, “Aracım yağ eksilttiğinden dolayı biraz dinlenmek istedim. Dere yatağında yarı çıplak bir kadını, önce cansız manken zannettim. Üstünde elbise olunca cansız mankenin ayağı biraz düz olur. Parmaklarını görünce arkadaki arkadaşa, bu insan, dedim. Beraber ekipleri aradık” dedi.

    Olay yerine gelen savcının incelemesinin ardından dere yatağından AFAD ve İtfaiye ekiplerince çıkarılan kadının cenazesi, kesin ölüm sebebinin belirlenmesi için Bursa Adli Tıp kurumuna gönderildi.

    Bursa Adli Tıp kurumunda yapılan parmak izi testinde cesedin Balıkesir ilinde yalnız yaşayan Semra Elmas (42) olduğu ortaya çıktı. Kadının, herhangi bir akrabası tarafından jandarma veya polise kayıp başvurusu yapılmadığı tespit edildi. Olayın cinayet mi yoksa başka bir olay mı olup olmadığı araştırılıyor.

  • Kimlik yerine ehliyetle sınava gelince içeri giremedi

    Kimlik yerine ehliyetle sınava gelince içeri giremedi

    YKS’nın ikinci oturumu Alan Yeterlilik Testi (AYT), saat 10.15 itibarıyla başladı. Kapılar saat 10.00’da kapanırken, adaylar sınava yetişebilmek için adeta zamanla yarıştı.

    İnegöl’de bir öğrenci Kemalpaşa Mahallesi’ndeki sınav merkezine kimliği yerine sürücü belgesiyle geldi.

    Sınav merkezi görevlisinin nüfus hüviyeti ile giriş yapabileceğini söylemesi üzerine öğrenci büyük üzüntü yaşadı.

    Başka bir öğrenci ise kapılar kapandığı sırada sınav merkezine giriş yaptı.