Etiket: Kırıkkale

  • Banka hesabına yanlışlıkla 600 bin TL gönderildi

    Banka hesabına yanlışlıkla 600 bin TL gönderildi

    Kırıkkale’de hesabına yanlışlıkla 600 bin TL yatırıldığını fark eden bir kişi, banka ile iletişime geçerek parayı gerçek sahibine iade etti. Nefsine yenik düşmediğini belirten kişi ”Dünya duruyor 10 saniye. Eğer nefsine yenik düşersen para senin” dedi.

    Kırıkkale’de yaşayan Emre Akçeşme (36), cüzi bir miktardaki parasını çekmek için ATM’ye gitti, hesabına yatırılan 600 bin Türk Lirası’nı görünce şoke oldu.

    Akçeşme, tanımadığı bir kişi tarafından hesabına yatırılan yüklü miktardaki parayı gerçek sahibine iade etmek için banka ile iletişime geçti.

    Bankada işlemlerin ardından hata düzeltildi ve Emre Akçeşme’nin hesabındaki para sahibine iade edildi.

    Başından geçen ilginç olayı anlatan Akçeşme, borçlarının olmasına rağmen hesabına yatan 600 bin lirayı sahibine iade ettiğini söyledi.

    ”ORADA NEFSİNLE BİR 10 SANİYE SAVAŞIYORSUN”

    Borcundan dolayı aracını sattığını ve bir miktar para çekmek için bankamatiğe gittiğini ifade eden Akçeşme, “Borçlarımı dağıtmak için bankamatiğe geldiğimde çok afaki bir parayla karşılaştım, 600 bin lira kadar. Orada nefsinle bir 10 saniye savaşıyorsun. Eğer nefsine yenik düşersen para senindir. Bize büyüklerimiz yalanı, dolanı, haramı öğretmediği için biz nefsimize yenik düşmedik. Çok şükür bize ait olmayan parayı bankayı arayıp, geri teslim ettik. Yaptığımız işten gururluyuz. Herkesin yapması gereken bir olay olduğunu düşünüyorum” dedi.

    “ŞOKE OLDUM”

    Nefsine yenik düşmediğini belirten Akçeşme, şöyle devam etti:

    “Bankamatiği gördüm orada bir 10 saniye dünya durdu. Şoke oldum. Şoke olunca böyle hesaba yeninden girip çıkıyorsun, bakıyorsun para duruyor mu diye. Para senin değil, biz de herkesin yapması gereken olayı yaptık. Dünya duruyor 10 saniye. Eğer nefsine yenik düşersen para senin. Çok şükür biz nefsimize yenik düşmedik. Parayı da geri iade ettik.”

  • Biri 16, diğeri 22 yaşında! Virüse yenik düştüler

    Biri 16, diğeri 22 yaşında! Virüse yenik düştüler

    Kırıkkale’de koronavirüs tedavisi gören 16 yaşındaki Murat ile 22 yaşındaki Nurcan, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti.

    Kastamonu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinden mezun olan Nurcan Keskin (22) ile meslek lisesi 11. sınıf öğrencisi Murat Aktaş (16), Yüksek İhtisas Hastanesinde koronavirüs  nedeniyle tedaviye alındı. Solunun cihazına alınan Aktaş ve Keskin, doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.

    16 yaşındaki Aktaş’ın cenazesi, dün Nokta Camisi’nde kılınan namazın ardından Yahşihan ilçesinde toprağa verildi. 22 yaşındaki Keskin’de Sulakyurt ilçesindeki aile mezarlığında son yolculuğuna uğurlandı

  • Koronavirüs otobüsü! Aynı araçta 1 virüslü 2 temaslı

    Koronavirüs otobüsü! Aynı araçta 1 virüslü 2 temaslı

    Kırıkkale’de Covid-19 PCR testi pozitif olan kadın ve temaslı eşi ile bir yolcu, şehirler arası otobüste yapılan “HES kodu” sorgusunda yakalandı. Riskli gruptaki yaşlı çift, “Ne olursunuz bizi bırakın. Öteberim var kokar” diyerek ekiplere dakikalarca dil döktü.

    Tokat’tan İzmir’e giden yolcu otobüsü, Kırıkkale’nin Delice İlçesi Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü önünde durduruldu. Jandarma ekiplerince, Covid-19 tedbirleri kapsamında sürücü ve yolcuların HES kodu sorgulaması yapıldı. Otobüste seyahat eden T.Ç’nin PCR testi pozitif, kocası K.Ç. ile yolculardan Buğra G.’nin (18) ise temaslı olduğu tespit edildi.

    OTOBÜS FİRMASINA 12 BİN 150 LİRA CEZA

    Jandarma, durumu İl Salgın Denetim Merkezi ekiplerine bildirdi. Trafik kontrol noktasına gelen filyasyon ekipleri, karantina kuralını ihlal eden yaşlı çift, temaslı yolcuya 4 bin 50’şer lira ceza yazdı. HES kodu sorgulamadan otobüse yolcu kabul eden firmaya da otobüs 12 bin 150 lira idari para cezası uygulandı.

    “NE OLURSUSUNUZ BİZİ BIRAKIN”

    Bagajdaki gıda malzemelerine çok para verdiklerini belirten riskli gruptaki yaşlı çift, ekiplere dakikalarca dil döktü. Temaslı eş K.Ç, “Perişan oluruz biz buralarda. Yiyecek olmasa tamam gözünü sevdiğim Ne olursunuz bizi bırakın. Öteberim var kokar” diyerek ekipleri ikna etmeye çalıştı.

    PCR testi pozitif olan kadın, temaslı kocası ve bir yolcu, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı yurtta karantinaya alındı.    

  • Karantinadan kaçıp cenazeye gittiler

    Karantinadan kaçıp cenazeye gittiler

    Kırıkkale’de koronavirüs test sonucu pozitif çıkmasına rağmen cenazeye giden kadınla temaslı eşi ve iki çocuğu karantina yurduna alındı. Karantina kurallarını ihlal eden çifte 9 bin lira idari para cezası uygulandı.

    Kırıkkale Valiliği koordinesinde İl Salgın Denetim Merkezi ekiplerince, Covid-19 pozitif vaka artışının önüne geçmek için çalışmalar sürdürülüyor. Edinilen bilgiye göre, Zöhre Saygısız, koronavirüs (Covid-19) PCR test sonucu pozitif olmasına rağmen temaslı eşi Emre Saygısız ve çocuklarıyla birlikte cenazeye katıldı. İhbar üzerine harekete geçen salgın ve polis ekipleri, Güzeltepe Mahallesi’nde 548. Sokakta ikamet Saygısız çiftinin evine gitti. Emre ve Zöhre Saygısız çifti, evde bulunmayınca iletişime geçildi. Daha sonra eve gelen çift, annesinin cenazesine katılmak için dışarı çıktıklarını iddia etti.

    Karantinada olması gerekirken cenazeye giderek toplum sağlığını tehlikeye atmak ve kural ihlalinden 4 bin 50’şer lira idari para cezası uygulandı. Karı-koca ve iki çocuğu öğrenci yurdunda karantinaya alındı.

  • Kovid-19’la mücadelede elektronik bileklik dönemi

    Kovid-19’la mücadelede elektronik bileklik dönemi

    Kırıkkale’de İl Umumi Hıfzıssıhha Kurulu, evde izolasyona tabi tutulan Kovid-19 tanılı ya da temaslılarına “elektronik bileklik” takılması kararı aldı.

    Valilikten yapılan açıklamada, İl Hıfzıssıhha Kurulu’nun Vali Yunus Sezer başkanlığında toplandığı belirtilerek, evde izolasyona tabi tutulan Kovid-19 tanılı ya da temaslısı bazı vatandaşların, acil işlerini gerekçe göstermek suretiyle izolasyon yükümlülüklerini ihlal ettikleri, sosyal hayata katılarak halk sağlığını ciddi anlamda riske attıklarının tespit edildiği aktarıldı.

    İlgili birimler arasında koordinasyon tesis edilerek, Kovid-19 tanılı ya da temaslısı olması nedeniyle evde izolasyona alınan kişilerin Sağlık Bakanlığınca belirlenen izolasyon koşullarına uymaları için Sağlık Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığının pilot il uygulaması çerçevesinde, Kırıkkale’de elektronik imkanlar da dahil olmak üzere her türlü tedbirin alınmasının kararlaştırıldığı vurgulanan açıklamada, şunlar kaydedildi:

    “Tedavi ve takip süreci evlerinde devam eden Kovid-19 pozitif hastalarımız ve temaslılarına İl Sağlık Müdürlüğü filyasyon ekipleri ya da Valiliğimiz denetim ekipleri tarafından elektronik bileklik takılmasına, Kovid-19 pozitif vatandaşlarımızın ve temaslılarının izolasyon süreci bitene kadar bilekliklerini çıkarmamalarına, yapılan denetimlerde bilekliğini çıkarmış olan vatandaşlarımıza izolasyon kurallarını ihlal ettikleri için Umumi Hıfzıssıhha Kanunu’nun 282. maddesi gereğince 3 bin 150 lira para cezasının mülki amir onayıyla uygulanmasına, bilekliği yanlışlıkla kopan ya da yırtılan vatandaşlarımızın cezai müeyyide ile karşılaşmamak adına durumu derhal filyasyon ya da denetim ekiplerine bildirmesine, takılan elektronik bilekliğin çalışmaz hale getirilmesi durumunda TCK’nin 152. maddesi gereğince kamu malına zarardan işlem yapılacağının kişilere bilgilendirme yapılmasına, her türlü bilgilendirmeye karşın evde izolasyon yükümlülüğünü ihlal ettiği tespit edilenler hakkında idari para cezası uygulanmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

  • Otelde taciz şoku yaşayan mühendis: “Umarım emsal karar olur”

    Otelde taciz şoku yaşayan mühendis: “Umarım emsal karar olur”

    Kırıkkale’de elektrik-elektronik mühendisi Kardelen Kamişli (26), konakladığı otelde gece odasına girerek kendisine tacizde bulunduğunu iddia ettiği Seyit Muhammet S. hakkında 6 yıl hapis istemiyle dava açılmasına ilişkin, “Umarım emsal karar olur ve verilecek ceza benim hayatımı etkileyen bu durumu bir nebze de olsa hafifletir” dedi. Kamişli, ayrıca otel sahibi ve görevli hakkında tazminat davası açacağını söyledi.

    Ankara’da yaşayan Kardelen Kamişli, geçen eylül ayında iş için gittiği Kırıkkale’de otelde kaldı. Kamişli, saat 02.30 sıralarında uyandığında odasında, kendisini izleyen ve daha önce hiç görmediği Seyit Muhammet S.’yi gördü. Kamişli, korkuyla resepsiyonu aradı. Bunun üzerine şüpheli, çıkartmış olduğu ceketini ve ayakkabısını alarak odadan çıktı. Genç kadının şikâyeti üzerine Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Hazırlanan iddianamede yer verilen teknik inceleme tutanağında, Kamişli’nin kaldığı 221 numaralı odanın sürekli geçiş moduna tanımlandığı, bu nedenle odanın dışarıdan kapı koluna basmak suretiyle açılabileceğinin tespit edildiği belirtildi.

    6 YIL HAPİS İSTEMİ

    Şüphelinin, kişinin rızası olmadan gece vakti odasına girip onu seyretmesi, sonrasında ayakkabılarını ve ceketini çıkartması, odadan çıkmamak için ısrarcı olması eylemlerinin cinsel saikle hareket ettiği kanaatini oluşturduğuna dikkat çekilerek ‘konut dokunulmazlığını ihlal’ ve ‘cinsel taciz’ suçlarından 6 yıla kadar hapsi istendi. İddianamede müştekinin, otel görevlisi ve sahibi hakkında tazminat davası açabileceği de belirtildi.

    ‘SÜREKLİ KAPIYI KONTROL EDİYORUM’

    Kardelen Kamişli, DHA’ya yaptığı açıklamada, hala yaşadığı olayın etkisinde olduğunu ifade ederek, “İş yerim Kırıkkale’de. Saat kaç olursa olsun orada kalmıyorum artık ve dönüş yapıyorum. İş için sürekli şehir dışına çıkıyorum. Bu olayın bende yarattığı tahribat bir anda atlatılacak gibi değil. Otellere gidip kaldığımda ise sürekli kalkıp kapıyı kontrol ediyorum. Genelde de işi olmadığı zamanlar kardeşimle gidiyoruz, onunla kalıyoruz. Umarım içinde bulunduğum süreç mahkemede değerlendirilir. 17 Aralık’ta ilk duruşmam olacak. Umarım yaşadıklarım göz önünde bulundurulur ve aslında emsal bir karar alınmış olur. Çünkü günümüzde çok sayıda kadın tacize uğruyor. Daha kötü sonuçları da oluyor. Umarım emsal karar olur ve bir nebze su serpilir. Verilecek ceza benim hayatımı etkileyen bu durumu bir nebze de olsa hafifletir” diye konuştu.

    ‘TAZMİNAT DAVASI AÇACAĞIM’

    Kardelen Kamişli, otel görevlisinin o gece kaldığı otel odası kartını sürekli geçiş moduna tanımladığının da ortaya çıktığını belirterek, “Hukuken bir sorumlulukları olması nedeniyle otele ve bana kartı veren görevliye tazminat davası açacağım. Umarım bu süreçte de yükümlülükler ve yapılması gerekenler dikkatle takip edilir ve bu şekilde bu olayın yaşanmasına da sebep olan kişiler cezasız kalmaz. Benimle birlikte odasına girilen iki erkek müşteri daha vardı. Onlara buradan çağrıda bulunmak istiyorum; Lütfen bu otel yükümlülüğünü yerine getirmedi ve daha kötü sonuçlanabilirdi. Kadın erkek değil, birey olarak yorumlamak gerekiyor bunu. Lütfen siz de gelin davamda tanık olun. Umarım onlar da cezai işlem yapılması için desteklerini sunacaktır” ifadelerini kullandı.

    HESABINA ERİŞİM ENGELİ İSTEMİŞLER

    Kamişli ayrıca, otel sahibi ile Seyit Muhammet S.’nin, olayı Twitter’dan duyurduğu için sosyal medya hesabına erişim engeli getirilmesi için savcılığa suç duyurusunda bulunduklarını belirterek, “Yaklaşık bir ay önce Twitter üzerinden gelen bildirim ile olaydan haberim oldu. Olayı Twitter’dan duyurduğum için hesabıma erişimin engellenmesi istenmiş. Olayı Twitter üzerinden duyurdum evet, duyurmasaydım belki de örtbas edilecekti, belki de hiç duyulmayacaktı. Bu sayede duyurulmasını sağlamaya çalıştım. Bu anlamda Twitter ve sosyal medyanın gücü olduğuna inanıyorum. Ve bu şekilde insanların ceza aldığını maalesef görüyorum. Umarım bu süreç olumlu bir şekilde işler ve bu duyurma çabası da sonuçsuz kalmayacaktır” diye konuştu.

  • Otelde tacize uğramıştı! Kamera kayıtları nerede?

    Otelde tacize uğramıştı! Kamera kayıtları nerede?

    Kırıkkale’de konakladığı otelde gece odasına giren Seyit Muhammet S.’nin kendisine tacizde bulunduğu ileri sürerek şikayette bulunan elektirik- elektronik mühendisi Kardelen Kamişli, konuştu. Kamişli, “O günden sonra sürekli uyanıyorum geceleri, korkuyorum. İnanın psikolojik anlamda korku yaratan bir şey. Umarım sorumlular cezalandırılır ve başka insanlar bunu yaşamaz” dedi.

    Ankara’da yaşayan elektrik-elektronik mühendisi Kardelen Kamişli (26), iş için gittiği Kırıkkale’de konakladığı otelde aynı katta kalan ve gece odasına giren Seyit Muhammet S.’nin tacizine uğradığını ileri sürerek, polise şikayette bulundu. Polis, gözaltına aldığı Seyit Muhammet S. ile bir otel çalışanı hakkında soruşturma başlattı. Alkollü olduğu belirlenen ve odaya nasıl girdiğini bilmediğini ileri süren Seyit Muhammet S., sevk edildiği nöbetçi mahkemece serbest bırakıldı.

    Otel odasında gece yaşadığı olayı Twitter hesabından paylaşarak duyuran Kardelen Kamişli, DHA’ya konuştu. Kamişli, gece uyandığında yatağında tanımadığı Seyit Muhammet S.’yi otururken gördüğünü, büyük korku ve panik yaşadığını söyledi. Hem Seyit Muhammet S. hem de otel yönetimi hakkında suç duyurusunda bulunan Kamişli, odasına giren şüphelinin kamu kurumunda mühendis olduğunu öğrendiğini söyledi. Kamişli “Otel müdürü odamın bulunduğu ikinci kattaki kartlı geçiş sisteminde bir arıza meydana geldiğini sigorta atması sonucu bütün kartların bütün odaları açabildiğini söyledi. Burada bir ihmal söz konusu. Aynı zamanda ikinci kattaki kameraların arızalı olması düşündürücü. Delil karartma var burada. Kamera sistemi bozuksa ikinci katta pandemi nedeniyle birçok oda boş, müşteriler diğer odalara alınabilirdi. O kapılar nasıl açıldı. Kamera kayıtları nerede? Umarım soruşturma, süreç düzgün şekilde yürütülür” dedi.

    ‘BEN ŞİZOFREN DURUMUNA DÜŞÜRÜLÜYORUM’

    Kardelen Kamişli, sosyal medya üzerinden olayı duyurduğunu hatırlatarak, “Eğer ikinci kattaki kamera kayıtları silinmişse tekrar geri getirilebilir. Kayıt yapılan kısımların geri gelmesini istiyorum. Otel sahibinin açıklamalarıyla ben şizofren durumuna düşürülüyorum. Odayı ‘Kardelen Hanımın kartı dışında açan olmadı’ deniyor. Gece boyunca korkuyla uyuyamadım. Bu psikolojik tahribatla birlikte nasıl yaşayabiliyorum bilmiyorum. Ben mesleğim gereği çok gezdim. Ama böyle bir olay hiçbir zaman başıma gelmedi. Odama giren şahsın beni kolumdan tutmaya çalışması bile bir teşebbüstür. Bireyler ve cinsiyetler fark etmeksizin tecavüz ve taciz oluyor. Bu anlamda bu teşebbüs gerçekleşmiş olsaydı kamera sistemi yine kayıt almayacaktı, sır bir cinayet olacaktı. Umarım gerçekten oteldeki sorumlu kişiler ve şahıs ceza alır” dedi.

    ‘BU, KONUT DOKUNULMAZLIĞI İHLALİ DEĞİL’

    Kardelen Kamişli, nöbetçi savcının olayı ‘konut dokunulmazlığının ihlali’ olarak nitelendirdiğine dikkat çekerek, “Bu sadece bir konut dokunulmazlığı ihlali değil. Burada benim hayatım söz konusuydu. Daha kötü şeyler de olabilirdi. Şahıs 1.80 promil alkollüymüş. Alkol ceza değerlendirmesinde bir indirim sebebi sayılmamalı. Türkiye’de her gün birden çok kadın öldürülüyor. Bunların önüne geçmek için emsal, caydırıcı bir karar olması lazım. Kadınlar olarak sokakta rahat yürümek istiyoruz. ‘Arkamızdan bizi biri takip ediyor mu’ diye tedirgin olmak istemiyoruz” diye konuştu.

    ‘O GÜNDEN SONRA GECE SÜREKLİ UYANIYORUM’

    Kardelen Kamişli, olayın yaşandığı günden beri uyuyamadığını geceleri sık sık uyandığını belirterek, “O günden sonra sürekli uyanıyorum, korkuyorum. İnanın psikolojik anlamda korku yaratan bir şey. Psikolojik bir savaş ve saldırı var. Bu konuyu elimden geldiğince ilerletmek istiyorum. Kırıkkale’de Emine Bulut cinayeti yaşandı. Aklıma o anlar geliyor sürekli. Ben de öyle olabilirdim. Umarım sorumlular cezalandırılır ve başka insanlar bunu yaşamaz” ifadelerini kullandı.

    TEMİZLİK GÖREVLİLERİNİN KARTINDAN VERİLDİ

    Öte yandan polisin, resepsiyonda yanlışlıkla Seyit Muhammet S’ye otelde temizlik görevlilerinin kullandığı ‘mastercard’ olarak isimlendirilen ve her odanın kapısını açan karttan tanımlandığı üzerinde duruyor.

  • Otel odasında taciz! Uyanınca yatağında gördü

    Otel odasında taciz! Uyanınca yatağında gördü

    Kırıkkale’de elektronik-elektronik mühendisi Kardelen Kamişli (26), konakladığı otelde gece odasına giren, aynı otelde kalan S.M.S.’nin tacizine uğradığını öne sürdü. Gece uyandığında yatağında S.M.S.’yi görünce büyük korku yaşadığını ve polisi arayarak hem şüpheli hem de otel yönetiminden şikayetçi olduğunu belirten Kamişli, yaşadıklarını sosyal medyadan duyurdu. Kamişli, “S.M.S. ve daha niceleri toplumdan temizlensin. Artık hiçbirimiz tacize, psikolojik şiddete ve daha da ötesinde tecavüze ve yahut cinayete kurban gitmesin” dedi.

    Ankara’da yaşayan elektrik-elektronik mühendisi Kardelen Kamişli, Twitter’daki hesabından yaptığı paylaşımında, her gün iş için Kırıkkale’ye gidip geldiğini, 7 Eylül’de yorgun olduğu için kentte 1 geceliğine otelde kaldığını belirterek, başına gelen olayı şöyle anlattı:

    “Saat 02.40- 02.50 civarında bir anda uyandım ve yatağımda daha önce hiç tanımadığım ve görmediğim bir adamın oturup bana baktığını gördüm. Ne kadar süredir orada olduğu hakkında bir bilgim olmamakla beraber gözlerimi açtığımda şahsın beni izlediğini gördüm. Anın şoku ve korkusuyla ‘Sen kimsin, burada ne işin var?’ diye bağırdım; fakat yaşadığım korkudan dolayı olduğum yerden kalkamadım. Bana ‘Sen Nurbanu’nun arkadaşısın, seninle bir şey konuşmam lazım’ dedi; ama ben hayatım boyunca Nurbanu adında herhangi bir kişiyle iletişim bile kurmadım. ‘Nurbanu kim? Çık git odamdan’ diyerek kendimden uzaklaştırmaya çalıştığım bu kişi yaptığı taciz yetmezmiş gibi bir de küstahça ‘Senden bir sigara aldım, onu içip gideceğim’ dedi. ‘Defol git’ diye bağırdığım sırada hala yaşanılan olay normalmiş gibi ayakkabısını çıkartarak yastığımın olduğu yere koydu. Valizimin üzerinde bana ait olmayan bir ceket olduğunu da gördüm. Bunların yaşandığı saniyelerde korkudan hareket edememiştim; fakat ayakkabısının çıkmasıyla birlikte olayın farklı bir yere evirileceğini düşünüp olduğum yerden bir hışımla kalktım ve otel resepsiyonunu aramak için elimi, otel odasında bulunan telefona uzattım.”

    ‘RÜYA GÖRMÜŞ OLABİLİR MİSİNİZ?’

    Söz konusu kişinin bu sırada kolundan tuttuğunu ifade eden Kardelen Kamişli, “Kolumu çektim ve resepsiyonu aradım. Şahıs bavulumun üzerindeki ceketini de alarak odamdan kaçarak uzaklaştı. Resepsiyon görevlisine olayı kapı eşiğinde anlattıktan ve görevli gittikten saniyeler sonra kapım tekrar çalındı ve görevlinin tekrar geldiğini düşünerek kapıyı açtım. Odamdan çıkmadan koridor devamına baktığımda kolon arkasından ‘sessiz ol’ anlamında işaret yapan bu adamı tekrar gördüm. Hemen kapımı kilitledim ve polisi aradım. 155’i aradığımda ‘Rüya görmüş olabilirsiniz hanımefendi, emin misiniz?’ sorusu ile karşılaştım. Zaten olayın korkusu ve gerginliği üzerimdeyken bir de böyle bir şeyle itham edildim. Emin olduğumu ve ekiplerin acilen otele gelmesini istedim” ifadelerini yazdı.

    ‘DİĞER MÜŞTERİLERİN ODASINA DA GİRİLMİŞ’

    Kardelen Kamişli, polis ekiplerini beklerken aynı kişinin tekrar odasının kapısını çaldığını anlatarak şöyle devam etti:

    “Şahsın bu süreçte odamın kapısını bir kez daha tıklatması üzerine odamdan çıkamadım ve bu korkuyla odamda hapis kaldım. Kısa bir süre içerisinde ekibin gelip gelmediğini öğrenmek için resepsiyonu aradığımda ekibin geldiğini ve şahsın götürüldüğünü ilettiler. Bunun üzerine kamera kaydını görmek istediğimi ileterek hapis kaldığım odadan sonunda çıkabildim ve lobiye indim. Ekibi beklerken lobide bulunan 2 erkek şahsın da odasına girildiği ve birine yumruk atılırken diğerinin odasında şahsın gömleğini çıkarttığını belirttiler. Erkek misafirlerin şikayetçi olmayacağını söylemeleri üzerine ‘Nasıl şikayetçi olmazsınız, başınıza daha ne gelmesi gerekiyordu?’ dedim ve şikayetçi olacağımı belirttim.”

    ‘HUKUKİ SÜRECİ BAŞLATTIM, BUNUN PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM’

    Kardelen Kamişli, polisin gelip şahsı alıp ekip aracına bindirdiğini, ancak daha sonra ‘Sizi barıştıralım’ dediklerini ileri sürerek, “Ekip amirine ‘ne barışması memur bey, neden bahsediyorsunuz, şikayetçiyim şahıstan’ diyerek bu saçma tavra son verilmesini istedim. Şahsın 2 arkadaşı, ‘Alkollü ne yaptığını bilmiyor, şikayetçi olmayın’. dedi. ‘Alkolün hafifletici neden olduğu’ günümüzde; kimseyi rahatsız etme ve taciz etmenin bahanesi olamayacağını, şahıstan ve güvenliğimi sağlayamayan otel yönetiminden ayrı ayrı şikayetçi olacağımı ve gerek maddi gerek manevi gerekse idari yaptırımların her türlü biçimde uygulanması için sürecin asla ve katiyen takibini bırakmayacağımı dile getirdim. Emniyet’e verdiğim şikâyet tutanağı ve ifademin ötesinde bizzat kendim ayrı olarak Kırıkkale Adliye Sarayı’na giderek Cumhuriyet Başsavcılığı’na da şikayet dilekçemi ulaştırdım. Hukuki süreci başlattım ve hiçbir şekilde bunun peşini bırakmayacağım” ifadelerini kullandı.

    ‘ARTIK HİÇBİRİMİZ TACİZE, CİNAYETE KURBAN GİTMESİN’

    Kardelen Kamişli, paylaşımını, “Bu yazıyı okuyan herkesin kendini benim yerime koymasını, o gün, o otelde kendisinin de olabileceği bilincine varmasını istiyorum. Bir kadın olarak, çoğunluğa uyup bunu sineye çekebilirdim; ama hakkımı savunmak benim şeref ve haysiyetimin en birincil temsilidir. Olayı yaşayan kişinin erkek veya kadın olmasının bir önemi yok; kimsenin bu ve bunun gibi bir travma yaşamamasını istiyorum. S.M.S. ve daha niceleri toplumdan temizlensin. Artık hiçbirimiz tacize, psikolojik şiddete ve daha da ötesinde tecavüze ve yahut cinayete kurban gitmesin” ifadeleriyle bitirdi.

    POLİS, NASIL GİRDİĞİNİ ARAŞTIRIYOR

    Kardelen Kamişli’nin şikayeti üzerine gözaltına alınan ve sevk edildiği mahkemece serbest bırakılan S.M.S.’nin de otelde Kardelen Kamişli ile aynı katta kaldığı belirlendi. Polis, şüphelinin odaya nasıl girdiğini araştırıyor.

    VALİLİKTEN AÇIKLAMA

    Kırıkkale Valiliği, Kardelen Kamişli’nin paylaşımı üzerine yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, “Kardelen Kamişli isimli şahsın kalmakta olduğu otel odasına 07/09/2020 günü gecesi tanımadığı bir erkek şahsın girmesi olayı ile ilgili olarak aynı gece şüpheli şahıs tespit edilerek yakalanmış otel görevlisi de dahil olmak üzere 2 şahsa şüpheli sıfatıyla adli işlem başlatılmıştır. Kardelen Kamişli’nin sosyal medya platformlarından paylaştığı diğer iddialarla ilgili de gerekli idari inceleme Valiliğimizce başlatılmıştır. Kardelen Kamişli’ye geçmiş olsun dileklerimizle birlikte, gerekli tüm işlemlerin hassasiyetle yerine getirilmekte olduğunun bilinmesi kamuoyuna duyurulur” ifadeleri kullanıldı.

    OTELDEN AÇIKLAMA

    Otelin yönetim kurulu başkanı Gökhan Algül de konuyla ilgili yazılı açıklama yaptı. Algül açıklamasında, Kırıkkale’de 2015 yılından bu yana faaliyet gösteren otellerinin 4 yıldızlı olup, her şeyden önce bir aile ortamının rahatlığı ve huzurunu sağlamayı şiar edindiklerine dikkat çekerek, “Saat 02.42 saatinde söz konusu otel misafirimiz ile diğer otel misafirimiz arasında yaşanan talihsiz olay bizi ziyadesiyle üzmüştür. Otelimizde daha önce bu ve buna benzer herhangi bir tatsız olay yaşanmamıştır. Olay üzerine emniyet birimlerine anında bilgi verilerek olay yargı merciilerine intikal etmiştir, tahkikat aşamasındadır. Bu bağlamda otelimiz üzerine düşen sorumluluğu en hızlı şekilde yerine getirmiştir. Bu vesileyle tekrar misafirimize, yaşanan bu talihsiz olay nedeniyle üzüntümızı belirtmek isteriz. Ancak yargıya intikal etmiş olan bu konu sosyal medyada işletmemize ve emniyet güçlerine yapılan gerçeklerle örtüşmeyen karalamalar ve haksız ithamlarla ilgili hukuki haklarımızı kullanacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz” ifadelerini kullandı.

    Algül, DHA’ya yaptığı açıklamada ise odalara kartla girildiğini belirterek, “Kart raporlarını inceledim; ancak Kardelen Hanımın odasını sadece kendisinin kullandığı kart açmış. Kapıda bir zorlama darbe var mı diye baktırdım. Oda 2’nci kattaydı. Bunu yapan kişi de aynı koridordaki odada kalıyor. Koridordaki kamera bozuk ve korona nedeniyle kimse gelip yapmadı. Gerçekten biz de mağdur olduk. Bildiğim tek şey bu oda kart olmadan açılmaz” ifadelerini kullandı.

  • “Sineklerin virüs taşıyabilme riski fazla”

    “Sineklerin virüs taşıyabilme riski fazla”

    Kırıkkale Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Aycan Gazyağcı, “Mekanik olarak sineklerin virüsü taşıyabilme riski fazla. Bunların Covid-19 ile kontamine olmuş bir yerdeki temasından sonra sizin yediğiniz meyvenin üstüne konduğunda bulaştırma riski olabilecek canlılar olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

    Aycan Gazyağcı, sivrisinek ya da karasineklerin koronavirüsü bulaştırdığına dair bilimsel bir çalışmanın şu an için yapılmadığını belirtti. Bunu söylemek için henüz erken olduğunu söyleyen Gazyağcı, “Ancak mekanik olarak sineklerin virüsü taşıyabilme riski fazla. Bunu sadece sivrisinekler için söyleyemeyiz. Karasinekler de çöplükte bulunan ve daha sonra evlere girebilen bir canlılar. Ayrıca bunların Covid-19’la kontamine olmuş bir yerdeki temasından sonra sizin yediğiniz meyvenin üstüne konduğunda bulaştırma riski olabilecek canlılar olduğunu söyleyebiliriz” dedi.

    ‘SAYISIZ VİRÜS BULAŞTIRABİLİR’

    Gazyağcı, sineklerin virüsü bünyelerine almadan bacaklarıyla, ağızlarıyla taşıyabildiğini belirterek, “Buradan başka bir mekana götürür. Ve siz o yere elinizi sürüp, ağzınıza götürdüğünüzde ve Covid-19’lu kurallara uymadığınızda bunu vücuda alma riski var; ama tabii ki bu zeminle alakalı bir şey. Metal yüzeyde mi, plastik bir yüzeyde mi, yoksa gıdanın üzerinde mi, bunlar hep bulaş olayını değiştiren şeyler. Kesin olarak bulaştırır ya da bulaştırmaz diyemeyiz. Bundan dolayı kesinlikle hijyen kurallarına uymamız gerekir. Sivrisinek ve karasinekler mekanik olarak sayısız bir şekilde virüs bulaştırıcılarıdır. Bunlar sadece koronavirüsü değil, ‘batı nil’ virüsü gibi virüs çeşitlerini de bulaştırabilen canlılardır. Sinekler birçok hastalığı ve virüsü bulaştırabiliyorlar. Fakat koronavirüs de bunların içerisine dahil edilebilir. Ama bu konu kesinlikle araştırılması gereken bir konu” diye konuştu.

    ‘SİNEKLERLE MÜCADELE GERÇEKTEN ZOR BİR İŞ’

    Son zamanlarda sivrisineklerin özellikle büyükşehirlerdeki sayılarının artmasına da değinen Gazyağcı, sivrisineklerin sulu ortamlarda üreyen canlılar olduğunu belirtti. Gazyağcı, “Bu dönemde mücadele tekniklerimizle ilgili sıkıntı yaşamış olduğumuz için böyle bir durum ortaya çıkmış olabilir. Covid-19 nedeniyle sokağa çıkma kısıtlaması gibi durumlar söz konusu olduğu için birçok ilaçlama tekniği yapılamadı. Bu bakımdan bunlara karşı mücadele tam yapılamadı, sineklerle mücadele gerçekten zor bir iş. Yapılması gereken bu dönemde özellikle belediyelerin çalışmalarını aksatmadan devam ettirmeleri gerekiyor. Bireysel olarak da kişiler bu dönemde kendilerini losyonlarda ve çeşitli sinek kovucularla koruyabilirler. Ya da evlerindeki pencerelerine tel takıp fiziksel mücadele edebilirler. Fakat sivrisineklerle mücadelede bu basit önlemler yeterli değil. Belediyelerin ve çalışması gereken yetkililerin bu konuda hep birlikte ve aynı anda çalışması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

    ‘İLAÇLAMA GÜNDÜZ YAPILMAMALI’

    Gazyağcı, sineklere karşı ilaçlama konusunda bazı yanlışların yapıldığını da belirterek, “Belediyeler ilaçlama konusunda birtakım yanlışlar yapıyor. Örneğin günün sıcak saatlerinde erişkin sivrisineklerle mücadelenin hiçbir anlamı yok. Çünkü sinek gece aktiftir. Alacakaranlıkta ya da gündüz sinek bulmanız, özellikle sivrisinek bulmanız çok zordur. Yani sineklere karşı ilaçlama gündüz yapılmamalı. Erişkin sineklere mücadelede ilaçlamadan ziyade sucul olduğu dönemler yani larvalar dönemlerinde yapılan mücadele daha başarılıdır” ifadesini kullandı.

  • Delice Beyazı’ndan 50 bi̇n adet üreti̇ldi̇

    Delice Beyazı’ndan 50 bi̇n adet üreti̇ldi̇

    Kırıkkale’nin Delice ilçesindeki çiftçilerin en önemli gelir kaynağı olan ve ’Delice beyazı’ olarak bilinen coğrafi işaretli üzümden üretilen 50 bin bağ fidanı toprakla buluşturuldu.

    Kırıkkale’nin Delice ilçesinde Üzüm Üreticileri Birliğine tahsis edilen Asma Fidan Üretim Tesisindeki çiftçiler, bu yıl korona virüs nedeniyle sadece 50 bin adet üzüm fidanı üretebildi. Tesiste üretilen fidanlar iklimlendirme odalarında bekletildikten sonra toprakla buluşturuldu. Kentin tarım deposu olarak tabir edilen ve verimli arazilerin bulunduğu ilçedeki çiftçilerin en önemli gelir kaynağı olan üzüm ’Delice beyazı’ olarak biliniyor. 2009 yılında tescillenen bu üzümün yanı sıra yine üründen elde edilen pekmez, pestil, helva ve diğer çeşitlerden de ilçe ekonomisine katkı sağlanıyor.

    “50 bin fide yaptık güzel bir başarı”

    Salgın nedeniyle fidan aşılama çalışmalarına zaman zaman ara verildiğini söyleyen Delice Belediye Başkanı Turgut Özdem, İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabirine açıklamalarda bulundu. Bu yılki hedefin 100 bin fide olup sadece 50 bin tane üretim yapıldığını anlatan Özdem, şunları kaydetti:

    “Malum dünyanın başına bela olan korona virüsten ilçemiz de etkilendi. Bu sebeple hem sosyal mesafeyi korumak hem de insan sağlığını ön planda tutmak adına burada zaman zaman yaptığımız aşılama çalışmasını yarıda bırakmak zorunda kaldık. Ama 50 bin fide yaptık güzel bir başarı. Fidelerimizi toprakla buluşturdular. İnşallah bulunduğumuz bölgeye modern bağ tesisi kuracağız. Buradan elde edilen gelirleri de birliğimize kaynak olarak aktaracağız. Buradaki hemşehrilerimize fideleri düşük bir ücretle yararlandıracağız. Delice biliyorsunuz üzüm dendiğinde ilk akla gelen yer. Bizim atalarımızdan kalan güzel mirası evlatları olarak gelecek nesillere aktarmaya çalışıyoruz. Bu anlamda yoğun bir çaba içerisindeyiz.”

    “Üzüm çeşitleri bize has, bir sürü çeşidi var”

    Bu tesisin kurulmasında emeği geçen başta Kırıkkale Valisine ve Üzüm Üreticileri Birliğine teşekkür eden Özdem, “Birlik yönetici arkadaşlarımın da emekleri oldu, onlara da teşekkür ediyorum. Burada bir imece var. Delice Kaymakamlığı, Delice Belediyesi ve birlik yönetimi ile beraber üçlü buradaki en güzel şartları oluşturarak bunu gelecek nesillere taşıma anlamında bağcılığın gelişmesi, modern bağ yapımı, bağların sulanması, rekoltenin arttırılması. İnşallah yakında da bir proje daha yapacağız. Üzüm çeşitleri bize has, bir sürü çeşidi var. Çalması, pekmezi, pestil, helvası, üzüm suyu, çekirdeği derken burada katma değer yapmaya çalışıyoruz. Ben herkese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    Aşılamanın kademelerini anlatan Delice Üzüm Üreticiler Birliği Başkanı Mehmet Erdem ise, Delice beyazının bölgedeki çiftçilere gelir kapısı olduğunu kaydetti.