Etiket: kırklareli haberleri

  • Eski eşinin saldırına uğrayan Kader: Ölmek istemiyorum

    Eski eşinin saldırına uğrayan Kader: Ölmek istemiyorum

    Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde Kader Uvak (25), 2 yıl önce, uyuşturucu kullanıp, kendisine şiddet uyguladığı gerekçesiyle boşandığı Selvi A.’dan (26) boşanmasına karşın sürekli şiddet gördüğünü ve tehdit edildiğini öne sürerken, son olay ise güvenlik kameralarına yansıdı. Evin kapısını tekmeleyip hakaretler yağdıran eski eşinin tutuklanmasını isteyen Kader Uvak, “Sosyal medyalarda her gün ölüm haberleri okuyorum. İlla benim de mi ölmem gerekiyor? Buna bir çare bulunmasını, tutuklanmasını istiyorum. Ölmek istemiyorum. Ben öldükten sonra kadına şiddete hayır denmesin” dedi.

    İlçeye bağlı Büyükkarıştıran beldesinde Selvi A. ile evlenen ve 1 çocuk annesi Kader Uvak, eşinden şiddet görmeye başladı. Evliliğin son yılında eşinin madde kullandığını ve şiddete uğradığını iddia eden Kader Uvak, dava açarak 2 yıl önce boşandı. Boşanmanın ardından genç kadın, Selvi A.’nın önce sözlü ardından da tabanca ve bıçaklı saldırısına uğradı. Selvi A.’nın son olarak Uvak’ın beldede yaşadığı apartmana kadar gelip kapısını tekmeleyip, tehditler savurması binanın güvenlik kameralarına yansıdı.

    ‘KAPIMA SİLAHLA GELDİ, ÇARŞI ORTASINDA BIÇAKLA SALDIRDI’

    Boşandıktan bir ay sonra eski eşinin kapısına silahla dayandığını söyleyen Uvak, “Boşandım ama halen kurtulamadım. Boşandıktan 1 ay sonra evime silahla geldi, üç el ateş etti. Şikayette bulunmama rağmen serbest bırakıldı, uzaklaştırma alıp evime gönderildim. Aradan bir süre sonra çarşı ortasında bıçakla geldi, öldürmeye teşebbüste bulundu. Kamera görüntülerini de aldılar o zaman. Buna rağmen yine serbest bırakıldı, yapmadığı rezillik, etmediği hakaret kalmadı. Yani bu durumdan sadece ben değil, dairedeki herkes şikayetçi, herkes huzursuz” dedi.

    ‘SÜREKLİ TEHDİT EDİYOR’

    Selvi A. tarafından 6 aydır sürekli tehdit edildiğini ifade eden Kader Uvak, “Hep, ‘öldüreceğim, asacağım, keseceğim’ diyor. Akşam işten dönüşte erkek arkadaşımla ölümüne darbedildik” diye konuştu.

    ‘BIRAKMASI İÇİN HER ŞEYİ YAPTIM’

    Eski eşinin madde kullanımını bırakması için defalarca konuştuğunu, AMATEM’e götürdüğünü, fakat yine kullanmaya devam ettiğini söyleyen Kader Uvak, “Son 5 yılı oğlum için sabrettim. Hadi oğlum öksüz kalmasın dedim. Yeri geldi ağız dalaşı da yaptım, bırak şu maddeyi dedim. O hayatından memnundu. İnsan gibi aldım karşısına eşi değil arkadaşı gibi konuştum. Çocuğuna babalık yap dedim. AMATEM’e kadar götürdüm, ilaçlarını aldım. 3 gün kullandı dördüncü gün yine aynı. Yani son yıl her gün madde kullanıyordu. Tuvalete giriyordum, artık o maddenin kokusu genizlerime kadar işliyordu. Bir süre sonra katlanılmayacak duruma geldi” ifadelerini kullandı.

    ‘DAYANACAK GÜCÜM KALMADI’

    Artık ölüm korkusuyla yaşamak istemediğini gözyaşları dökerek anlatan Uvak, “İnsan kendi çocuğunun annesine bunları yapar mı? Ben bunları hak etmiyorum. Hem çocuğum hem kendim için direndim. Ama artık ölüm korkusuyla yaşamak istemiyorum. Çok yoruldum. Arkamda sahip çıkanım olmadığını görüyorum. Her gün başıma ne gelecek korkusuyla yaşamaktan çok yoruldum. Benim sesimi duymalarını istiyorum. Çocuğumla benim bir gram can güvenliğimiz yok, başka çarem kalmadı. Dayanacak gücüm de kalmadı. Artık uzaklaştırma almak da çözüm değil, tutuklanmasını istiyorum. Buna bir çare bulunmasını istiyorum” şeklinde konuştu.

    ‘İLLA BENİM DE Mİ ÖLMEM GEREKİYOR?’

    Eski eşinin tutuklanmasını isteyen Kader Uvak, “Sürekli kadına şiddete hayır deniliyor. Sosyal medyalarda her gün ölüm haberleri okuyorum. İlla benim de mi ölmem gerekiyor? Buna bir çare bulunmasını, tutuklanmasını istiyorum. Ben öldükten sonra kadına şiddete hayır denmesin. Devletin devreye girmesini, sesimi duymalarını istiyorum. Ölmek istemiyorum. Ben öldükten sonra kadına şiddete hayır denmesin” dedi.

    ‘PEŞİNİ BIRAKSIN ARTIK’

    Kader Uyak’ın aynı apartmanda oturan komşusu Yıldız Topçu, kendilerinin de çok korktuğunu anlattı. Topçu, “Geçenlerde her şeye şahit oldum, gördüm. Her gün bu durum olmasın. O kadına da günah. Çünkü her gün kadınlar ölüyor. Bir daha olmasın bu olaylar. Ben korkuyorum. Oğlum da geceleri ağlıyor artık. Çözüm olsun artık. Peşini bıraksın artık” diye konuştu.

    Komşulardan Mesut Şener, kapıya dayanan saldırgandan kendileri ve çocuklarının korktuğunu belirterek, “Sürekli burada bağırış çağırış oluyor. Son olayın olduğu gün ben namaz kılıyordum, çocuklarım geldiler, yanıma saklandılar, sesten korktular. O gelince binada herkes rahatsız oluyor. Bu bayana da yazık günah. Sürekli kapısı kilitli. Bir şey ihtiyacı olsa kapısını çalsak arkadan 15 kilit çeviriyor korkudan. Bir an önce yardım eli uzatılmasını istiyoruz” dedi.

  • Karantinadaki köye girmeye çalışırken yakalandılar

    Karantinadaki köye girmeye çalışırken yakalandılar

    Koronavirüs vakalarının artması nedeniyle karantina altına alınan Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesine bağlı Sakızköy’e gizlice girmeye çalışan pazarlamacılar M.E. ile H.D., jandarma tarafından yakalanıp, 6 bin 300 lira para cezasına çarptırıldı.

    Koronavirüs vakaları artan Lüleburgaz’ın 650 haneli Sakızköy köyü, 17 Kasım günü 14 gün süreyle karantina altına alındı. Jandarma ekipleri, köyün girişinde önlem alarak, giriş ve çıkışa izin vermedi. Jandarma, pazarlamacılık yapan M.E. ve H.D.’yi gizlice köye girmek isterken yakaladı. İki kişiye Umumi Hıfzıssıhha Kanunu gereğince kişi başına 3 bin 150 lira olmak üzere toplam 6 bin 300 lira idari para cezası uygulandı.

    Öte yandan Kırklareli’ne bağlı Kavaklı beldesinde, jandarma ekipleri tarafından yapılan devriye faaliyetinde, G.T.’nin işletmesinin önünde bulunan seyyar araç ile şahıslara çay servisi yaptığı tespit edildi. G.T.’ye 3 bin 150 lira ceza uygulandı.

    KARANTİNAYA UYMADI

    Kırklareli’nin Babaeski ilçesi TEM gişelerinde jandarma ekiplerinin yaptığı denetimlerde karantina kurallarını ihlal ettiği belirlenen M.B.’ye 3 bin 150 lira ceza uygulandı. Jandarmanın bilgi verdiği İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri M.B.’yi Kırklareli’de öğrenci yurduna yerleştirdi.

  • Kiralık ambulansla yazlığa gittiler

    Kiralık ambulansla yazlığa gittiler

    Kırklareli’de kiraladığı ambulansla hasta taklidi yaparak yazlığa gitmek isteyen çift jandarma tarafından yakalandı.

    Olay, Demirköy ilçesi İğneada beldesinde 15 Mayıs saat 21.00 sıralarında meydana geldi. Corona virüs tedbirlerini atlatarak yazlıklarına gitmek isteyen H.M. ve eşi L.M. özel bir şirketten ambulans kiraladı.

    Hasta taklidi yaparak jandarmaya yakalanmayacağını düşünen çift, seyahat izin belgesi olmadan İğneada beldesindeki yazlık evlerine gitti.

    Bu durumun tespit edilmesi üzerine karı kocaya jandarma ekipleri tarafından 1593 sayılı Umumi Hıfzıssıhha Kanunu kapsamında kişi başı 3 bin 150 TL olmak üzere toplam 6 bin 300 TL idari yaptırım uygulandı.

  • Yapılan göçük ihbarı yanlış anlaşıldı

    Yapılan göçük ihbarı yanlış anlaşıldı

    Kırıkkale’nin Yahşihan ilçesine bağlı Keçili köyünde, bir arazi üzerinde kepçe ile su çıkarma çalışması sırasında 62 yaşındaki Yılmaz Dönmez’in üzerine toprak parçaları düştü. Diz hizasına kadar kayan toprağın altında kalan Dönmez’i çevredeki vatandaşlar hemen bir olumsuzluk yaşanmadan bulunduğu yerden çıkardı. Burada bulunan vatandaşlar, ikinci bir göçük ya da toprak kayması tehlikesine karşı ve şahsın sağlık durumu için olayı 112’ye bildirdi. Yapılan ihbarda göçük altında birden fazla kişi kalındığı zannedilince olay yerine kısa sürede çok sayıda ambulans, itfaiye ve jandarma ekipleri sevk edildi. Hemen köye gelen ekipler, durumun farklı olduğunu anlayınca derin bir nefes alarak geri döndü. Sağlık görevlileri de toprakta bir süre sıkışan Dönmez’in burada ayakta tedavisini yaptı.

    Arazide su çıkartmaya çalıştıklarını ifade eden Yılmaz Dönmez, “Su çıktı, alta kepçe ile indim. Çıkarken göçük dizlerime kadar geldi. Göçük bir daha gelir diye korktuk. Tekrar ikinci bir göçük gelir diye panik yaptılar. Öyle bir ağrım falan yok. Ağrım sızım yok dedim” ifadelerini kullandı.

    “Yaz kardeş yaz, olay yerini ihbar eden benim” diyen Zafer Doluca da, “Kanalın kenarında duruyordu. O oynak toprağın altında kaldı. Aslında bu kadar ambulansın, itfaiyenin, jandarmanın gerek yoktu. O da ayakta tedavi edildi” şeklinde konuştu.