Etiket: Kocaeli

  • Tır dorsesindeki kutudan mülteci çıktı

    Tır dorsesindeki kutudan mülteci çıktı

    Dilovası Organize Sanayi Bölgesinde bir tırın dorsesindeki kutuları boşaltan çalışanlar gelen sesler üzerine endişelendi. Çalışanların yapmış olduğu kontrollerde kutunun içinde insan olduğu anlaşıldı. Kutunun açılmasıyla 2 mülteci dışarıya çıktı. Mültecilerin kaçak yolla İtalya yerine yanlışlıkla Türkiye’ye geldiği öne sürüldü. O anlar saniye saniye cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.

  • Sokak ortasında cinayete müebbet hapis

    Sokak ortasında cinayete müebbet hapis

    Olay, 19 Haziran 2022 tarihinde İzmit ilçesi Kemalpaşa Mahallesi Şahabettin Bilgisu Caddesi’nde meydana geldi. 22 yaşındaki Mertcan Pekatik, arkadaşları Burak D., Cemal B., Mert E. ile eğlence mekanına gitti. Bir süre sonra Burak D., Cemal B., Mert E. ile çalışanlar arasında tartışma çıktı. Tartışma sonrasında 3 kişi de çalışanlar tarafından dışarı çıkarıldı. O esnada tuvalette olan Mercan Pekatik, durumu öğrenince arkadaşlarının yanına dışarı gitti. Mertcan ile arkadaşları, mekanın 50 metre uzağındaki ara sokakta çiğ köfteci Selçuk Seis ile tartışmaya başladı. Çıkan arbedede Selçuk Seis, tabanca ile 4 el ateş açtı. 2 merminin isabet ettiği Mertcan Pekatik, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Selçuk Seis ile kavga sırada yanında olan Onurcan G., Onur A. ve Sedat K. gözaltına alındı. Selçuk Seis tutuklanırken, diğer sanıklar serbest bırakıldı.

    “Pişmanım”

    Olayla ilgili davanın duruşması 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye devam etti. Duruşmaya tutuklu sanık Selçuk Seis SEGBİS ile katılırken, tutuksuz sanık Onur A., ile taraf avukatları salonda hazır bulundu. Tutuksuz sanıklar Mustafa K., Onurcan G. ve Sedat K. ise duruşmaya katılmadı. Tutuklu sanık Selçuk Seis pişman olduğunu söyledi. Onur A. ise olaya dahil olmadığını belirterek beraatini istedi.

    “Müebbet hapis cezası”

    Mahkeme heyeti, kasten öldürme suçundan tutuklu sanık Selçuk Seis’e müebbet hapis cezası verdi. Seis’in ayrıca tabancayı rastgele ateşlediği için olay yerinde bulunan maktulün arkadaşları Burak D., Cemal B., Mert E.’ye yönelik “Kasten öldürmeye teşebbüs” suçunu işlediğine kanaat getirerek 9’ar yıldan toplam 27 yıl hapis cezası verdi. Tutuksuz sanıklar Onur A., Mustafa K., Onurcan G. ve Sedat K. ise atılı suçları işlediğine dair kesin ve inandırıcı somut deliller elde edilemediğinden beraatlerine karar verildi.

  • Sosyal hizmet tarlasında bu kez yem bitkisi yetişecek

    Sosyal hizmet tarlasında bu kez yem bitkisi yetişecek

    Gölcük Belediyesi Rahvan At Bakım Tesisleri’ndeki Rahvan At Koşu Pisti’nin ortasında boş halde duran yaklaşık 38 dönümlük alana, bu kez yem bitkisi ekimi yapıldı. İki yıldır buğday ekilerek yapılan hasat ile elde edilen mahsullerin ihtiyaç sahiplerine dağıtıldığı alanda, bu yıl yem bitkisi yetiştirilecek. Gölcük Belediyesi ekiplerince özenle hazırlanan alanda, Rahvan At Bakım Tesisleri’nde kullanılacak yem bitkileri toprakla buluşturuldu.

    Adeta sosyal hizmet tarlasına dönüşen alanın bir kez daha yeşereceğini söyleyen Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, “At koşu pistinin ortasında bulunan 38 dönümlük alana sosyal faaliyetlerimizde kullanmak üzere 2021 ve 2022 yıllarında buğday ekmiştik. 5’er kiloluk paketler halinde hazırlanan yaklaşık 10 ton unu, Gölcük Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü’nün koordinesinde hemşehrilerimize dağıtmıştık. Bu yılda üç yıl üst üste buğday ekimi olmayacağından, alanı dinlendirmek ve gelecek yıla hazırlamak için Rahvan At Bakım Tesisleri’nde kullanmak üzere yem bitkisi ekimi yaptık. Hayırlı bereketli olmasını diliyorum” dedi.

  • Maksude Nine’yi mutlu eden ziyaret

    Maksude Nine’yi mutlu eden ziyaret

    Kartepe Belediyesi Alo Evlat Sağlık Kulübü ekipleri, bakımlarını üstlendikleri yaşlı vatandaşların her zaman yanında olmaya devam ediyor. Alo Evlat Sağlık Kulübü ekipleri tarafından evinde ziyaret edilen Maksude Kızılkaya (85), verilen birçok hizmetten dolayı teşekkür etti ve ekiplerin sık sık ziyaretlerinden dolayı mutlu olduğu belirtti.

    Kızılkaya, “Sizler bizim evladımızsınız. Allah hepinizden razı olsun. Mustafa başkanımıza çok selam söyleyin” dedi.

  • Mantar toplamaya gitti, ceset buldu

    Mantar toplamaya gitti, ceset buldu

    Yaklaşık 15 gün önce Gebze’de bulunan Denizli Göleti civarındaki ormanlık alanda mantar toplayan vatandaş bir erkeğin kanlar içinde hareketsiz yattığını gördü. 112 Acil Çağrı Merkezi’ne yapılan ihbar üzerine bölgeye sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Adrese gelen sağlık ekipleri, şahsın hayatını kaybettiğini tespit etti. Jandarma ekiplerince yapılan incelemelerde bıçaklanarak öldürülen şahsın Darıcalı iş adamı Mesut Ulusoy (54) olduğu tespit edildi. Ulusoy’un cansız bedeni, olay yerindeki incelemelerin ardından otopsi için morga kaldırıldı. Ulusoy’un Darıca’da fırın işletmeciliği yaptığı ve geniş bir kesim tarafından tanındığı öğrenildi.

    Hem gölette hem ormanda didik didik ipucu arandı

    Olaya ilişkin geniş çaplı soruşturma başlatılırken, hemen harekete geçen Kocaeli İl Jandarma Komutanlığı ekipleri cinayetin aydınlatılması için soruşturmayı derinleştirdi. Jandarma ekipleri, çok sayıda güvenlik kamerasını izledi. 2 günlük teknik ve fiziki takibin ardından R.K., M.K., A.Z., M.Z. ve E.K. ile F.K. isimli şahısların olaya karışmış olabileceği tespit edildi. Şüphelilerden F.K. Diyarbakır’da yakalanırken, diğerleri ise Kocaeli’nin farklı ilçelerinde gözaltına alındı. Zanlıların ifadelerinden yola çıkan ekipler, Denizli Göleti’ne atıldığı belirlenen cep telefonu ile cüzdanı aradı. Kocaeli Emniyet Müdürlüğü Deniz Limanı Şube Müdürlüğü’ne bağlı dalgıç polisler göletin içinde detaylı aramalar yaptı. Dalgıç polisler gölette, Kocaeli Jandarma Komutanlığı ekipleri de ormanlık alanda didik didik ipucu bulmaya çalıştı. Yapılan aramalarda Ulusoy’un cüzdan ve cep telefonuna rastlanılmadı.

    Yanında çalışanı çıktı

    Şüphelilerden F.K.’nın Mesut Ulusoy’un dükkanında çalışan olduğu öğrenildi. F.K. ile E.K. çıkarıldıkları mahkemece tutuklanırken, 4 zanlı ise adli kontrol ve yurt dışı çıkış yasağı ile serbest bırakıldı. Zanlılar ifadelerinde, olayı alacak verecek meselesi yüzünden gerçekleştirdiklerini iddia etti. Hayatını kaybeden Mesut Ulusoy’un cenazesi ise Karabük’te defnedildi.

  • Sanayinin başkentine önemli yatırım

    Sanayinin başkentine önemli yatırım

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, DSİ tarafından inşa edilen projelerin toplu açılışını gerçekleştirdi. Bu 369 projenin arasında Kocaeli İhsaniye Barajı da yer aldı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından projelendirilen ve DSİ tarafından yapımına başlanan Karamürsel İhsaniye Barajı, Gölcük ve Karamürsel ilçelerinin içme suyu ihtiyacını karşılayacak.

    “Önemli bir baraj”

    Programın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, “İhsaniye Barajı, özellikle Karamürsel ve Gölcük’ümüzün içme suyunu karşılayacak ve özellikli bir teknolojiyle yapıldı. 16 milyon metreküp içme suyu sağlayacak. Aynı zamanda 9 milyon metreküp de depolama hacmine sahip önemli bir baraj. Biliyorsunuz bunların tünelleri ishale hatları da inşaatları devam ediyor. Bittiğinde özellikle Büyükşehir’imizin hizmetlerini kolaylaştıracak çalışma olacak. İlimize hayırlı ve uğurlu olsun” dedi.

    “Hem Karamürsel’e hem de Gölcük’e su tedariki sağlanmış olacak”

    İhsaniye Barajı’nın kente büyük katkı sağlayacağını ifade eden Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, “İhsaniye Barajı, 9 milyon metreküplük haznesi ve 16 milyon metreküplük su imkanıyla şehrimize çok ciddi manada katkı sağlayacak. Aslında bu kompleks bir proje. Hemen yanında Avcıdere Barajı yapılmakta. İkisinin toplamı 25.4 milyon metreküp olacak. Hem Karamürsel’e hem de Gölcük’e su tedariki sağlanmış olacak. Beraberinde inanılmaz işler yapılıyor. Sadece bu baraj tutarının bütçesel anlamda yaklaşık 4 katı büyüklüğünde bir tünel yapılıyor. Onunla birlikte 100 bin metreküplük bir arıtma tesisi yapılıyor, ishale hatları yapılıyor. Böylelikle hem Karamürsel hem de Gölcük ilçemize su tedarik edilmiş olacak. Hatta ihtiyaç duyulması halinde Başiskele ilçemiz de buradan su imkanına kavuşacak. Bu aslında Kocaeli’nin 2028, hatta 2030 yılına kadar su ihtiyacının teminat altına alınmasına dönük bir proje” diye konuştu.

    “Yapılan işin büyüklüğü açıkça ortada”

    DSİ yatırımlarının devam ettiğini kaydeden Büyükakın, “Diğer bir proje ise DSİ tarafından Sakarya ve Kocaeli illerine dönük olarak Ballıkayalar Barajı tarafında yapılıyor. O projeyle de Kocaeli’nin 2040 yılına kadar su ihtiyacının tamamı karşılanmış olacak. Gerçekten devasa bir hizmet. Aslında bugün açılışı yapılan yatırıma bakılırsa, 359 tane irili ufaklı yatırım. Yapılan işin büyüklüğü de açıkça ortada” ifadelerini kullandı.

  • Kocaeli Rallisi nefes kesti

    Kocaeli Rallisi nefes kesti

    Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu (TOSFED) ve Kocaeli Otomobil Sporları Derneği (KOSDER) tarafından düzenlenen 40’ıncı Kocaeli Rallisi, 3 gün boyunca büyük heyecana sahne oldu.

    Türkiye Ralli Şampiyonası’nın 6. yarışı olan organizasyon, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın startıyla 3 gün önce belediye binasının önünden başladı. 55 otomobil ve 110 sporcu, 353 kilometrelik parkurda kıyasıya mücadele verdi. 9 toprak etabın ardından Kent Meydanı’ndaki finiş podyumuna ulaşıldı.

    Tozu dumana katan araçları izleyiciler adeta nefeslerini tutup izledi. Şampiyonluk ipini ise Castrol Ford Team Türkiye takımından Ali Türkkan-Burak Erdener göğüsledi.

  • Sibel’in sır ölümü

    Sibel’in sır ölümü

    Olay, 4 Aralık günü sabaha karşı Erenler Mahallesi’ndeki bir binada meydana geldi. Sibel Kayman (25) ile erkek arkadaşı Mikail K. arasında tartışma çıktı. Çıkan tartışmada genç kadın, erkek arkadaşının ruhsatsız tabancasından çıkan kurşunla hayatını kaybetti. Olayın ardından gözaltına alınan Mikail K. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Sibel’in cenazesi ise o daha 52 günlükken cinayete kurban giden babasının yanına defnedildi.

    Mikail K., suçlamaları reddetti

    Zanlı çıkarıldığı mahkemede verdiği ifadesinde, suçlamaları kabul etmeyerek, “Barlar sokağına gitmem sebebiyle tartışmaya başladık. Bana, ‘Bırakmadın bu işleri’ dedi. Ben de bırakmayacağım gibisinden sözler söyledim. Alkollüydüm. Arka tarafa geçerek küfürler etmeye başladı. Bana ait ruhsatsız silahı eline aldı. Bunu fark ettim ancak aldırış etmedim. Elinde tabanca olduğu halde yanıma geldi. Bu sırada sandalyede oturuyordum. Tabancanın sürgü takımını çekince ayağa kalktım. ‘Ne yapıyorsun?’ diyerek silahı almak için Sibel’e doğru yöneldim. Bu sırada tabanca ateş aldı. Ben, sağ el bilek iç kısmından yaralandım, kendisi yere düştü” dedi.

    Sibel’in babası cinayete kurban gitmiş

    Sibel’in amcası Bahadır Altınsoy ile ev arkadaşı S.Y. ile iş arkadaşı E.P., açıklamalarda bulundu. Amca Altınsoy, Sibel’in 1998’de doğduğunu, 52 günlükken de babası Şahin Altınsoy’un cinayete kurban gittiğini söyledi. Şahin Altınsoy’un en yakın arkadaşı tarafından öldürüldüğünü söyleyen Altınsoy, “Evimize gelip yemeğimizi yiyen adam öldürdü abimi. Şahin abim, o dönemlerde normal olmayan insanlarla birlikteydi. Çocuğu aldıktan sonra her şeyden elini çekerek, işe başlamıştı. Çocuğunu büyütmek istediğini söylemişti. Biz abimin susturulduğunu düşünüyoruz” dedi.

    “Evlatlık verildi”

    Abisi öldürüldükten sonra yengesinin de babasının evine gittiğini ifade eden Altınsoy, “Yengemin annesi yoktu. Abim öldükten sonra yengemi aile bireylerim babasına teslim etti. Babasına teslim ettikten sonra bir süre sonra da yengemi başka biriyle evlendirdiler. Sibel, ilkokul 1’inci sınıfa kadar bizimle birlikte yaşadı. Daha sonra yengem, çocukları olmadığı için öz halasına evlatlık verdi. Sibel, 6. sınıftan sonra Bekirdere’deki evimize geldi ve 2019 yılına kadar bizimle aynı evde yaşadı. 6 yıla yakın üvey annesiyle birlikte yaşadı. Daha sonrasında da komple bizimle yaşamaya başladı. İzmit’te mali müşavirin yanında muhasebeci olarak çalıştı. Daha sonra İzmit’te başka bir işletmede muhasebeci olarak çalışıyordu” diye konuştu.

    “Sibel hayat doluydu”

    Zorlu bir hayatı olmasına rağmen Sibel’in hayat dolu bir genç olduğunu söyleyen Bahadır Altınsoy, “Herkesle görüşüyordu. Sibel, evlatlık olarak verildiği anne ve babasıyla da görüşüyordu, kendi öz annesiyle de görüşüyordu. Amcaları, halaları olarak da biz her gün görüntülü konuşuyorduk. Biz onu asla terk etmedik. Öldüğü gece bile saat 23.30’a kadar 2 halası ve ben görüntülü konuştuk. Bizimle konuşurken iş yerinden çıktı. Sibel’in görüşmediği kimse yok. Ağustos ayında Kandıra’ya gidip, fındık toplamak için ailesine yardım ediyordu. Daha sonrasında bize geliyordu, halalarına gidip yanlarında kalıyordu. Hiçbir zaman bağlantıyı koparmadık. Hiçbir şey medyada anlatılanlar gibi değil. Sibel’e sahip çıkılmadığı ve Sibel’in kimseyle görüşmediği bilgisi yalan” şeklinde konuştu.

    “Mikail’in onu öldürdüğünü düşünüyoruz”

    Bahadır Altınsoy, sözlerine şöyle devam etti:
    “Mikail ile İzmit merkezde tanışmışlar. Bundan 2,5 yıl önce Mikail’i bize, ‘Evleneceğim’ diyerek getirdi. Evimize getirdi ve tanıştık. Mikail’in cezaevine girip çıktığından bahsetmişti bize. Mikail o gün bize geldiğinde yalan söyledi. Ben bunun yalan olduğunu ispatladım. Sibel’e de bu kişiden ayrılması gerektiğini söyledim. Biz onları hiçbir şekilde birlikte bilmiyorduk. 1,5 yıldan beri onları ayrı zannediyorduk. Mikail’i hiç tanımam. Sadece tanışmak için getirdiğinde gördüm. O akşam Mikail’e kesinlikle yalan söylememesi gerektiğini, başından ne geçtiyse bana bunu anlatmasını söyledim. Mikail’in anlattıkları şeyleri araştırdık ve yalan bilgiler verdiğini öğrenince Sibel’in bu ilişkiyi bitirmesini istedik. O da bize bu ilişkiyi bitirdiğini söyledi. Mikail olayı haricinde o bizimle her şeyini paylaşırdı, hiçbir şey saklamazdı. Her gün görüntülü konuşuyorduk. Bize gelirdi sık sık. Düğüne de, cenazeye de, doğuma da katılırdı. Sibel kendisini öldürebilecek bir kişi asla değildi. Sibel her zaman canlı, enerjik biriydi. Babalar Günü’nde çok üzülüyordu babası olmadığı için. Doğum günlerinde yalnız kaldığını düşünüyordu. Bayramlarda babasının mezarına gidiyorduk. Yaşam dolu bir kızdı. İntihar ettiğini düşünmüyoruz. Mikail’in onu öldürdüğünü düşünüyoruz. Benim evladım gibiydi. Telefonumda Sibel, ‘kızım’ diye kayıtlı. O benim kızımdı, evladımdı. Yeğenim değildi. Ben sadece adaletin tecelli etmesini istiyorum. Benim yeğenim kendini öldürecek biri değildi”

    S.Y.: “Telefonda kavga ettiler”

    Sibel’in ev arkadaşı S.Y. ise olay günü telefonla konuştuklarını belirterek, “2 akşam arkadaşında kalmıştı, eve gelmemişti. Aradım ve ‘Bugün eve gelecek misin?’ diye sordum. ‘Geleceğim’ dedi. Sonrasında eve gitmişti fakat Mikail’in eve geleceğini bilmiyordum. Ben 02.30 gibi eve gittim. Sibel tek başına evde oturuyordu, yanında köpeği vardı. Yaklaşık 1 oturduk, sonra telefonda Mikail ile konuştular. ‘Neredesin?’ diye sordu. Mikail ise barlar sokağında olduğunu, kavga ettiğini ve üstünün kan olduğunu söyledi. Bunun üzerine Sibel kızdı, çünkü onun oraya gitmesini istemiyordu. Telefonda kavga ettiler. 15 dakika sonra ‘Neredesin, niye gelmedin?’ diye tekrar aradı. O aralıkta zaten Mikail eve geldi” dedi.

    “Merdivenlerden inerken ‘Güm’ diye bir ses geldi”

    Mikail K. eve geldikten sonra da ikilinin kavga ettiğini ifade eden S.Y., şu ifadeleri kullandı:

    “Sibel, ‘Neden üstün başın kanlı eve geldi?’ dedi. Daha sonra, ‘Kızlarla görüşmeye mi gittin?’ diye sordu. Sonrasında biraz duruldular. Mikail ona sarıldı, öptü ve konuyu kapattılar. Bende üzerimi değiştirmek için yukarıya çıktım. Üzerimi değiştirdim ve Sibel Mikail’e, ‘Bu evden git Mikail’ diye bağırdı. Bunu iki kez söyledi. Sonradan kapı kilitlendi. Bizim kapı kapanmıyordu, bu yüzden kilitliyorduk. Sesler biraz daha yükseldi. Aşağıya indim. O ara merdivenlerden inerken ‘Güm’ diye bir ses geldi. Mikail, 1 dakikalık süreç içinde kapıyı açtı. Sibel yarası gözükmeyecek bir şekilde yerde yatıyordu. Mikail de kapıyı açtıktan sonra onun başına dikilip kolundaki yarayı bana gösterdi. ‘Sibel beni vurdu’ dedi. Sibel konuşmadan yerde yattığı için hafif kolunu kaldırdım, ne olduğunu anlamaya çalıştım. Kan gördüm ve ‘Sibel vurulmuş’ dedim. Telefonum yukarıdaydı. Koşarak onu almaya gittim. Ben ‘Sibel vurulmuş’ deyince zaten kapı açtı, etraftan yardım istemeye başladı. Telefonumu aldım ambulansı aradım hat düştü tekrardan aradım. Sonra Mikail telefonu benden aldı, ‘Kız arkadaşım ölüyor. Ne olur yardım edin’ dedi. Sokağa koştu, yardım istedi. 10 dakikalık bir arada ambulans geldi. Sibel’i sırt üstü çevirdiler göğsündeki yarayı gördüler, evde müdahale ettiklerinde Sibel hala yaşıyordu. Ambulansa bindirdiler bende hatta yardım ettim. Tekrar yukarıya çıktım evden kıyafet aldım, çantayı aldım ve aşağıya indim. Sibel’i ambulansa koydular. Ben yukarıya çıktığımda Mikail ‘Ben öldürdüm siz yaşatın’ şekilde bağırmış, o konuşmalarda ben aşağıda yoktum” dedi.

    “Kendini vuran bir insan koltuğa silahı fırlatamaz”

    İçeriye girdiğinde tabancayı koltuğun üzerinde gördüğünü kaydeden S.Y., “Sibel kapının önünde yatıyordu. Koltukla mesafesi hemen hemen 10-15 metreydi. Kendini vuran bir insan koltuğa silahı fırlatamaz. Sibel kendini öldürebilecek bir insan değildi, öldürme amaçlı başkasına zarar verebilecek bir insan da değildi” şeklinde konuştu.

    E.P.: “Bizim üzerimizden amcasına çok kez kredi çektirip Mikail’e vermiş”

    Sibel’in bir diğer arkadaşı E.P. ise “Mikail’e arkadaşımız Sibel daha öncesinden çok kez para verdi. Biz bu paraların geri dönüşüne hiç şahit olmadık, verirken şahit olduk. Hatta bizim üzerimizden amcasına çok kez kredi çektirip Mikail’e vermiş paralarını, bu şekilde borca da soktu kendini. Sibel kendini hiçbir türlü ne borçtan kurtarabiliyordu ne de açığa çıkabiliyordu. Mikail hiçbir şekilde destek olmuyordu. Birkaç kez Mikail’den ayrılmak istedi, uzun süre ayrı kaldı ama Mikail bir şekilde ona ulaşıyordu ve birliktelikleri devam ediyordu. Sibel için Mikail alışkanlık olmuştu. Mikail’in Sibel’i sevdiğine inanmıyoruz” cümlelerini kullandı.

  • Sokak ortasında bacağından vuruldu

    Sokak ortasında bacağından vuruldu

    Olay, Esentepe Mahallesi Hareket Sokak’ta meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, V.D. sokak ortasında kimliği belirsiz bir şüphelinin silahlı saldırısına uğradı.

    Silahtan çıkan kurşunun sol bacağına isabet ettiği V.D. yere yığıldı. Saldırgan kaçarken, V.D.’nin yakınları yardımına koştu. 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarda bulunulması üzerine adrese sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan V.D. ambulansla, Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırıldı.

    Polis, sokakta incelmelerde bulunurken, kaçan saldırganı yakalamak için çalışma başlattı.

  • Gebze’de lojistik fabrikasında yangın

    Gebze’de lojistik fabrikasında yangın

    Saat 04.00 sıralarında Gebze ilçesi Barış Mahallesi’nde bulunan bir lojistik deposunda çıkan yangına müdahale devam ediyor. Depoda çıkan yangın sebebiyle bölgeye çevre illerden de takviye olmak üzere çok sayıda itfaiye, AFAD, UMKE, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Depoda kimyasal madde ve palet olduğu bilgisine ulaşılırken, zaman zaman patlamalar da meydana geliyor. Yangının 5. saatinde söndürme çalışmaları devam ediyor.

    “Çevre fabrikalara, tesislere yangın ulaşmayacak şekilde tedbirler alındı”

    Yangının büyük alana yayıldığını söyleyen Gebze Kaymakamı Mehmet Ali Özyiğit, “Yangının bulunduğu alan 21 bin dönüm. Tüm alan kullanıldığı için patlama çok büyük oldu. Yangın ilk başladığı andan itibaren devletimizin tüm kurumları başta AFAD ve itfaiye olmak üzere tedbirleri aldı. Vali yardımcılarımızda bölgeye geldiler. Ekipler, yangının etrafa sıçramayacak şekilde tedbir aldı. Şu an için müdahaleyle söndürme ihtimali yok. O nedenle çevre fabrikalara, tesislere yangın ulaşmayacak şekilde tedbirler alındı. Güvenlik birimlerimizle işin başında. Onlar da hem arkadaşlarımıza yardımcı oluyor, hem etraftan gelip giden olan olursa buna yönelik tedbirlerini aldı. Yangının kendiliğinden sönmesini bekliyoruz. Çünkü depoda kimyasal ürün olduğu için yangının sönme ihtimali çok zor. Cana gelen herhangi bir şey yok. İçeride çalışan kimse yoktu, sadece iki bekçimiz vardı. Onlarda sağ salim dışarıya çıkmış. Yaralanma da yok. Şu ana kadar itfaiyemize de herhangi bir yaralanma olayı yaşanmadı” diye konuştu.

    “47 araç 130 personelle yangına müdahale sürüyor”

    Konuya ilişkin açıklama yapan Gebze Belediye Başkanı Zinnur Büyükgöz, “Burası kimyasal depo. 47 araç 130 personelle tüm kurumlarımız AFAD, itfaiye, belediyelerimizin arazöz destekleri hepsi yangına müdahale ediyor. Öncelikle olarak yağının çevreye sıçramaması için müdahale sürüyor. Depoda kimyasal madde olduğu için aniden söndürme imkanı yok. Mal sahiplerinden aldığımız bilgiye göre zehirli gaz salımı yok. O anlamda çevrede, meskun mahalleleri rahatsız edecek bir durum meydana gelmeyecek. Depoda reçina özellikli malzemelerin olduğu ifade edildi. Yangının öğlene doğru tamamen söndürmüş olacağını tahmin ediyoruz. Tüm birimlerimiz burada. Kaymakamlığımız, valiliğimiz, AFAD, Büyükşehir Belediyemizin itfaiyesi, Gebze Belediyesi’nin ekipleri tamamen müdahale çalışmalarını sürdürüyor. Ölü ve yaralı söz konusu değil” şeklinde konuştu.

    “Kimyasal madde depoluyorlar”

    Yangına ilişkin bili veren Ahmet Karaman, “Yanda bulunan fabrikada çalışmaktayım. Saat 04.00 sıralarında güvenlik bizi arayarak yangın çıktığını söyledi. Hemen yardım için geldiğimizde çatının yangından çökmek üzere olduğunu gördük. Büyük patlamalar oldu. 100 metre yüksekliğe kadar alev çıkıyordu. İtfaiye haber verdik. Burası lojistik depo. Kimyasal madde depoluyorlar” dedi.

    GÜNCELLEME

    Saat 04.00 sıralarında Gebze ilçesi Barış Mahallesi’nde bulunan bir lojistik fabrikasının deposunda çıkan yangına müdahale devam ediyor.

    Depoda çıkan yangın sebebiyle bölgeye çevre illerden de takviye olmak üzere 82 araç 209 personel sevk edildi. İtfaiye, AFAD, UMKE, sağlık ve polis ekipleri bölgede çalışmalarına devam ediyor. 21 dönümlük lojistik alanın 11 dönümlük kapalı alanına yayılan yangının diğer fabrikalara sıçramaması için ekiplerin müdahalesi sürüyor. Kontrollü olarak yanma sağlanırken, zehirli gaz tehlikesi bulunmuyor. Yangının saat 04.00 sıralarında çıkması sebebiyle depoda kimse bulunmazken, bölgede bulunan 2 bekçinin ise yaralanmadığı öğrenildi.

    Gün ağarınca yangının büyüklüğü de ortaya çıktı. Dron ile çekilen görüntülerde alevlerin büyüklüğü görüldü.