Etiket: komşu cinayeti

  • Komşu cinayetinde “küfür” iddiası

    Komşu cinayetinde “küfür” iddiası

    Olay, 21 Haziran 2023’de Durhasan Mahallesi’ndeki ağaçlık alanda meydana geldi. İddiaya göre, İsmail Kütük (54) ile Erdem D. (35) arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesiyle Erdem D., pompalı tüfekle İsmail Kütük’e ateş etti. Kurşunlar vücuduna isabet eden Kütük, olay yerinde yaşamını yitirdi. İlçe Jandarma Komutanlığına giderek teslim olan Erdem D. ise tutuklandı.

    “Nikah günü aldığımı, evleneceğini söyledim”
    Olaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması Kocaeli 4. Ağır Ceza Mahkemesince görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık Erdem D., maktulün ailesi, tanıklar ve taraf avukatları katıldı. Savunması için söz hakkı verilen Erdem D., İsmail Kütük ile yıllardır komşu olduklarını belirterek, “İsmail ile aramızda geçmişe dayalı husumet yoktur. Olay günü işten çıktığımda İsmail ile karşılaştım, ‘Akşam oturalım sohbet edelim’ diye konuştuk. Eve gittim, malzemeleri eve bıraktım ve İsmail ile buluştuk, büfeden bira aldık. Araçta da 5-6 bira vardı. Köye ormanlık alana gittik, bira içmeye ve sohbet etmeye başladık. İsmail’e alkolü bırakacağımı, sadece ev ve işle ilgileneceğimi, beraber olduğum kadının 2 aylık hamile olduğunu, nikah günü aldığımı, evleneceğini söyledim” dedi.

    “İsmail bana, ‘O çocuk da senden değildir, çocuğun kimden olduğu belli değil’ dedi”
    İsmail Kütük’ün müstakbel eşi hakkında çirkin sözler kullandığını iddia eden Erdem D., “İsmail, ‘Sen bu dediklerini yapamazsın, alkolü bırakamazsın. O çocuk da senden değildir, çocuğun kimden olduğu belli değil’ diyerek nişanlıma küfür etti. Söyledikleri karşısında İsmail’e karşı çıkınca yüzüme tükürüp küfür etti, tokat attı. Yerde duran tüfeği kendisine doğrultum. İsmail tüfeğin namusunu tutarak ‘Beni mi vuracaksın?’ diyerek küfür etti. Aramızda arbede oldu, tüfeği doğrulttuğumda elim tetikteydi ve tüfek patladı. Neresine isabet ettiğini hatırlamıyorum. Yere düşmeyince yine bana saldıracak düşüncesiyle 2 kez daha tetiğe bastım. Sonra olay yerinden uzaklaştım” diye konuştu konuştu.

    “Cezaevinde evlendim”
    Erdem D., olayın ardından durumu ailesine bildirdiğini ifade ederek, savunmasını şöyle sürdürdü:
    “Kız arkadaşımı, ailemi aradım, durumu anlattım ve jandarmaya giderek teslim oldum. Ambulansı arayıp jandarma ile tekrar olay yerine gittim. Cezaevinde evlendim, bakmakla yükümlü olduğum yaşlı annem vardır, pişmanım. Olay günü hatırladığım kadarıyla 14-15 bira içtim. Olay esnasında alkollüydüm. İsmail de 4-5 bira içmiştir. İsmail ile geçmişe dayalı husumetim yoktur. Kırsal kesimde oturduğum için tüfeği sürekli arabamda bulunduruyordum. Alkol aldığım zaman bazen havaya ateş ederim o yüzden olay günü tüfeği yanıma yere koymuştum. Alkol etkisiyle olay gerçekleşmiştir. Alkol olmasaydı bu olay gerçekleşmezdi”

    “Sanığın ablası babam konusunda ağzımı aradı”
    Olaya ilişkin dinlenen maktulün kızı S.E., “Sanığın ablası gece 23.00’te beni aradı ve babam konusunda ağzımı aradı. Zannımca ablası olayı biliyordu, bunu bana söyleseydi sağlık ekiplerine durumu bildirir ve babamı kurtarabilirdik. Sanıktan ve ablası G.’den şikayetçiyim. Sanığın iffeti ile ilgili olumsuz durum duymadık, babam da sanığın eşini tanımazdı” şeklinde konuştu.

    “Babamı gasp edip öldürüldüğünü düşünüyorum”
    Maktulün oğlu S. Kütük ise “Olay günü babam 20.00 civarında tarladan geldi, yemek yedi. Sanık babamın cep telefonundan 2 kez aramış. Ben kahvehaneye gittim. Sanığın kahvehane önünden hızlıca gittiğini gördüm. Sonradan babamı alıp gitmiş. Olay 22.30 civarında olmuş ama sanık 03.00 civarında jandarmaya gitmiş. Olay nedeniyle şikayetçiyim. Babam kimliksiz ve cüzdansız evden çıkmazdı. Olay günü kimliğini ve cüzdanını bulamadık. Babamı gasp edip öldürüldüğünü düşünüyorum” diye konuştu.
    Mahkeme başkanının sorusu üzerine Erdem D., maktulün cüzdanı ve kimliği ile ilgili bilgisinin olmadığını söyledi.

    Annesinin ve eşinin başka adamlarla ilişkisi olduğunu söyledi iddiası
    Tanık olarak dinlenen sanığın eşi M.D., “Olay günü Erdem beni aradı, ağlıyordu. İsmail’in bana ve annesine bel altı sözler söylediğini, uyarmasına rağmen sözlerine devam edince ateş ettiğini söyledi. Erdem, İsmail’in kendisine ‘Annemin ve senin başka adamlarla ilişki yaşadığını söyledi. Kendisini uyardım ama sözlerine devam etti’ dedi. Benim bilgim bundan ibarettir” ifadelerini kullandı.

    “Alkolün etkisiyle böyle konuştuğunu düşündüm”
    Tanık olarak dinlenen sanığın ablası G.A. ise “Olay gecesi kardeşim beni aradı, ağlıyordu, sesinden alkollü olduğunu beliydi. Kardeşim, İsmail abiyi vurduğunu söyledi ama ben inanmadım. Alkolün etkisiyle böyle konuştuğunu düşündüm. İnanmadığım için Sibel’i aradım. Olağan üstü durumla karşılaşmayınca telefonu kapattım”
    Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.

  • “Bizi kurtarın, ağabeyimle babamı öldürdü’

    “Bizi kurtarın, ağabeyimle babamı öldürdü’

    Ankara’da gürültü yaptığı gerekçesiyle komşularının evini tüfekle basarak 5 kişiyi öldüren cani komşudan kaçmaya çalışan 11 yaşındaki kız çocuğunun komşularından yardım isteyerek, “Bizi kurtarın, ağabeyimle babamı öldürdü” dediği öğrenildi.

    Sincan’da meydana gelen olayda Tahsin Ü. (72), sürekli gürültü çıkardığını ileri sürdüğü komşularının evini tüfekle basarak, Behiye Turgut (69), oğlu Hamdi Turgut (41) ile gelini Sunay Turgut (40) ve çiftin çocukları Mustafa Turgut (13) ile Ceyda Turgut’u (11) öldürmüştü. Olay yerinde yakalanan katil zanlısı polis ekiplerince gözaltına alınırken, olaydan sağ kurtulan Turgut çiftinin en küçük çocukları H.E.T. (4) ise akrabalarına teslim edildi.

    “Balkonda vurup katletti”

    Olayın tanıklarından Dudu Bal, saldırgandan kaçmaya çalışan Ceyda Turgut’un yardım çığlıkları attığını anlatarak, “Camlarımıza saçmalar isabet etti. Ses geldiğini duyduk, dışarıya çıktık. Balkonda anne ile kızını gördük. ‘Bizi kurtarın. Ağabeyimle babamı öldürdü’ dedi. Kızım telefonla polise ihbar etmeye gittiği anda balkonda onları da vurup katletti” ifadelerini kullandı.

  • Komşu cinayetinin tanıkları o anları anlattı

    Komşu cinayetinin tanıkları o anları anlattı

    Sincan ilçesi Mustafa Kemal Mahallesi Papatya Sokak’ta bir apartmanda meydana gelen olayda, iddialara göre, Tahsin Ü. (72), sürekli gürültü çıkardıkları için tartıştığı üst komşularının evini pompalı tüfekle bastı. Tahsin Ü., evde bulunan Behiye Turgut (69), oğlu Hamdi Turgut (41) ve gelini Sunay Turgut (40) ile çiftin çocukları Mustafa Turgut (13) ve Ceyda Turgut’a (11) 9 el ateş etti. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Sağlık ekipleri, Behiye Turgut, Hamdi Turgut, Ceyda Turgut ve Mustafa Turgut’un olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi.

    Ağır yaralı Sunay Turgut’un ise ambulansla hastaneye götürülürken yaşamını yitirdiği öğrenildi. Cinayeti işlediği apartmanın merdivenlerine oturan Tahsin Ü. ise polis ekiplerince yakalanarak gözaltına alındı. Öte yandan, katledilen ailenin 4 yaşında zihinsel engelli bir çocuklarının daha olduğu, olaydan sağ kurtulduğu ve Çocuk Esirgeme Kurumu yurduna teslim edildiği belirtildi.

    Saldırgan komşunun sürekli tehditler savurduğu iddia edildi

    Saldırgan Tahsin Ü.’nün üst komşularının çöp biriktirmesi nedeniyle sürekli kavga çıkardığı, eşinin çöplerden yayılan mikroplar nedeniyle hasta olduğunu ve hayatını kaybettiğini ileri sürdüğü öğrenildi. Komşularına sürekli ‘Sizi öldüreceğim’ diye tehditlerde de bulunduğu belirtilen şahsın emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edileceği belirtildi.

    “Sürekli ‘Onları silahla öldüreceğim’ diye tehdit ediyordu”

    Kan donduran olayın tanıklarından Şeyma Demir, “Gece saatleriydi. Silah sesleri duyduk, korkudan çıkmadık. Saldırganın gözü dönmüştü. Polisi aradık. Sağ kalan engelli çocuklarını evimize aldık. Komşular birbirleri ile kavgalıydı. Gürültü sebebiyle kavga ediyorlardı. Saldırgan komşumuz, sürekli ‘Onları silahla öldüreceğim’ diye tehdit ediyordu. Kendi halinde bir adamdı. Böyle bir şey yapacağını tahmin etmiyordum. Yan komşularımızı da tanıyorduk. Dışarıya karşı onların da bir zararları yoktu. Ben de şok içerisindeyim. Uyuyamıyorum. O anki kargaşa anlatılamaz. Şoka girdim o sırada. Çöp için kavga ediyorlardı. Defalarca polisler geldi. Çocuklar evde gürültü yapıyormuş. Saldırgan da daha önce, ‘Bunun önlemini almazsanız bunları öldüreceğim’ demiş. Ölen kadın çöp topluyormuş. Saldırgan da bu yüzden dolayı eşinin ‘Covid’ hastası olup öldüğünü düşünüyormuş. Aralarında uzun süredir husumet vardı” ifadelerini kullandı.

    “Kurtulan engelli çocuk küçük olmasına rağmen olayı hissetmiş”

    Sağ kalan çocuğun çok korktuğunu dile getiren Demir, “Kurtulan engelli çocuk hiç bizim evden çıkmadı. Sakinleştirmeye çalıştık. Gözlerindeki korku, kulaklarını kapatması, ellerini ısırması zaten olayı anlatıyor. Sağlık ekipleri bizim eve getirdi. Küçük olmasına rağmen olayı hissetmiş. Çocuklar efendilerdi. Gördüklerinde selam verirlerdi. 5 can gitti, katliam gibi. Aileye dair hiçbir şey kalmadı. Artık komşulara da güvenilmiyor” dedi.

    “Sürekli kavga ederlerdi”

    Olayın tanıklarından Kezban Kabal ise, “Gece silah sesleri duydum. Dışarıda sesleri duyunca çıktım, etraf kalabalıktı. Cesetlerin götürülüşünü gördüm. Sürekli tartışıyorlardı. Saldırgan kişi gürültüden şikayetçiydi. Sürekli kavga edelerdi. Alt komşu, üst komşularının hurda toplamasından da rahatsızdı. Çocuk sesinden dolayı kavga ediyorlardı. Saldırgan öncesinde karakola gidip, ‘Ben bunların hepsini öldüreceğim’ demiş” şeklinde konuştu.

    Olayın yaşandığı binaya gelen bir kadın ise sinir krizi geçirdi. Katledilen ailenin yakını olduğu öğrenilen kadını çevredekiler sakinleştirmeye çalıştı.

  • Komşusunu canlı canlı yakan öğretmene müebbet hapis

    Komşusunu canlı canlı yakan öğretmene müebbet hapis

    Bağcılar’da 25 Nisan 2021 tarihinde altın bileziklerini yağmalamak istediği 71 yaşındaki komşusu Gülcemal Coşar’ı önce tülbent ile boğduğu, ardından üzerine yanıcı madde dökerek canlı canlı yakıp ölmesine neden olan anaokulu öğretmeni Gözde Aytar’ın yargılandığı davada mahkeme kararı açıklandı. Bakırköy 16. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuklu sanık Gözde Aytar hazır bulundu. Duruşmaya Gülcemeal Çoşar’ın oğlu İbrahim Kerem Coşar, kızı Dilek Kurt ve taraf avukatları katıldı.

    “Ben yapmadım, doğru bir tanedir”

    Son sözü sorulan sanık Gözde Aytar, “35 yaşındayım. Haberlere, gazetelere çıktım. Bana soğukkanlı denildi. Ben 400’den fazla çocukla çalıştım. Annem babam sağlıkçı. Maktulde darp izi yoktur. Başından beri dürüstüm. Ben yapmadım. Doğru bir tanedir. Yalancılarla ileride adalet önünde hesaplaşacağız” şeklide konuştu.

    Müebbet hapis cezası

    Mahkeme, sanığı ‘eziyet çektirerek ve bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına karar verdi. Mahkeme heyet, takdiri indirim uyguladığı cezayı müebbet hapse çevirdi. Mahkeme, sanığı ayrıca nitelikli yağma suçundan da 8 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırdı.

    “Ömrün uzun olsun, vicdan azabıyla bir ömür yaşa”

    Kararın açıklanmasının ardından ölen Gülcemal Coşar’ın oğlu İbrahim Kerem Coşar salondan çıkarken sanığa doğru ‘Ömrün uzun olsun. Vicdan azabıyla bir ömür yaşa, gün yüzü görme” dedi. Coşar salondan çıktıktan sonra “Annem artık rahat uyuyacak’ diyerek bağırdı.