Etiket: konteyner

  • “Depremzedelere özel konteyner” ilanıyla dolandırıcılık

    “Depremzedelere özel konteyner” ilanıyla dolandırıcılık

    Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin etkilediği kentler arasında yer alan İskenderun’da evi hasar gören depremzedeler ya kent dışına çıktı ya da çadır ve konteyner kentlere yerleşti.

    Kalabalık oldukları için kendilerine konteyner ev almak isteyen Sıdır ailesi depremin ardından bir kez daha mağdur oldu. İnternetten konteyner ev araştırması yapan Emrah Sıdır (38), diğer firmalara oranla daha uygun fiyat veren Isparta merkezli bir firma ile iletişime geçti.

    Fiyatın düşük olma nedenini sorduğu firmadan devlet tarafından depremzedeler için kendilerine teşvik verildiğini, bu nedenle uygun fiyata konteyner ev üretimi yaptıkları cevabı alan Sıdır, kendisi ve babası Musa Sıdır için iki adet konteyner ev siparişi vererek iletişimde oldukları şahısların hesabına toplamda 30 bin TL gönderdi. Tanesi 29 bin TL’den konteyner ev alacaklarının mutluluğunu yaşayan Sıdır ailesi neye uğradığını şaşırdı.

    “SADECE DEPREMZEDELERE ÖZEL SİPARİŞ ALINDIĞINI YAZIYORDU”

    Ailesi ile rahat yaşayabilecekleri konteyner ev arayışına girdiklerini ifade eden Emrah Sıdır, “İnternetten yaptığım araştırmalar sonucu cuma günü bir yer buldum. Sadece depremzedelere özel sipariş alındığını yazıyordu.

    Telefon numaralarını alarak iletişime geçtim. İncelemek için fotoğraflarını istedim. Fiyatı görüşerek, anlaştık. Ürün geldikten sonra ödeme yapmayı teklif ettim. Bunu kabul etmediler ve daha önce mağdur olduklarını ifade ettiler. Ücretin yarısını konteyner ev yükledikten ve fatura kesildikten sonra kalan yarısını ise teslim edildikten sonra ödememi istediler. Firma ismi, şahıs ismini belirttiler. İrsaliye faturası ve konteyner evin yüklendiği videoyu bana ilettiklerinde 15 bin TL’yi gönderdim.

    Görüştürdükleri nakliye firması Cumartesi günü saat 11.00’de teslim alacağımı söyledi. Cumartesi sabahı nakliye firması ile görüştüğümde yolda olduğunu söylediler. Saat 11.00’de tekrar aradığımda bana çok yakın olduklarını söylediler. Ondan sonra da telefonlarını kapatarak beni engellediler. Araştırmaya başladığımda her şeyin doğru olduğunu fark ettim. Daha sonra dolandırıldığımı anladım. Profesyonel bir şekilde dolandırıldım.” dedi.

    DEVLET TEŞVİK VERDİĞİ İÇİN UYGUN FİYAT VERDİKLERİNİ SÖYLEMİŞLER

    Suç duyurusunda bulunduklarını ifade eden Sıdır, “Karakola giderek ifademi verdim. Delileri ve elimdeki dokümanları teslim ettim. Cumartesi günü iletişimin kesilmesinin ardından bana attıkları video ve irsaliye faturasını sildiler. Fiyatı uygun geldiği için şüphelenmiştim. Diğer firmaların verdiği fiyata göre uygun gelmişti.

    Bunu sorduğumda ‘Devlet bizlere deprem bölgesine giden konteynerler için teşvik veriyor. Depremzedelere gönderilen her konteyner için teşvik alıyoruz. Diğer firmalar bunu ceplerine atıyor’ dediler.” şeklinde konuştu.

    Ayrıca kendi konteyner evini yapma girişimine başladığını ifade eden Sıdır, “Kendi konteynerimizi yaptırmak için bir arayışa girdik. Açık olan yerlerden fiyatlar aldık. Ne malzemesi kullanılmasını araştırdık. İkinci el malzemelerden yapmaya kalktığımızda 45 bin TL’ye mal oluyor bize.” ifadelerini kullandı.

  • Konteyner evler depremzedeler için hazırlanıyor

    Konteyner evler depremzedeler için hazırlanıyor

    Cumhuriyet tarihinin en büyük felaketlerinden olan ve toplam 11 ilde 13,5 milyon insanı doğrudan etkileyen Kahramanmaraş depremlerinin ardından depremzedelerin yaralarını sarmak için başta devlet kurumları olmak üzere tüm ülke seferber oldu. Ülke genelinde başlatılan yardım seferberliği ile bölgeye ihtiyaç duyulan malzemeler ulaştırılırken, sanayiciler de bölgede yaşayanlar için harekete geçti.

    NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı ve OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi Erol Gülmez, bölge sanayicileri olarak depremi haber aldıkları ilk andan itibaren yardım seferberliği başlattıklarını söyledi. İlk etapta gıda, giyim ve hijyen başta olmak üzere bölge halkının acil ihtiyaç duyduğu malzemeleri hızlıca toparlayarak bölgeye ulaştırdıklarını belirten Gülmez, “Maddi manevi bölge halkının her zaman yanında olacağız. Öncelikli olarak çadır, ısınma, gıda, giysi, tuvalet ve hijyen gibi temel insani ihtiyaçlarını karşıladık. Ancak daha da önemlisi kalıcı barınma ve güvenlik ihtiyaçlarının giderilmesidir. Barınma ihtiyacını karşılamak üzere NOSAB olarak ilk etapta 100 adet konteyner hazırladık. Demonte olarak hazırlanan konteynır evler, bir tır ile 25 adet gönderebilecek şekilde özel hazırlandı. Böylelikle bölgeye daha hızlı ve daha çok miktarda konteynır gönderebilme imkanı yakaladık” şeklinde konuştu.

    Böylesine büyük bir felaketi yaşamış insanların korkuya kapılmasının ve ilk panikle bölgeyi terk etmeye çalışmasının gayet insani bir refleks olarak görülmesi gerektiğini söyleyen Gülmez, ancak orta ve uzun vadede herkesin bölgeyi terk etmesi halinde bölgenin tıpkı tarihteki Pompei kenti gibi hayalet bir bölgeye dönüşmesi riski olduğunun altını çizdi. Afete maruz kalan 11 ilin 2022 yılında 20,1 milyar dolar gibi bir rakamla ülke ihracatının yaklaşık yüzde 10’unu gerçekleştirdiğini hatırlatan Gülmez, bu şehirlerdeki sanayici meslektaşlarının ve OSB yönetimlerindeki tanıdıklarının bu göç sebebiyle fabrikalarını kapatmak ya da taşımak zorunda kalacaklarını kendilerine ilettiklerini söyledi. Gülmez, OSBÜK Yönetim Kurulu’nda da gündeme gelen bu konu hakkında OSBÜK’ün tersine göçün başlatılması için çalışmalar yapılması gerektiği kararı alındığını hatırlattı.

  • Deprem konteyner evlere ilgiyi arttırdı

    Deprem konteyner evlere ilgiyi arttırdı

    Üç binden fazla binanın yıkıldığı yaklaşık 43 bin dolayında yapının da hasar aldığı kent tarihinde görülmemiş büyüklükte bir yıkımın yaşandığı Malatya’da vatandaşların barınma da öncelikli tercihi olan konteyner ev ve prefabrik yapılar yok satıyor. Fiyatları 65 ila 130 bin TL arasında değişen konteyner evlere talebin fazla olması nedeniyle siparişlere yetişmekte güçlük çektiklerini aktaran konteyner ev ve prefabrik yapı üreticisi Deniz İnce, konteyner evlerin çadırlara göre daha sağlıklı olduğu için taleplerin yoğun olduğunu söyledi.

    “Üretimi Malatya’da yapıyoruz”

    Özsan Sanayi Sitesi’nde üretim yaptıklarını aktaran İnce, ”Konteyner evlere yoğun ilgi var siparişleri yetiştirmeye çalışıyoruz. Konteyner evler çadırlara göre daha sıcak ve sağlıklı olduğu için talep artıyor. Bizde fiyatlar konusunda vatandaşlarımıza yardımcı olmaya çalışıyoruz. Şantiye tipi konteynerler 60-65 bin TL aralığında başlıyor, içerisinde tuvaleti, banyosu, mutfak dolabı olan konteynerlerin ise fiyatları 80-85 bin TL bandında işlem görüyor. İsteğe göre her büyüklükte yapılar hazırlayabiliyoruz” dedi.

    “Deprem satışlarımız çok fazla artırdı”

    KDV oranlarında değişikliğe gidilen yeni düzenlemeyle ürünlerde indirime gittiklerini aktaran İnce, ”Depremde sonra konteyner yapılara ilgili çok fazla arttı. KDV oranlarının düşmesiyle birlikte bir çok üründe de indirime gittik. Halkımız internette 25-30 bin TL civarında fiyatlar görüyor. Firmalar nakliye ücretini gönderin biz ürünü gönderelim diyor paralar gönderiliyor ama ortada ürün olmuyor bu noktada vatandaşlarımızı uyarıyoruz ama tüketiciyi kandırmayı iyi başarıyorlar“ ifadelerini kullandı. 160 ila 170 bin TL’ye kadar çeşitlikte ürün siparişleri aldıklarına kaydeden İnce yaşam standartları arttıkça fiyatların arttığını söyledi.

  • Bursa’nın konteyner kentinde kurulum başladı

    Bursa’nın konteyner kentinde kurulum başladı

    Türkiye’yi yasa boğan, 11 ilde büyük yıkımlara yol açan depremin hemen ardından Gaziantep’in İslahiye ve Nurdağı ilçelerinde görevlendirilen, depremin sekizinci gününde ise büyük yıkımın yaşandığı Hatay’a çekilen Bursa Büyükşehir Belediyesi, bölgede yaraları sarmaya devam ediyor. Hatay’da üstlendiği üç ana görevden biri de konteyner kentler kurulumu olan Bursa Büyükşehir Belediyesi, üç ayrı bölgede 110 bin metrekare alana toplam 2 bin konteynerlik kent oluşturacak.

    Geçici konaklama alanında barınacak olan depremzedelerin günlük hayatlarını devam ettirebilmeleri amacıyla konteyner kentlerde sağlık ocağı, ibadethane, berber, çocuk oyun alanları, örgün eğitimi devam ettirebilecekleri çadırlar, yemekhane ve çamaşırhane gibi sosyal yaşam alanları bulunacak. Toplam 110 bin metrekarelik alanda 30 bin metreküp kazı işlemi bitirilirken, 155 bin ton dolgunun 90 bin tonu tamamlandı. İlk konteynerlerin geleceği alandaki içme suyu ve kanalizasyon hatları, BUSKİ tarafından yapıldı. Bölgeye ilk gelen konteynerlerin montajına ise başlandı. Tırlardan indirilen ve içinde tuvaleti, banyosu ve mutfak tezgahı bulunan konteynerler, plan dahilinde alana yerleştirildi.


    “Mini evler kuruyoruz”

    Hatay’daki temasları çerçevesinde konteyner kent kurulacak 3 bölgede incelemelerde bulunan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, çalışmalar hakkında Genel Sekreter Yardımcısı Ahmet Aka’dan bilgi aldı. İlk büyük depremin 8’inci gününden itibaren Hatay’da aldıkları görevleri bir bir yerine getirdiklerini ifade eden Başkan Aktaş, “Burada hayatın normale dönmesi için ‘kalıcı konutlar yapılana kadar’ çadırdan ziyade konteyner konutlara ihtiyaç var. Tuvaleti, banyosu, su, kanalizasyon ve elektriği olan ‘mini ev’ modelinde, halkımızın hayatlarını devam ettirebilecekleri konteynerlere ihtiyaç var. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak 2 bin konteyner kuracağımızı söylemiştik.

    Bir firma bin konteyner, daha çok kalıcı konutlara yönelen Ticaret ve Sanayi Odamız 400 konteyner, Büyükşehir Belediyemiz ve hayırseverlerin de katkılarıyla birlikte Bursa olarak bu kervana toplamda 2 bin konteynerle katıldık. Altyapı ve zemin düzenleme çalışmaları tamamlanan bölümlere konteynerleri yerleştirmeye başladık. Yakın zamanda burada hayat başlayacak. Ailelerimizin yüzünde biraz tebessüm olabilirsek, yaraları biraz sarabilirsek, ne mutlu bize. İnşallah bittiğinde, bu mutluluğu buradaki vatandaşlarımızla beraber yaşayacağız” diye konuştu.

  • “2 bin konteynerlik kent planlanıyor”

    “2 bin konteynerlik kent planlanıyor”

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, deprem felaketinden en çok etkilenen illerden biri olan Adıyaman’a geldi. Depremzedelere kapılarını açan Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı Adıyaman Bölge Müdürlüğü’nün konteyner kentinde incelemelerde bulunan Bakan Dönmez, depremzedelerle de yakından ilgilendi. Bölgedeki petrol kuyularının 286’sının yeniden üretime geçtiğini ifade eden Bakan Fatih Dönmez, gazetecilere yaptığı açıklamada şöyle konuştu:
    “TPAO Adıyaman Bölge Müdürlüğü’ndeyiz. Yine depremin ilk günlerinde de bölge müdürlüğümüzü ziyaret ederek hem faaliyetleri hakkında hem de afetten etkilenen yapılar ve insanlarımızla alakalı ziyaretlerimiz, incelemelerimiz ve yapılması gerekenlerle ilgili talimatlarımızı iletmiştik. Bugün de tekrar bölgeye gelerek hem enerji altyapısıyla ilgili hem de TPAO’nun faaliyetleri ile alakalı yerinde inceleme imkanı bulduk. İlk anda petrol üretim faaliyetleri ile ilgili kontrol amaçlı durdurmuştuk.

    Bugün itibariyle 290 kuyumuzun 286’sını tekrar üretime aldık. Kalan bu 4 kuyu ile alakalı arkadaşlarımızın incelemeleri ve yeniden işletmeye alma çalışmaları devam ediyor. TPAO yıllardır burada üretim yapan şirketimiz. Yöre halkından birçok insanımızı da burada istihdam ediyoruz. Onlar da depremin ilk anından itibaren tesisin kapılarını Adıyamanlılara açtılar. 2 bin 680 civarında çadır ve 214 konteynırı insanımıza tahsis ettik. Bu vatandaşlarımızın hem temel ihtiyaçlarını giderdik. Yeme, içme, barınma ve ısınmayla ilgili hem de bazı acil tıbbi müdahalelerin yapılmasıyla ilgili burada gereken destekler verildi. Bu bölgede hem çalışanlarımız hem de bölge insanı için 2 bin konteynerlik için konteyner kent planlanıyor. Gayet modern şekilde yapılacak. İhtiyaçları karşılayacak şekilde dayalı döşeli bir kent oluşturulacak. Yine TPAO’nun idari ve çalıştığı binalarda çeşitli hasarlar var. Güvenli çalışabilmek için arkadaşlarımız prefabrik yapıların içerisinde hizmet vermeye devam ediyor.”

    “Yeni yapıların yer seçiminde mümkün olduğu kadar faydan uzak çalışmalar yapılıyor”

    Elektrik ve doğalgaz arzının orta ve ağır hasarlı yapıların haricinde sağlanabildiğine dikkat çeken Bakan Fatih Dönmez, MTA’nın çıkarttığı diri fay hatlarına ilişkin açıklamalarda bulundu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığıyla yeri yerleşim yerlerinin inşası konusunda koordinasyon halinde olduklarını belirten Bakan Dönmez şöyle konuştu:
    “Öte yandan elektrik ve doğalgaz arzıyla alakalı olarak da bölge genelinde elektrik tarafında hem iletim hem de dağıtımla ilgili olarak büyük oranda çalışmalar tamamlandı. Sadece hasarlı bölgelerde ve hasarlı yapılarda elektrik arzı sağlayamıyoruz. Aynı şekilde doğalgazda da BOTAŞ ana iletim hattındaki arızaları, hasarların onarımlarını ilk beş gün içerisinde tamamlamıştı. Doğalgaz dağıtım şirketleri de il ve ilçe merkezlerinde dağıtım şebekelerini süratle kontrol ettiler. Teste aldılar. Yoğun hasarlı bölgeler ve hasarlı yapılar dışında binalarımıza kadar doğalgazı getirmiş durumdayız. Doğalgazda şöyle bir durum da var. Kontrole ve teste yetkili ekiplerimiz binalara gittiğinde insanlarımız henüz binaya yerleşmemiş oluyor. Daire içlerinde kontroller yapılamıyor. Kontrol ekipleri de daire vanalarını açıp gazı sağlayamıyor. Vatandaşlarımız hasarsız ya da az hasarlı binalara yerleştiğinde eğer binasında elektrik ya da doğalgaz arzı yoksa elektrik için Alo 186, Doğalgaz için de Alo 187’yi aramak suretiyle teknik ekiplerimizi çağırabilirler. Ekiplerimiz de dairedeki iç tesisatları kontrol etmek suretiyle herhangi bir sorun olmadığında bu elektrik ya da doğalgaz arzını sağlamış olacaklar. Burada tabi şunu da gözden kaçırmamak gerekiyor.

    Bir taraftan da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın hasar tespit heyetleri binaların ilk hasar değerlendirmelerini yapıyorlar. Hem elektrik şirketlerimiz hem de gaz dağıtım şirketlerimiz buradaki hasar tespit çalışmalarının neticesine göre gaz sağlıyor. Şu anda oturulabilir nitelikte olanlar hasarsız ya da az hasarlı olanlar. Orta hasarlı olanlar, ağır hasarlı olanlar, yıkılmış olanları takdir edersiniz ki bunlara herhangi bir elektrik ve gaz arzı sağlanamamaktadır. Bu vesile ile elektrik ve gaz şirketlerinde çalışan tüm ekiplerimize teşekkür ediyorum. Onlara destek vermek ve yardımcı olan hemen hemen tüm şehirlerimizden gelenler var onlara da teşekkür ediyorum. Öte yandan MTA Türkiye’deki diri fay hatlarının haritasını çıkarttı. Sıvılaşmaya yatkın, sıvılaşma potansiyeli olan, aynı şekilde heyelanlı bölgelerin haritasını çıkartan bir kurumumuz. Geçmişte zaten diri fay hatları yayınlanmıştı. Yayınlanır yayınlanmaz da başta AFAD olmak üzere ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına bu haritalar gönderildi. Kenti, alt yapı ve tesisi planlarken bunların dikkate alınarak yapılması hususunda MTA da yine depremin ilk anından itibaren teknik ekiplerini sahaya göndermek suretiyle yüzeysel olarak zaman zaman dron ile zaman zaman yürüyerek fay kırıklarının oluştuğu ve yüzeyde belirtisi olan noktalarda gözlemlerini ve ölçümlerini yaptılar. Bu sahadaki çalışmalar da biter bitmez ilgili kurumlarla paylaşılacak. Yeni yerleşim yerlerinin seçimi konusunda MTA’nın yapmış olduğu bu çalışmaların son durumunu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na paylaştık. Onlar da yer seçimlerini faydan mümkün olduğu kadar uzak alanlarda seçimlerini yapıyorlar. Yakın koordinasyon içerisindeyiz.”

    9 bin 798 madenci arama kurtarma çalışmalarına katıldı

    Başta Zonguldak Türkiye Taşkömürü Kurumu’ndan giden 3 bin 500’i aşkın madencinin yanı sıra TKİ, Eti Maden ve özel maden şirketleri olmak üzere deprem afetinin yaşandığı bölgelerde 9 bin 798 çalışanın arama kurtarma çalışmalarına katıldığını ifade eden Bakan Dönmez açıklamalarını şöyle tamamladı:
    “Bir diğer husus arama kurtarma çalışmaları. Bölgede hemen hemen arama kurtarma çalışmaları artık tamamlandı. Birçok ilde enkaz kaldırma çalışmaları tamamlandı. Orada da özellikle başta kamu kurumlarımız olmak üzere maden şirketlerimiz, TTK, TKİ ve onun iştirakleri Eti Maden, MTA ve özel maden şirketleri olmak üzere bu bölgede 9 bin 798 çalışanımız arama kurtarma çalışmalarına katıldı. Arama kurtarma çalışmaları biten yerlerde de bu arkadaşlarımız artık görev yerlerine dönmeye başladılar. Onlara da bu fedakarlıkları ve hizmetleri için tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Genel olarak enerji altyapısıyla alakalı gelinen aşamaları sizlerle paylaşmış oldum. İlk günden beri çalışma arkadaşlarımız bölgede. Bu çalışmaları yakinen izliyor ve koordine ediyoruz. Amacımız hayatı bir an önce normalleştirebilmek. Enerjiyle ilgili yapılması gerekenleri süratle yerine getirmektir.”
    Oluşturulan konteyner kentinde kalan depremzedeler ise Fatih Dönmez ile görüşerek “Allah devletimizden razı olsun. Devletimize zeval vermesin” dedi.

  • Muhtardan örnek hareket

    Muhtardan örnek hareket

    Yıldırım ilçesi Karapınar Mahalle Muhtarı Mehmet Çakır, kullandığı 1987 model tek aracını depremzedeler adına bağış yapan kişiye verecek. Depremzede bir aileyi konteyner kazandırmak için harekete geçen muhtar Çakır, uzun yıllardır kullandığı ve tek aracı olan 1987 model aracını satışa çıkarttı. Aracını ise Yıldırım Belediyesi’nin depremzede aileler için açtığı konteyner hesabına 1 adet ev bağışında bulunan kişiye hemen satışını verecek.


    Depremzede ailelerin konteyner eve kavuşması için harekete geçtiğini ifade eden Karapınar Muhtarı Mehmet Çakır, “Ben 1999 depreminde Sakarya’da askerdim, o depremi yakinen biliyorum. Ben benim için en değerli olan tek aracımı depremzede kardeşlerime destek olmak için satışa çıkartıyorum. Yıldırım Belediyesi konteyner hesabına 1 adet konteyner bağışı yapan kişiye elinde makbuzuyla geldiği takdirde aracımın satışını vereceğim. Benim tek amacım deprem bölgesindeki bir ailenin sıcak bir yuvaya kavuşması” dedi.

  • Nurdağı’ndaki konteyner kente aileler yerleştiriliyor

    Nurdağı’ndaki konteyner kente aileler yerleştiriliyor

    Yeni bir yaşam alanının kısa bir süre içerisinde oluşturulduğu ilçede, barınma ihtiyacının yanı sıra Büyükşehir Belediyesi’ne ait sosyal marketten depremzedeler, ücretsiz erzak temin edebilirken, hijyen sıkıntısının çözüme kavuşturulması için Nurdağı Yüzme Havuzu, banyo ve çamaşırhanelere dönüştürüldü.


    İlçedeki, çocukların eğitim hayatından uzak kalmaması için GASMEK çadırı da kuran büyükşehir, aynı zamanda gezici kütüphane, kreş ve kuaför ihtiyacına da hızlıca cevap verdi.

    “Eksiklerimiz tamamlanıyor”

    Konteyner kentte konaklamaya başlayan depremzedelerden Ali Aydın, deprem sonrası devlet erkanının ilçedeki vatandaşlara destek olduğunu belirterek, “Yaşanan depremde 9 cenazem çıktı. İlk 3 gün uğraşımız cenazeler oldu. Daha sonra 1 hafta çadırda kaldık. Çadırda da bir eksiğimiz yoktu. Dün de konteyner kent için aradılar. Öncelik cenazesi olanlar, şehit yakınları, yaşlı ve hastası olanlarmış. Şimdiye kadar da hiçbir eksiğimiz yok. Allah razı olsun” dedi.


    Emine Demirdelen, konteynerde çok rahat olduklarını ifade ederek, “Ev hayatımızdan bir farkı yok. Biz burada çok rahatız. Sadece psikolojik açıdan biraz sıkıntıdayız. Onun dışında da her şeyimiz tamam. Cumhurbaşkanımıza ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatma Şahin’e teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.


    Konteyner kentte aynı zamanda çocukların kreş ve kütüphane ihtiyacına cevap verildiğini aktaran Aynur Doğan ise, “Nurdağı’ndaki bütün çocuklarımız şu an bunlardan faydalanıyor. Her yerden biz depremzedelerin ihtiyacına koşuluyor. Bunun için ayrıca teşekkür ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    Turgay Atmaca da dolabından tutunda, yatağına kadar bütün ihtiyaçlarının karşılandığını dile getirerek, “Uzunca bir süredir görülmemiş bir afetle karşı karşıya kaldık. Gaziantep Büyükşehir’e ait sosyal marketler başta olmak üzere çamaşırhaneler, duş ve banyo alanlarından faydalanıyoruz. İlk defa bizler böyle bir afetle karşılaşıyoruz. Allah kimseyi bu duruma düşürmesin” ifadelerine yer verdi.


    Gazi Mustafa Yıldız, deprem sürecinin ilk anından bu yana Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in kendilerinin yanında olduğuna dikkati çekerek, “Tüm milletimizin ve devletimizin başı sağ olsun bu acı hepimizin” diye konuştu.

  • NATO’nun gönderdiği konteynerlar yola çıktı

    NATO’nun gönderdiği konteynerlar yola çıktı

    Merkez üssü Kahramanmaraş olan depremlerin ardından NATO’nun deprem bölgesine göndereceği bin konteyner evden 600’ü Türkiye’ye doğru yola çıktı. NATO tarafından yapılan yazılı açıklamada, konteyner evlerin dün akşam saatlerinde İtalya’nın Taranto Limanı’ndan ayrıldığı belirtildi. Sevkiyatın NATO’nun Napoli Müttefik Kuvvetler Komutanlığı ile NATO Destek ve Tedarik Dairesi’nin (NSPA) koordinasyonunda sağlandığı aktarılan açıklamada, konteyner ile depremlerden etkilenen en az 4 bin kişiye geçici barınma sağlanacağı ifade edildi. Konteynerlerin hafta içinde İskenderun’a varmasının planlandığı aktarılan açıklamada, “Bir NATO sivil-askeri müşterek operasyonel irtibat ve keşif ekibi kamp alanını hazırlıyor ve lojistik ile yerel desteği koordine ediyor. Taranto Limanı, geminin normal liman saatleri dışında hem boşaltılması hem de yüklenmesi için hafta sonu operasyonlara başladı. Ayrıca NATO, Pakistan’dan Türkiye’ye stratejik hava yoluyla çadır nakliyatını koordine ediyor” denildi.

  • Depremzedeler, konteynerlere yerleşiyor

    Depremzedeler, konteynerlere yerleşiyor

    Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, depremde ciddi yıkım yaşayan ve konteyner kent, yığma yapı ve prefabrik ev çalışmalarının hızla devam ettiği Nurdağı ilçesindeki çalışmaları yerinde inceledi. İnceleme sonrası açıklama yapan Bakan Kurum, Gaziantep’in Nurdağı ilçesindeki depremzedelerin konteyner kentlere yerleştirme işlemlerinin başladığını ifade ederek, etap etap tüm depremzedelerin güvenli barınma imkanına kavuşacağını belirtti.

    “Depremzede vatandaşlarımızı bu konteynerlere yerleştirmeye başladık”

    Bakan Kurum, yapılan çalışmalarla ilgili bilgi vererek, “Gaziantep’te, İslahiye’de ve Nurdağı’nda konteyner kent, yığma yapı ve prefabrik ev kuruyoruz. Bu konteyner kentlerin bin tanesini bugün itibariyle tamamladık ve depremzede vatandaşlarımızı bu konteynerlere yerleştirmeye başladık” dedi.

    “TOKİ öncülüğünde 10 ilde bakanlığımızın tüm iştirakleriyle beraber inşaat sürecine gireceğiz”

    10 ilde kalıcı konutlar için çalışmaların son aşamada olduğunu aktaran Bakan Kurum, “Diğer taraftan da TOKİ öncülüğünde 10 ilde bakanlığımızın tüm iştirakleriyle beraber inşaat sürecine gireceğiz. Hasar tespit çalışmalarının tamamlanmasını müteakip de 10 ilde inşaat süreçlerin başlatacağız. Bunun için de ön alanların seçimini tamamladık. Bu alanlara ilişkin ön zemin etüt çalışmalarımıza başladık. İlgili mühendislerimiz ve hocalarımızla bir araya gelerek tespit ettiğimiz ön yerleşim yerlerinin kalıcı yerleşim yerleri olması noktasındaki çalışmaları yürütüyoruz” ifadelerini kullandı.

    “Yeni konutlar zemin artı 3-4 katı geçmeyecek, altında dükkan olmayacak”

    Yeni yapılacak konutların yapısıyla ilgili de konuşan Kurum, “Yeni yapılacak konutla zemin artı 3-4 katı geçmeyecek. Altında dükkan olmayacak. Bu bölge deprem bölgesi olduğu için radyan temel üzerine tünel kalıp sistemiyle gerçekleştireceğiz. Bu şekilde yaptığımız TOKİ konutları hepsi dimdik ayakta. Bir yıl içerisinde konutlarımızı vatandaşlarımıza teslim etmiş olacağız. Hasar tespitlerinin ardından 10 ilimizde, ilçelerimiz dahil ihalelerimizi ve sözleşmelerimizi yaparak Mart ayı başı itibariyle inşaatlarımıza hızlı bir şekilde başlayacağız. Bu noktada tüm planlarımızı yaptık. En geç 3-4 ay içerisinde bütün deprem bölgelerinde inşaat faaliyetleri başlayacak. Bunun için tedariklerimizde herhangi bir problem yok. Depremin ilk anından itibaren nasıl tek yürek olduysak vatandaşlarımızı evlerine yerleştirene dek 24 saat esasıyla çalışacağız. Üç gün oldu konteyner kent çalışmalarına başlayalı. Biz bu 3 günde konteynerlerin binini bitirdik. 4 bin 500 konteynerin kurulumunu da yürütüyoruz. Etap etap da teslimlerimizi yapacağız. En kısa zamanda vatandaşlarımızın mağduriyetini gidereceğiz” şeklinde konuştu.

    “Yeni yapılacak konutlarını tamamını TOKİ ve iştirakleriyle yapacağız”

    Yeni yapılacak konutların tamamen TOKİ eli ve koordinesiyle yapılacağını da açıklayan Bakan Kurum, “Yeni yapılacak konutlarını tamamını TOKİ ve iştirakleriyle yapacağız. Bize bağlı tüm iştiraklerimiz, Yapı İşleri Genel Müdürlüğü, Emlak Konut Genel Müdürlüğü de inşaat faaliyetlerini yürütecek. Gerek merkezler, gerekse de köylerimize vatandaşlarımızın ihtiyacına göre tek katlı yapılarımızı bölgenin kültürel dokusuna göre inşa etmek için planlamalarımızı yaptık. Bu süreci tamamen biz yürüteceğiz. Bağışçı vatandaşlarımız, konut yapmak isteyen vatandaşlarımız AFAD üzerinden nakdi yardım yaparak konut yaptırabilir. Kendisi yapmak istiyorsa da bizim onaylayacağımız, denetim sürecini bizim yöneteceğimiz sistem dahilinde yapabilecek. Bunun dışında herhangi bir yapılaşmaya müsaade etmeyeceğiz” dedi.

    “Mümkün olan her ilimizde ve ilçemizde ovalardan dağlara doğru yerleşeceğiz”

    Bakan Kurum yeni yapılacak konutların ovadan zemini daha sağlam olan dağlara doğru yapılmasına özen gösterileceğini de açıklayarak, “Mümkün olan her ilimizde ve ilçemizde ovalardan dağlara doğru yerleşeceğiz. Burada birçok bölgede tarım arazileri mevcut. Tarım arazilerinin su seviyelerini ve zemin emniyet gerilmelerine bakıyoruz. Uygun olmayan yere kesinlikle yerleşime müsaade etmeyeceğiz. Ve mümkün olan her yerde dağlara doğru sağlam zemini bulduğumuz yerlere, fay hattına uzak yerlerde yerleşimi ön görüyoruz. Tabi örneğin İslahiye’de fay hattı dağdan geçiyor. Dolayısıyla orada da fay hattından uzak bir mesafede en doğru zemin neresi ise oraya yerleşeceğiz” diye konuştu.

  • NATO konteynerleri yola çıktı

    NATO konteynerleri yola çıktı

    NATO, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından Türkiye’ye göndereceği 1000’den fazla konteynerden ilk 600’ünü taşıyan geminin İtalya’dan yola çıktığını duyurdu.

    NATO’dan yapılan yazılı açıklamaya göre, 600 konteyneri taşıyan gemi İtalya’nın Taranto limanından 19 Şubat’ta ayrıldı.

    Sevkiyat, depremlerden etkilenen en az 4 bin kişiye geçici barınma sağlanması hedefiyle NATO’nun Napoli’deki Müşterek Kuvvet Komutanlığı ile NATO Destek ve Tedarik Ajansı arasındaki koordinasyonun bir sonucu olarak gerçekleşecek.

    Konteynerlerin gelecek hafta İskenderun’a ulaşması ve ekipmanların indirilip şantiyeye teslim edilmesinin ardından kampın kurulmasına başlanması bekleniyor.

    NATO’dan daha önce yapılan açıklamada, barınma tesislerinin gönderilmesi için en uygun lojistik ve nakliye seçeneklerinin değerlendirildiği, tesisler kurulduktan sonra NATO ülkelerinin göndermeye başladığı kış şartlarına uygun çadırların etrafına yerleştirileceği belirtilmişti.

    Normalde NATO’nun tatbikatları ve operasyonlarında kullanılan karargah komplekslerinden oluşan tesislerin ısınma, jeneratör ve tıbbi tedavi alanları gibi imkanları içerdiği bildirilmişti.