Yangın, saat 05.00 sıralarında Bursa’nın Nilüfer ilçesine bağlı İrfaniye Mahallesi’nde ısı yalıtım malzemeleri üzerine faaliyet gösteren fabrikada meydana geldi.
Henüz bilinmeyen bir nedenden dolayı çıkan yangını gören vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi sevk edildi. İtfaiye ekiplerinin zamanında müdahalesiyle yangın, 1 saat içerisinde kontrol altına alındı.
Yangında can kaybı bulunmazken, fabrikada büyük hasar oluştu.
Polis, yangınla ilgili soruşturma başlattı.
Edirne’nin Uzunköprü ilçesinde 4 katlı bir evin 4’üncü katında mutfak ocağından çıkan yangın, itfaiye ekiplerinin zamanında müdahalesiyle söndürüldü. Edinilen bilgiye göre yangın, gece 01.40 sularında Uzunköprü ilçesi Rıza Efendi Mahallesi Testici Sokak’ta 4 katlı bir evin 4’üncü katında meydana geldi. Yangını gören apartman sakinleri ve çevredeki vatandaşların durumu 112 Acil Çağrı Merkezine bildirmesi üzerine bölgeye çok sayıda itfaiye, sağlık, polis ve TREDAŞ ekipleri sevk edildi.
Bölgeye gelen TREDAŞ ekiplerinin binadaki elektriği kesmesinin ardından, itfaiye ekiplerinin uzun uğraşlar sonucu ve zamanında müdahalesi ile kontrol altına alınan yangının, mutfak ocağından çıktığı belirlendi. Evde yaşayan ismi öğrenilemeyen bir kişi ise 112 sağlık ekiplerinin olay yerindeki müdahalesinin ardından taburcu edildi. Öte yandan yangının söndürüldüğünü fark eden vatandaşlar rahat bir nefes aldı. Yangında hasar gören ev ise kullanılamaz hale geldi. İtfaiye ve polis ekipleri yangınla ilgili inceleme başlattı.
Türkiye’nin bir süredir El Nino hava sisteminin etkisi altında olmasından dolayı adeta mevsimler iç içe geçmiş durumda. Hava sıcaklığının önümüzdeki günlerde mevsim normallerinin 4 ila 6 derece üzerine çıkması ve termometrelerin 40 dereceyi göstermesi bekleniyor. Hava sıcaklıklarını n artacağı iller arasında Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ’da yer alıyor. Yapılan tahmine göre Edirne’nin 41 derecenin üzerine çıkması bekleniyor.
Yaşanan sağlık sorunlarının başında aşırı sıvı ve mineral kaybı geldiğini aktaran Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Galip Ekuklu, bu kayıplardan en kolay etkilenen risk gruplarının ise bebekler, çocuklar, hamileler ve yaşlılar olduğunu belirterek bu grupların daha dikkatli davranması gerektiğini söyledi.
“Sıcak çarpmasına dikkat”
Sıcak hava ve nemle birlikte sıcak çarpması, kas krampları, bulantı-kusma, kalp ritim bozuklukları, şuur kaybı, beyin ödemi, gıda zehirlenmeleri ve cilt yanıkları görülebileceğinin altını çizen Prof. Dr. Ekuklu, “Aşırı sıcaklar insanların yaşamını tehdit edici boyuta gelebiliyor. Avrupa’da bu dönemlerde yaşanan aşırı sıcaklara bağlı olarak binlerce insan hayatını kaybetti. Aynısı bizim için de geçerli” dedi.
Aşırı ısı artışının neden olduğu bu tabloda kişide aşırı terleme, halsizlik, yorgunluk, baş dönmesi, bulantı, kusma, kas krampları, sinirlilik, belirtilerinin şuur kaybına kadar da gidebildiğini belirten Prof. Dr. Ekuklu, böyle durumlarda kişinin hemen bir uzmana başvurması gerektiğini aktardı.
Sıcak çarpması yaşayan kişinin hemen serin bir yere alınması gerektiğine değinen Ekuklu, eğer şuur kaybı gibi ağızdan beslenmeyi engelleyen bir durum yoksa sıvı-elektrolit kaybının giderilmesi amacıyla 1 litre suya 1 çay kaşığı tuz ve 1 çay kaşığı karbonat karıştırılarak kişiye içirilebildiğini ifade etti.
Yaz ayları ve sıcak havaların olduğu dönemde sıvı alımının artırılması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Ekuklu, Kronik hastalığı olanların sıcak havalarda güneş altında durmaması ve ilaçlarını düzenli kullanması gerektiğini belirtti.
“Beslenme, sıvı tüketimi ve kıyafet seçimine dikkat!”
Özellikle aşırı sıcaklarda özel bir engel yoksa günde 2 ya da iki buçuk litre sıvı tüketilmesinin önerildiğini aktaran Ekuklu, şapka, gözlük gibi birtakım koruyucularla güneşe maruz kalmanın azaltılabileceği gibi açık renkli ve bol kıyafetler giymenin de çok önemli olduğunu söyledi.
Beslenmeye dikkat edilmesi gerektiğine de değinen Prof. Dr. Ekuklu, özellikle yaz aylarında mayonez ve yumurta türü kolayca bozulabilecek besinlerden uzak durulması gerektiğine dikkat çekti.
Sıcak çarpması gibi sorunlarla karşılaşıldığında, özellikle de şuur kaybı gibi ciddi durumlarda sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Ekuklu, özellikle belli yaş grubunun üzerindeki vatandaşların bunu dikkate almasını ve kronik rahatsızlığı olanların da ilaçlarını aksatmadan içmesi gerektiğini vurguladı.
Güneş ışınlarının en dik geldiği zamanlarda gölgede oturmak gerektiğini belirten Prof. Dr. Ekuklu, doğrudan güneşe maruz kalmanın cilt kanserine kadar götürebileceğini söyledi.
Sıcak havadan şapka, gözlük ve şemsiye ile korunmaya çalışan vatandaşlar ise mecbur olmadıkça 11.00 ile 16.00 saatleri arasında dışarı çıkılmaması gerektiğine değindi.
Vatandaşlardan Ebru Yılmaz, zorunlu olmadıkça dışarı çıkılmaması ve bol sıvı tüketilmesi gerektiğini belirtti.
Antalya’dan Edirne’ye gezmeye gelen Cemal ve Eylem Ünal çifti; şemsiye, gözlük, şapka, güneş kremi ve su ile sıcaktan korunmaya çalıştıklarını söyledi.
Edirne’nin tarihi ve turistik noktalarını gezmek için Kocaeli’nden gelen Elif Aslan Yıldız, sıcak hava dolayısıyla çeşmede elini yüzünü yıkayarak ferahlamaya çalıştığını ifade etti.
Tekirdağ Tabip Odası tarafından korona virüs ve aşı ile ilgili yapılan basın açıklamasında, aşı olmama durumunun özgürlükle bir ilişkisi olmadığı vurgusu yapılırken, aynı zamanda beklenen pikin aşılanmayanların pandemisi olacağı ifade edildi.
Tekirdağ Tabip Odası tarafından korona virüs ve aşı ile ilgili basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklamasında, sonbahar ve kış mevsimlerindeki pandemide içerisinde olduğumuz aylardaki aşılanmaların önemli rol oynayacağı belirtildi. Açıklamada, aynı zamanda aşı olmama durumunun özgürlükle ile hiçbir ilgisinin olmadığı da vurgulandı.
“Aşı olmama durumunun özgürlükle bir ilişkisi yoktur”
Tekirdağ Tabip Odası İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Komisyonu Başkanı Dr. Didem Gediz Gelegen yaptığı açıklamada, “Aşı tedirginliği ve aşı karşıtlığı birbirinden farklı kavramlardır. Aşılara yönelik tedirginliğin üstesinden bilimsel bilgiyi kamusallaştırarak, yaygınlaştırarak gelebiliriz. Aşı karşıtlığı, felsefi anlamda, bilerek ve isteyerek kötülük yapma hali olarak tanımlanabilir. Meslektaşlarımızı bu kötülüğe ortak olmamaya davet ediyoruz. Aşı olmama durumunun özgürlükle bir ilişkisi yoktur, zira özgürlük kavramının içinde bireyin kendisine ve topluma sorumluluğu bulunmaktadır. Her gün literatüre Covid-19 ve aşılar hakkında yeni araştırma sonuçları eklenmektedir. Bu anlamda bilimsel bilginin kamu sağlığı kurumları ve sağlık çalışanları tarafından doğrudan çalışanlara ve halka iletilmesi çok kıymetlidir. Kamunun bu bilginin yaygınlaştırılmasında da sorumluluğu bulunmaktadır” dedi.
“Önümüzdeki pikte, aşı olmayanların pandemisi”
Sonbahar ve kış aylarında rahat bir süreç geçirmek için Temmuz ve Ağustos ayında aşılanma sürecinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Tekirdağ Tabip Odası Başkanı Dr. Gamze Varol, “1 Temmuz itibariyle, Türkiye genelindeki günlük vaka sayısının 5 binin altına düşmesi ardından 20 gün kadar kısa süre içinde vaka sayılarının 8 binin üzerine çıkması endişe verici diyorduk. Eğer süreç iyi yönetilemez ve vaka sayıları bu hızla devam ederse eylül ve ekim aylarında dördüncü pik ile karşı karşıya kalabiliriz diyorduk. Bugün itibariyle vaka sayısı 30 binlere yaklaştı, vefat eden yurttaşlarımızın sayısı 124’e erişti. Virüse hala inanmayanlar var. Artık önümüzdeki pikte, aşı olmayanların pandemisi olarak adlandırılabileceğini konuşuyoruz maalesef. Aşılanmaya karşı bir tereddüt var. Yan etkilerle ilgili bir tereddüt var. Kulaktan dolma bilgilerle değil, doğru bilgilerle hareket edelim. Arkadaşımızın, eşimizin, dostumuzun yaşadıklarıyla değil, bilim insanlarının açıklamalarıyla hareket edelim. Aşılananlar, aşılanmayanlara göre şanslı. Sosyal medyada da paylaşılıyor. Bir yoğun bakım araştırması aşılıların yoğun bakımda olmadığı, aşısızların ve gençlerin korona virüsten yoğun bakımda oldukları yönünde. Dolayısıyla pek çok bilimsel araştırmada da ortaya konulduğu gibi. Hastanede yatma, hastalığın ağır seyretmesi, yoğun bakım ihtiyacı duyma, hatta ölüm riski aşı olmayanlarda fazla. Tekirdağ’da ve ülke genelinde insanlarımızı, ‘kaygı duyma aşı ol’, ‘tedirgin olma, aşı ol’, ‘tereddüt etme aşı ol’ ifadelerini de kullanarak sürekli bilgilendiriyoruz” diye konuştu.
Beşiktaş’ta 4 katlı iş yerinin jeneratör bölümünde yangın çıktı. Binada büyük panik yaşanırken, alevler çevredekilere korku dolu anlar yaşattı.
Yangın, Beşiktaş Nispetiye Mahallesi Aydın Sokak’ta bulunan 4 katlı bir iş yerinin giriş katındaki jeneratör bölümünde çıktı. Jeneratörün alev aldığını görenler durumu itfaiye ekiplerine bildirdi ve bina hızlı bir şekilde boşaltıldı. İş yerinde çalışanlar yangını korku dolu gözlerle izledi.
Alevlerin büyüdüğünü gören vatandaşlar itfaiye ekiplerinden önce yangına müdahale etti. Çevredeki diğer iş yerlerinden getirilen yangın tüplerini kullanan vatandaşlar yangının büyümesini önledi. O dakikalarda iş yerinin bulunduğu sokak dumanlar altında kaldı. Bir süre sonra gelen itfaiye ekipleri hızlı bir şekilde alevlere müdahale etti ve yangın söndürüldü. İş yeri çalışanları ve çevredeki vatandaşlar da rahat bir nefes aldı.
İlk müdahaleyi vatandaşlar yaptı
Yangını görenlerden biri olan Emre Şahin isimli bir vatandaş, “Kuafördeyken buradan dumanların yükseldiğini gördüm. İlk başta kısa süreceğini düşünerek bekledim ama kısa sürmedi. Kafenin altındaki jeneratörden çıkmış galiba. Bir süre ekiplerin gelmesini bekledik ama hızlı gelmedi. İtfaiye ekipleri trafikten dolayı erken gelemediklerini söyledi. İçeride kimse yok. Buradaki arkadaşlar, vatandaşlar sağ olsunlar çok yardımcı oldular. Birçok yangın tüpü getirildi ama vatandaşın elinden de bu kadar geldi. Çok fazla söndürülemedi. Son olarak itfaiye geldi ve şimdi de müdahale ediyorlar” dedi.
İstanbul Küçükçekmece’de, bir Aile Sağlığı Merkezinin bahçesinde henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Ağaçlara sıçrayan yangın paniğe neden olurken, iş yerlerine sirayet etmeden söndürüldü.
Yangın, Küçükçekmece Atakent Mahallesi 4. Cadde’deki TOKİ Akasya Aile Sağlığı Merkezinin bahçesinde saat 12.00 sıralarında çıktı. Edinilen bilgiye göre, bahçede henüz bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Birden alevlenen yangın kısa sürede, bahçedeki ağaçlara sıçradı. Ağaçlardan alevler ve dumanlar yükselmeye başladı. Yangını gören vatandaşları ihbarı üzerine olay yerine itfaiye ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri, yangını iş yerlerine sıçramadan kontrol altına alarak söndürdü.
İki iş yerinin tabelası yanarken, alevlerin yükseldiği dakikalar cep telefonu kamerasınca kaydedildi.
Olayı anlatan Orhan Zorlu isimli çalışan, “Ben de yukardaydım, kıvılcım çıktı, birden oldu zaten. Birden alev aldı, çamlar yandı nasıl çıktı anlayamadık. Tabela yandı. İtfaiye biraz geç geldi, bizim arkadaşlar müdahale etmeye çalıştı. Anlayamadık nasıl çıktığını” diye konuştu.