Almanya İçişleri Bakanı Horst Seehofer, “Aşının tahminlerimizden bile önce hazır olabileceği hususunda oldukça umutluyum” dedi.

ABD’nin önde gelen pandemi uzmanları tarafından kaleme alınan bir raporda, koronavirüs salgınının 18 ay ile iki yıl arasında bir süre daha devam edebileceği, sonbahar ya da kış mevsiminde daha büyük ikinci bir dalganın gelebileceği uyarısı yapıldı.
Minnesota Üniversitesi Bulaşıcı Hastalıklar Araştırma ve Politika Merkezi’nin raporunda (CIDRAP) salgının nüfusun yüzde 60-70’ine hastalık bulaşmadan durmayacağı öne sürüldü.
CIDRAP Direktörü Mike Osterholm CNN Televizyonu’nda bu orana gönderme yaparak “Bu şeyin hemen biteceğini düşünmek mikrobiyolojiye aykırı” dedi.
Son 20 yıldır salgın hastalıklar ve riskleri üzerine araştırmalar yapan Osterholm, ABD başkanlarına bu konuda danışmanlık yaptı.
Osterholm, raporu Harvard Üniversitesi’nden pandemi uzmanı Dr. Marc Lipsitch, CIDRAP’ın medikal direktörü Dr. Kristine Moore ve 1918 İspanyol gribi salgınının anlatıldığı “The Great Influenza” (Büyük Grip) kitabının yazarı tarihçi John Barry ile birlikte kaleme aldı.
Raporda Covid 19’un yeni olması nedeniyle kimsenin bu hastalığa karşı bağışıklığı olmadığı belirtilerek şöyle denildi:
“Sürü bağışıklığı insanlar arasında kademeli olarak gelişeceği için salgının süresinin 18-24 ay olması muhtemel. Kuluçka döneminin daha uzun olması, daha belirtisiz yayılması ve R0 değerinin (Bulaştırma katsayısı) daha yüksek olması nedeniyle Covid-19 gripten daha kolay yayılıyor.”
Üç senaryo
Hükümet yetkililerinin halka salgının yakında sona ereceğini söylemekten vazgeçip ilerisi için hazırlık yapmasının tavsiye edildiği raporda üç senaryonun olası olduğu belirtiliyor:
1.senaryo: 2020 baharındaki ilk Covid-19 dalgasını yaz boyunca ve sonrasındaki bir-iki yıllık süre içinde küçük dalgalar izler. Salgın 2021’de bir noktada aşamalı olarak azalır.
2.senaryo: İlk Covid-19 dalgasını sonbahar ya da kış mevsiminde daha büyük bir dalga izler. 2021’de bir veya iki küçük dalga daha görülür:
“Bu model, hastalığın yayılıp sağlık sistemleri üzerinde baskı oluşturmasını engellemek için sonbaharda salgını yavaşlatma önlemlerine yeniden başvurulmasını gerektiriyor. Bu model, 1918-19 salgınında görülenle benzerlik taşıyor.”
3.senaryo: Salgının yavaş yavaş devam etmesi:
“Üçüncü senaryoda salgını yavaşlatma önlemlerinin yeniden uygulanmasını gerektirmiyor. Ama vakalar ve ölümler devam edecek.”
Raporda en ağır öngörülerin yer aldığı ikinci senaryoya göre hazırlık yapılması gerektiği belirtiliyor.
Covid-19 salgınında ilk vakanın görüldüğü 11 Mart’tan bugüne 634 bin test yapılırken, son bir haftada yatay duraksamaya geçen yoğun bakım ve entübe hasta sayısından sonra vaka artış hızında azalmanın başlaması uzmanları umutlandırdı.
Milliyet gazetesinden Mert İnan’ın haberine göre, Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, “Ortaya çıkan tablo hepimizi umutlandırdı. Vaka artış hızımız yavaşladı. Tedbirler sıkı sıkıya uygulanırsa iyi günler bizi bekliyor” dedi.
Pandemide 5. haftayı geride bırakırken, en kritik dönemin 6 ve 8’inci haftalar olduğuna dikkat çeken enfeksiyon uzmanı Prof. Dr. Alpay Azap, “Tepe noktaya vardıktan sonra, sayıların azalmaya başladığını göreceğiz. Cumartesi ortaya çıkan tablo hepimizi gelecek günler için umutlandırdı. Vaka artış hızımız, önceki haftalara göre daha yavaşlamış durumda. Yoğun bakım ve entübe hasta sayısında azalma söz konusu. Temkinli olmaya devam etmeliyiz. En ufak ihmal ikinci salgın dalgasına yol açabilir. Altını çizerek söylüyorum, tedbirleri uygulamaya devam ettiğimiz takdirde, iki hafta sonra daha iyi bir tablo göreceğiz, iyi günler bizi bekliyor” değerlendirmesini yaptı.
Türkiye’deki sağlık sistemi ve sağlık çalışanlarının iyi bir sınav verdiğini de dile getiren Azap, “ABD, İtalya, İspanya gibi olmadık. Tedbiri elden bırakmadığımız takdirde de bu ülkeler gibi olmayacağız. Çin’deki tecrübelerden faydalanarak, bu ülkedeki hekimlerle görüşerek kendi algoritmamızı oluşturduk. O algoritma gayet iyi işliyor. Kamuoyunun bildiği ilaçları, hastalığın ilk haftasında, henüz semptomlar hafif seyrederken uyguladık. Bu dönem virüsün çoğaldığı dilim ve en kritik zamandır. İkinci hafta ise bağışıklık sistemini düzenlemeye, sitokin firtınasına yönelik tedavileri algoritmamıza dahil ettik. Türkiye’nin enfeksiyon ve klinik mikrobiyoloji geçmişinin çok eskiye dayanması, geçmişteki aşı üretme tecrübelerimiz yolumuzu aydınlattı. Elbette eksiklerimiz var ama sağlık sistemimize güveniyoruz” diye konuştu.
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Geçen hafta sonu sokağa çıkmamanın etkisini bugün görüyoruz. Umarım vaka sayılarımız giderek düşer. Iyi gidiyoruz ama rehavete kapılmamalıyız. Evde kalmak etkili oluyor. En ufak gevşemede tekrar bulaşma hızı ve vaka artabilir. ABD ve Avrupa’da sağlık sistemleri iflas etti. Türkiye’de açıkta kalan hastamız olmadı. Vatandaş sosyal izolasyona uyarsa aydınlık günlere kısa zamanda ulaşırız.”
Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Asuman İnan: “Vaka artış hızımız iki haftalık süreçte yüzde 14’ten yüzde 4’e geriledi. Filyasyon ekipleri, tedavi algoritması ve rehberi, yoğun bakım yatak sayımızın çokluğu ile sağlık ordumuzun fedakarlığı artış hızında duraksama ve düşüşe geçmeyi sağladı. Tünelin ucu aydınlık. İkinci dalganın gelmemesi için tedbirleri taviz vermeden uygulamaya devam etmeliyiz.”
Test sayısı artmasına rağmen vaka artış hızı geçtiğimiz gün, 4 binin altına inerek 3 bin 783 olarak tespit edildi. 3 Nisan’da vaka artış hızı yüzde 15 seviyesine ulaşırken, 11 Nisan’a kadar geçen sürede artış oranı yüzde 11 ile 14 arasında seyretti. 12 Nisan’da vaka artış oranı yüzde 9.2 olarak tespit edilirken, bu oran 18 Nisan’a kadar kademeli olarak düşüşe geçti.
Geçtiğimiz gün toplam 40 bin 520 test yapılırken vaka artış hızı yüzde 4.8 oldu. Bu oran test sayısının artmasına rağmen 3 Nisan’dan bugüne kadar geçen sürede en düşük artış hızı olarak kaydedildi.