Etiket: koronavirüs

  • Virüsü yenenlerde inanılmaz değişiklik!

    Virüsü yenenlerde inanılmaz değişiklik!

    Çin’in Vuhan kentinde koronavirüse (Covid-19) yakalanan ve 2 ay tedavinin ardından hastalığı yenen Kardiyolog Dr. Yi Fan ve Ürolog Dr. Hu Weifeng’in ten renginin değiştiği görüldü. Şaşkına dönen Çinli uzmanların söz konusu doktorların ten renginin değişmesini ise virüsün karaciğerde hasar oluşturmasına bağlıyor.

    Tüm dünyayı etkisi altına alan ve 170 binden fazla kişinin ölümüne neden olan koronavirüsün ortaya çıktığı Vuhan’da, koronavirüslü hastaları tedavi eden Kardiyolog Dr. Yi Fan ve Ürolog Dr. Hu Weifeng’in büyük değişime uğradığına ilişkin haber geldi.

    Virüs sonrası ten renkleri değişti

    Sözkonusu iki doktorun 18 Ocak’ta kornavirüse yakalandığı ve iki ay süren yoğun tedavinin ardından iyileştiği belirtilirken, Kardiyolog Dr. Yi Fan ve Ürolog Dr. Hu Weifeng’in daha sonra ten renklerinin değiştiği gözlemlendi. Çinli uzmanlar iki doktordaki ten rengi değişimini virüsün karaciğere hasar vermesine bağlıyor.

    ‘Karaciğerim tedavi sırasında hasar aldı’

    Virüse yakalanan ve daha sonra tedavi edilen Dr. Hu Weifeng, yaşadığı değişimi Çin medyasına anlattı. Dr. Hu Weifeng yaptığı açıklamada, “Bilincim yerine geldiğinde ve sağlık durumumu öğrendiğimde korktum. Sık sık kabuslar görüyordum” ifadelerini kullandı. Huazhong Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nde bulaşıcı hastalıklar uzmanı Song Jianxin, doktorların organlarının, tedavileri sırasında hasar gördüğünü söyledi. Karaciğerlerinde depolanması gereken demirin, organlar düzgün çalışmadığı için kan damarlarına dolduğunu ifade etti. Bu sebeple, ten renginde değişmenin gözlemlendiği belirtildi.

    ‘Bu sadece bir solunum yolu hastalığı değil’

    Ürolog Dr. Li Shusheng da doktorların ten renginin zamanla normale dönmesinin beklendiğini ekledi. Öte yandan bilim insanları, koronavirüsü yenen hastaların hayati organlarında ciddi hasarların meydana gelebileceği ve Travma Sonrası Stres Bozukluğu’nun (PTSD) ortaya çıkabileceğini ifade etti. Yale Üniversitesi’nden Kardiyolog Dr. Harlan Krumholz ise “Covid-19 sadece bir solunum yolu hastalığı değildir. Bu hastalık, kalbi, karaciğeri, böbrekleri, beyni, endokrin sistemini ve kan sistemini etkileyebilir” ifadelerini kullandı.

     

     

  • Salgının yarattığı kriz Türkiye’de işsizliği tırmandırıyor

    Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği’nin (TÜRMOB) hazırladığı “Korona Salgınının Türkiye Ekonomisine Etkisi Değerlendirmeler Ve Öneriler Raporu”, salgının yarattığı ekonomik krizin 10 milyonu aşkın kişiyi işsiz bırakabileceğini ortaya koydu.

    “Sadece başkasının yanında çalışanlar değil, işverenlerin kendileri de işsiz kalmaya başladı” denilen raporda, “Hizmetler sektörü içerisinde başta turizm, lokanta, eğlence sektörleri olmak üzere her alanda işler durdu. Bu nedenle, hizmetler sektöründe yer alan çalışanların yarıdan fazlasının işini kaybetmiş olmaları olasılığı bulunuyor. Böyle bir durumda Türkiye, yılın üçüncü çeyreğinde 10 milyonu aşan yeni işsiz sayısı ile karşılaşabilir. Sanayi sektöründe de çok fazla işten çıkarmalar olduğu unutulmamalı” ifadelerine yer verildi.

    Gelir desteği şart

    Gelişmiş ülke hükümetlerinin, gelirsiz kalan tüm kitlelere doğrudan gelir aktarımı niteliğinde önlemler alırken, Türkiye’de ise bu önlemlerin “en düşük emekli maaşını 1500 TL’ye çıkarmak”, “65 yaş üzeri muhtaç olanlara ayda 1000 TL ödemek”, “kısa çalışma ödeneğini devreye sokmak” ile sınırlı kaldığına dikkat çekildi. Raporda, şu ifadeler yer aldı: “Bu krizden en fazla etkilenen kesimlerin başında esnaf geliyor ancak yaklaşık 2 milyon oldukları düşünülen esnaf için alınan tedbirler zayıf: Yalnızca yükümlülükleri ötelendi, doğrudan kaynak aktarımını içeren önlemler yok. İşletmelerin faaliyetlerini sürdürmeleri, özellikle KOBİ’ler için zorlaştı. İnsanları açlığa ve çaresizliğe karşı korumak artık kamusal bir sorumluluktur.”

    TÜRMOB Başkanı Emre Kartaloğlu ise, “Zincirleme baş gösteren ekonomik çöküşü önlemek için bir strateji ve program dahilinde kısa vadede ekonomiye yapılacak desteklerde kararlı bir duruş gösterilmeli. Öncelikle işsizler ve yoksulların asgari geçinebilecekleri bir gelir desteğine kavuşması gerekiyor” dedi.

    Gelirsiz kalanlara nakit desteği verilmeli

    TÜRMOB’un söz konusu raporunda krizi ve sonuçlarını yönetebilmek amaçlı önerilen önlemlerden bazıları şunlar:

    – Evde kalmak zorunda olanların bazı zorunlu ödemeleri üstlenmeli.

    – Gelirsiz kalanlara mutlaka nakit destek verilmeli. Maaş, vergi, elektrik, su gibi ödemelerde ilave destek sağlanmalı.

    – İşsiz kalanlara hayatlarını idame ettirebilecek bir ücret sağlanmalı.

    – Başta esnaf ve küçük orta boy işletmeler olmak üzere, nakit akışı bozulan bütün işletmelere nakit akımı yaratılmalı.

    – İflasların, bankaları etkileyerek, sonraki aşamanın bir finansal kriz süreci olacağı dikkate alınarak, finansal sisteme sağlanacak destekler ile bu durum engellenmeli.

  • Bilim kurulu üyesi aşı için tarih verdi

    Bilim kurulu üyesi aşı için tarih verdi

    Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, koronavirüsün bulaşıcılığı konusundaki yeni bilgiler doğrultusunda sosyal mesafe uyarılarını güncellediklerini bildirdi. Virüsle ilgili bilgilerinin arttıkça virüsün bulaştırıcılığının biraz daha fazla olduğunu gördüklerini belirten Prof. Dr. Kara, “O nedenle de bu 1 metre mesafe doğru; ama daha kısa süre tutmamız lazım. Bu da öksürmeden, hapşırmadan. 1 metreden kısa mesafede 2 dakika kadar karşınızdakiyle karşılaşırsanız riskin yüksek olduğunu söyleyelim. Aramızdaki mesafeyi 1 metrenin altına indirmeyelim ve dışarıdayken de maske takalım” dedi.

    Haziran’da azalma olması öngörülüyor

    Prof. Dr. Kara, Haziran ayında koronavirüs tedbirlerinde bir miktar azalma olacağını işaret ederek “Ama daha biz bu virüsün her şeyini görüp tam netleştirene kadar, gerçekten ısıdan, güneşten ne kadar etkileniyor, toplum içerisindeki yayılımı ne kadar, o anki vaka sayımız ne, bunu tam kesinleştirene kadar önümüzdeki dönemde de kurallarımızın büyük kısmına uyarak devam edeceğimizi söylememiz lazım. Deniz ve havuz suyuyla bulaşmaz, onu çok net olarak söyleyelim. Bugün hiç öyle bir bilgimiz yok, bulaşmasını da çok fazla beklemiyoruz” görüşünü dile getirdi.

    ‘Geçen yaz gibi bir yaz olmayacak’

    Prof. Dr. Kara, virüsün kanda çok fazla bulunmadığı için kan taşıyan sivrisinekler ile geçme ihtimali olmadığını belirtti. Prof. Dr. Kara “Virüsün en azından sıcaktan etkilendiğini gösteren ilk veriler yayımlandı. Bulaşma sıcaklığını gösteren veriler daha önceden yayımlanmıştı. Sıcaklardan çok ciddi olmasa da bir miktar etkilenmesi mutlaka olacaktır. Ama bu yaz herkes tüm önlemlere bire bir devam edecek. Geçen yaz gibi bir yaz olacağını düşünmeyelim. Bu ‘bitecek’ anlamına gelmesin, öyle bir yanılgıya girmeyelim. Aktivitesi devam edecek; ama bulaştırıcılığı şu anki kadar olmayacak. Ama bunun anlamı şu; sahillerde geçen yaz ki gibi iç içe geçmek gibi bir şey olmayacak. Bir miktar rahatlamamız olacaktır sadece” dedi.

    Aşı için tarih verdi

    Prof. Dr. Kara, Covid-19 aşısının yakın gelecekte mümkün görülmediğini belirterek, “Ancak 2021 yılının ocak ayında aşının ulaşılabilir olması bekleniyor. Bu yönde çok ciddi çalışmalar var; ama genel anlamda yaygın olarak uygulanabilirliği herhalde önümüzdeki bahar aylarını bulabilir. Ocak ayında bir aşı çıkarsa öncelikle riskin daha yüksek olduğu gruplarda, sonrasında genel bir gidişata bakarak virüs nasıl seyredecek ona göre bir karar vermek gerekecek” diye konuştu.

  • Korkutan açıklama: Daha en kötüsünü görmedik!

    Korkutan açıklama: Daha en kötüsünü görmedik!

    Dünya Sağlık Örgütü (WHO) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, koronavirüs pandemisi ile ilgili olarak “En kötüsü henüz gelmedi. SARS ve MERS’te olduğu gibi çok büyük bir katil. Bunun çok tehlikeli bir kombinasyonu var” dedi. Özellikle bazı Avrupa ülkelerinin kısıtlayıcı önlemleri gevşetmeye başlamasından sonra WHO direktörü, “Bu trajediyi önleyelim. En kötüsü daha gelmedi. Birçok insanın hala anlamadığı bir virüs” açıklamasını yaptı.

    ABD Başkanı Donald Başkan Trump’ın, Çin’i hastalık hakkında raporları saklamakla suçladığı ortamda WHO Direktörü Ghebreyesus ABD’nin koronavirüs hakkında zamanında uyarıldığını söyledi. İsviçre’nin Cenevre kentinde bulunan WHO genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi’nden (CDC) 15 personelin ocak ayından bu yana WHO’da geçici olarak görev yaptığını belirten Ghebreyesus, “ABD’nin CDC personeline sahip olması gizli hiçbir şey olmadığı anlamına gelir. Tüm ülkeler gibi ABD’de ilk günden itibaren anında bilgi aldı” açıklamasını yaptı.

    Öte yandan 17 Nisan’da WHO’nın Afrika acil operasyonlar yöneticisi Michel Yao, bu kıtada korona virüsün Ebola’dan daha kötü olabileceğini açıklamıştı. Afrika’daki ölüm sayısının 10 milyon olabileceğini iddia etmişti.

  • 23 Nisan’da başlayacak 4 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edildi

    23 Nisan’da başlayacak 4 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edildi

    Cumhurbaşkanı Erdoğan bugün toplanan kabine toplantısı sonrası açıklama yaptı.

    Erdoğan yaptığı açıklamada 23 Nisan Perşembe günü başlayacak olan ve 24-25 ve 26 Nisan’ı da kapsayan 4 günlük sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini duyurdu.

    Erdoğan, “23-26 Nisan tarihleri arasında 31 ilde hayatı etkilemeyecek şekilde sokağa çıkma kısıtlaması uygulamayı planlıyoruz” dedi.

    22 Nisan Perşembe saat 24.00’da başlayacak sokağa çıkma kısıtlaması, 26 Nisan Pazar saat 24.00’da sona erecek.

    Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar

    “Bugüne kadar 3 milyonu aşkın vatandaşımıza vefa sosyal destek grupları vasıtasıyla yardım götürülmüştür.”

    “Hastanelerimizde olağanüstü bir yoğunluk yaşanmıyor, sağlık personelimiz canla başla çalışmalara devam ediyor.”

    “Başarı her fırsatta altını çizdiğimiz milli teknoloji hamlesinin bir neticesidir”

    “Koruyucu sağlık ekipmanlarının yerli üretimi konusunda önemli bir başarı kaydettik”

    “Elimizde epeyce bir stoku bulunan kritik ilaçların üretimine yerli firmalarla başladık.”

    “N-95 ve N-99 maskelerin testleri bitti, kısa sürede üretime başlıyoruz.”

    “Türkiye en küçük krize kaosa fırsat vermeden, sağlık hizmetlerini kesintisiz sürdürmüştür”

    “Milletimizin kurallara uymasıyla büyük bir felaketin önüne geçtik.”

    “Türkiye salgınla mücadelede en rahat hizmet veren ülke konumuna gelmiştir.”

    “Salgının hızını engellemek için halen 239 mahalle, köy veya belde düzeyinde yerleşim yeri de karantina altında tutulmaktadır.”

    “Hiçbir konuda eksiğimiz ve riskimiz bulunmuyor”

    “Savunma sanayisinde gerçekleştirdiğimiz büyük atılımı tıbbi cihaz ve ilaç başta olmak üzere kritik tüm alanlarda sürdüreceğiz.”

    “Milletimizin çok büyük bir bölümünün açıklanan tedbirlere uyması sayesinde salgının felaket düzeyine ulaşmasının önüne geçtik.”

    “Yeşilköy ve Sancaktepe’deki her biri 1005’er yataklı iki kalıcı hastanemizin inşaatı şu anda hızla sürüyor.”

    “23-24-25-26 Nisan tarihleri arasında yine 31 ilimizde sokağa çıkma sınırlandırması yapmayı özellikle planlıyoruz.”

    “3 yılda 1 milyon yazılımcı yetiştirmeyi hedefleyen bir program başlatıyoruz.”

    “269 bin firmamız 3 milyonu aşkın çalışanı için kısa çalışma ödeneğine başvurdu.”

    “Çeşitli illerimizdeki 14 milyon metrekare hazine arazisini ilave olarak çiftçilerimizin kullanımına sunuyoruz.”

    “Biz Bize Yeteriz Türkiyem kampanyasında toplanan para tutarı da 1 milyar 800 milyon liraya yaklaştı.”

  • Bursa’da hafta sonu kaç kişiye ceza kesildi?

    Bursa’da hafta sonu kaç kişiye ceza kesildi?

    Bursa’da, koronavirüs tebdirleri kapsamında alınan sokağa çıkma yasağının ardından emniyet ve jandarma ekipleri, 25 ayrı kontrol noktasında önlem almıştı.

    Sürücülerin kimlikleri istenerek, uygulamalar yapılırken aynı zamanda maske takıp takmadıklarına da dikkat edildi.

    2 günlük sokağa çıkma yasağı boyunca kentte yasağı ihlal eden 1230 kişiye, toplamda 3 milyon 143 bin 700 TL para cezası kesildi.

     

  • İnegöl’de pazarlar yine kalabalık

    İnegöl’de pazarlar yine kalabalık

    İçişleri Bakanlığı’nca koronavirüsle mücadele kapsamında uygulanan 48 saatlik sokağa çıkma yasağının sona ermesiyle ilk gün Bursa’nın cadde ve sokaklarında hareketlilik gözlendi. Kentin birçok noktasında kurulan pazarlardaki kalabalık da dikkat çekti.

    İnegöl ilçesindeki pazar yerinde, sosyal mesafe kuralına çoğu kişinin uymadığı gözlendi. Pazar girişinde önlem alan polis ve zabıta ekipleri, sık sık sosyal mesafe uyarısında bulundu.

    Hijyen tünelinden geçilerek, pazara alınanlara maske takmaları konusunda da uyarı yapıldı.

  • Bursa’da 3 hasta daha koronavirüsü yenerek taburcu oldu

    Bursa’da 3 hasta daha koronavirüsü yenerek taburcu oldu

    Yeni tip korona virüs salgınında testleri pozitif çıkan ve Yüksek İhtisas Eğitim Araştırma Hastanesi ile Gürsu Devlet Hastanesi’nde tedavi altına alınan 3 kişi, tedavileri tamamlanarak taburcu edildi. Hastalar, sağlık çalışanlarının alkışları arasında taburcu edilirken duygusal anlar yaşandı. Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde korona virüs salgını sonrasında rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan ve testleri pozitif çıkan 64 yaşındaki kadın ile 35 yaşındaki erkek hasta yaklaşık 10 günlük tedavileri sonrasında taburcu edildi. Hastalar taburcu edilirken, sağlık çalışanları hastaları alkışlarla uğurladı.

    Sağlık çalışanı taburcu oldu

    Diğer yandan, Gürsu Cüneyt Yıldız Devlet Hastanesi’nde bilgi işlem personeli olarak görev yapan Oğuzhan Kanat tedavi gördüğü aynı hastaneden taburcu oldu.

    Gece aniden ateşinin artması ve orta derecede öksürük başlangıcıyla hastaneye gittiğini belirten Kanat, yapılan tahlil sonucu neticesinde testlerinin pozitif çıktığını söyledi. Koronavirüs hastaları için ayrılan özel ve izole edilmiş odada 6 gün boyunca tedavinin ardından sağlığına kavuştuğunu dile getiren Kanat, vatandaşları sosyal mesafe kuralına uymaları, sağlık personellerinin uyarılarını dikkate almalarını ve sigara gibi tütün mamullerinden uzak durmaları konusunda uyardı.

  • Umut veren tablo: Tünelin ucu aydınlık!

    Umut veren tablo: Tünelin ucu aydınlık!

    Covid-19 salgınında ilk vakanın görüldüğü 11 Mart’tan bugüne 634 bin test yapılırken, son bir haftada yatay duraksamaya geçen yoğun bakım ve entübe hasta sayısından sonra vaka artış hızında azalmanın başlaması uzmanları umutlandırdı.

    Milliyet gazetesinden Mert İnan’ın haberine göre, Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, “Ortaya çıkan tablo hepimizi umutlandırdı. Vaka artış hızımız yavaşladı. Tedbirler sıkı sıkıya uygulanırsa iyi günler bizi bekliyor” dedi.

    İhmale yer yok!

    Pandemide 5. haftayı geride bırakırken, en kritik dönemin 6 ve 8’inci haftalar olduğuna dikkat çeken enfeksiyon uzmanı Prof. Dr. Alpay Azap, “Tepe noktaya vardıktan sonra, sayıların azalmaya başladığını göreceğiz. Cumartesi ortaya çıkan tablo hepimizi gelecek günler için umutlandırdı. Vaka artış hızımız, önceki haftalara göre daha yavaşlamış durumda. Yoğun bakım ve entübe hasta sayısında azalma söz konusu. Temkinli olmaya devam etmeliyiz. En ufak ihmal ikinci salgın dalgasına yol açabilir. Altını çizerek söylüyorum, tedbirleri uygulamaya devam ettiğimiz takdirde, iki hafta sonra daha iyi bir tablo göreceğiz, iyi günler bizi bekliyor” değerlendirmesini yaptı.

    “İyi sınav verdik”

    Türkiye’deki sağlık sistemi ve sağlık çalışanlarının iyi bir sınav verdiğini de dile getiren Azap, “ABD, İtalya, İspanya gibi olmadık. Tedbiri elden bırakmadığımız takdirde de bu ülkeler gibi olmayacağız. Çin’deki tecrübelerden faydalanarak, bu ülkedeki hekimlerle görüşerek kendi algoritmamızı oluşturduk. O algoritma gayet iyi işliyor. Kamuoyunun bildiği ilaçları, hastalığın ilk haftasında, henüz semptomlar hafif seyrederken uyguladık. Bu dönem virüsün çoğaldığı dilim ve en kritik zamandır. İkinci hafta ise bağışıklık sistemini düzenlemeye, sitokin firtınasına yönelik tedavileri algoritmamıza dahil ettik. Türkiye’nin enfeksiyon ve klinik mikrobiyoloji geçmişinin çok eskiye dayanması, geçmişteki aşı üretme tecrübelerimiz yolumuzu aydınlattı. Elbette eksiklerimiz var ama sağlık sistemimize güveniyoruz” diye konuştu.

    ‘Evde kalmak en etkili yöntem’

    Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü: “Geçen hafta sonu sokağa çıkmamanın etkisini bugün görüyoruz. Umarım vaka sayılarımız giderek düşer. Iyi gidiyoruz ama rehavete kapılmamalıyız. Evde kalmak etkili oluyor. En ufak gevşemede tekrar bulaşma hızı ve vaka artabilir. ABD ve Avrupa’da sağlık sistemleri iflas etti. Türkiye’de açıkta kalan hastamız olmadı. Vatandaş sosyal izolasyona uyarsa aydınlık günlere kısa zamanda ulaşırız.”

    ‘Tünelin ucu aydınlık’

    Enfeksiyon hastalıkları uzmanı Doç. Dr. Asuman İnan: “Vaka artış hızımız iki haftalık süreçte yüzde 14’ten yüzde 4’e geriledi. Filyasyon ekipleri, tedavi algoritması ve rehberi, yoğun bakım yatak sayımızın çokluğu ile sağlık ordumuzun fedakarlığı artış hızında duraksama ve düşüşe geçmeyi sağladı. Tünelin ucu aydınlık. İkinci dalganın gelmemesi için tedbirleri taviz vermeden uygulamaya devam etmeliyiz.”

    Test sayısı artmasına rağmen vaka artış hızı geçtiğimiz gün, 4 binin altına inerek 3 bin 783 olarak tespit edildi. 3 Nisan’da vaka artış hızı yüzde 15 seviyesine ulaşırken, 11 Nisan’a kadar geçen sürede artış oranı yüzde 11 ile 14 arasında seyretti. 12 Nisan’da vaka artış oranı yüzde 9.2 olarak tespit edilirken, bu oran 18 Nisan’a kadar kademeli olarak düşüşe geçti.

    Geçtiğimiz gün toplam 40 bin 520 test yapılırken vaka artış hızı yüzde 4.8 oldu. Bu oran test sayısının artmasına rağmen 3 Nisan’dan bugüne kadar geçen sürede en düşük artış hızı olarak kaydedildi.

  • TSK’dan TÜBİTAK’a ilaç üretimi başvurusu

    TSK’dan TÜBİTAK’a ilaç üretimi başvurusu

    Millî Savunma Bakanlığı Sözcüsü Yarbay Şebnem Aktop, TSK’nın koronavirüse karşı ilaç üretimi için TÜBİTAK’a başvurduğunu belirterek, solunum cihazı prototipinin ise hazır olduğu açıkladı.

    Aktop koronavirüse karşı TSK fabrikalarından üretilen maske ve tulum sayılarını açıklarken, “Numune ham madde ile Ar- Ge çalışmaları başlatılmış, ilaç geliştirme projemiz TÜBİTAK’a iletilmiştir” dedi.

    Yarbay Aktop’un açıklaması şöyle:

    “Dünya Sağlık Örgütü tarafından pandemi olarak ilan edilen Kovid-19 salgınına yönelik Milli Savunma Bakanlığınca tedbirler alınmıştır. Proaktif yaklaşım gösterilerek bireysel ve kurumsal tedbirler alınmaya devam edilmektedir. Bu kapsamda MSB tarafından oluşturulan Korona ile Mücadele Merkezi tarafından Sağlık Bakanlığı ile koordineli olarak sistematik bir şekilde hareket tarzları üretilmekte, risk ve durum değerlendirmesi yapılmaktadır.”

    Maske ve tulum üretimi sürüyor

    “Kovid-19 salgınıyla mücadele kapsamında bakanlığımızın milli imkan ve kabiliyetleri kullanılarak, çeşitli tipte maske, turum ve hijyenik malzeme üretimine hız kazandırılmıştır. Bu kapsamda Dikimevi Müdürlüklerince maske üretiminin haftada toplam 3 milyona, tulum üretiminin 10 bine, İlaç Fabrikası Müdürlüğünce alkol bazlı dezenfektan üretiminin haftada 10 bin litreye, MKE tarafından maske üretiminin haftada 7 milyona, tulumun 100 bine, dezenfektan üretiminin 30 bin litreye çıkartılması planlanmaktadır.”

    TSK ilaç üretim projesi için TÜBİTAK’a başvurdu

    “Covid-19’un tedavisi için yurt dışı ilaç tedarik faaliyetlerimiz devam etmektedir. Numune ham madde ile Ar- Ge çalışmaları başlatılmış, ilaç geliştirme projemiz TÜBİTAK’a iletilmiştir. Ayrıca tasarım ve üretimi tamamlanan yerli ve milli sahra mekanik solunum cihazının prototip üretimi de tamamlandı.”

    “Covid-19 ile mücadelede kullanılacak sağlık malzemeleri, Cumhurbaşkanımızın talimatıyla TSK’ya ait uçak ile İtalya, İspanya, Kuzey Makedonya, Sırbistan, Bosna Hersek, Karadağ, Kosava ve İngilere’ye gönderilmiştir.”