Etiket: koronavirüs

  • Türkiye’de son 24 saatte 27 bin 515 vaka tespit edildi

    Türkiye’de son 24 saatte 27 bin 515 vaka tespit edildi

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Türkiye’nin 17 Aralık 2020 tarihli günlük koronavirüs hasta tablosunu açıkladı.

    Türkiye’de son 24 saatte 206.102 test yapıldı, 27.515 kişinin koronavirüs testi pozitif çıktı, 243 kişi hayatını kaybetti. 30.494 kişi daha iyileşerek sağlığına kavuştu.

    Ağır hasta 5 bin 803 oldu, 30 bin 494 kişinin Kovid-19 tedavisinin/karantinasının sona ermesiyle iyileşen sayısı 1 milyon 721 bin 607’ye yükseldi.

    “AĞIR HASTA SAYISI UZUN BİR ARADAN SONRA DÜŞTÜ”

    Bakan Koca; “Bugün tespit edilen 4.209 hastamız var. Ağır hasta sayımız uzun bir aradan sonra düştü. Aktif hasta sayısı da azalmaya devam ediyor. Tedbir ve kısıtlamalar netice vermeye başladı. Bunu sürekli hale getirecek olan bizleriz. Sonuç alana kadar mücadele edelim”

  • 20 dakika arayla virüsten öldüler

    20 dakika arayla virüsten öldüler

    Samsun’un Bafra ilçesinde, Uğur Tokur (41) ve babası Osman Tokur (86), tedavi gördükleri hastanede 20 dakika arayla koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi.

    İlçede yaşayan Türkiye Sakatlar Derneği Bafra Şubesi Başkan Yardımcısı Uğur Tokur ile babası Osman Tokur, koronavirüse yakalandı. Bir süredir Bafra Devlet Hastanesi’nde koronavirüs tedavisi gören Uğur Tokur, sabah saatlerinde yaşamını yitirirken, 20 dakika sonra da babası Osman Tokur, doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. Baba ve oğlunun aynı hastanede peş peşe ölümüyle aile, büyük üzüntü yaşadı.

  • Fransa Cumhurbaşkanı koronavirüse yakalandı

    Fransa Cumhurbaşkanı koronavirüse yakalandı

    Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un corona virüs testinin pozitif çıktığı duyuruldu.

    Fransa Cumhurbaşkanlığı Ofisi’nden önemli bir açıklama yapıldı.

    Başkanlık sarayından yapılan açıklamada Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ilk koronavirüs belirtilerini gösterdikten sonra yaptırdığı test sonucunun pozitif olduğu ifade edildi.

    Macron’un 7 gün süreyle karantinada kalacağı ve uzaktan çalışarak faaliyetlerini yürütmeye devam edeceği belirtildi.

  • Salgın bitse de virüs ölmeyecek

    Salgın bitse de virüs ölmeyecek

    Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Başhekimi ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Murat Gündüz, şu anda Türkiye’ye çok ciddi miktarda  geldiğini ve kendisinin de 2 doz aşı yaptırdığını belirterek, “Bu en azından 25 milyon insanımızın aşılanması demek. Bahar aylarına kadar toplumun önemli bir kısmı aşılanacaktır. Bu toplumun bağışıklanması anlamına gelecek. Dolayısıyla salgının önü kesilecektir” dedi.

    Koronavirüsle mücadele kapsamında salgının önüne geçmek için toplumun önemli bir kesiminin bağışıklanması amacıyla aşı çalışmaları tüm dünyada hızıyla sürüyor. Kendisi de gönüllü olarak 2 doz Çin aşısı yaptıran ÇÜ Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Başhekimi ve Sağlık Bakanlığı Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Murat Gündüz, “Toplumun önemli bir kısmının bağışıklanması için aşı şart. Ancak bu şekilde salgının üstesinden gelinebilir. Bu nedenle aşı dışında çok fazla şansımız yok” dedi.

    Aşının güvenilirliği ve etkinliği ile ilgili çalışmaların devam ettiğini dile getiren Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Murat Gündüz, “Ülkemizde de bu çalışmalar sürüyor. Ben de bu çalışmaya katılan, deneme aşısını yaptıran bireylerden birisiyim. Bu geleneksel, inaktif bir aşı. Geçtiğimiz salgınlarda da aynı teknikle yapılıyor. Şu ana kadar herhangi bir olumsuz, ciddi bir komplikasyon bildirilmedi. Önemli olan ne kadar koruyacağı ve ne kadar süreyle koruyacağıdır. Bunu da zaman içinde öğreneceğiz” diye konuştu.

    SALGIN BİTSE DE VİRÜS ÖLMEYECEK

    Aşı yaptırmayı düşünmeyenlere uyarılarda bulunan Prof. Dr. Hasan Murat Gündüz, şöyle konuştu:

    “Evet, toplumun büyük bir kesimi bu aşıyı yaptırdığında salgın sonlanacak ancak virüs ölmeyecek, virüs bir yere gitmeyecek. Aşı yaptırmayıp bağışıklık kazanmayan bireylerin on binlerce vaka olmasa bile tek tek de olsa bu virüse yakalanma ihtimalleri olacak. Önümüzdeki süreçte de bu riskleri var. Maske, mesafe, hijyen kuralına aşı yaptırmadığı sürece uyum sağlaması gerekecek. Dolayısıyla aşı yaptırmayanların bunu da düşünmesi, virüsün yok olmadığını bilmesi ve virüsün hala aramızda dolaşabileceğini düşünmesi gerekiyor. Toplumun yüzde 60-70’inin aşılanması ya da bağışıklık kazanması son derece önemli. İnsanların ‘Ben yaptırmıyorum, hasta olursam da bu benim sorunum’ dememesi gerekiyor. Bu kişisel bir korunma değil aynı zamanda toplumsal bir görev. Toplumsal korunma açısından, herkes birbirine karşı sorumlu. Kendilerini ve yakınlarının hayatını tehlikeye atmamak için bu sorumluluk gereği aşıyı yaptırmaları bence daha doğru olur.”

    YAZ AYLARINA NORMALLEŞEREK DÖNECEĞİZ

    Aşılama ile birlikte yaz aylarında normalleşmeye dönülebileceğini kaydeden Gündüz, “Şu anda ülkemize çok ciddi miktarda aşı geliyor. Bu en azından 25 milyon insanımızın aşılanması demek. Ocak ayında başlanırsa bu bir takvim ile olacak. Düzenli, planlı, randevulu bir şekilde olacağını düşünüyorum. Bahar aylarına kadar toplumun önemli bir kısmı aşılanacaktır. Bu toplumun bağışıklanması anlamına gelecek. Dolayısıyla salgının önü kesilecektir. Yaz aylarına çok daha iyi koşullarda normalleşerek döneceğimize inanıyorum” diye konuştu.

  • Virüs bulaştırmasın diye yastıkla boğmaya çalıştı

    Virüs bulaştırmasın diye yastıkla boğmaya çalıştı

    Antalya’da, koronavirüs teşhisiyle hastaneye yatırılan kayınvalidesi Iraz M.’yi (83), kendisine virüs bulaştırmasından korktuğu için yastıkla iki kez boğmaya çalıştığı iddiasıyla tutuklanan Hasan B. (51), ilk duruşmada tahliye edildi.

    Olay, 16 Eylül günü saat 21.00 sıralarında, Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Pandemi 4 bölümünde meydana geldi. Çiftçilikle uğraşan yüzde 55 görme engelli Hasan B., 15 yıldır baktığı kayınvalidesi Iraz M.’yi kızının evine gönderdi.

    Yaklaşık bir ay sonra, 13 Eylül’de Iraz M., üzerine sıcak su dökülünce hastaneye kaldırıldı. Kayınvalidesinin durumunu öğrenmek için hastaneye giden Hasan B., pandemi bölümüne kaldırılan Iraz M.’nin yanında refakatçı olarak kalmaya başladı.

    16 Eylül günü Sağlık Bakanlığı’nın kendilerini araması ile kayınvalidesinin koronavirüs olduğunu öğrenen Hasan B., ‘Kaynanam sürekli öksürüyor. Virüsü bana da bulaştırmasından korkuyorum’ diyerek, yanında kalmak istemedi.

    GÜVENLİK GÖREVLİSİ FOTOĞRAFLADI

    Refakat edecek başka kimse olmadığı için Iraz M.’nin yanında kalmaya devam eden Hasan B., iddiaya göre onu yastıkla boğmaya çalıştı.

    Durumu gören doktor, Hasan B.’yi odadan uzaklaştırıp, durumu hastane güvenliğine bildirdi. Hasan B., güvenlik görevlisi gelmeden yeniden odaya girip, kayınvalidesinin yüzüne çarşaf örtüp, ağız-burun kısmına da yastık kapatarak beklemeye başladı.

    Bu sırada gelen güvenlik görevlisi, odada bu şekilde bekleyen Hasan B.’nin fotoğrafını çekti. Daha sonra hastaneden ayrılan Hasan B., bir gün sonra evinde yakalanarak gözaltına alındı.

    Hasan B., sevk edildiği adliyede çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe tutuklandı. Hasan B. hakkında Beden bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi kasten öldürmeye teşebbüs’ suçlamasıyla iddianame hazırlandı.

    Hastanede Covid-19 tedavisi gören Iraz M. ise bir süre sonra yaşamını yitirdi.

    20 YIL HAPSİ İSTENDİ

    20 yıla kadar hapsi istenen Hasan B., Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı.

    Hasan B. duruşmaya tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS aracılığıyla katılırken, sanığın yakınları ve o gün olaya müdahale eden hastane personeli ile avukatı salonda hazır bulundu.

    ‘ÖKSÜRÜĞÜ YAYILMASIN DİYE ÇARŞAFI YÜZÜNE KAPATTIM’

    Savunmasında kayınvalidesine 15 yıldır kendisinin baktığını, onu öldürmek gibi bir niyeti olamayacağını belirten Hasan B., “Kayınvalideme hastanede bakacak olmayınca yanında ben kaldım. Kayınvalidemin korona olup olmadığını bilmiyordum. Hastanede kayınvalidemin başında beklerken kızım beni telefonla aradı ve anneannesinin koronavirüs testinin pozitif çıktığını söyledi. Ben de hemşire ve doktora sordum. Onlar da ‘pozitif’ dedi. Çok korktum. Kayınvalidemden çekindim. Çünkü çok kuvvetli öksürüyordu. Etrafa öksürüğü yayılmasın diye çarşafı yüzüne kapattım. Yastığı ağzına veya yüzüne denk gelecek, nefes alışına engel olacak şekilde koymadım. Yastığı baş ucuna koydum ki, öksürürken çarşaf üzerinden kaymasın istedim” dedi.

    Hasan B.’nin eşi ve yakınları ise sanıktan şikayetçi olmadıklarını söyledi. Duruşmada tanık olarak dinlenen doktor M.S. ise odaya girdiğinde hastanın başının çarşafla örtülü olduğunu, burun ve ağız kısmını kapatacak şekilde üzerinde yastık olduğunu söyledi. Yastığın hastanın başının altında olması gerektiğine vurgu yapan doktor M.S., konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Yatak 45 derecelik açıyla duruyordu. Hastanın başındaki yastığı ve yüzündeki çarşafı kaldırdıktan sonra odadan çıktım ve durumu hemşireye anlattım. Sonrasında güvenlik ve polise haber verildi. Ben odadan çıktıktan sonra sanık yeniden odaya girmiş. Güvenlik görevlisi odaya girdiğinde hastanın yüzünün çarşafla örtülü, başında yastık görünce fotoğrafını çekmiş. Ben 10 aydır orada çalışıyorum ve daha önce böyle bir durumla karşılaşmadım” ifadelerini kullandı.

    Fotoğrafı çeken ve duruşmada tanık olarak dinlenen güvenlik görevlisi M.K. de çarşafın hastanın yüzünü kapatacak şekilde durduğunu, ancak aradan zaman geçtiği için yastığın hastanın ağzını ve yüzünü kapatacak pozisyonda olup olmadığını hatırlamadığını ifade etti.

    Sanık avukatı Burak Soybir ise müteveffanın ölüm belgesinde ‘ölüm nedeni’ olarak bulaşıcı hastalık belirtildiğine dikkat çekerek, “Müvekkilim kendini korumak kastıyla hareket etmiştir. Üzerine örttüğü çarşaf kaymasın diye yastığı hastanın baş kısmına koymuştur. Ayrıca müvekkilimin böyle bir niyeti olsaydı, oksijene müdahale ederdi. Tahliyesini talep ediyorum” dedi.

    Diğer tanıkların dinlenmesinin ardından mahkeme, sanığın tutuksuz yargılanmasına karar verip, yurt dışına çıkma tedbiri uygulayarak tahliye etti.

  • Son durum açıklandı: İyileşen sayısı vaka sayısını geçti

    Son durum açıklandı: İyileşen sayısı vaka sayısını geçti

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Türkiye’nin 16 Aralık 2020 tarihli günlük koronavirüs tablosunu açıkladı.

    Türkiye’de son 24 saatte 205.397 test yapıldı, 29.718 kişinin koronavirüs testi pozitif çıktı. Hayatını kaybedenlerin sayısının 240 kişi daha artmasıyla toplam can kaybı 17 bini aştı.

    Uzun bir süre aradan sonra iyileşen sayısı hasta sayısını geçti. Son 24 saatte 29.922 kişi daha iyileşerek sağlığına kavuştu.

    İYİLEŞEN SAYISI VAKA SAYISINI GEÇTİ

    Bakan Koca; “Bugün tespit edilen 4.893 hastamız var. Bir süredir günlük hasta sayımız düşüşte. Bugün uzun bir aradan sonra ilk defa günlük iyileşen sayısı yeni vaka sayısını geçti. Aktif hasta sayımız uzun bir aradan sonra düşmüş oldu. Sevdiklerimizi tedbirle koruyalım.”

  • Bursa’da Aralık ayında vefat sayısı yüzde 152 arttı

    Bursa’da Aralık ayında vefat sayısı yüzde 152 arttı

    Cumhuriyet Halk Partisi Bursa İl Başkanı İsmet Karaca, resmi makamların Covid-19 salgınına bağlı olarak başlangıçtan buyana Bursa’da kaç kişinin hayatını kaybettiğine ilişkin resmi açıklama yapmaktan kaçındığına işaret ederek, Bursa’daki vefat istatistiklerinin aralık ayında daha da ürkütücü hale geldiğini vurguladı.

    Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin web sitesinde kamuoyuna açık yayınlanan vefat sorgulama kayıtlarına göre; Bursa’da 2018’in 1-15 Aralık döneminde 617, 2019’un aynı döneminde 628 vefat meydana geldiğini belirten Karaca, “2020’nin 1-15 Aralık döneminde 1.582 vefat var, geçen iki yılın aynı dönemine göre vefat sayısında yüzde 152 artış yaşandı. Geçen yıla göre fazladan 954 kişi vefat var ki, pandemi koşullarında nasıl acı bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.

    Belediye verilerinde eskiden açık olan ölüm nedeninin saklanması nedeniyle bu vefatların ne kadarının Covid19 kaynaklı olduğunun bilinemediğini, bunun da devletin şeffaflığına gölge düşürdüğüne değinen Karaca, vefat sayılarındaki ürkütücü artış belediyenin https://www.turkiye.gov.tr/bursa-buyuksehir-belediyesi-vefat-sorgulama sayfasından takip edilebildiğinin altını çizdi.

    “HAYAT DEVAM EDİYOR, ESNAFIMIZI KORUMAK ZORUNDAYIZ”

    Karaca sözlerini şöyle tamamladı:

    “Bir yandan vefatlar nedeniyle büyük üzüntüler yaşarken, bir yandan da hayatın devam ettiği gerçeğiyle karşı karşıyayız. Pandemiden etkilenen ekonomiyi de ayakta tutabilmek gerekiyor. Hükümeti, özellikle küçük esnafa sahip çıkmaya çağırıyoruz. Çünkü küçük esnafın durumu hiç iç açıcı değil. Kira yardımı adı altında gündeme getirilen 600-700 liralık komik desteklerle küçük esnafımızın nefes alması mümkün değil. 4-5 farklı kurumdan ayrı ayrı dolgun maaşlar alıp, iş üstünde yakalanınca ‘Kuruşuna bile el sürmedim, o paraları hayır-hasenat işlerine harcadım’ diye açıklama yapmak zorunda kalan bu yüzsüzlerin, küçük esnafımızın derdini anlamasını da pek beklemiyoruz ama çağrımızı tekrarlıyoruz. Esnaf bırakın kirayı, elektriği, suyu ödemeyi, evine ekmek götüremez halde. Hükümet öncelikli olarak esnafa sahip çıktığını göstermek zorundadır.”

    Bursa’da merak konusu olan bir diğer durum ise vaka sayıları…

    Son durumu Olay Gazetesi Başyazarı Ahmet Emin Yılmaz duyurdu…

    Yılmaz bugünkü köşe yazısında; “Bursa’da 1 ay önce günlük vaka sayısının 4 bin 700’lere çıktığını sonra Vali Yakup Canbolat’ın koordinasyonu ve sıkı takibi, Bursalıların kurallara uymasıyla tablo tersine çevrildi. Nitekim, cumartesi günü vaka sayısının günlük 2 binin altına inip 1.900’lere geldiğini duyurduk. Son rakam daha da umut verici: Günlük vakalar binin altına indi.” açıklamasıyla duyurdu.

     

  • Diyanet İşleri Başkanı: Salgın sürecinde ehil olmayanlar Kur’an dersi yapıyor

    Diyanet İşleri Başkanı: Salgın sürecinde ehil olmayanlar Kur’an dersi yapıyor

    Diyanet İşleri Başkanı Prof.Dr. Ali Erbaş, “Yaşadığımız koronavirüs salgını sürecinde daha da önem kazanan sosyal paylaşım mecralarında, dijital ortamlarda artan bir şekilde ehil olmayanların Kur’an ve kıraat dersleri yaptıklarına şahit oluyoruz” dedi.

    Ali Erbaş, Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) ile İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi’nin birlikte düzenlediği, 6’ncı Uluslararası Öğrenci Sempozyumu’nun açılış oturumuna katıldı. ‘İslam Dünyasında Kur’an-ı Kerim ve Kıraat Kültürü’ temasıyla online olarak düzenlenen sempozyumun açış konuşmasını yapan Erbaş, 2 gün sürecek sempozyumda, Kur’an-ı Kerim’in dili, tedrisatı, eşsiz belagatı, kazandırdığı anlam zenginlikleri, insanlığa hayat ve inşirah veren sedasının bütün dünyayı kuşatan etkileri gibi konuların müzakere edileceğini söyledi.

    ‘İSLAMOFOBİ ENDÜSTRİSİ İLE KUR’AN’A İLGİ TAHRİP EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR’

    Ali Erbaş, Kur’an’ın doğru anlaşılmasının önemine de dikkat çekerek, “Bugün şiddet ve terör faaliyetleriyle huzur ve güveni tehdit eden, DEAŞ, PKK, Boko Haram, FETÖ gibi unsurlar yanlış ve sapkın bir anlayışın sonucudur. Diğer taraftan, insanlığın değerlerini tahrif edenler, yeryüzünü tahrip edenler, hukuku, adaleti, merhameti ihlal edenler, küresel ölçekte İslamofobi endüstrisi kurarak Kur’an’la alakalı ilgi ve algıyı tahrip etmeye çalışmaktadır. İslam’ın mukaddes değerlerini istismar ederek hayat yüklü mesajlarını tahrif eden gruplar da bu mecradan beslenmektedir. Küresel düzeyde oluşturulmaya çalışılan bir algı operasyonu ile merhametten uzak, şiddete dayalı bir din algısı oluşturulmaya çalışılmaktadır. Dolayısıyla İslam ve Kur’an tasavvuru konusunda, başta bizler olmak üzere herkes bu durumun farkında olarak hassas bir duyarlılık ve feraset sahibi olmalıdır” mesajını verdi.

    ‘HEDEFİMİZ KUR’AN’I OKUYUP ANLAMALARINA REHBERLİK ETMEK’

    Başkanlık olarak Kur’an merkezli eğitim-öğretim faaliyetlerini, 4-6 yaş Kur’an kurslarından, hafızlık eğitimine kadar en doğru metodolojiyle ve alanında yetkin insan kaynaklarıyla en ideal boyutta icra etmeye çalıştıklarını aktaran Erbaş, “Tüm bu çabalar, geçmişe vefanın bir gereği olduğu gibi, geleceğe karşı sorumluluğumuzun da ifası olacaktır. Hedefimiz, ülkemizdeki her yaştan bütün kardeşlerimizin Kur’an-ı Kerim’i okuyup anlamalarına rehberlik etmektir. Dünyanın bütün dillerinde İslam’ın hakikatlerini yeryüzünün her köşesine ulaştırmaktır” dedi.

    ‘EHİL OLMAYANLAR KURAN DERSİ YAPIYOR’

    Kur’an ile ilgili eğitim-öğretim faaliyetlerinin içeriğinin ve mezunların yeterliliğinin önemine de değinen Erbaş, “Yaşadığımız koronavirüs salgını sürecinde daha da önem kazanan sosyal paylaşım mecralarında, dijital ortamlarda artan bir şekilde ehil olmayanların Kur’an ve kıraat dersleri yaptıklarına şahit oluyoruz. Hepimizce müsellemdir ki, bu kadim geleneğin belirli bir ilmi silsile dairesinde, yetkin kimseler eliyle deruhte edilmesi önemli bir lüzum şartı ve sorumluluktur. Bu sebeple, sözünü ettiğim olumsuz tablonun giderilmesi adına hepimizin gereken özveri ve çabayı göstermesi gerekmektedir” diye konuştu. Erbaş, kıraat araştırma merkezlerinin hayata geçirilmesinin elzem olduğunu da sözlerine ekledi.

  • Covid-19 tedavisi gördüğü hastanede erken doğum yaptı, bebeğini göremeden hayatını kaybetti

    Covid-19 tedavisi gördüğü hastanede erken doğum yaptı, bebeğini göremeden hayatını kaybetti

    Trabzon’da koronavirüs tedavisi gördüğü hastanede bebeğini 28 haftalıkken sezaryenle dünyaya getirmek zorundan kalan Merve Aygüneş (27), doktorların tüm çabasına karşın kurtarılamadı.

    Fatih Devlet Hastanesi Acil Servisi’nde görev yapan Dr. Ahmet Uğur Aygüneş ve hamile eşi Merve Aygüneş’e, geçen ay görülen bazı semptomlar üzerine hastanede Covid-19 testi yapıldı. Sonuçları pozitif çıkan Aygüneş çifti, tedaviye alındı. Dr. Aygüneş, tedavisinin ardından sağlığına kavuşup hastaneden taburcu olurken, hamile eşi Merve Aygüneş’in ise durumu kötüleşti. Yapılan tetkikler sonucu doktorlar, yaklaşık 6 aylık bebeğin sezaryenle alınmasına karar verdi. Gerçekleştirilen operasyonla, Merve Aygüneş’in bebeği dünyaya geldi.

    ANNE KURTARILAMADI

    Erken doğum yapmak durumunda kalan Aygüneş yoğun bakım ünitesine alınırken, bebeği ise kuvöze koyuldu. Entübe edilen Merve Aygüneş, tedavi gördüğü hastanede doktorların tüm çabalarına rağmen bu sabah saatlerinde yaşamını yitirdi.

    TOPRAĞA VERİLDİ

    İki çocuk annesi Merve Aygüneş’in ölümü, ailesi, yakın çevresi, komşuları ve arkadaşlarını hüzne boğdu. Merve Aygüneş, Karşıyaka Cami’nde salgın tedbirleri kapsamında sınırlı sayıda katılımla kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi.

  • Türkiye’de son 24 saatte 235 can kaybı

    Türkiye’de son 24 saatte 235 can kaybı

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Türkiye’nin 15 Aralık 2020 tarihli günlük koronavirüs tablosunu açıkladı.

    Türkiye’de son 24 saatte 206.190 test yapıldı, 32.102 kişinin koronavirüs testi pozitif çıktı, 235 kişi hayatını kaybetti. 29.247 kişi daha iyileşerek sağlığına kavuştu.

    Bakan Koca; “Bugün tespit edilen 5.105 yeni hastamız var. Ağır hasta sayımız durağan seyrediyor. Kayıplarımızı azaltmak zorundayız. Kapalı ve kalabalık ortamlardan uzak durarak sevdiklerimizi koruyalım.”