Etiket: koronavirüs

  • İran’da son 24 saatte 415 kişi virüsten öldü

    İran’da son 24 saatte 415 kişi virüsten öldü

    İran’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 415 artarak 33 bin 714 oldu.

    Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Sima Sadat Lari, yaptığı açıklamada, Kovid-19 salgınında son 24 saatte 415 kişinin daha hayatını kaybettiğini ve 6 bin 824 yeni vaka tespit edildiğini belirtti.

    Lari, virüs kaynaklı toplam can kaybının 33 bin 714’e, vaka sayısının da 558 bin 648’e çıktığını aktardı.

    Virüse yakalanan hastalardan 5 bin 12’sinin durumunun ağır olduğunu söyleyen Lari, şu ana kadar iyileşenlerin sayısının da 467 bin 917’ye ulaştığı bilgisini verdi.

    Lari, ülkede toplam 4 milyon 821 bin 681 kişiye test yapıldığını kaydetti.

    Sağlık Bakanlığı Sözcüsü, ülkedeki 31 eyaletin tamamının “kırmızı” ve “riskli” bölgeler arasında yer aldığını sözlerine ekledi.

    Vakaların artması nedeniyle başkent Tahran, Kum, Kazvin ve Elburz eyaletlerinde yeniden kısıtlamalara gidilmişti.

  • İznikli ‘Pele Mehmet’ koronadan hayatını kaybetti

    İznikli ‘Pele Mehmet’ koronadan hayatını kaybetti

    Koronavirüs tedavisi gören tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri’nin efsane başcazgırı olarak nitelendirilen İznikli ‘Pele Mehmet’ lakaplı Mehmet Tura (74), hayatını kaybetti.

    Yaşadığı rahatsızlıkların ardından koronavirüs testi pozitif çıkan Mehmet Tura, 10 gündür tedavi gördüğü İnegöl Devlet Hastanesi’nde yaşamını yitirdi.

    4 çocuk babası ‘Pele Mehmet’in ölümü, sevenlerinin yanı sıra, spor camiasını yasa boğdu.

    Türkiye Güreş Federasyonu Başkanı Musa Aydın, “Acımız çok büyük. Büyük bir efsaneydi. Güreş camiamızın başı sağolsun. Tarih PELE Mehmet’i unutmayacak” dedi.

  • “Çok acil kademeli mesaiye geçilmeli”

    “Çok acil kademeli mesaiye geçilmeli”

    Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, koronavirüs vakalarının yoğun olduğu İstanbul’da toplu taşıma araçlarındaki yoğunluğa dikkat çekti.

    Ceyhan, Amerika ve Avrupa ülkelerinde yapılan çalışmalarda virüsün bulaş ortamlarının ilk başında aile içi, ikinci sırada iş yerleri, üçüncü sırada toplu taşıma araçlarının geldiğini söyledi. Ancak bunun Türkiye için geçerli olmasının mümkün olmadığını belirten Prof. Dr. Ceyhan, “Çünkü Türkiye’de toplu taşıma araçları bu ülkelerden daha kalabalık. Özellikle İstanbul’da yollar çok uzun sürüyor. Toplu taşıma aracı ne kadar kalabalıksa, o insanların içinde ne kadar çok tedbirlere uymayan, maskesini düzgün takmayan varsa ve temas süresi ne kadar uzunsa risk o kadar artıyor. Bunların hepsini bir araya koyduğunuzda özellikle İstanbul ve diğer büyük illerde aynı etkenler söz konusu maalesef” dedi.

    ”ÇOK ACİL, HİÇ BEKLEMEDEN KADEMELİ MESAİ”

    Prof. Dr. Ceyhan, bu konu hakkında yapılması gerekenlere ilişkin, “İstanbul’u düşünün, trafiğe koyduğunuz ekstra her araç, trafikte ekstra sıkışıklığa yol açacaktır. Bu da insanların 1 saatte gideceği yere 1,5-2 saatte gideceği anlamına gelir. Bu, temas süresini uzattığı için riski artırır. Bunun yerine etkinliği gösterilmiş tek çözüm mesailerin kademelendirilmesi ve esnek mesai. Bunu parça parça yaparsanız, yani kamuda yapıp özel sektörde uygulamazsanız ya da tersini yaparsanız bunun etkinliği az oluyor. Ama İstanbul öyle bir duruma gelmiş ki çok acil, hiç beklemeden bu kademeli mesaiye geçilmesi lazım” diye konuştu.

    ”ESNEK ÇALIŞMA, ONLINE ÇALIŞMA”

    Bu tedbirlerin tüm illerde alınması gerektiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ceyhan, “Kalabalıkların oluştuğu bütün şehirlerde aynı anda başlatılması lazım; çünkü biz maalesef lokal tedbirler alarak salgını kontrol altına alma dönemini geçirdik. Alınacak bütün önlemler Türkiye’nin her yerine uygulanmalıdır. Esnek çalışmaya, online çalışmaya adapte olmalıyız. ‘Öyle olunca da şöyle işler aksıyor’ diye bahane geliştirmemeliyiz. Bu bir zorunluluk. Toplu taşımada insanları yan yana sıkıştırarak bir araya getirmenin bulaş riskini artıracağı kesin. Türkiye’de toplu taşıma araçları bence iş yerlerinden daha büyük risk taşıyor” dedi.

    ”EN BÜYÜK FAKTÖR SÜPER BULAŞTIRICILAR”

    Prof. Dr. Ceyhan, bunun dışında süper bulaştırıcılara dikkat çekerek, “Bu hastalıkta biz ‘süper bulaştırıcı’ diye bir tanımla karşılaştık. Bu vakaların katlanarak artmasına neden olan en büyük faktör süper bulaştırıcılar. Hastalananların büyük kısmı hiç bulaştırmıyor hastalığı, bir kısmı 1-2 kişiye bulaştırıyor bir kısmı da yüzlerce kişiye bulaştırabiliyor. Bunu önlememizin en etkili yolu toplanmalara sayı sınırlaması koymak. O düğüne, kısıtladığınız sayıda insanı alsaydınız orada 35 yerine 5 kişi hastalanırdı. Süper bulaştırıcıları bulmanın yolu hasta bulduğunuz kişi kimden aldı, birçok insan aynı yerden aldıysa o bulaştıranı orada bulup izole etmemiz gerekir” ifadesini kullandı.

  • Rus bakan şüphe üzerine karantinaya alındı

    Rus bakan şüphe üzerine karantinaya alındı

    Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un koronavirüs (Covid-19) testi pozitif çıkan bir kişiyle temasta bulunduğu ve bu nedenle karantinaya girdiği duyuruldu.

    Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un koronavirüs testi pozitif çıkan bir kişiyle temasa girdiği ve ardından kendisini tedbir amaçlı karantinaya aldığı belirtildi. Lavrov’un kimle temasta olduğu açıklanmazken; sağlık durumunun iyi olduğu ifade edildi. Lavrov, 26 Ekim’de Yunanistan ziyaretinden Rusya’ya dönmüştü.

  • İran günlük en yüksek can kaybına ulaştı

    İran günlük en yüksek can kaybına ulaştı

    İran Sağlık Bakanlığı Sözcüsü Sima Sadat Lari, yeni tip Koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle günlük vaka ve can kaybının doruğa çıktığı ülkede, halkın alınan önlemlere uyma oranının yüzde 57,7 ile “çok düşük” bir seviyede olduğunu söyledi.

    İran resmi haber ajansı IRNA’ya göre, basın toplantısı düzenleyen Lari, Kovid-19 salgınına ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Lari, “Alınan son bilgilere göre, ülkede sağlık protokollerine uyma oranı yüzde 57,7 ile çok düşük bir seviyede. Salgının zor ve şiddetli şartlarında sağlık tavsiyelerine riayetin artırılması zaruridir. Her zamankinden daha çok ulusal güce ve empatiye ihtiyacımız var.” ifadelerini kullandı.

    Tüm eyaletlerde günlük vaka ve yatan hasta sayısında büyük artış gözlemlediklerini vurgulayan Lari, Kovid-19 salgınına bağlı ölüm sayısında “görülmemiş” bir artışa şahit olduklarını söyledi.

    Tahran Koronavirüsle Mücadele Kurulu Başkanı Ali Rıza Zali ise, bugün yaptığı açıklamada sağlık protokollerinin sıkı bir şekilde uygulanması gerektiğinin altını çizdi.

    En yüksek günlük vaka ve can kaybına ulaşıldı

    İran’da son 24 saatte 346 kişinin hayatını kaybetmesi ve 6 bin 968 yeni vaka tespiti ile salgının başından bu yana en yüksek can kaybı ve vaka sayısı kaydedilmiş oldu.

    Ülkede, toplam can kaybı 33 bin 299’a, vaka sayısı da 581 bin 824’e yükseldi.

    Vakaların artması nedeniyle başkent Tahran, Kum, Yezd, Kazvin ve Elburz eyaletlerinde yeniden bir dizi kısıtlamaya gidilmiş, önlemlere riayet etmeyenlere ceza verileceği açıklanmıştı.

  • Türkiye’de son 24 saatte 76 can kaybı 2209 yeni hasta

    Türkiye’de son 24 saatte 76 can kaybı 2209 yeni hasta

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Türkiye’nin günlük koronavirüs hasta tablosunu açıkladı.

    Son 24 saatte 127 bin 651 test yapıldı. Bugün 2 bin 209 Kovid-19 hastası tespit edildi.

    Hayatını kaybedenlerin sayısı 76 kişi arttı, Türkiye’de toplam can kaybı 9 bin 950 kişiye yükseldi.

    Bugün iyileşenlerin sayısı 1511 kişi daha artarak hastalığı atlatanların toplam sayısı 317 bin 519’a yükselirken, Kovid-19 teşhisi konulan kişi sayısı 366 bin 208 olarak açıklandı.

    Ağır hasta sayısı düne oranlar 47 kişi daha artarak 1827’ye çıktı. Türkiye genelinde yatak doluluk oranı yüzde 50.8, hastalarda zatürre oranı yüzde 5, ventilatör doluluk oranı yüze 67.1, filyasyon oranı yüzde 99.7 ilen ortalama temaslı tespit süresi 9 saate çıktı.

    AĞIR HASTA SAYISI 1827’YE YÜKSELDİ

    Sağlık Bakanı Koca: “Bugün tespit edilen 2.209 yeni hastamız var. Ağır hasta sayımız 1.827’ye yükseldi. Ağır hasta ve aktif hasta sayısı düşmeden başarılı olamayız. Mücadele birlikteliği tedbirleri istisnasız uygulamaktan geçiyor. Salgına karşı organize olalım.”

  • İmamoğlu’nun sağlık durumuna ilişkin ilk açıklama

    İmamoğlu’nun sağlık durumuna ilişkin ilk açıklama

    Koronavirüs tedavisi süren İBB Başkanı İmamoğlu teşhisin konulduğu cumartesi gününden bu yana sosyal medya hesabından ilk kez sağlık durumuna ilişkin açıklamada bulundu. İmamoğlu, yaptığı paylaşımda sağlık durumunun iyiye gittiğini belirtti.

    İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, yarın açılacak Mecidiyeköy-Mahmutbey metrosunun 10 gün boyunca ücretsiz olacağını açıkladı.

    İmamoğlu, hastalığını duyurduğu cumartesi gününden bu yana yaptığı ilk Twitter paylaşımında sağlık durumunun iyiye gittiğini belirterek, salgına karşı maske, mesafe ve temizlik uyarısında bulundu.

    Mesajında, Mecidiyeköy-Mahmutbey Metro Hattı’nın deneme sürüşlerinin ardından yarın hizmete alınacağını ifade eden İmamoğlu, şunları kaydetti:

    “Hastanede olmam nedeniyle açılış törenimizi erteledik. 28 Ekim Çarşamba günü 12.00 itibarıyla Mecidiyeköy-Mahmutbey Metrosu İstanbulluların hizmetinde olacak. Arkadaşlarım daha önce iki günlük bir ücretsiz kullanım planlamışlardı ama düşündüm, bu hattın 10 gün boyunca İstanbullulara ücretsiz kullandırılması gerektiğine karar verdim. Bu hat alışkanlık yapsın diye 10 gün boyunca ücretsiz olacak. Bu hattın yapımında emeği geçen belediyemizin önceki yönetimlerine de yürekten teşekkür ediyorum.”

  • ABD aşısı Türkiye’de gönüllülere uygulandı

    ABD aşısı Türkiye’de gönüllülere uygulandı

    Amerikan ilaç şirketi Pfizer ile Alman BioNTech firmasının yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı geliştirdiği aşı adayının, faz 3 çalışmaları kapsamındaki ilk aşısı, Ankara Üniversitesi İbni Sina Hastanesinde yapıldı.

    Salgına karşı geliştirilen aşının faz 1 ve faz 2 aşamalarının başarılı olmasının ardından, faz 3 çalışmalarına geçildi.

    İlk aşı, İbni Sina Hastanesinde görev yapan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmettin Ünal ile Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayhan Attar’a uygulandı.

    Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık, burada yaptığı açıklamada, dünyada aşıyla ilgili çalışmaların devam ettiğini söyledi.

    Amerika ve Almanya ile faz 3 çalışmalarına başlayan ülkelerden birinin Türkiye olduğunu ifade eden Balık, “Beklediğimizin çok üzerinde gönüllü talep oldu. Kotamız 60 kişilikti, 500’ün üzerinde başvuru oldu. İlk başvuranları sıralamaya aldık. Doğal olarak çoğunluğu hekimdi. Vatandaşlarımız da fazla başvuruda bulundu.” dedi.

    Türkiye’de aşıya yeterince önem verilmediğinin altını çizen Balık, “Koronavirüs hassasiyetinden sonra aşıya talep ciddi şekilde arttı. Koronavirüsün belki de bize bıraktığı en güzel şeylerden birisi aşı karşıtlarının toplumda giderek azalması olacak.” değerlendirmesinde bulundu.

    Aşının yaklaşık 2 ay sonra ruhsat alacağını ve piyasaya çıkmaya başlayacağını duyuran Balık, “Tüm dünya nüfusuna yetecek aşının piyasada olmasını beklemek hayalcilik olur. Bir yılı geçecek bir süre… Aşılarla elde edilecek bağışıklığa bel bağlamamız mümkün değil. O nedenle mutlaka 3 kurala dikkat etmemiz gerekiyor. Maske, mesafe, el hijyeni ve son zamanlarda özellikle büyük şehirlerimizde kalabalıktan uzak durmak gerekiyor.” diye konuştu.

    Aşıyla yapılan klinik çalışmaların çok zahmetli olduğunu vurgulayan Balık, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Klinik aşamalar çeşitli fazlardan geçiyor. Öncelikle hayvan deneyleri yapılıyor. Daha sonra az sayıda kişiyle deneme yapılıyor. İlacın ya da aşının güvenliği ve doz bulma çalışmaları yapılıyor. Bu aşamlardan da geçtikten sonra aşı ya da ilaç daha büyük deneklere ulaşıyor. Bu çalışma da çok fazla kişide denenmiş oldu. Aşı yapılan kişinin Kovid-19 geçirmemiş olması gerekiyor. Hem PCR testi hem de antikor testi yapılıyor.”

    Gönüllüler arasında yer alan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Anestezi ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmettin Ünal da aşıyla ilgili korkulacak bir durum olmadığını aktardı.

    Aşının son derece bilimsel ve etik değerlere bağlı olarak yapıldığına dikkati çeken Ünal, şunları kaydetti:

    “Aşının zararlı etkilerinin olup olmadığı, hayvanlardan başlanarak adım adım değerlendiriliyor. Hiçbir aşının yan etkisi sıfır olamaz. Kabul edilebilir olduğu için bu kadar geniş gruplara yapılıyor. İlk aşı olacak kişilerden biri, ben olacağım. Bu aşı bugüne kadar 37 bin kişiye yapıldı. Bunlarda ciddi bir yan etki oluşmadı, diye açıklandı.”

  • İnegölspor’da 6 futbolcunun Kovid-19 testi pozitif çıktı

    İnegölspor’da 6 futbolcunun Kovid-19 testi pozitif çıktı

    Misli.com 2. Lig Beyaz Grup ekiplerinden İnegölspor’da, 6 futbolcunun yeni tip koronavirüs (Kovid-19) testi pozitif çıktı.

    Kulüpten yapılan açıklamada, rutin yapılan Kovid-19 testlerinin sonuçlandığı belirtildi.

    Sonuçlarda, 3 futbolcunun testinin pozitif çıktığı, bir önceki testlerde de 3 futbolcuya aynı tanının konulduğu belirtildi.

    Testi pozitif çıkan futbolcuların evlerinde ve tesislerde karantinaya alındığının vurgulandığı açıklamada, “6 futbolcumuzun tedavilerine evlerinde ve tesislerimizde devam ediliyor. Bu kapsamda tesislerimize ziyaretçi kabul edilmeyecektir.” denildi.

  • İstanbul Valisi: “Bir suçlu lazımsa ben suçluyum”

    İstanbul Valisi: “Bir suçlu lazımsa ben suçluyum”

    İstanbul Valisi Ali Yerlikaya koronavirüs ile nasıl mücadele edildiğini anlattı. Vaka sayılarındaki artışın en büyük nedeninin toplu ulaşım olduğunu söyleyen Yerlikaya, Habertürk yazarı Fatih Altaylı‘ya süreci değerlendirerek; “Tüm olanlar için bir günah keçisi, bir kurban arıyorsanız ben buradayım” ifadelerini kullandı.

    VALİ YERLİKAYA SÜRECİ ŞU ŞEKİLDE DEĞERLENDİRDİ

    “Ekim ayında İstanbul’da salgının en üst seviyeye geleceğini İl Pandemi Kurulumuzda öngörmüştük.

    Tatilden dönecek olanlar, köylerinden, memleketlerinden gelecek olanlarla beraber bir yükseliş olacağını biliyorduk. Bununla ilgili olarak başından beri uyarılarımızı yaptık.

    Siz lokanta ve kafelerin doluluğundan ve denetimsizlikten söz etmişsiniz. Doğrudur. Ama denetim yapmıyoruz demek bize haksızlık. Emniyet ve jandarma ile birlikte 21 Eylül ile 25 Ekim arasındaki 34 günlük sürede toplam 49 bin 767 ihbarı değerlendirmişiz. Bunun yanı sıra re’sen yaptığımız denetim sayısı 1 milyon 643 bin 590. Toplamda 1 milyon 693 bin 357 denetim yapılmış. Buna karantinada olması gerekenleri kontrol için yapılan denetimler de dahil.”

    CEZA ÇÖZÜM DEĞİL

    “Bu denetimlerde ceza kesmemekle suçlayacaksınız bizi. Doğru cezayı asgaride kesmeye çalışıyoruz. Ceza bir şey sağlamıyor. Boşu boşuna vatandaşla kamu görevlisi arasında gerilim yaratıyor. Cezayı son çare olarak düşündük hep. Çocuğunuza bile sürekli ceza verseniz bir süre sonra ceza arsızı olur, biz ikna metodu ile gidiyoruz. Üstelik de lüks bir mekan ile küçük bir esnafı aynı miktarla cezalandırmak da çok adil olmuyor. Can yakmak değil denetimdeki amacımız. Doğruyu hatırlatmak.

    BÜYÜKŞEHİR İLE UYUMLU ÇALIŞIYORUZ

    “Emin olun ki, pandeminin başından beri en yakın çalıştığım kişi Büyükşehir Belediye Başkanımız. Benim işim siyaset değil. Hizmet. Bunun için de Ekrem Başkan’la sürekli temas halindeyiz. Çok da iyi çalışıyoruz bilesiniz. Hiçbir sıkıntı yok.”

    ASIL SORUN TOPLU ULAŞIM

    “İstanbul’da salgının yeniden yükselmesindeki en önemli neden toplu ulaşım. Bunu unutmayalım. Bu toplu ulaşımı rahatlatamazsak bu salgını kesemeyiz. Bunu da taşıt sayısını arttırarak yapamayız. Metrobüs zaten limitte. 17 saniyede bir otobüs geçiyor. Bunu daha da kısa süreye indiremeyiz. Diğer hatlarda da sefer sayısını arttırsak bu kez de durak yoğunluğu sorun olarak karşımıza çıkıyor. Vatandaşa durakta bekleme diyemeyiz.

    İstanbullu hasta hasta işe gidiyor. Çünkü COVİD’den korkuyor ama işten atılmaktan daha çok korkuyor. Bu noktada bir sorun var.”

    SİVİL TOPLUMLA KONUŞMADAN ESNETEMEZDİK

    “Bu yüzden alınacak en önemli önlem sizin de değindiğiniz esnek mesai. Çünkü toplu ulaşım ve ulaşım sorununu başka türlü çözmemiz mümkün değil. Tabii bunu sadece kamu çalışanları ile yapamayız. İstanbul’da toplam çalışanlara kamu çalışanlarının oranı yüzde 8 civarı. Gerisi özel sektör. Yani 400 bin civarı kamu çalışanı var diyelim kabaca. Özel sektörde ise 5 milyon. Yani benim kamu çalışanlarını esnek mesaiye geçirmem sorunu çözmüyor. Bu durumda bizim özel sektörle ve üniversitelerle de oturup konuşmamız gerekiyordu.

    Önce işverenlerle görüştüm. İSO Başkanı Erdal Bahçıvan ile konuştuk, işveren sendikaları ile konuştuk. Sonra sendikalarla görüşmeye geçtik. DİSK, TÜRK-İŞ, HAK-İŞ hepsi ile. Bütün başkanlar çok olumlu yaklaştı. Üniversite rektörleri ile görüştüm.

    Eylül ayında bu kararı almıştık. Görüşmeler, hazırlıklar yapıldı. Haftaya tüm gazeteleri, yayın kuruluşlarını ziyaret ederek bu esnek mesaiyi anlatacağım ve buna geçeceğiz. En önemli tedbir bu olacak emin olun.”

    20 MİLYONLUK KENT KOLAY DEĞİL

    “İstanbul Türkiye’nin ekonomik motoru. Geleni gideni, düzenli- düzensiz 1 milyonu bulan göçmeni ile her gün 20 milyon kişinin yaşadığı bir kent. Kolay değil. Burayı bırakın Türkiye’yi dünyanın başka bir kenti ile karşılaştıramazsınız. Zor bir şehir. Anadolu’da 700 binlik bir büyükşehir ile İstanbul aynı şey değil. Burada bir öğrenci okula 40 kilometre yol gidebiliyor yeri geldiğinde. Anadolu’da 300 metre. İşe gitmek için de aynı şey söz konusu.

    Burada hükümetimiz ile beraber hareket ediyoruz. Bildiğimizi okuyamayız. İçişleri Bakanımız, Maliye Bakanımız çok destek veriyor. Merak etmeyin. Bu haftadan itibaren salgının frenine basmış oluruz. Ama ille de bir suçlu lazımsa. Haklısınız. Ben suçluyum.”

    İstanbul Valisi Ali Yerlikaya’nın sözlerinden bu haftadan itibaren İstanbul’da işlerin sıkılaşacağını ve Kasım ayı itibarıyla da esnek mesaiye geçileceğini, buna üniversitelerin de dahil olacağını anladım.