İlçeye bağlı İmrenler Mahallesi’nde küçük baş hayvanlarını otlatan Ziya Arşınkol, koyunlarından birinin arazinin ortasındaki bir kuyuya düştüğünü fark etti. Koyun sahibi, kendi imkanları ile koyunu kurtaramayınca itfaiye ekiplerine haber verdi.
Adrese itfaiye ekipleri sevk edilirken, yaklaşık 6 metre derinliğe sahip kuyunun içerisine merdiven uzatarak giren bir görevli koyunun beline halat bağladı.
Halat yardımıyla yukarıya doğru çekilen koyun kurtarılarak sahibine teslim edildi.
Selendi ilçesine bağlı kırsal Karakozan Mahallesi’nde dün gece, Mehmet Gök’e ait ağılda bulunan 48 adet küçükbaş hayvanın bulunduğu yerdeki ağaca yıldırım düştü. Ağacın altında toplanan küçükbaş hayvanlar yıldırım düşmesi sonucu telef oldu.
Mehmet Gök durumu hemen İlçe Jandarma Komutanlığına ve İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğüne bildirdi. Olay yerine gelen jandarma ile İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri olay yerinde inceleme yaptı. 48 küçükbaş hayvanın telef olduğu belirlendi.
Olay, Karlıova ilçesine bağlı Kaynarpınar köyünde meydana geldi. Alınan bilgilere göre, besici Nurettin Tektaş’a ait ağıla giren kurtlar, yaklaşık 50 koyunu telef etti. Tektaş sabah saatlerinde acı manzarayla karşılaştı. Durumu ilgili kurumlara ileten besici, mağduriyet yaşadığını ve destek beklediğini belirtti.
Hatice Yanar isimli kadın, engeli çocuğunun görüp çok istediği bir kuzuyu satın alarak eve getirdi. ‘Meyrem’ ismini verdiği kuzu, kendisini biberonla besleyen ve özel olarak bakımını yapan Yanar’a alıştı.
Yanar da, bebek gibi baktığı ve ailenin bir ferdi olarak gördüğü kuzuyu her yere beraberinde götürmeye başlarken, sahibinin peşinden ayrılmayan kuzuyu görenler büyük şaşkınlık yaşıyor.
Engelli çocuğunun isteği üzerine kuzuyu satın aldıklarını belirten Hatice Yanar, “1 hafta boyunca ağladı. Biz de gittik aldık. Alıştı bize, bizden ayrılmıyor. Çarşıya, pazara, markete, bakkala her yere gidiyoruz’’ dedi.
Vatandaşların kuzuyla birlikte kendisini gördüklerinde güldüklerini ifade eden Yanar, “Gülüyorlar. Gülüyorlar ama ne yapalım hayvan alışmış. Evde bağlıyorum sürekli cama doğru bağırıyor. Durmuyor ki bağladığın yerde’’ diye konuştu.
Edinilen bilgiye göre olay, kent merkezine 90 kilometre mesafede bulunan Aksu (Binevşa) köyüne bağlı Çiçekli mezrasında meydana geldi. İlkbahar mevsiminde Batman’dan Hakkari’ye gelen Abdullah Erden isimli göçere ait koyun sürüsüne iddiaya göre sabah saatlerinde kurtlar saldırdı. Çoban köpeklerinin durumu fark etmesiyle kurtlar ile köpekler arasında boğuşma yaşandı. Bu esnada korkuya kapılan koyun sürüsü tepelik alandan atlamaya ve birbirini ezmeye başladı. Yaşanan olayda 300 koyun telef olurken yüzlercesi de yaralandı.
Zararının 2 milyona yakın olduğunu belirten Batmanlı göçer Abdullah Erden, ”Hayvanlarımızı otlatmak için Hakkari’nin yaylalarına getiriyoruz. Bende sürümü her yıl olduğu gibi ilkbaharda Aksu köyü yaylalarına getirdim. Yaklaşık 4 aydır bu yayladayım. Sabah saatlerinde kurtlar sürüye pusu kurmuştu. Sürü köpeklerimde fark edince sürüye yakın boğuşma yaşandı. Korkuya kapılan sürü tepeden hızla aşağı koştu. Bizler de kurtların peşine düştük. Koyun sürüsünün tepeden inerken birbirini ezdiğini fark ettik. Sürümden 300’ü altta kalarak telef oldu. Birçok hayvanım da sakatlandı. İlk defa bu denli büyük bir zararımız oldu. Kurtlar ile sürekli karşılaşmışızdır. Böylesini görmedik. Yayla sezonu kapandı gider ayak bu olayı yaşadık. Hepsi de süt hayvanıydı. Zararım 2 milyon TL’nin üzerinde. Yetkililerden zararımın karşılanmasını istiyorum” diye konuştu.
Edinilen bilgilere göre, ilçenin Eseler köyü Kızıltepe mevkiinde Yılmaz Şahin’e ait 22 küçükbaş hayvanın üzerine yıldırım düştü. Olayda 22 koyun, üzerlerine düşen yıldırım sonucunda telef oldu. Telef olan 22 küçükbaşın kepçeyle açılan çukura gömüldüğü bilgisi edinildi.
İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü ekipleri olay yerinde tespitlerde bulundu.
Çanakkale dünden beri yangınlarla mücadele ediyor.
Köyler tahliye edilirken Ulupınar’da yaşayan 75 yaşındaki Mehmet Karaduman, hayvanlarının yalnız bırakmadı.
Karaduman, evlerinin yanına kadar gelen yangın sırasında yaşadıklarını anlatırken yangının köylerine geldiğini gördüklerinde koyunlarını ağıldan çıkartarak mezarlığın arka tarafındaki açık alana götürdüklerini söyledi.
Alevlerin köylerine geldiğini ve birkaç binaya zarar verdiğini belirten Karaduman, şöyle konuştu:
“Alevler iki taraftan köyümüzü sardı. Hayvanlarımızı açık alana götürdük, yoksa yanacaklardı. Yakınlarımızda birçok yere sıçradı. Yangın evimizin yakınlarına kadar gelmiş fakat ekipler söndürmüş. 50-60 tane hayvanımız var çok şükür onları kurtardık, bir şey olmadı. Ekipler iyi çalışıyor, sabaha kadar burada durdular. Köyümüz tahliye oldu ama ben burada hayvanlarımın başında kaldım, sabaha kadar uyumadım. Hayvanlarım yanar diye hep burada oturdum. Hayvanlarımız da can taşıyor, onlar da bizim için önemli. Onlar benim hayatım. Onları aldık, buradan kaçtık. Evlerimizi geride bıraktık ama bereket versin kurtarılmış.”
Karaduman, kendisini telefonla arayan yakınlarına da durumları hakkında bilgi verdi.
Artuklu ilçesi kırsal Buğday köyünde iddiaya göre Birtava köyünde mısır üreticisinin ilaçlama deposundan sızan su, birikinti haline geldi. Zahir, Havvas ve Şemsi Akış kardeşlere ait 85 küçükbaş hayvan suyu içince 5 dakika içinde telef oldu.
Çoban, durumu 112 Acil Sağlık ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine AFAD, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ve jandarma ekipleri sevk edildi. Ekipler, aldıkları numunede ilaç tespit etti.
Zahir Akış’ın oğlu Yusuf Akış, babasının koyunları otlatmaya götürdüğünü, yaklaşık 2-2,5 saat sonra kendilerini arayıp koyunların telef olduğunu ilettiğini söyledi.
Gittiklerinde 85 hayvanın telef olduğunu belirten Akış, “Mısır ilaçlama deposundan sızan su, birikinti haline gelmişti. O suyu içen hayvanlarımız 5 dakika içinde telef oldu. Mısır sahibinin daha bilinçli, daha tedbirli olmasını beklerdik. O sudan biz de içebilirdik, babam da içebilirdi. Tüm çiftçilerimizin bu olaydan ders çıkartmasını umuyoruz” dedi.
Ankara’nın Çubuk ilçesi Oyumiğde Mahallesi’nde geçimini hayvancılıkla sağlayan Mustafa Karaoğlu’nun evinin bahçesindeki ağıla gece saatlerinde giren sahipsiz köpekler koyunlara saldırdı. Başıboş köpekler, Karaoğlu’nun ağılında bulunan 6 koyundan 5’ini telef ederken, buzağı ve tavuklara dokunmadı.
Ağıldan gelen seslerin çoban köpeklerinden geldiğini zanneden Karaoğlu, durumu sabah saatlerinde hayvanlarını sağım için çıktığında fark ettiğini söyledi.
“Köpekler yüzünden tavukları bahçemdeki avluya çıkaramıyorum”
Köylerinde çok fazla sahipsiz köpek olduğunu dile getiren Karaoğlu, “Köpekleri yol kenarlarına atıyorlar, onlar da aç kalınca ya koyunlara ya hindilere ya da tavuğa saldırıyor. Benim kümesimde 100 tane tavuğum var. Köpekler yüzünden bahçemdeki avluya çıkaramıyorum. İnsanlar köpeklere bakamıyor, getirip bizim köyümüze bırakıyorlar. Hayırsever vatandaşlar da yol kenarlarına ekmek, et bırakınca yol kenarlarına diziliyorlar. Gerekirse insanlara da saldırıyorlar” ifadelerini kullandı.
“Köpekleri avlu içinde görmeseydim kurt boğup gitmiş zannederdim”
Ağılındaki koyunlardan 5’ini kesip çevreye zarar vermemesi için toprağa gömdüklerini belirten Karaoğlu, “Koyunlar, sırtlarından, boyunlarından, bacaklarından yaralanmışlardı. Eğer köpekleri avlu içinde görmeseydim kurt boğup gitmiş zannederdim. Fakat kurtlar boğazlayıp atar bu şekilde parçalamaz. Ağıla giren köpeklerin ikisi de küpeliydi. Köylümden 11 tane koyun almıştım, 5’ini dağıtmıştım. Köpekler de 5’ini telef etti” diye konuştu.
“Bu köpekler toplatılsın”
Hem kendi sağlığından hem de hayvanlarının sağlığından tedirgin olduğunu aktaran Karaoğlu, “Belki köpekler yine gelecek, bu sefer buzağılarımı da yiyecek. Buradan devlete seslenmek istiyorum. Bir kanun çıkarılsın bu köpekler toplatılsın. Belediyenin yeri çok. Belli bir alan çevrilsin, orada beslensin. Biz hayvanlarımızı sokak köpekleri yüzünden dışarı çıkaramıyoruz. Saldırıyorlar, hayvanlar aç” dedi.