Etiket: Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy

  • Bakan Ersoy: “Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz”

    Bakan Ersoy: “Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz”

    Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, Side Antik Kenti’nde bakanlık tarafından Apollon ve yeni ayağa kaldırılan Athena Tapınaklarının önünde gerçekleştirilen ‘Geleceğe Miras Projesi’nin birinci yılı değerlendirme toplantısına katıldı. Burada konuşan Bakan Mehmet Nuri Ersoy, bakanlık olarak bir yıl önce ‘Geleceğe Miras’ projesini start verdiklerini, bu proje kapsamında antik kentlerde karşılama merkezlerinden çevre düzenlemesine kadar A’dan Z’ye yeni bakış açısı getirdiklerine dikkat çekerek, “Bu projeler öncesinde kazı çalışmaları 45 ya da 60 günlük sürelerde yapılıyordu. Kazı alanın hazırlanması ve kapatılmasını çıkartırsak, aktif şekilde kazılara ayrılan süre çok daha sınırlıydı. Keza bütçeler de aynı şekilde bugünle kıyaslanamayacak kadar azdı. Şimdi hocalarımız ellerindeki yeterli ödeneklerle yıl boyu çalışmalarını sürdürebiliyor, mevsim şartlarının izin verdiği sürece kazı, restorasyon yapıyor. Yılın kalan kısmında da elde ettikleri sonuçlar üzerinde akademik çalışmalarını gerçekleştiriyorlar. Yani attığımız adımlar neticesinde kazı ve restorasyon çalışmaları 4 mevsim sürdürülebilir hale geldi. Bu proje ile Türk arkeolojisinin gelişimini hızlandırarak uluslararası alanda etkisini de artırdık” dedi.

    “Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz”
    2023 yılı sonunda ‘Geleceğe Miras Efes’ adı altında başlayan projenin birinci yılının tamamlandığını belirten Bakan Ersoy, “Efes ile başlayan ve ülke geneline yaydığımız bu proje ile ‘Türkiye’nin kültürel mirasını koruma çabalarına sürdürülebilir bir model kazandırma’ yolunda önemli başarılar elde ettik. Bakanlık olarak, Türkiye’nin dört bir yanında yer alan toplam 224 kazı alanını “Geleceğe Miras Projesi” kapsamına aldık. Bu projeyle, son 60 yılda yapılan çalışmalara eşdeğer bir ilerlemeyi 4 yıl içinde gerçekleştirmek amacıyla lojistik ve finansman desteği sağlamaktayız. Hızlı kazmıyoruz, yoğun kazıyoruz. Bir noktada değil birçok noktada kazı yapıyoruz. Bu da başarıyı beraberinde getiriyor” diye konuştu.

    “Side’nin Türk turizminin en önemli destinasyonlarından birisi olmasını sağlayacağız”
    Geleceğe Miras Projesi’nin ilk yılında bakanlığın bütçe ve lojistik desteği sayesinde, Side Antik Kentinde oldukça kapsamlı çalışmalara imza atıldığını belirten Bakan Ersoy, “Bu çalışmaların görenleri kendine hayran bırakan sonucu ise Athena Tapınağı binlerce yıldan sonra yeniden ayağa kaldırılmış durumda. Anıtsal Çeşme de eski ihtişamlı günlerine kavuşmak üzere Kısa süre sonra bu tarihi çeşmeden yeniden su akmasını sağlayacağız. Side’yi sürdürülebilir turizmde önemli bir noktaya hep birlikte taşıdık. Antik kentimizde yaptığımız bu çalışmaların ardından Side’nin Türk turizminin en önemli destinasyonlarından birisi olmasını sağlayacağız. Antik kentteki çalışmalara eş zamanlı olarak Side Müzemizi de yeniledik. Bir yıl gibi kısa bir sürede yenilenen müzemizi de bugün ziyarete açacağımızın müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum” dedi.

    “Kazılan bölümlerinin kısa sürede turizme kazandırılmasını hedefliyoruz”
    Efes Antik Kenti’nin ‘Türk arkeolojisinin başladığı nokta’ olarak adlandırılabileceğini belirten Bakan Ersoy, “Kazı çalışmaları 160 yıldır sürüyor ancak şu ana kadar çok sınırlı bir alanda çalışmalar yapılabilmiş. Biz, ‘Geleceğe Miras Projesi’ ile 6 farklı noktada çalışmaların yapılmasını sağladık, sonuçlarını da kısa sürede aldık. Toprak yığınları ve bitki örtüsü altında kaybolan Vedius Gymnasiumu ve Liman hamamı açığa çıkartıldı. Stadion Caddesi ise kendisine hayran bıraktıracak bir hal aldı. Syedra Antik Kenti’nde 12 farklı noktada kazı, temizlik ve onarım işleri yaptık. Bilimsel veriler ışığında yapılan çalışmaların sonuçlarını sizler de görüyorsunuz. Sütunlu Cadde yeniden ayağa kaldırıldı, doğal yapı altında kalan kent dokusu gün yüzüne çıkartıldı. 5 farklı alanda yürütülen kazı, temizlik ve onarım çalışmaları ile peristilli alan, Sütunlu Cadde, Trikonkhos Kilisesi, Akropol ve Geç Antik Çağ Kalesinde hızlı bir ilerleme kaydedilerek bu alanlar ziyarete hazır duruma getirildi. Antik kentteki Cragum yapısının kısa sürede geldiği durumu görüyorsunuz.
    Geleceğe Miras Projesi kapsamında 8 ayrı sektördeki çalışmalar antik kentin akropolisinde, kentin en önemli kamu ve ticari yapılarının bulunduğu agora ve çevresi ile ana yol hatları üzerinde yoğunlaştı. Kazı çalışmaları dışında, ortaya çıkarılan Tiyatro Caddesi’nin de çalışmalar Geleceğe Miras Projesi kapsamında başlatılmış olup, kazılan bölümlerinin kısa sürede turizme kazandırılmasını hedefliyoruz” dedi.
    Proje kapsamında çalışma yürütülen Perge’nin UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde olduğuna dikkati çeken Bakan Ersoy, “Yapılan çalışmaların ardından kentin en görkemli yapılarından biri olan Kestros Çeşmesi’nden tam 1800 yıl sonra antik dönemlerde olduğu gibi yeniden su akmasını sağladık” dedi.
    Geleceğe Miras Projesi’nin Anadolu’nun tamamında uygulandığını kaydeden Bakan Ersoy, sadece toprağın değil suyun altında da uygulandığını anlatarak, “Geleceğe Miras Projemizi su altında da hayata geçirdik. Görüntüler Antalya’mızın önemli su altı kazı alanlarından birisi olan 3 bin 600 yıllık Kumluca Tunç Batığı’ndan. Dünyanın bilinen en eski batığı olan bu alanda, 50 metre derinlikten bakır külçeler ve döneme ait objeler çıkartılıyor” diye konuştu.
    Bakan Ersoy, Geleceğe Miras Projesi kapsamında yapılan arkeolojik çalışmalarla; 2 binin üzerinde uzman, 3 binin üzerinde çalışan ile ilk 9 aylık sürede 4 binin üzerinde arkeolojik buluntuyu bilim dünyasına kazandırıldığını söyledi. Bakan Ersoy projede yürütülen yoğun çalışmaların tüm dünyanın ilgisini çekecek sonuçları da beraberinde getirdiğini söyleyerek, “Son bir yılda kazı çalışmalarından elde edilen ve tarihe ışık tutan buluntulardan bir kısmı Lagina Hekate Tapınağı’nın naosunda bulunan sarkaçlı Altın Eros Küpe ve Myra Andriake’de bulunan Opus Sectile tekniğinde Aziz Figürü, Laodikeia’da bulunan Syklla Heykel Başı ile Eros Heykelleri, 66 santimetre yükseklikteki bu Zeus heykeli başı oldu” ifadelerini kullandı.

    “2025 yılında yeniden yapılandıracağımız gece müzeciliğinin daha çok ilgi göreceğine inanıyorum”
    Antik kentler ve ören yerlerinde eserleri bulmak, restore etmenin önemli olduğunu ancak çevre düzenlemelerinin de yapılması gerektiğini anlatan Bakan Ersoy şunları söyledi:
    “Side ve Olympos ören yerlerinde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme uygulamalarını tamamlayarak Mart 2024’te ziyarete açtık. Ayrıca Antalya’da; Aspendos, Syedra, Perge, Phaselis, Sillyon, Idyros, Denizli’de; Hierapolis, Tripolis, Muğla’da Knidos, İassos, İzmir’de; Bergama, Efes, Metropolis, Aydın’da; Aphrodisias, Milet, Apollon Tapınağı, Manisa’da Sardes, Burdur’da Sagalassos, Eski Van Şehri Antik Kentlerinde ve Diyarbakır Eğil Kalesinde ziyaretçi karşılama merkezi ve çevre düzenleme proje çalışmalarımızı tamamladık. 2025 yılında ziyaretçilerin kullanımına açmayı planlıyoruz.
    Bu noktada size Gece Müzeciliğinden de bahsetmek istiyorum. Geleceğe Miras Projesi gibi Gece Müzeciliği uygulamamız da bir yılını geride bıraktı. Daha ilk yılında olmasına rağmen 300 binden fazla ziyaretçiyi ağırladığımız gece müzeciliği uygulamamız oldukça beğenildi.
    Gece Müzeciliği kapsamında, antik kentlerimizdeki anıtsal yapılar ve belirlenen gezi güzergahlarını aydınlatarak sıcak hava şartlarının gündüz ziyaret edilmesi zor olan ören yerlerimizin gece de gezilebilmesine imkan sağladık. Bu sayede, ziyaretçilerin, antik kentlerin büyülü atmosferinde kültür-sanatla iç içe, keyif dolu etkinlikleri deneyimlemelerine imkan tanıdık. 2024 yılında Efes, Hierapolis, Patara ve Side Antik Kentleri gibi önemli destinasyonlarımızda projemizi hayata geçirdik. Son olarak Kapadokya’da Güvercinlik Vadisi’ni gece müzeciliğine kazandırdık. Olympos, Syedra, Perge ve Aspendos’ta da bu çerçevede çalışmalar devam etmektedir. 2025 yılında yeniden yapılandıracağımız gece müzeciliğinin daha çok ilgi göreceğine inanıyorum.”
    Bakan Ersoy, 6 yıl öncesine kadar ülke çapındaki kazı çalışmalarına 40 milyon liradan az ödenek ayrılırken bugün bu rakamı Geleceğe Miras Projesi kapsamında 6 milyar liraya yükselttiklerini söyleyerek, “Geleceğe Miras Projemizin tüm etaplarının tamamlanması, arkeolojik değerlerimizin büyük çoğunluğunda kazı, restorasyon ve çevre düzenlemelerinin yapılmasıyla, yeni kültür rotaları ve destinasyonlar oluşturulacak; bu şekilde ülkemizin dünya çapında kültür turizminden aldığı payın büyük ölçüde artırılması sağlanacaktır” diye konuştu.
    Konuşmasının ardından yeni ayağa kaldırılan Athena Tapınağı ve tapınaklar bölgesi hakkında uzmanlardan bilgi alan Bakan Ersoy, Side Antik Kenti’nde esnaf ve turistlerle görüştü. Bakan Ersoy ve beraberindekiler son olarak yenilenen Side Müzesi’nin açılışını yaptı. Bakan Ersoy, bu açılışın birinci açılış olduğunu daha fazla açılışlar yapacaklarını söyledi.
    Toplantıya Antalya Valisi Hulusi Şahin, AK Parti Antalya milletvekilleri Tuba Vural Çokal, Kemal Çelik, İbrahim Ethem Taş, AK Parti İl Başkanı Ali Çetin, MHP Antalya İl Başkanı Onur Temel, Manavgat Kaymakamı Adil Karataş, Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara, bakanlık yetkilileri ve çok sayıda davetli katıldı.

  • Bakan Ersoy Çankırı’da ziyaretlerde bulundu

    Bakan Ersoy Çankırı’da ziyaretlerde bulundu

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Türkiye Buluşmaları’na katılmak için Çankırı’yı ziyaret etti.

    Bakan Ersoy, il merkezinde gerçekleştirilen programların ardından Ilgaz ilçesini ziyaret ederek ilçede bulunan Yıldıztepe Kayak Merkezi’nde incelemelerde bulundu. Bakan Ersoy, Kaymakam Burak Yılmaz ve Belediye Başkanı Mehmet Öztürk’ten tesis hakkında bilgi aldı. Son olarak Çerkeş ilçesini ziyaret eden Bakan Ersoy, ilçede yöresel halk oyunlarıyla karşılandı.

    Işıklar Konağı ve Çerkeş Kültür Merkezi’ni ziyaret ederek incelemelerde bulunan Bakan Ersoy, Çerkeş Kaymakamı Emir Osman Bulgurlu ve Belediye Başkanı Hasan Sopacı’dan ilçedi çalışmalar hakkında bilgi aldı.

  • “Bu toprakların potansiyelinin farkındayız”

    “Bu toprakların potansiyelinin farkındayız”

    Sabah saatlerinde çeşitli programlara katılmak üzere Van’a gelen Bakan Ersoy, ilk olarak Van Müzesi’nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Burada konuşan Bakan Ersoy, bu toprakların potansiyelinin ne denli büyük olduğunun bilincinde olduklarını belirterek, “İstedik ki ülkemizin ve milletimizin sahip olduğu eşsiz medeniyet ve kültür mirası yaşatılsın, anlatılsın ve aktarılsın, neticede bu büyük zenginliğe dair farkındalık mümkün olduğunca artsın, hak ettiği gibi uluslararası bir marka olarak Türkiye’ye ve Türk milletine fayda sunsun. İşte Van böylesi önemli bir amacın, bu denli önemli bir markanın parçası olmuştur. Şüphesiz ki medeniyetlerin ve kültürlerin binlerce yıl harman olup kaynaştığı, nesilden nesile bu kültürel birikimin ve bilginin aktarıldığı; toprağında ve insanında böylesi bir tarihin yaşamaya devam ettiği bir şehir olarak Van bu sorumluluğu en güzel şekilde taşıyacaktır. Bizler bu toprakların potansiyelinin ne denli büyük olduğunun bilincindeyiz. Van’ın hak ettiği gibi üst düzey bir kültür-turizm şehri olması için çok ciddi adımlar attık, atmaya devam ediyoruz. Hatırlatmak isterim ki Van, Türk arkeoloji tarihinin en kapsamlı projesi olan ‘Geleceğe Miras’a da dahil edilmiştir. Eski Van Şehri bu doğrultuda çok ciddi bir restorasyon, inşa ve ihya çalışmasına ev sahipliği yapmaktadır” dedi.
    En önemli ve öncelikli hedeflerinden biri olan turizmi 81 ile ve 12 aya yayma çalışmaları doğrultusunda Van’ın yine ciddi bir proje ve uygulama merkezi olduğunu dile getiren Bakan Ersoy, “Önemini her platformda sıkça vurguladığımız İl Turizm Master Planı çalışmalarına Samsun ile birlikte öncülük etmiştir. Geniş bir akademisyen ekibince, masada ve sahada yürütülen bilimsel çalışmaların sonucu olan Van Turizm Master Planı 47 adet politika, 16 öncelikli alan ve bunlar doğrultusunda hayata geçirilmesi gereken 12 kapsamlı proje ile Van’ın kültür-turizm alanındaki geleceğini bugünden teminat altına almış ve yarına uzanan yol haritasını ortaya koymuştur” diye konuştu.

    “Sürdürülebilir ve rekabetçi bir büyüme için etkili turizm yönetimi, güçlü altyapı, cazip ürün ve etkili tanıtım” diyen Bakan Ersoy, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Şehrimizi bu güçlü adımlarla inşallah Türkiye Yüzyılı’na taşıyacağız. Bugün turizm noktasında üreten, büyüyen, gelişen, değişen ve bütün bunları sağlayan ciddi adımları atmakla uluslararası alanda öncü ve örnek olan bir Türkiye var. Dünya Turizm Örgütü, Türkiye’nin ilk 5 turizm ülkesinden biri olduğunu verilerle ortaya koymaktadır. Artık turizmin liderlik yarışında değişmez bir aktör konumundayız. Geldiğimiz bu noktayı, elde ettiğimiz kazanımları koruyacak; sürdürülebilirlik ilkeleri temelinde daha fazlası ve daha iyisi için durup dinlenmeden çalışmaya devam edeceğiz. Bunu da bölge bölge, il il ülkemizin bütününü kapsayan bir anlayışla, yerelden genele bütün potansiyelimizi değerlendirme kararlılığıyla gerçekleştireceğiz. Bugün de kültürel birikim ve varlığımızı; gelenekselden modern form ve anlayışlara uzanan sanatsal üretim ve uygulamalarımızı yaşatmanın, geliştirme ve zenginleştirmenin benzersiz bir adımını attık. Bu alanlarda ülkemize dair bilinirlik ve farkındalığın, pozitif algı ve ilginin önünü açacak bir marka ortaya çıkardık. Unutulmamalıdır ki kültür ve sanat bir milletin özgün kimliğini ortaya koyan en değerli soyut ve somut öğeleri içinde barındırır. Bu yönleriyle hem toplumsal hayat için vazgeçilmezdirler hem de turizmde fark oluşturan, sizi rakiplerinizden ayrıştırıp öne çıkaran en prestijli ürünlerin kaynağıdırlar. Bu bilinçle attığımız adımlar, sağladığımız destekler ve hayata geçirdiğimiz projeler sayesinde bugün kültür-sanat alanında sürekli üreten, etkinlik ve izleyici rekorları kıran bir Türkiye vardır. Sıklıkla ifade ettiğim gibi biz başarıları başlangıç kabul eden bir anlayışla çalışıyoruz. Dolayısıyla durmayacağız, yorulmayacağız, geldiğimiz noktayla asla yetinmeyeceğiz. Elde ettiklerimizin ötesine bakmaya; geleceği bugünden, bu andan başlayarak inşa etmeye devam edeceğiz. Bunu da yine milletimizden aldığımız güçle ve daima omuz omuza yürüdüğümüz turizm ve kültür-sanat paydaşlarımızla yapacağız.”

    Bakan Ersoy, konuşmasının ardından müzede düzenlenen çeşitli etkinlikleri inceledi.

  • Bakan Ersoy’dan ’18 Mayıs Müzeler Günü’ mesajı

    Bakan Ersoy’dan ’18 Mayıs Müzeler Günü’ mesajı

    Bakan Ersoy, 18 Mayıs Müzeler Günü dolayısıyla yayımladığı mesajda, “Müzeler, bir toplumun kültürel mirasını, tarihini ve sanatını koruyan, gelecek nesillere aktaran mekanlardır. Geçmişle bugün arasında güçlü bir köprü kuran müzeler, aynı zamanda ülkelerin hafızasını da güçlü tutmaktadır. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak bizler de gücünü üzerinde yaşadığımız coğrafyanın zengin tarihi ve kültürel çeşitliliğinden alan müzelerimizin korunması, geliştirilmesi ve daha geniş kitlelere ulaştırılması için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz. Dijitalleşen dünyada müzelerimizi daha erişilebilir hale getirmek, gençlerimize ve çocuklarımıza tarihimizi daha yakından tanıtmak adına önemli adımlar atıyoruz. Uluslararası Müzeler Konseyi (ICOM) tarafından tüm dünyada her yıl 18 Mayıs’ta kutlanan Müzeler Günü vesilesiyle kültür hazinemizi koruyarak insanlığın hizmetine sunan, özveri ile çalışan müze uzmanlarına ve değerli mesai arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyor, Müzeler Günü’nü kutluyorum” dedi.

  • Bakan Ersoy: “2028’e kadar turizmde üçüncü sıraya yerleşmek istiyoruz”

    Bakan Ersoy: “2028’e kadar turizmde üçüncü sıraya yerleşmek istiyoruz”

    Çeşitli temaslarda bulunmak üzere kente gelen Ersoy, AK Parti Mardin Milletvekili Faruk Kılıç ile Mardin’in Midyat ilçesinde Giyimciler ve Kuyumcular Çarşısı Cephe Yenileme ve Meydan Düzenleme Projesi kapsamında tamamlanan çarşı ve meydanı gezdi, esnaf ve vatandaşlarla görüştü. Telkari Müzesi, Midyat Millet Bahçesi Millet Kütüphanesi, Midyat Bebek ve Çocuk Kütüphanesi ve restorasyonu tamamlanan Binbaşı Hacı Abdurrahman Efendi Konağı’nda incelemelerde bulunan Ersoy, çalışmalar hakkında Midyat Belediye Başkanı Veysi Şahin’den bilgi aldı.
    Midyat Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi’ni de gezen Bakan Ersoy, burada yaptığı açıklamada, turizmde 2018 itibarıyla bir değişime gittiklerini, turizmi 12 aya ve 81 ile yaydıklarını belirterek, birçok yeniliği de turizm sektörünün içine kattıklarını dile getirdi.
    Dünyada en yoğun ve etkili tanıtım yapan ülke olduklarını ifade eden Bakan Ersoy, şöyle konuştu:
    “Bunu belgelendirmeyle destekledik. Artık aşamalı bir şekilde bütün konaklama tesisleri bakanlığımızdan belgeli hale geldiler. Sürdürülebilirlik sertifikasyon programında geriden gelmemize rağmen Avrupa’da öncü durumdayız. Dünyada en iyi sertifikasyon programına sahibiz. Bütün bu turizmin altyapı çalışmalarını tamamladıktan sonra da rakamlara yansımaya başladı. 2019’dan itibaren artık Türkiye rekorlar kıran bir ülke oldu. İlk etapta 7’nci, 6’ncı, sonrasında ise 4’üncü sıraya kadar yani dünyada en fazla ziyaretçi alan 4’üncü sıraya kadar geldi. Ama bizim hedefimiz 4’üncü değil, 2028’e kadar hedefimiz 3’üncü sıraya gelmek. Yani dünyada en çok ziyaretçi alan 3’üncü ülke olmak istiyoruz. Bu sebeple 81 vilayetimizde artık turizmi canlandırmamız gerekiyor.”
    Dünyada farklılıklar sebebiyle bir araya gelmenin savaş sebebi olmaya başladığını aktaran Bakan Ersoy, Böyle bir dönemde Midyat’ın bütün farklılıklarıyla beraber barış ve huzur içerisinde yaşayan bir ilçe olduğunu, bu nedenle Türkiye ve dünya olarak şükranlarını sunduklarını kaydetti.

    “8 bin 500 metrekarelik bir alanda çok büyük bir kütüphanenin ihalesini mayıs ayında yapıyoruz”
    “Midyat’ımız gastronomisiyle, arkeolojik değerleriyle, kültürel zenginlikleriyle farklı inançların beraber yaşadığı çok önemli bir turizm lobisi ve destinasyonudur” ifadelerinde bulunan Bakan Ersoy, sözlerinin şöyle tamamladı:
    “Turizm sektöründe birinci sıraya yerleşmeyi hedefliyoruz. Esnaf ve turizmdeki tüm paydaşların çok daha fazla pay alarak, ekonomik olarak da turizmden faydalanmasını sağlamak istiyoruz. Amacımız, Mardin’imizin, Midyat’ımızın uzun yıllar sonra tekrar elde ettiği, huzur ve barış ortamını korumak. Onun için en önemli kaynağımız, turizm. Turizm ile birlikte yatırım ve istihdam geliyor. Mardin, bizim için her anlamda önemli. Yatırımlarımıza devam ediyoruz. Geçen yıl yaptığımız kütüphane yatırımları var. Mardin’de kütüphane olmayan ilçe kalmadı. Son bir dokunuşumuz daha var, o da Mardin İl Kütüphanesi. 8 bin 500 metrekarelik bir alanda çok büyük bir kütüphanenin ihalesini mayıs ayında yapıyoruz. Mardin’e ilk gelişim değil, daha çok geleceğiz ve yatırımlarımıza devam edeceğiz.”

  • “Örnek gösterilen bir ülke olduk”

    “Örnek gösterilen bir ülke olduk”

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy İzmir’in Bergama ilçesinde sektör temsilcileri ve muhtarlarla bir araya gelerek bakanlık olarak yaptıkları çalışmalardan bahsetti. Bakan Ersoy’a İzmir Valisi Süleyman Elban, AK Parti İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan, Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, AK Parti Bergama Belediye Başkan Adayı Dr. Sadık Doğruer, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı da eşlik etti.

    Bakanlık çalışmalarından bahsetti

    Konuşmasına bakanlık olarak yaptıkları çalışmaları anlatarak başlayan Bakan Ersoy, “Biliyorsunuz 2019 yılında çok önemli bir çalışma başlatmıştık. Kazı süreçlerinin 12 aya yayılması. Yani on iki ay boyunca yıl boyunca çalışması. Çok da başarılı oldu. Şu ana kadar 133 kazı başkanlığı 12 aylık kazı programına geçtiğimiz 4 yıllık dönemde kazandırıldı. 2024 yılında 144 kazı başkanlığı 12 aylık programa dahil edildi. Bir çalışma daha yaptık. Dedik ki bundan sonra daha yoğun kazı yapacağız ve geleceğe miras projesi başladı. Ve yine bu projemize ilk olarak Ege’de Efes’te başladık. Biliyorsunuz 1860’lı yıllardan beri kazılan bir kentimiz Efes. 160 yıl boyunca toplamda yüzde 25’lik kısmı kazılmış. Şimdi bu proje kapsamına dahil edildi. İnşallah 2024 sonunda yüzde 35 seviyelerine getireceğiz. 2025 sonunda da yüzde 45’lik seviyelerine kazılmış olacak. Aynı şekilde sizden önce de Afrodisias’a da gittim. Bugün de Bergama’ya geldik. Aynı geleceğe miras programına Bergama’yı da dahil ettik. Sadece kazı alanları da genişleterek yoğun kazı yaparak restorasyon yaparak süreci tamamlamıyoruz. Önemli olan maksimum seviyede ilçenin ve çevre şehirlerin bundan fayda elde etmesi, bütün şehir paydaşlarının turizm gelirlerinden faydalanmasını sağlayacak bir de ortam oluşturmaya çalışıyoruz. Asıl amaçlarımızdan biri de bu. Burayı da gece konseptine aldık. Gece müzeciliği yazın biliyorsunuz hepiniz buradasınız. Yazın çok sıcak 50 derece sıcakta denizin kenarından, havuzun başından kalkıp şehre inmek istemiyorlar. Program kapsamında şehir merkezlerinde olanlar başta olmak üzere şehir merkezlerine yakın olan ve yoğun ziyaretçisi olan bütün kazı noktalarımızı, ören yerlerimizi aydınlatma sistemleriyle donatıyoruz. Böylelikle gece on ikiye kadar açık hale getiriyoruz. 2024 itibariyle gece müzeciliği başta Ege ve Antalya’daki noktalarımız olmak üzere yoğun ziyaretçi alan, şehir merkezi olan bütün ören yerlerimizde aşamalı bir şekilde başlatıyoruz. Biz Bergama’yı da bu kapsama alıyoruz. Bu yıl itibariyle aşağı noktası öncelikli olarak hayata geçirilecek, önümüzdeki yıl da üst kısımlar gece müzeciliğine dahil edilecek. Hızlı bir restorasyon çalışmasına da burada başlıyoruz. Lansmanını da bugün yaptık, bütçesini de iller seviyesine getirdik” dedi.

    “Yerel seçimler önemli”

    Bergama’yı yıllık 1 buçuk milyon turistin ziyaret ettiği bir kent haline getirmek istediklerini kaydeden Bakan Ersoy, “O zaman bütün emekleriniz karşılık bulmuş olacak. Hem yerli ama özellikle yabancı turisti de ilçemize çekmiş olacağız. Bunu tanıtımla destekleyerek özellikle konaklama dışı harcaması yüksek olan nitelikli turisti de bölgeye kazandırarak inşallah hak ettiği yere turizmine getirmek için önemli bir adımı da burada gerçekleştirmiş olacağız. Tabii şimdi biz çok çalışma yapıyoruz. Merkezi hükümet olarak, bakanlık olarak ama Turizmde her şey bunlardan ibaret değil. Sadece bizim yaptığımız çalışmalarla hedefe ulaşabilmek mümkün değil. O yüzden 31 Mart yerel seçimleri çok önemli. Lütfen adayların seçim beyannamelerinde dikkatlice okuyun. Sorular sorun. Turizmle ilgili neler yapıyor? Sizin gibi turizm kentlerinde sizler soracaksınız ki adaylar gündemlerine alsın. Hatta öyle bir duruma geldik ki biz bazı büyükşehirlerde altyapıyı bile yapmak durumunda kaldık” diye konuştu.

    “Örnek gösterilen bir ülke olduk”

    Bakan Ersoy konuşmasını şöyle tamamladı: “Dünyada sonradan gelmemize rağmen şu anda örnek gösterilen ülke olduk Türkiye olarak. Yani sürdürülebilir programlar ve sertifikasyon programlarında tüm dünyada örnek gösterilen bir ülke olduk. Şimdi biz bunları diğer mekanlarımızda da yayarak devam edelim. Altyapıları belediyelerimizle birlikte oluşturup Türkiye genelinde konusunda Avrupa’da dünyada örnek gösterilen bir ülke olacak inşallah.”
    Bakan Ersoy konuşmasının ardından sektör temsilcileri ve muhtarların talep ve önerilerini dinledi. Bakan Ersoy programında ardından Bergama’dan ayrıldı.

  • Akdeniz’in en büyük kütüphanesi, Bakan Ersoy’un katılımıyla açıldı

    Akdeniz’in en büyük kütüphanesi, Bakan Ersoy’un katılımıyla açıldı

    Akdeniz’in en büyük kütüphanesi kapılarını açtı. Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’nün ev sahipliği yaptığı törene, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve eşi Pervin Ersoy, Antalya Valisi Hulusi Şahin, Kepez Kaymakamı Nusret Şahin, AK Parti Antalya Milletvekili İbrahim Ethem Taş, AK Parti MKYK Üyesi Menderes Türel, AK Parti Antalya İl Başkanı Ali Çetin ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    Törenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, “Akdeniz bölgesinin en büyük kütüphanesinin açılışını gerçekleştiriyor olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz” dedi. Tütüncü, “2009 yılında göreve geldiğimizde Kepez’in 350 bin nüfusumuz vardı. Ve Kepez’de hiç kütüphane yoktu. Bugün nüfusu 700 binlere ulaşan Antalya’nın en büyük nüfusuna sahip Kepez’de tam 22 kütüphane var. Bugün 22. Kütüphanemizin, Akdeniz bölgesinin en büyük kütüphanesinin açılışını gerçekleştiriyor olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz. 9 bin metre kare kapalı alanı, 1 milyon kitap kapasitesi ve aynı anda 2 bin 500 kişinin kullanabileceği harikulade bir ortamıyla içinde bulunduğumuz 350 kişilik salonu, sanat galerisiyle ve 5 adet temalı kütüphanesi ile gerçekten Cumhuriyetin 100. Yılına yakışan mümtaz bir eseri ortaya çıkaran arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum“ dedi.

    “Geleceğe izler bırakıyoruz”
    Belediyeciliğin modern dünyada şehre, kente kıymet katabilmek olduğuna değinerek sözlerini sürdüren Başkan Tütüncü, “Temel belediyecilik hizmetleri kocaman binalar, ışıltılı meydanlar , taşa toprağa yatırım bunlar bütün belediyeciliğin bildiği işler. Şehre değer oluşturabilmek geleceğe çok önemli izler bırakabilmek, bir neslin inşasına katkı verebilmek bunlar bizim medeniyet kotlarımızın en önemli unsurlarından birisi. Bugün geldiğimiz noktada modern dünyanın yarıştığı şehircilik modeli tam olarak budur. Biz bir taraftan şehre maddi manada katkı sağlarken, bir taraftan da gelecek tasavvuru, medeniyet şuuruyla bu güzel şehrimizi geleceğe taşımanın bilgiyle, teknolojiyle yarınlara taşımanın azmi gayreti ve kararlılığı içindeyiz“ diye konuştu.

    “Kültürel değerler taşıyan bir kent”
    Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü, modern dünyada bilgi, teknoloji ve inovasyonun kral, kültür ve sanatın da kraliçe olduğunu söyledi. Tütüncü, “Modern dünya bilimle, teknolojiyle kültür ve sanatla, turizmle geleceğe yürümenin şehirlerde bu modern dünyada bu yarışın içinde bulunmanın gayreti içerisinde Kim bu değerlere sımsıkı sarılırsa insanı, halkını, memleketini, ülkesini geleceğe çok güçlü bir biçimde taşıyor. Antalya olarak, ülke olarak çok önemli bir toprağın üzerinde yaşıyoruz. Atalarımız çok zor bir coğrafyaya, çok verimli bir coğrafyaya çadır kurmuşlar. Antalya’mız da kral ve kraliçe diyebileceğimiz büyük kültürel değerleri taşıyan dünyanın en güzel şehri. Bugün kütüphane açıyoruz. İftihar ediyoruz Akdeniz Bölgesinin en büyük kütüphanesi. Üniversite karşısında ve gençlere hizmet ediyor. Bu topraklar Antik çağdan bu yana dünyanın en büyük kütüphanelerine sahip topraklar. Antik dünyada 3 tane büyük kütüphane var. Ve bunların 2 tanesi Anadolu topraklarında yer alıyor. Bugün Antalya’da 400 antik kent var. Dünya da 400 antik kente sahip bir başka yer bulunmamaktadır “ dedi.
    “Atalarımızın ayak izlerine basa basa yürüyoruz” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Tütüncü, “22 kütüphane kurmamızın temelinde yatan felsefede tam da budur” diyerek sözlerini tamamladı.

    “Kütüphaneler medeniyetlerin kültür kaleleridir”
    Açılış töreninde konuşan Antalya Valisi Hulusi Şahin de, “Bir kütüphane açılışında salonlara sığmayan bir kalabalığı görmek ne kadar güzel.” diyerek sözlerine başladı. Vali Şahin, “Kütüphaneler medeniyetlerin kültür kaleleridir. Sizler kütüphaneleri dolduracak kadar eserleriniz yoksa kalıcı olamazsınız. İşte! Kepez’de 22 tane kültür kalesini Kepezlilere, Antalyalılara hediye eden belediye başkanımızı kutluyorum. Örnek olsun. 22 kütüphane muhteşem. Ama Antalya çok büyük. Daha yapılacak çok işler var. Kütüphane sayısını çok çok artırmamız lazım. Bu hususta tüm paydaşlarımıza görev düşüyor“diye konuştu.

    “Antalya çok özel bir konumda”
    Antalya Kütüphanesi açılış töreninde konuşan Kültür ve Turizm Bakanı Nuri Ersoy da, “Antalya hem tabiat güzellikleri, hem de kadim tarihiyle sadece ülkemizin değil dünyanın sayılı şehirlerinden biridir.” diyerek sözlerine başladı. Bakan Ersoy, “Tabiat güzellikleri ve tarihi sinerjisi Antalya’yı çok özel bir konuma taşıyor. Antalya için turizm, deniz, kumun akla gelmesi kabulü artık geçmişte kaldı. Bakanlığımız bu anlayışı değiştirme noktasında Antalya’nın tarihi ve kültürel varlıların öne çıkarılması görülür ve ulaşılabilir kılınması muhtelif, kesintisiz restorasyon ve kazılarla bu birikimin daha da zenginleştirilebilmesi çalışmalarını Antalya genelinde sürdürmektedir. Bu yaklaşımların sonucu olarak ta turizm ve kültür birbirini besleyen iki ana eksen haline gelmekte turizm kültüre, kültürde turizme sürekli enerjisini aktarmaktadır“ dedi.

    “Mimari tasarımıyla dikkat çekmekte”
    Kültürel gelişmişlikte kütüphanelerin rolünün tartışılmaz bir gerçek olduğuna değinen Bakan Ersoy, AK Parti iktidarının da tarihte olduğu gibi kütüphanelere çok daha büyük önem verdiğine vurgu yaptı. Ersoy, “Bilgi üretimine katkı sağlayıcı, çeşitlendirme temelci, yenilikçi süreçlerle ilerleyen kütüphanecilik anlayışımızı her geçen gün daha da geliştirmekteyiz. İçerik ve sayısal birikimi güçlü, fiziki yapıları gelişmiş kütüphaneler bir uçtan bir uca ülkemizin şehirlerini süslüyor. Bulundukları bölgeye, bölge insanına değer katmaya devam ediyorlar. Antalya Kütüphanesi de bu güzel zincirin parlak bir örneği olarak karşımızda Bir cazibe merkezi olan Kepez’de, belediyemizin hiçbir fedakarlıktan kaçınmadan inşa ettiği 9 bin metre kare alanda, giriş dahil 5 katlı alanda, engelli vatandaşlarımızda dahil, aynı anda 2 bin 500 kişinin kullanım sağlayacağı şekilde tasarlandı. Dini eserler, güzel sanatlar, nadir eserler, çocuk, gençlik ve araştırma kütüphaneleri olarak 5 ayrı kütüphaneyi de barındırmaktadır. 1 milyon kitap kapasiteli kütüphane, 10 kilometrelik raf uzunluğu ve kayıtlı 400 bin kitap ile Antalya Kütüphanesi Türkiye’nin sayılı kütüphanelerinin arasında bulunmaktadır. 365 gün 24 saat hizmet veren kütüphane örnek bir kütüphanedir. Kapılarını açtığı 29 Ekim 2023 tarihinden, 29 Kasım 2023 tarihine kadar 180 bin ziyaretçi ağırlaması, kentin kültürel eko sistemine yapacağı katkı hakkında daha şimdiden bize fikir vermektedir. Mimari tasarımıyla estetik ve teknikte bir iddia ortaya koyan Antalya Kütüphanesi, doğal ışığıyla dikkat çekmektedir. Modern kütüphanecilik yaklaşımı ve teknik donanımıyla çağın ihtiyaçlarını gözetirken cam kubbeli tavanına nakşedilen ‘Kalem’ süresinin, kaleme ve onun satır satır yazdıklarına yemin olsun ayeti ve Türk bayrağı kompozisyonlu ışıklandırmasıyla da kadim değerlere vurgu yapılmaktadır“ diye konuştu.

    “Kepez’e gerek yok başkan yapıyor”
    Cumhuriyetin 100. Yılında 100 kütüphane projesini hayata geçirdiklerine değinerek sözlerini sürdüren Bakan Ersoy, “Bu proje ile Türk kütüphaneciliğine büyük bir kakı sağlandı. Kepez Belediyesi kendi özgün projesiyle bir başka açıdan yerel yönetimler cenahından kütüphanecilik birikimimize çok güçlü bir katkı verdi. başkana örnek bir eser gerçekleştirdiği için çok teşekkür etmek istiyorum. Siyaset sınırlı kaynakla sınırsız talebi karşılama sanatıdır. Kaynak yok diyerek bahanelere sığınmak yerine sayın başkan Kepez’de Antalya’nın en büyük kütüphanesini yaptı. Siz 9 bin metre kare yaptınız, biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak daha büyüğünü yapmamız gerekiyor. Tabi Kepez’e kütüphane yapmaya gerek yok. Kepez’de başkan yapıyor zaten. Ben Antalya Kütüphanesi’nin yapımında emeği geçen başta Başkan Hakan Tütüncü olmak üzere tüm ekibimize şükranlarımı sunuyorum. Ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak bu kültür hazinesiyle ilgili ihtiyaç duyduğunuz her anda yanınızda olduğumuzu bildirmek isterim“ dedi.
    Konuşmaların ardından kurdele kesimiyle Akdeniz’in en büyük kütüphanesi Antalya Kütüphanesi hizmete açıldı. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve beraberindeki heyet, Kepez Belediye Başkanı Hakan Tütüncü’nün ev sahipliğinde kütüphaneyi gezdi.

  • Ersoy: “Turizmde dünyanın süper ligindeyiz”

    Ersoy: “Turizmde dünyanın süper ligindeyiz”

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Antalya’da Belek Turizm Bölgesi’ndeki Nest Kongre Merkezi’nde düzenlenen 13. Uluslararası Resort Turizm Kongresi’ne katıldı. Burada tüm öğretmenlerin gününü kutlayarak konuşmasına başlayan Bakan Ersoy, turizmde konusunda da dolu dolu bir yılın sonuna geldiklerini, yılbaşında hedeflenen 55,6 milyar dolar turizm gelirine Kahramanmaraş merkezli depremler, seçim süreci ve İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına rağmen yakın olduklarını söyledi.

    “Ocak-Ekim döneminde 50,2 milyon kişiyi aştı”

    Bakan Ersoy, turizm rakamlarıyla ilgili ise şunları söyledi:
    “2023 yılı Ocak-Ekim döneminde ağırladığımız toplam ziyaretçi sayısı 50,2 milyon kişiyi aştı. Tatilde Türkiye’yi tercih eden yabancı turist sayısı bu 10 ayda, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 11,58’lik artış gösterdi. Turizm gelirlerinde 2023 Ocak-Eylül döneminde 42 milyar dolara ulaşmış durumdayız. Geçen yılın aynı döneminde ulaşılan 35 milyar dolarlık gelirle kıyaslandığında, yüzde 20’lik bir artış elde ettiğimizi memnuniyetle görüyoruz.”

    “Dünyanın süper ligindeyiz”

    Türkiye’nin turizmde artık dünyanın süper liginde yer aldığına dikkati çeken Ersoy, “Türkiye olarak turizmde artık dünyanın süper ligindeyiz. Hedeflerimize uygun bir şekilde ilerliyoruz. 2028’de hedefimiz çok daha büyük. Turizm gelirinde çıtayı 100 milyar dolar seviyesine çıkaracağız” dedi.

    Sürdürülebilir turizm vurgusu

    Turizmde geleceğin en önemli trendlerinden birisinin sürdürülebilir turizm olacağının altını çizen Bakan Ersoy, bu alanda etkin bir çalışma yürüttüklerini vurguladı.

    Sürdürülebilir Turizm Programı kapsamında 7 bin 568 tesisin birinci aşama belgesi, 634 tesisin de üçüncü aşama sertifikası aldığını aktaran Ersoy, “Halihazırda devam eden çalışmalar kapsamında 809 tesisimizin de belgelendirme süreci devam etmektedir. Toplamda belgelendirme sürecine dahil olan bu 9 bin 11 tesisin bin 357’si ise Antalya’da bulunuyor. Antalya turizmdeki liderliğini, sürdürülebilirliğe verdiği önem ve hassasiyet ile güçlü bir şekilde destekleyerek devam ettirmekte” diye konuştu.

  • 400 yıllık Bursa Mevlevihanesi ilk günkü ihtişamına kavuştu

    400 yıllık Bursa Mevlevihanesi ilk günkü ihtişamına kavuştu

    Osmanlı Sultanı 1. Ahmed’in emriyle 1615 yılında Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan, 1925 yılında yasayla kapatıldıktan sonra bir süre farklı amaçlarla kullanıp, atıl hale gelen ve türbe dışındaki bölümleri yok olan Bursa Mevlevihanesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından ilk günkü özgün kimliğiyle yeniden ayağa kaldırıldı.

    ‘Semahane’, ‘Türbe’, ‘Meydan-ı Şerif’, ‘Matbah-ı Şerif’ ve ‘Dedegan Hücreleri’ ve ‘Selamlık’ olmak üzere 3 bölümden oluşan yapı, özgün kimliğiyle Bursa’ya değer kattı. Mevlevihane’nin özellikle Semahane bölümündeki tavan işlemeleri ve ahşap oymaları göz kamaştırırken, Matbah-ı Şerif bölümü Mevlevilik kültürünün tüm yönleriyle anlatıldığı bir müzeye dönüştürüldü.

    Bursa Mevlevihanesi’nin kubbe yazıları, orijinalinin aynısı olarak talik tarzda hattat Mahmut Şahin tarafından kaleme alındı. Dedegan Hücreleri ve Selamlık bölümünde Uludağ Üniversitesi iş birliğiyle uzmanlık seviyesinde musiki ve hat derslerinin verileceği Mevlevihane, haftalık sohbet programları, sema gösterileri, musiki ve hat dersleri ile Mevlevi kültürünün tüm yönleri ile yaşatılacağı bir merkez oldu.

    Bursa’nın tarihi ziynetlerine yeni bir halka olarak eklenen Bursa Mevlevihanesi’nin resmi açılışı, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un da katıldığı törenle yapıldı.

    Bursa bir rüya şehirdir
    Bursa Mevlevihanesi’nin açılış töreninde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, “Bursa’nın gecesi ayrı güzel, gündüzü ayrı; yazı ayrı güzel, kışı ayrı. Baktığınız her noktada binlerce yıllık yaşanmışlık adeta canlanıyor. Sokaklarında gezinirken bir yanda Orhan Gazi’nin kuruluş günlerinde gök kubbeye yükselen nevbetlerini dinliyorsunuz, bir yanda Evliya Çelebi’nin hayranlıkla bakan gözlerine denk geliyorsunuz, bir yanda Osman Hamdi Bey’in tablosuna yansıttığı resmi temaşa ediyorsunuz, bir yanda da Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Bursa’yı metheden satırlarını ve mısralarını okuyorsunuz. Velhasıl Bursa güzel şehir. Tarihî mirasımıza sahip çıkmak, korumak ve geleceğe aktarmak da bizim asli vazifemizdir” dedi.

    Tarih ayağa kalkıyor
    Ecdada ve tarihe hürmet kapsamında yaptıkları çalışmalardan örnekler veren Başkan Aktaş, Tarihî Çarşı ve Hanlar Bölgesi’nde 40 yıllık bir hayali gerçekleştirdiklerini, Zindan Kapı, Tophane Meydanı, Saat kulesi, İznik surları gibi pek çok restorasyon projesini hayata geçirdiklerini vurguladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın da destekleriyle İznik’in 2024 yılında UNESCO Daimi Listesi’ne girdiğine şahit olmak istediklerini kaydeden Başkan Aktaş, Bursa’nın 2022 Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edilmesindeki destekleri nedeniyle Bakan Mehmet Nuri Ersoy’a teşekkür etti.

    Bu aşk Bursa’yı saracak
    Açılışı yapılan 400 yıllık Bursa Mevlevihanesi’nin 98 yıl önce sırlanmasının ardından mescit, karakol, askeri depo ve son olarak su deposu gibi farklı işlevler için kullanıldığını ifade eden Başkan Aktaş, “Bu sevgi, aşk ve muhabbet Bursa sokaklarına dalga dalga yayılacak. Bursa Mevlevihanesi’nin yeniden inşa ve ihyası için gayret gösteren Prof. Dr. Mustafa Kara hocamıza ve Safiyyüddin Erhan Beyefendiye teşekkür ederim. Bütün bu süreçte yaptığı akademik çalışmalarla bize yol gösteren, yarınlara miras kalması için ‘Bursa Mevlevihanesi’ adlı eseri hazırlayan Prof. Dr. Hasan Basri Öcalan’a şükranlarımı sunarım. Bursa Mevlevihanesi son Postnişini Mehmed Şemseddin Efendi’nin dördüncü kuşak torunu Nesibe Günalp Kal hanımefendi, Bursa Mevlevihanesi’ne ve Mehmed Şemseddin Dede’ye ait 133 eseri bağışladı, kendilerine hassaten teşekkür ederim. Ayrıca Bursa Mevlevihanesi için aylardır semazen yetiştirme noktasında büyük katkıları olan Postnişin Fahri Özçakıl’a; mutrib ekibindeki çalışmaları için Doç. Dr. Zinnur Kanık’a teşekkürlerimi sunarım. Mevlânâ Hazretleri’nin vuslatının 750’nci yıl dönümü olan 2023 yılı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından genelgeyle ‘Mevlânâ Yılı’ ilan edildi. Bursa Mevlevihanesi’nin yeniden inşasının bu önemli yıla denk gelmesi de tarihe not düşmek bakımından ayrıca önemli. Bursa Mevlevihanesi’nin ihyasında emeği geçen değerli isimlere, mesai arkadaşlarıma, kurum ve kuruluşlara ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. 750. vuslat yıl dönümünde Hazreti Mevlânâ’yı da rahmet ve hürmetle yâd ediyorum” diye konuştu.

    Manevi yol göstericilik
    Mevlevîliğin, Mevlana Hazretlerinin manevî yol göstericiliğini, bir merkez etrafında kurumsal hale getirme çabasıyla ortaya çıktığını ifade eden Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da Mevlana’nın oğlu Sultan Veled’in tasvibi ve Hüsameddin Çelebi’nin takibiyle Konya’da inşa edilen türbenin, Mevlana Hazretlerinin aziz naaşını saklamasının yanında ilk Mevlevî Dergâhı olma özelliği taşıdığını vurguladı. Mevlevîhaneler tarih boyunca, toplumun her kesiminden insanın manevî hayatına tesir ettiğini dile getiren Bakan Ersoy, “Mevlevîlik tabir-i caizse, hem iç hem de dış güzelliğe odaklanmıştır. Böylece müntesipleri bir yandan kâmil insan olurken, diğer yandan da güzel sanatlara verilen önemle dergâhlardan pek çok sanatkâr yetişmiştir. Özellikle musıki alanında Nutkî, Osman Selâhaddin, Kutbünnâyî Osman, Selim, Abdülbâki Nâsır, Hamâmîzâde İsmâil, Ahmed Celâleddin, Zekâî ve, Fahreddin Dedelerle Itrî, III. Selim ve Rauf Yektâ Bey iz bırakmış isimlerdir. Ancak bu eğilim; Mevlevîliğin, dergâha kapanıp dışarıyla ilgilenmeyen bir yapı olduğu zannı da uyandırmamalıdır. Zira, Hz. Mevlana’dan feyzle devletin dirliği, milletin huzurunu esas alan Mevlevîlik, ülkenin bekası için her zaman hassas olmuştur. Devlet, millet her zora düştüğünde, mesela özellikle 18 ve 19’uncu yüzyıllarda peş peşe savaşlar yaşanırken, Mevlevî dergâhları sosyal dayanışma ve yardımlaşma görevi üstlenmiştir. I. Dünya Savaşı’nda; tren hattına yakın Yenikapı Mevlevîhânesi’nde bir hastane kurulmuş, Galata Mevlevîhânesi’nde yardım toplanmış, Kıbrıs ve Girit gibi adalardaki Mevlevîhâneler, zulüm gören Müslümanlar için bir sığınak, Anadolu’ya bir geçiş noktası olmuş, ‘Mücâhidîn-i Mevlevîyye Alayı’ adını taşıyan gönüllü alayı Filistin cephesinde çarpışmıştır” diye konuştu.

    Aşk, mârifet ve hizmet
    Mevlevîlik’te tarikat esasının, aşk, mârifet ve hizmet olduğunu kaydeden Bakan Ersoy, “Mevlana Hazretleri’nin nezdinde en kutsî vazife çalışmak olduğundan, dergâhta ilerleyebilmek hizmete endeksliydi. Bir yandan manevî yolculukta derinleşilirken diğer yandan da hem dergâh içi günlük işler görülür hem de bir sanatta ihtisas sahibi olunmaya gayret gösterilirdi. İşte içinde bulunduğumuz Bursa Mevlevîhanesi de bütün bu özellikleri bünyesinde taşıyan bir dergâhtı. 1615 yılında, Sultan I. Ahmed’in isteğiyle Cünûnî Ahmed Dede tarafından inşa edilen dergâh, gerek Bursa’nın gerekse Bursa dışından gelenlerin manevî hayatını olgunlaştırırken, güzel sanatlar alanında da bir mektep vazifesi gördü. Burada, dört asır boyunca; semâ, meşkler, hat, tehzîp, duvar ve tavan işlemeciliği, ahşap oyma alanlarında incelikli çalışmalar yapıldı. Bursa Mevlevîhânesi’ne gösterdikleri ilgiden, ihtimamdan dolayı Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne, Sayın Başkan Alinur Aktaş ve çalışma ekibine, bu güzide mekâna emek veren işçi, usta ve sanatçı arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Mevlana Hazretlerini bir kez daha rahmetle anıyorum” dedi.

    Törende söz alan Bursa Valisi Mahmut Demirtaş da 98 yıl aradan sonra Bursa’nın kadim miraslarından Mevlevihanenin yeniden ihyası çalışmalarını gerçekleştiren Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a teşekkür etti. Bursa’nın tarih boyunca ilim, irfan ve sanat dünyasına kucak açtığını ifade eden Demirtaş, “14. yüzyıl Bursa’sı üretim ve ticaretin olduğu kadar tasavvufun da merkezi haline gelmişti. Tasavvuf terbiyesinin en güzel uygulamaları bu merkezlerde gerçekleştirilmiştir. Bu mekanlarda ihya edilen o gönüllerle şehrin tabii güzelliği taçlandırılmıştır. Bursa Mevlevihanesinde eski günlerde olduğu gibi terbiye ocağı yanmaya devam edecektir. Hayırlı olmasını diliyorum” şeklinde konuştu.

    Hz. Mevlana’nın 22. kuşaktan torunu Esin Çelebi Bayru ise, “Hz. Mevlana’nın dediği gibi ‘madem ki bir ağaç diktin onu sula’. İşte maddi manevi çalışmaların karşılığını bulması gerekir. Bu gönül ve kültür mekanının amacı doğrultusunda, ehil kişilerin ellerinde kültürümüzü yaşatması ve insanımıza faydalı olması en büyük dileğimiz ve duamızdır. Bursa Mevlevihanemizin 400 yıllık tarihinde yeniden vücut bulmasında katkıları bulunan tüm dostlara, adsız kahramanlara çok teşekkür ederim” dedi.

    Konuşmaların ardından Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bakan Ersoy’a günün anısına ipek tabloya nakşedilmiş Bursa Mevlevihanesi’nin orijinal minyatürünü hediye etti.

    Daha sonra Bakan Ersoy tarafından Mevlevi geleneği olan çerağ uyandırma ritüeli olarak kandil yakıldı.Kültür Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği ve Bursa Mevlevihanesi Postnişini Fahri Özçakıl, çerağ uyandırma gülbankı okudu. Okunan duaların ardından Prof. Dr. Mustafa Kara ve Sayfiyüddin Erhan tarafından hazırlanan ebcetli kitabe protokol tarafından duvara asıldı. Daha sonra Bakan Ersoy ve protokol tarafından mevlevihanenin ve müzenin açılış kurdelesi kesildi.

    Ardından Mevlevihane içerisinde sema ayini düzenlendi. Sema mukabelesinin başında postnişin Fahri Özçakıl bulundu.

  • Berlin Turizm Fuarı’nda Türk stantları

    Berlin Turizm Fuarı’nda Türk stantları

    Dünyada turizm alanındaki en önemli fuarlardan biri olan ITB Berlin Turizm Fuarı, Covid-19 pandemi önlemleri çerçevesinde verilen 3 yıllık aranın ardından yeniden sektör temsilcilerini ve turizm paydaşlarını bir araya getiriyor. 1966’tan bu yana aralıksız olarak düzenlenen ve Berlin’in en önemli uluslararası etkinliklerinden biri olan ITB, bu yıl özel ziyaretçileri kabul etmeyerek kapılarını yalnızca sektör temsilcilerine ve dünya basınına açıyor.
    Fuarda aralarında Türkiye’nin de bulunduğu toplam 184 ülkeden 12 bin 400 turizm şirketi ve sektör temsilcisi, 160 bin metrekare alanda ziyaretçilerle buluşuyor. 7-9 Mart tarihleri arasında “Mastering Transformation“ (Dönüşümde Uzmanlaşmak) adı altında düzenlenen ITB’nin bu yıl konuk ülkesi Gürcistan oldu.


    Bakan Ersoy fuara Katıldı

    Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da fuarın ikinci gününde ITB’yi ziyaret etti. Beraberindeki heyetle Türk stantlarını gezen Bakan Ersoy, Türk sektör temsilcilerini ziyaret edip, fuarla ilgili katılımcılarla ayaküstü kısa sohbetler etti.

    Berlin Turizm Fuarı’na bu yıl Türkiye’den yüz civarında, tur operatörü, seyahat acentesi otel ile turizm alanında faaliyet gösteren çeşitli kuruluşlar katılıyor. Türkiye standında giderek önem kazanan sağlık turizmi, golf turizmi, doğa sporu gibi alanlar da yer alıyor.
    International Tourism Exchange Berlin (ITB), dünya çapında turizm sektöründeki en önemli etkinlik olarak görülüyor.