Etiket: kurtuluş

  • Hatay’da 202’nci saatte inanılmaz dönüş

    Hatay’da 202’nci saatte inanılmaz dönüş

    Depremin 9’uncu günü 202’nci saatinde Antakya Cumhuriyet Mahallesi Çiper Apartmanı’nda iş makinesi enkaz çalışması sırasında canlı birisi olduğu fark edildi. 911 arama kurtarma ekiplerinin müdahalesiyle isminin Emine Akgül olduğu çevredeki vatandaşlardan öğrenilen 26 yaşındaki kadın, enkaz arasından çıkarıldı. Ağır yaralı ve yarı baygın olduğu söylenilen Akgül ambulans ile hastaneye kaldırıldı.

    911 Arama Kurtarma ekibi başkanı Mustafa Gürsoy, “Kepçeci kardeşimiz durumu fark edince ekiplere haber verdi. Etraftaki herkes de yardımcı oldu, sağ olsunlar hep birlikte enkaz altında kalan kızımızı sedyeye koyduk. Sedyeye koyarken hissettik, ayakları soğuktu. Soğumaya başlamıştı ama bilinci yerindeydi. Allah’a şükürler olsun. Böyle şeyler bizim umudumuz oluyor” dedi.

    911 ekibi üyesi Zişan Köşe ise yaşananları anlatarak, “Bize ihbar geldiği andan itibaren ekip olarak intikal ettik. Gerekli çalışmaları diğer ekiplerle koordine olarak vatandaşımızı canlı bir şekilde sağ salim çıkardık” diye konuştu.

  • Depremin 131. saatinde enkazdan kurtarıldı

    Depremin 131. saatinde enkazdan kurtarıldı

    Kahramanmaraşlı merkezli 10 ilde büyük yıkıma neden olan deprem felaketinin ardından arama kurtarma çalışmaları sürüyor.

    Depremin 5. gününde Hatay’dan umutlu haberler gelmeye devam ediyor. Hatay’da arama kurtarma çalışmalarına destek veren Kartal Belediyesi Sivil Savunma Uzmanlığına bağlı Arama-Kurtarma Ekipleri, Brisa, İHH, İzmit Kordsa ve Zonguldak TTK arama kurtarma ekipleri ile beraber yaptıkları çalışmada 5 katlı binanın altında kalan 7 yaşındaki Ilgın isimli kız çocuğunu depremin 131. saatinde enkaz altından kurtardı.

    İlk müdahalesi yapılan küçük kız, sağlık ekiplerine teslim edildi.

  • İkinci kattan atladı, kurtuldu

    İkinci kattan atladı, kurtuldu

    Malatya’nın Doğanşehir ilçesinde yaşayan Musa Batıran, Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde meydana gelen depremde hükümet konağında yakalandı. Deprem anında duvarların yıkıldığına şahit olan Batıran canını kurtarmak için ikinci kattan atladı. İkinci kattan atlayan Batıran, hükümet konağının yanında bulunan kar yığınının üzerine düşerek yaşama tutundu. Depremin etkisi ile yıkılan hükümet konağından düşen bir duvar parçası Batıran’ın ayağını yaraladı. Yaralanan Batıran, Malatya’da kurulan sahra hastanesinde ilk müdahalenin ardından Mardin Devlet Hastanesine geldi. Hastanede doktor ve sağlık personellerinin ilgisinin çok fazla olduğunu belirten Batıran, tüm Türkiye’nin bir daha böyle durum yaşamamasını istediğini belirtti.

    “Duvarlar çökünce ikinci kattan kar birikintisinin üzerine atladım”

    Deprem anında bulunduğu hükümet konağında ikinci kattan atlayarak kurtulduğunu belirten Musa Batıran, “Allah kimseye böyle bir şey yaşatmasın, bunun korkusunu, acısını yaşayan bilir. Depreme Malatya Doğanşehir’de hükümet konağında yakalandım. Deprem olduğu anda duvarlar çökmeye başladı, duvarlar çökünce ikinci kattan kar birikintisinin üzerine atladım. Konak yıkılırken duvar ayağıma denk geldi ve yaralandım. O an binalar yıkılıyor insanlar telaş içerisinde kaçıyordu. Sürünerek ve eşimin de yardımıyla oradan uzaklaştım. Yollar kapalıydı ve telefonlar çekmiyordu. Hastaneye gittik, hastanenin yıkılmasından dolayı sahra hastaneleri kurulmuştu orada geçici olarak sargı yaptılar. Sabah kendi imkânlarımızla Mardin Devlet Hastanesine geldik. Buradaki hastanede bizimle çok iyi ilgilendiler. Buradan çok memnunuz bizimle aşırı derece çok ilgileniyorlar. Enkaz altında kalanların bir an önce çıkarılması için dua ediyorum. Allah kimsenin başına getirmesin böyle bir durumu” dedi.

  • Depremden 7 kişilik aile saniyelerle kurtuldu

    Depremden 7 kişilik aile saniyelerle kurtuldu

    Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi olan ve 10 ili etkileyen 7,7 büyüklüğündeki depremde yıkılan apartmanların enkaz çalışmaları devam ederken, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi 5 Nisan Mahallesinde bulunan Yoldaş Apartmanının enkaz çalışması tamamlandı.

    Enkaz altında kalmaktan saniyelerle kurtulan 7 kişilik Turgay ailesinden Mehmet Sait Turgay, korku dolu anları anlattı. Turgay, yıkılan binalarının önünde yaptığı konuşmada, “Gece uyuduğumuz sırada sallanmaya başladık. Öğretmen oğlum ve ailesi bizimleydi, toplamda 7 kişiydik duvarlar tutunduk. 1 dakikaya yakın durdu o sırada dışarı kaçmamız bir oldu. Çığlıklar vardı, bir kısmı kendini kurtardı.

    Uzaklaştığımız sırada oğlum aracını çıkartmaya çalışırken bina çökmeye başladı, araçları fırlattı, göz gözü görmedi toz duman oldu. Komşularımı kaybettim, insanları çok iyiydi kendi hallerindeydi, apartmanın yükü ağırdı. Üzülüyorum keşke onlar da canlarını kurtarsaydı. Rabbim bir daha yaşatmasın inşallah, devlet koştu AFAD, arama kurtarma, polis geldi ama apartman yerle bir olmuştu yapacak bir şey yoktu” dedi.

  • 104. saatte gelen kurtuluş

    104. saatte gelen kurtuluş

    10 şehrin etkilendiği iki büyük depremde Adıyaman’daki Göçer Apartmanı da yıkıldı. Enkaz altında yaralılar bulunduğu ihbarı üzerine ses dinlemesi yapıldı.

    Eyüp Ak’ın (60) enkaz altında sağ olduğu belirlenince zamanla yarış başladı. Jandarma arama, AFAD ile sivil arama kurtarma ekiplerinin enkaz altında hummalı çalışması neticesi Eyüp Ak çıkarılarak hastaneye kaldırıldı.

    UMKE ekipleri, termal battaniyeye sardıkları Ak’ı kurtarma ekiplerinin yardımıyla ambulansa ve daha sonra hastaneye sevk ettiler.

    Eyüp Ak’ın eşi Vesile Ak ile torunu Nihan Ak’ın da enkaz altında olduğu, ayrıca enkaz altında Okan Akoğlu adlı bir kişinin daha olduğu öğrenildi. Vesile Ak’ın çıkarılması için enkaz üstündeki görevlilerin bir kısmı indirilerek, sürekli ses dinlemesi yapılıyor.

  • İğne mi o, acır mı?

    İğne mi o, acır mı?

    Türkiye’nin doğusundaki 10 ilde yıkıma sebep olan 7.7 ve 7.6’lık Kahramanmaraş depreminin 98. saatinde arama kurtarma ekipleri bir inanılmazı daha gerçekleştirdi. Dün gece sabaha karşı Bakırcı Apartmanında küçük bir kız çocuğunun sesini alan ekipler bu bölgeye yoğunlaştı. Kurtarma ekiplerinin sorularına kız çocuğu Arapça cevaplar verince anlaşabilmek için enkaza Arapça bilen bir kişi çıkarıldı. İsminin Tec Muhammed El Halef olduğunu ve evin salon kısmında olduğunu anlatan küçük kız çocuğu arama kurtarma ekiplerini de yönlendirdi.

    Yaklaşık 5 saat süren kazı çalışmasının ardından kurtarma ekipleri 7 yaşındaki Tec’in bulunduğu bölgeye indi ve küçük kızı 98 saat sonra dışarıya canlı olarak çıkardı. Tec’in ilk sözleri kendisine susayıp acıktığını soran kurtarma görevlisine evet demek oldu. Daha sonra kendisine susuzluğunu ve açlığını giderecek bir ilaç vereceğini belirten UMKE görevlisine ne ilacı diye soran küçük kız damar yolu açmak isteyen görevliye de ‘Ne o ? İğne mi? Acır mı?’ şeklinde sorular yöneltmesi kurtarma ekiplerini bir yandan güldürürken bir yandan da duygulandırdı. Kurtarma ekiplerinin elleri üzerinde sedyede bağlı şekilde enkazdan çıkarılıp aşağıya indirilen 7 yaşındaki Tec 112 ambulansına konulup hastaneye kaldırıldı.

  • 92 saat sonra el sallayarak çıktı

    92 saat sonra el sallayarak çıktı

    Türkiye’yi yasa boğan ve 10 şehrin etkilediği depremin 4’üncü gününde bölgede çalışmalar hız kesmeden devam ediyor. Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından enkazda süren çalışmaların 92’inci saatinde güzel bir haber daha geldi. Manolya Apartmanı’nda enkaz altında kalan Hatice Özçelebi (33) 92 saat sonra ekipler tarafından sağ olarak kurtarıldı.

    Hatice enkazdan el sallayarak çıkarken yaşanan mutluluk kameralara yansıdı. Ardından enkaz altından anne Mihriban Özçelebi (63) ekipler tarafından itinayla çıkarıldı. İki güzel haberin ardından yaşanan sevinç anbean kameralara yansıdı.

  • Enkaz çalışmalarının 96. saatinde gelen kurtuluş

    Enkaz çalışmalarının 96. saatinde gelen kurtuluş

    Pendik Belediyesi Arama Kurtarma Ekipleri (PEAK) Hatay’da katıldığı çalışmalarda 1,5 yaşındaki kız çocuğu Sela Elbarazi’yi ve aynı aileden dört kişiyi 96 saatin ardından enkaz altından sağ çıkardı. Enkaz altından sağ kurtarılan Sela Elbarazi sağlık ekibine teslim edilirken ekipler sevinç gözyaşı döktü.

    Hatay Antakya Ürgan Paşa Mahallesi, Şehit Mehmet Duran Caddesi, Huzur Apartmanı, 14 numarada çalışma yapan Pendik Belediyesi arama kurtarma ekipleri bebek sesi duyarak çalışmalarını yoğunlaştırdı. Yoğun çabalar sonrası 1,5 yaşındaki Sela bebek enkazdan sağ çıkarıldı. Ardından Sela’nın anne babası, kardeşi ve dayısı da enkazdan sağ olarak çıkarıldı.

  • Bursa’nın işgal ve kurtuluş süreci sergide

    Bursa’nın işgal ve kurtuluş süreci sergide

    Bursa Büyükşehir Belediyesi ile Bursa Uludağ Üniversitesi (BUÜ) Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hacer Karabağ iş birliğiyle hazırlanan sergi, Bursa Kent Müzesi eski defterdarlık binasında ilgililerin dikkatine sunuluyor.

    Milli hafızanın canlandırılması, kentlilik bilinci ve kimliğinin güçlendirilmesi amaçlarını taşıyan sergide dönemin yerli, yabancı gazete ve arşiv belgelerinde yer alan belge ve fotoğraflara yer veriliyor. Savaş dönemindeki teçhizat ve giysilerin bulunduğu sergide belgesel gösterimi de yapılıyor.

    “Çok zengin bir görsel materyalimiz söz konusu”

    Karabağ, 11 Eylül’ün Bursa’nın kurtuluşunun 100’üncü yıl dönümü olduğunu anımsattı.

    Bu vesileyle sergi, belgesel ve kitapla bu süreci taçlandırmak istediklerini belirterek, kent hafızasına da katkı sağlamayı amaçladıklarını söyledi.

    Karabağ, sergiyi gezenlerin dönemin arşiv belgelerinin orijinallerine ve çevirilerine ulaşabileceğini anlatarak, “Fotoğraflar, özellikle çok zengin bir görsel materyalimiz söz konusu. Bunları hem Yunan kaynaklarından hem Uluslararası Kızıl Haç Örgütünün arşivinden edindiğimiz görsellerle taçlandırmaya çalıştık. Aynı zamanda dönem gazetelerini, hem yerli basından hem yabancı basından orijinal halleriyle beraber ziyaretçilerimize sunuyoruz.” ifadesini kullandı.

    Sergiyi ziyaret edenlerin duygulandığını belirten Karabağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Her mesleğin bir zorluğu vardır. Tarihçi olmanın ayrı bir zorluğu vardır. Omuzlarınızda bir yük hissedersiniz. Doğru aktarmak, tarihi doğru aktarmak. Biz bu belgeseli ve sergiyi her objesinden çok etkilenerek hazırladık. O dönemki yaşanan katliamlar, vahşetler ve bunların fotoğrafları. Biz bunları sansürlü bir şekilde sunduk. Her biri bir hikaye anlatıyordu, bizi çok fazla etkiledi. Aynı zamanda verilen o mücadele. Kadını erkeğiyle, genciyle, yaşlısıyla hatta çocuğuyla verilen bu Milli Mücadele Bursa’daki İstiklal Harbi hepsi bizim için çok değerliydi. Bunlardan bir örnek vermek istiyorum. 11 Şubat 1921 tarihli Hakimiyet-i Milliye Gazetesi’nde bir haber vardır ‘Kuvvacı İhsan’ başlığıyla. İhsan 12 yaşındadır ve arkadaşlarıyla dağa çıkar. Dönemin Yunan işgal kuvvetinin komutanına şöyle bir mektup bırakır: ‘Şimdi biz dağa çıkıyoruz ama ordumuzla beraber geri döneceğiz.’ İşte Bursa’daki İstiklal Harbi’nin mücadelesinin arkasında kadını, erkeği, genci, yaşlısı ve çocukları da mevcuttur.”

    Karabağ, serginin 17 Aralık’a kadar gezilebileceğini sözlerine ekledi.

  • İnegöl’de zaferin 100’üncü yıl dönümü

    İnegöl’de zaferin 100’üncü yıl dönümü

    6 Eylül 1922 tarihinde düşman işgalinden kurtulan İnegöl, zaferin 100’üncü yıl dönümünü kutluyor. Kutlamalar, bu sabah düzenlenen resmi törenlerle start aldı. Çelenk törenin konuşan Belediye Başkanı Alper Taban, büyük zaferlerin ardında büyük inançlar olduğuna vurgu yaparak; “Bugün esaret zincirlerini kırışımızın 100. Yılında, emin adımlarla ufukta yeni hedeflere yürürken, ardımızda sakladığımız gücün ve ruhun da varlığını asla unutmadık, unutmayacağız” dedi.

    İnegöl, 6 Eylül 1922 tarihinde yazılan kahramanlık destanıyla düşman işgalinden kurtuluşunun 100. yıldönümünü kutluyor. Geçtiğimiz hafta başlayan 6 Eylül İnegöl’ün düşman işgalinden kurtuluş yıldönümü etkinlikleri, bu sabah 09.30’da gerçekleştirilen resmi törenlerle devam etti. Atatürk Anıtında gerçekleştirilen çelenk sunma törenleri sonrası şehitlik ziyareti yapıldı.

    RESMİ TÖREN ÇELENK SUNUMUYLA BAŞLADI

    6 Eylül İnegöl’ün düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü etkinlikleri kapsamında sabah 09.30’da Atatürk Anıtı önünde çelenk töreni gerçekleştirildi. Törene; Kaymakam Eren Arslan, AK Parti Bursa Milletvekili Vildan Yılmaz Gürel ve Belediye Başkanı Alper Taban ile birlikte siyasi parti temsilcileri, STK temsilcileri, kurum ve daire amirleri katıldı. Törende sırasıyla Kaymakamlık çelengi ve İnegöl Belediyesi çelenkleri anıta bırakıldıktan sonra saygı duruşu ve İstiklal Marşı okundu.

    “6 EYLÜL, İNEGÖL İÇİN YENİDEN DİRİLİŞİN VE KÜLLERİNDEN DOĞUŞUN TARİHİDİR”

    Anıtta yapılan tören, Belediye Başkanı Alper Taban’ın günün anlam ve önemine ilişkin konuşması ile devam etti. Tarihi bir günün yıl dönümünün kutlandığını anımsatan Başkan Taban, “Bugün İnegöl’ümüzün düşman işgalinden kurtuluşunun 100. Yıl dönümü. Büyük zaferlerin ardında, büyük inançlar vardır. Milli Mücadelenin kırılma noktalarından biri olan Büyük Taarruz ile başlayan ve dalga dalga yayınlan bir kurtuluş harekatı, 6 Eylül 1922’de İnegöl için anlam bulmuştur. 6 Eylül, İnegöl için yeniden dirilişin ve küllerinden doğuşun tarihidir. Bu anlamlı günde kahraman ordumuz ve milletimiz, bu topraklarda adeta destan yazmış ve kadim şehrimiz Şükrü Naili Gökberk Paşa komutasındaki askerlerimizin zaferiyle, esaretten kurtarmıştır. Bu uğurda yüzlerce şehit verilmiş, binlerce vatan evladı gazi olmuştur. Her bir dakikası ayrı bir destan olan 6 Eylül tarihi, içerisinde onlarca hikayeyi barındırmaktadır. 6 Eylül’de İnegöl, iman varsa imkan vardır demiştir. Bağımsızlık bir varlık mücadelesidir. 6 Eylül’de milletimiz, her yaştan insanı ile varını yoğunu ortaya koymuş ve 100 yıl önce manevi bir şeref nişanesini göğsüne takmıştır. Bayrağını inancı ile gönderine çekmiş, bu aziz vatanın kurtuluşu için can vermiştir” dedi.

    “BİZLER GÜCÜNÜ GEÇMİŞİNDEN ALAN BİR MİLLETİZ”

    “Bugün, kurtuluşun 100. yılında gözlerimizde şerefli bir hüzün, kalbimizde yine aynı haleti ruhiye saklıdır” sözleriyle konuşmasını sürdüren Başkan Taban, şöyle devam etti: “100 yıl önce ve bugün olduğu gibi bundan 100 yıl sonra da bu duygularımız değişmeyecektir. Bizler gücünü geçmişinden alan bir milletiz. Bugün esaret zincirlerini kırışımızın 100. Yılında, emin adımlarla ufukta yeni hedeflere yürürken, ardımızda sakladığımız gücün ve ruhun da varlığını asla unutmadık, unutmayacağız.”

    “İnegöl ilk şehidin beldesidir. Osmanlı, 16 yaşındaki ilk şehidi Baykoca’yı vatan toprağına burada emanet etmiştir. İshakpaşa Baş Vezirlik için gönderildiği Selanik’te İnegöl’e defnedilmeyi vasiyet etmiştir. İnegöl, Osmanlı’nın İmparatorluğa giden yola açılan kapısıdır… Osman Bey’in en yakın silah arkadaşı Turgut Alp’in yaşadığı, İnegöl’ün manevi mimarlarından olan Kasım Efendi’nin izlerini taşıyan şehirdir. Cenabı Allah bu güzel şehirde bizlere bu görevleri nasip etti. Biz de layık olmaya ve İnegöl için en iyisini yapmaya gayret ediyoruz.”

    100 YIL ÖNCE OLDUĞU GİBİ YILMADAN YÜRÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ

    “Zaferler, tarihe sunulan birlik mesajlarıdır. Manevi zırhlarla çevrili bir vatanda yaşıyoruz. Bu vatanın sevdalı şehitleri; Yemen’de yanmış, Sarıkamış’ta donmuş, Çanakkale’de on beşinde can vermiş, kadınıyla, çocuğuyla bir olmanın, birlik olmanın mesajını tüm cihana duyurmuştur. Bu millet geçmişte de yedi düvele karşı savaşmıştır. Bugüne baktığımızda yine karşımızda koca bir dünya görüyoruz. Tıpkı 100 yıl önce olduğu gibi bugün yine birlik ve beraberliğimiz, toprak bütünlüğümüz üzerinden mücadelemiz devam ediyor. Bizler de yine 100 yıl önce olduğu gibi yılmadan, ye’se kapılmadan emin adımlarla geleceğe yürümeye devam edeceğiz. Şairin de dediği gibi; Bu vatan toprağın kara bağrında / Sıra dağlar gibi duranlarındır / Hudutlarda gaza bayraklarından, / Alnına ışıklar vuranlarındır. / Bu vatan, bir gül bahçesine girercesine / Şu kara toprağa girenlerindir. Bu duygu ve düşüncelerle, bu vatanın en büyük sahiplerinin bu toprakları vatan yapan şehitlerimiz olduğu gerçeğini de haykırarak; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bu vatan uğruna toprağa düşmüş tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Gazilerimizin de hayatta olanlarına sağlıklı ömürler, vefat edenlerine rahmet diliyorum. Nazlı hilalin, dünya var oldukça gönderlerde dalgalanması temennisiyle… İnegöl’ümüzün 100. Kurtuluş Yılı Kutlu Olsun.”

    ŞEHİTLİK ZİYARETİ YAPILDI

    Başkan Taban’ın konuşmasının ardından sonrası tören Hastane Mezarlığı içerisinde bulunan Garnizon Şehitliğinde devam etti. Burada da Kuran Tilaveti yapılıp dualar edildi.