Etiket: kuzu

  • Kuzu yüklü tır devrildi, hayvanlar telef oldu

    Kuzu yüklü tır devrildi, hayvanlar telef oldu

    Kaza, Haymana’nın Esenköy Mahallesi’nde meydana geldi. Alınan bilgilere göre, sürücüsü ve plakası henüz öğrenilemeyen küçükbaş hayvan yüklü tır, freninin boşalması sonucu dereye yuvarlandı.

    İhbar üzerine olay yerine jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Kazada tırın dorsesinde bulunan kuzular dereye düşerek telef olurken, tır sürücüsü yaralandı.
    Jandarma kazayla ilgili inceleme başlattı.

  • Üç bacaklı kuzu hayrete düşürdü

    Üç bacaklı kuzu hayrete düşürdü

    Yozgat’ın Mehmet Efendi Hulusi Mahallesi’nde besicilikle uğraşan 57 yaşındaki Muharrem Yalçın’ın ahırındaki bir koyun, bugün sabah saat 08.00 sularında sol ön bacağı olmayan üç ayaklı bir kuzu dünyaya getirdi. Uzun zamandır hayvan yetiştiriciliği ile uğraştığını belirten Yalçın, ilk defa böyle bir durumla karşılaştıklarını ve son yıllarda gerçekleşen üç ayaklı, sakat ve ölü hayvan doğumlarının kendilerini tedirgin ettiğini söyledi. Kuzunun ayağı dışında gelişiminin normal olduğunu ifade eden Yalçın, bu durumun Tarım ve Orman İl Müdürlüğünce hayvanlara uygulanan aşı politikasından kaynaklandığını iddia etti.

    50 yıldır hayvancılıkla uğraştığını ve böyle bir olayın ilk kez başlarına geldiğini söyleyen Yalçın, “Bugün sabah koyunum üç bacaklı kuzuladı. Bu durum bilinmedik aşılardan dolayı oluyor. Aşıları getiriyorlar milletin hayvanına vuruyorlar, sonra da hayvanlar sakat doğuyor. Bizim Yozgat deneme tahtası gibi, bilinmedik aşıları getiriyorlar, vuruyorlar gidiyorlar. Sonra da kiminin buzağısı ölüyor, kiminin de kuzusu böyle sakat oluyor. Çünkü Tarım İl Müdürlüğü de yaptırdığı aşıyı bilmiyor. Bu durum aşıdan kaynaklanıyor. Bu kuzu büyümez, böylece kalır elimizde, telef olur. Ayağa kalkıp süt bile içemiyor hayvan. İleride ölür bu kuzu. Yazık bizlere, mağdur oluyoruz” dedi.

  • İki aylık kuzusu peşinden ayrılmıyor

    İki aylık kuzusu peşinden ayrılmıyor

    Karasu’nun İncilli Mahallesi’nde yaşayan İsmail Çakmak, Bolu’dan bir ay önce aldığı kuzusu ile kurduğu bağ ile dikkat çekiyor. Mahalle sakinlerinin sevgisini de kazanan iki aylık kuzu, Çakmak’ın peşinden bir an olsun ayrılmıyor, nereye giderse peşinden gidiyor. İsmail Çakmak, ‘İpek’ ismini verdiği kuzusunun doğduktan sonra annesi tarafından reddedildiğini bu yüzden sahiplendiğini belirtti.

    “Baba-oğul gibiyiz, büyüyünce nasıl ayrılacağım bilemiyorum”

    Çakmak, “Bir aylıkken aldım, Karasu’ya getirdim. Çocuk gibi bakmaya başladım. Baba oğul gibi gidiyoruz. Aynı çocuk gibi, bir anne nasıl çocuklarını yedirip içiriyorsa, ben de kuzuyu öyle yedirip içiriyorum” şeklinde konuştu.
    “Büyüyünce nasıl ayrılacağımı bilemiyorum. Bir iki gün yanımdan hiç ayırmayınca bana alıştı. Artık yanımdan hiç ayrılmıyor. Nereye gitsem peşimden geliyor. Büyüyünce nasıl ayrılacağımı bilemiyorum. İnsanlar sevdiklerinden eninde sonunda ayrılıyor. Biz de bir gün elbet ayrılacağız. Şu an sesimi duysa bağırıyor. İsmini eşim koydu. Torunlarına ‘İpek’ ismini koyamayınca kuzuya koydu” ifadelerini kullandı.

  • Kara yakalanan kuzuların imdadına okul müdürleri yetişti

    Kara yakalanan kuzuların imdadına okul müdürleri yetişti

    Doğu Anadolu Bölgesinde etkisini sürdüren sağanak yağışın ardından bu sabah saatlerinde Hakkari’nin yüksek kesimlerine kar etkili oldu. Hakkari merkeze 13 kilometre uzaklıktaki Durankaya beldesinin yüksek kesimlerinde bulunan 2 bin 600 rakımlı Şivekör Tepesi’nde olumsuz hava şartlarından dolayı donmak üzere olan çoban ve kuzu sürüsüne, oradan geçmekte olan Cumhuriyet Yatılı Bölge Ortaokulu Müdürü Engin Duman ve Cumhuriyet İlkokulu Müdürü İsmet Tatlı yetişti. Sürüyü gören okul müdürleri, okul servisinden inerek donmak üzere olan kuzuları araçlara aldırdı. Araçlarla okula getirilen kuzular, bir odaya alınarak donmaktan kurtarıldı.
    Kuzuların bir kısmının soğuktan telef olduğunu söyleyen Cumhuriyet Yatılı Bölge Ortaokulu Müdürü Engin Duman, “Durankaya beldesinden okula gelirken sabah saatlerinde tipi ve fırtınaya yakalanan kuzuların bir kısmını arabalarımıza yükleyip okuldaki sıcak bir ortama getirdik” dedi.

  • Evlerine aldıkları kuzuya bebek gibi bakıyorlar

    Evlerine aldıkları kuzuya bebek gibi bakıyorlar

    Bursa’nın İznik ilçesinde altın gününe giden Ayşe Karanfil, burada annesi doğumda ölen kuzuyu görünce çok etkilendi.

    Dünyaya gelen 2 kuzudan birini sahiplenmek istedi. Gözlerini dünyaya açan kuzuya bebekleri gibi bakan Karanfil ailesi, her geçen gün onu daha da benimsedi. 2,5 aylık olan kuzuya Mercan ismini veren aile, elleriyle besledikleri kuzuyu biran olsun bile yanından ayırmıyor. Evin içinde bezle gezen Mercan, bahçede ise ailenin köpeği ile koyun koyuna dolaşıyor.

    Mercan adını verdiği Kuzuyu sahiplenen Karanfil, çarşıda pazarda plajda her gittiği yerde kuzusunu da götürüyor.

    Kuzuyu gören vatandaşlar, hem fotoğraf çektiriyor, hem de elleriyle besliyor.

    Büyüyecek olan kuzusunu asla yanından ayırmayacaklarını belirten Ayşe Karanfil, “Gün için gittiğim Yenişehir Aydoğdu köyünde annesi ölen bu kuzuyu gördüm ve çok etkilendim arkadaşımdan istedim verdi. Aldım eve getirdim evin bir bireyi olduğu çocuğumuz oldu artık. Altını bağlıyoruz. Sahile, çarşıya, pazara, bahçeye onunla gidiyoruz” dedi.

  • Süt kuzuları annelerini kokularından tanıyor

    Süt kuzuları annelerini kokularından tanıyor

    Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nde Sivas’a has ırk olan Kangal Akkaraman koyunlarını incelemek, ıslah etmek ve verim özelliklerini ortaya çıkartmak için üniversite vakfı ve bir hayırseverin desteğiyle yaklaşık iki yıl önce Uygulama ve Araştırma Çiftliği kuruldu.

    Kurulan çiftlikte Veterinerlik Fakültesi öğrencileri uygulamalı eğitim alırken bir yandan da elde edilen gelir öğrencilere burs oluyor. Akademik dersler için kullanılan koyunlar kuzularını dünyaya getirdi. Baharın habercisi olan ve bir süre annelerinden ayrı kalmak zorunda olan kuzuların anneleriyle buluşması renkli görüntülere sahne oldu. Annelerini ses ve kokusundan tanıyan kuzular drone ile havadan görüntülendi. Kuzuların sevimli halleri görenlerin yüzünde tebessüm ettirdi.

    “Kaburgalarının fazla olması, et bakımından daha verimli”

    Yeni doğan kuzuların üniversite ve fakülte açısından da önemli bir çalışma olduğunu belirten Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Rektörü Alim Yıldız, “Şu anda yeni kuzu döneminde kuzular olmaya başladı. Bu hayvanların bir kaburgalarının fazla olması et bakımından diğer koyun cinsinden daha verimli. Türkiye’de et fiyatlarından bahsediyoruz. Aslında bu ırkın çoğaltılarak et ihtiyacının karşılanmasında da çok önemli rol oynayacağını düşünüyoruz. Buradaki hocalarımız akkaraman koyun yetiştirenlere de yardımcı oluyorlar, onlara gerekli bilgileri veriyorlar. Bizim veteriner fakültesine bağlı bir hayvan hastanemiz var. Orada tedavileri yapılıyor. Öğrencilerimiz sekiz artı iki dediğimiz bir sistemle iki dönem hem bu hayvanlara bakıyorlar ve böylece stajlarını yapmış oluyorlar. Bu açıdan da önemli bir özellik diye düşünüyoruz. Çünkü akredite olmak için hayvan çiftliğine ihtiyaç vardı. Şu anda bir koyun çiftliğimiz var. Buradan elde edilen gelirin vakıf ortaklığı olduğu için öğrencilerimize burs olarak dağıtılacak. Hayvanların yemlerini alıyoruz. Bakımlarıyla ilgili diğer ihtiyaçları karşılanıyor. Geri kalan da üniversite öğrencilerimize burs olarak gidiyor. Normalde köylerimizde eski usulle koyunların sütleri alınır. Bir kısmı bırakılır. Daha sonra kuzular bırakılırdı. Ama günümüzde sütler alınmıyor. Direkt kuzuları bırakılıyor ve kuzular o anne sütüyle besleniyorlar. Böylece daha sağlıklı yetişiyorlar ve çok çabuk büyüyorlar” dedi.

    “Hayvan sayısı ne kadar olursa olsun, birbirlerini kokularından tanıyorlar”

    Her gün koyun kuzu buluşması gerçekleştiğini ifade eden Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Barış Atalay Uslu, “Koyunlarımız meraya çıkıyor. Kuzularımız içeride kuzu ikame yemleriyle hafif beslenerek annelerini bekliyorlar. Daha sonra anneleri gelince ahıra dönünce buluşuyorlar ve annelerini emiyorlar. Bu bizim için önemli. Çiftliğimizin olması önemli. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Veteriner Fakültesi altyapısıyla öğrencilere verdiği eğitimle artık belli bir seviyeye ulaşmıştı ama çiftliğimiz yoktu. Sağ olsun rektörümüz sayesinde onun girişimleriyle bir çiftlik sahibi olduk. Artık öğrencilerimiz rahatlıkla burada uygulamalarını yapabiliyorlar. Geçen yıl gerçekleştirdiğimiz müfredat değişikliğiyle de intörn eğitimini bir yıla çıkardık. Öğrencilerimiz çoğu zamanlarını burada geçiriyorlar. Hayvan hastanesinde yeterince kedi, köpek geliyordu ama çiftlik hayvanlarımız yoktu. Çiftliğimizde yaparak bu açığı kapatmış olduk. Koyunlar ve kuzular arasında özel bir etkileşim var. Tabii her kuzu annesini tanıyor. Her koyunda yavrusunu tanıyor o özel bir durum. Birbirlerinin kokusundan, tavır davranışlarından tanıyıp birbirlerini çok kolay bulabiliyorlar. Bugün burada koyun sayımız zayıf, az ama tabii bizim kış kuzularımız da var. Onlar biraz büyüdüler. Onlar bu gruba katmıyoruz. Hayvan sayısı ne kadar olursa olsun, üç yüz, beş yüz, bin rahatlıkla birbirlerini kokularından tanıyorlar” şeklinde konuştu.

  • Bebek sevgisini kuzuyla giderdi

    Bebek sevgisini kuzuyla giderdi

    Manisa’nın Yunusemre ilçesi Cumhuriyet Mahallesinde yaşayan 1 çocuk annesi Necla Demir isimli kadın, biri 7 aylık diğeri 4 aylık hamileyken karnında kaybettiği bebeklerinin acısını yaklaşık 2 ay önce henüz 10 günlükken tanıştığı kuzusuyla atlatmaya çalışıyor. Nazlı ismini verdiği kuzusuna evinde adeta bebek gibi bakan Demir, Nazlı’nın sürekli altını değiştirirken, biberonla besleyip oyunlar oynuyor. Mahalledeki çocukların da sevgilisi olan Nazlı ile kurduğu bağın kendisine çok iyi geldiğini anlatan Demir, çevredeki insanların ilgisinden de oldukça memnun olduğunu söyledi.

    “Ailemizin bir ferdi oldu”

    Psikolojik olarak çok kötü bir dönemde kuzu Nazlı ile bir araya geldiklerini kaydeden Demir şunları söyledi: “Bundan 2 ay önce başladı. Herkes evine kedi köpek alıyor ben de kuzu alacağım dedim. Serüvenimiz öyle başladı. İlk aldığımızda direkt bana geldi. Şimdi ayrılamıyoruz. Ailemizin bir ferdi oldu artık birlikte yaşıyoruz. Bir arkadaşım bir kaç sene önce kuzu almıştı. Ben iki çocuğumu hamileyken kaybettim. Psikolojik olarak darmaduman olduğu için artık çocuk istemiyorum dedim. Olacaksa bu kuzu olacak dedim, kuzuyu aldık eve getirdik. Birlikte yatıyoruz, birlikte kalkıyoruz, birlikte yaşıyoruz. Başta herkes yadırgadı, ‘bakamazsın, edemezsin’ dediler. Zaten bana geldiğinde 10 günlüktü. Ben de ‘kendime güveniyorum, bakacağım’ dedim. 2 ay oldu herhangi bir sıkıntımız yok çok şükür. Bir oğlum var.

    Onunla araları çok iyi. İkisi birlikte yatıyorlar bazen benle bazen oğlumla yatıyor. Maskot oldu. İlk zamanlar motorla çarşıda gezerken bu da kucağımda herkes ilk önce köpek zannediyordu. Sonra fark edenler çok ilgi gösterdi hatta satın almak isteyenler oldu. Herkes alıştı. Ben en çok dolmuşlardan korkuyordum bizi almazlar diye. Alıştık artık. Birlikte gidiyoruz, birlikte geziyoruz. Her akşam 18.30’da motorla gezmemiz var. Çarşıya motorla gezmeye gidiyoruz, sokağa birlikte çıkıyoruz. Oldukça sevimli ve herkes de çok seviyor.”

  • Koyun ve kuzuların coşkulu buluşması

    Koyun ve kuzuların coşkulu buluşması

    Koyunların kuzulama döneminin başlaması ile birlikte birçok yerde olduğu gibi Erzincan’da da renkli görüntüler oluştu. Merkeze bağlı Günebakan köyünde koyun besleyen üreticiler, koyun ve kuzularının buluşmasını sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez gerçekleştiriyor.

    Kuzulayan koyunlar, bir süre yavrularıyla aynı mekanda bırakılıyor. Daha sonra ayrı yere konulan kuzular, sabah ve akşam olmak üzere günde iki kere anneleriyle bir araya geliyor. Buluşma saatinin yaklaşmasıyla koyunlar dışarıda, kuzular ise ağıllarda melemeye başlıyor. Kapının açılmasıyla birlikte anne ve yavrular birkaç dakika içinde ses ile kokuları sayesinde birbirlerini buluyor. Renkli ve duygusal görüntüler oluşturan o anlar, drone ile saniye saniye kayda alındı.

    Koyun ve kuzuları günde iki defa buluşturduklarını belirten Furkan Aydın, “Günde iki kez kuzular anneleriyle buluşuyor. Herkes kendi yavrusunu tanır. Her hayvanın kendisine has kokusu vardır. Sesiyle, rengiyle, kokusuyla hisseder. Herkes kendi yavrusunu tanır. Şubatın ilk haftasında doğumlar başlıyor. Sonlarına doğru biter. Mayısın birine kadar emziriyoruz sonra ise sağım zamanına geçiyor. 250 hayvanımız var. Çok yorucu bir iş” dedi.

  • Süt kuzuları anneleriyle buluşturuluyor

    Süt kuzuları anneleriyle buluşturuluyor

    Çağlayan beldesinde sürüde bulunan 500’e yakın koyundan 400’ü yavrularını dünyaya getirdi. Koyunlar gündüzleri kendilerine açık alanda oluşturulan alanda bulunurken, yavrular ise ağılda bekliyor. Sabah saatlerinde yemleri verilen koyunlar, daha sonra yavrularına kavuşuyor. Koyunlar ikinci kez akşam saatlerinde yavruları ile buluşuyor. Bu durum yavrular büyüyene kadar yaklaşık 2 ay boyunca her gün tekrarlanıyor. Kuzuların anneleriyle buluşma anlarında ise ilginç görüntüler ortaya çıkıyor.

    Sürüdeki çoğu koyun yavrularını kokularından bularak emziriyor. İkiz kuzu dünyaya getiren koyunlara ise sahipleri yardımcı oluyor. İkiz kuzuların aç kalmaması için kucağına alarak annelerinin yanına götüren kadına firari kuzular da zaman zaman eşlik ediyor. İkiz kuzular annelerinden süt emerken diğer bazı kuzuların da ısrarla süt emmeye çalışması ilginç görüntüler oluşturuyor.

    Çağlayanlı sürü sahibi, zor bir iş yaptıklarını belirterek, “İşimiz hayvancılık, küçükbaş hayvancılıkla uğraşıyoruz. Sıkıntılarımız çok. Üretimimiz Allah’a çok şükür rızık neyse o, geçimimizi yapıyoruz bununla. Yaylada otlayacaklar, otaracağız. Burada şu an yem veriyoruz, annesini emiyor kuzular. Burada besliyoruz anlayacağınız. Ama yem fiyatları pahalı, çok yüksek” dedi.

  • Çift kafalı doğdu, görenleri hayrete düşürdü

    Çift kafalı doğdu, görenleri hayrete düşürdü

    Gönen’in kırsal Kalfaköy Mahallesi’nde yaşanan olağan dışı olay bölge sakinlerini şaşırttı. Mahallede bir koyunun doğum yapması sırasında ilk doğum normal seyrederken, ikinci doğumda zorlanan koyun için acil bir müdahale gerekti. Veteriner hekimin çağrılmasıyla gerçekleşen sezaryen operasyonu sırasında beklenmedik bir gelişme yaşandı. Koyun, çift kafalı bir kuzu doğurdu.


    Doğumun ardından müşahede altına alınan çift kafalı kuzunun sağlık durumu yakından takip edildi. Gözetim altındaki çift kafalı kuzu, doğduktan 4 saat sonra akciğer yetmezliğinden hayatını kaybetti. Bölge sakinleri ve veteriner ekipler, bu nadir olayı şaşkınlıkla karşıladı.
    Koyunun sahibi Kadir Kahveci, “Hayvanımız doğurmaya başladı ancak doğuramadı veterineri aradık ve çağırdık. Bir kuzu sağlam ikincisi çift kafalı olarak ameliyat ile aldık kuzumuzu. Kuzu yaşadı ancak 4-5 saat sonra vefat etti. Ölmeden önce de anasını emzirdim” şeklinde konuştu.