Etiket: macron

  • Türkiye’de Macron’a kınama

    Türkiye’de Macron’a kınama

    Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, “Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD/YPG güdümündeki sözde ‘Suriye Demokratik Konseyi’ mensupları ile görüşmesini kınıyoruz” dedi.

    Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un PKK’nın Suriye uzantısı PYD/YPG güdümündeki sözde ‘Suriye Demokratik Konseyi’ mensupları ile görüşmesi hakkındaki soruya yazılı cevap verdi. Bilgiç, “Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD/YPG güdümündeki sözde ‘Suriye Demokratik Konseyi’ mensupları ile görüşmesini kınıyoruz. Fransa’nın tüm çağrılarımıza rağmen bölücü gündeme sahip bu eli kanlı terör örgütü ve uzantılarıyla sürdürmekte olduğu ilişki, Türkiye’nin milli güvenliği, Suriye‘nin siyasi birliği ve toprak bütünlüğünün korunması ve bölgede istikrarın sağlanması çabalarına zarar vermektedir” dedi.

    Bilgiç, Türkiye’nin terör örgütü ve uzantılarıyla mücadelesini kararlılıkla sürdüreceğini belirterek, “Söz konusu örgütün son dönemde, örgüte katılmayı reddeden gençlerin barışçı gösterilerini kanlı şekilde bastırması, Afrin Hastanesi gibi sivil hedefleri bombalaması, çocuklar dahil Suriyeli sivillere saldırması, tutukluları işkenceyle öldürmesi gerçeklerini de Fransız ve uluslararası kamuoyuna hatırlatıyoruz. Türkiye’nin bu terör örgütü ve uzantılarıyla mücadelesini her yerde kararlılıkla sürdüreceğini bir kez daha tekrarlıyoruz” ifadesini kullandı.

  • Fransa Cumhurbaşkanı Macron’dan flaş Türkiye sözleri

    Fransa Cumhurbaşkanı Macron’dan flaş Türkiye sözleri

    Brüksel’de dün başlayan Avrupa Birliği (AB) zirvesine katılan Fransa Cumhurbaşkanı Macron’dan flaş Türkiye açıklaması geldi. Macron ‘Türkiye ile gerilimimiz azaldı.’ ifadesini kullandı.

    Fransa cumhurbaşkanı Emmanuel Macron Brüksel’de dün başlayan Avrupa Birliği zirvesi için bulunduğu Brüksel’de yaptığı basın açıklamasında ‘Türkiye ile gerilimimiz azaldı.’ dedi.

    ‘İlişkilerimiz son birkaç haftada rahatladı’ açıklamasını yapan Macron Avrupa ülkelerinin Türkiye’yi yakından izlemeye devam edeceğini de sözlerine ekledi.

    Öte yandan Macron Türkiye sorularına ‘Yaz boyunca titizlikle çalışıp ikili ilişkileri konusunda adımlar atacağız’ şeklinde cevap verdi.

    Macron, AB Liderler Zirvesi’nde yasadışı göçle daha etkili mücadele gerektiğinin ele alındığını ve Türkiye konusunda da görüştüklerini söyledi.

  • Macron’dan Cumhurbaşkanı Erdoğan mektup

    Macron’dan Cumhurbaşkanı Erdoğan mektup

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ilişkileri geliştirmek istediğini anlatan bir mektup gönderdiğini açıkladı.

    Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Pakistan ziyareti dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Bakan Çavuşoğlu, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a mektup gönderdiğini ve mektubun içeriğinin olumlu olduğunu söyledi.

    Çavuşoğlu sözlerine şöyle devam etti:

    “İlişkileri geliştirmek isteğini, Türkiye’ye atfettikleri önemi ve önümüzdeki süreçte Cumhurbaşkanımızla görüşmeyi de arzu ettiğini vurgulayan, güzel, pozitif, hatta bazı kısımlarında Türkçe ifadelerin bulunduğu bir mektup aldık. Cumhurbaşkanımıza takdim ettik, Cumhurbaşkanımız da ‘memnuniyetle görüşürüz’ dedi.”

    ABD’DE YENİ YÖNETİMDEN BEKLENTİ

    ABD’de 20 Ocak’tan sonra göreve başlayacak Biden yönetimine işbirliği mesajı da veren Bakan Çavuşoğlu, ”İlişkilerimizin iyileşmesi konusunda samimi çaba sarf edeceğiz. Aynı yaklaşımı Biden yönetiminden de bekliyoruz. Ama ‘ilişkiler birden tamamen düzelecek’ dersek o zaman gerçekçi olmayız. İlişkilerimiz açısından daha öngörülebilir bir süreç olacağını düşünüyorum. Ama biz hazırız” diye konuştu.

    S-400 GERİLİMİ

    Çavuşoğlu, S-400 konusunda, Trump yönetimine yaptıkları, çalışma grubu kurulmasına dönük teklifi, Biden yönetimine de yapacaklarını kaydetti.

    YUNANİSTAN’LA YAPILACAK GÖRÜŞMELER

    Mevlüt Çavuşoğlu, Yunanistan ile 25 Ocak’ta İstanbul’da yapılacak istikşafi görüşmelere de değinerek şöyle konuştu:

    ”Sadece deniz yetki alanlarını değil her şeyi konuşacağız. Daha önceki 60 görüşmede ne görüşüldüyse 61’incisinde de bunlar görüşülecek. Kafa bulandırıcı açıklamalar yapmaya gerek yok, bu müzakerelerden kaçmak anlamına da gelebilir. Biz Türkiye olarak 25’indeki toplantıda tüm dosyaları açacağız. Onlar biz bunları konuşmak istemiyoruz derse, o zaman istikşafi görüşmenin bir anlamı yok.”

    DOĞU AKDENİZ KONFERANSI ÇAĞRISI

    Çavuşoğlu, Türkiye’nin Doğu Akdeniz konferansı önerisi için henüz Avrupa Birliği’nden ve Avrupa Komisyonu’ndan bir yanıt gelmediğini söyleyerek ”Eğer KKTC’yi kabul etmezlerse biz de Rumların katılmasına izin vermeyiz” dedi.

    BAE VE MISIR İLE İLİŞKİLERDE SON DURUM

    Dışişleri Bakanı, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır’la ilişkiler konusunda ise “Eğer samimilerse, somut ve olumlu adımlar atılırsa biz de karşılık veririz” değerlendirmesinde bulundu.

    KARABAĞ’DA ORTAK GÖZLEM GÜCÜ

    Çavuşoğlu, Türk askerinin Karabağ’da görev yapacağı gözlem merkezinin inşaatına başlandığını, merkezin temas hattına 8 kilometre mesafede olacağını da kaydetti.

  • Macron’un okul arkadaşı Paris büyükelçisi oldu

    Macron’un okul arkadaşı Paris büyükelçisi oldu

    Dışişleri Bakanlığı’nda dün hareketli saatler yaşandı… Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu toplam 54 büyükelçinin yeni büyükelçilik ve daimi temsilcilik görevlerini tebliğ etti. Bu isimler arasında Paris Büyükelçisi olarak atanan Ali Onaner dikkat çekti.

    Dün Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun tebliğ ettiği diplomatların yankısı bugün de sürüyor… Başta Washington, Tokyo, Belgrad ve Paris olmak üzere 54 büyükelçinin yeni görevleri tebliğ edildi.

    Bu isimler arasında dikkat çeken isimlerden biri Paris Büyükelçisi olarak atanan Ali Onaner oldu. Ankara-Paris hattında gerilimin yüksek olduğu bir dönemde Paris’e İsmail Hakkı Musa’nın yerine Tunus Büyükelçisi Ali Onaner getirildi.

    Euronews’te yer alan habere göre, Fransız medyası bu atamayı Ankara’nın Paris’e uzattığı bir ‘barış dalı’ olarak yorumladı. Ülkenin önde gelen haftalık haber dergilerinden Le Point, Onaner’in Paris’e atanması ile ilgili verdiği haberini “(Fransa Cumhurbaşkanı) Macron’un dostu Onaner Paris Büyükelçisi olarak atandı” başlığıyla attı.

    Fransa’nın siyasi liderlerinin ve önemli yöneticilerinin mezun olduğu en prestijli yüksek okullarından Ulusal Yönetim Okulu’nda Onaner ile Macron’un 2002-2004’te birlikte eğitim gördüğünü belirten Le Point, mükemmel seviyede Fransızca konuşan Onaner’in Tunus Büyükelçiliği sırasında Türkiye’nin Libya pozisyonunu net bir şekilde savunduğunu işaret etti. Fransa Libya konusunda Türkiye’nin aksine Halife Hafter güçlerine destek veriyor.

  • Bursalı eczacı Macron’a tepkisini yapışkanlarla gösterdi

    Bursalı eczacı Macron’a tepkisini yapışkanlarla gösterdi

    Bursa’nın İnegöl ilçesindeki bir eczanede, sosyal mesafeyi belirten işaretlemelere Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un fotoğrafı yapıştırılarak, ‘Burada durun’ yazıldı. Eczacı Özgür Dabak, “Fransa’da milyonlarca Müslümanlar var. Bu sadece Türkiye’ye yapılmış değil tüm İslam alemine yapılmış bir hakarettir” dedi.

    Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un İslam ve Hz. Muhammed’i hedef alan sözlerine yurt genelinde tepkiler yükseldi. İnegöl ilçesinde ise, bir eczacı, eczanesindeki sosyal mesafeyi belirten ve üzerinde durmaları gereken işaretlemelere Macron’un fotoğrafını yapıştırdı. Macron’un fotoğrafının yer aldığı görselde, yüzünün üzerinde ayak izinin bulunması ve ‘Burada durun’ yazması dikkat çekti. Eczaneye ilaç almaya gelen vatandaşlar ise durumu memnuniyetle karşıladı.

    ‘İSLAM ALEMİNE YAPILAN BİR HAKARET’

    Bu sadece Türkiye’ye değil İslam alemine yapılmış bir hakaret olduğunu ifade eden Eczacı Özgür Dabak, “Bu yapıştırma çalışmasını yapmamızın nedeni içinde bulunduğumuz durum. Son dönemde Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un Allah resulü ile ilgili yapılan karikatürleri desteklemesi ve bunları düşünce özgürlüğü olarak nitelendirmesi ve bir takım hakarete varan sözler söylemesi tepkimizi çekti. Sayın Cumhurbaşkanımız da Fransız ürünleri ile alakalı boykot çağrısında bulundu. Biz de geçen akşam nöbetçiydik. Sosyal mesafeyi belirten yapıştırmalarımız eskimişti. Sosyal medyada çok gördüğümüz Macron’un ayak izi olan bir fotoğrafı vardı, o fotoğrafı alıp üzerine burada durun yazısını yazarak tepkimizi gösterdik. Çünkü aynı şeyi kendisinin nasıl yaptığını görmesi için yaptık. Bunu durup dururken yapmadık. Devlet binalarında peygamber efendimiz ile dalga geçen karikatürleri bunlar yayınladılar. Bu yaptıklarının aynısını görmeleri için yaptık. Yoksa bizim Fransız halkı ile bir derdimiz yok. Fransa’da milyonlarca Müslümanlar var. Bu sadece Türkiye’ye yapılmış değil tüm İslam âlemine yapılmış bir hakarettir. Biz hem biraz esprili olsun hem de akılda kalması için bu şekilde bir şey yaptık” dedi.

    Dabak, “Bundan sonra din adına konuşurken daha dikkatli olunmalı. Bizlerde dinimiz için saygı bekliyoruz. Bizler çocuklarımıza İsa ve Musa isimleri veriyoruz. Müslümanlardan kimse terbiyesizlik saygısızlık göremez böyle bir ümmet değiliz” ifadelerini kullandı.

    OLUMLU TEPKİLER ALDI

    Müşterilerden olumlu tepkiler aldığını belirten Dabak, “Müşterilerden o gün çok hoş tepkiler aldık. Bir ara nöbette karı koca içeri girdi bir şey almayacağız sadece Macron’un üzerine basıp gideceğiz dediler. Çalışma arkadaşlarımızdan biri yerleri silerken müşterilerimizden biri tepki gösterdi Macron’un üzerini silme diye. Halkımızda bu tip konularda birlik olabiliyor. Halkımızdan çok hoş destek geldi. Buda bizim kutsalımıza ne kadar değer verdiğimizi gösteriyor. Bu da bizi açıkçası mutlu etti” diye konuştu.

  • AK Parti, CHP, MHP ve İYİ Parti’den ortak bildiri

    AK Parti, CHP, MHP ve İYİ Parti’den ortak bildiri

    Meclis’te 4 siyasi partiden Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un açıklamalarını ortak tepki geldi. Meclis Başkanı Mustafa Şentop ve 4 siyasi parti Macron’un açıklamalarını kınadı. HDP ise ”Hayır” oyu verdi.

    AK Parti, CHP, MHP ve İYİ Parti grup başkanvekillerinin ortak bildirisi:

    “Siyasi amaçlarına ulaşmak, iktidarlarını tahkim etmek ve dahil oldukları çatışmalara taraftar toplamak başta olmak üzere çeşitli gerekçelerle halklar ve inanç toplulukları arasında yıkıcı ihtilaflara yol açabilecek söylemlere başvuran, düşmanlık doğuran eylemlere tevessül eden herkes, sadece temsil iddiasında oldukları kitleleri değil, bütün insanlığı derinden etkileyecek bir cürüm işlemektedirler.

    Ne yazık ki son dönemde bu türden bir hastalıklı söylem, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un beyanlarında ve icraatlarında tezahür etmektedir. Mezkur zat, ‘ifade hürriyetini desteklemek’ kisvesine bürüdüğü pervasız eylemleriyle, küresel sonuçları her inançtan insanı derinden ve olumsuz etkileyebilecek bir çatışmayı, yarılmayı tetiklemektedir.”

  • Fransa’nın İslam ülkeleriyle dış ticareti 100 milyar dolardan fazla

    Fransa’nın İslam ülkeleriyle dış ticareti 100 milyar dolardan fazla

    İslam karşıtı tutumu ile öne çıkan Fransa’nın uluslararası ticaretinde İslam ülkeleri önemli rol oynuyor. Fransa, 2019’da İslam ülkelerine yaklaşık 45,8 milyar dolarlık ihracat yaparken bu ülkelerden 58 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi.

    Son dönemde İslam karşıtı tutumu ile öne çıkan Fransa’nın Müslüman coğrafyasındaki dış ticaret hacminin 100 milyar doları aşması dikkati çekiyor.

    Fransa’nın uluslararası ticaretinde İslam ülkeleri önemli rol oynuyor.

    Yaklaşık 67 milyon nüfuslu Fransa 2019 yılında toplam 638 milyar dolar ithalat, 555 milyar dolar da ihracat yaptı.

    İhracatta makine ve havacılık

    Fransa’nın toplam ihracatının yüzde 12’si makine, yüzde 9,6’sı havacılık, yüzde 9,5’i taşıt, yüzde 7,8’i teçhizat, yüzde 6,4’ü ilaç, yüzde 3,8’i plastik, yüzde 3,6’sı parfüm ve kozmetik ve yüzde 3,5’i çeşitli içecekler oldu.

    Ülkenin ithal ettiği ürünlerin başında ise yüzde 13,1’le makine ve bilgisayar, yüzde 11,5’le taşıt, yüzde 10,3’le çeşitli yakıtlar, yüzde 8,9’la ekipman ve yüzde 3,9’la ilaç yer aldı.

    İslam ülkeleri ile ticaret

    Fransa, 2019’da İslam ülkelerine yaklaşık 45,8 milyar dolarlık ihracat yaparken bu ülkelerden 58 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirdi.

    İslam ülkeleri, bu dönemde Fransa’dan yoğunlukla makine, gaz tribünü, havacılık ürünleri, kazan, motorlu taşıt parçaları, araba, traktör, demir ve çelik ürünleri, elektrikli ve elektronik ekipman ile ilaç satın aldı.

    Fransa da İslam ülkelerinden ham petrol, doğal gaz, mineral yağlar, motorlu taşıt, otomobil parçası, uydu alıcı, elektik ısıtıcı, kablo, giyim, meyve, sebze, kuru yemiş gibi ürünleri ithal etti.

    Bu dönemde Müslüman ülkeler arasında Fransa’nın en fazla ihracat yaptığı ülke 6,66 milyar dolarla Türkiye oldu. Türkiye, Fransa’dan makine, kazan, motorlu taşıt ve parçaları, traktör, demir ve çelik, elektrikli ve elektronik ekipman, ilaç ve havacılık ürünü aldı.

    Fransa, Cezayir’e 5,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Cezayir, buğday gibi tahıl ürünleri, gaz tribünleri, boru, filtre, çeşitli makineler, ilaç, otomobil, elektrikli ekipmanları Fransa’dan adlı.

    Fas, Fransız turbo motor, gaz tribünü, pompa, makine, elektrik devreleri, buğday, arpa, taşıt, yedek parça, havacılık parçaları için 5,34 milyar dolar ödedi.

    Katar’da Fransa’dan 4,3 milyar dolarlık havacılık ürünü, elektrik ve elektronik ekipman, makine, demir ve çelik ürünleri, kozmetik ve değerli taşlar ithal etti.

    Tunus’a 3,74 milyar dolarlık elektik ekipman, makine, mineral yağ, plastik satan Fransa, Birleşik Arap Emirlikleri’ne 3,67 milyar dolar, Suudi Arabistan’a 3,34 milyar dolar, Mısır’a 2,58 milyar dolar, Endonezya’ya 1,75 milyar dolar, Malezya’ya 1,68 milyar dolar, Senegal’e 1,2, milyar dolar, Nijerya’ya 657 milyon dolar, Lübnan’a 627 milyon dolar, Kuveyt’e 589 milyon dolar, Umman’a 474 milyon dolar, Kazakistan’a 474 milyon dolar, Bahreyn’e 471 milyon dolar, Irak’a 464 milyon dolar, Pakistan’a 443 milyon dolar, İran’a 420 milyon dolar, Mali’ye 374 milyon dolar, Bangladeş’e 295 milyon dolar, Ürdün’e 237 milyon dolar, Libya’ya 210 milyon dolar, Azerbaycan’a 160 milyon dolar, Özbekistan’a 150 milyon dolar, Türkmenistan’a 112 milyon dolar, Bosna Hersek’e 98 milyon dolar, Çad’a 97 milyon dolar, Sudan’a 86 milyon dolar, Suriye’ye 52 milyon dolar, Kırgızistan’a 32 milyon dolar, Afganistan’a da 26 milyon dolarlık ihracat yaptı.

    Öte yandan Fransa, Türkiye’den 9,8 milyar dolarlık motorlu taşıt, otomobil parçası, kamyonet, toplu taşıma araçları, traktör, turbo, gaz tribünü, buz dolabı, dondurucu, ısı pompaları, çamaşır ve bulaşık makineleri, motor parçaları, uydu alıcı, elektik ısıtıcı, kablo, giyim, meyve, kuruyemiş, demir ve çelik, mobilya ve alüminyum aldı.

    Fransa, ham petrol ve mineral yağlar için Suudi Arabistan’a 7,5 milyar dolar ödedi.

    Fas’tan 6,3 milyar dolara araba, çeşitli motorlu taşıtlar, kablo, elektrik iletim ürünü, sebze, meyve ve giyim gibi ürünler alan Fransa, Tunus’tan 5 milyar dolarlık kablo, telefon, uydu alıcı, ölçüm cihazı mineral yağ alımı yaptı.

    Fransa, Cezayir’den 4,7 milyar dolara ham petrol, doğal gaz, çeşitli yağlar, kimyasallar ve gübre ithal ederken, Nijerya’dan 4,4, milyar dolar, Kazakistan’dan 3,55 milyar dolar, Bangladeş’ten 3,33 milyar dolar, Malezya’dan 2,67 milyar dolar, Endonezya’dan 2,1 milyar dolar, Birleşik Arap Emirlikleri’nden 1,72 milyar dolar, Libya’dan 1,6 milyar dolar, Pakistan’dan 1 milyar dolar, Irak’tan 1 milyar dolar, Mısır’dan 815 milyon dolar, Katar’dan 760 milyon dolar, Azerbaycan’dan 713 milyon dolar, Bahreyn’den 285 milyon dolar, Kuveyt’ten 240 milyon dolar, Bosna Hersek’ten 174 milyon dolar, Umman’dan 117 milyon dolar, Lübnan’dan 69 milyon dolar, Sudan’dan 53 milyon dolar, İran’dan 52 milyon dolar ve Ürdün’den 29 milyon dolarlık ürün ithal etti.

    İslam karşıtı turumu ve Hz. Muhammed’e hakaret karikatürlerini devlet dairelerinde yayınlamasından sonra İslam coğrafyasında geniş ölçüde malları boykot edilen Fransa’nın İslam ülkeleriyle ticaret hacmi yıllık 100 milyar doları geçti.

    Süreç hakkında

    Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron yönetiminin son dönemde Müslümanları ve İslami kuruluşlarını hedef almasıyla ülkenin çeşitli şehirlerinde İslam karşıtı uygulamalara başlandı.

    Ülkenin Montpellier ve Toulouse kentlerinde, Paris yakınlarındaki Conflans-Sainte-Honorine semtinde geçen hafta, başı kesilerek öldürülen öğretmeni “anmak için” resmi binaların duvarlarına Fransız mizah dergisi Charlie Hebdo’nun Hazreti Muhammed’e yönelik hakaret içerikli karikatürleri yansıtılmıştı.

    Macron açıklamasında, Hazreti Muhammed’e yönelik karikatürleri yayınlamaktan vazgeçmeyeceklerini söylemişti.

    Ülkedeki Müslüman dernek ve sivil toplum kuruluşlarına yönelik baskılar ve baskınlar da arttı.

    İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, 19 Ekim’de yaptığı açıklamada, Fransa İslamofobi ile Mücadele Kolektifi (CCIF) ile Barakacity dahil birçok dernek ve sivil toplum kuruluşu ile bir caminin kapatılacağını duyurmuştu.

    Fransa’nın İslam karşıtı tutumu nedeniyle İslam ülkelerinde Fransız ürünlerini boykot çağrıları yapılmaya başlandı.

  • İslam dünyasından Macron’a tepkiler büyüyor

    İslam dünyasından Macron’a tepkiler büyüyor

    Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron başta olmak üzere bu ülkedeki yetkililerin İslam karşıtı açıklamaları ve Hazreti Muhammed’e hakarete destek vermeleri İslam dünyasında tepkilere neden oldu.

    Fransa’da başta Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron olmak üzere Fransız yetkililerin Hazreti Muhammed’i hedef alan karikatürleri savunmaları ve İslam karşıtı açıklamaları, Müslüman ülkelerin sert tepkisine neden olurken Fransız ürünlerine karşı başlatılan boykot kampanyaları Paris yönetimini endişelendirdi.

    Önceki yıllarda da İslam karşıtı eylemlerin merkezi konumundaki Fransa’da Cumhurbaşkanı Macron’un, 2 Ekim’de, “İslam’ın yapılandırılması gerektiğine” dair açıklamaları tüm dünyadaki Müslümanların tepkisini çekti. İslam’ı “bugün dünyanın her yerinde krizde olan bir din” şeklinde niteleyen Macron, “Fransa’daki Müslümanlar’ın ayrılıkçı fikirleri savunan bir ideolojilerinin olduğunu” ileri sürerek İslam dinini hedef gösterdi.

    İçişleri Bakanı Gerald Darmanin ise 13 Ekim’de yaptığı açıklamada, “radikal İslamcılık ile mücadele” iddiasıyla yılın başından itibaren 73 cami, özel okul ve iş yerlerinin kapatıldığını belirtti. Bununla da kalmayan Fransız bakanın marketlerdeki helal gıda reyonlarından rahatsız olduğunu açıklaması hükümet yetkililerinin inanç özgürlüğüne bakışını ortaya koydu.

    Fransa’da 16 Ekim’de Hz. Muhammed’e hakaret içerikli karikatürleri derste öğrencilerine gösteren bir öğretmenin öldürülmesinin ardından, Fransız hükümeti İslam’ı ve Müslümanları hedef alan açıklamalarda bulundu. Macron ise cinayeti, “İslami terör” olarak niteledi.

    Ülke yönetiminin Müslümanlara karşı tutumu islamofobik eylemlerin ve ırkçı saldırıların artışına yol açtı. Son günlerde, Fransa’da Cezayir asıllı iki Müslüman kadın Paris’teki Eyfel Kulesi yakınlarında bıçaklandı, dün de Ürdün vatandaşı iki kardeş Paris’te ırkçı şiddete maruz kaldı.

    Buna rağmen Fransız yetkililer “ifade özgürlüğü” kisvesi altında Hz. Muhammed’e yönelik Charlie Hebdo dergisi tarafından çizilen hakaret içerikli karikatürlerin yayımlanmasını teşvik etmeye ve İslam’ı hedef alan açıklamalar yapmaya devam etti. Macron’un Hazreti Muhammed’e yönelik karikatürleri yayınlamaktan geri durmayacaklarını açıklamasının ardından ülkedeki bazı kamu binalarına İslam Peygamberi’ne hakaret içeren karikatürler yansıtıldı.

    İSLAM ÜLKELERİNDE FRANSIZ ÜRÜNLERİNE KARŞI BOYKOT KAMPANYALARI

    Türkiye ile birlikte birçok İslam ülkesi tek ses halinde Fransa’nın İslam’a karşı eylemlerini kınarken sosyal medyada Fransız mallarına karşı boykot kampanyaları başlatıldı. Bazı ülkelerde Fransız ürünleri market raflarından indirildi.

    Fransa’nın İslam karşıtı tutumuna karşı gelişen boykotun çığ gibi büyümesi üzerine panik yaşayan Fransa Dışişleri Bakanlığı, dün yaptığı yazılı açıklamada, İslam ülkelerinde Fransız mallarına yönelik boykotun durdurulması çağrısında bulundu. Buna karşılık sosyal medyada Fransız ürünleri ve Fransa’ya seyahate karşı boykot çağrıları yükseliyor. İslam ülkelerindeki halklar da düzenlenen gösterilerle Fransa’nın İslam’ın mukaddesatına saldırılarına öfkelerini yansıtıyor.

    TÜRKİYE’DEN ÜST DÜZEYDE TEPKİLER

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 7 Ekim’de yaptığı bir konuşmasında, Macron’un “İslam krizde” açıklamasının saygısızlıktan öte açık bir provokasyon olduğunu belirterek, “İslam’ın yapılandırılmasından” bahsetmesini ise “hadsizlik ve edepsizlik” olarak niteledi.

    Dışişleri Bakanlığı ise “Anlamı ‘barış’ olan yüce dinimizi ‘aydınlatma’ bahanesiyle yanlış ve çarpık yaklaşımlara konu etmek hiç kimsenin haddine değildir” açıklamasını yaptı.

    Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş da Hazreti Muhammed’e yönelik karikatürlerin Fransa’daki kamu binalarına asılmasının İslam düşmanlığının resmi makamlarca desteklendiğini gözler önüne serdiğini belirterek, uluslararası toplumu Müslümanların duygularını inciten eylemlere karşı mücadeleye davet etti.

    Fransa’da Hz. Muhammed’e hakaret içeren karikatürlerin kamusal alanda sergilenmesine Macron’un destek olması üzerine, Erdoğan, Macron’u “zihinsel noktada bir tedaviye ihtiyacı var” sözleriyle eleştirdi.

    İSLAM İŞBİRLİĞİ TEŞKİLATI: MÜSLÜMANLARA KARŞI SİSTEMATİK SALDIRIYI DURDURUN

    İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) tarafından yapılan açıklamada, Fransa’ya İslam’ı hedef alan ve dünya genelinde bir buçuk milyardan fazla Müslümanın duygularını inciten ayrımcı politikalarını gözden geçirme çağrısında bulunuldu.

    Açıklamada, “Hazreti Muhammed’in şahsının temsil ettiği dini sembollere hakaret ederek Müslümanların duygularına yapılan sürekli sistematik saldırıyı kınıyoruz.” denildi.

    PAKİSTAN BAŞBAKANI HAN: İSLAMOFOBİYİ CESARETLENDİRİYORSUNUZ

    Pakistan Başbakanı İmran Han, Twitter hesabından paylaştığı mesajında, Macron’un İslam’a saldırarak, Müslümanların duygularını incittiğini ve İslamofobi’yi cesaretlendirdiğini vurguladı. Hz. Muhammed’i hedef alan çirkin karikatürlerin gösterilmesini teşvik eden Macron’un aralarında kendi vatandaşlarının da olduğu Müslümanları kasten kışkırttığını belirten Han, “cehaleti temel alan” Fransız yetkililerin açıklamalarının daha çok nefrete, İslamofobi’ye ve aşırılıkçılığa meydan verilmesine sebep olacağını kaydetti.

    Pakistan Cemaat-i İslami Partisi lideri Sirac-ül Hak da Macron’un açıklamalarını kınayarak Hz. Muhammed’e hakarete karşı Müslüman liderlerin ortak tepki vermesi gerektiğini vurguladı.

    İRAN’DAN FRANSIZ LİDERLERE TEPKİ

    Fransız yetkililerin İslam karşıtı eylemleri İran’da da hükümetin ve meclisin tepkisine neden oldu. Dışişleri Bakanlığı, Hz. Muhammed’e yönelik hakaret ve saygısızlığın kabul edilemeyeceğini ve Fransız hükümetinin Müslümanlara karşı tutumunun nefretin her zamankinden daha fazla artmasına neden olduğunu açıkladı.

    Bazı milletvekilleri ve siyasetçiler de sosyal medya hesaplarından yaptıkları açıklamalarla Fransa’ya tepki gösterdi.

    İran’dan Fransa’ya en sert tepki ise Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf’tan geldi. Kalibaf, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Müslümanlar ve tevhide inananlar, Fransa’nın inatçı ve akılsız liderlerinin Rahmet Peygamberi’ne karşı alçakça düşmanlığını hep bir ağızdan şiddetle kınıyor. Bu onursuz kişilerin kötülükleri, Allah’a olan inançsızlıklarını ve bütün semavi dinlere karşı düşmanlıklarını ortaya koyuyor.” ifadelerini kullandı.

    IRAK’TA MACRON’A TEPKİ KONVOYU

    Irak’ın başkenti Bağdat’da dün bir grup, üzerinde kırmızı çarpı işaretli Macron’un posterlerini taşıyan araç konvoyuyla tepki gösterisi düzenledi. Macron’a tepki konvoyuna yoldan geçen vatandaşlar da destek verdi.

    Suriye ve Yemen’de düzenlenen protesto gösterilerinde ise “Hazreti Muhammed kırmızı çizgimizdir” yazılı pankartlar taşıyan göstericiler, Fransız mallarına karşı boykot çağrısı yaptı. Gösterilerde Fransa Cumhurbaşkanı Macron’a ait posterler de ateşe verildi.

    Yemen Vakıflar Bakanı Ahmed Atiyye de Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Fransız ürünlerini boykot edin, Macron ve Fransa, ümmetin peygamberine hakaret ediyor. Resulullah kırmızı çizgimizdir.” yazılı bir fotoğraf paylaştı.

    FİLİSTİN’DEKİ GÖSTERİCİLER TÜRK BAYRAĞI TAŞIDI

    Filistin’de düzenlenen gösterilerde protestocular Türk bayrağı taşıdı, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un posterlerini yaktı.

    Gazze’de düzenlenen gösteriye katılan yüzlerce Filistinli, Macron’un açıklamalarını reddettiklerini belirtti.

    Göstericiler, sürekli olarak İslam’ı ve Hazreti Muhammed’i savunmasını gerekçe göstererek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın posterlerini ve Türk bayrakları taşıdı.

    İşgal altındaki Batı Şeria’nın Ramallah kentinin batısındaki Naleyn beldesinde bir araya gelen Filistinliler de “Peygamberimiz kırmızı çizgidir. Anam babam sana feda ey Resul. Fransa terörist ve ırkçı bir devlettir.” yazılı pankartlar açtı.

    Filistin İslami Cihad Hareketinden yapılan yazılı açıklamada da Macron’un Müslümanların duygularını önemsememesinin, aşırılık ve ırkçılığı geliştirdiği ifade edildi.

    Hareketin Sözcüsü Davud Şihab da AA muhabirine yaptığı açıklamada, “Türkiye, Batı ırkçılığıyla yüzleşmede İslam dünyasını temsil ediyor ve Türkiye Müslümanların canlı vicdanıdır.” dedi.

    Aynı şekilde, Hamas’tan yapılan yazılı açıklamada, ifade özgürlüğü gerekçesiyle hakaret içerikli karikatürlerin yayınlandığı Fransa’daki resmi ve gayri resmi ifadelerin öfkeyle takip edildiği belirtildi.

    KUVEYT’TE RESMİ VE TİCARİ TEPKİ

    Kuveyt Dışişleri Bakanı Ahmed Nasır El Muhammed El Sabah, Meclis Başkanı Merzuk el-Ganim ve Müslüman Kardeşler Teşkilatı’nın (İhvan) siyasi kanadı İslami Anayasa Hareketi Partisi (HADES) ve bazı milletvekilleri Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un açıklamalarını ve Hz. Muhammed’e hakaret içeren karikatürlerin yayınlanmasını kınadı.

    Öte yandan Kuveyt’teki 70’den fazla perakende zincirinin üyesi olduğu Tüketici Kooperatifler Birliği, 23 Ekim’den itibaren raflarındaki tüm Fransız ürünlerinin kaldırıldığını duyurdu.

    KATAR VE KÖRFEZ’DE TEPKİLER

    Katar Üniversitesi, “İslam dininin ve sembollerinin kasıtlı suistimali” gerekçesiyle Fransız Kültürü Haftası’nı süresiz olarak ertelediğini duyurdu.

    Üniversite açıklamasında, “İslami değerlerin, sembollerin ve inançların aşağılanması ya da ihlali kesinlikle reddedilmektedir. Bu tür hakaretler, evrensel insani değerlere ve tüm toplumların ulvi değerlerine zarar veriyor.” ifadelerine yer verildi.

    Aynı şekilde, Katar’ın önde gelen perakende zincirleri, Fransız ürünlerinin raflardan kaldırılacağını duyurdu.

    Bahreyn’de düzenlenen gösterilerde ise “Canlar sana feda olsun ya Resulallah” yazılı dövizlerle Fransa’nın İslam karşıtı tutumu protesto edildi.

    Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ise Macron’un açıklamalarını “sorumsuz” şeklinde tanımlayarak halklar arasında nefret kültürü yaymayı hedeflediğini belirtti.

    SUUDLU STK’DAN FRANSA’YA DESTEK

    Suudi Arabistan’dan Fransız süpermarket zincirinin boykot edilmesi çağrısı sosyal medyada en çok kullanılan ikinci etiket oldu.

    Suud sosyal medyasındaki bu tepkiye rağmen, Suudi Arabistan merkezli Dünya İslam Birliği (Rabıta) Genel Sekreteri Muhammed bin Abdulkerim el-İsa, Suudi televizyonu MBC’ye verdiği mülakatta, “Müslümanları azınlıkta oldukları ülkelerin uygulamalarına ses çıkarmamaya, yasalarına uymaya” çağırdı.

    Veliaht Prens Muhammed bin Selman’a yakınlığıyla tanınan ve dini konulardaki danışmanlarından olan el-İsa, Müslümanlardan bulundukları ülkelerin uygulamalarını, yasalarını ve kurumlarını sorgulamamalarını isteyerek, bu uygulamaların yasa ve kurumların ülkenin güvenlik ve istikrarını temin ettiğini, sosyal uyumu güçlendirdiğini ileri sürdü.

    Rabıta’nın resmi Twitter hesabında, “ayrılıkçılık” etiketiyle çok sayıda mesaj ve açıklama paylaşıldı.

    Açıklamalarda, el-İsa’nın “tüm şiddet ve aşırıcılık şekillerini sonlandırmak için gerekli çabaları göstereceklerine dair Fransız yetkililere tam güvenini” bildirmesiyle, “Fransız milletinin, güvenlik ve istikrarına zarar verebilecek her şeye karşı birleşerek gücünü göstermesi” ifadeleri dikkati çekti.

    LİBYA’DA HÜKÜMETE “FRANSA ENERJİ ŞİRKETİ İLE ANLAŞMAYI İPTAL EDİN” ÇAĞRISI

    Fransa’nın uzunca bir süredir ülkedeki gayri meşru darbeci lideri desteklemekle suçlandığı Libya’da Başkanlık Konseyi Üyesi Muhammed Amari Zayid, Macron’un ifadelerini kınadı. Devlet Yüksek Konseyi ise yaptığı yazılı açıklamada, Fransa ile ekonomik ilişkilerin durdurulması ve Fransız petrol devi Total ile yapılan petrol anlaşmasının feshedilmesi için hükümete çağrıda bulundu.

    Aynı şekilde, Libyalı sosyal medya kullanıcıları ülkede yaygın olarak satılan gıda ve hızlı tüketim maddeleri başta olmak üzere Fransız mallarına boykot çağrısı yaptı. Beni Velid ve Terhune kentlerinde protesto gösterileri düzenlendi.

    Ülkede #HzMuhammed ve #PeygamberKırmızıÇizgimizdir etiketli Arapça paylaşımlar Twitter’da güncel konular sıralamasında en üst sıraya yerleşti.

    CEZAYİR YÖNETİMİNE “MACRON’A KARŞI TUTUM SERGİLEYİN” ÇAĞRISI

    Fransa’nın sömürgeci tarihinin en kanlı örneğini teşkil eden Cezayir’deki Barış Toplumu Hareketi’nden yapılan yazılı açıklamada, Cumhurbaşkanı Abdulmecid Tebbun’dan, Macron’a karşı tutum sergilemesi talep edildi.

    Başta cumhurbaşkanlığı olmak üzere ülkenin tüm devlet kurumlarından Macron’un ifadelerini kınaması, diplomatik, siyasi ve ekonomik adımlarla cevap verilmesi istendi.

    Aynı şekilde, Cezayirli sosyal medya kullanıcıları, geniş biçimde Fransa’ya boykot çağrısı yaparken, Macron’un açıklamalarını eleştiren paylaşımlar yaptı.

    FAS’TA BOYKOT KAMPANYASINA BÜYÜK DESTEK

    Fas Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, “Hazreti Muhammed’e hakaret içerikli karikatürlerin yayınlanmasındaki ısrar, faillerinin olgunluktan uzak olduklarını gösteriyor.” ifadesi kullanıldı.

    Açıklamada ayrıca, İslam dinine hakaretin ve kışkırtmaların her ne sebeple olursa olsun ifade özgürlüğü olamayacağı vurgulandı.

    Faslıların, “Fransız ürünlerini boykot” etiketiyle cuma günü başlattığı kampanya, sosyal medyada ilgi görmeye devam ediyor. Fikir adamı, akademisyen ve entelektüellerin de aralarında bulunduğu binlerce kişi, sosyal medya üzerinden boykota destek veriyor.

    LÜBNAN’DA FRANSIZ BARDAĞI YAKILDI

    Fransa’nın işgalci bir tarihe sahip olduğu Lübnan’da hem sokaktan hem de dini otoritelerden Fransa Cumhurbaşkanı Macron’a tepkiler yükseldi.

    Lübnan’ın Trablus kentinde toplanan bir grup eylemci, Fransa’nın İslam karşıtı tutumunu protesto etti. Göstericiler, Fransız bayrağı yakarak, Macron’a tepki gösterdi.

    Sayda kentinde de Hazreti Muhammed’e yönelik hakaret içerikli karikatürler yayımlanması protesto edildi.

    İslami Cemaatin çağrısıyla toplanan ve arabalarla konvoy oluşturan eylemciler, Fransız yetkililere tepki gösterdi. Çeşitli caddelerde dolaşan konvoyda çalan ilahilerle göstericiler, Hazreti Muhammed’e duydukları sevgiyi ifade etti. Ayrıca, sosyal medyada Fransız ürünlerine ilişkin boykot çağrıları geldi.

    Lübnan Müftüsü Abdullatif Deryan da yazılı açıklamasında, inançlara ve değerlere yönelik hakaretlerin özgürlük sayılamayacağını belirterek, “İslam Peygamberi’ne hakaret, tüm Müslüman alemine karşı saldırganlığı körükler.” ifadesini kullandı.

    ÜRDÜN’DE ÜRÜNLER RAFLARDAN KALDIRILDI

    Ürdün Dışişleri Bakanlığı yazılı açıklamasında, ifade özgürlüğü altında karikatürlerin yayınlanmasını ve “İslam’ı terörizmle ilişkilendirme hedefindeki yanıltıcı ve ayrımcı girişimleri” kınadı.

    Ürdün’deki Müslüman Kardeşler Cemaati (İhvan) yaptığı açıklamada, Fransa’nın halklar arasında nefreti kışkırtan ve aşırılığa hizmet etmekten başka bir işe yaramayan bu hakaretlerden dolayı İslam ümmetinden özür dilemesi gerektiğini belirtti.

    Aynı şekilde, sosyal medyada Fransız ürünlerine yönelik geniş boykot çağrıları yapılırken, ülkedeki bazı perakende zincirlerinin Fransız ürünlerini raflardan kaldırırken fotoğrafları basına yansıdı.

    MISIR’DA EZHER’DEN TEPKİ

    Mısır’da El-Ezher Şeyhi Ahmed Tayyib yaptığı açıklamada, “Şimdi İslam’ı politik çatışmaya sürükleme, Peygamber’e karşı maksatlı bir saldırıyla başlayan kaos yaratma konusunda planlı bir kampanyaya tanık oluyoruz.” ifadesini kullandı.

    Öte yandan, Türkiye’de yaşayan Mısırlılar da yapılanların ifade özgürlüğü adı altında Peygamber’e hakareti kışkırtmak olduğunu belirterek, Fransız malları ve Fransa’ya seyahata karşı boykot çağrısında bulundu.

    TUNUS’TA “FRANKAFONİ ZİRVESİ İPTAL EDİLSİN” ÇAĞRISI

    Ülkenin güneyindeki Tatavin vilayetinde toplanan yüzlerce protestocu, ellerinde “Hazreti Muhammed kırmızı çizgimizdir” ve “Anam babam sana feda olsun ya Resulallah” yazan pankartlarla Fransız mallarını boykot çağrısında bulundu.

    Tunus Parlamentosu’ndaki bağımsız milletvekili Yasin el-Ayari, Fransa’da Hz. Muhammed’e ve Müslümanların inançlarına hakaret edilmesine tepki olarak, Tunus’ta düzenlenmesi planlanan Frankofoni Zirvesi’nin iptal edilmesini istedi.

    MALEZYA

    Malezya’da ise İslam Teşekkülü Danışma Kurulu (MAPIM) Başkanı Mohd Azmi Abdul Hamid, yaptığı yazılı açıklamada, “Macron’un açıklamaları, İslam ve Müslümanların durumuna dair cehaletini açıkça ortaya koymaktadır.” ifadelerini kullandı.

    Mohd Azmi, Müslümanların içindeki radikal eğilimlerden bahseden Macron’un tek taraflı konuştuğunu belirterek, “İslamofobi ve Müslümanlara karşı işlenen nefret suçlarını kınayamayan Macron’un bu politikası, ülkesindeki ve Avrupa’daki İslam karşıtı grupları cesaretlendirmektedir.” açıklamasında bulundu.

  • Fransa’da kamu binalarına Hz. Muhammed’e hakaret içerikli karikatürler yansıtıldı

    Fransa’da kamu binalarına Hz. Muhammed’e hakaret içerikli karikatürler yansıtıldı

    Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron‘un başlattığı “İslam düşmanlığı” ülke geneline yayılıyor.

    İslam peygamberi Hz. Muhammed’e hakaret içeren ve Müslümanları rahatsız eden karikatür devlet dairelerine ait binalara yansıtıldı.

    Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, ülkesinde yaşayan Müslümanlara yönelik psikolojik baskı ve İslam karşıtı uygulamalarına her gün bir yenisini ekliyor.

    Hafta sonu bir öğretmenin öldürülmesini üzerine eden Fransız Cumhurbaşkanı Macron, ülkesindeki tüm İslami kurumlara adeta savaş açtı.

    Ülkede, peygamberimiz Hz. Muhammed’e hakaret içeren ve Müslümanları rahatsız eden karikatür devlet dairelerine ait binalara yansıtıldı.

    HELAL GIDALAR RAHATSIZ ETTİ

    Fransız İçişleri Bakanı Gerald Darmanin önceki gün de helal gıdaları hedef aldı. BFMTV kanalına konuşan Darmanin, ülkedeki marketlerde helal gıda ürünlerine özel reyonların bulunmasından rahatsız olduğunu belirtmişti.

  • Erdoğan’dan Macron’a sert tepki

    Erdoğan’dan Macron’a sert tepki

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İslam’ın yükselişinden rahatsız olanlar, bizzat kendilerinin sebep olduğu krizleri öne sürerek, dinimize saldırmaktadır. Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un başını çektiği bu tür girişimlerin esas gayesi, İslam’la ve Müslümanlarla hesaplaşmaktır” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyanet İşleri Başkanlığı’nca online olarak düzenlenen ‘İslam İşbirliği Teşkilatı’na Üye ve Gözlemci Ülkelerin Diyanet İşleri Bakanları/Başkanları/Başmüftüleri İstişare Toplantısı’nın açılışına video mesaj gönderdi. Dünyanın tamamını etkileyen koronavirüs salgını sebebiyle toplantının dijital platformlar vasıtasıyla gerçekleştirildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İçinden geçtiğimiz bu sancılı ve imtihanlarla dolu dönemde, Müslümanlar olarak birbirimizi daha fazla dinlememiz, daha sık fikir alışverişinde bulunmamız gerektiğine inanıyorum. Bu tarz toplantılar, birbirimizi daha iyi anlamamıza imkân vermenin yanı sıra meselelerimizi özgürce konuştuğumuz çok kıymetli platformlardır. Bilhassa inancımızda ‘Peygamberlerin varisleri’ olarak tavsif edilen siz âlimlerimizin bir araya gelmesi, görüş teatisinde bulunması çok önemlidir. Görüş ayrılıklarımızı bir yana bırakıp, çeşitli zeminlerde istişare kültürünü yaygınlaştırdığımız ölçüde sıkıntılarımıza çözüm üretebiliriz. Farklılıklarımızdan ziyade ortak noktalarımıza, ortak meselelerimize yoğunlaştığımız müddetçe sorunlarımızın üstesinden gelebiliriz” dedi.

    ​Müslümanların, ‘Birlikte rahmet, ayrılıkta azap vardır’ ikazına uygun şekilde safları sıkılaştırıp, birbirlerine kenetlendikleri sürece dünya ve ahiret saadetine kavuşabileceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizlerden omuzlarınızda taşıdığınız yükün ağırlığıyla mütenasip olarak, yolumuzu ve ufkumuzu aydınlatan, cihanşümul kardeşliğimizi güçlendiren kararlara imza atmanızı istirham ediyorum” diye konuştu.

    ‘BİZİM NE SÜNNİLİK NE DE ŞİİLİK DİYE BİR DİNİMİZ VARDIR’

    Erdoğan, Yemen’den Suriye’ye, Afganistan’dan Libya’ya birçok bölgede kan, gözyaşı ve istikrarsızlığın kol gezdiğini, asırlar boyunca insanlığa ışık tutan, ilim, hikmet ve barışla anılan kadim İslam beldelerinden bugün feryatların yükseldiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünya genelinde her gün ortalama bin Müslüman kardeşimizi teröre veya şiddete kurban veriyoruz. Bilhassa ırkçılık, kavmiyetçilik, mezhepçilik ve terör fitnesi, İslam âlemini içeriden çökerten sorunlar haline gelmiştir. Ölenin de öldürenin de ‘Allah-ü ekber’ dediği bir tabloyu bizim kabul etmemiz, içimize sindirmemiz asla mümkün değildir. ‘Haksız yere bir insanı öldürmeyi tüm insanlığı öldürmek’ olarak kabul eden bir dinin mensupları katliam yapmaz, yapamaz. Peygamber Efendimiz bir Müslümanın nasıl olması gerektiğini tanımlarken ‘Müslüman, diğer Müslümanların dilinden ve elinden selamette olduğu kişidir’ diyerek, gayet net sınırlar çizmiştir. Şayet bugün Müslümanlar kardeş kavgasına tutuşmuşsa, bunun sebebi veda hutbesindeki ‘Benden sonra küfre ve sapkınlığa düşüp birbirinizin boynunu vurmayın’ emrine riayet edilmemesidir. Şayet bugün Müslümanlar Irak’tan Yemen’e etnik ve mezhep temelli kavgalarla tüm enerjilerini tüketiyorsa, bunun en büyük nedeni efendimizin ‘sıkı tutunun’ buyurduğu Kur’an ve Sünnetten uzaklaşmamızdır. Bizim ne Sünnilik ne de Şiilik diye bir dinimiz vardır, bizim dinimiz İslam’dır. Müslüman olmak, âlemlere rahmet olarak gönderilen kutlu Nebî’ye ümmet olmak bize şeref olarak yeter” diye konuştu.

    ‘EMPERYALİSTLERİN BİZİ BÖLMESİNE MÜSAADE ETMEYECEĞİZ’

    Allah’a kulluğun dışında bir paye arayanın büyük bir gaflet içinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz üstünlüğün malda, mülkte, ırkta değil; takvada olduğuna inanıyor, böyle iman ediyoruz. İslam toplumlarını içten içe kemiren bu fitnelerin ortadan kaldırılmasında, siyasilerle beraber özellikle siz âlimlerimize çok önemli görevler düşüyor. Bunun için öncelikle Allah’ın ipine sımsıkı sarılacak, fitneye düşmeyecek, kardeşliğimize asla halel getirmeyeceğiz. Emperyalistlerin bizi Şii-Sünni, siyah-beyaz, Türk, Kürt, Arap, Farisî diye bölmesine müsaade etmeyeceğiz. Birbirimizi etnik kimliğinden, kabilesinden, ırkından dolayı değil; sadece ve sadece Allah için, Allah’ın rızası için seveceğiz. Günlük siyasi tartışmaların ümmet bilincimizi gölgelemesine, aramızdaki kardeşlik hukukunu zedelemesine asla izin vermeyeceğiz” ifadesini kullandı.

    ‘PEK ÇOK PROBLEMİN GERİSİNDE İSLAM’IN DOĞRU BİLİNMEMESİ VARDIR’

    Kainatın boşluk kabul etmediğini, hak ve hakikatin geri çekildiği yeri hemen batılın işgal ettiğini belirten Erdoğan, özellikle dini konularda boşluğun sonunun dünya ve ahirette hüsran olduğuna dikkat çekti. Erdoğan, “İnsanlar, dini alandaki susuzluklarını, sahih kaynaklardan gideremezlerse DEAŞ, FETÖ, El Şebab, Boko Haram gibi terör örgütlerinin, İslam’a mugayir sapkın yapıların pençesine düşeceklerdir. Bugün sosyal hayatta yüzleştiğimiz pek çok problemin gerisinde İslam’ın doğru bilinmemesi ve doğru anlaşılmaması vardır. Dinimizin cihanşümul ilkeleri ile hayatın gerçeklikleri arasında güçlü ve muhkem bir bağ kurulması bu bakımdan çok mühimdir. Ülkelerimizden başlayarak tüm dünyada sahih İslam anlayışının yayılması ve dinimizin hakiki mesajlarının duyurulması büyük önem arz ediyor. Yeni medya araçlarını kullanarak bu konuda hepimizin gayret sarf etmesi gerekiyor” dedi.

    ‘BU GİRİŞİMLERİN GAYESİ İSLAM İLE HESAPLAŞMAKTIR’

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Müslümanların içinde bulunduğu bu üzücü manzaranın emperyalistlere ve İslam düşmanlarına cesaret verdiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:

    “İslam’ın yükselişinden rahatsız olanlar, bizzat kendilerinin sebep olduğu krizleri öne sürerek, dinimize saldırmaktadır. İslam ve Müslüman karşıtı söylemler, günümüzde batılı siyasetçilerin başarısızlıklarını örtmek için başvurdukları en kullanışlı aparatlardır. Yakın zamanda gündeme getirilen ‘Fransız İslam’ı, ‘Avrupa İslam’ı, ‘Avusturya İslam’ı gibi kavramlar, bunun en son örnekleridir. Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un başını çektiği bu tür girişimlerin esas gayesi, İslam’la ve Müslümanlarla hesaplaşmaktır. ‘Aşırılıkla mücadele’ kisvesi altında terörle muadeleden ziyade; zulme tepki vermeyen, zalime ses çıkarmayan pasif, pısırık, korkak, iddiasız bir Müslüman vatandaş profili hedefleniyor. Dinin sadece evde yaşandığı; sokakta, iş yerinde, çarşıda, sosyal hayatta dine, dini prensiplere ve dini sembollere müsaade edilmediği İslam karşıtı bir sistem kurulmak isteniyor. Dinin devlet eliyle kontrol edildiği, baskı altına alındığı, çok daha vahimi biçimlendirilmeye çalışıldığı bu sistemin adı demokrasi değil, totaliterliktir. Hiçbirimizin, hiçbir Müslüman ülkenin böyle bir hadsizliğe rıza göstermesi mümkün değildir. Dışarıdan sistemli şekilde yürütülen saldırılar, içerden, bu saldırılara zemin hazırlatan hatalar, dinimizin ruhuna asla nüfuz edemeyecektir.”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, dinin alanını genişletmek ya da daraltmak gibi özden uzak girişimler yerine, dinin özünü anlamaya ve idrak etmeye yönelmenin, yeni kapıların açılmasını muhakkak beraberinde getireceğini ifade etti. Ümmetin ve yeryüzünün umudu olarak gördüğü alim ve münevverlerin bu konuda da öncü bir rol üstleneceğine duyduğu inancı dile getiren Erdoğan, “Rabbim, bizleri Kur’an’ın ve Sünneti Seniyye’nin aydınlık yolundan ayırmasın diyor, sizleri bir kez daha selamların en güzeliyle selamlıyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.