Etiket: maden kazası

  • İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu Erzincan’da toplandı

    İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu Erzincan’da toplandı

    İliç maden kazasını araştırmak için oluşturulan, TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, çalışmalarını kesintisiz sürdürüyor. Komisyon üyeleri kazanın meydana geldiği İliç’teki maden sahasında incelemelerde bulunmak üzere Erzincan’a geldi. İlk olarak Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu’yu ziyaret eden komisyon üyeleri konuya ilişkin bilgi aldılar.
    Valilik çıkışında komisyon adına basın açıklamasında bulunan TBMM İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, “İliç hakkında, kimsenin kafasında soru işareti kalmayacak” dedi.
    Uslu, konuşmasında şunları söyledi:
    “Kazadan bugüne kadar 4 kardeşimiz cenazesine ulaşıldı. Kardeşlerimize Allah’tan rahmet diliyoruz. 5 kardeşimizle ilgilide arama çalışmaları devam ediyor. Temenni ediyoruz kısa sürede onlara da ulaşılır. Ankara’daki çalışma takvimi içerisinde 18 nisan itibarıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde isimler okunduktan sonra meclis başkanlığına, divanına teşekkür etti. Komisyonumuz hızlı bir çalışma temposu içine girdi. Şu ana kadar Çevre Şehircilik, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığımızın, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımızı dinledik. Bunun dışında AFAD’tan bölgedeki arama ve tarama çalışmaları konusunda bilgi aldık. Yine Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğümüzden de suların kirlenmesinin önlenmesiyle ilgili tedbirler konusunda bilgi aldık. Bölgede incelemeler yaptıktan sonra, bundan sonraki takvimimizde ilgili üniversitelerin, akademi dünyasının, bu konuda çalışan bilim insanlarını dinleyeceğiz. Bu konuyla ilgili sivil toplum kuruluşlarını dinleyeceğiz. Olabildiğince geniş bir çerçevede çalışmalarımıza devam edeceğiz. Hiç kimsenin aklında soru işareti kalmayacak şekilde çalışacağız. Herkesi mümkün olduğunca dinleyeceğiz. Çünkü komisyonumuzun kuruluş amacı bir bu kazadaki ihmal sürecini araştırmak ama onun kadar önemli bir konuda bundan sonra bu tür kazaların olmaması için atılması gereken adımları teşkil etmek olacak. Tabii ki komisyonumuz bir amacı daha var. Altın madencilik konusu ve madencilik konusu hassas bir konu. Önce insan, önce çevre sonra madencilik anlayışıyla güvenilir ve sürdürülebilir bir altın madenciliği politikası, bir madencilik mimarisi nasıl kurgulanabilir bu konuda da fikirlerimizi yaptığımız çalışmalar sonucunda oluşan kanatları raporumuza belirteceğiz. Umuyoruz ki bu rapor bundan sonra Türkiye’deki güvenilir ve sürdürülebilir madencilik sürecinde yeni bir kapı olacak.”

  • Erzincan maden kazasında 1 işçinin cansız bedenine ulaşıldı

    Erzincan maden kazasında 1 işçinin cansız bedenine ulaşıldı

    Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Erzincan İliç’teki maden sahasında meydana gelen heyelanda devam eden arama çalışmaları neticesinde bir işçinin daha cansız bedenine ulaşıldığını açıkladı. Toprak altında kalan işçilerden Adnan Keklik’in naaşı çıkarılarak hastane morguna kaldırıldı.

    Geçtiğimiz 5 Nisan 2024 tarihinde de toprak altında kalan işçilerden Uğur Yıldız’ın cansız bedenine ulaşılmıştı. 13 Şubat’ta yaşanan olay sonrası toprak altında bugün itibarıyla kalan 7 işçi bulunuyor.

  • Maden kazası için komisyon kuruldu

    Maden kazası için komisyon kuruldu

    Resmi Gazete’de yer alan TBMM Kararı ile Erzincan’ın İliç ilçesindeki madende yaşanan toprak kaymasının bütün unsurlarının araştırılması ve benzer kazaların engellenmesine yönelik tedbirlerin belirlenmesi maksadıyla kurulan Meclis Araştırması Komisyonu’na üye seçimini gerçekleştirildi.

    Komisyon Başkanı AK Parti Antalya Milletvekili Atay Uslu, Komisyon Başkanvekili AK Parti Bolu Milletvekili Yüksek Çoşkunyürek, Komisyon Sözcüsü MHP Antalya Milletvekili Abdurrahman Başkan, Katip ise CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül oldu. Komisyonun diğer üyeleri ise şu isimlerden teşekkül etti: CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin, AK Parti Adıyaman Milletvekili Resul Kurt, Saadet Partisi Ankara Milletvekili Mesut Doğan, CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, DEM Parti Bingöl Milletvekili Ömer Faruk Hülakü, İYİ Parti Çanakkale Milletvekili Rıdvan Uz, AK Parti Denizli Milletvekili Şahin Tin, AK Parti Erzincan Milletvekili Süleyman Karaman, AK Parti Giresun Milletvekili Ali Temür, MHP Gümüşhane Milletvekili Musa Küçük, AK Parti İstanbul Milletvekili Şengül Karslı, AK Parti İstanbul Milletvekili Oğuz Üçüncü, İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat, CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun, AK Parti Siirt Milletvekili Mervan Gül, DEM Parti Tunceli Milletvekili Ayten Kordu, AK Parti Zonguldak Milletvekili Ahmet Çolakoğlu ve CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz

  • Siirt’te maden ocağında göçük

    Siirt’te maden ocağında göçük

    Şirvan ilçesi Maden Köyü’nde bulunan özel bir bakır madeninde göçük meydana geldi. İhbar üzerine olay yerine AFAD, UMKE, itfaiye, jandarma ve 112 Acil Sağlık ekibi sevk edildi.

    Enkaz altından çıkartılan 3 kişi, ilk müdahalelerinin ardından hastaneye kaldırıldı. Yapılan tüm müdahalelere rağmen Zekai Can Calık ve Emre Gökduman hayatını kaybetti.

    Ağır yaralı bir kişinin tedavisi devam ederken olay yerinde çalışmalar sürüyor.

    Güncelleme

    Siirt’in Şirvan ilçesi Maden Köyü’nde özel bir bakır madeni ocağında meydana gelen göçükte ölü sayısı 3’e yükseldi.

    Alınan bilgilere göre, ilçenin Maden Köyü’nde bulunan özel bir bakır madeninde göçük meydana geldi. İhbar üzerine olay yerine AFAD, UMKE, itfaiye, jandarma ve 112 Acil Sağlık ekibi sevk edildi.

    Enkaz altından çıkartılan 3 kişi, ilk müdahalelerinin ardından hastaneye kaldırıldı. Yapılan tüm müdahalelere rağmen Zekai Can Calık ve Emre Gökduman hayatını kaybetti. Orhan Gültekin ise, tüm müdahalelere rağmen kurtarılmadı ve ölü sayısı 3’e yükseldi.

    Olay yerinde çalışmalar sürüyor.

  • Tunç’tan Sivas Davası açıklaması

    Tunç’tan Sivas Davası açıklaması

    Bir dizi ziyaret için Zonguldak’a gelen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, zamanaşımına uğrayan Sivas Davası’na ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.
    Bakan Tunç, Kılıçdaroğlu’nun zaman aşımıyla ilgili sözlerine tepki gösterdi. Bakan Tunç, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun açıklamaların bir kere kabul etmek aslında bu çirkin bir açıklama. Ben de takip ettik. Sivas davasında firari üç sanığın davasının zaman aşımı nedeniyle sürenin dolmuş olması nedeniyle mahkeme kararını eleştirerek burada Sayın Cumhurbaşkanımıza ‘Siz suç ortağısınız’ diyerek bir beyanatta bulunuyor. Bu beyanat gerçekten çok çirkin bir beyanat. Bir kere 1993 yılında meydana gelen elim olaylar sonrasında Sivas Davası süreci başladı. Sivas Davası’nda tutuklanan, gözaltına alınıp tutuklanan sanıklarla ilgili yargılama süreçleri o dönemde başladı, devam etti ve mahkumiyetler verildi. Şu anda o sanıklar ana davanın hükümlüleri cezalarını cezaevlerinde çekmeye devam ediyor. Firari üç sanıkla ilgili yargılama süreci gerçekleştirilememişti. Firari sanıklar yakalanamamıştı. Kırmızı bülten çıkarılarak uluslararası düzeyde aranmaları sağlandı. Bu da sonuç vermedi. Yurt dışına kaçtıkları tespit edildi. Ve bu anlamda 30 yıllık zaman aşımı süresi dolduğunda ki o günkü kanuna tabi oldukları için yargının böyle bur kararı söz konusu oldu. Ki bu tür davalarda özellikle insanlığa işlenen suçlar bakımından zamanaşımını kaldıran iktidarız biz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde oldu. Türk Ceza Kanunu bu anlamda değişti. Ama olayın meydana geldiği tarihte bu hüküm yoktu. Dolayısıyla suçun işlendiği tarihteki ilgili hüküm dikkate alındığı için sanıklar uluslararası kırmızı bültenle arandığı halde yakalanamayıp Türkiye’ye getirilemediği için zamanaşımı süresi doldu. Mahkeme de zamanaşımı nedeniyle davanın düşmesine karar verdi. Bunu Cumhurbaşkanımızla ilişkilendirmek ve bu davayı bitirdiniz şeklinde suç ortağısınız demek bir kere çok çirkin bir davranış. Ne hukuki ne ahlaki, bu beyanatları sahibine iade ediyoruz” dedi.
    İspanya’da yakalanan Muhammet Yakut’un Türkiye’ye getirilmesi ile ilgili gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Yılmaz Tunç, “Onunla ilgili süreçler kendi mecrasında devam ediyor. Zaten kırmızı bülten talepleri tüm bu çerçeve içinde takip edilen işlemler. Sonuçlandığında bilgi verilecektir” diye konuştu.

    “Maden faciasında adli ve idari soruşturma açıldı”

    TTK Armutçuk Müessesesinde meydana gelen maden faciasına ilişkin konuşan Bakan Yılmaz Tunç, “Zonguldak’ta bir maden kazası gerçekleşti. Bir madencimizi kaybettik. Ramazan Yıldırım kardeşimiz vefat etti. Ben buradan vefat eden kardeşimize Allah’tan rahmet diliyorum. Tüm madenci kardeşlerimize ve yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Madencilerimizin çalışma şartları, sosyal hakları, çalışma ve emeklilik şartları ile ilgili düzenlemeler madencilerimizin lehine idi. Maalesef Zonguldak’ta bu tür kazalar zaman zaman meydana geliyor. Bu kazaların meydana gelmemesi ile ilgili alınması gereken tedbirler noktasında hassas olduğumuzu belirtmek istiyorum. Kazada dört madencimiz kazaya maruz kalmıştı. 6 yaralı madencimiz tedavileri tamamlandı. Bir madencimiz hastanede onun da tedavisi tamamlanmak üzere. Rabbim işçilerimizi korusun diye dua ediyoruz” diye konuştu.

    Maden ocağındaki göçükte adli ve idari soruşturmanın açıldığını belirten Bakan Tunç, “Bu tür yaralamalı ölümlü kazalarda mutlaka idari adli soruşturma açılır. Burada da gerekli idari soruşturma adli soruşturma açılır. Burada da gerekli idari ve adli soruşturma açılmıştır. Olay henüz yeni. Bilirkişi süreçleri olur. Sonrasında da gerekli adli süreçler tamamlanır” dedi.

    “Deprem bölgesinde vatandaşlarımızı konutlarına kavuşturmak önceliğimiz”

    Deprem bölgesinde yargı ve adalet hizmetleri çalıştay açılışına katıldığını ifade eden Bakan Yılmaz Tunç, “Değerlendirme toplantısına katıldık. Yargı hizmetleriyle alakalı aksamaya neden olmamak adına değerlendirmelerde bulunduk. Hasar gören yıkılan, adliye sarayları kamu binalarıyla ilgili çalışmalar devam ediyor. Oradaki vatandaşların bir yıl içerisinde sıcak konutlara kavuşturmak önceliğimiz olacak. Bundan sonra insanı, aileyi, toplumu güçlendirecek yatırımlara çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diye konuştu.

     

  • Bursa’da maden kazası! 1 işçi hayatını kaybetti

    Bursa’da maden kazası! 1 işçi hayatını kaybetti

    Soğucak Mahallesi yakınlarında faaliyet gösteren bir mermer ocağında iş kazası yaşandı.

    Sabah saatlerinde yaşanan olayda, bölgedeki mermer ocağında çalışan Abdullah Şahin, (40) devrilen direğin altında kaldı. Ağır yaralanan mermer işçisi, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

    Yalıntaş Mahallesi’nde oturan evli ve 2 çocuk babası Abdullah Şahin’in ölümüyle ilgili soruşturma başlatıldı.

  • Bartın’daki maden faciasında ifadeler ortaya çıktı

    Bartın’daki maden faciasında ifadeler ortaya çıktı

    Türkiye Taşkömürü Kurumu’na ait Amasra Maden Ocağı’nda 14 Ekim günü meydana gelen ve 42 işçinin hayatını kaybettiği maden faciasında tutuklanan ve serbest bırakılan şüphelilerin polis ve savcılıkça alınan ifadeleri dikkat çekti.

    Bunun yanı sıra olayın yaşandığı TTK Amasra Müessese Müdürlüğünden alınan belge ve ifadeler neticesinde personel eksikliği, personellerin bilgi vererek yada vermeyerek işe gelmediği, kendi aralarında değişiklik yaptıkları, düzenlenen tertip listesi dışına çıkarak farklı vardiyalarda çalıştıkları görüldüğü, meydana gelen patlamada görev listesinde olmayıp vefat eden 6 işçinin olduğu, görev listesinde bulunup da resmi olarak izinli olmayıp göreve gelmeyen 13 kişinin olduğu da tespit edilmiş.

    Patlamanın yaşandığı gün maden ocağında merkezi gaz izleme merkezi operatörü Mehmet Özdemir hem polis, hem de savcılık ifadesinde, “Acil durumda tüm işçileri uyaran bir sistem bulunmamaktadır. Telsiz ve telefonlarla iletişim kurulmamaktadır. Diyafon bulunmaktadır ancak diyafon bize, gaz izleme merkezine bağlı değildir. Biz bunu üstlerimize söyledik ancak bu hususta bir iyileştirme yapılmadı. Telsiz kayıtlarının tutulmasını istedik ancak bu da yapılmadı” dediği ortaya çıktı.

    “Yüzde 1 seviyesinde yapılamamasına rağmen lağım atma işlemi olmuştur”

    Özdemir, İş Sağlığı ve Güvenliği yönergesine göre metan seviyesi yüzde 1 değerine ulaştığı zaman lağım atma işlemi yapılmaması gerektiğini anlatarak, “ Fakat yüzde 1 seviyesinde olduğu zamanlarda da lağım atma işlemi olmuştur. Patlamanın olduğu gün gaz izlemede tek başına görevliydim, bunun sebebiyeti ise personel yetersizliğindedir. Gündüz vardiyasında one-seven (köpüklü yıkama) işlemi yapıldığı -300 kotunda sağ kalın damar havalandırma pervanesi arızası olduğunu, emniyet servisinin kapattığını ve benim vardiyamda yapılacağı bilgisi verdiler. Fakat patlamanın olduğu saate kadar pervanenin arızası giderilmedi. Hatırladığım kadarıyla 17.45 sıralarında patlamanın olduğu yer olarak düşünülen – 300 sağ kalın damarda barutçu Öner Yıldız lağım atacağına dair telsizle bilgi verdi. Bu esnada metan gazı seviyesi 0,60 seviyelerindeydi. Daha sonra karbon monoksit seviyesi 33 PPM seviyesine, metan gazı önce 0,80 daha sonra 1 seviyesine çıktı. Bu seviyelerin lağımdan dolayı olduğunu düşünerek bir müddet bekledim. Metan gazı bir dakika aralıklarla 1,15 -1,20 en son 1,45 seviyesine ulaştığında dahili hattan vardiya mühendisi Recep Orhan’ı aradım ancak ulaşamadım. Bunun üzerine emniyet servisinde görevli personele telsizle metan gazı seviyesinin 1.45 seviyesinde olduğunu bildirdim. Emniyet servisi çalışanı da ‘Tamam ilgileneceğiz” şeklinde anons geçti. Daha sonra metan gazı 1,50 seviyesine ulaştığında telefonla ocak elektrik servisini dahili numaradan aradım fakat ulaşamadım. Telsizden ocak elektriğe metan gazı seviyesinin 1.50 değerini geçtiğini, devre kesicilerin düşerek elektriğin kesilmiş olabileceğini anons ettim. Bana telsizle ‘tamam’, ‘arızanın olduğu yere geçiyorum’ dedi. Metan gazının değerlerinin artmış olduğu -300 kotunda çalışanlara direk bilgi vermedim. Çünkü telsiz ve dahili telefon bazı noktalarda çekmediği için ulaşmakta zorluk yaşıyoruz. Bundan dolayı emniyet nezaretçisine bilgi veriyoruz. Metan gazı 1.50 seviyesini geçtiği emniyet servisi çalışanı haricinde kimseye bilgi vermedim. Acil durumda tüm işçileri uyaran bir sistem bulunmamaktadır. Telsiz ve telefonlarla iletişim kurulmaktadır. Diyafon bulunmaktadır ancak diyafon bize, gaz izleme merkezine bağlı değildir. Biz bunu üstlerimize söyledik ancak bu hususta bir iyileştirme yapılmadı. Telsiz kayıtlarının tutulmasını istedik ancak bu da yapılmadı” dedi.

    “Metan 1,69 çıkınca gerekli yerlere bilgi veremeden patlama oldu”

    Metan gazı seviyesinin 1,55 seviyesine geldiğinde tekrardan emniyet servisi çalışanına telsizle bilgi verdiğini anlatan Mehmet Özdemir ifadesinde şu bilgilere yer verdi:
    “ Metan gazı seviyesi 1.69 seviyesine geldi. Yaklaşık olarak 40 saniye kadar 1.69 seviyesinde sabitlendi. Sonra gerekli yerlere bilgi veremeden patlama olayı meydana geldi. Ben bunu kendi ekranlarımda bulunan değerler arızaya geçtiğinden anladım. Aynı esnada saat 18.09 sıralarında emniyet servisi çalışanı telsiz ile ‘merkezi izleme yoğun duman geliyor. Ne oluyor” şeklinde bildirdi. Bende – 300 ve 350 kotlarında bulunan tüm sensörlerimin arızaya geçtiğini ve her hangi bir değer alamadığımı söyledim. Normalde İş Sağlığı, Güvenliği ve eğitim yönergesine göre iki kişi çalışmamız gerekiyor. Çalıştığım 10 yıl boyunca yaz ayları tek çalışırım. Kış aylarında iki kişi olduğumuz zamanlar olur. Ben tek çalıştığım zamanlarda ihtiyaçlarımı gidermek için gaz izleme merkezinden ayrıldığım kısa süreli zamanlarda merkez boş kalır. O sürede olabilecek sıkıntıları takip edecek kimse olmaz.”

    “ – 320 kotunda sensör yok”

    Savcılık ifadesinde de Metan oranının 2’nin üzerine çıktığını çok gördüğünü anlatan Özdemir, şunları söyledi:
    “ Özellikle mevsim değişimlerinde ilkbahar ve sonbahar aylarında böyle oluyordu. Ben en yüksek çok nadir olarak 5’i gördüm. Ben metanın yüksekliğini -300 kot 1. Rekup sağ kalın damar üst taban yolu olarak tespit ettim. Bana – 320 kotundan herhangi bir veri gelmedi, zaten burada sensör yok ancak yeraltında -320’de sensör bulunuyorsa da bizin sistemimizde kayıtlı değil.”

    “Çalışma bakanlığı müfettişleri hiçbir eksiklik bulunmadığını tespit etmişlerdir”

    Yaşanan patlama sonrası Amasra Sulh Ceza Hâkimliği tarafından tutuklanan Amasra TTK İş Sağlığı Güvenliği Eğitimi Baş Mühendisi ve Şube Müdür vekili Volkan Soylu ise, ifadesinde; Havalandırma ölçümlerimiz günlük ve 10 günlük periyotlarda düzenli olarak yapılmaktadır. Yaptığımız ölçümleri TTK Genel Müdürlüğü iş sağlığını güvenliği ve eğitim daire başkanlığına 10 günde bir göndermekteyiz. İşletme ayda bir denetlenmektedir ve bu yapılan denetlemelerde havalandırma sebebiyle bir eksiklik bulunduğu söylenmemiştir. Olaydan 1 hafta önce çalışma bakanlığı müfettişleri olayın olduğunun düşünüldüğü bölgeyi yani direkt kaza olan yeri denetlemişlerdir ve burada hiçbir eksiklik bulunmadığını tespit etmişlerdir. Kazadan bir gün önce madene indim, indiğimde gaz oranı ve havalandırma da hiçbir problem yoktu ve gaz seviyesi 0,5 seviyesindeydi. Kaza olduğu gün gündüz vardiyasında çalıştım. Gün içerisinde pervanenin birinin bozulduğunu ve gaz seviyesini 0,45’ten 0,65 seviyesine yükseldiği bana merkez gaz izleme servisinden söylenmişti” dediği ortaya çıktı.

  • Maden işçisi Taner Şen son yolculuğuna uğurlandı

    Maden işçisi Taner Şen son yolculuğuna uğurlandı

    TTK Amasra Müessese Müdürlüğünde 14 Ekim 2022 Cuma günü meydana gelen maden kazasında yer altında olan ve yaralı olarak Başakşehir Çam ve Sakura Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alınan madenci Taner Şen (30), tedavisinin 21. gününde hayatını kaybetti.

    Şen’in cenazesi gece saatlerinde İstanbul’dan alınarak memleketi Bartın’ın Amasra ilçesine bağlı Gömü köyüne getirildi.

    Cenaze töreni öncesinde evinin önünde Kur’an-ı Kerim okunan Şen için dualar edildi. Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, maden işçisinin acılı annesi Sevim Şen’e başsağlığı dileklerinde bulundu.

    Evininin önünde helallik alınmasının ardından madencinin cenazesi köy meydanına getirildi. Buradaki cenaze törenine; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Faruk Özçelik, AK Parti Grup Başkanvekili ve Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Genel Maden İşçileri Sendikası Başkanı Hakan Yeşil, Garnizon Komutanı Dz. Kd. Alb. Erkan Şahin, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, Amasra Kaymakamı Kadir Perçi, İl Emniyet Müdürü Şakir Engin Korkmaz, İl Jandarma Komutanı J. Kd. Alb. Ersin Arslan, İl Genel Meclis Başkanı Kenan Dursun ve çok sayıda vatandaş katıldı.

    İl Müftüsü Ömer Keskin’in kıldırdığı cenaze namazının ardından madenci Taner Şen’in cenazesi Gömü köyü mezarlığındaki aile kabristanına defnedildi.

  • Bilirkişi raporunda dikkat çeken ifadeler

    Bilirkişi raporunda dikkat çeken ifadeler

    14 Ekim günü Bartın’ın Amasra ilçesinde meydana gelen maden faciasında 41 maden işçisi hayatını kaybetti. Olayın ardından aralarında jeofizik, jeoloji, maden, makine, elektrik mühendisleri ve iş güvenliği uzmanının yer aldığı bilirkişi heyeti ön inceleme raporunu tamamladı. Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı’na ulaştırılan 28 sayfalık ön inceleme raporunda, metan drenajı uygulaması hatırlatıldı. Raporda, “TTK’ya bağlı ocaklarda metan drenajı uygulaması yapılmamaktadır. Bu durum yaşanan kazanın yetersiz ve etkisiz havalandırma ile birlikte temel nedenlerinden biridir. Metan drenajı uygulaması hayata geçirilmiş olsaydı meydana gelen kaza olayı önlenebilirdi” ifadelerine yer verildi.

    “Yetersiz ve etkisiz havalandırma sistemi olayın yaşanmasında en temel unsur”

    Ön inceleme raporunda, ocak içinde yeterli miktarda ve hızda hava dolaşımının sağlanamadığı, bu nedenle yanıcı, patlayıcı gazlar ve tozların insanların çalıştığı seyreltme ve ortamdan uzaklaştırma görevinin yerine getirilemediğine yer verildi. TTK Amasra İşletme Müessesesine ait maden ocağının havalandırmasının iyileştirmesine dair yatırım ve iyileştirme projelerinin hayata geçmediği, bu durumun da olayın meydana gelmesinde önemli rol oynadığının altı çizildi. Raporda, “Amasra Taşkömürü İşletme Müessesesi maden havalandırmasının iyileştirilmesine dair hayata geçmeyen yatırım ve iyileştirme projeleri, kazanın meydana gelmesinde önemli rol oynamıştır. Yetersiz ve etkisiz havalandırma sistemi olayın meydana gelmesindeki en temel unsurdur. Ocakta yeterli miktarda ve hızda hava dolaşımı sağlanamamış, bu nedenle yanıcı, patlayıcı gazları ve tozları insanların çalıştığı ve bulundukları yerlerden seyreltme ve hızla ortamdan uzaklaştırma görevi yerine getirilememiştir. Merkezi gaz izleme sisteminden alınan veriler incelendiğinde metan seviyelerinin müteakip defalar uzun süre boyunca yüzde 1,50 ve yüzde 2’nin üstünde kaldığı, neredeyse rutin olarak yüzde 1,50’yi, düzenli olarak da yüzde 2’yi aştığı için potansiyel patlayıcı metan seviyeleri oluşmuştur. Teknik olarak metan gazının alt patlama limiti olan yüzde 5’i geçtiği durumlar da yaşanmıştır ancak tertip defterler incelendiğinde ikaz ve alarm seviyelerinde maden ocağının kısmen dahi olsa boşaltılması yönünde bir önlem alındığı ve üretim miktarlarında bir azalma olduğu görülmemiştir. Havalandırma sistemi yeterli ve etkili olsaydı olayın meydana gelmesi önlenirdi” denildi.

    Ocağın “çok tehlikeli işler” sınıfında olduğunun hatırlatıldığı raporda, işletmede yapılan denetimlere ilişkin raporlarda havalandırma, metan drenajı, kömür tozu ile mücadele gibi benzeri konularda tespit veya iyileştirmeye yönelik talep, öneri veya yaptırım uygulanmadığına dikkat çekildi. Bu sebeple denetleme mekanizmasının da gereken etkinliğini sağlayamadığı, dolayısıyla kazanın meydana gelmesinde etkisi olduğunun altı çizildi.

    Yer altına tek bir vardiya mühendisi

    Hazırlanan bilirkişi ön inceleme raporunda, müessesede toplam vardiya mühendisinin 4 olduğu hatırlatılarak, “Kazanın meydana geldiği P2’de görevli tek vardiya mühendisi R.O’dur. Kendisi, yer üstündeki rutin işlerini tamamlayıp saat 17.50’de yer altına girip, üretim yerine giderken -300 kotunda kazanın meydana geldiği anlaşılmaktadır. İşletmede yer altındaki farklı kartiye ve birimlerde yapılan tüm teknik işleri tek bir vardiya mühendisi ile denetlemenin ve yönetmenin yetersiz kalacağı aşikardır. Bu kusur, kazanın meydana gelmesinde etkendir” denildi.

    Ön inceleme raporunda yerin metrelerce altında çalışan işçilerin oksijenli ferdi maskelerin kullanımında eğitim ve tatbikatlarda yetersizlikler olduğu hatırlatılarak, “İş güvenliği eğitimleri ve tatbikatlar konusunda görülen eksiklikler, kaza sırası ve sonrasında meydana gelen hataların kaynağını oluşturmaktadır” ifadelerine yer verildi.

  • Bartın’daki maden faciasında 8 kişi tutuklandı

    Bartın’daki maden faciasında 8 kişi tutuklandı

    14 Ekim günü Bartın’ın Amasra ilçesinde TTK’ya ait maden ocağında 41 maden işçisinin hayatını kaybetmesiyle ilgili Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturması devam ediyor.

    Soruşturmada TTK Amasra Müeessese Müdürü Cihat Özdemir, işletme başmühendisi Mehmet Tural, 1. kartiye maden mühendisi İbrahim Hakan Mengeş ile 2. kartiye maden mühendisi Levent Aydın, müessese müdür yardımcısı Salih Atmaca, İş Güvenliği Şube Müdür Vekili Volkan Soylu, emniyet mühendisi Şahan Kahraman ve işletme müdürü Selçuk Ekmekçi, Cumhuriyet Savcılığı’ndaki işlemlerinin ardından Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi.

    8 şüpheli, “Birden çok kişinin taksirle ölümüne sebebiyet verme” suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi.

    16 kişiden 4’üne adli kontrol

    Adliyeye sevk edilen isimlerden elektromekanik baş mühendisi Serkan Özdoğan, jeoloji mühendisi Hakkı Oğuz Karakuş, maden mühendisi Hidayet Gökdere, emniyet şefi Ferhan Güneş, idari ve mali işlerden sorumlu müessese müdür yardımcısı Süleyman Sırrı Bayraktar, elektrik mühendisi Hüseyin Ogan, 2. kartiye şefi Şenol Kaya, hazırlık şefi Selami Yeşilsu, sondaj şefi Tayfun Uça, maden mühendisi Recep Orhan, emniyet vardiya nezaretçisi Mustafa Olgun, elektro mekanik şube müdürü Mehmet Güneş, elektrik servis şefi Onur Öztürk, makine mühendisi Şuayb Orhan, makine mühendisi Musa Adıyaman, gaz izleme maden teknikeri Mehmet Özdemir’in ifadeleri alındı.

    Şüphelilerden 9’u Cumhuriyet Savcılığınca diğer 7’si ise nöbetçi mahkemece serbest bırakıldı. Mahkemece serbest bırakılan 7 kişiden 4’ü hakkında adli kontrol hükümleri ve yurt dışı yasağı uygulandı.

    Hakkında gözaltı kararı bulunan 1. kartiye vardiya nezaretçisi Umut Akgül’ün ise İstanbul’da tedavi gören bir yakınına refakatçilik yaptığı, ileriki süreçte gözaltına alınacağı öğrenildi.