Etiket: mağara

  • Mağara dalışları anlatıldı

    Mağara dalışları anlatıldı

    Kutadgu Bilig Konferans Salonu’nda programa Düzce Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Sezen Sivrikaya Özak, Su Altı Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Ahmet Bilir ile akademik personel ve öğrencileri katıldı.

    Programın davetli konuşmacısı İstanbul Üniversitesi’nden Öğretim Görevlisi Ali Hakan Eğilmez; yeraltı yapılarının altında kalmış galeri, tünel, mağaralar, sarnıçlar veya deprem, sel, heyelan gibi afetler sonucu su altında kalan binalara yapılan dalışlar hakkında bilgiler paylaştı.

    Mağara, göl veya deniz dalgıçlığı, hazırlıkları, dalışlarda yaşanan kazalarla ilgili bilgi ve deneyimlerini aktaran Ali Hakan Eğilmez, ülkemizde Ahmediye Camii sarnıcı, Ayasofya dalışı, Altın Beşik, Kırk Gözler, Ali Şahin Pınarı mağaraları dalışları ile Avrupa ve Asya’daki mağara dalışlarından video ve fotoğraf örnekleri verdi.

    “Bazen bir binadan sökülen mermer veya tarihi bir yapıdan alınan sütunları bu sarnıçlarda görebilirsiniz” diyen Eğilmez, hayata geçirdikleri güzel proje örneklerini anlatarak sözlerini sonlandırdı.
    Programın sonunda Ali Hakan Eğilmez’e plaket ve teşekkür belgesi takdim edildi.

  • Bursa’nın 3 milyon yıllık Oylat Mağarası

    Bursa’nın 3 milyon yıllık Oylat Mağarası

    “Türkiye’nin Mağaraları” dosya haberinin 12’nci bölümünde, Güney Marmara’da yer alan turizm potansiyeline sahip mağaralara yer verildi.

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde yer alan birbirine bağlı iki katlı Oylat Mağarası, fay hatlarında yaklaşık 3 milyon yıllık süreçte oluştu. Kanyon yamacında asılı durumda, yatay duruşlu, oluşumunu tamamlamış fosil bir mağara olan 720 metre uzunluğundaki yapı, 7-8 metre boylarında sarkıt ve dikitleriyle hayranlık uyandırıyor.

    Yılda 300 bine yakın ziyaretçiyi ağırlayan, genellikle menderesli bir profile sahip olan mağaranın girişinden büyük çöküntü salonuna kadar dar galeriler bulunuyor.

    İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, Oylat Kaplıcaları ve Oylat Şelalesi’nin de bulunduğu alandaki mağaranın turizme önemli katkı sağladığını söyledi.

    Yüksekliği 93 metreye ulaşan mağaranın içindeki sıcaklığın yaz kış 18 derece olduğunu belirten Taban, şöyle devam etti:

    “Bir rivayete göre mağaranın çok daha uzun olduğu, keşfedilmesi halinde Bursa’ya kadar uzandığı söyleniyor. Burası dönemin kaymakamı tarafından yapılan çalışmalarla keşfediliyor. Özellikle bölgeye gelen ziyaretçilerin burayı görmelerini istiyoruz. Orman içinde yaklaşık denizden 750 metre yükseklikteki bir alanda saklanmış gizli bir hazine gibi. Oylat Mağaramız her geçen yıl artan bir ziyaretçi trafiğine sahip. Mağaranın girişinin bulunduğu alanda bir seyir terası projemiz de var, bölgeye değer katacağına inanıyoruz.”

    “Sarkıt ve dikitlerin bir santiminin oluşması 16 yıl sürüyormuş”

    Oylat Mağarası İşletme Müdürü Sıtkı Milli de yüzde 85 neme sahip mağarayı astım ve bronşit hastalarının sıklıkla ziyaret ettiğini aktardı.

    Mesleğinin dekoratörlük olduğuna değinen Milli, “Böyle bir dekor görmedim, kat kat katmer olmuş su havuzları var, kendiliğinden sıza sıza oluşmuş. İçeride galvaniz saclarla yapılmış merdivenlerden oluşan yol güzergahımız var. Kireç taşından milyonlarca yılda oluşmuş harika bir yer.” dedi.

    Mağarayı ailesiyle ziyaret eden 12 yaşındaki Mehmet Efe Şentürk, buraya gelmeden önce araştırma yaptığını dile getirdi.

    İlgisini en çok sarkıt ve dikitlerin çektiğini kaydeden Şentürk, “Bunların bir santiminin oluşması 16 yıl sürüyormuş. Bana çok şaşırtıcı geldi. Normalde 500 basamak var çıkışta inişte, toplam bin basamaktan oluşuyor. 1,5 kilometre ama beni çok yormadı açıkçası, kolaydı.” ifadelerini kullandı.

    “Çevre düzenlemesiyle turizme kazandırılabilir”

    Balıkesir’in Edremit ilçesi Kızılçukur mevkisinde kireç taşından oluşan Avcılar Mağarası, 2012’de bölge sakinlerinden Mehmet Altay’ın Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Soykan’a bildirmesiyle keşfedildi.

    Kuzey Ege’nin önemli turizm destinasyonlarından Altınoluk mevkisinden profesyonel ekiplerle girilebilen 22,5 metre derinlik ve 145 metre uzunluğundaki mağaranın içinde sarkıt, dikit ve damla taşı sütunları yer alıyor.

    Soykan, 11 yıl önce yaptıkları çalışmada, mağaranın dikey yönünde geliştiğini fark edip profesyonel ekiple içeri girdiklerini belirtti.

    Avcılar Mağarası’nın milyonlarca yıl öncesine ait kireç taşlarından oluştuğu bilgisini veren Soykan, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Yarı dikey, yarı yatay bir mağaradır. Bu saha Kazdağları, Edremit kıyılarına doğru yükselirken buna ayak uyduran mağara, ‘vadoz zon’ (doymamış zon) dediğimiz yani aktifliğini kaybetmiş fosil bir mağara hüviyetine dönüşmüştür. Dağlar yükselirken mağara da yüksekte kalmış ama bu arada önce dikey sonra da bir duraklama yatay ve sonra tekrar dikey olmak üzere 3 bölümden oluşan bir mağaradır. Aslında sahadaki kireç taşı daha geniş olsaydı burada çok daha büyük bir mağara oluşabilirdi. Kireç taşının kalınlığının az, genişliğinin dar olmasından dolayı ancak bu kadar gelişebilmiş.”

    Mağaranın konumunun önemine dikkati çeken Soykan, Kazdağları’nın güneye bakan kesimindeki Edremit-Altınoluk koridorunun Türkiye’nin en önemli turizm destinasyonlarından olduğunu anlattı.

    Çevrede turizm potansiyeli bulunan tek mağaranın Avcılar olduğuna işaret eden Soykan, “Çevre düzenlemesiyle turizme kazandırılması gerekiyor. Zira içinde çok güzel sarkıtlar, dikitler, damla taşı sütunları, duvar damla taşları olmak üzere çok özellikli bir mağaradır. Buranın gaz ölçümleri de yapıldı. Hidrojen sülfür, metan, karbonmonoksit gibi zararlı gazlar normal seviyede. Sadece dışarıya göre nemi biraz fazla.” diye konuştu.

    Prof. Dr. Soykan, mağaranın sıcaklığının yaz kış 13 ila 14 derece olduğunu sözlerine ekledi.

  • Tunceli’de mağara içinde malzeme ele geçirildi

    Tunceli’de mağara içinde malzeme ele geçirildi

    Tunceli Valiliği tarafından konuya ilişkin yapılan açıklamada, “İl Jandarma Komutanlığımız ve Emniyet Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucunda,16.11.2023 günü Merkez ilçesi Eskirubayık Mahallesi Dinar Deresi bölgesinde icra edilen ‘Şehit Savcı Murat Uzun’ operasyonunda; bir mağara içerisinde yapılan aramada, 1 BKC silah namlusu, 2 kitap, 5 dolu büyük tüp, çok sayıda teknik ve yaşam malzemesi ele geçirildi” denildi.

  • Gizemli mağara keşfedilmeyi bekliyor

    Gizemli mağara keşfedilmeyi bekliyor

    Köptek Mağarası, Engüzekkapı Kalesi’ne yaklaşık 3 kilometrelik bir gizli geçitle bağlantılı olduğu iddialarıyla da ünlü, ancak mağaraya ulaşmak için kayaların oyulmasıyla yapılan yolun tahrip olması nedeniyle şu an için ulaşım imkansız halde. Bu nedenle, mağaraya dağcı ekipmanları olmadan tırmanmak son derece zor. Bu eski kaya mezarının duvarlarında renkli resimler bulunduğu söylenirken, hangi tarihler arasında yapıldığına dair kesin bilgilere ulaşılamamış durumda.

    ,

    Yerel halkın merakı sayesinde, Köptek Mağarası son zamanlarda inceleme ziyaretlerine sahne oldu. Ancak bölge, gizemini koruyor ve daha fazla keşif bekliyor. Mağaranın içinde nelerin saklı olduğu ve bu gizli geçidin neye hizmet ettiği de hala büyük bir soru işareti olarak duruyor. Köptek Mağarası’nın sırlarını çözmek ve bu önemli tarihi alanı daha fazla keşfetmek için araştırmacılar ve maceracılar için yeni fırsatlar sunuyor. Bu gizemli mekanın daha fazla keşfedilmesi, bölgenin tarihi ve doğal zenginliklerini daha iyi anlaşılmasına yardımcı olabileceği ifade ediliyor.

    Uzundere’de sınıf öğretmenliği yapan Hamza Çelebi, “Uzundere ilçemizde bulunan Köptek Mağarası Uzundere ilçemize yaklaşık 1 kilometre mesafededir. Yerden yüksekliği 45 metre civarındadır. İçerisinde de eski, tarihi bir resim olduğu görülmektedir. Bu mağaradan Engüzekkapı’ya (Ağca Kale) gizli bir geçit var. En alt tarafında havalandırma bölümü var. İnsanlar buradan rahat bir şekilde Ağca Kale’ye geçiş yapmışlardır” dedi.

  • Cesedi mağarada bulunan Duman’ın davasında sanıklara müebbet

    Cesedi mağarada bulunan Duman’ın davasında sanıklara müebbet

    Kaval köyünde 2018’de kaybolan 9 çocuk babası Halil Duman’ın (76) cesedi, 4 yıl sonra cinayet zanlıları A.Y. ve H.K.’nin itirafı sonucu bir mağarada bulunmuştu. 24 Mayıs 2022’de yakalanan ve çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklanan A.Y. ve H.K’nin yargılandığı davanın karar duruşması 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Avukatların hazır bulunduğu duruşmada savunma yapan sanıklar, beraat talebinde bulundu.
    Mahkeme heyeti, sanıklar H.K. ve A.Y.’nin “Nitelikli Kasten Öldürme” suçundan müebbet hapisle cezalandırılmasına, tutuksuz yargılanan A.D.’nin ise beraatine karar verdi.

  • “Kızımın anne deyişini özledim”

    “Kızımın anne deyişini özledim”

    3 Eylül 2019 tarihinde farklı kentlerden Diyarbakır’a gelerek oturma eylemi başlatan ailelerin evlat direnişi bin 473’üncü gününde HDP il binası önünde kararlılıkla sürüyor. Kütahya’dan Diyarbakır’a gelerek evladı için HDP önünde nöbet tutan Hatice Levent, kızı Fadime’yi alana kadar bir yere ayrılmayacağını belirtti.

    Terör örgütü PKK’nın kızının elindeki kalemi alıp silah verdiğini dile getiren Levent, “Fadime’mi almadan bir yere ayrılmayacağım. 5 senedir ben kızımın peşindeyim. Kızım, eğer beni görüp duyuyorsan dön gel yavrum. Oralar sizlere göre değil, ben seni büyütmek için ne çileler çektim. Senin elin kalem tutarken ne oldu da silah tutmaya başladı? O mağaraları terk et, gel artık. Kızımı almadan bir yere gitmiyorum. Ölene kadar kızımın peşini bırakmayacağım. Kızımın anne deyişini özledim” dedi.

    Evladına kavuşan aile sayısı 46 oldu

    Öte yandan, ailelerin kararlı direniş gün be gün devam ederken, evladına kavuşan aile sayısının 45’ten 46’ya yükseldiği öğrenildi.

  • Türk Tarih Kurumu destekli kazı statüsüne dönüştürüldü

    Türk Tarih Kurumu destekli kazı statüsüne dönüştürüldü

    Çan’a bağlı Bahadırlı köyü sınırları içerisindeki İnkaya Mağarası, 2016 yılında Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Antropoloji Bölümü, Paleoantropoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Özer başkanlığında yapılan ‘Muğla ve Çanakkale İlleri Yüzey Araştırması’ sırasında bulundu.

    İnkaya mağarasında 2017-2020 yılları arasında Troya Müze Müdürlüğü başkanlığında, Prof. Dr. Özer’in bilimsel koordinatörlüğünde uluslararası bir ekiple kazı çalışmaları yapıldı. 2021 yılından itibaren ise kazı İsmail Özer başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Kararlı Kazı statüsüne çevrildi. İnkaya Mağarası kazıları bu yıl Türk Tarih Kurumu destekli kazı statüsüne dönüştürüldü. Bu yılki kazı çalışmaları yaklaşık 20 kişilik bir ekiple sürdürülüyor.
    İnkaya Mağarası’nda devam eden kazı çalışmalarında şimdiye kadar toplam 20 bine yakın çakmaktaşı yontma taş alet ve parçasına ulaşıldı. Bu yılki kazı çalışmalarında da Orta Paleolitik Dönemde bölgede yaşayan fosil insanların çakmaktaşı hammadde ve sıcak su kaynakları nedeniyle uzun süreli ve yoğun bir şekilde bölgede ikamet ettikleri anlaşıldı.

    Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Antropoloji Bölümü, Paleoantropoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmail Özer, “İnkaya Mağarası kazıları 2017 yılında başladı. 2016 yılında burada yaptığımız yüzey araştırmaları sırasında yine biz keşfetmiştik mağarayı, daha önceden literatürde bilinmeyen bir mağara. 2017-2020 yılları arasında Troya Müzesi Müdürlüğü Başkanlığında kazıları gerçekleştirdik. 2021 yılından itibaren de benim başkanlığım altında Cumhurbaşkanlığı kararlı kazı olarak sürdürüyoruz. Bu sene Türk Tarih Kurumu destekli kazı statüsüyle çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Bu seneki kazı çalışmalarımıza Temmuz ayı ortasında başladık. Alanın temizliği ve geçen yıllarda kazmaya başladığımız açmalardaki derinleştirme faaliyetleriyle birlikte çalışmalarımızı şimdilik mağaranın güneyinde ve batısında sürdürüyoruz.

    Çalışmalarımızı Ekim ayının 15’ine kadar arazi çalışmalarıyla, sonrasında ise şu anda da sürdürdüğümüz şekilde laboratuvar çalışmaları olarak devam ettireceğiz” dedi.

  • Tulumtaş Mağarası vatandaşların ziyaretine açıldı

    Tulumtaş Mağarası vatandaşların ziyaretine açıldı

    Ankara’nın Gölbaşı Belediyesi, ilçedeki Tulumtaş Mağarasını hizmete açtı. 1992 yılında Ankara Çevre Yolu inşası için işletilen taş ocağında yapılan çalışmalar sırasında keşfedilen Tulumtaş Mağarası, Gölbaşı Belediyesi’nin yaptığı titiz çalışmalar sonucunda turizme kazandırıldı. Mağaranın giriş ücretinin yetişkinler için 30 Türk Lirası, öğrenciler için ise 15 Türk Lirası olması, gaziler, şehit ve gazi yakınları ile 0-6 yaş arası çocuklar Tulumtaş Mağarası’nı ücretsiz gezebilmesi kararı alındı.

    Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek, “1992 yılında gün yüzüne çıkan Tulumtaş Mağaramızı turizme kazandırmak için tüm gücümüzle çalıştık. Oluşumu 1 milyon yıl öncesine dayanan böylesine önemli bir mağaranın Gölbaşı’nda bulunuyor olması bizim için çok kıymetli. Uluslararası Bilardo Kompleksi’mizde düzenlenen Dünya Şampiyonlarında olduğu gibi Tulumtaş Mağaramızı gezmek için de dünyanın her yerinden gelecek turistleri Gölbaşı’mızda ağırlamayı bekliyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışan bir kararlılıkla ve azimle “100. Yılın Model Kenti” olma yolunda, Gölbaşı’nı bir marka olarak dünyaya duyurma çalışmalarımıza devam ediyoruz” ifadeleri kullandı.

    Ziyarete açıldığı ilk gün Tulumtaş Mağarası’na ilgi gösteren vatandaşlar, içerdeki doğal görüntüyü ve temiz havayı oldukça beğenerek böyle bir kültürel mirası ilçeyi kazandırdıkları için Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek başta olmak üzere emeği geçenlere teşekkür etti.
    Ankara’nın Gölbaşı ilçesine bağlı İncek, Hacılar ve Tulumtaş Köyleri arasında, Karayatak Mevkii’nde bulunan Tulumtaş Mağarası, yatay bir mağara özelliği gösteriyor.

    Permiyen dönemine ait kuzeybatı-güneydoğu doğrultusunda uzanan Tulumtaş Mağarası, rekristalize kireçtaşından oluşuyor. Mağaranın içinde, farklı bölümlerde ve farklı yoğunluklarda sarkıtlar, dikitler, akmataşlar ve kenartaşlar bulunuyor. Ankara çevresinin karst açısından diğer bölgelere göre daha fakir olması, Tulumtaş Mağarasını daha değerli bir mağara olarak öne çıkarıyor.
    Okyanus kalıntıları içeriyor

    Mağaradan alınan toprak örneklerinin Ankara Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Kağan Kadıoğlu öncülüğünde incelenmesi sonucu Tulumtaş Mağarası’nın okyanus kalıntıları içerdiği ortaya çıkarıldı. Kadıoğlu, alınan örnekler üzerinde yaptıkları çalışmalarda krom, nikel ve kobalt değerlerinin oldukça yüksek çıkmasının, Tulumtaş mağarasının doğrudan okyanus kabuğundaki taşlarla ilişkili olduğunu söyledi.
    1 Ağustos’ta ziyarete açılan mağara, 5 Ağustos Cumartesi dâhil olmak üzere tüm vatandaşlar için ücretsiz olacak.

  • Mağaradan Murat 124 çıktı

    Mağaradan Murat 124 çıktı

    Antalya’nın İbradı ilçesinde bulunan ve yerel halk tarafından obruk olarak bilinen yaklaşık 50 metre dikey inişli mağaraya iniş yapan ekip, uzun yıllar öncesinde mağaraya ittirilmiş Murat 124 marka otomobil ile karşılaştı.

    Hacettepe Üniversitesi Mağara Araştırma Topluluğu (HÜMAK) Başkanı Ahmet Öztürk, “Ekibimizdeki mağaraya inen tüm arkadaşlar heyecanlandılar. Biz de içerisinde gördüğümüz arabadan dolayı bu mağaraya “Arabalı” ismini vermeyi uygun gördük. Bu mağaranın dikeyi yaklaşık olarak 40-50 metre civarında. Haritalama çalışmaları devam ettiği için yatay kısmının derinliği tam olarak çıkarılmadı. Şu an ön gördüğümüz 70 metre kadar ilerlediği yönünde” dedi.

    Bölgede yaptıkları 5 yıllık çalışmada toplamda 19 adet mağara keşfedildiğini söyleyen Öztürk, şunları anlattı:

    “Ormana Mahallesi’nde bu yıl keşfimizin beşinci yılı. Bu keşifler sırasında Bölgede yerli halkın ihbarları üzerine 15 adet, onun dışında bugüne kadar kendi arazi taramalarımız sonucu 4 adet olmak üzere toplamda 19 adet mağaraya iniş yaparak inceleme yaptık. Özellikle Altınbeşik Mağarası’nın yakınlarında ve Ormana çevresinde çok fazla potansiyel barındıran karstik bir arazi var. Öncelikle bulduğumuz mağaraların haritalanması ve daha sonra jeologlara teslim etmektir. Bölgede diğer mağaralarda birbirinden farklı obruk ve mağaralar var. Her biri farklı oluşumlardan oluşmaktadır. Biz de arazi çalışmalarımızı sürdürmeye devam edeceğiz.”

    Hacettepe Üniversitesi Mağara Araştırma Topluluğu (HÜMAK) üyesi Aybüke Seçen, Hacettepe Üniversitesi Mağara Araştırma Topluluğu’nda bir yıldır mağaracılık yaptığını söyledi. Mağaracılık tutkusunun ailesinden gelen bir merak olduğunu söyleyen Seçen, şöyle devam etti:

    “İbradı Ormana bölgesinde 2019 yılından bu yana Hacettepe Üniversitesi Mağara Araştırma Kulübü olarak ekspedisyon yapıyoruz. Hem kendimiz araziyi tarıyoruz. Hem de ihbar alıyoruz. Bu girmiş olduğumuz mağarada ilginç olarak yeşil renkli Murat 124 marka araçla karşılaştık. Tabii ki mağaranın girişi oldukça tehlikeli. Arazi yapısı çatlaklı olduğu için Fransız tekniği kullandık. Burası yaklaşık 50 metre kadar dikey iniyor. İndiğinde Murat 124 otomobil ile karşılaşıyorsunuz. Bir kısmı da galeriye çıkıyor ve yatay olaraktan 70 metre civarında gidiyor. Her mağaranın olduğu gibi bu mağaranın da güzelliği bir başkaydı. Bir mağaracı olarak mutluyum.”

     

  • Bu mağarada soğuktan dayanılmıyor

    Bu mağarada soğuktan dayanılmıyor

    Kent merkezine 11 kilometre uzaklıkta olan tarihi Harput Mahallesi’nde bulunan Buzluk Mağarası, sıcaklardan bunalanların ilgisini çekiyor. Sıcaklığın gün içerisinde 38 dereceyi aştığı Elazığ’da vatandaşlar eksi 10 derecenin altına düşen mağaraya giderek serinliyor. Yaklaşık 150 metre uzunluğunda olan Buzluk Mağarası’nın belli bir kısmına kadar girilebiliyor. Mağara girişinden itibaren gelen soğuk hava içeri girenleri serinletirken, belirli bir süreden sonra durulmaz hale geliyor. Sıcaklık rekorunun kırıldığı bu günlerde serinlemek için mağarayı ziyaret edip, mağaranın içine giren vatandaşlar ise kısa sürede etkisini gösteren dondurucu soğuğa dayanamıyor.

    “Bildiğin insan donuyor”

    Yaz aylarının ilk durağı olan Buzluk Mağarası’na gelen vatandaşlardan Menderes Tubay, “Buraya gezme amaçlı geldik. Mağaranın içine kadar indik. Dışarıda hava sıcaklığı 40-45 dereceyken, burası bayağı bir soğuk hatta bildiğin insan donuyor. Burada uzun bir süre kalırsak üşüyeceğiz. Buraya gelen giden oluyor ve yoğunluk var. Ben en son Harput’ta öğrenciyken gelmiştim. O zaman şartlar biraz kötüydü ama şu an belediye her türlü imkanı sağlamış ve yollar güzel. Arabası ya da imkanı olan herkesi buraya davet ediyorum. Serinlemek, gelip görmek isteyenleri davet ediyoruz” dedi.

    “Donacak dereceye geliyorsun”

    Mağaranın serinlettiğini dile getiren ziyaretçilerden Cebrail Özger, “Gezmeye geldik ve burası dışarıya göre bayağı serin. Burası aşağıya indikçe daha da serinleşiyor, donacak dereceye geliyorsun. Buralar Elazığ’ın görülecek ve gezilecek yerleridir” diye konuştu.
    Ziyaretçilerden Muharrem Yavuz ise, “İlk defa geldim, mağara güzel ve soğuk. Havalar sıcak ama burası serin. Burası temiz ama gelen vatandaşların da burayı temiz tutması lazım. Yiyip içtiklerini yere atıyorlar” şeklinde konuştu.