Etiket: magazin

  • Koronavirüsü yenen ünlü sunucudan tatil uyarısı

    Koronavirüsü yenen ünlü sunucudan tatil uyarısı

    Kovid-19 testinin pozitif çıkması sonucunda 21 gün entübe olarak uyutulan ‘Çok Gezenti’ programının sunucusu Burak Akkul “İnsanların tatile çıkmasını hala anlamıyorum. Yoğun bakımın bir gününe şahit olsanız camdan dışarı burnunuzu çıkarmazsınız” dedi.

    Bir televizyon kanalı için dünyanın farklı noktalarına giderek gezi programı yapan Burak Akkul ve Seda Akkul çifti, mart ayında yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalandılar. Londra’da rahatsızlanan Burak Akkul, tedavi için döndüğü Türkiye’de Kovid-19 testinin pozitif çıkması sonucu müşahede altına alındı. Durumu ağırlaşan Akkul, entübe olarak 21 gün tedavi gördü. Bir aylık tedavi sonucu virüsü tamamen yenen Burak Akkul ile eşi Seda Akkul, hastalık sürecini anlattı.

    “KULUÇKA DÖNEMİNİ LONDRA’DA GEÇİRDİM”

    Seyahat programının çekimi için 3 Mart’ta Londra’ya uçtuğunu belirten Akkul, havalimanında fazla vakit geçirdiğini, Londra’ya vardığında ise hastalık semptomlarının başladığını belirterek, şöyle devam etti:

    “Londra’daki beşinci günde ben öksürmeye başladım ve ateşim çok yükseldi. Sabiha Gökçen Havalimanı’nda fazla kalmıştım. İnsanlarla o günü iç içe geçirdim. Kuluçka dönemini muhtemelen Londra’da geçirdim. Eşim ve abisinin eşi, sağlık kliniğine giderek sordular ancak ‘Gelmeyin, çok ölümcül durum hissederseniz ambulans çağırın’ dediler. Yabancı ülkede kalmamak gerektiğini düşündüm. Bir de benim tek bademcik iltihabı diye bir rahatsızlığım vardı ve ilgilenen doktor yok diye 10 Mart’ta Türkiye’ye döndük.”

    Türkiye’de ilk önce özel bir hastaneye başvurduklarını, doktorların tek bademcik iltihabı teşhisi koyduklarını aktaran Akkul, 2 gün sonra durumunun ağırlaştığını bunun üzerine Kartal Dr. Lütfi Kırdar Şehir Hastanesi’ne gittiklerini ifade etti.

    “UYUMA SÜRECİNDE ÇOK FARKLI KABUSLAR GÖRDÜM”

    Akkul, Kovid-19 testinin pozitif çıkmasıyla karantina odasına alındığını, 17 Mart tarihinde de akciğerdeki hastalığının ilerlemesinden dolayı uyutulduğu belirterek, “Bu uyuma sürecinde çok farklı kabuslar gördüm. Kabuslar görüp uyandığım için çok durağan, çok hareketsiz bir dönem geçirdim. İlacın etkisi geçip uyandırılmaya başladığım zaman sorulara geç cevap verdiğim bir dönem yaşadım.” diye konuştu.

    “21 GÜNDE 17 KİLO VERDİM”

    Akkul, normal odaya çıkarıldıktan sonraki süreci ise şöyle anlattı:

    “Servise çıkarıldım, ilacın etkisinden dolayı elim, ayağım tutmuyordu. Seda da pozitiften negatife dönmüştü, 5 gün aynı odada kalabildik. 21 günde 17 kilo verdim. Beş gün içerisinde yemek yemeyi tekrar öğrendim. Çünkü koronavirüsten dolayı tatsızlık vardı, yemekten tat alamıyordum. Hastanenin 32. günü eve taburcu oldum.”

    Türkiye’nin pandemi sürecinde hızlı bir şekilde kanalize olduğunu ve ivedi bir şekilde Kovid-19’la mücadeleye başlanmasını büyük bir başarı olarak değerlendiren Akkul, “Bugüne kadar Türkiye’de böyle bir pandemi vakası görülmüş değil fakat buna rağmen bütün hastaneler bir anda kendini pandemiyle mücadeleye çevirdi. Hem Sağlık Bakanlığımız, doktorlarımız hem de halkımızın bilinci Türkiye’de bence çok hızlı oturdu. Bizi takip eden, dualarını esirgemeyen ve hem bize bu enerjiyi veren izleyicilerimize hem de sağlık ekiplerimize çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

    “ÇOK CİDDİ BİR HASTALIK, BUNU YAŞAMAYAN BİLEMEZ”

    Akkul, salgının hala bitmemiş olduğunu hatırlatarak vatandaşlara şu uyarılarda bulundu:

    “Hastalık geçmiş değil, bitmiş değil. Koronavirüs çok ciddi bir hastalık, bunu yaşamayan bilemez. İnsanların konvoylar halinde tatile çıkmasını hala anlamıyorum. Değil hastanede 30 gün geçirmek, yoğun bakımda bunun tedavisinin bir gününe şahit olsanız, oradaki hastaların ve hasta yakınlarının hissettiklerini bir bilseniz değil sokağa çıkmak camdan dışarıya burnunuzu çıkarmazsınız. Bu hastalık ‘Sonuna kadar bitti’ denilmeden ya da aşısı bulunmadan, zorunlu haller haricinde keyfi olarak ‘Tatile gidelim’, ‘Denize girelim’ şeklinde kesinlikle bu yaz böyle bir lüks yapılmamalı.”

    İnsanların büyük olayları çabuk unutabildiğine dikkati çeken Akkul, seyahat programlarını bu yaz yapmayacaklarını, vaktini seyahat yazısı yazarak ve ‘Çok Gezenti 2’ kitabını yazarak geçireceğini söyledi.

    “BURAK’I KAYBETTİĞİMİZE DAİR BİR MESAJ OKUYUNCA…”

    Seda Akkul, tedavi sürecinde yaşadıklarını şöyle anlattı:

    “Semptomları mide bulantısı, kas ağrısı şeklinde geçiriyordum ama o sırada Burak’ın durumu çok daha ağır olduğu için kendi semptomlarımı çok göremedim. Burak’ın uyutulduğu gün sosyal medyada maalesef Burak’ı kaybettiğimize dair bir mesaj okudum. Bakarken bunu gördüm ve semptomlarımı tetikledi, ambulansla hastaneye kaldırıldım. Karantina altında tedavi gördüm, 15 gün sonra test sonucum negatife döndü.

    Aynı hastanede yattığımız halde yoğun bakıma inip Burak’ı göremedim. Öyle bir süreç. Doktorlar belirli saatlerde arıyor, nefesinizi tutup aramalarını, bilgi vermelerini bekliyorsunuz. O süreçte ben de pozitif olduğum için yakınlarım, ailem gelemedi. Abim gelip apartmanın önünde bekliyordu ama eve çıkamıyordu. Çok garip, böyle bir film izlesem inanamayacağım, aklıma getiremeyeceğim, kurtulunca da ‘çok şükür’ dediğimiz bir süreci atlattık.”

  • Necati Şaşmaz’ın sosyal medyada yayılan fotoğrafı merak uyandırdı

    Necati Şaşmaz’ın sosyal medyada yayılan fotoğrafı merak uyandırdı

    Kurtlar Vadisi dizisinde Polat Alemdar’ı canlandıran Necati Şaşmaz’ın siyasetçilerle çekildiği fotoğraf ünlü ismin siyasete girmeye hazırlandığı şeklinde yorumlandı.

    Yayınlandığı döneme damga vuran Kurtlar Vadisi dizisinde Polat Alemdar karakterini oynayan Necati Şaşmaz, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) milletvekilleriyle bir araya geldi, Siyasete mi giriyor?’ tartışmalarına neden oldu.

    Şaşmaz, MHP Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkçı ve MHP Kütahya Milletvekili Ahmet Erbaş ile görüştü. Sosyal medyada hızla yayılan fotoğraf, “Necati Şaşmaz, siyasete mi giriyor?” tartışmalarına neden oldu.

  • Hafsanur Sancaktutan yaz pozlarını paylaştı!

    Hafsanur Sancaktutan yaz pozlarını paylaştı!

    Son olarak Aşk Ağlatır dizisinde Ada rolünü canlandıran 20 yaşındaki Hafsanur Sancaktutan tatil sezonunu açtı. Hafsanur Sancaktutan’ın Instagram hesabından paylaştığı yaz pozlarına hayranları beğeni yağdırdı.

    Aşk Ağlatır dizisinde canlandırdığı ‘Ada’ karakteriyle beğeni toplayan Hafsanur Sancaktutan, Instagram’da paylaştığı fotoğraflarla dikkatleri çekti.

    Tatil sezonunu açan Hafsanur Sancaktutan’ın pozlarına on binlerce beğeni geldi.

    HAFSA NUR SANCAKTUTAN KİMDİR?

    Hafsanur Sancaktutan, 20 Mart 2000 yılında İstanbul’da dünyaya gelmiştir. Çok küçük yaşlarından itibaren tiyatroyla ilgilenen Hafsanur Sancaktutan, yer aldığı tiyatro oyunlarıyla birçok ödül kazanmıştır. İlk oyunculuk deneyimini 2018 yılında yayınlanan Servet adlı dizi ile yaşamıştır.

    Show TV ekranlarında yayınlanan Aşk Ağlatır dizisinde Ada Meryem karakterine hayat verdi.

    Hafsanur Sancaktutan, 1.63 metre boyunda, 53 kilo ve Balık burcudur.

    ROL ALDIĞI DİZİ VE FİLMLER

    2019 – Aşk Ağlatır (Ada Meryem) (TV Dizisi)
    2018 – Gülperi (Fidan) (TV Dizisi)
    2018 – Servet (TV Dizisi)

  • Çatlak Şanzel’den Armağan Çağlayan’a cinayet itirafı!

    Çatlak Şanzel’den Armağan Çağlayan’a cinayet itirafı!

    ‘Çatlak Şanzel’ olarak bilinen Şanzel Çetin, Armağan Çağlayan’ın YouTube programında bir doktoru öldürdüğünü anlattı ve “Daha sonra alışkanlık oldu bu sefer de insanları yaralamaya başladım” diyerek vahşeti cinayeti tiye aldı.

    Kamuoyunda “Çatlak Şanzel” ismiyle bilinen şarkıcı Şanzel Çetin, Armağan Çağlayan’ın YouTube’daki programında tepki toplayan ifadeler kullandı.

    İşlediği bir cinayeti anlatan Şanzel, babaannesinin ölümünden sorumlu tuttuğu doktoru nasıl öldürdüğünü anlattı.

    “TEDAVİ SÜRECİNDE HATASI VARDI”

    “Babaannemin ölümünde tedavi sürecinde hatası vardı. Bu yüzden öldürdüm” diyerek işlediği cinayeti anlatan Şanzel Çetin, 7 sene 2 ay 10 gün cezaevinde yattığını söyledi.

    Çetin, cinayeti tiye alarak şöyle devam etti:

    “ONDAN SONRA ALIŞKANLIK YAPTI”

    “Ondan sonra alışkanlık yaptı, birkaç kere de yaralamadan girdim”Şanzel Çetin’in bu ifadeleri sosyal medyada büyük tepki toplarken, Çetin’in sözlerine kahkaha atan Armağan Çağlayan da eleştiri oklarının hedefi oldu.Gelen tepkiler üzerine Çatlak Şanzel hashtag’i Twitter gündeminde 2. sıraya kadar yükseldi.

    ŞANZEL ÇETİN KİMDİR?

    Gerçek adı Şanzel Çetin olan fenomen şarkıcı sahne adıyla ‘Çatlak Şanzel’ olarak biliniyor. 1982 yılında dünyaya gelen Çatlak Şanzel, Ankara’da yaşamını sürdürüyor ancak aslen Kahramanmaraş Elbistanlı. 12 yaşından itibaren düğünlerde sahne almaya başlayan Çatlak Şanzel, 17 yaşında adam öldürmekten cezaevine girdi ve o yıllarda hiç tanımadığı bir adamla evlendi.’Neredesin’ şarkısı ile sosyal medyanın fenomen isimleri arasına girmeyi başaran Şanzel Çetin, Ankara’da farklı mekanlarda sahne alıyor ve sahne aldığı mekanlarda kendisine has üslubu ile tanınıyor.

  • Hadise’den olay pozlar! Yalnızca çantası 5 bin TL

    Hadise’den olay pozlar! Yalnızca çantası 5 bin TL

    Karantina sürecini sevgilisi Kaan Yıldırım ile geçiren Hadise yavaş yavaş işlerinin başına dönmeye başladı. O Ses Türkiye jürisi olan Hadise son pozlarıyla ve kıyafetlerinin maliyetiyle olay oldu.

    Oyuncu Kaan Yıldırım’la aşk yaşayan şarkıcı Hadise, bu kez dünyaca ünlü İtalyan markasından yaptığı kombin ile adından söz ettirmeyi başardı. Hadise, önceki gün Fendi marka takımıyla evinde poz verdi, fotoğraflarını sosyal medyada yayınlamayı ihmal etmedi.

    Paylaşımı 370 binin üzerinde beğeni ve yüzlerce yorum alan 34 yaşındaki şarkıcıya, takipçilerinden iltifat yağdı.

    Hadise’nin kıyafetinin fiyatı ise olay oldu. Hadise’nin kıyafeti 11 bin TL, ayakkabısı 6 bin TL, mini çantası ise 5 bin TL’ydi. Hadise’nin bu tarzının toplam maliyeti 22 bin TL’yi buldu.

  • Yağmur Sarnıç eski eşi Emre Aşık’ı öldürmesi için 10 milyon

    Yağmur Sarnıç eski eşi Emre Aşık’ı öldürmesi için 10 milyon

    Yağmur Aşık’ın boşanma aşamasındaki eşi eski futbolcu Emre Aşık’ı ve avukatı Funda Sadıkahmet Alp’i öldürtmek için adam tuttuğu iddia edildi. İddiaya göre Yağmur Aşık ile arkadaşı Erdi Sungur, İ.Y.’ye cinayetleri işlemesi için 10 milyon lira teklif etti.

    Eski futbolcu Emre Aşık’la boşanma aşamasında olan Yağmur Aşık, üç ay önce Düzce’de cezaevi firarisi Erdi Sungur’la jandarmadan kaçarken gözaltına alınmıştı. Serbest bırakılan Aşık’ın yanındaki şüpheli tutuklanırken, üçüncü kişinin ifadesi şoke etti. İddialara göre Emre Aşık’ı ve avukatı Funda Sadıkahmet Alp’i öldürüp, Düzce’de gömeceklerdi.

    Yağmur Aşık, geçen mart ayında Düzce’de yapılan yol kontrolü sırasında cezaevi firarisi Erdi Sungur’la yakalandı.

    CİNAYET PLANINI ANLATTI

    Habertürk TV’den Mustafa Şekeroğlu’nun haberine göre Erdi Sungur ve Yağmur Aşık’ın bulunduğu araçta iki silah çıktı. Soruşturma kapsamında bir süre sonra Sungur’u saklayan İ.Y. gözaltına alındı. İddiaya göre Yağmur Aşık ve Erdi Sungur, Emre Aşık’ı öldürtmeyi planlıyordu. İ.Y. ifadesinde cinayet planını da anlattı:

    “ÖLÜRSE, PARA YAĞMUR’A KALACAK”

    Kahvaltıda Emre Aşık’ı öldürmek için plan yaptılar. Parasını almak için öldüreceklerini söylediler. Erdi, bana, “Eğer Emre’yi öldürürsen para Yağmur’a kalacak. Bu paradan sana 10 milyon lira vereceğim. Sen bize bu işi yapacağımız yeri göstereceksin” dedi.

    Yağmur Aşık, “Emre’yi öldürünce buralara gömsek olur. Buralarda kimse yok” dedi. Erdi de “Tabii olur” dedi. Dönerken aracın torpidosundaki iki tabancayı gösterdiler. “Niyetimiz ciddi, bu adamı ortadan kaldıracağız. Şu an öldürüp gömmek için yer arıyoruz. En uygun da senin gösterdiğin yer” dediler.

    “AMACIMIZ SİZİ VE EMRE BEY’İ ÖLDÜRMEKTİ”

    Emre Aşık’ın avukatı Funda Sadıkahmet Alp ise iddiaları Erdi Sungur’un da itiraf ettiğini belirterek, şunları söyledi: Dosyanın içeriğini görünce şok yaşadık. Emre Aşık’ı öldürtme planı üzerinden davaya müdahil olduk. Bu planı Yağmur Aşık’la birlikte yapan Erdi Sungur şu anda tutuklu. Erdi Sungur bunu bana açık açık anlattı. “Amacımız sizi ve Emre Bey’i öldürtmekti. Bu konuyu kökünden temizlemekti” dedi.

  • Oyuncu Şükrü Yıldız’ın sokağa bıraktığı otomobili parça parça çalındı

    Oyuncu Şükrü Yıldız’ın sokağa bıraktığı otomobili parça parça çalındı

    Oyuncu Şükrü Yıldız’ın, yurt dışından sipariş ettiği yedek parçayı beklediği sürede, Karaköy’de bir sokağa bıraktığı otomobili, parça parça sökülerek çalındı.

    Oyuncu Şükrü Yıldız’ın 14 yıldır kullandığı 1987 model otomobili geçtiğimiz yıl arızalandı. Yurt içinde parça bulamayan Yıldız, yurtdışından parça siparişi vererek otomobilini Karaköy’de bulunan bir sokağa park etti.

    Dizi çalışmaları nedeniyle otomobiliyle ilgilenemeyen Yıldız bir süre sonra otomobilinin parçalarının çalındığını fark etti.

    Sokakta bulunan esnaf, otomobilin sahipsiz görülmesinin ardından hırsızların hedefi haline geldiğini belirtti.

    “BİR GÜN KAPISI BİR GÜN KAYIŞI SÖKÜLDÜ”

    Mahalle sakinlerinden İdris Tut “Oyuncu bir arkadaş arabayı buraya getirip bıraktı. Bir tamirhanedeymiş. Arabayı çekiciyle getirip buraya bıraktı. Sonra sokakta kalan çocuklar bir gün kapısını bir gün kayışını sökerek bu hale getirdiler. Sahibinin de haberi var bu durumdan” dedi.

    Hurdaya dönen otomobilin kaldırılmasını isteyen esnaf Adem Öztürk ise ’’ Tophane’den bir arkadaş buraya arabayı bırakıyor. Araba biraz daha yukardaydı. Çalmak isterken buraya kadar inmiş. Araba buraya geldiğinde sağlamdı, temizdi, her şeyi vardı. Bu hale geldi. Biz belediye ya da emniyette bu arabayı kaldırmalarını istiyoruz. Çünkü içi çöple doldu. Her türlü pislik var. Bizim isteğimiz bu arabanın burada kaldırılması’’ diye konuştu.

    Hurdaya dönen otomobilin ise amatör fotoğraf çekimleri ve video kliplerde kullanıldığı öğrenildi.

  • Oryantel Didem’den İbo açıklaması

    Oryantel Didem’den İbo açıklaması

    Oryantel Didem Kınalı önceki akşam Cihangir’de objektiflere yansıdı. Köpeğini gezdiren Kınalı, basın mensuplarıyla ayaküstü sohbet etti. Ekonomik olarak zor günler geçirdiğini söyleyen oryantel, kendisine şöhret kapılarını açan İbrahim Tatlıses hakkında konuştu.

    Geçtiğimiz günlerde Kovid-19 salgını nedeniyle 4 aydır işsiz kaldığı için arabasını satabileceğini söyleyen Didem Kınalı, Cihangir’de görüntülendi. Habertürk’ten Tolga Aslan’ın haberine göre; Ünlü oryantal, “Evet biraz daha dayanabilirim ama hazıra dağ dayanmaz. Dört aydır çalışmıyorum. Ama ilerde ne olur Allah bilir. Ama şu an çok şükür arabamı satacak bir konumda değilim. Ben anneme yeğenlerime ve kendime bakıyorum o yüzden çalışmam lazım” dedi.

    Bir dönem İbrahim Tatlıses’in programı ‘İbo Show’ ile tanınan Didem Kınalı, “Bu dönemde İbrahim Bey sizi aradı mı?” sorusuna, “Hayır aramadı onun da kendisine göre sorunları vardır elbet” diyerek cevap verdi.

    İbrahim Tatlıses’in oğlu Ahmet Tatlı’nın ‘oğlum beni tehdit ediyor’ diyerek şikayetçi olduğu haberlerine Didem Kınalı, “Allah kimseyi düşürmesin haberi okudum üzüldüm gerçeklik payı var mı bilemiyorum ama yeri gelince anne babaya evlat babaya kimse kimseye acımıyor varsa tırnağın başını kaşıyacaksın. Allah herkesin yardımcısı olsun, evladından bile korusun ne evlatlar var babasını annesini maaşı için öldürüyor” dedi.

    Oryantal Didem, İbrahim Tatlıses’in bir döneme damga vuran programı ‘İbo Show’da ettiği danslarla adından söz ettirmişti.

  • Arda Kural Hülya Avşar’ın peçe açıklamasına tepki! ‘Para için soyunanlar…’

    Arda Kural Hülya Avşar’ın peçe açıklamasına tepki! ‘Para için soyunanlar…’

    Hülya Avşar peçe takanlar için “Kızım yolda gördüğünde Öcü demiştim, korkmuştu” demiş ve tepki çekmişti. Hülya Avşar’ın bu sözlerine oyuncu Arda Kural’dan sert bir tepki geldi.

    Hülya Avşar, önceki gün kızı Zehra Çilingiroğlu ile bir mekandan çıkarken görüntülendi. Siyah maske takan Avşar, peçe takan kadınlarla ilgili konuştu. Peçe kullananlar için ‘Öcü’ ifadesini kullanan Avşar’a ilk tepki oyuncu Arda Kural’dan geldi.

    Yüzüne siyah bez maske takarak magazin muhabirlerinin karşısına geçen Avşar, “Ben şimdi anlıyorum neden peçe takıyorlarmış. Çok uyanıklarmış. Bunların başımıza geleceğini biliyorlarmış. O kadar kıyamet kopardık, ben yazılar yazdım. Zehra görmüştü bir tanesini ‘öcü’ demiştim. Korkmuştu. Gerçekten çok zor hayatları varmış bir kere hava sıcak ve yemek yemek çok zor” ifadelerini kullandı.

    Son olarak TRT’de yayınlanan Tutunamayanlar dizisinde rol alan Arda Kural, Twitter hesabında Hülya Avşar için “Para için soyunanların Allah için giyinenlere laf söylediği iğrenç bir çağda yaşıyoruz” dedi.

  • Mahkemeye gelmeyen Hara hakkında flaş karar

    Mahkemeye gelmeyen Hara hakkında flaş karar

    Metin Hara’nın duşması gerçekleşti. İstanbul 16. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen ikinci duruşmaya, “Diploması olmadığı halde hasta tedavi etmek veya tabip unvanını takınmak” suçundan 2 yıldan 5 yıla kadar hapis istemiyle tutuksuz yargılanan Metin Hara katılmadı.

    Duruşmada söz alan Metin Hara’nın avukatı, “Kovid-19 nedeni ile müvekkilimiz katılmak istemedi. Gelecek celse hazır edeceğiz” dedi.

    Mahkeme, çağrıldığı halde duruşmalara katılmayan Metin Hara hakkında zorla getirme kararı çıkartılmasına hükmederek duruşmayı erteledi.

    5 YILA KADAR HAPSİ İSTENİYOR

    İddianamede, Beşiktaş Kaymakamlığı İlçe Sağlık Müdürlüğü “şikayetçi” sıfatıyla yer alıyor. İddianameye göre 13 Temmuz 2017’de BİMER’e Metin Hara’nın şikayet edilmesi üzerine, ihbarın Beşiktaş Kaymakamlığı’na gönderildiği, kaymakamlığa bağlı ilçe sağlık müdürlüğü yaptığı incelemede, Hara’nın sahibi olduğu “İnsanagüven” isimli danışmanlık şirketinin faaliyet izni bulunmadığını, Hara’nın hekim olduğuna dair diploması olmadığı ve Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Uygulamaları Yönetmeliği kapsamında bulunan uygulamaları yapabileceğine dair herhangi bir sertifikasının bulunmadığı halde “Tamamlayıcı Tıp Uzmanı” unvanını kullandığı tespitiyle işyeri o dönem mühürlenerek savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.

    İnternet üzerinde yapılan araştırmada da Metin Hara’nın kendisini “fizyoterapist, enerji uzmanı ve tamamlayıcı tıp uzmanı” olarak tanıttığı, eğitimler düzenlediği, seanslar ile hastalıkları tedavi ettiği, tedaviye yardımcı olduğu gibi beyanlarda bulunduğu kaydedildi. Soruşturma kapsamında yapılan araştırmada Metin Hara’nın, İstanbul Üniversitesi Fizik Tedavi Rehabilitasyon Yüksek Okulu mezunu olduğu, başka “Tamamlayıcı Tıp Uzmanı” unvanını kullanabileceği bir belgesi ve diplomasının bulunmadığı belirtildi.

    Suçlamaları reddeden Metin Hara’nın, bu zamana kadar herhangi bir belge ibraz etmediği kaydedilen iddianamede, “Diploması olmadığı hâlde, menfaat temin etmek amacına yönelik olmasa bile, hasta tedavi etmek veya tabip unvanını takınmak” suçlamasıyla 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası istendi.