Etiket: mahsul

  • Tarlasında kalan mahsulleri bedavadan dağıttı

    Tarlasında kalan mahsulleri bedavadan dağıttı

    Kırıkkale’nin Yahşihan ilçesinde bir çiftçi, tarlasında kalan domatesleri ücretsiz dağıtmak için belediye hoparlörü ve sosyal medya hesaplarından duyuru yaptı. Haberi duyan birçok vatandaş araçlarıyla bölgeye gitti. Birçok vatandaş ailesiyle birlikte geldiği tarladaki domatesleri ücretsiz topladı. Kimisi çuvallara kimisi de kasalar halinde topladığı domatesleri araçlarına yükleyip evine götürdü.

    “Biz burada domates toplarız ama vatansız kalmayız”

    Ailesi ile birlikte domates toplamaya gelen Mustafa Çelebi, “Vatandaşın bir tanesi sosyal medyadan tarlayı bırakıp gittiğini vatandaşa tarladan domatesleri toplamaları gerektiğini söylemiş. Biz de duyduk hem devlet hem de aile ekonomisine katkıda bulunmak için buraya geldik, domatesleri topluyoruz. Biz burada domates toplarız, soğan yeriz, yarım ekmek yeriz, aç kalırız. Ama vatansız, topraksız, bayraksız kalmayız. İsrail, Amerika Birleşik Devletleri, Batı medyası hepsi duysun ki canımızı veririz, bir karış toprak vermeyiz. Sonuna kadar Recep Tayyip Erdoğan’ın yanındayız. Dik duruyor, eğilmiyor. O eğilmedikçe biz de eğilmeyiz” diye konuştu.

    “Kurban olduğum Allah herkese veriyor”

    Belediyeden yapılan anons sonrası tarlaya geldiğini anlatan İbrahim Arslan, “Allah razı olsun Yahşihan Belediyesi anons etmiş. ‘Domates tarlada kaldı’ diye millette geldi burada topluyor. Allah razı olsun ekenden. Alacağını almış birazı da kalmış, biz de domatessiz kalmıyoruz. Kurban olduğum Allah herkese veriyor” ifadesini kullandı.

    “Hem ev ekonomisine katkı olsun”

    Oğuz Kayalık ise, “Burayı ekmişler toplamışlar sonra da anons etmiş ‘toplayın’ diye insanlarda gelip topluyor. Sosyal medyadan duyduk toplanacak diye biz de salça yapmıştık. Hiç olmasın 10 gün sonra burada bir şey kalmayacak. Hem ev ekonomisine katkı olsun. Hem de bizim için burada sosyal aktivite oldu” dedi.

  • Başkan Aydın devreye girdi, TMO alımlara başlıyor

    Başkan Aydın devreye girdi, TMO alımlara başlıyor

    Hasat dönemine giren üreticiler yetiştirdikleri ürünlerin özel sektör tarafından TMO’nun açıkladığı fiyatın altında aldıklarını ve mağdur olduklarını belirtince devreye giren Belediye Başkanı Davut Aydın, “ Yaptığımız görüşme sonrası Toprak Mahsulleri Ofisi en geç bu Cuma günü ilçemizde alımlara başlayacak. Belediye olarak yer tahsisi ve diğer ihtiyaçların giderilmesini sağlıyoruz. Üreticimizin her zaman yanındayız. Halkımızın ürünleri değerinde alınacaktır. Alımlar biber pazarının karşısında aynı yerinde yapılacaktır” diye konuştu.


    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “ TMO alım fiyatlarını Haziran ayı başında Ekmeklik Buğday için 8.250 TL/Ton, Arpa için ise 7.000 TL/Ton, olarak açıklamıştı. Tarım Bakanlığı tarafından, hububat üretiminin teşvik edilmesi amacıyla 2023 yılında, ÇKS’ye kayıtlı buğday ve arpa üreticilerine, kayıtlı üretim miktarı kadar tüm kesimlere (TMO veya piyasa aktörlerine) yapılan satışlar için ton başına Buğdayda 1.000 TL, Arpada ise 500 TL ilave hububat üretim primi desteği verilecek.

  • Bahar yağmurları çiftçinin umutlarını yeşertti

    Bahar yağmurları çiftçinin umutlarını yeşertti

    Ülke genelinde kurak geçen kış ayları sonrası su kaynaklarının azalmasına neden olurken, başta çiftçiler olmak üzere vatandaşlar durumdan son derece endişelenmişti. Kurak geçeceği öngörülen bahar ve yaz aylarına karşı çiftçiler daha suya ihtiyaç duyan hububat ürünlerini ekmeye yoğunlaştığı gözlendi. Yağışların az olduğu kış aylarında baraj ve sulama göletlerinde su miktarı azalırken, akarsulardaki debi de tedirgin edici bir biçimde düştü. Fakat bahar aylarıyla birlikte etkili olan çoğunluğu sağanak olan yağışlar çiftçilerin yüzünü güldürdü. Özellikle çimlenen hububat ürünlerinde susuzluktan dolayı sararmaların gözlendiği günlerde yağan yağmur, ürünler gibi çiftçilerinde umutlarını yeşertti.

    “Barajın doluluk oranında yüzde 3-4 artma var”

    Kurak geçen kış sonrası yağan yağışları değerlendiren Keskin ve Yukarısöğütönü Mahalleleri Sulama Kooperatifi Başkanı Azmi Caz, “Son yağışlar olmasaydı tarımsal kuraklığın başladığı anlamına gelirdi. Çiftçiler ve aynı zamanda tüketicilerde üzülürdü. Gıda zincirinin kırıldığı bu dönemde son yağışlar çiftçinin ve üreticinin yüzünü güldürdü. 2018 yılından bu yana suyun azlığını hissediyoruz, zaman zaman da barajı normalinden önce kapattığımız dönemler oldu. Fakat bu sene daha da erken kapatacağız anlamına geliyor mevcut durum. Sadece son yağışların doluluk oranına etkilerinden dolayı, şu dönemde barajı açma hazıklıkları yapıyor olmalıydık fakat yağışları güzel aldığımız için bir gecikme bekliyoruz. Son yağışlarla birlikte barajın doluluk oranında yüzde 3-4 artma var. Bu barajda fazla hissedilmese de diğer barajlarda biraz daha fazla. Tamamen bu doluluk yeterli diyemeyiz ama son yağışlar ilaç oldu. Özellikle arpa ve buğday gibi hububat ürünlerine oldukça faydalı oldu” dedi.

    “Yağmurların güzel yağmasından dolayı şu anada durum çok güzel”

    Çitçinin durumu ve yağışlarla birlikte mutluluğundan söz eden Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Kurtuluş Uzun, sağanakların verime olan etkisi hakkında şöyle konuştu;

    “Nisan ayında bir don olayımız oldu, ekinlerimizin uçlarında biraz sararma oldu. Ama yağmurların güzel yağmasından dolayı şu anada durum çok güzel. İnşallah Allah sonuna erdirir. Bu ayda biraz daha yağmurlarımız olursa mayısta da överse çok güzel mahsulümüz olacak inşallah. 10 günde bir yağarsa verimimizin katlanacağını düşünüyorum ben. Bu durum böyle olumlu giderse hasat zamanı dönümden 400-500 kilogram bekliyoruz. Yakında Ayçiçek, mısır, pancar ekimimiz olacak. Tabi onlarında bu filizlenmesi daha da kolay olur.”

  • Çiftçilerin mahsulleri ellerinde kaldı

    Çiftçilerin mahsulleri ellerinde kaldı

    Kahramanmaraş merkezli iki büyük deprem, tarımsal faaliyetleri de etkiledi. Bölgedeki şehirlerde üretim devam etse de dağıtım zincirinin bozulması sebebiyle çiftçilerin mahsulleri ellerinde kaldı. Depremden en çok etkilenen yerlerden biri olan Hatay’da limon üreticiliği yapan çiftçi Sabahattin Satmaz, kendisine ait arazide 150 ton limon bulunduğunu fakat aracı bulamadıkları için hepsinin çürüyüp gideceğini kaydetti.

    Arsuz ilçesi genelinde birçok çiftçinin ortak sorununun bu olduğunu belirten Satmaz, kentteki toplam 150 bin ton limonun heba olmaması için yetkililerden yardım istedi. Öte yandan, şehirdeki çiftçiler, geçen ay Adana ve Mersin’den 75 ton limon alan İstanbul Büyükşehir Belediyesini ve marketlerinde limon suyu satan Tarım Kredi Kooperatiflerini Arsuz’daki üreticilere destek olmaya davet etti.


    “Böyle devam ederse 150 bin ton limon heder olacak”

    Limon üreticisi Sabahattin Satmaz, “Ancak ihracatçılar bunu kaldırır, şu anda Arsuz’da 200 bin tona yakın limon var. Bu limonu Türkiye’de tüketmek mümkün değil. İhracatçılara, büyüklerimize sesleniyoruz; bize sahip çıkarsanız limonların hepsini satarız. Sıkıntımız şu; ihracatçıların hepsi Antakya’dan. Antakya’daki bütün ambarları çöktü. Belki de kendileri de vefat etmiştir, bilmiyorum. Onun için artık buraya gelen giden olmayınca bizim limonlarımız dalında kaldı. Bunu piyasada tüketmek mümkün değil. Bize sahip çıkın. İhracatçılara ve büyüklerimize sesleniyoruz; bize sahip çıkın, limonlarımızı satalım, ayakta duralım ve üretime devam edelim. Eğer bu sorun devam ederse, benim bahçemdeki 150 ton limon heder olacak. Bende 150 ton var ama Arsuz’da 150 bin ton kadar limon var ve hepsi dallarında duruyor” diyerek yetkililere seslendi.


    İBB, Adana ve Mersin’den 150 bin ton limon almıştı

    Arsuz’daki çiftçiler, geçen ay İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından Adana ve Mersin’den 150 bin ton limon alındığını ve 35 bin ihtiyaç sahibine dağıtıldığını hatırlattı. Çitfçiler, İBB’yi Hatay’daki limon üreticilerine de aynı şekilde destek olmaya davet etti.

    Çiftçiler, Tarım Kredi Kooperatiflerine de seslendi

    Dağıtım ağındaki sorunun devam etmesi halinde Arsuz’daki 150 bin ton limonun dallarında çürüyeceğini söyleyen çiftçiler, Tarım Kredi Kooperatiflerine de seslendi. Kooperatiflerde satılan limon sularını örnek gösteren çiftçiler, limonlarının satın alınarak bu şekilde değerlendirilebileceğini ve üreticilerin de bu sayede ayakta kalabileceğini belirtti.