Etiket: manda

  • Samsun, manda varlığında Türkiye’de 1. sırada

    Samsun, manda varlığında Türkiye’de 1. sırada

    Türkiye’de manda yetiştiriciliği, özellikle süt ve süt ürünleri üretiminde önemli bir yer tutuyor. Bu alanda Samsun, manda popülasyonu açısından öne çıkıyor. Ülke genelindeki manda nüfusunun yaklaşık yüzde 12,37’si, Samsun’daki sulak alanlarda bulunuyor. Samsun, toplam 20 bin 9 adet manda varlığı ile Türkiye’de en fazla manda popülasyonuna sahip il olma özelliğini taşıyor.

    Manda sütü, içerdiği yüksek besin değerleriyle sağlıklı beslenme alışkanlıkları açısından büyük önem taşıyor. Özellikle manda sütünden üretilen yoğurt, peynir ve kaymak gibi ürünler, yerel mutfakta sıklıkla tercih ediliyor. Son veriler ışığında Samsun, Türkiye’deki büyükbaş ve küçükbaş hayvancılıkta önemli bir yer tutmaya devam ediyor. Samsun’da toplamda 345 bin 545 adet büyükbaş hayvan bulunurken, bunların 20 bin 9’u mandadan oluşuyor.

    Büyükbaş hayvancılıkla birlikte, Samsun’daki küçükbaş hayvan varlığı da dikkat çekiyor. İlde 24 bin 798 keçi ve toplamda 250 bin 502 küçükbaş hayvan mevcut.
    Kanatlı hayvan varlığı bakımından da oldukça zengin olan Samsun’da son kayıtlara göre 1,8 milyon et tavuğu, 1,7 milyon yumurta tavuğu, 9 bin 397 hindi, 31 bin 693 kaz, 22 bin 8 ördek ve beç tavuğu olmak üzere toplam 3 milyon 675 bin 812 adet kanatlı hayvanı bulunuyor.

    Ayrıca 97 bin 448 adet arılı kovanı bulunan Samsun’da yılda 999 ton bal üretiliyor.

  • “Türkiye’deki manda sayısı düşebilir”

    “Türkiye’deki manda sayısı düşebilir”

    Manda popülasyonunda Türkiye’de ilk sırada yer alan Samsun’da, Kızılırmak Deltası’nda mandalar havadan görüntülendi. Serengeti’yi andıran görüntüler ortaya çıktı.
    OMÜ Veteriner Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Gücükoğlu ise eti ve sütü bakımından birçok sektörün büyük rağbet gösterdiği mandalarle ilgili bilgi verdi. Mandaların sayısının Türkiye’de 170 bin olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Ali Gücükoğlu, gerekli önlemlerinin alınmaması durumunda 2030 yılında manda sayısının 130 binlere kadar düşeceğine dikkat çekti. Doç. Dr. Ali Gücükoğlu, “Manda sayısının diğer küçükbaş ve büyükbaş hayvan sayılarına bakmak suretiyle biraz geride kalmış durumdadır. Mozzarellanın ana vatanı olan İtalya’ya baktığımızda 400 bin manda var. Hindistan en fazla manda sayısına sahip ülke ama ülkemizde 170 bin manda var. Bu sayı maalesef ülke hayvancılığında manda sayısının diğer küçükbaş ve büyükbaş hayvan sayılarına bakmak suretiyle biraz geride kalmış durumdadır. Kendi çalışmalarımızda yaptığımız projeksiyona göre Türkiye’de 170 bin olan manda sayısı eğer bu hızla giderse 2030 yılında 130 binlere düşeceğini, yine manda sayısında Samsun’da da benzer oranda düşeceğini gözlemliyoruz. Bu tabii bir tek manda özelinde değil Türkiye hayvancılığının gelişmesi adına önlemlerin alınması, desteklerin artırılması noktasında çalışmaların yapılması gerekiyor. Büyükbaş ve küçükbaş sayımız ülke genelinde fena sayılmaz ama manda çok özel bir hayvandır. Mandanın yetiştirilmesi, elde edilen süt ve süt ürünlerinin katma değerinin olması, et ve et ürünlerinin bu noktada popülerlik kazanması noktasında farkındalık anlamında daha fazla çalışmalara yer verilmesi gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

    “Diğer et ve süt ürünlere göre daha üstün özellikler”

    Doç. Dr. Ali Gücükoğlu, manda etinin ve sütünün öne çıkan özellikleri ilgili şunları söyledi:
    “Türkiye’deki manda sayısının yüzde 20’si Samsun’da bulunmaktadır. Bunun da en fazlası Kızılırmak Deltası içerisinde yer almaktadır. Samsun özelinde hem Kızılırmak Deltası hem Yeşilırmak Deltası mandalar için oldukça bir floraya sahiptir. Özellikle Kızılırmak Deltası bu konuda çok ön plana çıkıyor. Burada yaşayan hayvanlardan daha çok süt ürünleri elde ediliyor. Halkımız da bunu severek tüketiyor. Sütün yağ özelliklerine baktığımızda gerçekten yağ oranı bakımından, kuru madde oranı bakımından oldukça üstündür. Özellikle lezzeti oluşturan yağ asitleri ve bileşenler açısından gerçekten üst seviyededir. Bununla beraber manda sütünü de biz çok önemsiyoruz. Yine onun kimyasal kompozisyonuna baktığımızda özellikle sığır etine nazaran yüzde 50 daha kolesterol içermesi, yüzde 20 oranında daha fazla protein içermesi sebebiyle özellikle sporcularda, yaşlılarda beslenmelerde manda etinin kullanılmasını öneriyoruz. Manda etinin pastırma ve sucuk olarak kullanımında teknolojik olarak çok uygun olduğunu söyleyebiliriz. Bu noktada OMÜ Veterinerlik Fakültesi adına Samsun’a bir katma değer kattık ve ‘Toska Pastırması’ isimli mandadan elde ettiğimiz pastırmanın isim hakkını aldık. Samsun, Türkiye’de en çok manda varlığının yanında özellikle Karadeniz’deki tek Veterinerlik Fakültesi olması sebebiyle de özellikle manda et ve süt ürünleriyle ilgili birçok analizleri kendi Veterinerlik Fakültemizde yapmaktayız. Bununla ilgili referans laboratuvar çalışmaları devam etmektedir.”

  • Samsun manda varlığında Türkiye’de zirvede

    Samsun manda varlığında Türkiye’de zirvede

    Samsun’da 95 bin 248’i kültür, 187 bin 391’i melez, 42 bin 900’ü yerli, 20 bin 9’u da manda olmak üzere 345 bin 548 büyükbaş hayvan varlığı bulunuyor. Eti ve sütü bakımından birçok sektörün büyük rağbet gösterdiği mandaların sayısı Samsun’da ön plana çıkıyor. Türkiye’de manda popülasyonu bakımından zirvede yer alan Samsun’da mandalardan alınan süt ile kaymak, yoğurt, dondurma ve tereyağı gibi birçok gıda ürünü üretilebiliyor.
    Samsun’da 225 bin 704’ü koyun, 24 bin 798’i keçi olmak üzere 250 bin 502 küçükbaş hayvan mevcut.

    Kanatlı hayvan varlığı

    Öte yandan, Samsun’un et tavuğu 1 milyon 813 bin 500, yumurta tavuğu 1 milyon 799 bin 214, hindi 9 bin 397, kaz 31 bin 693, ördek ve beç tavuğu 22 bin 8 olmak üzere toplamda 3 milyon 675 bin 812 kanatlı hayvan varlığı bulunuyor.
    97 bin 448 adet arılı kovan ile de yılda bin tona yakın bal üretimi yapılıyor.

     

  • Tokat’ta Afrika belgesellerini andıran görüntüler

    Tokat’ta Afrika belgesellerini andıran görüntüler

    Tokat’ın Erbaa ilçesinde manda çobanlığı yapan 22 yaşındaki Melike Çakır, sıcaktan bunalan mandalarını gölette serinletiyor. Manaların sürü halinde suya girmesi Afrika belgesellerini aratmayan görüntüler oluşturuyor.

    “Tek eksik olan timsahlar”

    Mandalarla ilgilenmekten büyük bir mutluluk duyduğunu belirten Melike Çakır, Afrika’dan tek farklarının timsahlar olduğunu söyleyerek, “Ailemle beraber tarım ve hayvancılık yapıyoruz. Annem ve ben camızlar ile ilgilenirken babam da tarımla ilgileniyor. Sabah kalkınca ilk önce sağıma başlıyoruz. Sağımdan sonra hayvanları salıp suya sokuyoruz. Meraya salıyoruz. Çobanlarımız gün boyu onlarla ilgileniyor. Akşam olduğunda tekrar sağıma alıyoruz. Hayvanların ilk olarak serinlemesini sağlıyoruz. Tenlerinden dolayı görünümleri siyah olduğu için güneş onları çarpıyor ve çok fazla daraltıyor. Suya soktuktan sonra rahatlıyorlar. Üzerlerinde biraz parazit olduğu için hem çamura yatıyorlar hem de suya girip serinliyorlar. Burası görünüm olarak her ne kadar Afrika’yı andırsa da Tokat’ta bir yer.

    Göle girdikleri yeri siz de gördünüz. Burayı görenler içeriden timsah çıkacakmış gibi bekliyoruz diyorlar. Burası Tokat’ın Erbaa ilçesi. Camızlara hep farklı isim verdim. Çok farklı isimleri var. Yontuk ve Cıbır gibi kişisel özelliklerine göre veya görünümlerine göre farklı isimler verdik. Küçüklükten beri onlarla beraber olduğum için farklı bir bağım var” dedi.

  • Serengeti değil Erzurum Ovası

    Serengeti değil Erzurum Ovası

    Erzurum şehir merkezine yaklaşık 18 kilometre uzaklıktaki Söğütlü köyü, efsaneleri ile dilden dile dolaşan balıklı gölü ve başta lahana olmak üzere yetiştirdiği yeşilliklere tanınan bir köy. Söğütlü köyü, bu iki özelliği yanında sahip olduğu mandalarla da ilgi odağı haline geldi. Köyde yetiştirilen yüzlerce mandanın özellikle sütü ve sütünden yapılan yoğurt ile peynir adeta yok satıyor. Havaların çok sıcak olması nedeniyle birkaç saatlik otlamadan sonra dereye akın eden mandaların banyosu saatlerce sürüyor.

    “Dededen kalan bir meslek”

    Manda yetiştiriciliğinin köylerinde çok geçmiş bir tarihe sahip olduğunu anlatan Söğütlü Köyü Muhtarı Seyfettin Küçükler, bölgede kendilerinden başka bu büyüklükte bir sürüye sahip köyün olmadığını belirterek, “Manda yetiştiriciliği zor bir iş. Özellikle son yıllarda artan hava sıcaklıkları nedeniyle güçlükler yaşıyoruz. Mandaların en büyük ihtiyacı otlanma ile birlikte su alanları.

    Yetkililer bölgede su ile alakalı planlama ve projeler yaparken mutlaka mandaların su ihtiyacını da düşünmek zorunda. Yoksa bu geçim kaynağımız olan iş de kaybolup gider. Dededen, atadan bize kalan manda yetiştiriciliğini devam ettirmeye çalışıyoruz. Uzmanlar manda sütünün büyük yararı olduğunu söylüyorlar. O yüzden sağım zamanı bazen köyde kuyruklar oluyor. Manda sütünü aynı zamanda yoğurt ve peynir olarak değerlendiriliyoruz” dedi.

    “Su banyosu en büyük keyfi”

    Yaklaşık 130 mandaya çobanlık yapan Çoban Ali Güner, işini severek yaptığını anlatarak, “Her sabah köydeki mandaları meydanda topluyorum ve çayırlarda otlatıyorum. Bunlar bütün köyün hayvanları. Elbette mandaların en büyük ihtiyacı su ve su banyosu. Bu olmazsa olmaz. Çok keyif alıyorlar. Su banyosunun zamanını mandalar ayarlıyor. İhtiyaçları olduğunu anlıyorum ve dere kenarına götürüyorum. Sudan ne zaman çıkacaklarına yine onlar karar veriyor. Serinlemek ve su içinde olmak onlara keyif veriyor. Ben de onları izleyerek dinleniyorum. Hayvanların suya girmesi süt verimini artırıyor. Suda temizleniyorlar” diye konuştu.

  • Çareyi çamur banyosunda buldular

    Çareyi çamur banyosunda buldular

    Sivas’ta mevsim normallerinin üzerinde seyreden hava sıcaklıkları mandaları da bunalttı. Serinlemek için sulak alan arayan mandalar çareyi çamur banyosu yapmakta buldu. Mandaların serinlemek için yaptığı çamur banyosu drone ile havadan görüntüledi.

    Sivas’ın Şarkışla ilçesine bağlı Merkezhüyük köyünde aşırı sıcaklara dayanamayan mandalar, günün yarısını çamur banyosu yaparak geçiriyor. Diğer büyükbaş hayvanlara göre derileri kalın olan mandalar koyu renkleri ile yaz aylarında sıcak havadan olumsuz etkileniyor. Kırsalda sabah erken saatlerde beslenen mandalar, çamur banyosu yaparak serinliyor. Vücutlarının tamamını çamura bulayan mandalar drone ile havadan görüntülendi.

    “Öğle vakitlerinde sulak alanlarda serinlemeye çalışıyorlar”
    Mandaların aşırı sıcak ve soğuk havayı hiç sevmediğini belirten besici Seyhan Sosyal, “Eğer yağış olmazsa bu hayvanlar göletlere, su yataklarına, dereler ve çamurlara yatmaya başlarlar. Derileri çok kalın ve yağ oranı çok yüksek olan bu hayvanların ter bezleri olmadığından ve renkleri de koyu renk olduğundan dolayı sıcağa dayanamazlar, sıcağı sevmezler.

    Bu nedenle de öğle vakitlerinde sulak alanlarda serinlemeye çalışırlar. Mandaların sütü, yoğurdu lezzet ve sağlık açısından çok değerlidir. Satışları çok yapılmaz kasaplar tarafından mandaya çok rağbet gösterilmez ama genelde Afyonkarahisar’da büyük kesimhaneler alır, pastırma ve sucuk yaparlar” dedi.

  • Mozzarella peyniri üretildi

    Mozzarella peyniri üretildi

    Samsun Büyükşehir Belediyesi’nden sağım makinesi ve soğutma tankı desteklerinden yararlanarak süt verimini artıran Bafra ilçesindeki manda yetiştiricileri, İtalya’nın dünyaca ünlü lezzeti mozzarella peyniri başta olmak üzere ürettikleri süt ürünlerini iç piyasada satışa sunuyor.

    Manda varlığı bakımından Türkiye’de ilk sırada yer alan Samsun’da Büyükşehir Belediyesi tarafından bu alanda çiftçilere verilen destekler aralıksız sürüyor. Manda sütü verimini ve süt ürünleri üretimini artırmak amacıyla Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ve Doğu Karadeniz Projesi Bölgesel Kalkınma İdaresi Başkanlığı (DOKAP) iş birliğiyle yapılan çalışma kapsamında manda yetiştiricilerine yönelik makine ve ekipman desteği sağlandı.

    ‘Manda Sütünün Uygun Koşullarda Sağımı ve Toplanması Projesi’ kapsamında damızlık Samsun Damızlık Manda Yetiştiricileri Birliği üyelerine 52 süt sağım makinası, 52 süt soğutma tankı verildi. Ayrıca malakların (manda yavrusu) hastalıklardan korunması, sağlıklı büyümelerinin sağlanması ve yaban hayvanlarının saldırılarının önlenmesi için ahır önlerine kulübeler yerleştirilirken yeni doğan malakların bağışıklık sistemlerinin güçlenmesi ve dirençlerinin artması için de 2 bin 500 doz aşı ve dezenfektan desteği sağlandı. Samsun’da manda besiciliğinin yoğunlaştığı Bafra ilçesindeki çiftçiler verilen desteklerle birlikte süt veriminin arttığını söyledi.

    “Her alanda desteklemeye devam ediyoruz”
    Kentte tarımsal üretimi artırmak için hazırlanan projelerle çiftçileri her alanda desteklemeye devam ettiklerini belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Demir, “Samsun Türkiye’nin en önemli tarım kentlerinden birisi.

    Bu noktada mevcut tarımsal üretimimizi artırmak için çiftçilerimizi ihtiyaç duydukları her alanda desteklemeye devam ediyoruz. Ekipman desteğinden eğitim desteğine ekiplerimiz her zaman onların yanındalar. Bu noktada Türkiye’de en çok manda varlığına sahip olan il olan Samsun’da mandacılıkla ilgili özel çalışmalar gerçekleştirdik.

    Çiftçilerimize verdiğimiz desteklerin olumlu geri dönüşlerini görüyoruz. Kentimizde manda besiciliğinin daha da yaygınlaşmasını, manda sütü ve manda sütünden yapılan yoğurt, peynir, kaymak gibi ürünlerin üretiminin artırılmasını hedefliyoruz. Bu ürünlerin üretiminin artması kent ekonomimize artı katma değer sağlayacaktır” dedi.

    Makine, kulübe ve aşı desteği
    ‘Manda Sütünün Uygun Koşullarda Sağımı ve Toplanması Projesi’ ile ilgili bilgi veren Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’nda görevli Ziraat Mühendisi Enver Demirhan, “Proje kapsamında damızlık manda yetiştiricilerine süt sağım ve soğutma tankları verdik.

    Şuan işletmelerin büyük kısmı makineyle sağım yapıyor. Elde ettikleri sütü, yine verdiğimiz soğutma tanklarında muhafaza ediyorlar. Bu da hem hijyeni hem de kaliteyi sağlıyor. Bunun yanı sıra 50 üreticimize toplam 100 adet ‘buzağı kulübesi’ desteği verildi.

    Kulübelerle doğal yaşam alanı oluşturularak birçok sorun ortadan kalktı. Yeni doğan malaklarda görülen zayıf bağışıklığın önüne geçmek için sağladığımız aşılar da sağlıklı büyümelerine yardımcı oldu” diye konuştu.

    “Mozzarella peyniri ürettik”
    Verilen desteklerin mandacılığa artı değer kattığını dile getiren Samsun Damızlık Manda Yetiştiricileri Birliği Başkanı İsmail Metin, “Manda yetiştiriciliğinde Samsun Büyükşehir Belediyesi’nin destekleri süt sağımında önemli fayda sağladı. Önceleri elle sağım yapıldığında 5 kg yerine 3 kg süt alabiliyorduk.

    Makineler hafif masajlarla sağım yaptığı için sütün tamamı alınıyor. İşletmelerimizin yüzde 65’i makineli sağıma geçti. Bu da süt verimi artırdı. Yine süt toplama tankları da bozulmayı önlediği için kaliteyi yükseltiyor. Manda sütünden elde edilen ürünlerimize büyük ilgi var.

    İç piyasada tüketicilerin taleplerine yetişemiyoruz. İtalyan mutfağının dünyaca tanınan peyniri mozzarella peynirini ürettik. Süt verimimizi daha da artırıp ürettiğimiz bu peyniri Avrupa ülkelerine satmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

    Süt üretimi arttı
    Şeyhören Mahallesi’nde hayvancılıkla uğraşan çiftçi İbrahim Sancar ise “Manda yetiştiriciliği bizim aile mesleğimiz. 3’üncü kuşak olarak ben bunu devam ettiriyorum. Daha önce kendi imkanlarımızla ve geleneksel yöntemle yani elle süt sağımı yapıyordum. Dolayısıyla süt azdı.

    O yüzden büyük zorluk yaşıyordum. Daha sonra Büyükşehir Belediyemizin projelerinden haberdar oldum. Müracaat edip süt sağım makinesi ve soğutma tankı aldım. Verilen destekler işlerimizi kolaylaştırdı. Süt üretimimiz arttı. Üretimi daha da artırıp, iç pazarda daha çok satış yapmayı hedefliyorum” ifadelerini kullandı.

  • Afrika değil Muş Ovası

    Afrika değil Muş Ovası

    280 bin civarında büyükbaş ve 1 milyon 300 bin civarında küçükbaş hayvan varlığı ile Türkiye’nin önemli hayvancılık merkezlerinden biri olan Muş, yaklaşık 8 bin manda varlığı bakımından Türkiye’de 6. sırada yer almaktadır.

    Kış aylarında sıcak kaplıcaları seven mandalar, yazın sıcağında ise nehir sularında serinliyor. Hasköy ilçesine bağlı köylerdeki manda sürülerini sabah saatlerinde meralarda otlatan çobanlar, sıcaklığın artığı saatlerde de serinlemeleri için hayvanları Karasu Nehri’ne getiriyor. Yaklaşık 3 saat nehrin serin sularında bekletilen manda sürüsü, akşama kadar otlatıldıktan sonra köylere geri götürülüyor. Nehirde serinletilen mandaların süt verimi ise artıyor.

    Manda sürüsüne çobanlık yapan İsmail Tayova, mandaların sıcakta bunalması nedeniyle Karasu Nehri’nde serinlediklerini belirterek, “Manda çobanlığı yapıyorum. Her gün saat 12.00’da mandaları buraya getiriyorum. Havalar sıcak olduğu için mandalar dayanmıyor. Bizde mandaları Karasu Nehri’ne getirip burada suya girerek serinlemelerini sağlıyoruz. Mandalar 1-2 saat suyun içinde kalıyor, biz de o sırada yemeğimizi yiyoruz.

    Mandalar serinlendikten sonra kendileri sudan çıkıp otlanmaya gidiyorlar. Akşam olunca da eve götürüyoruz. Mandaların suda serinlenmesi süt verimini artırıyor. Suda kendilerini temizledikleri için akşam evde sağımları da kolay oluyor. Her yıl bu mevsimde mandalar burada suya giriyor” dedi.

  • Manda popülasyonunda Türkiye’de ilk sırada

    Manda popülasyonunda Türkiye’de ilk sırada

    Samsun, kayıtlı büyükbaş hayvan envanterinde Türkiye’de 13. sırada bulunuyor. Samsun’da 99 bin 367 adet kültür sığırı, 193 bin 815 melez sığır ve 48 bin 120 yerli sığır olmak üzere olmak üzere toplam 341 bin 302 adet sığır mevcut.

    Türkiye’de en çok manda Samsun’da var

    Küçükbaş hayvan varlığı bakımından da önemli envantere sahip olan Samsun’da 239 bin 33 adet koyun, 22 bin 578 adet keçi var. Toplam 261 bin 611 adet küçükbaş hayvan varlığına sahip Samsun manda varlığı bakımından ise Türkiye’de ilk sırada yer alıyor. Toplam 20 bin 671 adet manda varlığına sahip olan Samsun, Türkiye’deki toplam manda varlığının yüzde 12,03’üne ev sahipliği yapıyor. Samsun’da 9 bin 475 manda ile Bafra birinci sırada, 2 bin 300 adet manda ile 19 Mayıs ikinci, 2 bin 30 adet manda ile Alaçam ilçesi üçüncü sırada yer alıyor.

    2 milyon 379 bin 531 adet kanatlı hayvan

    Kanatlı hayvan varlığı bakımından da önemli bir konumda bulunan Samsun’da 988 bin 305 adet et tavuğu, 1 milyon 326 bin 447 adet yumurta tavuğu, 9 bin 760 adet hindi, 30 bin 906 adet kaz, 24 bin 113 adet ördek ve beç tavuğu besleniyor. Samsun’da ayrıca 93 bin 335 adet arı kovanı bulunurken, toplam kanatlı hayvan sayısının 2 milyon 379 bin 531 adet olduğu öğrenildi.

  • Manda sütünden sahlep yaptı

    Manda sütünden sahlep yaptı

    Bursa’da işletmeci bir kadının yaptığı denemeler sonucunda manda sütünden salep yapıp satmaya başladı. Manda sütüyle pişirdiği doğal salep büyük beğeni gördü. Kilosunu 2 bin 500 liraya aldığı doğal salep ve kilosu 35 liraya aldığı manda sütüyle pişirdiği saleplerin ünü şehir sınırlarını aştı.

    Kış aylarında sağlıklı ve besleyici olduğu için tercih edilen salep; işletmecinin farklı boyut kazandırmasıyla daha da beğenilmeye başlandı. Fincanı 35 lira olan salep çok kişi tarafından tercih ediliyor.

    Geçen yıl manda sütünden salep yapmaya başladığını ifade eden işletmeci, “Kafemizde yeni bir şeyler denemek istedik. Kış aylarında Bursa’nın köylerinden gelen manda sütüyle doğal salep pişirdik, ilk önce yakın çevremize ikram ettik. Çok beğenilince kafemizde satmaya başladık. Talep görmeye başladı. Salep’in kilosunu 2 bin 500 liraya alıyoruz. Manda sütünü ise litresini 35 liradan almaktayız. Salep’in fincanını 35 liradan satmaktayız” dedi.