Etiket: manşet

  • DSÖ’den Avrupa’ya 4. dalga uyarısı!

    DSÖ’den Avrupa’ya 4. dalga uyarısı!

    Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Direktörü Hans Kluge, Avrupa’daki Covid-19 enfeksiyonlarının sayısındaki 10 haftalık düşüşün sona erdiğini, vakaların yüzde 10 arttığını ifade ederek, yeni bir Covid-19 dalgası konusunda uyarıda bulundu.

    Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Direktörü Hans Kluge, düzenlediği basın toplantısında korona virüs salgınındaki son duruma ilişkin açıklamalarda bulundu. Kluge, Avrupa’daki 53 ülkede Covid-19 vakalarının sayısındaki 10 haftalık düşüşün sona erdiğini vurguladı. Kluge, geçtiğimiz haftalarda kısıtlamaların hafifletilmesi, seyahatlerin sıklaşması ve insanların yeniden bir araya gelmesi nedeniyle Avrupa’da vaka sayısında yüzde 10’luk artış yaşandığını kaydetti.

    “Avrupa’daki insanların yüzde 63’ü aşının ilk dozunu bekliyor”

    Kluge, Delta mutasyonunun hızlı bir şekilde yayıldığını, hastaneye yatışlar ve can kayıpları için bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Avrupa’daki insanların yüzde 63’ünün hala aşının ilk dozunu beklediğini kaydeden Kluge, ağustos ayına kadar bölgede aşılamanın tamamlanamayacağını ve kısıtlamaların hafifletilmesiyle beraber Avrupa’da Delta mutasyonunun artacağını ifade etti.

    “Aşılar Delta mutasyonuna karşı etkili”

    Yeni mutasyonlar, aşı dozlarındaki eksiklik ve sosyal etkileşimlerin hastaneye yatışlarda, vaka ve can kayıplarında artışa neden olacağını belirten Kluge, aşılamanın virüse karşı koruma sağladığını vurguladı. Klauge, “Aşılar Delta mutasyonuna karşı etkilidir. Bir doz değil, iki doz uygulanmalıdır. Aşılamadaki gecikmeler hayatlara ve ekonomilere mal olur. Aşılama ne kadar yavaş olursa o kadar çok mutasyon ortaya çıkacaktır” dedi.

    Yeni dalga uyarısı

    DSÖ Avrupa Direktörü Hans Kluge, “Gerekli tedbirler alınmazsa Avrupa’da kaçınılmaz olarak yeni bir virüs dalgası olacak” uyarısında bulundu. Birçok ülkenin aşılamada iyi durumda görünmesine rağmen Avrupa’daki aşılama ortalamasının yüzde 24 olduğuna dikkat çeken Kluge, yaşlıların ve sağlık çalışanlarının hala savunmasız olduğunu vurguladı. Kluge, şu anki aşılama oranlarının yetişkinlerin yüzde 80’inin aşılanması hedefinden uzak olduğunu belirtti. Kluge, “Bu sayılarla salgın hiçbir yerde bitmedi” dedi.

    İskoçya ile İngiltere arasındaki Euro 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası’ndan sonra taraftar grupları arasında Covid-19 vakalarının tespit edilmesine de değinen Kluge, “Bugün burada herhangi bir futbol taraftarını ya da seyahat eden kişileri eleştirmeyeceğim. Ancak seyahat etmeye ve kalabalığa katılmaya karar verirseniz, riskleri dikkatlice değerlendirin ve bunu güvenli bir şekilde yapın” uyarısında bulundu.

    Kluge, bu durumlarda maske takılması ve özellikle iki doz aşı olmanın önemli olduğunu ifade etti. Kluge, seyahat etmenin virüsün yayılmasında büyük risk taşıdığını belirterek “iki doz aşı olmanın virüse karşı alınacak en iyi önlem” olduğunu dile getirdi.

  • Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’dan 3. doz açıklaması

    Prof. Dr. Mehmet Ceyhan’dan 3. doz açıklaması

    Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, koronavirüs aşılamasında bugün başlayan 3. doz uygulamasıyla ilgili olarak 2 doz BioNTech olan kişilerin 3. dozu istedikleri aşıyı olmak istemesinin hiçbir bilimsel açıklamasının olmadığını açıkladı. Kendisinin 2 doz Sinovac aşısı olduğunu açıklayan Ceyhan 3. dozu BioNTech olacağını söyleyerek “Bilim Kurulu’nun dün aldığı bu kararın hiçbir bilimsel açıklaması yok. Bilimsel verilerden vazgeçtim artık mantıki bir izahı da yok.” açıklamasını yaptı. Konuyla ilgili Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Alper Şener ise 3. doz aşının antikor yanıtını yeniden uyarmak için gerekli olduğunu belirtti.

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, dünkü Bilim Kurulu toplantısı sonrasında 3. doz aşılamanın önce 50 yaş ve üzeri vatandaşlar ile sağlık çalışanlarına yapılacağını duyurdu. Bakan Koca’nın açıklamasının ardından 3. doz aşılama bugün başladı.

    “HİÇBİR BİLİMSEL AÇIKLAMASI YOK”

    Konuyla ilgili açıklama yapan Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan şunları ifade etti:

    “İki doz Sinovac olanlar 3. dozu BioNTech olması lazım. 2 doz BioNTech olana siz diyorsunuz ki 3. dozu istediğiniz aşı olabilirsiniz. Bir defa 2 doz BioNTech yaptırmış birine 3. doz gerektiğine henüz ne bir bilimsel çalışma ne de bir makaleyle önerilmedi. Sadece üretici tarafından 12 ay içinde ‘gerekebilir’ denmişti. Bilim Kurulu’nun dün aldığı bu kararının hiçbir bilimsel açıklaması yok. Bilimsel verilerden vazgeçtim artık mantıki bir izahı da yok. Dünyada tüm vatandaşlarına 3. doz uygulayan bir ülke yok. İlk ülke biziz.”

    KORONAVİRÜS BİLİM KURULU ÜYESİ PROF. DR. ŞENER: 3. DOZ AŞI ANTİKOR YANITINI YENİDEN UYARMAK İÇİN GEREKLİ

    Öte yandan Koronavirüs Bilim Kurulu üyesi ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şener, dün Sağlık Bakanı Fahrettin Koca başkanlığında yapılan Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısında sağlık çalışanları ve 50 yaş üstü vatandaşlara uygulanmasına karar verilen 3. doz aşının salgınla mücadelede çok önemli olduğunu vurguladı.

    Hem Türkiye hem de dünyada salgının devam ettiğini belirten Şener, “Aslında bağışıklığı 2 doz aşıyla sağlıyoruz. 3. doz aşı, antikor yanıtını yeniden uyarma ve uzun dönemde devamlılığın sağlanması için gerekli. Virüse karşı ne kadar yüksek oranda antikorumuz varsa ağır hastalık geçirme riskinin o kadar etkili ve uzun süreli düştüğünü biliyoruz.” dedi.

    Şener, dünya genelinde Delta varyantı görülmeye başlandığı için Türkiye’de de yaygınlaşma potansiyeline bağlı olarak yüksek antikor seviyelerinin oluşmasının önem taşıdığını bildirdi.

    Türkiye’de sağlık sistemi ve çalışanların fedakarlığı sayesinde Kovid-19’dan ölüm oranlarının dünya ortalamasının gerisinde seyrettiğini dile getiren Şener, 3. doz seçeneği sunan ilk ülkelerden biri olduklarına işaret etti.

    Prof. Dr. Şener, salgının kontrol altına alınmasında sürü bağışıklığının sağlanması için aşılanma oranının yüzde 60’a ulaşması gerektiğini sözlerine ekledi.

    BAKAN KOCA’DAN 3. DOZ AÇIKLAMASI

    Bakan Koca, dünkü Bilim Kurulu toplantısı sonrasında şunları ifade etmişti:

    “Buna göre 50 yaşından büyük vatandaşlarımızın ve sağlık çalışanlarımızın hangi aşı ile olursa olsun üçüncü doz aşı olmalarının faydalı olacağını kararlaştırdık. İki doz aşı olmuş 50 yaş ve üzeri vatandaşlarımız ile sağlık çalışanlarımız yarından (bugünden) itibaren istedikleri aşı ile üçüncü doz aşılarını olmak üzere randevu alabileceklerdir. Üçüncü doz aşının hangi aşı türü ile olduğunun herhangi bir kısıtlaması ya da önceliği yoktur. Vatandaşlarımız ve sağlık çalışanlarımız ilk iki dozda hangi aşıyı yaptırmış olurlarsa olsunlar üçüncü doz olarak istedikleri aşıyı olabilirler. Bu konuda tercih sizlere aittir. Gönül rahatlığı ile istediğiniz aşıyı üçüncü doz olarak yaptırabilirsiniz.”

  • Yeni eylem planını madde madde açıkladı

    Yeni eylem planını madde madde açıkladı

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Son günlerde bazı çevreler 1 Temmuz itibarıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmemizi kadına yönelik şiddetten geriye gidiş olarak yansıtmaya çalışıyor. Bizim mücadelemiz bu sözleşmeden çekilme ile bitecek değildir” açıklamasını yaptı.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 4. Ulusal Eylem Planı Tanıtım Toplantısı’nda konuştu. İstanbul Sözleşmesi’nin feshinin kadına şiddetle mücadelenin biteceği anlamına gelmediğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021-2025 yıllarını kapsayan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 4. Ulusal Eylem Planı’nı açıkladı.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasından satır başları:

    Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele 4. Ulusal Eylem Planı Tanıtım Toplantısı’nın tüm kadınlarımıza hayırlı olmasını diliyorum. Bizim inancımızda bildiğimiz ve bilmediğimiz varlıklar içinde asıl olan insandır. Diğer tüm ayrımlar, farklılıklar, bu ulvi sıfatın gerisinde kalır. Toplum ve aile müesseseleri de erkek ve kadının müşterek varlığı ile ortaya çıkar. Şayet ortada bir sorun yaşanıyorsa konunun bir tarafında erkek bir tarafında kadın vardır. Ailede kadın ne kadar sorumluluk sahibiyse erkek de aynı derecede mesuliyet sahibidir. Kadına şiddet meselesinde ortada bir mağdur varsa bir de fail mevcut demektir. İktidara geldiğimiz günden beri, kadına yönelik şiddetle mücadele öncelikli konularımız arasında yer almıştır. Atılan her adımı destekledim. Her sorunla bizzat ilgilendim.

    İSTANBUL SÖZLEŞMESİ AÇIKLAMASI

    Bu hassas konunun çözümü için farklı politikalar geliştirdik ve uyguladık. Son günlerde bazı çevreler 1 Temmuz itibarıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmemizi kadına yönelik şiddetten geriye gidiş olarak yansıtmaya çalışıyor. Bizim mücadelemiz bu sözleşmeden çekilme ile bitecek değildir. Bu mücadelenin uzun soluklu, toplumsal mutabakat gerektiren bir süreç olduğunun farkındayız. Şiddetin her türü ile mücadelemiz sürerken, kadına yönelik şiddet kavramının altını özellikle çizmemizin sebebi bu sorunun adını koymak gerektiğine inancımızdır. Kadına yönelik şiddet pek çok faktörden etkilenen bir olgudur. Evvela kadına yönelik şiddetin ortaya çıkmasına neden olan faktörlerin ayrıntılı incelenmesi ve bertaraf edilmesi gerekiyor.

    “KADINA ŞİDDET SADECE BİZİM DEĞİL, TÜM ÜLKELERİN SORUNUDUR”

    Tüm toplumun da bu şiddetten olumsuz etkilendiğini görüyoruz. Şiddet, depresyonun, suç oranlarının artmasına yol açıyor. Kadına yönelik şiddeti tıpkı salgınla mücadelede olduğu gibi, siyasi tartışmalara malzeme etmeden objektif şekilde ele almamız gerekiyor. Kadına yönelik şiddet sadece bizim değil, tüm ülkelerin sorunudur.

    İlkini 2007’de hazırladığımız ulusal eylem planımızı sürekli geliştirerek bugüne kadar getirdik. Ülkemizde ve dünyada yaşanan değişimler, önleyici ve koruyucu çalışmalarıun da geliştirilmesini gerektiriyor. Bugün sizlerle 4.’sünü paylaşacağımız eylem planımızda günün ihtiyaçlarına yönelik yeni başlıklar bulunuyor.

    “EYLEM PLANI 2021-2025 YILLARINI KAPSIYOR”

    Yeni eylem planımızla mücadeleyi daha da güçlendiriyoruz. 4. ulusal eylem planımız, 2021-2025 yıllarını kapsamaktadır. Eylem planımızı kamu kurumlarının, STK’ların, üniversitelerin, medya mensuplarının, ilgili tüm paydaşların katkıları ile hazırladık.

    KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELE ULUSAL EYLEM PLANI

    Kadına yönelik şiddetle mücadele 4. ulusal eylem planının ilk hedefini, şiddetle mücadele mevzuatının gözden geçirilmesi ve etkin uygulanması olarak belirledik. Amacımız mağdurun adalete erişiminin kolaylaşmasını, haklarını etkili kullanmasını ve şiddet eylemlerinin orantılı şekilde cezalandırılmasını sağlamaktır. 22 faaliyet bu başlık altında yer alıyor. Adalet, İçişleri, MSB, Sağlık Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı arasında protokoller imzalandı.

    Kadına yönelik şiddetle mücadele il eylem planları 81 ilde hassasiyetle yürütülmektedir. Teknik kurul da oluşturulacak, 3 ayda bir toplanarak faaliyetini sürdürmektedir.,

    TCK’daki suç tipleri ile cezayı ağırlaştıran özellikler gözden geçirilerek, şiddet türleri konularının yeniden değerlendirilmesini planlıyoruz. Uyuşmazlıklarda haksız tahrik ve takdiri indirim müesseselerinin nasıl uygulandığının analizleri yapılarak gereken değişiklikler için harekete geçilecek.

    İkinci hedef, şiddetle topyekün mücadele olarak 5 strateji belirledik. Politikaların uygulanması, şiddetin önlenmesi için kaynak, güçlü koordinasyon, 81 ilde planların yürürlüğe konması, çalışmaların dönemsel olarak izlenmesi şeklinde ifade edebiliriz.

    Üçüncü hedef, koruyucu ve önleyici hizmetlerin etkili sunulmasıdır. Vakaya zamanında ve doğru şekilde müdahalenin sağlanması, özel müdahale programlarının hayata geçirilmesi, kolluk uygulamalarının etkinliğinin artırılması, şiddet mağdurlarının sağlık hizmetlerine erişiminin kolaylaştırılması, faillere yönelik önleyici hizmetlerinin hazırlanması stratejilerini uygulayacağız.

    Mağdurun korunması ve desteklenmesi ile önleyici çalışmalarda kurumsal hizmetler daha da önem kazanmaktadır. Önlemek, soruşturmak, kovuşturmak ancak ihtiyaca uygun kurumsal yapı ve programlarla mümkündür. Şiddet önleme ve izleme merkezlerimizle beraber, kadın konuk evlerinde kurumsal hizmetler zaten yürütülüyor. Tüm illerde faaliyet gösteren 360 sosyal hizmet merkezi bünyesinde şiddetle mücadele irtibat noktalarına mağdurların kolay ulaşabilmesini sağlıyoruz.

    “BİREYLERİN ÖFKE KONTROLLERİNE YÖNELİK EĞİTİMLERE BAŞLIYORUZ”

    En önemli hususun şiddetin gerçekleşmeden durdurabilmek ve yaygınlaşmasını engellemek olduğunu biliyoruz. Bireylerin öfke kontrollerine yönelik eğitimlere başlıyoruz. Alkol ve madde bağımlılığından kurtarılması ile saldırgan davranışların rehabilitasyonlarına yönelik eğitimlerden çok ciddi fayda elde edebileceğimize inanıyorum.

    Tehdit altındaki kadınlarımız için ihtisaslaşmış kadın konuk evlerimizde özel güvenlik önlemleri alıyoruz. Önümüzdeki dönemde 7 ilde 9 yeni kadın konuk evi daha açılacak. ALO 183 destek hattı, ihtiyacı olan tüm kadın ve çocuklar için psikolojik, hukuki ve ekonomik danışma hattı olarak hizmet veriyor. Arapça, Kürtçe çağrılara da cevap veren bu hattı arayan şiddet mağdurları 0 tuşuna basarak sıra beklemeden destek personeline ulaşabilmektedir.

    “ERKEN YAŞTA VE ZORLA EVLİLİKLE MÜCADELE AMACIYLA EĞİTİM VE FARKINDALIK ÇALIŞMASI YÜRÜTÜLECEK”

    Eylem planımızın 4. hedefi, toplumsal farkındalık ve duyarlılığın artırılması olarak belirlenmiştir. Şiddete neden olan yargılarla mücadele edilmesi. Özel sektörün, medyanın şiddetle mücadelede aktif yer alması hususlarında çalışmalar yürütülecektir. Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarımıza yönelik bilgilendirme faaliyeti yapılacak. Erken yaşta ve zorla evlilikle mücadele amacıyla babalara yönelik eğitim ve farkındalık çalışması yürütülecektir. Bireyler gündelik konuşmalarında ve sosyal medyada kadına yönelik şiddeti normalleştiren söylemler kullanabiliyor. Toplumda buna karşı farkındalık oluşturmak, şiddet içermeyen olumlu dil kullanımı amacıyla çeşitli mecralarda kampanyalar yürütülecektir. Reklamverenlere ve özel TV kanallarına yönelik olarak şiddet temelli hassasiyet teşvik edilecektir.

    İş yerinde cinsel, fiziksel, ekonomik ve psikolojik şiddete karşı farkındalık çalışmaları da planlanıyor.

    Beşinci aşamada verilerin toplanması ve istatistiklerin yorumlanması olarak belirledik. Her bir risk faktörünü önceden belirlemek şiddeti engellemede önem arz ediyor. Yerel düzeyde 81 ilde kadına yönelik şiddet risk haritalarının tamamlanması stratejik hedefler arasında yer alıyor. Veri bankasındaki bilgilerin yorumlanmasıyla failler ile hükümlüler için araştırma yapılması gibi 28 faaliyete yer verilmektedir. Elde edilen bilginin, bu veri analizlerinin STK’lar ve üniversitelerle yakın işbirliği geliştirilecektir.

  • Bursa’da komşu 2 aile arasında bıçaklı kavga

    Bursa’da komşu 2 aile arasında bıçaklı kavga

    Bursa’da, komşu iki aile arasında park yeri anlaşmazlığı nedeniyle çıkan bıçaklı kavgada, 2’si ağır 9 kişi yaralandı. Polis, 2 kişiyi gözaltına aldı.

    Bursa’nın merkez Yıldırım ilçesi Mevlana Mahallesi’nde sabah saatlerinde meydana gelen kavgada komşu olan Emre A. ile Murat Ö. arasında park yeri anlaşmazlığı nedeniyle tartışma çıktı. Tarafların kavgasına ailelerinin de dahil olmasıyla tartışma 30 kişinin karıştığı büyük bir  kavgaya dönüştü.

    Bıçakların da kullanıldığı kavgada 2 aileden 2’si ağır 9 kişi yaralandı. Mahallelinin ihbarı üzerine bölgeye çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi.

    Kavgaya müdahale eden polis, tarafları güçlükle ayırdı. Sağlık görevlilerinin olay yerinde ilk müdahalesini yaptığı yaralılar, hastanelere kaldırıldı.

    Tedaviye alınan yaralılardan bıçaklanan irfan A. ile Murat Ö.’nün sağlık durumları ciddiyetini koruduğu bildirildi.

    Yunus A., Mehmet A., Muhammet A., Alaattin A., Adem A., Necmettin A. ile Emre A.’nın ise hafif yaralı olduğu belirtildi.

    Kavganın ardından polis, 2 kişiyi gözaltına aldı. Yaralılarla birlikte toplam 11 kişi hakkında işlem yapılacağı bildirildi.

  • Bursa Uludağ’a 25 milyon TL’lik çevre yatırımı

    Bursa Uludağ’a 25 milyon TL’lik çevre yatırımı

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, kış turizminin önemli merkezlerinden Uludağ’a yeni bir atık su arıtma tesisi kurulacağını açıkladı. İller Bankası’ndan alınan 25 milyon lira krediyle yapılacak proje 1,5 yılda tamamlanacak, bir günde 2 bin 240 metreküp atık suyu arıtacak.

    İLLER BANKASI’NDAN 25 MİLYON LİRA KREDİ ALINDI

    Kayakseverler tarafından, ‘Beyaz cennet’ olarak bilinen Uludağ’da, 5 bin yataklı 17 otele hizmet veren arıtma tesisi yetersiz kalınca yeni bir arıtma tesisi için harekete geçildi. Bursa Valisi Yakup Canbolat ile Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın girişimleri sonucu, İller Bankası’ndan alınan 25 milyon lira kredi ile oteller bölgesi ve çevresine hizmet verecek modern arıtma tesisi yapılacak. Yaklaşık 1,5 yılda tamamlanması planlanan proje ile günlük 2 bin 240 metreküp atık su arıtılacak.

    Büyükşehir Belediye Başkan Alinur Aktaş, yapacakları tesis ile zirvede yaşanan çevre sorunlarını en aza indireceklerini belirtti. Şehir merkezinde olduğu gibi Uludağ’da da çevre yatırımlarına ağırlık verdiklerini ifade eden Alinur Aktaş, şunları söyledi:

    “Yapacağımız arıtma tesisi, Uludağ’ın çok önemli bir ihtiyacını karşılamış olacak. Alt yapı da BUSKİ marifetiyle su, kanalizasyon ve benzeri konularla ilgili yatırımları detaylı bir şekilde yerine getirdik. Önemli yatırımlar yapıldı. Şimdi de atık su arıtma tesisleri kazandırıyoruz. Oteller Bölgesi birinci ve ikinci bölge, Kızılay kamp alanı, Çobankaya, Sarıalan, Kadıyayla bölgelerinden kaynaklı oluşacak atık suyu ileri arıtma prosesleriyle ileri biyolojik arıtmayla arıtıyoruz. Amacımız Uludağ Oteller Bölgesi’nden başlayıp Kaplıkaya bölgesine kadar ulaşan Şobran Deresinde meydana gelen koku ve su kalitesinde yaşanan bozukluklar ile çevre sorunlarını ortadan kaldırmak, önüne geçmek. Yaşam alanlarının olduğu her yerin alt yapılarının arıtma tesislerimize toplanacağını da ifade etmek isterim.”

    Bu arada, Bursa Valiliği ve Büyükşehir Belediyesi’nin ortak çalışması sonucu, daha önce yolu genişletilen Uludağ’a, geçen yıl doğalgaz bağlandı. Su arıtma tesisinin de hizmete girmesiyle, Uludağ’da yaşanan çevre kirliliği asgariye inmiş olacak.

  • Bursa’da akıl hastasına kredi çektiren aile şoku yaşadı

    Bursa’da akıl hastasına kredi çektiren aile şoku yaşadı

    Bursa’da kendisine şizofren teşhisi konulan genç, tam ehliyetli gibi davranarak bankadan bir miktar kredi çekti. Aradan geçen bir süre süre sonra akıl hastası genç intihar etti. Aile, hayat sigortası kapsamında, kredi taksitlerinin ödenmiş taksitlerini geri istedi. Yıllar süren mahkemeye dahil olan Yargıtay, “Kredi çekerken tam ehliyetli gibi davranan tam ehliyetsiz murisin borcundan mirasçılar sorumludur” dedi.

    Farklı tarihlerde 22 bin 300 lira kredi çekti

    Filmlere konu olacak olay 10 sene önce Bursa’da gerçekleşti. Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde ‘şizofren’ teşhisi konulan gencin akrabaları, kredi çekmek için akıllara durgunluk veren senaryoyu uygulamaya koydu. Takım elbise giydirilen genç gayet sağlıklı biriymiş gibi bankanın yolunu tuttu.  2011 senesinde bankadan 12 bin liralık tüketici kredisi çekti. Ardından 2012 yılında da 10 bin 300 liralık tüketici kredisi sözleşmesine imza attı. Bir süre sonra şizofren hastası genç intihar etti. Mahkemenin yolunu tutan aile, kredilerin ödenmiş taksitlerini geri istedi. Davacı aile, kalan taksitlerin ise hayat sigortası kapsamında sigorta şirketince ödenmesini talep etti.

    Tüketici Mahkemesi; davanın kabulüne, çekilen iki kredi sebebiyle bankaya borçlu olmadığının tespitine, davacıların miras bırakanın vefat tarihine kadar yaptığı ödemeler toplamı olan 3 bin 693 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile birlikte davalı bankadan tahsil edilmesine hükmetti.

    Mahkeme, sözleşmelerin borçlusu olan davacıların miras bırakanın sözleşmelerin yapıldığı tarihlerde paranoid şizofreni teşhisi konulan hastalığından ötürü sözleşme yapma ehliyetine sahip olmadığına karar verdi. Kararı davalı sigorta şirketi ve banka şubesi kararı temyiz edince devreye Yargıtay 3. Hukuk Dairesi girdi.

    Aile menfaat temin etmiştir

    Emsal bir karara imza atan Yargıtay 3. Hukuk Dairesi, akıl hastası birinin akıllıymış gibi davranarak kredi çekmesinden ötürü bankayı mağdur saydı.

    Kararda şöyle denildi:

    “Somut olayda miras bırakanın sözleşmenin imzalandığı tarihte fiil ehliyetine sahip değildir. Buna rağmen banka kredisinden yararlanmış, aldığı tüketici kredisi sayesinde bir menfaat elde etmiştir. Kendisini ehil bir kişi gibi gösterip hukuki işlem yapan ve bu surette karşı tarafı zarara uğratan ehliyetsiz kişinin bu zarardan sorumlu olacağı tartışmasız olup, fiil ehliyeti olmayan miras bırakanın ilgili bankadan şizofren olduğunu gizleyerek kredi alıp kullandığı dosya kapsamında anlaşılmıştır.

    Kredi çekerken tam ehliyetli biri gibi hareket edebilen müteveffanın (ölenin) mirasçılarından borcun ifası istendiğinde, mirasçılarının, miras bırakan kişinin ehliyetsizliğini ileri sürerek ifadan kaçınması, hakkın kötüye kullanılmasının tipik bir örneğidir.

    Davacıların, miras bırakan kişinin ölümünden önce çekmiş kredilerin karşılığı olarak ölmeden önce yaptığı kredi ödemeleri, davalı banka tarafından kendisine verilen kredinin geri ödemesi mahiyetindedir. Bu sebeple kredinin geri ödemesi olarak ölmeden önce tahsil edilen taksitlerin iadesine karar verilmesi doğru değildir.

    Bu durumda mahkemece açıklamalar dikkate alınarak tarafların tüm delilleri de getirtilerek değerlendirilmesi gerekirken, eksik incelemeyle ve yanılgılı değerlendirmeyle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. Mahkeme hükmünün bozulmasına oy birliği ile karar verilmiştir.”

  • Meteoroloji’den Bursa uyarısı! Rekor kırması bekleniyor

    Meteoroloji’den Bursa uyarısı! Rekor kırması bekleniyor

    Meteoroloji Genel Müdürlüğü 5 günlük hava tahmin raporunu açıkladı.  Bursa için 2 günü kapsayan sıcak hava uyarısı yapılırken, bu zamana kadar 1 Temmuz tarihinde yaşanan en yüksek sıcaklık rekoru bekleniyor. Verilere göre bu zamana kadar 1 Temmuz tarihinde ölçülen en uç sıcaklık 34,5 olurken, bugün termometrelerin 15.00-18.00 saatleri arasında 37 derece göstermesi bekleniyor.  Nem oranının en yüksek yüzde 71 olacağı tahmin edilen Bursa’da, Cumartesi ve Pazar günü ise sıcak hava yerini gök gürültü sağanak yağışa bırakması bekleniyor.

    Temmuz ayının ilk günü itibariyle Bursa’da hava sıcaklığı bunaltmaya devam ediyor. Yasakların kalkmasının 1. gününde Bursa’da termometreler gün içerisinde 37 dereceye kadar yükselirken, özellikle öğle saatlerinde hissedilen sıcaklık tavan yapıyor. Gün boyu bol güneşli gökyüzünün görüldüğü Bursa’da akşam saatlerinde kadar hava sıcaklığı 30 derecenin üzerinde seyrediyor.

    HAFTA SONU YAĞIŞ GELİYOR

    Meteorolojinin 5 günlük hava tahmin raporlarından elde edilen bilgilere göre, Bursa için hafta sonu yağış uyarısı yapıldı.

    Yarın için (CUMA) hava sıcaklığının 36 derece bandında seyretmesi tahmin edilirken, bunaltıcı sıcaklığın haftanın son iş gününde etkili olacağı bildirildi.

    CUMARTESİ gününden itibaren sıcaklıklarda 7-8 derecelik bir düşüş yaşanacağını bildiren meteoroloji yetkilileri, hafta sonunun ilk gününde sağanak yağışın şehir genelinde yer yer etkili olacağını belirtti.

    Sağanak yağışın PAZAR günü de devam edeceği açıklanırken, hava sıcaklığı hafta sonu 29-30 derece bandında olacak.

    PAZARTESİ gününden itibaren ise yağış şehri terk ederken, sıcaklıklar yeniden yükselişe geçecek.

  • 2. doz için tarihler değişti! 3. doz aşılama bugün başladı

    2. doz için tarihler değişti! 3. doz aşılama bugün başladı

    Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 3. doz aşılamanın önce 50 yaş ve üzeri vatandaşlar ile sağlık çalışanlarına yapılacağını duyurdu. Bakan Koca’nın açıklamasının ardından 3. doz aşılama bugün başladı. Randevu alarak 3. doz aşı olmak isteyenlerin, istediği aşıyı seçebileceği öğrenildi. Aynı zamanda BioNTech aşısı olanlar için 2 doz arası süre 6 haftadan 4 haftaya indirildi. E-nabız üzerinden alınan randevu tarihleri de değişti.

    Koronavirüs Bilim Kurulu toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 50 yaş üzeri ve sağlık çalışanları için 3. doz aşılamanın başlayacağını duyurdu.

    3. doz aşı olacakların istediği aşıyı seçebileceğini belirten Bakan Koca, “Biontech aşısının ilk dozunu olan vatandaşlarımızın ikinci dozlarını 4 hafta sonra olabilecek şekilde randevu almaları uygun bulunmuştur.” ifadelerini kullandı.

    3. DOZ AŞILAMAYA GEÇİLDİ

    Bakan Koca yaptığı açıklamada şu ifadelere yer vermişti;

    “Bilim Kurulumuz 3. doz aşıların gerekliliği konusunda değerlendirmelerde bulundu. Buna göre 50 yaşından büyük vatandaşlarımızın ve sağlık çalışanlarımızın hangi aşı ile olursa olsun 3. doz aşı olmalarının faydalı olacağını kararlaştırdık. 2 doz aşı olmuş 50 yaş ve üzeri vatandaşlarımız ile sağlık çalışanlarımız yarından itibaren (bugün) istedikleri aşı ile 3. doz aşılarını olmak üzere randevu alabilecekler. Vatandaşlarımız ve sağlık çalışanlarımız ilk iki dozda hangi aşıyı yaptırmış olurlarsa olsunlar 3. doz olarak istedikleri aşıyı olabilirler. Bu konuda tercih sizlere aittir. Gönül rahatlığı ile istediğiniz aşıyı 3. doz olarak yaptırabilirsiniz.”

    BIONTECH’TE İKİNCİ DOZ SÜRESİ 4 HAFTAYA İNDİ

    “Elde edilen yeni veriler ışığında BioNTech aşısının ilk dozunu olan vatandaşlarımızın ikinci dozlarını 4 hafta sonra olabilecek şekilde randevu almaları uygun bulunmuştur.”

  • Halatı kopan yük asansörü 3. kattan yere çakıldı

    Halatı kopan yük asansörü 3. kattan yere çakıldı

    Bursa’nın İnegöl ilçesi Mobilya Sanayi Sitesi’nde bulunan bir mobilya atölyesinde yük asansörünün halatının kopmasıyla birlikte yere çakılması sonucu 1 işçi ağır yaralandı.

    Bursa’nın İnegöl ilçesi Mahmudiye Mahallesi’nde faaliyet gösteren 3 katlı mobilya atölyesinde meydana gelen olayda atölyenin 3. katında çalışan 34 yaşındaki işçi Muhammet Emin A. malzemeleri yük asansörüne yükledi.

    O sırada alt kata indiği sırada halatı kopan asansör hızla yere çakıldı. Yaklaşık 5 metre yükseklikten beton zemine çakılan asansörün içinde düşen işçi ağır yaralandı. Asansör içinde mahsur kalan işçi için olay yerine İnegöl İtfaiyesi Arama Kurtarma ekipleri, 112 ve polis ekibi sevk edildi.

    İtfaiye ekipleri asansörde mahsur kalan işçiyi kurtardılar. Yaralı, olay yerine sevk edilen ambulansla İnegöl Devlet Hastanesine kaldırıldı.

  • Bursa’da 1 ton sahte içki ele geçirildi

    Bursa’da 1 ton sahte içki ele geçirildi

    Bursa İl Emniyet Müdürlüğüne bağlı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü, Kaçakçılık Suçları Büro Amirliği ekipleri çeşitli illerde sahte içkiden kaynaklı ölümlerin artmasından dolayı yapılan çalışmaları hızlandırıp, Bursa genelinde sahte içkinin yayılmasını önlemek amacıyla operasyon düzenledi.

    Bursa’nın merkez Osmangazi ilçesinde sahte içki imalatı yapıldığı, alkollü içkilerin şişelenmiş vaziyette satışa hazır olduğunu tespit eden ekipler şüpheli M.K.’nin evinde yaptıkları aramalarda 1 ton sahte içki ele geçirdi. Gözaltına alınan M.K. hakkında soruşturma başlatıldı.