Etiket: manşet

  • Bursa’da çaldıkları araçla kazaya karıştılar

    Bursa’da çaldıkları araçla kazaya karıştılar

    Bursa’da hırsızlar çaldıkları araçla drift yaparken kazaya karıştı. Otomobil hırsızlarının bir süre sonra da motosikletli kuryeye çarparak yaraladığı ve kaçtığı ortaya çıktı.

    Bursa’nın Osmangazi ilçesi Akpınar Kavşağında iddiaya göre çaldıkları araçla kavşakta defalarca dönerek drift yapan hırsızlar diğer araç sürücülerini de tehlikeye soktu.

    Otomobil hırsızları  karşılarına çıkan bir motosikletli kuryeye de çarptıktan sonra kaçarken kaza yaptı. Daha sonra aracı bırakan hırsızlar kayıplara karıştı.

    Polis ekipleri çaldıkları araçla kazaya karışan şüphelileri aramak için çalışma başlattı.

  • ‘Uludağ Tarzanı’nın evi ilk günkü gibi duruyor

    ‘Uludağ Tarzanı’nın evi ilk günkü gibi duruyor

    Bursa Uludağ’da ormanların içinde yürüyenler, tarzanın yaşadığı alanla karşılaşıyor.

    Oteller Bölgesi’nin 300 metre altındaki, kayın ormanları içerisinde 4 büyük ağacın üstüne yaptığı barakada 1975-1991 yılları arasında 16 yıl tek başına yaşayan Uludağ tarzanı Mustafa Bozkurt’un mekanı kullandığı gündeki gibi duruyor.

    Misafirlerini ağırladığı taş masası, etrafındaki oturakları, dinlendiği taş koltuğu, gıdalarını sakladığı kayadan dolabı, kaya üstüne betonla bacasını yaptığı ocağı ve kayalara yazdığı anlamlı mesajlar halen ilk günkü gibi duruyor. Tarzan Mustafa Bozkurt’u tanıyanlar onun bir kadına küsüp dağlara kendini vurduğunu dile getirdi.

    Tarzanı yaşadığı dönemde gören Uludağ Milli Parklar Alan Klavuzu Hasan Ören, “Tarzan Mustafa oteller bölgesinin 200 mesafe altındaki alanda yaşadı. 1975 ve 1991 yılları arasında 16 yıl ormanların içinde yaşamını sürdürdü. Tek başına yaşayan insan psikolojisiyle elinde çekiç ve keskiyle beraber kayaların üzerine bir sürü yazılar yazdı. Bu yazılar ormanda ateş yakmayınız ve sağlıklı yaşam gibi yazılardı bunlar. Yaşadığı alan için de Tarzan Mustafa’nın bir ocağı ve yanında bir kileri var kendi emeğiyle oluşturduğu misafirlerini ağırladığı masa ve koltuğu var, Tarzan Mustafa benim gördüğüm ve hatırladığım kadarıyla ağacın üstüne yerleştirdiği platformda yatıyordu. Onun bir merdiveni vardı, merdivenle yatacağı ağaca çıkar yaban hayvanları yanına ulaşmasın diye merdivene bir ip bağlamış” dedi.

  • Marmara Denizi’ni kurtaracak eylem planı açıklandı

    Marmara Denizi’ni kurtaracak eylem planı açıklandı

    Deniz salyasıyla mücadele eylem planını açıklayan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, “Allah’ın izniyle bu eylem planlarımız kapsamındaki yatırımlarımızı yerel yönetimlerimizle birlikte 3 yıl çerisinde tamamlayacağız. Marmara Denizimizi; içerisindeki bin bir çeşit balıklarımızı, canlılarımızı koruyarak en saf, en duru en temiz, en canlı haliyle geleceğe taşıyacağız” dedi.

    Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Kocaeli’de düzenlenen Marmara Denizi Eylem Planı Koordinasyon Toplantısı’nda, Marmara Denizi’ne kıyısı olan illerin belediye başkanları, akademisyenler, bilim adamları ve STK’lar ile bir araya geldi. Toplantında Marmara Denizi’nde etkili olan, balıkçılık faaliyetlerini olumsuz etkileyerek denizdeki canlı yaşamını zorlaştıran deniz salyasının (müsilaj) sebepleri ve mücadelede yapılması gerekenler ele alındı. Yaklaşık 3 saat süren ve katılımcılarla karşılıklı fikir alışverişlerinin yapıldığı toplantı neticesinde Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, müsilajla mücadele eylem palanını açıkladı.

    “El birliğiyle, iş birliğiyle gözbebeğimiz Marmara’yı kurtaracağız”

    Toplantının son derece önemli olduğunu ifade eden Bakan Kurum, “Ortak akılla, samimiyetle, birlik ve beraberlik içinde bütün maddelerin üzerinden geçtik. Burada hepimiz, ortak bir iradeyle; İstanbul Boğazı’mızı, Marmara Denizi’mizi kirliliğe, kaderine terk etmeyeceğiz dedik. El birliğiyle, iş birliğiyle gözbebeğimiz Marmara’yı kurtaracağız dedik. Bugün şehirlerimizi, insanımızı etkileyen üç önemli meselemiz var. Bunlar; salgın, deprem ve iklim değişikliği. 2020 yılı bu üç meselenin neden olduğu sonuçlarla mücadele içinde geçti. Bugün konuştuğumuz müsilaj probleminin ana nedeni olan iklim değişikliğiyle mücadelenin yolu ve çözümü; çevre yatırımlarından, yeşil yatırımlardan geçmektedir” dedi.

    Müsilaj sorunun sebeplerine değinen Bakan Kurum, “İstanbul’umuz, sanayimizin ekonomimizin lokomotif şehirlerinden Kocaeli’miz ve tüm kıyı şehirlerimizde, son derece yaygın bir kirlilik yaşıyoruz. Çözüm noktamız çok net. Hakikaten hepimizin, 84 milyonun, Marmara Bölgesinde yaşayan 25 milyon vatandaşımızın içini sızlatan o görüntüleri yok etmek. Marmara Denizi’mizi bir seferberlik anlayışıyla tertemiz hale getirmek ve gelecek nesillere aktarmak hepimizin üzerinde bir vazifedir, bir borçtur. Bu anlamda; el birliği yapmak, güç birliği yapmak zorundayız. Ve bir an evvel karasal, tarımsal ve gemi kaynaklı ne kadar farklı kirlilik türü varsa, ne kadar sebep varsa hepsini ortadan kaldırmaktır” diye konuştu.

    100 noktadan toplanan örnekler incelemeye alındı

    Bakanlık olarak müsilaj sorununu ilk andan itibaren titizlikle takip ettiklerinin altını çizen Bakan Kurum, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “300 kişilik ekibimizle, Marmara Denizi’nde 91 noktada, karada da tüm atıksu arıtma ve katı atık tesislerinde, kirlilik kaynaklarında denetimlerimizi yaptık. Aldığımız örnekleri Çevre Laboratuvarımızda inceledik. ODTÜ Bilim gemimizle suyun altında ve üstünde 100 farklı noktadan numuneler aldık. 700’ü aşkın bilim insanı, kurum temsilcisi, STK ve belediye yetkilisinin katıldığı son yılların en geniş katılımlı çalıştayını yaptık. Dün de, Marmara Belediyeler Birliği Başkanımız ve Bakan Yardımcımız başkanlığında; belediyelerin başkan yardımcıları, çevre koruma ve kontrol daire başkanları, su ve kanalizasyon idarelerinin genel müdürleri, ilgili bakanlıklarımızın ve kurumlarımızın temsilcileriyle bir değerlendirme toplantısı yaptık. Bu toplantıda çalıştayın sonuçlarını ele aldık. Yine katılımcılarımızın müsilaj sorunu kapsamında sundukları yeni çözüm ve önerileri dinledik. Yapılan bu istişarelerin, toplantıların sonunda Marmara Denizi Koruma Eylem Planı’mızı hazırladık.”

    21 maddeden oluşan eylem planı açıklandı

    Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları, tecrübeleriyle son halini verilen Eylem Planının kısa, orta ve uzun vadeli bütün planları içerdiğini ifaden eden Bakan Kurun, Eylem Planında yapılacak tüm çalışmaların, bakanlıklar, TBMM Çevre Komisyonu Başkanı ve Üyeleri, ilgili tüm kurumlar, valiler, Marmara Belediyeler Birliği, belediye başkanlarıyla birlikte imza altına alındığını belirtti.

    Eylem planları uygulamaya geçiyor

    21 eylemden oluşan Marmara Denizi Koruma Eylem Planını açıklayan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, maddeleri şöyle sıraları:
    “Birinci eylem planı, Marmara bölgesinde kirliliğin azaltılması ve izleme çalışmalarının yürütülmesi amacıyla; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ilgili kurum ve kuruluşlar, üniversiteler, sanayi odaları ve STK’lardan müteşekkil Koordinasyon Kurulu; Marmara Belediyeler Birliği bünyesinde ise Bilim ve Teknik Kurulu oluşturulacak. Koordinasyon Kurulumuzu önümüzdeki hafta itibariyle oluşturuyoruz. Kurul haftalık ve aylık toplantılarla; tüm çalışmaları ortak bir akılla ele alacak ve bu kurul sayesinde katılımcı bir süreci koordine edeceğiz.”

    3 ay içinde plan hazırlanarak yürütülecek

    “İkinci eylemimiz, Marmara Denizi Bütünleşik Stratejik Planı üç ay içerisinde hazırlanarak çalışmalar bu plan çerçevesinde yürütülecek. Üçüncü eylemimiz, Marmara Denizi’nin tamamını koruma alanı olarak belirleme çalışmaları başlatılacak, 2021 yılı sonuna kadar tamamlanacak. 11.350 km2’lik yüzey alanına sahip olan Marmara Denizi’mizde koruma alanları belirlemek için çalışmalarımızı başlattık. Bu çalışmalarımızla Marmara Denizi’nin biyolojik çeşitliliğini de koruma altına alacağız.”

    8 Haziran’da Türkiye’nin en büyük deniz temizliğini yapılacak

    “Dördüncü eylemimiz, Acil müdahale kapsamında 8 Haziran 2021 tarihinden itibaren, 7/24 esasıyla, Marmara Denizi’ndeki müsilajın bilimsel temelli yöntemlerle tamamen temizlenmesine yönelik çalışmalar başlatılacak. 8 Haziran Salı günü de tüm kurumlarımızla, belediyelerimizle, doğa severlerimizle, sporcularımız, sanatçılarımız, tüm vatandaşlarımızla birlikte, bir seferberlik anlayışıyla, Türkiye’nin en büyük deniz temizliğini yapacağız.”

    “Azot miktarını yüzde 40 oranında düşürürsek bu işi kökten çözeriz”

    “Beşinci eylemimiz bölgede bulunan mevcut atıksu arıtma tesislerinin tamamı ileri biyolojik arıtma tesisine dönüştürülecek. Atıksuların ileri biyolojik arıtım yapılmaksızın Marmara Denizi’ne deşarjını engelleyici hedefler doğrultusunda çalışmalar yürütülecek. Bilim insanlarımıza göre azot miktarını yüzde 40 oranında düşürürsek bu işi kökten çözeriz. Önümüzdeki 3 yıl içerisinde Marmara Bölgesinde bulunan tüm illerimiz, atıksu arıtma tesislerini dönüştürmeye yönelik çalışmalarını tamamlayacaklar. Marmara Denizi’nde müsilaja ve diğer kirlilik türlerine neden olan azot ve fosfor girişini minimum seviyeye indirip kontrol altına alacağız. Böylece Marmara Denizinin su kalitesinde iyileşmeyi hızlandıracağız.”

    2030 yılında atıksuların yüzde 15’i yeniden kullanılacak

    “Altıncı eylemimiz Marmara Denizi’ne deşarj yapan atıksu arıtma tesislerinin deşarj standartları 3 ay içerisinde güncellenerek hayata geçirilecek. Yedinci eylemimiz arıtılmış atıksuların mümkün olan her yerde yeniden kullanımı artırılacak, desteklenecek. Ülkemizde hâlihazırda yüzde 3,2 olan arıtılarak yeniden kullanılan atıksu oranımızı 2023 yılında yüzde 5’e, 2030 yılında ise yüzde 15’e çıkarma hedefimiz var. Bu manada tüm tesislerimiz de gerekli sistemleri kuracak. Finansal desteklerle tesis dönüşümünü hızlandıracağız. Atıksu oluşumunun azaltılması için gerekli tüm temiz üretim teknik ve teknolojilerini hızlıca hayata geçireceğiz.”

    Arıtma tesisi yapmayan OSB’lere yaptırım uygulanacak

    “Sekizinci eylemimiz, atıksu arıtma tesislerini gerektiği gibi işletmeyen OSB’lerin rehabilitasyon ve iyileştirme çalışmalarıyla ileri arıtma teknolojilerine geçişi hızlandırılacak. Tesisleşmesini gerçekleştirmedikleri takdirde, her türlü cezai işlemi ve hatta kapatma cezasını tavizsiz bir şekilde uygulayacağız. Dokuzuncu eylemimiz atıksu arıtma tesislerinin yapımı ve işletilmesini çok daha kolay hale getirmek için kamu-özel sektör işbirliği modelleri hayata geçirilecek. Atıksu arıtma tesislerinin yapım ve işletmelerine Bakanlık olarak destek vereceğiz. Onuncu eylemimiz Marmara Denizi’ne gemilerin atıksularının boşaltılmasının önlenmesine yönelik üç ay içerisinde düzenleme yapılacak. Gemilerin atıklarının Boğaz girişlerinde atık alma gemilerine veya atık kabul tesislerine vermelerini sağlayacağız. Yerel yönetimlerimizle birlikte gemilerin takibini sıkı bir şekilde yapacağız. Denetimlerimizi artıracağız.”

    “Marmara Denizi’ndeki 91 izleme noktası 150’ye çıkarılacak”

    “11. eylemimiz tersanelerde temiz üretim teknikleri yaygınlaştırılacak. Bu noktalarda daha çevreci teknikler kullanılarak olası deniz kirliliklerinin önüne geçeceğiz. 12. Eylemimiz Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız tarafından yapılan çalışmalar çerçevesinde; alıcı ortama deşarj yapan atıksu arıtma tesislerinin tamamı 7/24 online izlenecek. Marmara Denizi’ndeki 91 izleme noktası 150’ye çıkarılacak. Türkiye Çevre Ajansı eliyle, Marmara Denizi ile ilişkili tüm havzalardaki denetimler uzaktan algılama, uydu ve erken uyarı sistemleri, insansız hava araçları ve radar sistemleri kullanılarak artırılacak. Tıpkı Kentsel Dönüşüm projelerimizde yaptığımız gibi, 3 boyutlu modellemeyle, meteorolojiden kirlilik yüklerine kadar çok sayıda veriyi içeren Marmara Denizi’nin dijital ikizini oluşturacağız.”

    Marmara bölgesinin tüm illerinde Sıfır Atık Uygulamasına geçiliyor

    “13. eylemimiz Marmara Denizi kıyılarını kapsayacak şekilde Bölgesel Atık Yönetimi Eylem Planı ve Deniz Çöpleri Eylem Planı üç ay içerisinde hazırlanarak uygulamaya konulacak. Denizlerimizde oluşan plastik gibi katı atıkların, deniz çöplerinin yüzde 90’ı karasal kaynaklıdır. Yani evlerimizde, sanayimizde üretilmektedir. Biz karada etkin olarak atıkları topladığımızda zaten denize girişleri önlenmiş olacak. Bu manada, 1 yıl içinde Marmara bölgesinin tüm illerinde, ilçelerinde Sıfır Atık Uygulamasına geçeceğiz. 14. eylemimiz iyi tarım ve organik tarım uygulamaları ile basınçlı ve damlama sulama sistemleri yaygınlaştırılacaktır.”

    Organik temizlik ürünleri teşvik edilecek

    “15. eylemimiz Marmara Denizi’yle ilişkili havzalarda, dere yataklarına yapay sulak alanlar ve tampon bölgeler oluşturularak kirliliğin denize ulaşması önlenecektir. 16. eylemimiz zeytin karasuyu ve peynir altısuyu kaynaklı kirliliğin önlenmesi için, atık su azaltımını gerçekleştirecek teknolojik dönüşümler sağlanacaktır. 17. eylemimiz fosfor ve yüzey aktif madde içeren temizlik malzemelerinin kullanımı aşamalı olarak azaltılacaktır. Organik temizlik ürünleri teşvik edilecektir. Tıpkı Sıfır Atık Projesi’nde olduğu gibi, uygulamaya Belediyelerimiz ve kurumlarımızdan başlayarak; kentsel temizlik ve benzeri işlemlerde; hem insanımızın sağlığına zarar veren hem de Marmara Denizi’ne akan tüm zararlı maddelerin kullanımını aşamalı olarak azaltıyoruz. Bakanlık olarak, gerekli finansal desteği sağlayacağız.”

    Marmara Denizi’ndeki hayalet ağlar temizlenecek

    “18. eylemimiz Marmara Denizi’mizdeki tüm hayalet ağlar 1 yıl içerisinde temizlenecek. 19. eylemimiz balıkçılık faaliyetlerinin ekosistem temelli yapılması sağlanacak, koruma alanları geliştirilecek. Bilim insanlarımızla, koordinasyon kurulunun alacağı kararlarla takvim ve cezai uygulamalarımızı kısa süre içerisinde belirleyeceğiz. 20. eylemimiz müsilaj nedeniyle zarar gören balıkçılara ekonomik destek sağlanacaktır. 21. eylemimiz deniz kirliliğinin önlenmesi ve vatandaşlarımızın bilinçlendirilmesi amacıyla çalışmalar yapılarak, kamuoyunun bilgilendirecek bir platform oluşturulacak. Alacağımız tedbirlerin vatandaşlarımıza duyurulmasını sağlayacak, Marmara denizimizi milletimizle birlikte koruyacağız. Marmara denizinin korunması amacıyla yaptığımız ve planladığımız çalışmaları, bilimsel araştırma sonuçlarımızı, kuracağımız www.marmarahepimizin.com sayfası kanalıyla kamuoyuyla paylaşacağız.”

    Yatırımlar 3 yıl içinde tamamlanacak

    “22. eylemimiz soğutma suları ve termal tesislerden oluşan sıcak suların Marmara Denizine etkilerinin azaltılmasına yönelik tedbirler alınacak. Allah’ın izniyle bu eylem planlarımız kapsamındaki yatırımlarımızı yerel yönetimlerimizle birlikte 3 yıl çerisinde tamamlayacağız. Marmara Denizimizi; içerisindeki bin bir çeşit balıklarımızı, canlılarımızı koruyarak en saf, en duru en temiz, en canlı haliyle geleceğe taşıyacağız.”

  • Marmara’nın ilk rafting parkuru Bursa’da açıldı

    Marmara’nın ilk rafting parkuru Bursa’da açıldı

    Marmara Bölgesi’nin ilk rafting parkuru, Bursa’nın Orhaneli ilçesindeki Kocasu Çayı üzerinde 8,5 kilometre uzunluğundaki alanda oluşturuldu. Rafting parkurunun açılış töreninde konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, eko-turizm ve doğa sporlarına yönelik yatırımlarla dağ ilçelerinin yıldızının her geçen gün daha da parlayacağını söyledi.

    Bursa’nın Orhaneli ilçesinde Orhaneli Belediyesi tarafından yaptırılan 8,5 kilometrelik rafting parkuru törenle hizmete açıldı. Özellikle bölgeye ulaşımın kolay sağlanması amacıyla yol yapım çalışmalarında Büyükşehir Belediyesi’nin de desteklediği parkurun açılış törenine Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra Bursa Milletvekilleri Osman Mesten, Atilla Ödünç ve Ahmet Kılıç, Orhaneli Belediye Başkanı Ali Aykurt, Orhaneli Kaymakamı Emir Osman Bulgurlu, Türkiye Rafting Federasyonu Başkanı Fikret Yardımcı, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, çevre ilçe kaymakamları belediye başkanları ve sporseverler katıldı.

    Büyük potansiyel

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Orhaneli, Keles, Harmancık ve Büyükorhan’dan oluşan dağ yöresinin doğa sporları ve eko-turizm anlamında müthiş bir potansiyele sahip olduğunu söyledi. Genel yerel yönetimlerin gerekse de Bursa milletvekillerinin Ankara’da verdikleri mücadele ile bölgeye önemli hizmetlerin geldiğini ifade eden Başkan Aktaş, “Yapılan yatırımlar meyvelerini vermeye başladı. Bir kere yol işi olmazsa olmaz konulardan biri. Ulaştırma Bakanlığımız marifetiyle yapılan çok önemli çalışmalar var. Gençlik ve Spor Bakanlığımızın desteğiyle Gölcük Yaylası’na yapacağımız Gençlik Merkezi ve Gençlik Kampları Türkiye açısından bir çekim merkezi olacak. Farklı şehirlerden buraya gençlerimiz, çocuklarımız kamp yapmaya gelecek. Bu çalışmanın tamamına yakınını Bakanlığımız tarafından bir kısmını da Büyükşehir Belediyemiz marifetiyle yapacağız. Yine Karagöz Mesire Alanı’nda çalışmalarımız var. Büyükorhan Belediyemizin yayla turizmi ile alakalı yeni hazırladığı bir proje var. Harmancık eko-turizm ile alakalı yatırımlar devam ediyor. Keles Kocayayla’daki çalışmalarda artık son aşamaya geldik. Dolayısıyla bugün burada yapılan açılış sadece Orhaneli özelinde bir konu değil, bana göre bu yatırım bütün Bursa’yı hatta bütün Türkiye’yi rafting sporu anlamında ilgilendiren bir konu. Bursa’nın 3 milyon 100 bin nüfusu var ve 20 milyonluk bir hinterlant içerisindeyiz. Hemen yanı başımızda İstanbul gibi 15 milyonluk bir değer var. Allah’ın izniyle bu turizm yatırımlarının şehirde ne kadar maddi ve manevi bir karşılık bulacağını şimdiden hayal edebiliyorum, görebiliyorum. Bu tesis nedeniyle de Orhaneli Belediye Başkanımıza çok teşekkür ediyorum” dedi.

    2 yıllık emek

    Orhaneli Belediye Başkanı Ali Aykurt da 7’den 70’e bölge halkının yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla yaptıkları projeleri anlattı. Doğa sporlarından, termal zenginlikler ve yöresel ürünlere kadar her alanda eko-turizm adına önemli projeleri hayata geçirdiklerini dile getiren Aykurt, 2 yıldır üzerinde çalıştıkları rafting parkurunu ülke sporuna kazandırmanın gururu yaşadıklarını söyledi. Rafting Federasyonu’ndan Büyükşehir Belediyesi’ne kadar projeye katkı sunan herkese teşekkür eden Aykurt, “Bu projeye 2 yıl önce göreve gelir gelmez başladık. Bu yoldan gelirken araçlarımız yarıya kadar çamura giriyordu. Bugün ise Büyükşehir Belediye Başkanımızın destekleriyle sadece bu yola 780 kamyon malzeme çekerek bu hale getirdik. Biz burayı Bursa’mıza ve tüm Marmara Bölgesi’ne bir hizmet olarak sunmak amacıyla yola çıktık. Orhaneli’nin tanıtımı anlamında gerçekten çok büyük katkı sağlayacağına inanmaktayız. Bizler kendimize insana ve insanlığa hizmeti hedef olarak koyduk. Rafting parkurumuzun bölge ekonomisine önemli bir katkı sağlayacağına inanıyorum. Parkurumuz ilçemize ve tüm sporseverlere hayırlı olsun” dedi.

    Dağın talihi değişiyor

    Törene katılan bölge Bursa Milletvekilleri adına söz alan bölge milletvekili Osman Mesten ise dağın makus talihinin her geçen değişmeye devam ettiğini vurguladı. Kırsal turizmin en önemli ayağının doğa sporları olduğunu dile getiren Mesten, “Dağın arka yüzü dediğimiz bu bölgemiz genelde uzun süreden beri tekrar ettiğimiz makus talihini değiştiriyor. Artık bizim makus talihimiz değil mahsus talihimiz, özel talihimiz var. Biz bu özel talihimizi meydana getirecek projelerin her zaman arkasındayız. Biz de elimizden gelen bütün gayreti göstermeye çalışıyoruz. Yöremizin potansiyeli Bursa’mızın potansiyeldir. Geleceğiniz bundan sonra çok daha parlak olacak. Çok güzel bir gelecek bizleri bekliyor. Yeter ki buna uygun hareket edelim, buna uygun yatırımlar yapalım. Bunun en önemli göstergelerinden bir tanesi tabii rafting parkurumuz. Belki de büyük profesyonel sporcular buradan çıkacak. Bursa’mıza hayırlı olmasını diliyorum”

    Fransa’da tanıtılacak

    Türkiye Rafting Federasyonu Başkanı Fikret Yardımcı ise Orhaneli’de rafting sporunu ve turizmini en iyi şekilde canlandıracaklarını söyledi. Orhaneli’de bir Türkiye Rafting Şampiyonası düzenlemeyi planladıklarını dile getiren Yardımcı, “Uluslararası bir organizasyon için önümüzdeki ay Fransa’da olacağız. Fransa’da burayı dile getirmeye başlayacağız” dedi.

    Orhaneli Kaymakamı Emir Osman Bulgurlu da bölge ekonomisine de büyük katkı sağlayacak rafting parkurunun ilçeye kazandırılmasına katkı veren herkese teşekkür etti.

    Törenin sonunda parkurun bölgeye kazandırılmasına rehberlik eden Uludağ Üniversitesi’nden Prof.Dr. Hasan Hüseyin Oruç ve BAKUT Başkanı Cihat Öz’e Başkan Aktaş ve Aykurt tarafından teşekkür plaketi verildi.

    Daha sonra rafting parkuruna geçen protokol üyelerinden Bursa Milletvekilleri Osman Mesten ve Atilla Ödünç ile Orhaneli Belediye Başkanı Ali Aykurt ve AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, bota binerek parkuru test etti.

  • Suya uçan araçtan canlarını son anda kurtardılar

    Suya uçan araçtan canlarını son anda kurtardılar

    Bursa’da meydana gelen kazada kontrolden çıkan otomobil 10 metrelik sulama kuyusuna uçtu.

    İnegöl ilçesi Çavuşköy Mahallesinde aracıyla tarlasına giden Mehmet A. yönetimindeki otomobil kontrolden çıkarak 10 metre derinliğindeki sulama kuyusuna uçtu.

    Araçtaki sürücü ve eşi, suya batmak üzere olan araçtan zorlukla çıkarılırken yaralanan sürücü ve eşinin imdadına çevredeki çiftçiler yetişti. Otomobilden zorlukla kurtulan çiftin karaya ayak basmasıyla araç suya gömüldü.

    Sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenilen çift olay yerine sevk edilen ambulansla İnegöl Devlet Hastanesine kaldırıldı.

  • Normalleşmede kritik tarih 21 Haziran

    Normalleşmede kritik tarih 21 Haziran

    Vaka sayılarındaki düşüşle Türkiye’de 1 Haziran’da normalleşme süreci başladı. İkinci hedefin 21 Haziran olduğu öğrenildi. Edinilen bilgiye göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin MKYK toplantısında bu tarihten sonra tedbirlerin yeniden gözden geçirileceğini söyledi.

    Türkiye kabinede alınan karar doğrultusunda 1 Haziran’dan itibaren normalleşme sürecinin ikinci etabına geçti.

    Buna göre, sokağa çıkma kısıtlamasının saatleri daraltıldı, hafta sonu kısıtlaması bir güne düşürüldü. Kafe ve restoranlar saat kısıtlamasıyla hizmet vermeye başladı, nikah ve düğünlere de izin çıktı.

    Şimdi de bundan sonraki aşamanın ne zaman ve nasıl olacağı merak ediliyor. Hürriyet gazetesinin haberine göre; AK Parti Genel Merkezi’nde önceki gün düzenlenen MKYK toplantısında gündeme geldi.

    Edinilen bilgiye göre AK Parti Sosyal Politikalardan sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu, aşılanma ile birlikte vakaların daha da düşmesinin beklendiğini ifade etti.

    Vaka sayılarındaki azalma ve aşı hızına bağlı olarak, 21 Haziran’ın ardından bazı rahatlamaların olabileceği de değerlendirildi. Temmuz ayında ise tedbirlerle ilgili kararların tekrar gözden geçirileceği konuşuldu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da toplantıda “Aşılanma hızlanacak, bununla birlikte 21 Haziran sonrası yapacağımız toplantıda Sağlık Bakanımız, Bilim Kurulumuz ve ilgili bakanlıklarımızla tedbirleri tekrar gözden geçireceğiz. Temmuz ayı inşallah daha iyi olacak” dediği öğrenildi.

  • Bursa’da dayaktan kaçarken kazada ölen adamın eşi isyan etti

    Bursa’da dayaktan kaçarken kazada ölen adamın eşi isyan etti

    Bursa’da, dövdükleri Metin Özcan’ın kaçarken otomobilin çarpması sonucu yaşamını yitirmesinin ardından tutuklanan 5 sanık, ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmada savunma yapan sanıklardan Yunus Emre Kalsın, Metin Özcan ile kendisine olan borcunu ödemediği için kavga ettiklerini öne sürdü. Özcan’ın eşi Birsen Özcan ise Kalsın ve diğer sanıkların yalan söylediğini belirterek, “Metin bir eğlence merkezinde kavga çıkarmıştı. Yunus Emre bunu öğrenince 25 bin lira karşılığında arabulucu olacağını söyledi. Eşim, bu kişinin dolandırıcı olduğunu anladı” dedi.

    Merkez Osmangazi ilçesi Karaman Mahallesi’nde 13 Eylül gecesi, arkadaşlarıyla birlikte bir eğlence mekanına giden Metin Özcan, hesabı yüksek bulduğu için garsonlarla tartıştı. Tartışma kavgaya dönüştü. Alkollü olduğu öne sürülen Özcan, yanında getirdiği tabancayla iş yerine ateş ettikten sonra aracına binerek kaçtı.

    Olayın ardından Yunus Emre Kalsın ve İhsan Yaman, Metin Özcan’ı arayarak kavga ettiği eğlence yerinin sahibi ile uzlaşmasına yardımcı olabileceklerini söyleyerek bunun karşılığında 25 bin lira para istedi. Kalsın ve Yaman’ın teklifinden şüphelenen Metin Özcan, telefon ile konuştuğu iş yeri sahibi tarafından tehdit edildi. Yaşanan bu gelişme üzerine Özcan, Yunus Emre Kalsın ve arkadaşının kendisini dolandıracağından şüphelenip olası bir saldırı ile karşılaşmamak için araç kiraladı.

    17 Eylül gecesi Metin Özcan’ın, Mutlular Mahallesi’nde otomobilini yıkattığını öğrenen Yunus Emre Kalsın ve İhsan Yaman ile yanlarında bulunan Deniz Canbeg, Fatih Mehmet Göktaş ve Nimet Bingöl, iş yerini bastı. Taraflar arasındaki çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Arbedenin ardından Kalsın ve Yaman, dövdükleri Metin Özcan’ı iş yerinde bulunan ve anahtarını zorla aldıkları Hakan Avşar’a ait otomobile bindirerek kaçırmak istedi. Bu sırada zorla bindirildiği otomobilden inmeyi başaran Özcan’a, kaçarken yoldan geçmekte olan bir başka otomobil çarptı. Kazanın ardından Yunus Emre Kalsın, 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak ambulans istedi. Hastaneye kaldırılan Özcan, doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.

    15 YILDAN 18 YILA KADAR HAPİSLE CEZALANDIRILMALARI İSTENDİ

    Soruşturma başlatan Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri, olaya karıştıkları tespit edilen Yunus Emre Kalsın, İhsan Yaman, Deniz Canbeg, Fatih Mehmet Göktaş ve Nimet Bingöl’ü gözaltına aldı. İşlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 5 şüpheli çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Savcılık soruşturmasının ardından, sanıklar hakkında ağır ceza mahkemesinde ‘gasp’, ‘yağma’ ve ‘kasten yaralama’ suçlarından 15 ile 18 yıl arasında hapis cezası istemiyle dava açıldı.

    ‘BANA 55 BİN LİRA BORCU VARDI’

    Sanıklar, Bursa 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Sanıkların hazır bulunduğu duruşmaya, tarafların avukatları ile Metin Özcan’ın eşi ve annesi de katıldı. Duruşmada savunmasını yapan Yunus Emre Kalsın, Metin Özcan’ın ölümü nedeniyle üzüntülü olduğunu söyleyip, ailesinden özür diledi. Arkadaşı olan Metin Özcan’ın, işleri kötüye gidince kendisinden ödünç olarak aldığı 55 bin lirayı ödemediğini öne süren Kalsın, “Olay akşamı yanımda bulunan arkadaşlarımla gezerken tesadüfen Metin Özcan’ın otomobilini yıkattığını öğrendim. 3 aydır ödemediği borcunu vermesi için kendisini uyarmayı düşünüyordum. Aramızda çıkan tartışma kavgaya dönüştü. Arbede sırasında dudağı patlayınca kendisini hastaneye götürmek için otomobile bindirdim. Yolda, bana borcunu iki gün içerisinde vereceğini belirtip, hastaneye gitmesi halinde hakkında gıyabi tutuklama kararı çıkartıldığı için yakalanacağını söyledi. Bunun üzerine arabayı durdurduk. Amacımız inip gitmekti. Metin bunu fırsat bilip araçtan inerek küfredip kaçmaya başladı. Ben de belli bir mesafe arkasından koştum, yetişemeyeceğimi anlayınca geriye döndüm. O sırada kaza geçirdi. Ben de yanına gidip sağlık ekiplerinden yardım istedim” dedi. Diğer tutuklu sanıklar da savunmalarında suçlamayı reddetti.

    Duruşmada söz alan Metin Özcan’ın eşi Birsen Özcan, sanıkların yalan söylediklerini belirterek, “Sanık Yunus Emre Kalsın’ın kocamdan alacağı yoktu. Metin bir eğlence merkezinde kavga çıkarmıştı. Yunus Emre bunu öğrenince 25 bin lira karşılığında arabulucu olacağını söyledi. Eşim, bu kişinin dolandırıcı olduğunu anladı. Bunun üzerine Yunus Emre, parayı almak için Metin’i ölümle tehdit etti. Tüm sanıklardan şikayetçiyim” şeklinde konuştu.

    Eksikliklerin giderilmesi, tanıkların dinlenmesi için duruşmayı erteleyen mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi.

  • Bursa’da tarlasında 2 metrelik dev yılanla karşılaştı

    Bursa’da tarlasında 2 metrelik dev yılanla karşılaştı

    Bursa’nın İznik ilçesinde çiftçilik yaparak geçimini sağlayan Rıdvan Eroğlu, tarlasında çalışırken 2 metrelik dev bir yılanla karşılaştı. Gördüğü yılan karşısında önce şoka uğrayan Eroğlu daha sonra yılanı cep telefonu ile kayıt altına aldı. Rıdvan Eroğlu’nun sosyal medya hesabında paylaştığı görüntüler bolca beğeni ve yorum aldı.

     

  • Bursa’da sokak ortasında kadınları taciz etti

    Bursa’da sokak ortasında kadınları taciz etti

    Bursa’da cadde ortasında kadınları taciz ederek kaçan şahıs, vatandaşlara korku dolu anlar yaşattı. Güvenlik kameralarına yansıyan görüntüler ise izleyenlerin kanını dondurdu. Tacizci şahıs polis tarafından yakalandı.

    Bursa’da günün erken saatlerinde yüzde 50 engelli olduğu öğrenilen S.Ç. isimli şahıs cadde ortasında yoldan geçen kadınlara tacizde bulunması izleyenleri dehşete düşürdü. Aynı gün ve aynı saatlerde bir başka kadını daha taciz ettiği yine güvenlik kameralara takıldı.

    Taciz girişiminde bulunan şahıs yakalandı

    Güvenlik kamerasına yansıyan görüntülere göre kadınları arkadan takip edip taciz girişiminde bulunan şahıs  S.Ç. 61 ayrı kamera görüntüsü incelenerek yakalandı. Cadde üzerinde yürüyen kadınlara taciz girişiminde bulunan S.Ç. önce kadını arkasından bir süre takip etti sonra caddenin boş olduğunu görünce kadınları taciz etti. Olayın şokunu atlatamayan genç kadın ise önce çığlık attı ardından sinir krizi geçirdi. Öte yandan, cadde boyu süren adım adım takip kameralara yansıdı. Tacizde bulunan S.Ç. koşar adımlarla olay yerinden uzaklaştı.

    İkinci taciz girişiminde de hedef yalnız kadınlardı

    Bu olayın hemen ardından ikinci kez taciz girişiminde bulunan şahıs yine cadde üzerinde yalnız yürüyen kadınları hedef aldı. Diğer taciz girişimlerine benzer şekilde yine caddede yalnız yürüyen kadınları hedef aldı.

    Yaşananlar üzerine güvenlik kameralarından izleyen Osmangazi Suç Önleme Amirliği ve Asayiş Şube Ahlak Büro ekiplerince 61 adet kameranın incelenmesi sonucu şahsın S.Ç. olduğu belirlendi. Hakkında yapılan incelemeler sonucu asayiş şube ekiplerince yürütülen ortak çalışmalar sonucunda şahıs yakalanarak adliyeye sevk edilip tutuklandığı bilgisine ulaşıldı.

  • Bursa’da pitbull dehşeti! Yaşam mücadelesi veriyor

    Bursa’da pitbull dehşeti! Yaşam mücadelesi veriyor

    Bursa’da sahibinin tasmasız ve ağızlıksız dolaştırdığı pitbull cinsi köpek, sahibinin dışarı çıkardığı bir başka cins evcil köpeğe saldırdı. O anlar bir iş yerinin güvenlik kamerasına yansıdı.

    Bursa Osmangazi’de sahibinin dolaştırmaya çıkardığı Maltes Terier cinsi eğitimli köpek, pitbull cinsi bir başka köpeğin saldırısına uğradı.Sahibinin ağızlıksız ve tasmasız bir şekilde çevrede kontrolsüz dolaştırdığı pitbull, küçük köpeğe bir anda saldırdı. Olay sırasında büyük panik yaşayan köpeğin sahibi, köpeğini tasmasından yukarı kaldırarak kurtarmaya çalışsa da, başarılı olamadı. Küçük köpek, pitbull cinsi köpeğin güçlü çenesinden kurtulamadı.

    Yaşanan olay çevredeki güvenlik kameraları tarafından saniye saniye kaydedilirken korku, panik ve pitbull dehşeti güvenlik kameraları tarafından görüntülendi. Saldırıda ciğerleri ve bağırsakları parçalanan küçük köpek, yakında bulunan veteriner kliniğine götürülerek 3 saatlik ameliyata alındı. Sonraki gün ise 4 saatlik bir operasyon daha geçiren köpeğin hayati tehlikesinin sürdüğü öğrenildi.

    Pitbull cinsi köpeğin Türkiye’de beslenmesinin ve sahiplenilmesi yasak olmasına rağmen parklarda ağızlıksız dolaştırıldığı görüntülendi.