Etiket: manşet

  • Bursa’da sağanak yağış sonrası kaza

    Bursa’da sağanak yağış sonrası kaza

    Bursa’da sağanak yağış sonucu meydana gelen kazada 7 kişi yaralandı.

    Bursa-İzmir karayolu İzmir istikametinde öğlen saatlerinde kent genelinde etkili olan sağanak yağış sonucunda kayganlaşan yolda duramayan otomobil önündeki araca çarptı.

    Çarpmanın etkisiyle öndeki araçta sıkışan yaralılar itfaiye ekipleri tarafından çıkarıldı. Çok sayıda sağlık ekibinin sevk edildiği kazada 7 yaralı, olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından ambulanslarla çeşitli hastanelere kaldırıldı.

  • Bakan Kurum Bursa’da! Vakıf Kent Parkı açıldı

    Bakan Kurum Bursa’da! Vakıf Kent Parkı açıldı

    Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Türkiye’nin hiçbir zaman çöp ithalatı yapmadığını söyleyerek, “Milletimizin sağlığını tehdit eden hiçbir maddenin, bu ülkeye girmesine asla müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Bu noktada son derece titiz ve kararlıyız” dedi.

    Bakan Kurum, bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Bursa’ya geldi. Bakan Kurum’a, Bursa Valisi Yakup Canbolat, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Efkan Ala, AK Parti Bursa milletvekilleri ve ilçe belediye başkanları eşlik etti. Bakan Kurum ilk olarak Vakıf Kent Parkı Açılış Töreni’ne katıldı.

    Tarihin, kültürün, yeşilin başkenti Bursa’da olduklarını dile getiren Bakan Kurum, Bursa’nın marka değerine değer katacak projelerin temellerini atacaklarını ifade etti.

    ‘KUDÜS’Ü ASLA YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ’

    Mescid-i Aksa’da yaşanan zulmü şiddetle kınadığını belirten Bakan Kurum, tüm insanlığın gözü önünde Kudüs’te silahsız ve savunmasız insanlar, çocuklar, bebekler ve kadınların canice şehit edildiğini söyledi.

    Bakan Kurum, “Türkiye olarak, insanlık değerlerine karşı yapılan bu ihanete, bu zalimliğe, bu zorbalığa ve terör devleti İsrail’e sessiz kalmadık, kalmayacağız. Osmanlı mirası yetim coğrafyalarımızı, gönül coğrafyalarımızı, Kudüs’ü asla yalnız bırakmayacağız. Bu zulmün hesabı, yarına kalsa da zalimlerin yanlarına asla kalmayacaktır. Türkiye’nin Aksa nöbeti sonsuza dek devam edecektir” dedi.

    ‘BİR YAŞAM ALANI DAHA BURSAMIZA KAZANDIRIYORUZ’

    Bursa’nın camileri, türbeleri, hanları, hamamları, imarethaneleri ile tarih kokan bir şehir olduğunu vurgulayan Bakan Kurum, “Bursamızı geleceğe hazırlarken şehrimizin bu kimliğinden istifade ediyoruz. Bursa’nın şehircilik kimliğinin ayrılmaz bir parçası olan yeşili daha da artıracak, özellikle pandemi döneminde vatandaşlarımızın en çok ihtiyaç duyduğu bu muazzam yeşil alanın açılışını yapıyoruz. Bursalı vatandaşlarımızın hoşça vakit geçirebilecekleri yeni bir yaşam alanını daha Bursa’mıza kazandırıyoruz. Büyükşehir Belediyemizin de 1,5 milyon metrekare yeşil alan hedefini çok iyi biliyor ve bu çabayı destekliyoruz. Yıldırım ilçemizde 253 bin metrekare alan üzerinde yatırım bedeli 53 milyon lira olan Vakıfköy Kent Parkı ve Spor Tesisleri’nin inşasını tamamladık. Parkımızın özelliklerine şöyle bir baktığımızda, gençlerimizin spor yapabilecekleri; boks ve güreş salonları, sporcu misafirhanesi, iki futbol sahası ile seyirci tribünümüzü görüyoruz. Burada BAL Ligi kulüplerimiz maç yapabilecekler. Ben inanıyorum ki bu parklarda geleceğin milli sporcuları yetişecek. Yine bu alanda çocuklarımızın aileleriyle birlikte eğlenebilecekleri lunapark, kafeteryalar bulunuyor. 11 bin metrekarelik gölet, tematik parklar ve 300 araçlık otopark da olacak” diye konuştu.

    Bakan Kurum, parkın bir kısmının buradan geçen derenin ıslah edilmesi sonucu elde edilen arazi üzerine yapıldığını kaydederek, bu anlamda bölgede oluşması muhtemel çevre kirliliğinin, çarpık kentleşmenin ve kamu kaynaklarının israfının da önüne geçildiğini söyledi.

    ‘ALANA BAKTIĞIMDA ÇEVRECİLİK VE DOĞA HASSASİYETİNİ GÖRÜYORUM’

    Bu alana baktığında 20 yıllık AK Parti iktidarlarının çevrecilik ve doğa hassasiyetini gördüğünü ifade eden Bakan Kurum, “Kendilerince bize bugün çeşitli vesilelerle çevrecilik ve doğa hassasiyeti dersi verenlere şunları söylemek istiyorum; bakın AK Parti iktidarları öncesinde yani 2000 yılında Türkiye’de millet bahçesi yoktu. Bugün, 57 tanesini hizmete açtık, kalan 264 tanesi için de Bakanlığımız, belediyelerimiz harıl harıl çalışıyor. Şuraya dikkatinizi çekmek istiyorum. Bugün İstanbul’umuzda yaklaşık 6 milyon, Başkentimiz Ankara’da ise toplam 4 milyon metrekare büyüklüğünde millet bahçesi yapıyoruz. Yine 2000 yılında Türkiye’de, şehirlerimizin atık suyu dahi arıtılamıyordu. Denizlerimiz, derelerimiz; pislikten, kokudan geçilmiyordu. Biz 2000 yılında 145 olan atıksu arıtma tesisi sayısını 8 kat artırarak 1170’e çıkardık. Yüzde 35 olan atıksu arıtma hizmeti verilen belediye nüfusunu ise bugün hamdolsun yüzde 90’lara çıkardık. 2000 yılında bu ülkede düzenli çöp depolaması yoktu. Vahşi depolama ve çöp dağları vardı. Bugün bu ülkede bırakın düzenli depolamayı artık sıfır atığı konuşuyoruz. Sıfır Atık Projesi ile 90 bin kurum/kuruluş binamızda, uygulamaya geçtik. Yine Sıfır Atık Projesiyle sadece 3 yılda, 315 milyon kilowat/saat enerji, 345 milyon metreküp su ve 50 milyon varil petrolden tasarruf ettik. 17 milyon ton kullanılabilir atığı geri dönüştürdük, binlerce kişiye istihdam oluşturduk, ekonomimize 17 milyar lira katkı sağladık. Buraya dikkatinizi çekmek istiyorum. Bu çalışmalarımızla tam 209 milyon ağaç kurtardık” ifadelerini kullandı.

    ‘İSTANBUL’UN 8 KATI BÜYÜKLÜĞÜNDE BİR ALANI KORUMA ALTINA ALDIK’

    Geçmişte bakımsızlıktan harap olmuş doğal alanları koruduklarını vurgulayan Bakan Kurum, “Sadece korumakla kalmadık, korunan doğal alanlarımızın büyüklüğünü yüzde 5’ten yüzde 11’e biz çıkardık. Son 20 yılda İstanbul’un yaklaşık 8 katı büyüklüğünde bir alanı koruma altına aldık. Bizden önce iklim değişikliğiyle mücadele gündemlerinde bile yoktu. Yılda birkaç konferans, birkaç seminer, birkaç eylem yaparak vicdanlarını rahatlatıyorlardı. Bugün 7 bölge 81 ilimizde iklim değişikliyle mücadele eylemlerimiz titizlikle uygulanıyor. Yine bunların döneminde; altyapı, kanalizasyon ve içme suyu namına hiçbir şey yoktu. İller Bankamızla, 2000 yılından bugüne, son 20 yılda tam 84 milyar lira değerinde 100 bin projeyi başlattık ve alnımızın akıyla tamamladık. Milletimizin daha temiz şehirlerde hayat sürmeleri ve çevremizin her türlü zararlı maddeden arındırılması en büyük hedefimiz. Bu anlamda; atık yönetiminde adeta devrim niteliğinde adımlar attık, yeni çözümler getirdik. Ülkemize giren ithal atıkların kotasını yüzde 50’ye düşürdük. Burada, geri dönüşüm tesislerimizin nitelikli hammadde ihtiyacını iç piyasadan karşılamasının önünü açtık. Bu sayede, ekonomimize milyarlarca lira katkı sağlamış olacağız. Tabi bununla da kalmadık. 2021 yılının hemen başında karışık plastik atık ithalatını tamamen yasakladık. Ticaret Bakanlığımızla birlikte; plastik atık ithalatında en büyük paya sahip olan etilen polimer grubundaki plastik ambalaj atıklarının ithalatını da tamamen durdurduk” dedi.

    FİLİSTİN’DEKİ 10 YAŞINDAKİ BERA’NIN İSMİNİN VERİLMESİNİ İSTEDİ

    Türkiye’nin hiçbir zaman çöp ithalatı yapmadığını söyleyen Bakan Kurum, “Milletimizin sağlığını tehdit eden hiçbir maddenin, bu ülkeye girmesine asla müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Bu noktada son derece titiz ve kararlıyız. Bu güzelim topraklarımızı, havamızı, suyumuzu koruduk, koruyacağız. Bu yoldan asla taviz vermedik, vermeyeceğiz. Çocuklarımızdan emanet aldığımız bu ülkeyi, yine onlara yemyeşil bir şekilde devredeceğiz. Ben sözlerime son vermeden evvel, buradan, bir merhamet şehri, şefkat şehri olan Bursa’mızdan bir teklifte bulunmak istiyorum. Biliyorsunuz Filistin’de 10 yaşındaki Bera isimli yavrumuz kendisine uzatılan mikrofonlara ‘Neden Çocukları öldürüyorsunuz’ haykırışıyla hem Filistin’in sesi oldu hem de yaşanan zulmü tüm dünyaya haykırdı. Gelin bu haykırışı unutturmamak adına açılışını yaptığımız bu parkın adını Vakıfköy Bera Kent Parkı yapalım. Sayın Başkanım tamam mı? Öyleyse, Vakıfköy Bera Kent Parkımız hayırlı uğurlu olsun diyorum” İfadelerini kullandı.

  • Bursa’da 50 kişiyi umre vaadiyle dolandırdı

    Bursa’da 50 kişiyi umre vaadiyle dolandırdı

    Bursa’da geçen yıl nisan ayında kendilerini umreye götürmesi için 4’er bin lira verdikleri Romanlar Federasyonu Başkanı Ahmet Ç. tarafından dolandırıldıklarını belirterek suç duyurusundu bulunan 50 kişi, arabulucu eşliğinde görüşüp anlaşmaya varmalarına rağmen taahhüt edilen paralarının geri ödenmediğini söyledi.

    Bursa’da yaşayan 50 kişi, iddiaya göre geçen yıl ocak ayında, umre organizasyonu için Romanlar Federasyonu Başkanı Ahmet Ç. ile iletişime geçti.

    Bu kişiler geçen yıl nisan ayında umreye götürmesi amacıyla Ahmet Ç.’ye kişi başı 4 bin lira gönderdi. Ancak nisan ayında koronavirüs tedbirleri kapsamında umre organizasyonları durduruldu. Bunun üzerine bu kişiler, Ahmet Ç.’ye verdikleri parayı geri istedi. Ancak Ahmet Ç. parayı ödemedi. Bunun üzerine mağdurlar, Ahmet Ç. hakkında suç duyurusunda bulundu. Taraflar, ekim ayında arabulucu ile bir araya geldi. Ahmet Ç., paralarını mağdurlara geri ödeyeceğini söyledi. Ancak aradan geçen sürede paralar ödenmedi. Bir araya gelen mağdurlar Ahmet Ç.’ye çağrıda bulunarak, paralarını ödemesini istedi.

    ‘PARALARIMIZ YANDI’

    Ailesi adına 27 bin lira yatırdığını belirten Ömer Varol, “Bizi umreye götüreceklerdi ama götüremediler. Paramızı da bir türlü geri alamıyoruz. Telefonlarımızı açmıyor, cevap vermiyorlar. Başka birileriyle görüştürüyorlar. Mesaj atıyoruz, ağır kelimeler kullanıp beddua ediyorlar. Bir türlü karşımıza çıkmadılar. Bizim paralarımız yandı. Bize yardımcı olunmasını istiyoruz. Paranızı vereceğiz diyorlar ama bir seneyi geçti hala alamadık. Bize ödeme yapacağına dair söz verdi. Arabulucuya gittik. Yine söz verdi ama hala sözünde durmuyor” dedi.

    ‘YEMEDİM İÇMEDİM, PARA BİRİKTİRDİM’

    Umreye gidecekleri için çok sevindiklerini belirten Fatma Varol, “Bir komşumuz gitmişti, onun tavsiyesiyle biz de ismimizi yazdıralım dedik. Eşyalarımızı hazırladık. Paralarımızı ödedik. Pandemi araya girince bize ne paralarımızı verdi, ne de umreye götürebildi. Lütfen bizim paralarımızı versinler. Ben yemedim, içmedim biriktirdim. Ben emekliyim. Emekli insan ne kadar maaş alıyorsa ben de o kadar aldım ve artırabildiğimi biriktirdim. Eşimle gitmek istedik ama gidemedik. Eşim arıyor ama ulaşamıyor. Ulaştığımızda da hep bizi oyalıyorlar. Alın terimizle kazandığımız paramız gitti. Çok sevinmiştik. 4-5 yılda her ay kenara koyarak biriktirmiştim. Ama her şey hayal oldu. Hiçbiri gerçek olmadı” diye konuştu.

  • Erdoğan duyurdu: Yakında meclise sunuyoruz

    Erdoğan duyurdu: Yakında meclise sunuyoruz

    Yapımına 2013 yılında başlan Kuzey Marmara Otoyolu tamamlandı. Açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Salgın döneminde projelerimize ara vermedik, milletimizin hizmetine verdik” dedi. Erdoğan, yargı reformu paketine ilişkin de ”Dördüncüsünü yakında Meclis’e sunacağız” açıklamasında bulundu.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kuzey Marmara Otoyolu Habipler Kavşağı-Hasdal Kavşağı Açılış Töreni’nde açıklamalarda bulundu.

    Yargı reformu paketinin dördüncüsünü yakında Meclis’e sunacaklarını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Cumhur İttifakı olarak uzlaşıp kamuoyuna sunacağız” dedi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar:

    ”Kuzey Marmara Otoyolu’nun tüm bölümlerini tamamlamış bulunuyoruz. Türkiye’nin hem nüfus yoğunluğu hem üretim ve ticaret kapasitesi hem turizm potansiyeli bakımından en hareketli yerlerinin başında gelen Marmara Bölgemizi çepeçevre otoyolla kuşatmış olacağız. Açılışını yaptığımız kısımlarla birlikte toplam yatırım bedeli 1,7 milyar dolar olan bu kesim, ileride inşası planlanan 3 katlı büyük İstanbul tünelinin de bağlantısını teşkil edecektir. Salgın döneminde projelerimize ara vermedil, milletimizin hizmetine verdik.

    Ülkelerin çoğu sadece finans sektörünü ayakta tutmaya çalışırken, biz 10 milyonlarca insanımızı doğrudan destekleyen programlarla hiçbir insanımızı yalnız bırakmadık.

    Kuzey Marmara Otoyolu’nun ülkemize vakitten 1 milyar 650 milyon lira ve akaryakıttan 830 milyon lira olmak üzere yıllık 2,6 milyar liraya yakın maddi katkısı, 351 bin ton da karbon emisyon azaltımı faydası olacaktır.

    KANAL İSTANBUL MESAJI

    Yakında ilk köprüsünün temelini atarak fiilen hayata geçirmeye başlayacağımız Kanal İstanbul da inşallah tarihe damgasını vuran bir eser olarak ülkemizin iftihar tablosu içerisindeki yerini alacaktır.

    Silüeti yavaş yavaş ortaya çıkan 1915 Çanakkale Köprüsü şimdiden gören herkesi kendine hayran bırakmaktadır.

    YARGI REFORMU PAKETİ

    Yargı reform paketlerimizin dördüncüsünü yakında Meclisimizin takdirine sunuyoruz. Cumhur İttifakı olarak uzlaşıp kamuoyuna sunacağız.

    Gezi olaylarıyla başlayan ve 2018 Ağustosu’nda açık bir tehdit halini alan ekonomik saldırılara, yatırımları ve büyümeyi engelleme çabalarına rağmen eser ve hizmet siyasetimizden taviz vermedik. Yeni Türkiye’nin önünü kesmek için bize sürekli çelme taktılar, ürettiğiniz bir şey varsa onu anlatın. Ülkemizin vaktini ve enerjisini içi boş çekişmelerle heba etmeyin. Suni gündemlerin peşinde koşmamızı sağlamak için her yolu denediler.

    Maziden atiye kurduğumuz köprüyü aşkla şevkle heyecanla geçerek Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmakta kararlıyız.

    ”İSRAİL BİR TERÖR DEVLETİ”

    Filistin bizi bekliyor, Filistin yavruların ağlamaları ile bizi bekliyor. İsrail’in ne olduğunu tüm dünyaya anlatacağız. Bu terör devleti İsrail’in ne olduğunu tüm dünyanın bilmesi lazım. Tüm dünya mazlumları güçlü bir Türkiye’nin ayağa kalktığı, kalkacağı günü bekliyor.

  • WhatsApp’tan flaş Türkiye kararı

    WhatsApp’tan flaş Türkiye kararı

    Rekabet Kurumu, WhatsApp’ın gizlilik sözleşmesine ilişkin yaptığı bilgilendirmeyi paylaştı. Açıklamada, “WhatsApp tarafından veri paylaşımını içeren söz konusu güncellemenin, onaylayan kullanıcılar dâhil olmak üzere, Türkiye’deki hiçbir kullanıcı açısından yürürlüğe girmeyeceği tarafımıza bildirilmiştir” ifadeleri kullanıldı.

    Rekabet Kurumu’nun WhatsApp’ın ’veri hırsızlığı’ tartışmalarına yol açan sözleşme dayatmasına karşı verdiği girişimler sonuç verdi. Kurumun başlattığı soruşturma kapsamında savunması alınan WhatsApp, güncellemenin Türkiye’de yürürlüğe girmeyeceğini kurula bildirdi.

    Dünya genelinde yaklaşık 2 milyar kişi tarafından kullanılan mesajlaşma platformu WhatsApp’ın, kullanıcılar tarafından tepki çeken gizlilik sözleşmesinin imzalanması için uzattığı süre 15 Mayısta sona erdi. WhatsApp, sözleşmeyi onaylamayan kullanıcıların hesaplarında kısıtlamaya gideceğini açıkladı. Rekabet Kurumu, Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin istisna tutulduğu gizlilik sözleşmesi nedeniyle ocak ayında soruşturma başlattı.

    GİZLİLİK SÖZLEŞMESİ TÜRKİYE’Yİ KAPSAMAYACAK

    Rekabet Kurumu, soruşturma kapsamında geçtiğimiz günlerde şirketten konu ile ilgili bilgi talep etti. Beklenilen o bilgi ve belgeler kuruma ulaştı. Rekabet Kurumu’ndan alınan bilgiye göre WhatsApp, kullanıcılara zorunlu hale getirdiği gizlilik sözleşmesinde Türkiye yönünden geri adım attı. Bu kapsamda, sözleşmenin Türkiye’yi kapsamayacağını öğrenildi. Karar kapsamında WhatsApp, gizlilik sözleşmesini içeren bildirimleri kullanıcılara göndermeyeceğini ve güncellemenin Türkiye’de yürürlüğe girmeyeceğini bildirdi.

    NE OLMUŞTU?

    WhatsApp, ocak ayında yaptığı açıklamada Türkiye’deki kullanıcılarının yeni kullanım sözleşmesini kabul etmelerini istemişti. Sözleşmenin kabul edilmesiyle yeni gizlilik ilkelerine göre aboneler WhatsApp’a, her türlü verilerinin Facebook’un yanında şirketin diğer yan kuruluşlarıyla paylaşım izni vermiş oluyordu. Whatsapp, abonelerinden yeni sözleşmeyi 8 Şubat 2021 tarihine kadar kabul etmelerini istemiş, bu tarihe kadar kabul etmeyen kullanıcıların veri akışlarında önce yavaşlamaya gidileceğini, sonrasında da bu kişiler için uygulamanın kullanıma tamamen kapatılacağını açıklamıştı.

  • Bursa İl Sağlık Müdürü açıkladı: 9’dan 14’e yükseldi

    Bursa İl Sağlık Müdürü açıkladı: 9’dan 14’e yükseldi

    Bursa İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, Bursa’da Covid-19 aşılama çalışmaları hakkında açıklamalarda bulunarak, vatandaşlara kişisel tedbirlere uymaları konusunda çağrıda bulundu.

    Alınan tedbirlerle Bursa’da vaka sayılarının düştüğünün altını çizen İl Sağlık Müdürü Dr. Fevzi Yavuzyılmaz, vaka sayılarını daha da aşağıya çekmek için öncelikle aşı sırası gelen vatandaşların aşı olması ve hep birlikte kurallara uyulması gerektiğini söyledi.

    Aşılama sayıları hakkında da bilgi veren Dr. Yavuzyılmaz, Bursa’da şu ana kadar 590 bine yakın birinci doz, 429 bine yakın da ikinci doz aşı uygulaması olmak üzere toplam 1 milyon rakamını geçtikleri belirtti.

    BİONTECH AŞI UYGULANAN HASTANE SAYISI 14’E ÇIKTI

    İl düzeyinde aşılama çalışmalarının tüm hızıyla devam ettiğini ve bu kapsamda Biontech aşısı uygulama alanını genişleterek 9 hastaneden 14 hastaneye çıkardıklarını ifade eden Dr. Yavuzyılmaz, “Biontech aşısı Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Bursa Şehir, Çekirge, Karacabey, Mustafakemalpaşa, Gemlik, İnegöl, Yenişehir ve Kestel Devlet Hastanelerimizde yapılıyordu. Artık Ali Osman Sönmez Onkoloji, İlker Çelikcan Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon, Dörtçelik Çocuk Hastalıkları Hastanesi, Mudanya ve Orhangazi Devlet Hastanelerinde de uygulanmaya başlandı. Sinovac aşısını tercih eden vatandaşlarımız ise Aile Sağlığı Merkezi ile tüm kamu ve özel hastanelerden randevularını alarak aşılarını yaptırabilirler” şeklinde konuştu.

    Sağlık Bakanlığı talimatları doğrultusunda halen 55 yaş ve üzeri vatandaşlar, 40 yaş üzeri tüm branş öğretmenleri ve sağlık çalışanı eşlerinin aşılanmasına devam edildiğini vurgulayan Dr. Yavuzyılmaz, “Aşı için mutlaka randevu alması gerektiğinden vatandaşlarımız Alo 182 veya MHRS uygulaması üzerinden randevu oluşturabilecekler” uyarısında bulundu.

    “BAĞIŞIKLIK İÇİN ELİMİZDEKİ EN İYİ YÖNTEM AŞI”

    Aşı sırası geldiği halde aşı yaptırmaktan kaçınan vatandaşlar olduğunun altını çizen Dr. Yavuzyılmaz, “Aşı ciddi bir koruyuculuk sağlıyor. Aşı olanlara koronavirüs bulaşırsa daha kolay atlatıyorlar. Bu süreçte aşıdan kaçmak için hiçbir bahanenin olmaması gerekir. Şu an bağışıklama için elimizdeki en iyi ve bilinen yöntem aşıdır. Aşı sırası gelip, randevu almayanlar ve randevu aldığı halde aşısını yaptırmaya gelmeyenler var. Özellikle vaka sayılarının tekrar artışa geçmemesi için sırası gelen vatandaşlarımızı mutlaka aşılarını olmaya davet ediyorum” dedi.

    Bursa’da vaka sayıları azalsa da rehavete kapılmamak gerektiğine dikkat çeken Dr. Yavuzyılmaz, “Pandemiden kurtulmamızın çaresi tedbir ve aşı, lütfen tedbirlere uyalım ve aşı hakkı olan vatandaşlarımız hiç geciktirmeden aşılarımızı yaptıralım. Çünkü kurallara uymadığımız sürece sayılar tekrar yükselişe geçebilir. Toplum olarak ne kadar dikkatli olursak o kadar hızlı bir şekilde normal hayatımıza geçebiliriz” diye konuştu.

  • Bursa’da 19 yaşındaki Cansu’dan 4 gündür iz yok

    Bursa’da 19 yaşındaki Cansu’dan 4 gündür iz yok

    Bursa’nın Yıldırım ilçesinde, yaşayan 19 yaşındaki Cansu Kavak’tan 4 gündür haber alınamıyor.

    Bursa’nın Yıldırım ilçesi Samanlı Mahallesi’nde ikamet eden 19 yaşındaki Cansu Kavak pazartesi sabahı evden çıkarak Vişne Caddesinde çalıştığı iş yerine gitti. Ailesi akşam eve dönmeyen ve cep telefonu kapalı olan Kavak’ın iş arkadaşlarını arayarak kayıp kızlarının servise binmediği bilgisine ulaştı. Tüm aramalara rağmen Cansu Kavak’a ulaşamayan aile emniyet güçlerine kayıp başvurusunda bulundu.

    Baba Abdullah Kavak, kızının hayatından endişe ettiklerini, en son çalıştığı şirketin bulunduğu Vişne Caddesinde görüldüğünü belirterek, “Cep telefonu kapalı, ulaşamıyoruz. Görenlerin insaniyet namına 155’e ya da 0535 565 51 86 no’lu telefona haber vermelerini istiyorum” dedi.

  • Marmara’da deniz canlılarının müsilajla mücadelesi

    Marmara’da deniz canlılarının müsilajla mücadelesi

    Yaklaşık 3 aydır Marmara’yı istila eden deniz salyaları, suyun dibindeki hayatı da olumsuz etkiledi. Deniz canlıları, hayatta kalmak için müsilajla ölüm kalım savaşı veriyor.

    Marmara denizini neredeyse 3 aydır istila eden deniz salyaları, suyun üzerindeki kötü görüntünün yanında suyun dibindeki hayatı da felç ediyor. Midye ve balıklar, hayatta kalmak için müsilajla ölüm kalım savaşı veriyor.

    Bilhassa Gemlik Körfezi’nin dibini saran salya tabakasına ağa takılır gibi takılıp kalan balıklar bir müddet sonra ölüyor.

    Denizin dibindeki içler acısı durumu görüntüleyen 1. sınıf sanayi dalgıcı su altı araştırmacısı Fatih Kayacıkbaşı, deniz salyasına kirliliğe sebebiyet verdiğini belirtti.

    Marmara’da sık görülen ve deniz salyası da olarak bilinen müsilâj, deniz dibinde canlı türlerinin çoğalma ve üremesine hatta yaşamalarına bile mani oluyor.

    Salyalarla kaplanan midyeler ve ağa takılır gibi salya tabakasına takılıp kalan balıkların ölüm kalım mücadelesi görenleri şaşırttı. Fatih Kayacıkbaşı, “Son zamanlarda deniz salyaları yüzünden balıklar azaldı. Bunun sebebi, Marmara’daki deniz suyunun sürekli kirlenmesi. Bu yüzden artık balık göremez olduk” dedi.

    Salyaların bulunduğu alanda balıkların yaşayamadığını belirten Fatih Kayacıkbaşı, “Suların daha iyi filtrelenmesi ve arıtılması gerekiyor. Denize deşarj edilen mesken atıkları salyaların yok olmasını engelliyor. Uzun zamandır herkes tarafından dikkatle takip edilen salyalar esas suyun altındaki hayatı olumsuz etkiliyor” dedi.

    Marmara ve Karadeniz’deki azot fe Fosfor yoğunluğuna da dikkat çeken Kayacıkbaşı, artışın sebebinin denize deşarj edilen mesken atıkları olduğunu söyledi.

  • Başkan Aktaş: 2022, Bursa’nın yılı olacak

    Başkan Aktaş: 2022, Bursa’nın yılı olacak

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, köşe yazarlarıyla bir araya geldiği programda, hizmet ve yatırımlar anlamında 2022 yılının dev projelerle Bursa’nın yılı olacağını söyledi.

    Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, koronavirüs tedavisinin ardından ilk kez gazete yazarlarıyla bir araya geldi. Dobruca’daki sosyal tesislerde gerçekleştirilen buluşmada Büyükşehir’in projeleriyle ilgili gazetecileri bilgilendiren Başkan Aktaş, 2022’nin Bursa’nın hizmet ve yatırımlarda kırılma yılı olacağını ifade etti.

    1050 Konutlar ve Sıcaksu bölgeleri için planlanan kentsel dönüşüm çalışmaları ile farklı birkaç projenin Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum tarafından kamuoyuna açıklanacağını belirten Başkan Aktaş, Büyükşehir Belediyesi olarak 2022 yılının başında Emir Sultan-Yeşil bölgesiyle ilgili dev bir projeye start vereceklerini söyledi.

    Şehir merkezindeki kentsel dönüşüm faaliyetlerinin önümüzdeki yıl ‘hükümetin sağladığı hibe ve kredilerle birlikte’ hız kazanacağına işaret eden Başkan Aktaş, her açıdan yaşanabilir bir Hanlar Bölgesi hayal ettiklerini, tarihi aksı bütünüyle ortaya çıkartacak faaliyetlerin ise ‘inşaat dahil’ 2022 yılı sonu itibariyle tamamlanacağını ifade etti. Başkan Aktaş, yazarlarla olan buluşmasında Türkiye gündemini meşgul eden gri pasaport olayına da değindi ve görev süresi tamamlandığında nasıl bir Bursa hayal ettiğine dair düşüncelerini dile getirdi.

    Projeler birbiri ardına hayata geçecek

    Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa’da faaliyet gösteren gazete yazarlarının gündemle alakalı sorularına da cevap verdi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’un  Bursa’ya geleceğini ve 1050 Konutlar ile Sıcaksu bölgelerindeki kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ilgili kamuoyuna yeni açıklamalarda bulunacağını kaydeden Başkan Aktaş, yapılan planlamaya bağlı olarak Bursa’da yatay dönüşüm gerçekleşeceğini, hükümetin kredi ve hibe desteklerinin de bu anlamda sürükleyici olacağını ifade etti.

    Konuşmasında Hanlar Bölgesi’ndeki çalışmalara da değinen Başkan Aktaş, tarihi akstaki gerçekleşme oranının yüzde 30’larda olduğunu, projede 2022 yılı sonu itibariyle kesin sonuç alma hedeflerinin bulunduğunu kaydetti. Yaşanabilir bir Hanlar Bölgesi hayali doğrultusunda Büyükşehir Belediyesi’nin tüm varlığıyla elini taşın altına koyduğunu, Zafer Plaza’daki yüzde 19.3’lük hissesinden bile bu anlamda vazgeçebileceğini vurgulayan Başkan Aktaş, “Yerli ve yabancı turistler için her anlamda yaşanabilir, hemşerilerimizin keyifle vakit geçirip alışveriş yapacakları bir Hanlar Bölgesi planlıyoruz” dedi.

    Başkan Aktaş, sohbet toplantısında, Bursalıları heyecanlandıracak güzel bir projeye daha adım atmanın arifesinde olduklarını dile getirdi. 2022 yılı başında Emir Sultan-Yeşil hattıyla ilgili çalışmaları başlatacaklarını söyleyen Başkan Aktaş, “Çevre ve Şehircilik Bakanımıza Cuma namazı için Ulucami’yi yazmışlar. Değiştirip, Emir Sultan Camii yazdırdım. Niye? ‘Bakan bey projeyi yerinde görsün, yaşasın’ diye. Emir Sultan Hazretleri bizim sembolümüz. Geçmişte bazı yenilemeler yapılmış fakat yetersiz. Bu alanı çok daha büyük şekilde planlamamız lazım. Biz de onu gerçekleştireceğiz inşallah” diye konuştu.

    Gri pasaportta Büyükşehir’in kusuru yok

    Başkan Aktaş, Türkiye gündemini meşgul eden, Büyükşehir Belediyesi’ni haksız yere zan altına sokan gri pasaport olayına da açıklık getirdi. Türkiye’de son zamanlarda algıların olguların önüne geçtiği bir dönem yaşandığını, bunun belediyecilikte de siyasette de görüldüğünü kaydeden Başkan Aktaş, bir gazetecinin çarpıtma ifadelerine dayanılarak Büyükşehir Belediyesi’nin aşağılık bir fiille yan yana getirilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.

    Yurt dışına gidecek sporcu ya da sanatçılara gri pasaport verilmesine ilişkin uygulamanın yeni başlamadığını hatırlatan Başkan Aktaş, “2010 yılında da 2013-14 yıllarında da bu vardı. Folklor ekipleri, dans toplulukları, spor kulüpleri giderlerdi. İddia ediyorum, bunun en minimuma düştüğü dönem, 2018-19 yıllarıdır” şeklinde konuştu. “Listeler bize gelmiş. Biz de otobüse vereceğimiz 3 şoförün ismini eklemişiz. 1-2 daire başkanı ya da şube müdürünü de onore etmek için göndermişiz. Benim yazdığım isimlerden bir tanesi bile geri dönmemezlik yapmadı” diyen Başkan Aktaş, “Böyle bir şey zaten mümkün değil. Bunlara pasaport vermek, kişilerin kim olduğunu araştırmak benim işim değil. Ne bileyim ben, kim gitti kim geldi. Polis ya da bakanlık değilim ki? Güvenlik araştırması devletin ilgili kurumlarının işi. Kanun bana ‘Büyükşehir Belediyesi olarak meclisten karar alıp böyle bir şeye paydaşlık yapabilirsin’ yetkisini vermiş. Biz de bu yetkiyi kullanmışız” ifadelerini kullandı.

    Başkan Aktaş, sohbet toplantısında, Acemler’deki tüp geçit projesinin 20 gün içerisinde tamamlanarak trafiğe açılacağını, Emek-Şehir Hastanesi raylı sistem hattının hayata geçirileceğini ve daha yeşil ve yaşanabilir bir Bursa hayal ettiklerini sözlerine ekledi.

  • Mağduru oynadı provokasyoncu çıktı

    Mağduru oynadı provokasyoncu çıktı

    Bursa’da Belediye Başkan yardımcısının saldırısına uğrayıp darp edildiğini iddia eden taksici Engin Duru’nun o gün belediyeye alkol alıp olay çıkarmaya gittiği ve herkese ağza alınmayacak şekilde küfürler ettiği ortaya çıktı. Olay çıkarmak için bilinçli olarak Belediyeye giden Duru’nun fuhuşa aracılık etmek ve ehliyetsiz araç kullanmak gibi 30’a yakın suç kaydının olduğu anlaşıldı. İyi Parti Bursa il yöneticileri ve İl Başkanı ise taksiciyi mağdur ilan edip olayı siyasi şova çevirmek istedi.

    SOSYAL MEDYADAN KÜFÜR VE HAKARET İÇERİKLİ PAYLAŞIMLAR YAPTI

    Bursa’nın Mustafakemalpaşa ilçesinde belediyenin devam eden altyapı çalışmalarıyla birlikte çalıştığı taksi durağının önünün kazılmasından dolayı toz içinde kaldıklarını ifade eden taksici Engin Duru durumu belediyedeki yetkilere şikayet etti. Yapılan çalışmaları provoke etme niyetinde olan Duru olayı bu sefer sosyal medyaya taşıdı. Taksici Engin Duru sosyal medya hesabı üzerinden küfür, tehdit ve hakaret içerikli paylaşımlar yapmaya başladı.

    Sosyal medya hesabı üzerinden tahrik ve rahatsız edici paylaşımlar sonrası Mustafakemalpaşa Belediye Başkan Yardımcısı Ercan Leblebici, Engin Duru’yu belediyeye davet etti. Duru’nun belediyeye görüşmeye gitmeden önce alkol aldığı ve görüşmenin ilk anından itibaren ağza alınmayacak hakaret ve küfürler savurduğu öğrenildi. Durumun daha da ileriye gitmesiyle birlikte taksici Engin Duru bu sefer belediyede fiziksel saldırıya geçti.

    Alkolün etkisiyle defalarca yere düştüğü öğrenilen ve sakinleştirilmeye çalışılan taksici arbede sırasında başını masaya çarparak yaralandı. Hastaneye başvuran Engin Duru darp raporu aldı. Belediye Başkan Yardımcısı Ercan Leblebici ve adamları tarafından darp edildiğini iddia eden Engin Duru olayın Ramazan bayram arefesinde meydana geldiğini belirterek şu açıklamayı yaptı.

    ENGİN DURU: “KONUŞACAĞIZ DİYE TEK BAŞIMA BELEDİYEYE GİTTİM”

    “Kanalizasyon çalışması tamamlanan yolun toz olmasından dolayı sosyal medya hesabımdan bir paylaşımda bulundum. Ertesi gün yazıhanede otururken, Ercan Leblebici arayarak, “Destek hizmetler müdürlüğündeyim oraya gel” dedi. Konuşacağız diyerek tek başıma belediyeye gittim. Başkan yardımcısı Ercan Leblebeci, Destek Hizmetler Müdürü Cumhur Erkal ve iki belediye personeli küfür ettiğim iddiasıyla bana saldırmaya başladı. Eğer ben küfür ettiysem yargısı var. Polisi var. Hakkını orada ara. Niye saldırıyorsun. Olayda bir kaburgam kırıldı. Başımdan da yaralandım. Darp ettikten sonra ‘polis çağırın’ dediler. ‘Polise, kafasını masaya çarptı dersiniz’ diye de tembihte bulundular. Benimle ilgilenen sağlık çalışanı ‘bu çarpma değil darp’ dedi. Bunlar daha önce de bir personeli dövdüler. Olay büyümesin diye de para verip susturdular.” dedi.

    “FUHUŞA ARACILIK ETMEK GİBİ BİR ÇOK SUÇTAN SABIKASI ÇIKTI”

    Taksici Engin Duru’nun fuhşa aracılık etmek, ehliyetsiz araç kullanmak gibi bir çok suçtan 30’a yakın sabıka kaydının olduğu öğrenilirken, İYİ Parti Bursa Teşkilatları ise taksiciye destek açıklamalarında bulundu. Belediyeyi ve çalışanlarını mafya olarak nitelendiren Bursa İl Başkanı Selçuk Türkoğlu, konuyu basına taşıyarak, çok sayıda suç kaydı olduğu öğrenilen Engin Duru’ya adliye önünde destek açıklamalar yaptı.

    Mustafakemalpaşa Adliyesi önünde İYİ Parti İlçe Başkanı Tevfik Demir, il ve ilçe yöneticileriyle birlikte, saldırıyı kınayan İYİ Parti Bursa İl Başkan Selçuk Türkoğlu katıldı Engin Duru’ya destek açıklamasında bulunarak şunları söyledi:

    “Taksici esnafı Engin Duru’nun sosyal medyada belediye hizmetlerini eleştirdiği için belediye başkan yardımcısı Ercan Leblebici ve adamları tarafından öldüresiye dövülmesini protesto ediyoruz. Bir belediye düşünün ki, hizmet götürmekle yükümlü olduğu vatandaşına kurduğu hain bir pusu ile onu hastanelik ediyor. Üstelik yaşanan skandal olay, bu sözde kabadayı başkan yardımcısının ilk vukuatı değil. Bundan 6 ay önce de bir başka vatandaşa belediyede aynı pusuyu kuruyor, onu da kan revan içinde bırakıncaya kadar hem kendi dövüyor, hem de yanındakilere dövdürüyor. Konu adliyeye intikal edince de türlü vaatlerle, şikayetini geri aldırmak için adeta yalvarıp yakarıyor. Vatandaşları Belediyeye çağırarak meydan dayağı attığı ve attırdığı iddi edilen bu kendini bilmez sözde kabadayı Ercan Leblebici adlı başkan yardımcısını şiddetle kınıyor, kendisine bu kalleş saldırılarda yardım ve yataklık eden diğer saldırganlarla birlikte hem Belediye yönetiminin, hem de hukukun, mağdurun suç duyurusunun gereğini yapmasını talep ediyoruz.” dedi

    BAŞKAN KANAR SUSKUNLUĞUNU BOZDU

    Sorular karşısında konu ilgili uzun süredir süren sessizliğini bozan Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar, “Bu çağda bir şeyi kapatmak, saklamak, gizlemek mümkün mü? Olay adli makamlara intikal ettiği için bulunduğumuz makamları göz önünde bulundurarak, adil olmak, aleyhimize ve lehimize en ufak bir etki ve tesir yaratmamak adına sessiz kaldık. Olay, yargı tarafından aydınlatılacaktır. Biz sessizliğimiz, haftalardır tezgahlanan çirkin ve ucuz oyuna rağmen sürüyordu. Bizim sessizliğimiz, haftalardır rahmetli annemize, eşimize edilen ağza alınmayacak hakaretlere ve tehditlere rağmen sürüyordu. Temsil ettiğimiz saygıdeğer Mustafakemalpaşa halkı adına sürüyordu. Ona rağmen, arkadaşlarım işittikleri ağır küfür ve tehditlere rağmen her telefonu açtıklarında sözde sorunu çözmeye odaklandılar. Benim üzüldüğüm birilerinin basit ve ucuz bir siyasi menfaat uğruna eğilmeleri, bu çirkinliklerden medet ummaları, hatta bununla da yetinmeyip kendi il başkanlarını yanlışa yönlendirecek kadar gözlerinin kararması oldu. Benimle derdi olan benimle çözsün lütfen. Emekçi belediye çalışanları üzerinden hesap görmeye kalkmasın. Bizim makamımız gönüller. Bizim makamımız meydan da. Benimle telefonla ya da yüz yüze görüşmek, ulaşmak isteyenlere 7/24 kapımız da telefonumuz da gönlümüz de açık. Bunu en iyi kıymetli Mustafakemalpaşalar bilir. Benim içim de dışımda bir herkes bunu çok iyi bilir. Allahtan başka kimseden korkum yok. Açıkçası ben çok üzüldüm, ama kendi adıma değil onlar adına üzüldüm ve utandım. Çünkü, daha utanacakları, yüzlerinin kızaracağı çok şeyler ortaya çıkacak. Bu dünya etme bulma dünyası. Ama onlar bir gün böyle kirli ve çirkin, ucuz karalamalara maruz kalırlarsa ben karşılarında değil yanlarında olacağım.”şeklinde konuştu.

    CUMHURBAŞKANINA DEFALARCA HAKARET ETTİ

    Taksici Engin Duru’nun sosyal medya hesaplarındaki paylaşımlarında ise, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere Emine Erdoğan ve çok sayıda AK Partili isme defalarca ağır hakaretler içeren paylaşımlar yapması dikkat çekti.